fetch me some wine will ya6
profili

  • akp'nin lise öğrencisini mv adayı göstermesi

  • gelsene lan arasana hadi diyen il sağlık müdürü

  • 13 ocak 2018 izmir zirvesi

    katılım yığılımı yüzünden, gecenin 3'ünde organizatörün "uyudun mu" diye mesaj atmasına sebep veren miting tadında birşey.

    öncelikle cağnım suserler, zirveye birkaç milyon yıl var daha. sakin olun, itişmeyin.

    ne bu acele ya! hirkeşlere yitecek yer ... yok. doğru ya. mekan ancak belirli bir sayıyı alabilecek kapasitede. bu yüzden katılım göstermeyi düşünüyorsanız, lütfen bunu net biçimde bizlere iletiniz. muallakta bıraktığınız her ileti, bir pengueni sosis yapacaktır.*

    katılımcı yaş ortalaması ve ilk kez katılacakların ufak çekingenlikleri konusuna gelirsek;

    muharrem89, nickinden anlasılacağı gibi 89 yaşında. ucan honolululu yine nickinden anlaşılacağı gibi bir martı. yaşı 7. grt abimiz elbette yine nickinden anlaşılacağı gibi 446 yaşında lgbt'li bir ent. ormanda milleti trollüyor.

    o yüzden yaş konusuna lütfen takılmayın. her yaştan, çok sevimli suserler zirveye iştirak edecekler. elbette yaş ortalamamız 8, o yüzden zirvenin ismini "enes batur vs kevin spacey" koyduk.

    ilk kez gelecekler için; gerçekten bir zamanlar hepimiz yeniydik. sizler o ortama girip, o atmosferi yaşadıktan sonra emin olun, tediginliğinizi üzerinizden atacaksınız.

    atamadınız mı? beni bulun. başı arşa değen iletişimci olarak sizleri ortama ısındırmak benim işim.

    nasıl mı bulacaksınız? fötr şapka takan, sağa sola "aşağılık köylüler" diye yükselen 1.90'lık kel birini buldunuz mu?

    hah, kaçın.

    dur ya, öyle olmayacaktı. bir dakika !

    neyse ben halledecem, tamam.

    gelin siz.

    birde net olun, adamın canını sıkmayın.

    pis proleterya !

    sakinim ben !

    edit: müracatlar hala kayıt masasına.

  • ekşi sözlük ekonomik ortaklık platformu

    çalışma arkadaşım avukat huguker ile startını vereceğimiz proje bazlı örgütlenme.

    sevgili dostlarım, sözlük bünyesinde ekonomik anlamda gerek kişisel gerek akademik bazda tecrübe ve buna ek olarak sermaye sahibi birçok yazar olduğunun bilincindeyiz.

    bu yazarların ellerinde barındırdığı bu potansiyeli kullanmalarını sağlayabilmek adına bu tip bir örgütlenmenin sözlük bünyesinde olması gerektiğini düşündük ve başlığı açmaya karar verdik.

    peki bu platform ne işe yarayacak?

    1) ilk etapta amacımız piyasa ile alakalı bilgi ve birikim sahibi yazarları bir payda içerisinde bir araya getirmek olacak.

    2) bu etaptan sonraki hedefimiz ise, belirli bir paylaşım çerçevesinde birlikte çalışabilecek, ortaklık yapabilecek veya işbirliği içerisinde bulunabilecek yazarların, bu isteklerine aracılık etmek düşüncesi oldu. dolayısıyla yazarların veya onlara bağlı işletmelerin birlikte çalışmasını sağlamak temel hedefimiz olacak.

    böyle bir girişle start vermek istedik. bu platformun ileri ki safhalarda bizler gibi ciddi kişiler için oldukça verimli kaynaklar ve ortaklıklar sağlayacağını düşünmekteyiz.

    katılmak ve tecrübeleri çerçevesinde fikir beyan etmek isteyen herkese kapımız her daim açık olacaktır.

    umarım başarılı ortaklıklar sağlayabiliriz. teşekkürler ve iyi çalışmalar dilerim sevgili yazarlar !

  • 2200 yıllık heykeli kaldırıp yerine tuğra koymak

    torbalı belediye'sinin iktidar partisine geçmesinden sonra gerçekleşen bir acayip diyeceğim ancak diyesim olmayan olay.

    yunan mitolojisi bilmem ne, bunlar hep şirk, bunlar hep terörörö, bunlar hep "hayırcı"

    ey zeus, sen hayırdır ya?

  • 15 mayıs 2016 mhp olağanüstü kongresi

    gelin aslında ne kadar önemli olduğunu birinci elden minimalist bir örnekle açıklayım diyerek özet geçeceğim bir acayip durum.

    kısa bir özet;

    babası izmir sınırlarında yaşayan en ağır ülkücü* olan şanslı* bir kişiyim. her siyaset tartıştığımızda istisnasız kavga çıkaran, "ülkü"süne çılgınca bağlı hatta zaman zaman nasyonel sosyalistliğe kayan bir türk milliyetçisidir babam.

    disiplinli, kalender, duygularını yansıtmayan. tipik milliyetçi er kişi profili.

    delicesine bağlıdır, ülkesine, bayrağına. annesinin cenazesinde bile ağlamayan adamın şehit cenazelerinde gözleri dolar. 27 yıllık hayatımda ilk defa adamın bana derli toplu sarıldığını askerlik yemin törenimde üzerimde kamuflajım varken yaşadım. adamın gözlerinden gurur akıyordu. öyle diyeyim.

    bu adam devlet bahçeli'ye toz kondurmazdı, dürüst bir kişi olduğunu, partisi için elinden geleni yaptığını, ülkücüleri sokaktan çektiğini sadece bu yüzden dahi saygı duyulması gerektiğini düşünürdü. çok tartıştık bu adamı onunla. kısmen haklı olsa bile, bu durumun devlet bahçeli'nin yeteneksiz ve vizyon eksiği olan bir lider(!) olduğu gerçeğini değiştirmediğini ve partinin bu yüzden tekrar sıçacağını belirttiğimde genelde cevap sola sataşma, 80 öncesi durum, din düşmanı olmam, sen ne bilirsin o günleri-gördün mü, kapanış şeklinde gerçekleşiyordu.

    galiba farketmedim ama 1 kasım akşamı değişti benim babam. hayatımda o kadar yılgın olduğunu az görmüşümdür.

    perşembe akşam pasaport işlemlerim için beni aradı.

    konuştuk, sonlara doğru dayanamadım azıcık uğraşayım dedim.

    "hacı n'olacak sizin bilge adamın hali be? baraj altında yunuslarla* takılırsınız artık."

    10 saniye sessizlik. ölüm sessizliği.

    beşiktaş maçları hariç küfür etmeyen adamın ağzından, hiç atlamadan yazıyorum:

    "onun ben silüetine sokayım"

    cümlesi çıktı.

    şimdi gelelim ana fikire.

    benim babam devlet bahçeli'den vazgeçtiyse, yanlış anlamayın ama devlet bahçeli bitmiştir arkadaşlar. o adam orada daha fazla kalamaz. kalırsa ancak ülkücü iradesi dışında, iktidar desteği kalır. o apayrı bir konu.

    geçmiş olsun.

    her fikre saygı duyan biri olarak, yolunuz açık olsun meral hanım. sonraki seçimlerde başarılar dilerim.

    sizinle fikir bazında mücadele etmek, bizim için büyük keyif olacak.

    el birliği ile daha stabil bir ülke kurma amacıyla sandıkta görüşmek üzere.

    not: ülkenin kaderinin bir kadının, bir annenin ellerinde görülmesi bende biraz heyecan yaratmıyor değil. kim bilir, belki destek bile verebiliriz.

    hah, gerçekten hayat çok garip değil mi?