tıbbi olarak değerlendirecek olursak köprücük kemiği 2 yerinden kırılmış görünüyor. bu tip kırıklarda acil (emergent) ameliyat endikasyonu; açık kırık, nörovasküler zedelenme, ve cilt yüzeyine doğru bariz açılanma olarak belirtilmiş. buna göre değerlendirecek olursak hastada acil ameliyat endikasyonu yok gibi görünüyor. kırığın açılanmasının dramatik görünüyor olması tek başına ameliyat endikasyonu oluşturmadığı literatürde belirtilmiş. belki hasta birkaç gün içinde ameliyat planlanmak üzere sabitlenerek eve gönderilmiş olabilir. birkaç gün içerisinde de ameliyat ihtiyacı gerçekten olup olmadığını ortopedist arkadaşlar daha iyi bilecektir.
yine görevini olması gerektiği gibi yapan bir hekim hedef gösterilmiş, küfürler edilmiş. aynen sayın çok bilmiş, ameliyat endikasyonunu "oha bu çok kırılmış aq" diyerek veriyoruz.
edit: vicilanist adlı yazarın yazdığı entry'e yönelik agresyon içeren ifadelerimi sildim. yanlış anlaşılmadan dolayı özür dilerim fakat sanki kurduğunuz bazı cümleler biraz anlam olarak farklı yöne çekilebiliyor.
tanım: rezalet içermeyen olay.
dr cy4 profili
-
köprücük kemiğinde 4 parça kırıkla eve gönderilmek
-
hastaneyi bastılar çekiliyoruz
soran olursa bunlar terörist, bunları türk tabipler birliği kışkırtıyor dersiniz. günümüzde yeni cehalet modası bu.
edit: detaylı açıklamak şart oldu. mesleğimizi iyileştirmek adına sendikalarımız aracılığıyla yaptığımız eylemleri, ttb ile ilişkilendirip karalama çabasında bulunan cahiller için yazıldı bu entry.
edit: bir yazar arkadaş tutanağı entrysinde paylaşmış. ilgili entry #139840093. -
doktorları devletin okutmuş olması
cumhurbaşkanı tarafından ortaya atılan iddiadır.
şimdi sorarım:
*ihtiyacım olduğu halde ne burs aldım devletten, ne de kyk yurdunda kalabildim. babam sanayide çalışıp çabalamadı da beni sen okuttun öyle mi?
*burs vermediğin gibi öğrenim kredisi adı altında verdiğin parayı iki katı olarak ödememi bekliyorsun. iki katı ibaresi abartı değil yaklaşık 30bin lira verdiğin kredinin geri ödemesi 60bin lira. öğrenciye faizle para veriyorsun ve sen okutuyorsun öyle mi?
* hangi tıp öğrencisine öğretim materyali sağlayabildin? textbook fiyatları almış başını uçmuş, bir steteskop bile kaç para olmuş. sen okutuyorsun öyle mi?
*2 yıl öğrenim stajı süresince klinikte ayak işleri yapan ucuz iş gücü olarak kullanılmamıza göz yumdun. intörnlükte personel gibi çalıştırıp, nöbet tutturdun. tam zamanlı çalışıp nöbet tutmamıza rağmen asgari ücretin dörtte birini ancak reva gördün. ve bizi sen okuttun öyle mi?
*mezun olmamıza rağmen senin atadığın yerde 2 yıl hizmet zorunluluğu koydun. bu görevi yapmayanların diplomasının diğer kurumlarda geçerli olmayacağını söyledin. ve bizi istediğin yerde, istediğin fiyata çalıştırıp yine sen okutmuş oldun öyle mi?
hadi oradan!
edit: bir yere kaçmıyorum, buradayım. şunu da eklemek isterim özel üniversiteler başarılı öğrencilere tam burs sağlıyor. devlet üniversitesi olmasaydı da doktor olabilecek bir sıralamaya sahiptim. -
inşallah diyen doktor
hemen hemen uyguladığımız her tedavi için yanıtsızlık söz konusu olabilir. hatta komplikasyonlar itibari ile bu tedaviler bizzat kendisi zarar verebilir. elimizde "al bu ilacı kesin iyileşeceksin" garantisi olmadığından mütevellit, bir iyi dilek ya da temenni belirten ifade kullanmakta sakınca görmüyorum.