archduchess1
profili

  • müge anlı ile tatlı sert

    şu sıralar, kan donduran hikayesine koskoca yeni yıl tatilimi harcadığım palu ailesini (aka the adams family) ve pisliklerini işleyen program. son birkaç gündür takip ediyorum, son kararım palu'ların hikayesinin en ala netflix dizine taş çıkaracağı yönünde; meriç acemi izlesin de senaryo nasıl yazılır azıcık feyz alsın.

    aile ilişkilerinden dolayı olay başta karışık geliyor ama aslında basit:

    bütün her şey meryem'in kocası ahmet'in öldürülüşü ile başlıyor.

    bu şimdilerde cesedi aranan meryem bir gün eve gelip "kocam beni başka adamlara pazarlıyor" deyip 2 çocuğuyla beraber bunlara sığınıyor. meryem'in kocası eve gelip karısını almak istiyor ama izin verilmiyor, sonra adam tekrar geliyor, evde arbede çıkıyor ve bu defa -baba diyorlar ama bence aslında büyük erkek kardeş isa- meryem'in kocasını öldürüyor. suçu ise evin babası -yani havva'nın kocası- harun üstüne alıyor ve isa yerine hapse giriyor.

    olay böyle başlıyor ama muhtemelen aslında tam hikaye böyle değil. iki ihtimal var: ya bu tuncer meryem'in kocası ahmet'i kendine rakip belliyor ya da meryem'e göz koyuyor (ya da her ikisi birden.) evin diğer üyelerini nasıl kontrolü altına aldıysa yüksek ihtimal meryem'i de aynı şekilde etki altına alıyor ve meryem de kocasını bırakıp üstelik ona "beni başkalarına pazarlıyor" diye iftira atarak çocuklarıyla bunlara geliyor. o esnada tuncer "evin en büyük oğlu" isa'yı sağ kolu bellemiş oluyor. isa, ablasının bu söylediklerine dayanarak meryem'in kocasını öldürüyor, suçu ise isa'nın babası üstleniyor ve adam hapse giriyor.

    şimdi, evdeki 2 büyük erkek (2 büyük tehlike) gitti, elimizde kim var? tuncer, isa, havva, meryem, emine, fatih, ayşe melek ve 3 çocuk. tuncer evdeki damat, o sıra evde bulunanlar arasında yaşça en büyük erkek ve herkesi de ben yarı hocayım ayağına kekliyor. isa, bunun sağ kolu. fatih, o dönem yaşça küçük ve fatih'i kimse sallamıyor. geriye de zaten kadınlar kalıyor. emine, tamamen tuncer'in etkisi altında. kilitlerden biri meryem, diğeri havva. meryem için anlatılan ağaca bağlama, aç bırakma, -muhtemelen- tecavüz, odaya kapatma vs. meryem'in bir noktada tuncer'in etkisinden çıktığını gösteriyor. yani meryem tuncer'in etkisinde eve geliyor ama bir şekilde bir noktada ayıyor, o yüzden meryem'i ve çocukları ayrı ayrı odalarda tutup onları aç bırakarak -aklı sıra- "cezalandırıyor". burada meryem'in ahmet'i bırakıp da bu eve neden geldiği bence tam bir muamma. dedeye ve teyze emine'ye göre ahmet gayet düzgün bir adam... meryem ya o dönem tuncer'in etkisinde oluyor, fakat eve gelip bu manyaklığı gördükten sonra ayıyor ama iş işten geçmiş oluyor; ya da aslında hiçbir zaman tuncer'in etkisine girmiyor ama kocasına iftira atıp gelmesi için de tuncer'in çevirdiği bir ayak oyunu var. her ne sebepten olursa olsun, meryem'in bir noktada bu manyaklıktan uyandığı apaçık. tuncer de buna karşılık evdeki diğer manyaklara "meryem tahnal'larla işbirliği yapıyor" vs. deyip onu ağaca bağlıyor, aç bırakıyor vs.

    ikinci kilit kadın: havva. bu anane ne ayak vallahi hala çözemedim. vites yükseltiyorum, bana göre ananenin de tuncer'le ilişkisi var. önceki girilerde biri "havva tuncer'e köpek gibi aşık" demiş, doğru. tuncer'i böyle ilah gibi görüyor, hem kendisi hem kızları hem de torunları ile ilişkiye girmesine ses etmiyor. havva her şeyi görüyor susmakla kalmıyor yardım da ediyor. ya bir akıl hastalığı var ya da tuncer'inkine benzer sadist eğilimler var... ama bütün eylemleri tuncer-havva-isa üçlüsü döndürüyor.

    şimdi, adam hapse girdi, kayınbirader öldü, ortam tümden tuncer'e kaldı ya, bu da iyice sapıtmaya başlıyor. bunların normalde 4 tane daireleri var. ama şimdi o kore'de savaştım diyen tontiş dede -karısı öldükten sonra- 2. bir eş alıyor kendine, fakat kızlar bu yeni kadını istemiyor. tuncer de havva'nın aklına giriyor ve diyor ki "dede öldüğünde bu daireler sana kalmayacak, bu kadına kalacak, sen gel tapuyu bana ver böylece o da mirastan hak isteyemez" (ohh ne ala memleket). havva bunu yiyor, evi tuncer'e veriyor. elde var 1.

    tuncer bu sefer büyücülük yalanına başlıyor, diyor ki "sizin evde büyü var, bizim bunu satıp kurtulmamız lazım". halbuki aslında onun parasını satıp yemeye ihtiyacı var o sıra, bunları da ev büyülü diye kekliyor. o yüzden bunlar evdeki eşyayı fln dağıtıyorlar. eve girmiyorlar, dışarıda kalıyorlar, yok işte sıvaları döküyorlar, sirkeli sularla duvarları siliyorlar vs. tam bu noktada devreye -o şimdi mafya olmakla suçlanan- teyze emine giriyor. (bu arada tuncer'e muhtemelen para yetmiyor, o yüzden emine'nin elindeki evi de almak istiyor) o yüzden isa'ya teyzeyi aratıyor, diyor ki "sizin evde büyü var duvarlar fln hep simsiyah olmuş". teyze akıllı, yemiyor bu numarayı. ama içi de elvermiyor; kalkıyor gidiyor bunlara n'oldu diye bakmaya. kapıyı isa açıyor (e ne de olsa tuncer'in sağ kolu) dışarıda teyzeyi 15-20 dk bekletiyor. sonra kadın içeri giriyor ve işte o zaman şahit oluyor evdeki tüm manyaklığa, ve işte o zaman öldürülen küçük kız melike teyzeye gelip ağlıyor "beni kurtar" diye. kadın şimdi diyor ki o 15 dakikada ne yaptınız, çocuklar bağlı mıydı, benden ne sakladınız?

    burada bir parantez açalım, tuncer-isa-ayşe melek-havva dörtlüsü, tıpkı teyze emine'ye yaptıkları gibi hala gülbahar'ın da evini elinden almaya çalışıyorlar. bunun tam kesin tarihini bilmiyorum ama yapabilmek için bir gün kadının evini basıyorlar, tuncer kadını yere yatırıyor, isa ağzına biber gazı sıkıyor, havva ve ayşe melek de odanın kenarından olayı izliyorlar. sonunda, gülbahar'a 10 adet boş senet imzalatılıyor fakat kadın komşusunun yardımıyla bu olayı açığa çıkarıyor ve hepsi olaydan dolayı hapse giriyor, ancak en fazla 3-5 sene yatıp çıkıyorlar.

    teyze bu numaraları yemedikçe tuncer bunu kendine düşman belliyor; ev ahalisini de bu kadının organ mafyası olduğuna, onların peşinde olduğuna, adamları olduğuna fln inandırıyor. bu aralar tuncer'in tamamen kontrolden çıktığı yerler çünkü ortada tuncer'i durdurabilecek güçte kimse yok. o evde kalırken, çocuklara işkence yapıyor, cinsel istismarda bulunuyor, aç bırakıyor vs. vs. sonra işler iyice kontrolden çıkıyor ve bu defa da "arabada yaşama" manyaklığı ortaya çıkıyor. bunlar büyülü diye evi bırakıp (muhtemelen tuncer orayı birine satıyor) arabada yaşamaya başlayınca meryem bence kaçmak için fırsat kolluyor. bir şekilde bir yerde attemp'te bulunduysa da yakalanıyor. o yüzden "kayboldu" denilmesinden 2 gün önce bankadaki maaşını çekebilmesi için annesine vekalet veriyor fln... yani o ara zorla meryem'e bunlar yaptırılıyor, muhtemelen ağaca bağlanma fln da kaçmaya çalışıp yakalandıktan sonra oluyor, sonra da meryem öldürülüyor çünkü tuncer meryem'i tümden kaybettiğini anlıyor. hem tuncer, hem anne, hem isa hem de sanırım o ayşe melek denen kadın olayın içinde. fatih'ten emin değilim.

    1 yıl sonra, bu defa meryem'in kızı melike'ye ispirto içirip öldürme mevzusu çıkıyor ortaya. bilerek mi melike'yi öldürmek mi istiyor, melike'ye tecavüz açığa çıkacak diye korkup ondan kurtulmak mı istiyor yoksa herkese ispirto içirme manyaklığı sırasında melike 6 yaşında olduğu için bunu dayanamayıp kendiliğinden mi ölüyor bilmiyorum; ama bir şekilde melike o evde ölüyor. bütün aile biliyor. havva'nın kendi ifadesinde de anlattığı gibi melike'yi havva yıkıyor, kefenliyor fln, sonra da götürüp gömüyorlar. bu arada meryem'in büyük oğlu 9 yaşındaki recep tayyip ise kaçmış oluyor. keza aynı sıralar emine'nin anlatıp durduğu eyüp sultan'da kendi çocuğunun kaybolması mevzusu oluyor. işte bütün çocuklarda şırınga izleri, darp, dayak, cinsel istismar fln görülüyor. hepsi birbirine yakın tarihler. (2008-2009 civarı) (buralarda aklıma v. c. andrews'ın ünlü romanı çatı serisi geldi, orada da manyak bir anneanne birkaç çocuğu çatıya kapatıyordu, hatta anne bütün olayı organize ediyordu falan.... palu ailesinin hikayesini v. c. andrews görse çatı'yı baştan yazar yemin ediyorum.)

    sonraaaa, yıl oluyor 2011, bu meryem'in kocasını öldürdü diye hapse giren "baba" nihayet hapisten çıkıyor; bunlara geliyor ve olanları öğreniyor. diyor ki "ayol bu ne manyaklık" ve polise gidiyor. bunlar da polise çatır çatır o 2011 ifadelerini veriyorlar.

    geldik 2019'da bu ekibin ne diye müge anlı'ya çıktığına? şimdi bunlar gerçekte olayın böyle olduğunu biliyorlar ama bir şekilde insanları kandırabileceklerini düşünüyorlar herhalde... o yüzden olayı o tuncer'in eline geçiremediği teyze emine'nin üstüne atmaya çalışıyorlar. bütün aile bir olup diyor ki "biz o zaman yalan ifade verdik, aslında böyle değildi, teyze emine bize baskı yaptı."

    1. bu ifadelerin polise verilmesini sağlayan baba harun nerede, öldü mü? (yazar minesota ve cansiperane uyardı, baba şizofreni teşhisiyle evde, cezai ehliyeti ise fatih'te)
    2. eğer öldüyse, tuncer bunlara yine musallat olup adam da aradan çekilince "ifadeleri çekip teyzeyi suçlayacaksınız" diye sataşıp korkutuyor olabilir.
    3. bunlar da artık kendilerini koruyacak hiç kimse olmadığı için tuncer ne derse aynen yapıyorlar.
    4. son kilit adamsa bunların avukatı. avukat öneriyor palu ailesine müge anlı'ya başvurmasını zira bence avukat çözüyor meseleyi ama tuncer'in kendisine de bir şey yapmasından korkup (zira tuncer çocuğunu elinden alan psikologa sataşıyor, avukat da bunu biliyor) akıllıca bir hamleyle meseleyi bütün türkiye'ye duyuruyor. eğer öyleyse, avukatı yürekten tebrik ediyorum.

    özetin özeti, 2011 ifadeleri doğru, cinayeti isa-tuncer-havva-ayşe melek biliyor; fatih belki hissediyor ama tam çözemiyor. ötesinde, müge anlı'yı bundan yılllaaaaaar yıllar önce çatalca cinayeti'nde takip ederdim, o da karışıktı ama bunlar hakikaten bambaşkaymış. anladım ki memlekette olaylar hepten kopmuş, ne diyeyim kadına allah sabır versin.