zarat3
profili

  • evlenecek erkek bulamamak

    o cümlede kendi kendilerine bile itiraf etmedikleri özet şudur

    '' evi arabası olan, aylık geliri minumum 10 bin tl olan , bunun yanında benim kölem olmak isteyecek , ama kölem gibi davranınca da tiksinip trip atacağım , kimi zaman rahatça alışverişe gidip ona buna kendimi şımartacağım , boşanırsam da nafaka koparabileceğim erkek yok '' .

    ablalarım bu ülkede bahsettiğiniz tarzdaki erkek sayısı onbinde birdir
    e onu bulunca onlarla da mutlu olamazsınız
    neyse on binde bir için savaşın birbirinizi kesin

  • 4000 liradan az geliri olan erkek aldatılır

    konuyu acan ucuz hanfendiye sunu sormak isterim

    peki ya cesitli sebeplerden dolayi hayatinin bir doneminde 4 binden asagi kazanirken baskasiyla yatan kadinimiz , yattigi diger adam 4 bin altina dustugunde ve onceki kocasi 40 bine ciktiginda

    ben aslinda hep sana asiktim diye geri donen kadinimiza es muamelesi mi yapalim yoksa ucuz bir eskort muamelesi mi ?

    ne istersin sayin kevase suser ?

  • aselsan

    dubaide çalışıyordum .. çok sıkıntılı zamanlardı henüz okul bitmemiş bi yandan birikim yapmaya çalışıyor bi yandan iş kasıp bir yandan final sınavlarıma bakıyordum, mezun olamazsam şirket beni işe almayacaktı , yiyici olan abim hemen evlenme kararı almış aileme bir de o yüklenmiş 57 yaşındaki babam artık yorulmuş ve çökmüştü. kiradaydı istanbulda. herkes gece klüplerine gidiyordu haftasonları en güzel plajlara

    ben evde oturup final sınavlarıma çalışıyordum maaşımın bir kısmı da günübirlik istanbula gelip sınava girip geri dönmek için gidiyordu. 2 sene geçti ama hala bikaç ders yüzünden mezun olamamıştım babam da bu durumu çok kafasına takmış.

    2500 dolar gibi gittiğim zaman 4 bin tl edecek maaşım (ki o paraya istanbulda da iş bulabiliyordum üniv 1. sınıftan beri çalıştığım için iş bulmam zor olmuyordu sırf dil öğrenirim kira ödemem diye gittim). bunun yanında ailemle tanıştırdığım güvendiğim tek kız arkadaşım da beni doktor eski sevgilisiyle aldatmıştı. o yıkımla gittim. gitmeyi daha çok istedim.

    zaman geçti dolar fırlamış 50 bin tl biriktiririm diye düşündüğüm para döviz arttığı için 100 küsür bin tl olmuş. orada bir kadın gayet anaç bir şevkatle borsayı önerdi başta burun kıvırdım kumar gibi düşündüm ama bana borsayla ilgili bir kitap kargolattı evime geldi. kendi verse almayacağımı bildiğinden midir bilmiyorum.

    ve bir mesaj çekmişti aselsan al diye. bölünmeden sonraki 4 tl sine geliyordu fiyat o zaman. 4 rakamını da çok severim ve dördün katlarını. bunun yanında 7 yi de çok severim. baktım global kriz dışında her zaman fiyatı istikrarlı artmış aldım ve bıraktım

    geçen günlerde kız kardeşimi aradım bizimkiler nasıl diye babamın biraz morali bozuk dedi. sebebi acıydı ki babam bi kez beni arayıp yardım istememişti. ona saygım da sevgim de büyük..

    ev sahibi 20 yaşındaki 6 kere nişanlanan kolu jiletli yeğeninin nişanlanıp evleneceğini söyleyip bu bahaneyle kış vakti bizimkilere çıkın demiş. oysa henüz abimin saçma sapan düğün eşya taksitleri bitmemişti. ödüyordu adam ama kıyamıyorum. üstüne de kardeşim beyin kanaması geçirdi bayram tatilinde ailemin hüznünü izledim annemin aklını yitirecek kadar korkuyla ameliyat kapısında bekleyişini izledim. istifa etmiştim . her şey okadar ters gidiyordu ki intihar etmeyi planladım. artık gücüm yetmiyor diyordum.

    heryerde aselsan adını görünce unutacam diye söz verdiğim hisseler sanki mesaj veriyormuş gibiydi. 100 bin liraya da ev alınamaz ki istanbulda..

    açtım baktım ve 750 bin tl olmuş. bu parayı biriktirmem imkansızdı.

    hemen istanbula bilet alıp gittim oradaki en güzel siteden ev aldım.

    babamı ilk kez gözü yaşlı gördüm . bana iyiki doğmuşsun oğlum dedi. oysa doğum günüme daa 3 ay vardı.

    aselsan sanırım bana hep bu anımı hatırlatacak.

    4 rakımını 7 rakamını ve 11 rakamını çok seviyorum sebebini bilmiyorum. suyu bardakdan 4 yudumda içerim. 11 adım attıktan sonra sigara yakarım böyle garip takıntılarım var.

    4 ün 11 katı olan 44 rakamını görünce sattım. 45 ten düşmüş

    mistik şeylere inancım yoktur ama hayat her zaman seni bir yerlere çağırır. başıma ağrılar girdiren okulum bitti güzel bir işe girdim. istediğim ülkedeyim.

    hepsi geçti... nietzschenin sözü geliyor aklıma '' beni öldürmeyen güçlendirir ''

    kendim için bir şey istemiyorum. umutsuzlara umut olmak istiyorum sadece. daha çok kişiye. ben böyle mutlu oluyorum.

    başınızı şişirdiysem affola