filozofun favorisi olmaz, fikirlerin favorisi olmaz çünkü. bir fikir sende diğerine tamamen kendi kaynaklarıyla yani yalnızca düşünerek kimdekine benzer bir şekilde eklemleniyorsa, belki o düşünürde "favori" olmaya aday bir şeyler var demektir. ama böyle fanteziler kaynak bakımından düşünceye değil, duygu ve hayal gücüne ait olup felsefenin alanının tamamen dışındadır. ben de felsefenin tümden dışında kalıp hangi duygu durumunun etkisi altındayken kimin problemlerine yaklaştığımı yazayım. duyguların etkisi altındayken düşünmenin başarısız olma riski daha baştan en yüksek seviyeyededir. yine de duygusuz bir çalışma modu dışında hayata gömülmüş bir hal içinde,
öfkeliyken nietzsche
umutlandığımda marx
neşeliyken spinoza
kendimi güvende hissettiğimde leibniz
ne zaman korksam machiavelli
endişeliyken descartes
meraklıyken aristo
huşu içinde platon
dalgın zamanlarımda bergson
melankolik durumlarda deleuze
can sıkıntımda kierkegaard
hayal kırıklıklarımda schopenhauer
gururlandığımdaysa kant
ne zaman bir şeylerde kanaat etsem wittgenstein
ve yerimde duramasam hegel'i favori addediyorumdur sanırım.
organsizbeden1 profili
-
sözlükçülerin favori filozofları