rosa zetkin3
profili

  • depresyondaki birine dışarı çık gez dolaş demek

    major depresyondan muzdarip biri olarak düzenli yürüyüş de yaptım, bisikletle de gezdim, zumba da yaptım, sosyalleştim de, yani söylenen hemen her şeyi yaptım. üstelik terapi alıp dört farklı antidepresan kullanıyorum. terapi ve ilaçlar dışında şimdiye kadar etki eden hiçbir aktivite olmadı. onlar da bir yere kadar yardımcı oluyor.
    depresyon can sıkıntısı gibi bir şey değil. ölmeyi isteyen birine yürüyüş yapmak nasıl yardımcı olabilir aklınız alıyor mu gerçekten?

  • düğün yapmak yerine dünyayı gezelim diyen kız

    “olsa da evlensek” ile “benim o”cuları okumaktan öğğ geldi! yani düğünle probleminiz var; ama evlilikle yok öyle mi? çok sıradışı, çılgın ve anarşistsiniz gerçekten. bravo!

  • tecavüz

    erkek: merhaba, bir gasp ihbarında bulunmak istiyorum.
    memur: gasp mı? olay nerede yaşandı?
    erkek: 21. sokak ve dundritch caddesinin arasında yürüyordum. bir adam aniden silahını çekerek, bana tüm paramı ona vermemi söyledi.
    memur: ve siz de verdiniz mi?
    erkek: evet, söylediğini yaptım.
    memur: yani tüm paranızı hiç direnmeden, yardım istemeden ya da kaçmaya çalışmadan mı verdiniz? bağırmadınız üstelik?
    erkek: evet, ama çok korkmuştum, beni öldüreceğini düşündüm!
    memur: hmm, ama söylediğini yaptınız. ayrıca anladığım kadarıyla bir hayırseversiniz.
    erkek: evet, hayır kurumlarına bağış yapıyorum.
    memur: yani para dağıtmayı seviyorsunuz, para dağıtmayı bir alışkanlık haline getirmişsiniz. herkese veriyorsunuz galiba.
    erkek: bunun konumuzla ne alakası var?
    memur: herkesin sizin para dağıtmayı seven biri olduğunuzu bile bile fiyakalı takımınızla dundritch caddesinde yürüdünüz ve gasp sırasında hiç karşılık bile vermediniz. kulağa, parayı isteyerek vermişsiniz de sonradan pişmanlık duymuşsunuz gibi geliyor. söyleyin bana, bir pişmanlığınız yüzünden onun hayatını karartmak istiyor musunuz gerçekten?
    erkek: bu tamamiyle saçmalık!
    memur: bu, tecavüzle aynı şey. kadınlar tecavüzcülerini adalet karşısına çıkarmak istediğinde her gün bu muameleyle karşılaşıyorlar.

    (kaynak, ertuğrul uzun)