sandro2
profili

  • sözlük yazarlarının şiirleri

    göğe koşan atlar nerededir, var mıdır
    o yol yürüdükçe çiçeklenen
    ki her adımda rengarenk aydınlanır
    ilişilir mi şu deniz kızına onu üzmeden ?

    soluyabilir mi insan doğadaki mutluluğu, mümkün müdür
    sevdikçe sevilebilmek ?
    bilebilir miyim geriye kalan hangi düştür
    hayal ile yer değiştirdiğinde gerçek ?

    ''kim bilebilir ne zaman tomurcuklanır kader ?
    herkes için farklıdır zamanı sevinin
    korkma, dağılır bu keder
    fırtınaların ardındadır güzelini taşıyan gemin''

    tanıyorum gemideki güzeli
    o güldüğünde, bembeyaz köpürüyor yine bedeni
    gözlerinde biçimleniyor en güzel hayalim;
    eğer bilseydim seni sonsuzluğa götürebilmeyi
    ölene değin izlerdim
    geniş alnında oynaşan perileri

  • kızların gülerken ısınarak terleyip pasta kokması

    bir kaç dostum daha böyle bir duyumsama yaşıyor diye başlığını açmakta sakınca görmedim. gerçekten gözlemlenebilen bir durum.

    normal şartlarda bende kızların çabuk çabuk ülke dışına atılması taraftarıyım. olmaları bir yarar sağlamıyor nedir yani gülüp oturuyorlar etrafa ve çiçek, etek, trileçe israfı yapıyorlar. ama ne zaman onlar babetlerle koşup yuvalarına dönüp çoraplarını sütyenlerini çıkardıktan, kettle tuşuna basıp çıplak narin beyaz ayaklarla laptoba koşmalarının akabinde interstarler kaliteli izle altyazılı yazdıktan, google filmin ismini intersterler olarak düzelttiğinde mavi butondaki düzeltilmiş keywordlere minicik ellerle tıkladıktan sonra tuşlarına frappacino dökülmüş toshiba laptop + kupa sıcaklığının buharı altında şen güldükleri vakit iyice ısınıp şırıl şırıl koltuklaltından meme altından pıttık kenarlarından terlemeye başlamalarının ertesinde pasta koktukları aklıma gelse yaşamda bir tanrının eli olduğuna, hepimiz ölünce de tüm anılarımızla devam edeceğimize, dağların dahi bilinçli olduğuna inanır yorganımın altında baş parmak ağzımda uyuya kalırım. sokak ve cafe, gençlik hayatında ateist olmaya zorlanmış insanlar bir anda yalan, şırret, zina, fitretten uzak durmak ister dirsekleriyle pencerede bekler duacısı olurlar gökkubbe altında nefeslenenlerin

    dün pek çok arkadaşımdan cama dayanıp kendilerine bir canlı neden gülerken ısınır ve terler ? diye sorduklarını öğrendim. ben de soruyorum neden çıplak ayaklarının parmak araları terden şırıl şırılken o ayaklar bir biricik turnanın cennetliğinden tabla olarak kokar ?

    kızlar gezerler. gülerken ısınır etrafa koşarlar iphone suya düştüğü için dokunmatiği basmıyordur televizyon desen en yüksek fiyata en özelliksiz olanı kakalanmıştır hd readydir tam hd filmleri düzgün oynatmaz teknosadan geçirmişlerdir usb girişi yoktur oynadığı oyun bitanedir o da şekere basıp renklerini eşleştirdiğimiz oyundur

    örnek canlının arkadaşlarıyla gülüp terleyip pasta kokmasının ardından bir h&m'ye girip, ucuza bluz alıp, eve döndükten sonra çorabını çıkararak sakinleşmesinin doğal seleksiyon ve mutasyondaki gerekliliği neydi de, canlının yaşamını sürdürebilmesi için kararlı bir özellik olarak açığa çıktıktan sonra devam edebildi ? uzay - zaman sürekliliğinin tek bir anına karışan içe kaçık külotlu çorabın yarattığı telaşlı üzgünlük müydü diyalektikle iyiliği doğuran ki yaşamda çoraplar renklendi, değişti şehir hayatı parfümlerle baştan sona mayıs gibi her daim okyanus içinde yüzüldü yunuslarla, balıklarla, sofraya sıcak böreklerlerle iştirak edildi gönençli ve mutlu bir sabahta ?

    naçizane.