aldığın bir yığın karardan sonra elinde kalanlar, seninle kalanlar.
hayatta verdiğin çok karar var, elinde kalması, seninle kalması gerekenler, verdiğin karara saygı duyanlar, seni öyle kabullenenler. aileymiş, arkadaşmış, akrabaymış, geçiniz.
evleneceğim dediğim kız mardin doğumlu diye açıktan olmasa da sırt çevirdi annem babam. yıllarca en ufak bir yük olmadan, nereye çekseler oraya sürüklendiğim, yaptıkları sayısız hatanın bedelini hala ödediğim kendi öz annem öz babam, gık demedim. akrabalarıma en ufak saygısızlık göstermedim, kimseden medet ummadım, kendi çapımda yardımcı olmaya çalıştım. bu kızla evleniyorum dediğim için hepsi unutuldu, beni unuttular lan yokum sanki ben.
evlendim, şehir değiştirdim. her telefonda görüştüğümüzde bir kaç günlüğüne bi yerlere "kaçan" annem ve babam yıllarca evime adım atmadı. o akrabalar, bi kere arayıp "oğlum derdin var mı" demeyi düşünmediler, istemediler belki.
30. yaşımın ortalarına geldiğimde baba oldum, oğlumu kucağıma aldım. bu ne mutluluktur, tarifsiz. yanımda sadece kayınvalidem, baldız bir de küçük yeğenim var. hepsi bu, iyi ki de varlar.
annem babam torunlarını görmeye gelecekler doğumdan iki ay sonra ancak. cumartesi geliyoruz diyorlar, pazar da döneriz. seviniyorum bi gece de olsa evimde kalacaklar. belli mi olur, belki herşey düzelir bu sayede. cumartesi gelip annemin dayısında kalıyorlar, pazar kahvaltısı falan derken öğleden sonra bizdeler. iki saat oturup kalkıyorlar, babamın pazartesi işte olması lazım, malum yol uzun. iki saat içinde babam, oğlumu bir kere kucağına almıyor. her kucağa gittiğinde kahkahalar atan oğlum, annemin kucağında basıyor yaygarayı. benden akıllı kerata, şimdiden anladı kimin onu sevip sevmediğini, kimin değer verdiğini. giderlerken peşlerinden çıkıyorum evden. babam yanlış yola sapıyor, otobana çıkacakken e-5'e dönmüş, elimi cebime atıyorum baba yanlış yola gittin demek için, telefon evde kalmış, eve doğru koşar adım gidiyorum. giderken soruyorum kendime, hangi yanlış yola saptığında seni dinledi ki?
30 yaşına geldiğinde kendine soramadığın çok sorun olduğunu anlıyorsun. cevapları da bulmaya başladığında anlıyorsun neyin ne olduğunu. 10-12 üniversite arkadaşı, 3-5 işyerinde tanıştığın güzel insan, eş tarafından akrabalar, oğlun ve eşin, bu kadar elinde kalan. valla benden gidenleri düşününce bana çok bile.
iyi ki evlenmişim seninle, bin kere daha gelsem yine seni isterim yemin olsun...
fabuloso1 profili
-
30 yaşından sonra anlaşılan gerçekler