arkadaşlar aydın kuşadası'nda erkek kardeşim berk ergier kayıptır. en son saat 14.30 da kuşadası otogar tarafından kervansayarın oradaki işine doğru yürüyerek yola çıkmıştır.
kimseyle kavgalı değildir, ya da bilinen bir düşmanı, tehdit edeni de yoktu. herkesin sevdiği güleryüzlü biri. herkesin yardımına koşar derdine ortak olurdu. ancak içine kapanık olduğu için derdi olsa da biz üzülmeyelim diye paylaşmazdı.
change ofis de çalıştığı için korkuyoruz ancak işine bugun hiç gitmediğini biliyoruz ama yanında yüklü para olup olmadığını bilmiyoruz.
aşağıya linkini bırakıyorum. gören duyan varsa allah rızası için lütfen bildirsin. 2.5 yaşında kızı var. her yerde arıyoruz. lütfen kuşadası'nda en ufak bilgi bile bizim işimize yarayacaktır.
görsel
iletişim için. 0554 362 20 67
edit. başlığı yukarı taşıyan herkese teşekkür ederim. tüm aile perişanız. ben şu an yollarda onu arıyorum. lütfen destek verin.
edit. hastane ve karakola bildirdik. polise ifade verdik. tüm arkadaşları ile görüştük herkes şaşkın ve kimse birşey bilmiyor.
edit. eşine ve kızına oldukça düşkündü. hiçbir şekilde küsmezdi. kızsa bize küsmez habersi bırakmazdı
görsel
kızıyla en son fotoğrafı
görsel
Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.
Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.
Sozlock Ekibi
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. 16 mart 2021 abimin kaybolması
-
2. 16 mart 2021 beşiktaş başakşehir maçı
beşiktaşlı olarak maçın yorumcusu feyyaz'ın kıkırdayarak tek taraflı anlatımını yanlış buluyorum. hiç mi izleyen rakip taraftarı yok? düşündüm de yok lan cidden *
-
3. en güzel türk ad soyad kombinasyonu
(bkz: kartal tibet)
-
4. diyetisyenlerin seans başı 250 tl istemesi
az önce 15 dakika bile sürmeyen seansa 200 lira verdim ve bana bilmediğim, çok önemli bir şeyi söyledi; “günde 3 litre su için”
edit: gençler sakin! diyetisyene "beni zayıflat, şüşkoyum" şikayetiyle gitmedim, kilo problemim yok. dahiliye doktorunun yüksek kolesterol, gizli şeker, reflü tanısıyla yönlendirildim. bozulduğum nokta, bir türkiye gerçeği olan ödediğin paranın karşılığını asla alamamak. -
5. babanın hatırlanan en baba hareketi
etek giymesi.
by-pas ameliyatı olduktan sonra kemoterapi tedavilerine girmişti. saçı, sakalı, kaşları ve hatta o çok sevdiği bıyığı bile döküldü. öyle bir zayıfladı ki gözümüzün önünde eriyordu. fakat hiçbir zaman bu kanser illetini sorun etmedi. aslında etti ama bunu bize asla yansıtmadı. sanki bizim moralimiz ondan daha bozuktu ve bunu anladığından hepimizi güldürmek için bir gün annemin hırkasını eteğini giydi ve kafasına tülbent takıp kapıyı çaldı. sırtına da bohça almış. çıktım kapıya bi baktım yaşlı bir kadın var ''bohçacı geldi oğlum'' diyor. tanıyamadım ilk başta, kucağımda yeğenim vardı. korktu çocuk boynuma sarıldı. sonra sesinin kart oluşu ve gülüşünden babam olduğunu anladım. ben de gülüyorum ama ağlayacağım neredeyse.
aldım babamı odaya girdi. herkes odanın ortasında dikilen teyzeye bakıyor. kimse tanımadı. senelerdir koyun koyuna yatan annem bile tanımadı. sonra babam konuşunca anladılar. herkes güldü. torunları yerlere yattı gülerken. ben de güldüm. gittim mutfağa güle güle ağladım. adam zamanında pehlivandı bizi güldürmek için yaptığı şeylere bak diye iç geçtim ve gülmekle ağlamanın aynı anda yapılınca çok boktan bir psikoloji olduğunu o gün anladım. biz ona moral vereceğimize o veriyordu. ölüme giderken bile ailesini mutlu görmek istiyordu.
o yüzden yaşattığı en kral harekettir bu. etek giymesi. dallı, güllü, çiçekli bir etek. -
6. kuyumculara getirilen salma vergisi
bunlar işsize gss prim borcu ayağına ayda 107 tl, yılda 1284 tl borç kitliyor. düşün bak, bu gaddarlığı işsize yapıyor.
zamanında, "işsize bile borç kitleyen, günü gelir bizi s..er" demediğiniz için bugün bunlar başınıza geliyor kuyumcu esnafı.
edit: bu da size ders olsun. -
7. 16 mart 2021 s. demirtaş'ın mahkeme savunması
"iktidar uğrunuza kendinizi feda etmeyin. iktidar bu seçimde yüzde 99 değişecek. mecliste yargı komisyonuna çağrılacaksınız. hakkınızdaki dosyalarımızı sonraki parlamento size soracak. and olsun, hukuk önünde bana yaptığınız her şeyin hesabını soracağım" demiştir. kendisini, partisini ve görüşünü desteklemiyorum ama ülkemizde bağımsız bir yargı olduğuna inanan kalmadı sanırım. bakalım zaman ne gösterecek.
kaynak: https://www.cumhuriyet.com.tr/…rilacaksiniz-1820996 -
8. şampuan sektörünün koca bir yalandan ibaret olması
napsın olm adamlar taş mı yesinler, cicileyip süsleyip satıyorlar işte. sanki üzümlü kekin içinde üzüm, kıymalı pidede kıyma varmış gibi şeyapıyorsunuz. çoğu sektör yalan dolandan ibaret, hepsi para kazanmak için uyduruyor bir şeyler. sanki 1 şişe fairy 18 bin tabak yıkıyor.
-
9. tiktok'ta kızını pazarlayan baba
roman kültürünü yeni keşfeden saftirikler damlayacaktır birazdan.
edit: romanlar için bu normaldir demiyorum yanlış anlaşılmasın ama romanlar da hak verecektir ki bu tür vakaların neredeyse vaka-i adiyeden sayılacak kadar çok olduğunu ifade ediyorum. -
10. cep telefonunu alan öğretmenlerin yargılanması
üst edit: başlığın yanlış anlaşılmasınndan dolayı yazarlar uyarıyor.. maalesef karakter sınırlamasından dolayı başlık bu şekliyle açıldı.
liseli n. okula cep telefonu götürdü. telefonu fark eden öğretmen, erkek arkadaşıyla yazışmalarını herkesin önünde okudu. n. ailesinden çok korkuyordu. tüm ısrarlarına, hatta yalvarmalarına rağmen öğretmeni ve müdür yardımcısı birlikte ailesini aradı. n. okul çıkışında bir inşaattan atlayarak hayatına son verdi. başsavcılık kovuşturmaya gerek yok dedi, dosyayı kapattı. tam 5 yıl sonra anayasa mahkemesi öğretmenlerin yargılanmasına karar verdi.
haber
olay 5 yıl önce osmaniye'de bir imam hatip lisesi'nde gerçekleşiyor. okurken sinirden kendi kendimi yedim resmen! 15 yaşında gencecik bir kızın ölümünden sorumlu bu gerici yobaz ve cahil sözde öğretmenlere ne diyeceğimi şaşırdım! genç bir kızın telefonunda bulunan en özel ve mahrem sırlarını tüm herkesin önünde okuyup, üstüne bir de alay etmek için nasıl bir iğrenç ruh halinde olmak lazım? bir genç kızın ölümünden sorumlu olup, hiç bir şey olmamış gibi hayatına devam etmek için nasıl bir karakter sahibi olmak gerekiyor? bunları yapan kişiler ise imam hatip öğretmenleri.. hani 10-11 yaşındaki kızlara "abdestim bozuluyor" diyerek azarlayan kişiler..
peki 5 yıl önce bu olaya takipsizlik kararı veren kişilere ne demeli? bunun adı intihar değil, cinayettir! bu cinayete her kim sebep olmuşsa ve kollamışsa umarım hakkettikleri cezayı fazlasıyla alırlar. -
11. 16 mart 2021 danıştay'ın skandal bşb kararı
danıştay'ın saraya danışarak aldığı ret kararıdır.
belediye başkanı akpli olunca sıkıntı olmayan her şey şimdi sıkıntı olmaya başladı.
(bkz: organize kötülük çetesi) -
12. celal şengör'ün insanları gömmek aptalca demesi
zırva değildir. insan gömmek yapılan en büyük israftır.
bir yakınını organ bulamadığın için kaybettiğin an anlarsın.
maneviyat dersen zaten alakası yok. zaten toprağın altında çürüyecek o organlar. bir yere ışınlanmayacak sonuçta.
edit: arkadaşlar demek istediğim şey direkt gömülmesiydi. evet, organ bağışından sonra da gömülüyor tabii ki.
edit2: organ bağışı için beyin ölümü veya kaza sonrası hastanede ölmüş olmalı gibi teknik detaylar için teşekkür ederim yazanlara. -
13. hoşlandığı erkeğe açılan türk kızı olmaması
ömrümde bir kez yaptım, açılmadan önce de aylarca düşündüm, taşındım, varoluş sancıları çektim, içimde ki platonik aşk volkanik bir yanardağ gibi içten içe kaynıyor, beni yakıp kavuruyor, her geçen gün beni dağlıyordu.
dünyada ki hiçbir insan, bir başka insanı benim o'nu sevdiğim gibi sevmemiş gibi geliyordu.
bu nasıl oluyordu, bir insan hiç tanımadığı, bilmediği, adını bile aylar sonra bir yerlerden öğrenebildiği, seni hiç tanımayan, senin hiç tanımadığın, sadece arada, birkaç günde bir kantinde gördüğün bir insana nasıl bu kadar sonsuz bu kadar sınırsız bir değer verilebilirdi. o an sana öl dese, gözünü kırpmadan ölüme gülerek gidecek kadar çok sevmek, çok aşık olmak....
o gün geldiğinde, o cesareti aylar sonra kendimde bulup o'na: o'nu çok sevdiğimi, o'na çok aşık olduğumu söylediğimde aldığım cevap ise; " sen hariç herkes!! "
kendime olan güvenimi kaybetmeme, kendimi değersiz, çirkin bir insan olarak görmeme ve olayın üzerinden 20 sene geçmesine rağmen, nasılsa beni kimse beğenmez, nasılsa beni kimse sevmez, ben hariç herkes güzel, ben hariç herkes sevmeye layık diye düşünüp kendimi hep ve daima yalnız bırakmama neden olan cevaptır... -
14. 10 yıl içinde uçan taksileri göklerde göreceğiz
"kısa mesafe uçmuyoruz birader" şeklinde monologlar eşlik edecektir.
-
15. gebze'de hacze giden avukatın öldürülmesi
haber
yaralı kaldırıldığı hastanede daha sonra yaşamını yitirmiş.
klasikleşmiş avukata şiddet haberlerinden bir yenisi. adliyede ve haciz mahallinde avukatlara yönelik fiziki ve manevi baskı, özellikle aile ve miras hukukundan kaynaklanan davalarda sürekli tehdit edilmeler, çoğu avukatın ruhsal yönden iyi durumda olmaması ve sürekli artan intiharlar.. ama soran olursa gelir burada entry girersiniz ''iki cümle söylüyor danışma parası istiyor'' diye. öyle basitti bu işler dimi? aslında haciz mahallinde avukat bulunmamalı. ama memurlara güvenemiyorlar. hele ufak yerlerde borçlu ile memur bir şekilde ahbap oluyor ya da memur borçluyla değişik bir ilişki kuruyor ve o haciz sağlıklı yapılamıyor. avukat da mecbur iştirak etmek durumunda kalıyor. borçlu da alacaklıyla olan husumetinin nefretini avukata yöneltiyor. şimdi kendisini ceza davasında yine bir avukat savunacak.
haciz mahalline polis isteseler karakoldan trip yerler avukatlar. polis gelene kadar geçen sürede memurdan trip yerler. jandarma bu konuda biraz daha iyi. ama kolluk görevlisi olmadan haciz yapmanın sonuçları bunlar.
burada borçlu kutsayan, keyfine yaptığı borçları ödememek için her türlü çakallığı yapan tiplerin birinin akrabası olabilir bu fail. türkiye kadar borç ödememenin kutsandığı, alacağını istemenin kabahat sayıldığı başka bir ülke daha bulamazsınız. bu tipler alacaklı olduğunda yine ilk koştukları kişiler avukat oluyor ama ne hikmetse.
sanki kriz sadece borçluya varmış, alacaklıya yokmuş gibi davranmaları da ayrı bir doktorluk vakıa. -
16. ümit özdağ'ın kuracağı partiye isim önerileri
akp mhp için parti
(bkz: amip)
not: trolleri bile kurulmuş maşşallah. önüne gelene terörö yakıştırmalarına başlamışlar. nerden alıyonuz paraları la, iyiyse biz de gelek. -
17. 16 mart 2021 lütfi elvan'ın bitcoin açıklamaları
doğrudan kripto alışverişine vergi koyamazlar ama insanların eski işlemlerine göre geriye dönük devasa bir vergi borcu çıkarabilirler. paribu'ya, btctürk'e, bankalara açacakları bir telefona bakar. binance da ya yola gelir ya da kapatılır. yani devlet mekanizmasını ele geçirmiş bir gasp çetesi lideri olsaydım aynen böyle yapardım.
milletimiz hak ediyor mu, hak ediyor. -
18. pizza tarihinde çığır açan hintli pizza ustası
bize pis geliyor. şu pizzayı, türkiye'den herhangi biri yesin; 1 hafta hastanede yatar. ama bu insanlar, mikrobun içine doğuyor ve o mikroplarla büyüyorlar. iyi, kötü bağışıklık kazanıyorlar yani... ayrıca, ne yapabilir ki bu insanlar? doğuştan fakirler, atadan fakirler. ucuz yoldan hallediyorlar işte ihtiyaçlarını.
''buna pizza denmez!'' demiş bir arkadaş. parmesan peyniri rendelemesini falan mı bekliyorsunuz olm? adamlar fakir fakir. lahana rendeliyorlar içine. -
19. israil'in aşılanma sonrası eğlence görüntüsü
adamlar aldı aşıyı yaptı bitirdi, herkes dışarda normal
hiç demediler aralıkta 10 milyon, şubatta 20 milyon gelecek, çat çat vurdular geçtiler
bizdeki durum ise daha 65+ grubunu bitiremedik, günlük vakada dünya 4.süyüz.
(bkz: #120597756) -
20. 2071 yılında uyansanız soracağınız ilk şey
öldü mü?
-
21. 1995'te kartal anadolu lisesinde çekilen video
old laik days.
-
22. bim'den alınan star wars'ların şimdiki durumu
benimkiler karanlık tarafa geçti.
-
23. 90 puanla atanamadığından ağlayan iibf'li
ben de iktisat puan türünde (p22) 93 puan alıp, 100 bin kişi arasında 93. olmama; yds'den 95 puan almama ve türkiye'nin en iyi 2-3 üniversitesinden biri denilecek bir üniversiteden mezun olmama rağmen bütün kurumların mülakatlarında elendim ve 2 yıldan fazla işsiz gezdim. agnostik bir insan olarak ben bunların 100'de 1'i kadar kul hakkı yememişimdir. aç da kalsak, işsiz de kalsak mücadeleye devam. gerekirse simit satarız, onurumuzla yaşarız. ama asla "o" yolun yolcusu olmayız.
-
24. birim para teorisi
türkiye’de 15.000tl kazanan bir çalışanın almanya’da 15.000 euro alabileceğini savunan avellerin inandığı finanstan bihaber götten uydurma teori.
-
25. kitap defter kaplamış efsane nesil
genelde durumu olmayanlar gazete ile kaplardı ve bence gazeteyle kaplanan kitaplar çok daha güzel gözükürdü. bu birkaç girişimcinin de dikkatini çekmiş olsa gerek sonradan gazete kağıdı görünümünde kaplar çıkmıştı. "bizim fakirlikten kesemediğimiz kirli sakallarımız şimdilerde burjuva piçlerine moda olmuş" lafı aklıma gelir o kapları gördükçe.
-
26. komşu seslerinden hayatın altüst olması
üstümdeki komşunun çocukları(ortaokul çağındalar) büyüdükçe azalacağı yerde artan gürültüleri yüzünden 5 yıldır oturduğum ve çok sevdiğim evimden taşınmak zorunda kaldım. 5 sene ne misafirleri ne kavgaları ne sandalye çekmeleri ne evde ip atlamaları top oynamaları bitmedi. defalarca uyarılarımız sonucunda ses daha da arttı. sadece belirli zamanlarda değil günün her saati ses vardı evde. o evimi çok özlüyorum ki dişimden tırnağımdan artırıp krediyle almış ve içine tadilat yaptırmıştım.borçlar bitinceye kadar zor dayandık. beni asıl kahreden biz taşındıktan 4 ay sonra onlar da taşınmış. umarım bir gün bize yaşattıklarının aynısını yaşarlar.
-
27. fernando muslera
galatasaray, ankaragücü maçı için ankara'ya gelmek üzereydi. ben de muslera'nın fotoğrafını bastırdım imzalatmak için.
müdürüm hazırladığım fotoğrafı görünce: ne yapacaksın sen onu, dedi. galatasaray'ın geleceğini unutmuş.
+muslera abbem gelecek, o'na imzalatacağım.
-sen 86'lısın, senden 2 yaş büyük değil mi?
+yoo, sadece 4 ay büyük.
-nasıl la, 84'lü değil mi muslera?
+yoo, 86'lı.
bu bilgiyi öğrendikten sonra adamın gözlerinin içi gülerek kafada yaptığı hesabı gözlerimle gördüm resmen.
kafadan iki şampiyonluk daha ekledi bence hesabında galatasaray'a. *
tanım: galatasaray'ı değil, türk futbol tarihini değiştiren adam, abbem. -
28. otomobillerin taksitli satışlara dahil edilmesi
-
29. imamlardan rtük'e güldür güldür kaldırılsın talebi
alıştılar her isteklerinin hemen olmasına götleri kalktı, televizyon programlarına sarmaya başladılar.
maaş vermeyin bunlara,camide namaz kıldıracak imam bulamazsınız.
hee bir de,
hoca sen hayırdır lalegül tv dururken, trt diyanet dururken güldür güldür falan izlemeler?
çarpılmayasın? -
30. ben evlenince kirada oturamam
dikkat ettiyseniz böyle cümle kuran aşko kuşko kızlar hep mutlu. benim gibi karşısındaki insanı yormak istemeyen,zorlamayan güçlü kızların anasından emdiği süt burnundan geliyor. başka sözüm yok sayın hakim.
-
31. 14 mart 2021 polisin küfür başlangıcı suçlaması
izledikçe öfkelendiren...
daha "o bayıldığın devletin resmi dilinin kurallarına" vakıf değilsin sen.
neymiş? "sitemkar etmeyeceksin". okursun belki, doğrusu şu: "sitem etmeyeceksin."
neyi savunuyorsun? çocuk "2 aylık maaşım" diyor... asgari ücrete bütün bir ayını satıyor. sen, sana "güç/yetki" veren bir mesleğe bir biçimde kendini konumlandırdın diye ne sanıyorsun ki kendini?
devlet denilen şey "vatandaş" içindir: vatandaşının iyiliği, esenliği içindir. kural bellidir: tutanağını tutarsın, itiraz haklarını aktarırsın. bitti, gitti.
"böyle devletin vatandaşı olanın da" diyecek belki, kaç kuruşluk aklın ve bilginle speküle ediyorsun ki?
(bkz: insanı yaşat ki devlet yaşasın) -
32. ikizler burcu erkeği
anasını satayım bütün burçların mensupları balla karıştırılıp dünyaya gelmişken, ikizler burcu insanları ise ekstra orospu çocuğu olarak mı geldi? kendi göt verenliklerinizi üstümüze atmayı bırakın. sütten çıkmış ak kaşık sanki bana pezevenk.
not: hiçbir burç umrumda değil. bu tarihler arasında doğan biri olarak artık gücüme gitmesinden dolayı patladım. -
33. 20 aboneyi hedefleyen küçük youtuber
çocuklara selpak sattırmanın dijital hali
-
34. masumlar apartmanı
inci karakterinin yayında söylediği her şeyin altına imzamı atarım. tüm kaypaklara gelsin.
-
35. 2020 yılında nüfus artışındaki aşırı düşüş
senin tuzun kuru herhalde. insanlar iş bulamıyor para bulamıyor ne evlenmesi ne çocuğu? ülke batıyor. ayrıca bu nüfus bile aşırı fazlayken nüfusun artmamasını dert ederek nasıl bir kafadasın hangi ülkede yaşadığını sanıyorsun anlamak güç. keşke hiç artmasa düşse nüfus devamlı.
-
36. bir oturuşta 25 shot tekila içmek
oturuşta içip ayağa kalkmadığınız sürece sıkıntı olmayacaktır.
-
37. 350 bin kişinin katıldığı başkanlık anketi
bugün öğlen saatlerinde mansur başgan %65 civarlarındaydı oy veren hesaplar kontrol edilirse malum kişiye verenlerin %80'i bugün açılan hesaplardır.
-
38. akp çomarı vs chp çomarı
chp çomarından ekşi sözlük'te bol bulunur.
akp çomarı daha çok facebook'ta takılır. -
39. 6228 dolarlık nusr-et miami hesap fişi
bi twitter hesabım var iş için, komple yabancı yani silme, yerli hiç kimse yok feed'lerimde. genellikle işim için amerika'dan, avrupa'dan insanlar.
geçen bi baktım nusret, amerika'lı bi big ass hanım ablamız miami'deki restoranında yemek yerken ki şovunu paylaşmış, en büyük hayallerimden biriydi demiş. bunu da benim listemdeki amerikalı arkadaşlar rt yapmış, deli gibi rt etmişler. neyse tıkladım videoya, bizim nusret gene tuz dökme şovunu, bıçaklan eti alıp malum kadının ağzına verme gösterilerini yapıyor. vay amk dedim ya, adam her yerde karşıma çıkıyor, bi mavi ekran verdim.
neyse big ass abla'nın profiline girdim, deli gibi takipçisi var, son zamanlarda nusret'de yemek yerken, şovlar yapılırken falan floodlar yapmış. iki seçenek var ya nusret, ablaya iyi para ateşlemiş pr için, ya da bu abla gerçekten nusretin restoranına hasta.
iki seçenek de şunu değiştirmiyor biz nusret'in ticari dehasını küçümsüyoruz galiba, adam şans eseri bu noktaya gelmemiş. o yüzden nusret kilitlesin abi, hakediyor. etlerinin yemeklerinin lezzeti de iyi adlediliyor, adamın pazarlama yeteneğinin sınırlardan bağımsız olduğu ortada, niye kol gibi hesap çıkarmasın? nusret'in neyi eksik? -
40. soma'daki tek tutuklunun madenci avukatı olması
(bkz: 13 mayıs 2014 soma maden ocağı patlaması)
301 madencinin öldüğü soma katliamıyla ilgili davada tutuklu tek sanık madenci ailelerin gönüllü avukatlığını yapan selçuk kozağaçlı,
'halkı, hükümete karşı kışkırtma' suçlaması ile 3 yıldır cezaevinde.
https://twitter.com/…tatus/1371398542275837955?s=19 -
41. 6-12 mart 2021 illere göre haftalık vaka sayısı
risk renk haritası yayınlanmamıştır. buyursunlar ben hazırladım: 6-12 mart
eskiler:
27 şubat/5 mart görsel
20-26 şubat: görsel
3 harita video halinde: streamable
not:
mavi: > 100 binde 20'nin altında vaka.
sarı: 100 binde 21-50 arası vaka.
turuncu: 100 binde 50-100 arası vaka.
kırmızı: 100 binde 100’ün üstünde vaka. -
42. 30 yaşında bekar kadın
yahu nasıl bir yokluktasınız siz ? resmen kadını, erkeği tinder'da match arar gibi her başlıkta birisini arıyor. birisi "beni bulsun" der, birisi "buyrun benim" der. umarım bilgi ararken, insanların fikirlerini merak ederken biz de yanlışlıkla match olmayız.
edit: erkeğim allahın açları. yeşillendirmeyin. -
43. fenerbahçe'nin en büyük sorunu
-
44. fenerbahçe'nin yeni teknik direktörü
volkanı demirel'i takımdan uzaklaştırın, teknik direktöre ihtiyaç kalmaz. erol bulut'un arkasında erol bulut'un teknik direktörü gibi duruyor.
ek: otorite denen bir şey var.. -
45. mısır'ın türkiye ile barışma şartları
yunanistan: bizim güney kıbrıs meselesini de söyle .
mısır: tamam yazdım
suud: ikide bir bize laf atıyorlar onu da söyle
mısır: doğru hatırlattın yazdım kanka
abd: bizim hevallere sürekli bomba atıyorlar atmasınlar.
mısır: iyi hatırlattın onu da yazdım. başka isteği olan varmı
ingiltere: şu boğazlar meselesini de artık uzatmasın söyle
mısır: onu demiyim de deniz sınırı diyeyim ordan yürürüz -
46. sahildeki tarlaları kız çocuklara vermek
sahil değil ama eski dere yatağı olan kumul ve verimsiz bir tarlayı anneme gazlamıştı benim dayılar. çok kızmıştım o zaman. annem de "boşver, onlar çiftçilik yaparak geçimini sağlıyor verimli olan yerler onlara daha lazım" demişti.
gel zaman git zaman, bir projenin tam geçiş noktası bizim tarlanın üzeri oldu. tarlayı satmadığımız gibi neredeyse tarlanın ederinin x4 katını aldık devletten. peki ne oldu derseniz, dayılar büyük yüzsüzlük ile gelip bize gelen bu paradan hak talep ettiler. tabi babayı aldılar ama 5 senedir küs durumdayız. konuşmuyorlar bizimle.
ortak olduğumuz bir arsa daha var. arada gidip hava almak mahiyetinde haftasonları piknik tarzında takılıyoruz. çok eskiden kalan bir bir kümes vardı. çatısı yıkıldı yıkılacak. bende çoluk çocuk girer içine üstüne yıkılmasın diye kendim yıktım. çok da çaba sarf etmedim aslında iki tekme vurdum yıkıldı zaten. beni jandarmaya şikayet etmişler. evimizi yıktı diye. gittik ifade verdik. savcılık takipsizlik verdi.
insanların gerçekten para ve menfaat için yapamayacağı şey yok. akrabalık, dostluk hikaye işin içine para girince her şey değişiyor. -
47. arkamda bir yahudi var gel onu öldür diyen ağaç
(bkz: millet ne sigaralar içiyor)
-
48. öğretmenlere hala aşı yapılmaması
öğretmenlerin aşı vurulmak istemesi ile örneğin bir esnafın aşı vurulmak istemesi arasında halk sağlığı açısından ciddi farklar var.
okullar, insanların toplu olarak, havalandırma olmadan (pencereler açık tutulsa bile sınıfların yapısından dolayı) ve sosyal mesafeyi koruması güç bir ortamda uzun süre durdukları yerdir. tek bir kişi pozitif olduğunda, (virüsün kaç günde belirti verdiği henüz çözülemediği için) geometrik artışla yayılma görülür. aileler hesaba katıldığında iş çığrından çıkabilir.
bu yüzden metrobüslerde yolculuk yapılabiliyorken, esnaf çalışabiliyorken okullar kapatıldı. çocuklar, gençler en yüksek yayma potansiyeli taşıyan gruplar oldukları için.
kendim aşı vurulmayı düşünmeyen biri olarak öğretmenlerin taleplerini akılcı buluyorum. sürü bağışıklığının işe yaramadığına dair bunca delilden sonra yayılma hızını en düşük tutacak önlemlerle gidilmesi, halk sağlığını koruma adına gayet mantıklı görünüyor. -
49. deva partisi'nin andımız çıkışı
tivitinin altına da yazdım, " bu tespitinize katılıyorum ama diyanet işleri başkanlığı ve din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinin de bir dayatma olduğunu düşünüyor musunuz "diye sordum, cevap alamadım.
özgürlük isteniyorsa her alanda olmalı. konjonktürel kaygılarla bu işler yürümez, bir yerde tıkanır. bu her parti ve sivil toplum kuruluşları için de geçerli. -
50. evlilik düşünmeyen kadının hayattaki amacı
iyi, kaliteli bir yaşam sürmek.
tek başıma yaşamaya başladıktan sonra farkettim ki fazla mantıklı düşünüyorum. bu mantık erkeğin kabulleneceği birşey değil. mesela örneğin birlikte olduğum adamla benim aynı evde yaşamam gerekiyor. o zaman kazandığımız paranın 4'te biri kadarlık kira bedeline sahip eve çıkmayı düşünürüm. ama dün akşam dinlediğim hikayede 15binlik bir daire tutmak, 38binlik tek taş yüzük istemek ve aldırmak, illa ki etiler'de oturmak için ısrar etmek gibi isteklerim olmadığından sorunun bende olduğunu farkettim.
bu tarz şeyleri istemek tabi ki hakkı insanların. buna sözüm yok. ben tek başıma bunları kendime alabiliyorsam, karşı taraftan da bunu bekleyebilirim. ama önce kendim sahip olabilir miyim? evet, o zaman sorun olmaz. ben bu lüks sayılabilen şeylere erişemiyorsam neden birinden isteyeyim? bu tarz durumlarda insanlarım görmemişliğinin ortaya çıktığını düşünüyorum. hep yanlarında insan taşıdıklarını unutup, cüzdan taşıdıklarını düşündüklerini.
iyi bir hayatı kendi kendime sağlayabiliyorsam yanımda birinin olması canımı sıkacak sonuçlar ortaya çıkartacaksa kendi hayatımda tek başıma yola devam etmeyi tercih ederim.
ps : "kendini de amma övdün he" diye mesaj atan arkadaşlar şöyle söyleyeyim evlilik kurumunun ticari çıkarlar üzerine kurulması sebebiyle kendi keyfime göre yaşarım diyorum. ne övmesi? etrafımdaki insanların evliliklerinin gerçekliğinin cüzdan ve limitsiz kredi kartı üzerine olduğunu söylüyorum. ben kendi kendime yetiyorum zaten, kimseye ihtiyacım yok.