zurbitt1
profili

  • 22 mart 2017 sahibinden.com'da dolandırılmak

    acil kiralık ev ararken aynı şekilde iki kere dolandırılmanın ucundan döndüm. bir ilan sahibinden.comda diğeri de hürriyet emlaktaydı. hikaye aynı; evler sahibinden, eşyalı, güzel bir semtte ve piyasaya göre çok düşük fiyatlı. bir söz vardır, dolandırıldıysanız aslında ilk siz dolandırmaya çalışmışsınızdır diye işte o hesap. ilk kiralık ev için aradığımda evde kiracı olduğunu, 4 gün sonra çıkacağını, o çıkmadan evi gösteremeyeceğini söyledi sevgili ev sahibi. ben de tamam deyip kapattım ama içime de bir kurt düştü bu ev çok durmaz havada kaparlar bunu diye. ertesi gün tekrar aradım yeni arıyormuş gibi, bu sefer adam biriyle anlaştığını kadının yarına kadar depozitoyu göndereceğini eğer göndermezse benimle anlaşabileceğini anlattı. ben de ah vah tüh kaçırdım diye dert yanarken adam bahsettiği kadından hiç hoşlanmadığını ben tutarsam daha mutlu olacağını falan söyledi. benden bu aşamada hızlı davranıp önce ben göndereyim depozitoyu o zaman demem beklenirken ben bu işler kısmet deyip telefonu kapadım. buraya dikkat çünkü bu tarz dolandırıcılar size hiç bir zaman para gönder demezler sizin gaza gelip hırslanmanızı sağlarlar. ikinci olayda da aynı senaryo, bu sefer ev sahibi iş için istanbulda 5 gün sonra gelecek yani evi yine göremiyoruz. yine birileri depozitoyu göndermeyi kabul etmiş ama henüz göndermemiş. ben de üst üste kaybetmenin verdiği hırsla dedim ağa sen onu bekleme ben şimdi göndercem. düşünceli dolandırıcımız bir söz verdiğini şimdi benden para almanın "etik" olmayacağını, bahsi geçen kişiye öğleye kadar mühlet verdiğini, öğleden sonra tekrar aramam gerektiğini söyledi. heyecanlı bir bekleyişten sonra adamı tekrar aradım, para göndermediklerini öğrendim ve depozitoyu göndermek için ibanını istedim. işler bu noktada bulanmaya başladı. eft istemediğini bir denizbank atmsi önünden kendisini aramamı söyledi. zaten ev görmeden para göndermek ters gelirken böyle bir talep olunca ben iyice kıllandım. tamam deyip yola çıktım, kiralık ev de oturduğum semtte zaten, gittim muhtara. adamın ilan sayfasındaki adından orada oturup oturmadığı öğreneceğim güya. muhtarcığıma anlattım durumu, dedi ki evladım ben sana bu bilgiyi veremem. sen açık adresi al, git karşı komşunun kapısını çal eğrisini doğrusunu öğren dedi. aradım bizim herifi, verdiği konuma göre evin yakınlarında olduğumu, hiç olmazsa dışardan bakmak istediğimi söyleyip açık adresi istedim. böyle sorunca bozuldu tabi pezevenk. alakasız birşeyler mırıldandı dedim sen ne diyon burda öyle bir yer yok. baktı olmayacak bu iş kabalaştı hemen piç, oranın eski sakinlerindenmiş de ben bilmiyosam o napsınmış falan. kapadım telefonu oturup bir çay içeyim, sakin sakin düşüneyim dedim. ilk aklıma gelmesi gereken şey en son geldi: görsel arama. ilan başka bir ilde satılık bir evin fotolarından hazırlanmış. hürriyet emlağı aradım hemen anında sildiler ilanı. daha sonra defalarca bu tarz ilanlara denk geldim hepsini de şikayet ettim. insan başına gelmeden anlamaz derler, çaresizlik olunca bir umut deyip kanıyor insan. şimdi kendi evim var ama arada açıp bakıyorum sahte ilan var mı diye. böyle de deve gibi kin güderim.