gokyuzundeki mavi renk1
profili

  • 19 eylül 2017 feray şahin cinayeti

    sizin anlattığınız kadarıyla isnat edilen iddialara binaen, bir çok noktadan benim de algılayamadığım hususlar mevcut, yani bilmişlik yapmak anlamında değil ama kafamda çelişki içeren kısımlar şunlar!
    - zimmetinde olan bir silahı, özel harekât polisi dahil hiç bir kolluk kuvveti belinden ayıramayacağını, ulu orta koyamayacağını, emniyet kilidini kapalı tutması gerektiğini bilir.
    - kabzesi ve tetik hakimiyeti bende diyorsa sanık, kızın tek elle yapabileceği sağ veya sola doğru namlunun yer değiştirmesi olurdu zira tutacak- itecek tek bir alan kalıyor o da sürgü kısmı! bu da ateş eden değil, kaçınmak isteyen bir refleksin işaretidir.
    - ben mesleğim gereği birkaç defa otopsiye girmek durumunda kaldım. tipki bu vakıa gibi silahla adam öldürmeye bağlı otopsiye girmiştim. savcı katibine maktulün üzerindeki mermi giriş-çıkış yerlerini söylerken şunu demişti! '' mermi giriş yerinde 2*2 cm yanık izi, çıkış noktası 3*3 skar mevcuttur.'' sebebini yanimdaki yardimci görevliye sorduğumda merminin sıcaklığı sebebiyle giriş yerini yaktığını, çıkış noktasında ise artan hasara bağlı deri çeperinde büyüme olacağını belirtmişlerdi.
    - diğer bir husus ise '' % 90 ayakta duruyordu demek için '' maktulün olay yerinde koltuk dışında her yerde, -örneğin ayakta olmuş olsa duvara- kan izi bulunması kâfi iken, ki muhtemel bir boğuşmaya bağlı tırnak izi de deliller arasında mevcutken, muhtemelen maktule silahı yanında vaziyetle tehditvari bir talepte bulunmuş, kabul edilmeyince silahı doğrultması ile elinden almaya çalışırken tırnakları arasında izi kalmış olabilir, elini yıkaması ve hastanede adli rapor alınmaması mevcut delilin karartılması anlamına gelir ki, burda da işin taksirden ziyade bilinçli bir kişinin bilinçli bir eylemi olduğuna, adli rapor alınamamak suretiyle başka kişilerin de delil karartma işine dahil olduğu sonucuna götürür bizi!
    - öte yandan savcılık maktulün yakın yada uzak farketmeksizin silahla tehdit ve kasıtlı ölümle sonuçlanan bu cinayetin, iyi hal ve bilinçli taksirle öldürülmesine hükmetmesi kamu vicdanını da yaralamaktadir. sanığın önce silahla uzaktan silahı göstererek silahla korkutma amacı ardindan maktulün korkması ile bir anlık reflekse binaen elinden almaya çalışması ile ateş alması olası sonucun niteliğinde değişiklik icra ettirir mi? nitekim ortada yiten bir can söz konusu! ''sonucu tahmin edebiliyordum fakat öldürme kastım yoktu demek'' öldürme fiiline karşı taksirin değil, soğukkanlılığın, planlamanın ve tasarlamanın işareti değil midir?
    - olayın tek el vurulmayla sonuçlanması ve sanığın 112'yi araması da önemli hadislerden! nitekim göğüs bölgesine ve kafatasına alınan kurşunun hayati risk ile sonuçlanma oranı yüksektir. amacı öldürmek değil ama korkutmak olan bir kişinin hayati olmayan uzuvlara vurduğu aşikardır. örneğin polisten kaçan bir şüphelinin bacaktan vurulması gibi! 112'nin aranması hususunda ise ozel harekat polisleri eğitimleri kapsamında
    ilk yardım eğitimi almaktadırlar. hts kayirlarinda babasını olaydan 10 dakika sonra aradığı beyan edilmiş. siz yanlışlıkla vurmuş olsanız, ilk yardım eğitimi almış birisi olarak önceliğiniz babanızı mi aramak olur? yoksa hayat kurtarıcı nitelikte olan ilk müdahale mi?
    - sanığın olay günü evin kapısını kilitlemesinde, nasıl bir iştir ki adli rapor ve alkol muayenesi yapılmamasında, çelişkili beyan vermesinde kasıt aramayan mahkeme, sanığın suçunu taksirli suça indirgeyebiliyor anlamış değilim!
    mahkeme adli rapor alınmadığı zaman olay yeri inceleme memurlara soruşturma kararı verebilir.ayrica babasını aradığını beyan ettiniz, mahkeme ses kayıtlarını talep etti mi? dinlendiyse içeriği neydi? bu sorular da cevaba muhtaç!

    allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı dilerim.