golgi cisimcigi2
profili

  • çağla tuğaltay cinayeti

    sanem hanım cinayetten bir gün önce tuğaltayların evine iğne yapmaya cıkıyor ve gülnur hanımın “bu çocuklar beni öldürecek” dediği bir tartışmanın ertesine şahit olduğunu söylüyor. öyle bir tartışma ki gülnur hanımın migreni tutmuş ve sinema planları iptal olmuş tartışmadan ötürü.

    yani pazar günü.

    ilker bey ordu’da değil miydi?

  • çağla tuğaltay cinayeti

    analitik zekasına en çok güvendiğim kişi olan babama ayrıntılarda boğulmadan, bilinen cinayet akışını anlattım. hiçbir yargıda bulunmadan, dümdüz…
    daha önce hiç duymamış bu konuyu.

    annenin evden çıkışı, doktora gidişi, kocasının iş yerine uğrayışı, alt komşunun duyulan sesler için yaptığı yorum, telefon muhabbetleri, çağlanın bulunuşu, verdikleri ifadelerin en genel hali vs.

    cımbızla çektiği tek yer, alt komşunun yorumu oldu. abi sandılarsa o kişi abidir, dedi. bir bakışından ne demek istediğini anladım. öyle basit ama öyle derin bir cümle ki bu.

    psikanalize göz kırpacağım.

    olay çok karmaşık gözüküyorsa cevap basit bir yerde olabilir mi? bir şeyi öyle zannetmemizin sebebi beynimizin topladığı ve bilinçli farkındalığına sahip olmadığımız mikro ayrıntılar değil mi? beynimiz bize, sen bu olayın benzerini daha önceden biliyorsun derken; bizim ağzımızdan sadece bana öyle geldi, cümlesi dökülüyor olabilir mi? kendimizi ifade etme yeteneğimiz belki de sadece bu kadarına yetiyordur da arka planda kocaman bir yazılım çalışıyordur ?

    geçmiş kavgalardaki tınılar, evdeki adım atma stilleri, aşina olunan ses tonlarının uzaktan duyuluşu, üst komşumuzda her zamanki seslere benzeyen sesler, üst komşumuzda her zamanki seslere benzemeyen sesler…beynimizin otomatik benzeştirdiği ya da tam tersi benzeştiremeyip garipsettiği başka ayrıntılar…

    örnek a: üst kattan yoğun bir koşturma ve gürültü duydum, her zamanki gibi abisiyle şakalaştığını/ kavga ettiğini düşündüm. üzerinde durmadım.

    örnek b: üst kattan yoğun bir koşturma ve gürültü duydum, her zamanki seslerinden daha garipti, ilgimi çekti. ne farkı vardı bilmiyordum, öyle hissettim.

    hissetmek dediğimiz şey uhrevi değil, beynimizin bizzat kendi deneyimlerimden elde ettiği bilinçdışından gelen gerçek çıktılar değil miydi?

    sadece soruyorum.