bugün köpekleri gezdirirken, çimenlikte bir de ne görelim; bir yavru karga seke seke gidiyor. uçamıyor. köpeklere ona gitmesin diye hakim olduktan sonra düşündük ve kafalarda iki fikir belirdi:
1-) ya doğaya bırakacağız ve muhtemelen 1 saat içinde bir kedinin ziyafeti olacak
2-) ya da kurtarıp eve getireceğiz, belki veteriner seçeneği doğacak. çözüm olmazsa kısır bir seçim olmuş olacak.
1. yol, her ne kadar doğanın akışı her şeyden önemli olsa da ne etik ne de vicdaniydi. ve... ve evde şu an bir karga var! ikiye ayrılan hayat çizgisinde 2. yolu seçtik. artık olasılık dizinleri bu karga için bizim evde yaşayacağı hikayeye göre şekil aldı bile. ilk yolu tercih etseydik, karga %98.82 oranla 1 saat içinde ölmüş olacaktı. elbette, bir mideyi doyurarak...
öhöm neyse, kendisine youtube'dan çeşitli karga sesleri dinleterek ortama hızlı adapte olmasını sağladım. adı ise benim de içinde bulunduğum toplam 2 kişilik bir kurul tarafından saruman olarak belirlendi. işte saruman!
bilgilendirme editi: merak edenlere ithafen olanları söyleyeyim. geceyi benim odamda geçirdi saruman. sabah pencerede gördüğü kuşlara sesleniyordu ve onun o berb-.. ehm muazzam sesleriyle uyandım. daha canlıydı ve farkettiğim şey sakatlanmamış olmasıydı. kanatlarını kullanabiliyordu, bu güzel bir gelişmeydi çünkü tedavilik bir durumu yoktu. yalnız kanatlarını kullanabiliyor dediysem yanlış anlaşılmasın, uçamıyor. çok küçük değil ama henüz yavru seviyesinde. sıçrayabiliyor veya 1 metrelik mesafeye çıkabiliyor. biraz su ve bulgur taneleri vermeye gayret ettim.
vaziyet böyle olunca tahminlerimiz, bulunduğu yüksek bir yuvadan düştüğü yönünde kesinleşti gibi. ya da uçmayı henüz tam öğrenemediği için vakti geldi yuvadan atıldı hahaha. (pek böyle olduğunu sanmıyorum) adının sarumann olması da bu yönü ile manidar oldu. kulesi orthanc'dan ne yazık ki kendini alaşağı edilmiş bulmuştu jr. saruman... durumu iyi olduğu için ve gözü sürekli dışarıda olduğu için tekrar onu bulduğumuz genişçe ağaçların bulunduğu parka götürdüm.
ve beni inanılmaz şaşırtan bir şeyle karşılaştım. elimden kaçmaması için karton kutuda indirmiştim aşağı. parkın içine girdim ve kartona elimi uzatıp onu kavradım. tam çıkartacağım, tabi o bundan hoşlanmadığı için kavradığım sırada ses çıkardı. ses çıkarmasının hemen akabinde tepemde helikopter gibi iki tane saruman'ın türünde kuş belirdi. tam hizamızdaki ağacın tepesine kondular... şimdi ya gerçekten de kendi ailesiydi ya da anne-baba olan herhangi bir aileydi. neden anne baba diyorum? çünkü araştırmalarıma göre bu karga familyasından olan saksağanların tek eşli olduğunu ve eşlerine sadık olduklarını öğrendim. o an neden iki taneler diye düşündüm ama eve gelip biraz daha türünü araştırınca olayı kavradım. bir anne-baba tam tepemizdeki ağaçta bu yüzden belirmişti.
saruman'ı yere bıraktım o da büyük hevesle yerde hafif uçarak ilerlemeye başladı. ne olsa beğenirsiniz? ağacın tepesindeki iki kuş, saruman yürüdükçe onu takip ederek ağaçtan ağaca geçiyorlardı. doğanın milyarlarca yıllık evriminin sonunda ne muazzam bir şeye dönüştüğünü tekrar gözlemleme fırsatım oldu. buradaki tek aksilik, onu tutup çıkarmayı denemiyorlardı. (ki zaten olabilitesi düşük bir şey bu) sadece sürekli haberleşiyorlardı ve ben saruman'ı koruma amaçlı* etraflarında takılıyordum. bir ihtimal yakınlarda ben olduğum için yeltenmiyor olabilirler düşüncesi ile nispeten güvende olduğunu bildiğim bir yerde takibi bıraktım. zeka seviyelerinin yüksek olduğunu öğrendim bu türün. o zekaya da artık güvenme durumunda kaldım. ve gerçekten çok ferasetli hayvan türü bu karga familyası, bunu da tekrar görmüş oldum. ilerde bir tane edinebileceğimi düşünüyorum.
bu olanların da bir kısmını görüntüledim; tık yerdeki saruman. onu takip eden kendi türünde bir anne-babayı göreceksiniz.:)
önceki gün etrafında kedi vardı ve onu kurtardık. sonraki gün ise kaderini kendi elleriyle çizecek saruman. umarım kendini kulen orthanc'da bulursun. seni tanımak güzeldi.
mr surreal moon1 profili
-
ekşi itiraf