birnick berabernick1
profili

  • muhteşem yüzyıl kösem

    kan dondurucu bir sonu olan bir baş karaktere sahip dizidir.

    kösem, oğlu ibrahim'in öldürülmesinden sonra evlat katili damgası yemiştir. daha sonra tahta geçen, torunu iv mehmed zamanında ise, mehmed'in validesi hatice turhan sultan yüzünden güç kaybetmeye başlamıştır. iv mehmed'e yaptığı ilk suikast girişimi başarısız oldu ancak perdenin ardındaki kösem ifşa olmadı. ancak ikinci deneme sonucunda valide-i muazzama o kadar da şanslı değildi.

    2 eylül 1651 yılında, kösem taraftarı yeniçeriler, halk iftar sonrası eğlencelere dalmışken, açık bırakılan kapılardan saraya girecektir ve iv mehmed'i tahttan indirecektir. ancak böyle bir hamleyi zaten beklemekte olan turhan sultan olaydan bir şekilde haberdar olur ve yeniçerilere gafil avlanmaz. lala süleyman ağa tüm sarayı adamlarıyla donatır.

    gecenin geç sayılabilecek saatlerinde validesi, sultan mehmed'i güvenli bir yere götürür. baskın yapacak olan yeniçeriler ise nahoş bir sürprizle karşılaşırlar.

    saray koridorlarında bütün kösem taraftarları kılıçtan geçirilir. olaylar valide-i muazzama'nın odasının önüne kadar uzanır. kılıç seslerini duyan kösem, beklediği taraftarların geldiğini düşünerek, kapıda bekleyen adamlarına "geldiler mi?" diye sorar. lala süleyman ise "evet, geldiler, siz de dışarı buyurun!" deyince kösem tuzağa düştüğünü anlar ve gizli odalardan birine geçerek, orada daha önceden hazırladığı bir dolabın içine saklanır.

    lala süleyman odaya girer, her yeri didik didik arar, ancak kösem'i bulamayınca bu sefer de o tuzağa düştüğü fikrine kapılır. tam da vazgeçip dışarı çıkacaklarken, kuşcu mehmed adlı zülüflü baltacı sürüklercesine kösemi dışarı çıkarır. herkes üzerine üşüşür, kösemin yalvarmaları yakarmaları fayda etmez. onları zengin edebileceğini söyler ama kimse bu laflara aldırış etmez. kösem sultan 60 yaşını geçmiş, ön dişlerini kaybetmiş olsa da güçlüdür ve celladına direnmiştir.

    en son yere serilir ve kuşcu mehmed elleriyle boğmaya başlar. bu esnada kösem bir yolunu bulup celladın elini ısırır. bunun üzerine canı yanan mehmed, hançerini kösem'in gözüne saplar. tüm bu dehşet verici anlarda, fırsatı ganimet bilen askerler ise kulaklarını parçalayarak küpelerini, parmaklarını kırarak yüzüklerini alırlar sultanın. yağmanın derdine düştüklerinden, sultanın öldüğüne emin olmadan "öldü! öldü!" diye naralar atıp, değerli eşyaları yağmalamaya girişirler.

    ancak daha sonra kösem'in inleyerek nefes aldığı farkedilir. cellaın işi henüz bitmemiştir. bir yerlerden bir perde parçası bulur ve onunla boğmaya başlar. hem kulaklarının parçalanması hem de gözünden hançerlenmesinin de etkisiyle, her yer kana bulanır.

    daha sonra da, osmanlıyı resmi olarak yöneten tek kadın sultanın cesedi, yarı çıplak ve kanlar içinde orada öylece bırakılır.

    kaynak: osmalı imparatoruğu'nda askeri isyanlar ve darbeler

    o kitabın kaynakları ise son sayfalarında mevcuttur.

    edit: akinlardacocuklargibisenolanbininciatli uyarısıyla imla.