bu sefer olmamış sevgili troll. gerçek hayvanseverler kendi ceplerinden her şeyi karşıladıkları gibi sokakta baktıkları kedileri kısırlaştırıp nüfusun bu kadar artmasına izin vermezler zaten. klinik kapısından geçmiş olsan daha yaratıcı olabilirdin, denemeye devam.
romeosuz juliet2 profili
-
sokak kedilerini tedavi etmeyi reddeden veteriner
-
eşek gibi çalıştıktan sonra erkeğe yemek yapmak
kadın ve erkek ortak bir yaşam içine girdiğinde birtakım görev bölüşümleri oluyor tabi ki. toplumda her ne kadar bütün iş kadına yükleniyormuş gibi görünüyorsa da bunu kırmak yine kadınların elinde.
bakıyorum bütün işi üstlenen, hizmet kültürünü romantikleştiren, farklı düşüncedeki kadınları eşini sevmemekle itham eden entryler var.
bunun yanında "yardım edin ulan develer" tadında erkek entryleri de var. bak bu adam iyi niyetli ama hala yardım diyor. neden? çünkü o iş zaten kadının görevi. adam ancak ucundan tutacak, yardım edecek.
bunu romantikleştiren kadınların evli olduğunu ya da bir erkekle beraber yaşadığını düşünmüyorum. çünkü işten eve yorgun argın geldiğinde o adam aç ama sen de açsın. şöyle düşünün. o evde iki yetişkin var. ikisi de hemen hemen eşit koşullarda çalışıyor. evde ikisi de yaşıyor. yiyor içiyor. evi eşit derecede kirletiyor. ama tüm bunları yapma görevi nedense kadına düşüyor. adam o evi otel gibi kullanıyor. bekar hayatında eve döndüğünde tümünü yaparken evlenince tüm yük omuzlarından kalkıyor. düşününce çoğu insan kabul ederdi bu şekilde yaşamayı. gönüllü hizmetçilik gibi bir şey. çok harika.
bunu kabul eden kadında da hata var. evlenmeden şartlarınızı konuşacaksınız. iş bölümü yapacaksınız. görevler yapılmıyorsa siz de üstünüze düşeni yapmayacaksınız. herkes yorgun. ev işleri neden kadına ait? nasıl başlarsa öyle gider. evlendiğiniz adamın zihniyeti örümceklerle doluysa şayet cicim ayları bittiğinde her şey eski usule döner. pişman olursunuz. kafa yapınızdan çok uzak adamlarla, kadınlarla evlenmeyin. mutlu olamazsınız. hayata bakışınız, beklentileriniz arasında uçurum varsa o evlilik bıkkınlıktan başka bir şeye dönüşmez.
şayet gerçekten eşek gibi çalışıp, para kazanıp bir de her şeyi size yıkan bir adamla evliyseniz yapacağınız şey kazandığınız parayla eve yardımcı getirmek olmalı.
hiç boşuna erkeğimin donunu yıkarım, yıkamayan gitsin ölsün moduna girmeyin. mutsuz olan siz olursunuz. hayat öyle bir şey değil. hayat kimsenin hizmetçiliğini yapacak kadar kısa değil. kendinizi sevin biraz. eli ayağı tutan, her şeye gücü yetebilecek insanları tembelliğe alıştırmayın. böyle erkek çocukları yetiştirmeyin lütfen. iş bölümü güzeldir. bunun ne kadar normal olduğunu idrak edebilen bir erkekse daha da güzeldir.
bu arada size acımayan adamlarla da kadınlarla da evlenmeyin. işten yorgun argın döndüğünüzde bir de o kadar işi sırtınıza yükleyen bir insan sizi zerre kadar sevmiyordur. seven insan kıyamaz, yükü paylaşır, sen otur bugün de ben yapayım demesini bilir en azından. iş bölümünü yapmış, her şeyi rayına oturtmuş, evde eşit iş yapan bireylerin sevgisini sorgulayacağınıza size acımayan, "yapacaksın tabi" diyen insanların sevgisini sorgulayın derim ben. hayat sevdiğin adama yemek yapmakla güzel olmaz, hayat birbirinize gözünüzün içi gibi baktığınız, kıyamadığınız, birlikte hayattaki her zorluğu göğüsleyebildiğiniz, her koşulda yanınızda olacağını bildiğiniz adamla, eve çalışıp beraber getirdiğin şeyleri sofraya koymakla güzel.