don cruzado3
profili

  • ikinci el otomobil piyasası

    bu kurtlar sofrasını yıkacak tek çözüm: ikinci el araç ithalatının serbest bırakılması. çünkü bu serbest piyasada dinsizin hakkından imansız gelir. başka da çözüm yok.

    bazen böyle olmayacak hayaller kurduğum olur. bazen düşünürüm ikinci el ithalatı serbest olmuş, 2000 euroya e60 almışım. herkes istediği arabaya biniyor. adım başı 1.5 dci jant kapaklı beyaz cliolar yok. 20 yaşında 400 bindeki arabasını 100 bin liraya ilana koyan aptallar melül melül bakınıyor, galeriden sıfır araba toplayan al-satçılar kepenk kapatıyor, sarı sitelerde iki doğru cümle yazamayan sikik adamların arabasını almaya çalışmıyorsun. umarım bir gün ikinci el ithalatı serbest olurdu şu sahneleri gerçekte yaşarım.

    edit: ahali siz iyi misiniz? gelen mesajlara istinaden; ben bunun neden serbest olmadığını neden olmayacağını zaten biliyorum. devletin vergisinden vazgeçmeyeceğini, ekonominin düzelmeyeceğini zaten biliyorum. insanlar öyle bir noktaya gelmiş ki bana hala neden olmayacağını anlatıyorlar, boş hayaller kurma deme cüretini bile buluyorlar. adamlar hayallerimizi bile karışıyor işe bak.

    ikinci el ithalatının neden serbest olmayacağını tartışmak yerine nasıl serbest bırakılacağını tartışırsanız belki o zaman bir şeyler düzelmeye başlar. bugün tr ikinci el piyasanın bu noktaya gelmesinin nedeni nedir? yüksek döviz, yüksek vergi nedeniyle sıfır araç fiyatlarının pahalı olması. dolayısıyla ikinci el de artıyor ki artması da gerekli. vaziyet gösteriyor ki artık uzunca bir süre sıfır araç satışı da dibe vuracak. trafiğe giren yeni araç sayısı azalıcak. ama nüfus büyüyecek ve talep artacak. bu daha ne kadar sürdürelebilir? araba bir ihtiyaçtır. bugün asgari ücretli, yerli üretim 87 kartal bile alamıyorsa bu durum nasıl düzelecek. akıl var mantık var. kaldı ki iktisadi nedenlerin yanında milletin de şirazesi kaymış. facebook gruplarında toplanıp piyasayı 20 bin yükseltiyoruz diye toplu ilan veren insanlar nerede görülmüş?

    bu düzenin değişmesinin tek yolu ikinci el araç girişinin serbest olmasıdır. toplu araç ithalatını yasaklarsın. kişisel olarak, her ehliyet sahibi 5 yıllık süreye mahsus vergisini vermek koşuluyla yurtdışında kendi aldığı aracını gümrükten geçirir. süresi dolmadan başka araç geçiremez vb. mtv, muayeneye, trafik sigortasına tabi olur. bu kadar basit. serbest bırakınca insanlar akın akın yurtdışına çıkıp araba aramıyacak. hangi ülkede hangi piyasayı yükselticeksin böyle. iyi misiniz siz? yani önemli olan bu işin nasıl olacağına kafa yormak. kamuoyu oluşturmak. yoksa kuralların etrafından dolanan hep olur. bir de ikinci el araba diyince sadece almanya aklınıza geliyorsa tartışmaya zaten hiç gerek yok. devlet yine vergisini alsın. yeter ki serbest bıraksın. ülkede yetiştirebileceğin hayvanı bile ithal edip, ülkende üretemediğin arabadan dolayı çıkacak dövizi düşünüyorsan ben ne diyebilirim ki. madem serbest piyasa millet serbestlik görsün. kimse artık lükse binme peşinde değil, bir şeylere binme peşinde.

  • ne kadar hayatsızsın testi

    69 çıkıyorsun, mutlusun sanıyorlar.*dandik bir test ama anılara götürmesi açısından güzel.

  • mehmet çilingiroğlu

    konuşmadan önce 10 dk sayın cumhurbaşkanımızı tebrik eden bir adam. ben de bu entry vesilesiyle sayın cumhurbaşkanımıza saygı ve hürmetlerimi iletirim.

    edit: az önce de istanbul havalimana başladı bi. çok büyükmüş, türkiye 20 sene önceki türkiye değilmiş. unutmadan teşekkürler sayın cumhurbaşkanım, saygı ve sevgilerimle.

    edit 2: ben müptalası olucam bugünkü konuşmasının. bu kadar amerika'ya gömücekseniz dönüp gelin hocam. 1 doğru için 4 yanlış dinlemek hiç hoş değil.
    şaka bir yana konuşmasını dinlerken oldukça üzüldüm ben. çünkü maske konusundaki görüşlerine katılmakla beraber hastalık konusunda güzel öngörülerde de bulunduğunu düşünüyordum. ancak ortada tüm insanlığı ilgilendiren bir pandemi durumu mevcut ve konu bunun üzerinde ilerlerken herhangi bir insanın görüşlerini kabul ettirmek için ailesinin nezihliğinden, siyasi görüşüne, istanbul havalimanına kadar her türlü konuya girmesi ve bilimsel bir meseleyi şahsi meseleler haline getirip böyle önemli konuda insanları aydınlatabilecekken "benim çinli arkadaşlarım da var"a bağlayıp yayını terkederek, görüşlerine yazık etmiştir.