client4
profili

  • burcun yüzünden eleştiriye maruz kalmak

    gerizekalı insanlarla aranızın en baştan açılmasını sağlayan nimet

  • evrim ağacının yeniden doğma anketi

    ateistim. dünyaya bir milyarderin çocuğu olarak da gelseydim yine de hiç doğmamayı isterdim. ilerde öleceğimi, eğer uzun yaşarsam annemin ve babamın ölümünü göreceğimi ve elimden hiçbir şey gelmeyeceğini bilmek beni kahrediyor. yaşlandığınızı ve evli olduğunuzu sevdiğiniz hayat arkadaşınızın ölüp sonsuza kadar kavuşamayacak olmayı bilmek, veya sen erken ölürsen sevdiklerinin aynı acıları yaşayacağını bilmek çok zor. çok uzun yaşasan da sevdiğin bildiğin herkes sonsuza kadar yok olacak ve sen bir yabancı yaşlı biri gibi kalacaksın. ki bunlar yine iyi senaryolar cocuğunu kaybeden ebeveynler, kötü bir hastalığa yakalanıp yavaş yavaş yok olan insanlar var ki hepsinin başımıza gelme olasılığı az değil.

    sırf bu yüzden hiç çocuk yapmak istemiyorum. bunu çevreme açıklamaya da çekiniyorum. doğması potansiyel çocuğumun ileride büyüyüp bunlara maruz kalacak olması bana vicdan azabı çektirecekmiş gibi geliyor. hiç çocuk yapmayarak potansiyel çocuğumu bir hiçlikte bırakarak onu bir sürü acıdan koruyacağımı düşünüyorum.

    belki de benim problemlerim var bilemiyorum. bu konuyu psikologla konuşacağım.

    https://www.bbc.com/news/world-asia-india-47154287

  • artık kazak çorap örebilen kızların olmaması

    artık kılıç kalkan kullanabilen erkek olmaması diye de bir gerçek var.

    neden?

    çünkü gerek yok amk. insanların vakitleri daha değerli ve aynı ürünleri daha ucuz ve kolay elde edebileceğimiz araçlarımız var.

  • öğretmenlerin başarısız öğrencileri umursamaması

    babam, insanların burs vermek için fakir ama derslerinde başarılı öğrenci seçmesine hep karşı çıkardı. başarılı öğrencinin zaten hayatta bir şekilde başarılı olacağını düşünür yine de bir yerlere varacağını düşünürdü. bana da hep mantıklı gelmiştir.

    hem fakir, hem de derslerinde başarısız veya tembel görülen bir öğrenci belki evindeki şiddetten dolayı kendini derse veremiyor, belki ev işlerine koşması gerekiyor, belki ders çalışması gereken zamanda ailesi tarlada çalıştırıyor. sürekli oyun oynayan kendini derslerine vermeyen öğrencinin oyun oynaması, belki de hayatındaki sıkıntılardan kaçmanın bir sonucudur?

    şuan bizler en ufak bir sıkıntıyla karşılaştığımızda uğraştığımız konuyla ilgili odağımızı kaybediyoruz. sevgilimizden ayrıldığımız için o dönem notlarımız düşüyor. sabah metrobüste biriyle tartıştık diye bütün gün işte hiçbir şey yapamıyoruz.

    tüm bunlardan daha kötü durumda olan ve bu sıkıntıları sürekli çeken insanlar var. bugün devletin verdiği kuş kadar kredi veya bursla geçinmeye çalışan bir üniversite öğrencisinden, o psikolojiyle yüksek notlar elde etmesini beklemenin büyük bir gaddarlık olacağını düşünüyorum.

    o yüzden belki eğitimde fırsat eşitliğinin önemini iyice kavramamız gerekiyor. bu bursla veya yardımla çözülecek bir şey değil. sistem olarak bu eşitlik ortamının yaratılması lazım. yoksa belki ne yetenekler bu saçma zorluklar yüzünden heba olup gidiyor.