çeşitli kimyasallarla zehirlenen,
iki bölümde bir sinir krizi geçirip kendini yerlere atan,
buz gibi sularda kendini boğmaya çalışan,
trafik kazası geçiren,
zaten hamile kalması da tıbben mümkün olmayan ama ne hikmetse 40ından sonra bunu başarabilen oya'nin bebesine hala hiçbir şeyin olmadığı dizi.
biz dolaptan bardak almaya uzansak düşük oluyor be.
ayrıca " ben doktorum, insanların sağlığını riske atmam " diye diğer doktoru şikayet eden oya'nın, sırf merve'nin gözünü korkutmak için içindeki tüplü ve öfkeli kezoyu serbest bırakıp trafikte birsürü insanın hayatını tehlikeye atması.
şu dizinin en keyifli kısmı buaradanianben ve billur bolu'nun bira ve havlayan sevimli kuruyemişleri ** eşliğinde diziyi yorumlamalarıydı. onlar bile yapmıyorlar artık. bence final bile çekmesinler, evlere birer broşür yollayıp aha katil bu desinler. nasılsa broşüre yazınca herkes sorgusuz sualsiz kabul ediyor afagshdh.
son olarak, iki bölümdür sapık gibi milletin evine girip saklanan burcu umarım bir şekilde oya'nın arabasına da binmişsindir ve orada sıkışıp geberirsin bıktım senden.
zaknebud3 profili
-
ufak tefek cinayetler
-
ufak tefek cinayetler
bu kadar boktan bir orman sahnesine ne gerek vardı anlamadım. kadın orada donarak can verecek, betakaroten memo hâlâ beni affet diye ağlıyor. oldu olacak bir sonraki bölümde burcu yılanı arzu'yu bacağından ısırsın, memo da hemen ısırığı emikleyip zehirli kanı dışarı tükürsün.
-
yazıklar olsun turistler ülkemizden kaçıyor
bir yandan saçını taramaktadır.