esas sıkıntısının hala daha talisca olduğu gerçeğini anlayamayan kişilerin yorumladığı takımım. biz geçen sene de öyle iyi top oynamıyorduk ama başakşehir hariç ciddi rakibimiz yoktu, sonuca gidebilen oyuncularımız ve dolu tribünlerimiz vardı. zaten o sayede şampiyon olduk. sosa-gomez li takımla şu 2 senelik takımın arasında uçurum var. o bekleri ismail-beck, sol açığı olcay, kalecisi tolga, stoperi marcelo+alexis (ersan) olan takımla şu an ki lafta yıldızlar topluluğu olan takım maç yapsa sonuç nolurdu bilmiyorum ama maçtan sonra iyi oynayan, herkesin takdirini kazanan takım şu eski defolu takım olurdu hiç şüphem yok. ( bence maçı da alırdı ya neyse)
tüm taraftar kendine sorsun bakalım hangi takım daha zevkli, daha iyi oynuyordu hem de o kadar vasat oyuncuya rağmen. işte bunun sebebi atiba-ozzy-sosa lı üçgen + sahada ne yaptığını bilen gerçek bir yıldız olan gomez + yandan sürekli bu gruba katılan itin götüne sokup yolladığımız olcay'dı ( evet iyi oyuncu değildi ama onun daha iyisini almak yerine biraz da alakasız tercihlere gittik neyse o başka bir konu) .
bu seneki ve hatta geçen seneki esas sıkıntı ozzy nin formsuzluğundan öte bu bağlantının talisca denilen atsan atılmaz satsan satılmaz oyuncu yüzünden efektifliğini kaybetmesi. bu adam oyunda nerdeyse sıfır sadece arada 1-2 uzun top oynar başka da bir şey yapmaz ama bir frikik atar feleğin şaşar, bir orta gelir inzaghi'den iyi kafa golü atar ama o oyunda sosa'nın yaptığı esas işi yapamaz işte. zaten yapabilse psg neymar yerine o kadar parayı buna sayardı gerçekçi olmaz lazım.
bir başka sebep de gomez'in ortaya koyduğu topsuz futbolun cenk ve abu tarafından çeyreğinin bile oynanamaması. hoca bunu herkesten iyi görüyor ve önlem olarak sonuca odaklı kanat atakları + duran top organizasyonları kovalıyor. yani bir şekilde çözüm üretiyor kendince. eğer biraz sağduyu varsa yönetimde vida falan kovalayacağına gider sosa ya da o tarz bir oyuncuyu getirir ve 8 ya da 10 numaraya monte eder. zira bu sene hem saha içi hem de saha dışı rakibimiz çok. ayrıca bu kadar şişkin kadro dışardan güzel görünür de hoca hep dar rotasyon tercih eder. bu açgözlülüğün sonu bok olmaz inşallah. mesela gs'ın yedeği yok vs. diyenler bizim 2 sene önce sadece cenk+kerim filan yani neredeyse 13-14 oyuncuyla ligi kazandığımızı unutuyorlar. ayrıca haftada 1 maç yapacak takımda ekstra bir durum olmadıktan sonra bir sıkıntı çıkmaz.
biraz olsun ayaklarımızı yere sağlam basmamız şart takım illa toparlanır ama taraftar bu kadar şişinirken olası 1-2 kötü sonuçta fena çakılırız yere. bugünkü bursa maçında daha ilk yarıda bile hem taraftar hem de futbolcularda inanılmaz bir gerginlik vardı hem de daha ilk yarıda bak ilk yarı ilk 45 yani. ayrıca daha ligin 3. haftası. başkan olur hoca olur birinin çıkıp herkesi bir sakinleştirmesi, camiadaki herkesin sürekli kavga halini bıraktırması lazım. ister sahada hakeme karşı isterse dışardaki algıcılara karşı. sen sahada topunu oyna o şerefsizler zaten götüm götüm kabuklarına çekilirler. az biraz aklı selim lazım yani hem taraftara hem yönetime hem de sahadakilere.
özet geç: sosa'yı getirin bana.
not: o sene de bu sene bundan sonra her sene spor.
cyros1 profili
-
beşiktaş