iyi, kaliteli bir yaşam sürmek.
tek başıma yaşamaya başladıktan sonra farkettim ki fazla mantıklı düşünüyorum. bu mantık erkeğin kabulleneceği birşey değil. mesela örneğin birlikte olduğum adamla benim aynı evde yaşamam gerekiyor. o zaman kazandığımız paranın 4'te biri kadarlık kira bedeline sahip eve çıkmayı düşünürüm. ama dün akşam dinlediğim hikayede 15binlik bir daire tutmak, 38binlik tek taş yüzük istemek ve aldırmak, illa ki etiler'de oturmak için ısrar etmek gibi isteklerim olmadığından sorunun bende olduğunu farkettim.
bu tarz şeyleri istemek tabi ki hakkı insanların. buna sözüm yok. ben tek başıma bunları kendime alabiliyorsam, karşı taraftan da bunu bekleyebilirim. ama önce kendim sahip olabilir miyim? evet, o zaman sorun olmaz. ben bu lüks sayılabilen şeylere erişemiyorsam neden birinden isteyeyim? bu tarz durumlarda insanlarım görmemişliğinin ortaya çıktığını düşünüyorum. hep yanlarında insan taşıdıklarını unutup, cüzdan taşıdıklarını düşündüklerini.
iyi bir hayatı kendi kendime sağlayabiliyorsam yanımda birinin olması canımı sıkacak sonuçlar ortaya çıkartacaksa kendi hayatımda tek başıma yola devam etmeyi tercih ederim.
ps : "kendini de amma övdün he" diye mesaj atan arkadaşlar şöyle söyleyeyim evlilik kurumunun ticari çıkarlar üzerine kurulması sebebiyle kendi keyfime göre yaşarım diyorum. ne övmesi? etrafımdaki insanların evliliklerinin gerçekliğinin cüzdan ve limitsiz kredi kartı üzerine olduğunu söylüyorum. ben kendi kendime yetiyorum zaten, kimseye ihtiyacım yok.
na undd1 profili
-
evlilik düşünmeyen kadının hayattaki amacı