toplumda geleneksel olarak ezilmiş, küçük görülmüş ya da ayrımcılığa uğramış grupların (kadınlar, etnik ve dini azınlıklar, eşcinseller vb.), kendilerini betimlemek için kullanılan kelimeler konusunda hassasiyet göstermesini anlamak lazım. zira dilimize yerleşmiş ve çoğu kez pek de düşünmeden kullandığımız kimi kalıplar toplumdaki eşitsiz güç ilişkilerinin aynasıdır. bu konuda gösterilen hassasiyetler zaman zaman aşırıya kaçabilse de, onları "gereksiz duyar kasmayın" diyerek önemsizleştirmek ancak ve ancak toplumsal ayrıcalıklarının farkında dahi olmayan kimselerin takınabileceği bir tavırdır.
somut olarak "bayan" kelimesinden duyulan rahatsızlığa gelirsek... burda sıkıntı "kadın" kelimesine adeta ayıp bir şeymiş gibi yaklaşmaktan, kadın bir bireyin cinsiyetine gönderme yapılması gereken durumlarda dahi (örneğin en iyi kadın sanatçı ödülünden bahsederken) kadın kelimesinden kaçınmaktan kaynaklanıyor. erkekler olarak kendimize sormamız gereken soru şu: bize bayan kelimesinin kadın kelimesinden daha kibar olduğunu düşündürten nedir? neden erkek demekten gocunmuyoruz da kadın dememek için kırk takla atıyoruz?
ekleme: tanımadığımız bir kadına hitap etmek ihtiyacı duyarsak "hanımefendi" sözcüğünü kullanabiliriz.
wiwinateri1 profili
-
35 bin skeç çektik ama kadın demeyi öğretemedik