bir avukat olarak, piyasada bu şekilde çalışan birçok hukuk bürosu olduğunu biliyorum. yazılanlar bu hukuk bürosu için ne kadar doğru bilemem ama anlatılan çalışma tarzıyla idare edilen hukuk büroları ne yazık ki mevcut.
`bu bürolar şöyle yöntemler kullanmaktadırlar:`
bu bürolar onlarca çağrı merkezi personeli (call center) istihdam ederek henüz icra takibi başlatılmamış borçlara ilişkin vatandaşları taciz etme yöntemi ile çalışmaktadırlar. yani sizi borcunuzdan dolayı arayan bu hukuk büroları muhtemelen henüz icra takibinizi dahi başlatmamıştır. yalnızca müvekkil şirketlerden borç bilgilerinizi almış (bunlar genelde saçma sapan, tüketici nezdinde geçersiz "senetler" olurlar, zira bu senetlerin tüketici nezdinde geçerli olması için bazı şartları taşıması gerekir ama bu şirketler bu senetleri hazırlarken bono benzeri, üzerinde yazana bakılırsa ciro dahi edebilecekleri bir senet hazırlamışlardır) ve buradaki bilgileriniz sayesinde yasal olmayan bir takım hukuk programları ile irtibat telefonunuza, sizin adresinize, sizinle birlikte aynı adreste yaşayan yakınlarınızın tc kimlik no'larına ve bu sayede hatta onların da telefon bilgilerine ulaşabilmektedirler. bu araştırmalar yasa dışıdır.
bu araştırma sonrasında, bu hukuk büroları call center personelleri günde 50 kişiyi aramaya başlarlar. sizin cehalet ve yüreklilik seviyenize göre belli yalanlar atarak sizi korkutma amacı güderler. bunlardan bazıları borcunuzu ödemediğiniz için 3 aylık tazyik hapsi ile cezalandırılacağınızı da söyleyebilirler. bu da sıklıkla başvurdukları bir yalandır. fakat, hukuken, borcunuzu belli bir ödeme planı dahilinde ödemeyi icra müdürlüğünde, icra müdürlüğüne giderek, icra müdürü veya müdür yardımcısı size taahhüdü ihlalin sonuçlarını açıkladıktan sonra, taahhüt etmişseniz ve bu taahhüdü ihlal etmişseniz, ancak bu şartlar dahilinde hakkınızda icra ceza mahkemesinde şikayette bulunularak 3 aylık tazyik hapsi cezası almanız sağlanabilir.
bu hukuk bürolarının bir diğer yöntemi de, yine icra takibinizi başlatmadan, henüz hiçbir icra müdürlüğüne başvurmadan önce, "ihbarname" tarzı bir mektup hazırlayarak ve bu mektubu da, adliyelerdeki, genellikle bakırköy adliyesindekidir bu, ptt'lerden adresinize göndererek sizde resmi takibin başladığı izlenimi uyandırmaya çalışmaktadır.
bu hukuk bürolarının sıklıkla başvurduğu bir diğer yöntem ise, henüz takibi başlatılmamış borçları, dolayısıyla bunların harçları icra müdürlüğüne yatırılmamışken ve avukatın vekalet ücreti de hesaplanmamışken, sanki bunlar hesaplanmış gibi, borcunuzun üstüne yargılama giderlerini ve vekalet ücretlerini, faizini vs., icra takibi açılsa karşılaşmayacağınız kadar yüklü olarak borcunuzun üstüne ekleyerek borcunuzun bu harçlar, avukat ücretleri ve faiziyle birlikte belli bir rakama ulaştığını söyleyerek sizden bu parayı tahsile çalışmaktır. 1800 tl gibi bir borç için sizi aradıklarını varsaydığımızda, bu bahanelerle sizden rahatlıkla 4000 tl üzeri bir rakam isteyebilirler. tabii ki bu yasal değildir. siz 4000 tl'yi duyduktan sonra, size "önümüzdeki ilk pazartesiye kadar borcunu ödersen borcunu 3000 tl olarak kapatırım" diyebilirler.
`peki bu hukuk bürolarına karşı nasıl bir yol izlenmelidir?`
1) sizi aradıkları zaman, sakinliğinizi koruyarak sizi arayan kişinin kim olduğunu sorun. borçlu olabilirsiniz ama bu korkulacak bir şey değildir. zaten icra iflas kanunu, borçluyu ciddi bir biçimde koruyan hükümler de barındırmakta. bu yüzden, borçlu olduğunuz için çok da öyle ezik bir konumda falan olduğunuzu sanmayın.
sizi arayan kişinin kim olduğunu sorun. kendini avukat olarak tanıtıyorsa, buna inanmayın. avukat genelde arama yapmaz. ticari borçlarda, yüklü senet borçlarında avukat arama yapabilir fakat bir beyaz eşyacıdan veya dershaneden alınan saçma sapan senetlerle alakalı olarak hepi topu 3000-5000 tl lik bir borç için avukat arama yapmaz.
arayan kişinin bilgilerini sormanız size kendisinin gerçek bilgilerini temin etmeyecektir ama en azından bu sayede, bilinçli olduğunuz izlenimi verebilir ve ayağını denk almasını sağlayabilirsiniz. hatta bir yakınınızın avukat olduğunu, ve ona da danışmak için bu kadar sorguladığınızı söyleyin. korkarlar.
2) "borcuma ilişkin icra takibi başlattınız mı?" diye sorun. evet derlerse, e-devlet şifrenizin olduğunu, burayı sıklıkla kontrol ettiğinizi ve böyle bir icra takibine rastlamadığınızı söyleyin. ısrarla başlattık diyorlarsa, dosyanızın esas numarasını sorun.
"dosyam hangi icra müdürlüğünde, hangi esasa kayıtlı?" diye sorun. dosyanızın bilgilerini vermekten imtina ediyorlarsa, hukuk bürosu avukatları hakkında istanbul barosu'na şikayette bulunacağınızı, ayrıca cumhuriyet başsavcılığı'na da görevi kötüye kullanma iddiasıyla suç duyurusunda bulunacağınızı söyleyin, icra dosyası açılmamış bir borcu, dosya açılmış gibi tahsile çalışıyorlarsa bunun sonuçları olacağını belirtin.
3) sizi günde birkaç defa arıyorlarsa veya yakınlarınızı arayıp sizi kötü duruma düşürüyorlarsa, yetkili avukat/avukatlar ve arayanlar hakkında cumhuriyet başsavcılıkları'na "kişinin huzur ve sükununu bozma" suçundan suç duyurusunda bulunacağınızı, ve sizi yakınlarınız nezdinde küçük düşürdükleri için manevi tazminat talebinde bulunacağınızı söyleyin.
sonuç olarak;
gördüğünüz gibi, bu avukatlar hakkında savcılıklar veya istanbul barosu nezdinde şikayette bulunma imkanlarınız mevcuttur. fakat istanbul barosu genelde uyarı cezası vermekte. bu şikayetlerin tekrar etmesi halinde daha ağır disiplin cezaları vermektedir fakat bunlar da tahmin edeceğiniz gibi çok ağır olamıyor.
fakat cumhuriyet savcılıkları nezdinde yapacağınız şikayetlerle bu avukatları zor duruma düşürebileceğiniz gibi, örneğin kişinin huzur ve sükununu bozma suçundan şikayet edip ceza almasını sağlandığınız avukat ve sik kafalı call center personeli hakkında daha sonra açacağınız manevi tazminat davası ile para da kazanabilirsiniz, hatta bu call center personeli ayaklarınıza kapanmaya ve kendisinin bir çulsuz olduğuna sizi ikna etmeye gelecektir. bir arkadaşım için bunu sağlamıştık: call center personeli gelip "abi benim hiçbir şeyim yok, zaten bizi o şerefsiz avukat sıkıştırıyordu, ne alacaksınız ondan alın, yeni evlendim vs." demişti.
amına koduklarım.
neyapiyon bonapart2 profili
-
23 aralık 2015 irfan home rezaleti
-
göktaş hukuk bürosu
bir avukat olarak, piyasada bu şekilde çalışan birçok hukuk bürosu olduğunu biliyorum. yazılanlar bu hukuk bürosu için ne kadar doğru bilemem ama anlatılan çalışma tarzıyla idare edilen hukuk büroları ne yazık ki mevcut.
`bu bürolar şöyle yöntemler kullanmaktadırlar:`
bu bürolar onlarca çağrı merkezi personeli (call center) istihdam ederek henüz icra takibi başlatılmamış borçlara ilişkin vatandaşları taciz etme yöntemi ile çalışmaktadırlar. yani sizi borcunuzdan dolayı arayan bu hukuk büroları muhtemelen henüz icra takibinizi dahi başlatmamıştır. yalnızca müvekkil şirketlerden borç bilgilerinizi almış (bunlar genelde saçma sapan, tüketici nezdinde geçersiz "senetler" olurlar, zira bu senetlerin tüketici nezdinde geçerli olması için bazı şartları taşıması gerekir ama bu şirketler bu senetleri hazırlarken bono benzeri, üzerinde yazana bakılırsa ciro dahi edebilecekleri bir senet hazırlamışlardır) ve buradaki bilgileriniz sayesinde yasal olmayan bir takım hukuk programları ile irtibat telefonunuza, sizin adresinize, sizinle birlikte aynı adreste yaşayan yakınlarınızın tc kimlik no'larına ve bu sayede hatta onların da telefon bilgilerine ulaşabilmektedirler. bu araştırmalar yasa dışıdır.
bu araştırma sonrasında, bu hukuk büroları call center personelleri günde 50 kişiyi aramaya başlarlar. sizin cehalet ve yüreklilik seviyenize göre belli yalanlar atarak sizi korkutma amacı güderler. bunlardan bazıları borcunuzu ödemediğiniz için 3 aylık tazyik hapsi ile cezalandırılacağınızı da söyleyebilirler. bu da sıklıkla başvurdukları bir yalandır. fakat, hukuken, borcunuzu belli bir ödeme planı dahilinde ödemeyi icra müdürlüğünde, icra müdürlüğüne giderek, icra müdürü veya müdür yardımcısı size taahhüdü ihlalin sonuçlarını açıkladıktan sonra, taahhüt etmişseniz ve bu taahhüdü ihlal etmişseniz, ancak bu şartlar dahilinde hakkınızda icra ceza mahkemesinde şikayette bulunularak 3 aylık tazyik hapsi cezası almanız sağlanabilir.
bu hukuk bürolarının bir diğer yöntemi de, yine icra takibinizi başlatmadan, henüz hiçbir icra müdürlüğüne başvurmadan önce, "ihbarname" tarzı bir mektup hazırlayarak ve bu mektubu da, adliyelerdeki, genellikle bakırköy adliyesindekidir bu, ptt'lerden adresinize göndererek sizde resmi takibin başladığı izlenimi uyandırmaya çalışmaktadır.
bu hukuk bürolarının sıklıkla başvurduğu bir diğer yöntem ise, henüz takibi başlatılmamış borçları, dolayısıyla bunların harçları icra müdürlüğüne yatırılmamışken ve avukatın vekalet ücreti de hesaplanmamışken, sanki bunlar hesaplanmış gibi, borcunuzun üstüne yargılama giderlerini ve vekalet ücretlerini, faizini vs., icra takibi açılsa karşılaşmayacağınız kadar yüklü olarak borcunuzun üstüne ekleyerek borcunuzun bu harçlar, avukat ücretleri ve faiziyle birlikte belli bir rakama ulaştığını söyleyerek sizden bu parayı tahsile çalışmaktır. 1800 tl gibi bir borç için sizi aradıklarını varsaydığımızda, bu bahanelerle sizden rahatlıkla 4000 tl üzeri bir rakam isteyebilirler. tabii ki bu yasal değildir. siz 4000 tl'yi duyduktan sonra, size "önümüzdeki ilk pazartesiye kadar borcunu ödersen borcunu 3000 tl olarak kapatırım" diyebilirler.
`peki bu hukuk bürolarına karşı nasıl bir yol izlenmelidir?`
1) sizi aradıkları zaman, sakinliğinizi koruyarak sizi arayan kişinin kim olduğunu sorun. borçlu olabilirsiniz ama bu korkulacak bir şey değildir. zaten icra iflas kanunu, borçluyu ciddi bir biçimde koruyan hükümler de barındırmakta. bu yüzden, borçlu olduğunuz için çok da öyle ezik bir konumda falan olduğunuzu sanmayın.
sizi arayan kişinin kim olduğunu sorun. kendini avukat olarak tanıtıyorsa, buna inanmayın. avukat genelde arama yapmaz. ticari borçlarda, yüklü senet borçlarında avukat arama yapabilir fakat bir beyaz eşyacıdan veya dershaneden alınan saçma sapan senetlerle alakalı olarak hepi topu 3000-5000 tl lik bir borç için avukat arama yapmaz.
arayan kişinin bilgilerini sormanız size kendisinin gerçek bilgilerini temin etmeyecektir ama en azından bu sayede, bilinçli olduğunuz izlenimi verebilir ve ayağını denk almasını sağlayabilirsiniz. hatta bir yakınınızın avukat olduğunu, ve ona da danışmak için bu kadar sorguladığınızı söyleyin. korkarlar.
2) "borcuma ilişkin icra takibi başlattınız mı?" diye sorun. evet derlerse, e-devlet şifrenizin olduğunu, burayı sıklıkla kontrol ettiğinizi ve böyle bir icra takibine rastlamadığınızı söyleyin. ısrarla başlattık diyorlarsa, dosyanızın esas numarasını sorun.
"dosyam hangi icra müdürlüğünde, hangi esasa kayıtlı?" diye sorun. dosyanızın bilgilerini vermekten imtina ediyorlarsa, hukuk bürosu avukatları hakkında istanbul barosu'na şikayette bulunacağınızı, ayrıca cumhuriyet başsavcılığı'na da görevi kötüye kullanma iddiasıyla suç duyurusunda bulunacağınızı söyleyin, icra dosyası açılmamış bir borcu, dosya açılmış gibi tahsile çalışıyorlarsa bunun sonuçları olacağını belirtin.
3) sizi günde birkaç defa arıyorlarsa veya yakınlarınızı arayıp sizi kötü duruma düşürüyorlarsa, yetkili avukat/avukatlar ve arayanlar hakkında cumhuriyet başsavcılıkları'na "kişinin huzur ve sükununu bozma" suçundan suç duyurusunda bulunacağınızı, ve sizi yakınlarınız nezdinde küçük düşürdükleri için manevi tazminat talebinde bulunacağınızı söyleyin.
sonuç olarak;
gördüğünüz gibi, bu avukatlar hakkında savcılıklar veya istanbul barosu nezdinde şikayette bulunma imkanlarınız mevcuttur. fakat istanbul barosu genelde uyarı cezası vermekte. bu şikayetlerin tekrar etmesi halinde daha ağır disiplin cezaları vermektedir fakat bunlar da tahmin edeceğiniz gibi çok ağır olamıyor.
fakat cumhuriyet savcılıkları nezdinde yapacağınız şikayetlerle bu avukatları zor duruma düşürebileceğiniz gibi, örneğin kişinin huzur ve sükununu bozma suçundan şikayet edip ceza almasını sağlandığınız avukat ve sik kafalı call center personeli hakkında daha sonra açacağınız manevi tazminat davası ile para da kazanabilirsiniz, hatta bu call center personeli ayaklarınıza kapanmaya ve kendisinin bir çulsuz olduğuna sizi ikna etmeye gelecektir. bir arkadaşım için bunu sağlamıştık: call center personeli gelip "abi benim hiçbir şeyim yok, zaten bizi o şerefsiz avukat sıkıştırıyordu, ne alacaksınız ondan alın, yeni evlendim vs." demişti.
amına koduklarım.