"çamlıca'daki eniştemiz" kitabının asıl adı, "çamlıca'daki deli eniştemiz"miş, fakat abdülhak şinasi hisar, "deli" kısmını sevimsiz bularak başlıktan çıkarmış. refik halid karay ile bir gün lebon'da sohbet ederlerken, karay, "keşke 'deli' kısmını çıkarmasaydın şinasi, daha iyi olurdu; bir kitabın içinden önce dışındaki adı çekici olmalıdır. bizdeki okuyucu çoğunluğu 'deli eniştemiz' adını daha çok tutardı." demiş. hisar ise, "başını lebon pastanesi'nin şekerleme dolu vitrinine sokaktan bakarak geçen yolculara doğru çevirip, sanki sokağa doğru söylüyormuş gibi, 'teatral ad koyarak kitap sürümünü ancak aşağı tabakadan yazarlar düşünebilir.'" demiş.
taha toros'un "türk edebiyatından altı renkli potre" kitabında bahsettiği bu diyaloğu sermet sami uysal "bir abdülhak şinasi hisar vardı" kitabında alıntılamıştı.* şimdi daha çok satabilmek adına kitaplara olmadık isimler atayan yazarlar ve yayıncılar pek tabii ki hisar'ın o tepkisini garip bularak gülüp geçerler, "yollarına" bakarlar.
havi1 profili
-
satma garantili kitap adı