fedakârlığı enayilik,
bencilliği öz saygı *,
küstahlığı cesaret,
itaati kifâyetsizlik,
esâreti sevgi,
zorbalığı güç,
affetmeyi zayıflık zannetme cahilliğidir.
cinsiyeti şahsiyetin önüne geçirdiğimizden beri, daha çok kadın dedik, daha çok erkek dedik, insan-ı kâmil/insan-ı kâmile olma yolunda bir arpa boyu yol alamadık. empati yapamaya yapamaya kendi cesedimize hapsolduk, başka kalplere girmek için önce o kişilerin içine, ruhuna, kalbine, ruh haline yolculuk yapmamız gerekiyorken kendi kalbimiz bize parmaklıklarla çevrili bir zindan olmuş. hapis hayatı yaşayan esir ruhlar mezarlığı olmuş yığınlar, birbiriyle el ele yürürken kalpler arasına galaksiler kadar mesafeler girmiş. mektupları koklayan ve bağrına basan aşıkların nesli tükenmiş, gerçek sevmeler müzelere kalkmış eskilerin hikayeleri gibi anlatılmaya başlanmış. sevdiği için dağlar delen ferhat'lar artık uykusunu bile deldirmeyi kavga sebebi saymış. şirin'ler kaf dağını aşan maddi beklentileri karşılanmayınca nişanı atmış. allah belâmızı vermiş işte, hani birileri belâ okuduğu zaman gülenler vardı ya. işte şimdi böyle ağlama seanslarına devam edebilirler miskin ve kokuşmuş hayatlarının çıkmazında, nefislerine de toz kondurmadan, acaba hatayı nerede yapmıştık deyip boynunu eğmeden... bu kokuşmuşluğun bir parçası olmamak adına mücadele edip ahdine vefâ gösteren güzel insanlardan olmadan, iyi "kadın" ve iyi "erkek" olunamaz. insanlık bayrağını en son nerede düşürmüşsek orada arayıp bulmadan bize mutluluk da, huzur da haram.
bunu da mi denediniz lan1 profili
-
kadın erkek ilişkilerinin güncel sorunu