**başka bir platformda gördüğüm anlatıyı buraya taşıyorum. henüz meslektaşımdan izin almadım. ancak o kadar sinirlendim ki paylaşmadan duramıyorum. meslektaş daha sonra eline gelirse görüntü ve videoları paylaşacağını söyledi.
üst edit 2: olayın yaşanmadığına inandığını beyan eden pek çok suser olmuş. ben de teyit etmek için birkaç telefon görüşmesi yaptım. ayrıntılara muvaffak olmamakla beraber olayın yaşandığı bilgisine eriştim. elimde fotoğraf video vs olmadığı için inanmamak seçiminizdir.
üst edit: istanbul barosu başkanlığı'nın açıklaması tık
bu gun silivri devlet hastanesinde iki polis beni tekme tokat dövdü. ?
hem kameralar hem vatandaslar onunde.
avukat oldugumu. gorevimi yaptigimi soyledigim halde.
goc idâresi muvekkillerin idari gozetimi bir yili doldugundan 6458 sy. yasa geregi yabanci muvekkiller serbest birakmak zorunda.
ama bir taktik yapiyor. serbest birakiyor ve polisi arayip tekrar yakalatiyor. bu sekilde tekrar 1 sene daha tutabiliyor.
bunun onune gecmek icin oradaydim
serbest birakma falan olmadi. resmen devir teslim yaptilar.
bu arada kimlik gosterip durumu anlattim.
once beni ittiler ve sonra kafama ve yuzume yumruk attilar.
bu arada vatandaşlar kamera kaydi yaptilar.
ama zaten hastane kamerasi vardi.
neyse.
klasik olarak de gorevliye direndi diye karalola gotuduler.
bundan sonra avukat olduğumu beni görevim sırasında görevinden dolayı suç işledigimden bahisle gözaltına alamayacaklarını hakkımda öncelikle bakanlığın bir soruşturma izni vermesi gerektiğini söyledim ancak buna rağmen bana yumrukla vuran polis memuru savcı ile görüştüğünü ve gözaltı kararı verdiğini söyledi ben de o zaman gözaltı kararını bana verin ben nezarette duracağım dedim sonra aradan 3-4 saat geçtikten sonra savcı bey hakkımda gözaltı kararı vermediğini söyleyerek serbest bırakacaklarını söylediler ben de bana saldıran ve vuran polis memurlarına neden beni üç dört saat gözaltı kararı olmaksızın karakolda tuttuklarını söyledim bu arada bağirışma oldu ve silivri emniyet müdürü karakola geldi emniyet müdürü neden tartisdigimizi sordu ben de 2 memurunun bana yumruk vurduğunu 2 memurunun bana saldırdığını ve bununla birlikte 4 saatte beni karakolda tuttuklarını söyledim bundan sonra emniyet müdürü sana iyi yapmışlar az bile yapmış dedi sen burada olmasaydın başka yerde olsaydın seninle görüşürdük dedi ben de ona dedim ki hadi beni o söylediğin başka yere götür o zaman görüşelim dedim bunun üzerine talimat verdi beni polis merkezi'nde yere yatırdılar yüzüm üstüne yatırdılar yeniden ters kelepçe taktılar sırtıma ve kafama vurdular bunun üzerine istanbul barosu avukat hakları merkezi ne aradım burada avukat ****n kılıç bey ile görüştüm o bir meslektaşımızın bize yönlendirdi bu arada o meslektaşım ben yerde sırt yüzüstü yatarken ters kelepçeli haldeyken içeri girdi hemen meslektaşıma dedim ki benim fotoğrafımı çek ve bunu ilgili yerlere ulaştır dedim ancak meslektaşımız fotoğraf çekmekten tereddüt etti fotoğraf çekemedi bu arada bunu duyan polis memurları avukat arkadaşı dışarı çıkarttılar neyse avukat arkadaş da oradan ayrılmadı bayağı bir mücadele etti gitti savci ile görüştü. ondan sonra fırat nehri kenarındaki kuzu ile uğraşan savcı bey avukat olduğundan bahisle gözaltına alınamayacağı mı söyledi ve benim şikayetim varsa ifademin alınmasını söyledi ancak benim ifademi yine bana saldıran polis memuru alacaktı ben buna itiraz ettim e ifade vermeyi reddettim savcılığa ifade vermek istedim ancak saat mesai harici olduğu için savcı ulaşamadık uzun süre savcının telefonunu aradım nöbetçi savcının telefonunu bulup aradım durumu anlattim ve bana dedi ki beni neden nöbet telefondan arıyorsun...
av. ****n kılıç ve av. ****ın çakır
teşekkürler.
***kafama vurulduğu için unuttum av.****llah ***r eyüpoğlu teşekkürler..
edit: avukatlık mesleği şahsiyetten aridir. herkes savunulma hakkına sahiptir. müvekkilin kim olduğu, hukuk uygulamasının önüne geçemez. hukukun özüne aykırı muamele ve davranışlar yarın sizin başınıza geldiğinde sarı öküzü vermeyecektik demeyin.
edit 2 : özelden de pek çok mesaj geldiği için buradan genel bir cevap vermek istiyorum. dostlar pek çoğunuz bu durumu anlamayacak hatta ve hatta bu konuyla alakalı tartıştığım meslektaşlarım dahi oldu ancak şunu bilmelisiniz ki herkes avukatla savunulma hakkına sahiptir ve hiçbir şey hukuksuz muamelenin bahanesi olamaz. geçen haftalarda pandeminin pik yaptığı sıralar, bir kadını rahatsız ettiği gerekçesiyle darp edilen ve akabinde kavgaya karışan, şahsi kanaatimce 5 para etmeyecek bir taksi şoförünün ifadesi hukuka uygun alınsın kötü muamaleye maruz kalmasın, darp raporu geçiştirilmesin diye sabaha kadar karakolda kaldım. zira biliyorum ki bugün o taksi şoförünün hem toplumun hem benim etik anlayışlarımıza aykırı hareketleri sebebiyle kötü muameleye maruz bırakılmasına izin verilmesi ile yarın herhangi güçlü birine ters gelen bir durumda hukukun ayaklar altına alınması arasında kısacık bir yol var.
ben katilin de uyuşturucu kaçaksının da "teröristin" de müdafiiliğini yapmaya hazırım. zira son kertede benim savunduğum münferit olaylar değil hukuktur. bir kimse katil olsa dahi hukuka uygun delillerle cinayeti kanıtlanamıyorsa cezalandıralamaz. zira buna karşı iseniz bu durumda yarın sizin de işlemediğiniz bir suç yüzünden hukuksuz deliller neticesine sanık kürsüsünden hükümlü sıfatı ile kalkmanız işten bile olmaz. hukuksuzluk, hukuksuzluk doğurur. hukukun üstünlüğü bu yüzden demokratik toplumların temelidir.
zenciamacalismiyor1 profili
-
15 mayıs 2020 polisin avukatı darp etmesi