on senedir psikiyatristlerde dolanan, borderline kişilik bozukluğu ve bipolar bozukluk tanıları olan biri olarak sorunumun anda kalmamak olduğunu öğrendim ve iyileştim, artık andayım ve iyiyim, teşekkürler sözlük.
apwbd32 profili
-
psikiyatrik hastalıkların esas sebebi
-
antep'te eski eşini ve kayınpederini öldüren şahıs
öyle bir yaşam alanı, öyle bir cehennem ki burası, bebeğinin yanında tüfekle vuruluyorsun ve suçlu oluyorsun çünkü “yanlış tercih” yaptın, çünkü bizim özgüvensiz, ezik, aşağılık sik kırıklarını değil de başka bir adamı seçtin. ulan bitmediniz be bitmediniz. ülke o kadar rezalet bir halde ki kadın düşmanları bayadır gözüme çarpmıyordu çünkü onlardan bile beterleri vardı. şimdi yine üşüşmüşler bok sinekleri gibi. medeniyetsiz beyinsiz acınası ucube sikkolar sizi.
-
134. ek suriyeli doktor yerleştirme sonuçları
türkiye'deki tıp eğitimi hakkında bi fikri olmayanların, türk doktorlarının almanya'ya gitmesiyle bir tuttuğu durum.
nasıl ki biz gidiyorsak, suriyeli amerikalı da gelebilirmiş ahksfad. amerikalı doktorun gelip nöbet öncesi ve nöbet ertesi, insani olmayan şartlarda çalışıp, hödüklerle muhatap olacağını düşünmek bile komik.
türkiye'deki tıp eğitimi avrupa standartlarındaydı en son, çok değerli hocalarımız vardı. azerbaycan'da tıp eğitimi alan çok insanla çalıştım, arada at siki kadar bi fark var.
almanya, amerika her yerden her doktoru almıyor salaklar. iyilerini alıyor, eleyip alıyor. türk doktorları iyi bir tıp eğitimi aldıkları için gidebiliyorlar, kendilerini geliştirenler gidebiliyorlar. suriye'den gelenleri kim neye göre eledi? orada aldıkları eğitimi kim araştırdı?
hiçbir bok bilmeden atıp tutun. bunu anlamak için 8 yaşında olmak yeterliymiş akdkgs cidden bu tiplere türk doktorları çok fazla. size suriyeli doktorlarla başarılar sevgili türk halkı. -
bu doktorlar aslında ne istiyor
harika halkımız yine çok doğru bir noktaya parmak basmış. aynen, daha çok para istiyorum. kadınların sadece paraya baktığını da buradan öğrenmiştim, o günden beri para dışında bir şeye bakmıyorum. sağolun.
eşek gibi çalışan bir asistan doktor olarak 10-12 bin tl arasında değişen maaşım var. yaklaşık 50 bin tl banka borcum var. artık enayiliğe son. uzman olunca görün bi de beni, kalıyor muyum devlette, keh keh.
(bkz: #133845662)
yandal uzmanlığını alır almaz geçeceğim özele, maksimum ne kadar olabiliyorsa o kadar yapacağım muayene ücretimi. ülkenin enayisi ben miyim yav? sikip attınız idealistliğimi. hükümetiyle, muhalefetiyle, doktoruyla, hemşiresiyle, tüm insanıyla, havasıyla, suyuyla, çalışana ve iş ahlakı olana verilmeyen değeriyle, ben özveriyle çalışmaya çalışırken yaptıklarınızla sikip attınız.
para istiyorum evet, artık sadece daha çok para için çalışıyorum. daha fazlasını hak etmiyorsunuz. -
kadınların sadece yakışıklılığa baktığı gerçeği
tabii ki saçmalıktır ancak kadınların yakışıklılığa bakmadığı da saçmalıktır.
ben şu, kadınların baktığı her kriteri eleştiren tiplerden çok sıkıldım kardeşlerim. “kadın ona bakmasına buna bakmasın, istediğini seçmesin, tipsizim, malım, bi baltaya sap olamamışım ama beni seçsin.” yav böyle gerzeklik mi olur?
kadınlar da tipini beğendikleri adamlarla beraber olmak istiyorlar doğal olarak. sanki tüm erkekler şişman, çirkin kadınların peşinde koşuyorlarmış da kadınlar bizim tipsizlere yüz vermiyormuş gibi davranmayın çifte standartını şeettiklerim.
yakışıklılığa bakma olayı bende biraz ters işledi. yaşım daha küçükken, şimdiki kadar önem vermiyordum tipe. anlaşalım, sevelim, ilgili olalım, hayatı paylaşalım vs derken artık insanlardan ve dolayısıyla erkeklerden, tekrar tekrar kendimi anlatmaktan, tanışmaktan, emek vermekten o kadar sıkıldım ki kısa da olsa beraber vakit geçireceğim adam bari yakışıklı olsun diye düşünüyorum ama türkiye'de 3 tane çok yakışıklı, 12 tane de yakışıklı adam olduğu için bulmak çok kolay olmuyor takdir edersiniz ki.
yani gençler, her kadının hayatının her döneminde baktığı kriter farklıdır ama o kriter vardır, üzgünüm. -
erkekler neden evlenir
“evlilik kadınlar için nimet erkekler için işkence.” demiş biri ve onun altına aynı tarzda yorumlar döşenmiş. arkadaşlar, artık yüzde yüz eminim ki ekşi sözlük denen platform, tamamen gerçeklerden uzak, hayatında açıp iki kitap okumamış, sosyolojinin hiçbir tarafından haberi olmayan, izlediği dizilerle ve pornolarla beyni yanmış, hayatı sosyal medyadan ibaret sanan ergenlerin yuvası. bundan çok eminim çünkü şu dünyada bir insanın evliliğin kadınlar için nimet, erkekler için işkence olduğunu düşünmesi ve bunu genelleyebilmesi başka hiçbir gerçeklikle mümkün olamaz.
boşanmak isteyen ama ekonomik özgürlüğü olmadığı ve “başıboş” kadınlar toplum tarafından hoş karşılanmadığı için boşanamayan, hatta kendilerine boşanma hakkı bile verilmeyen, baba himayesinden koca himayesine geçmek dışında şansı olmayan, kendi geleceğini kendi seçemeyen, okumak mı istiyor çalışmak mı gezmek mi kendisine sorulmayan, evlilik içi bile tecavüze uğrayıp duran kadınlarla dolu bir insanlık geçmişine sahipken ve hala “başıboş” kadınlar toplumun bir kısmı tarafından hoş karşılanmıyorken, hala, eve maddi destek sağlasa da ev içi işleri kadının üstüne yıkılıyor ve erkek sadece “yardım” ediyorken, evliliğin kadınlar için nimet olduğunu iddia etmek neyin kafası ve hatta neyin kafasızlığıdır?
“evin reisi erkektir.” maddesi 2002 yılında kaldırıldı medeni kanundan. bir kadını kaçırmanın cezasını kadının bir “sahibi” olup olmamasına göre değiştiren, bekar kadını kaçırmanın daha kabul edilebilir karşılandığı yasalar vardı. erkeğin aldatması toplum tarafından “elinin kiri” olarak görülürken kadının aldatması kadının katline ve bunun haklı bulunmasına yol açıyordu, açıyor.
siz neyin nimetinden, köleliğinden söz ediyorsunuz?
tek başına yaşayan, kendi parasını kazanan, istediği gibi gezip tozan bir kadın olarak klasik bir türk evliliği yapmanın bana faydası nedir, nimet olan yönü nedir? şu anda evli olan kadın arkadaşlarımın hepsi şikayetçi, eşek gibi çalışıyor eve gidiyor ev işi kadında, çocuğa bakmak kadında, bunları eksik yapsa kaynanadan kırk tane laf, neler neler yaşıyorlar. siz kırıksikler de burada bi bok bilmeden atıp tutuyorsunuz.
birini sevmeyi, onunla hayatı beraber yaşamayı istiyorum çünkü manevi olarak buna ihtiyaç duyuyorum. klasik bir evlilik yapmak değil bu. ama durun bakın çok ilginç bir nokta var burada; erkekler de buna ihtiyaç duyuyor çünkü hepimiz insanız. hepimiz sevmek, sevilmek, ait hissetmek, yardımlaşmak istiyoruz. hepimizin iyi günlerini paylaşacağı, kötü günlerinde destek olacağı bir yoldaşa ihtiyacı oluyor hayatta. bu çok ayrı bir konu ancak klasik evliliğin kadının çok istediği ve çok yararına olan bir şey olduğunu iddia edecek kadar mal olmak... işte bu çok acı. -
1.85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek
yine sözlük erkeklerinin sadece ve sadece boydan dolayı olamadığı erkek. bu özelliklerden sadece boyun ölçülebilir olmasıyla hiç ilgili değil bu çünkü türkiye’de adım atsan karşına zeki, esprili, yakışıklı ve kültürlü erkek çıkıyor. sadece ben göremiyorum çünkü yeterince iyi bir çocuk değildim zamanında. görsem zaten anında nikahı basıp evimin erkeği yaparım ama kısmet değilmiş. üzgün suratlar burada...
-
ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı
abazan olmayan, öss sayısal sıralaması 2543-34756 arasında, yds sıralaması ise daha iyi olan insanlarla muhabbet etmek için katıldığım veritabanı.
-
ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı
abazan olmayan ve öss sayısal alanda sıralaması 2367-35421 arasında olan insanlarla muhabbet etmek için katıldığım veritabanı.
-
evde kalan kız sayısındaki belirgin artış
bazı erkeklerin, kendileriyle evlenmenin bir kadın için çok avantajlı, çok süper bir şey olduğunu düşünmesi beni baya bir güldürüyor açıkçası. hayat amacı evlenmek olan, baba evinde oturup koca bekleyen kadınların çoğu, hayat amacı babasının evinde oturup koca bekleyen kadınlarla evlenmek olan adamlarla evleniyorlar zaten hala. o grup için hayatta bir değişiklik olmadı. hala her yerde çeyizler, kınalar, düğünler havada uçuşuyor.
bir kısım için ise hayat değişti çünkü artık cinsellik daha özgürce yaşanıyor, çünkü eskiden olsa iş hayatına girmesi zor olacak bazı kadınlar iş hayatına giriyor, kendi başlarına yaşıyor, kendi paralarını kazanıyor, istediği gibi gezip tozuyor. bu kadınlar için burada kadın aşağılayan tiplerle evlenmenin ne gibi bir avantajı olabilir? algılayamadığınız kısım bu işte bal böceklerim.
eğer çocuk doğurmak istiyor olsaydım şu anda evlenmemiş olmayı dert ederdim kendime çünkü fizyolojik olarak bir yaşım var ama çocuk istiyor olsaydım şu ana kadar evlenecek birini zaten bulurdum. şu anda beni en çok zorlayan şey yalnız olmak. kafama göre, beraber mutluluk ve huzur bulabileceğim birini bulamamış olmak ama bu evlilikten çok başka bir mevzu. ben yaşlanana kadar yalnız kalacak da olsam, kadınları aşağılayan bir tiple evlenip hayatımı ona adamam zaten.
evli olan kadın arkadaşlarımın çoğu mutsuz, eşek gibi çalışıp eve gidince çocuğa bakmanın, ev işlerini yapmanın kendi üstlerine yıkılmasından, kocalarının sadece arada bir “yardım” etmesinden dolayı bıkmış, yılmış haldeler. yani böyle bir evlilik sadece sizin için kötü değil çiçeklerim. evlilik, bu kadınlar için avantajlı değil. bu kadınlar sizinle evlenmek için ölüp bitmiyor. ne zaman fark edeceksiniz şu kabak gibi gerçeği artık? vallahi üzülüyorum.
(bkz: #87058076) -
çekici erkeğin tüm çekiciliğini götüren şeyler
- yazım hatası yapması.
(bkz: #93842299)
burada bahsettiğim örneklere geçen gün bir yenisini daha ekledi bir arkadaş. dedi ki; “morelin mi bozuk?”. işte o anda cidden morelim bozuldu.
- burç muhabbetine girmesi ve ciddi ciddi burçlara inanması.
her ne kadar bu durum da itici olsa da belki kadınlar hoşlanıyor diye bu muhabbeti açtığını düşünüp ona bir alan tanıyorum; “yaa ben burç muhabbetinden hiç hoşlanmam, ben hoşlanıyorum diye yapıyorsan yapma yani, o yüzden yapıyorsun di mi:)))))” diyorum ama olmuyor. “yoo ben çok severim, boğa burçlarıyla da çok iyi anlaşırım, senin burcun neyyy:)))”.
- karşısındaki kadını geri zekalı yerine koymaya çalışması. sanki dünyada seks diye bir şeyin var olduğundan habersizmiş, o kadınla da asla seks yapma amacıyla konuşmuyormuş gibi davranması. “seks miiii o da neyyyy:)))))”.
- tanıştığı her kadının kendisiyle evlenmek istediğini sanması.
(bkz: #94706001)
“kirli donlarımı yıkamak için sıraya girdiğinizi biliyorum gızlaarr ama üzgünüm olmasssss:)))))))”.
- uzun saçlı ve/veya dar omuzlu olması. şekilci olmak suçsa, evet ben suçluyum. -
hayat pahalılığını hissettiren ürün
tüm ürünlerdir. şu sıralar hayat pahalılığını hissettirmeyen ürün yok ama en çok hissettireni kişisel bakım ürünleridir bence.
“artık iyice karta kaçtım, en iyisi makyaj yapmaya başlayayım asjfks” diyerek başladığım makyaj serüvenimin önüne büyük bir engel olarak çıkan uçuk kozmetik zamlarının bana kaderimin bir oyunu olduğunu düşünsem de hayır, makyaj malzemelerine hiç girmeyeceğim, herkesin yapması gereken kişisel bakımdan bahsediyorum. inşallah herkes yapıyordur tabii.
diş macunu, diş ipi, ağız temizleme suyu, deodorant, şampuan, duş jeli, tuvalet kağıdı, ped... hatta çok afedersiniz geçen gün şu jele 60 tl vererek sonlandırdığım market alışverişim hala kalbimde bir yaradır. aynı ürünün internette 40 liraya satılıyor olduğunu görmek kalbimde yarayı kaşımış olsa da hayat pahalılığını hala tüm detaylarıyla hissediyorum çünkü 40 tl de çok amerika.
bir insanın doya doya kendine bakması, temiz olması, mis gibi kokması için baya iyi para kazanmasının gerektiği ülkede araba fiyatlarının uçması çok acayip gelmiyor açıkçası. allah belamızı vermiş. -
bira içmelik arkadaş veritabanı
arkadaşlar yazmayım yazmayım dedim de dayanamıyorum artık. yav hepiniz art arda kadıköy’de olduğunuzu belirtip bira içmelik birini arıyorsunuz, aşırı komik görünüyor.
şimdi biliyoruz ki birbirinizle bira içmeyeceksiniz çünkü hepiniz bir bağyan arıyorsunuz. mesela ben kadıköy’de bir bağyan olsam ki değilim, kadıköy’de olduğunu belirten 550 tane adam içinden neden sizi seçeyim? ek bir şeyler yazın bari bir öncekinin üstüne, açık arttırma gibi düşünün. bir önceki “kadıköy’den katılıyorum.” diyince siz de “ben ve geniş omuzlarım kadıköy’de seni bekliyoruz.” diyin. yav bunları da ben mi öğreteceğim? hadi hayırlı işler. -
an itibarıyla yazarların nerede olup ne yaptığı
sözlükteki en saçma başlıklardan biri ama ilginç bir şekilde kendini okutuyor. hiç tanımadığım alakasız insanların şu anda ne yaptığını bilmek bana ne katıyor? aşk-ı memnu’nun final bölümünü internetten açıp izlemek gibi hiçbir isteğim yokken geçen akşam televizyonda yayınlandığı ve dolayısıyla bir dolu insanla beraber izleyeceğim için heyecanla izlememle aynı sebepten sanırım bu başlığı okuma hissi. bir yerlerde, tam olarak aynı zamanda, başka insanlar da aynı şeyi yapıyor, belki de aynı şeyi hissediyor yani aslında düşündüğün kadar yalnız değilsin. insan olmak büyük bir acziyeti yanında getiriyor maalesef.
peki ben napıyorum? sürdüğüm ojenin kurumasını bekliyor, oje bozulmasın diye zorlanarak entry yazmaya çalışıyor ve avrupa yakası’nı izliyorum. evet, çok mantıklı. -
neden sevgilin yok
az sayıda istisna dışında insanların çoğu için sıralama şu şekildedir bence; güzel ilişki>yalnızlık>kötü ilişki.
güzel bir ilişki bulup sürdürebilmek aşırı zor ve insanların bunu yapacak enerjileri kalmadı. benim için sebep budur. burada yazılanlara baktığımızda çoğu insan için de sebebin bu olduğunu görüyoruz.
burada ilişkileri gömenlere, ıssız adam/kadın triplerine girenlere bakmayın. saygı, sevgi, eğlence, karşılıklı paylaşım, heyecan, tutku... içeren bir ilişki yaşayıp da sonra bunun gereksiz ve kötü bir şey olduğunu düşünen insana babam olsa güvenmem. yerim sizin triplerinizi.
"kıza para yedirmek, trip çekmek istemiyorum." falan yazanlara da yaz tatilinin tadını çıkarmalarını diliyor ama rehavete kapılmadan lise ve üniversitelere giriş sınavlarına çalışmalarını sürdürmelerini öneriyorum. -
erkek yazarlardan kadın yazarlara sorular
çıldırtan sorulardır. evet, şu sözlükte buradan daha libido-killer bir ortam bulamazsınız.
“cinsel isteğiniz arttı ve yalnız mısınız? ya da uygun olmayan bir ortamda mısınız? belki de sadece oruç tutuyorsunuz. overlok makinesi ayağınıza geldi. her türlü cinsel istek anında söndürülür, en ateşli libido muma çevrilir.”
naylon çorap ne yavrularım, kuzucuklarım? yetişkin filmi ne? nasıl bir fantezi dünyanız var sizin, kaç yaşındasınız siz yav? engelli listem bu başlık yüzünden dolacak, tövbeler olsun.
bir de burada bunları sorup başka başlıklarda “alfa” kesiliyorsunuz, erkeklerin kadınlardan ne kadar üstün olduğundan falan bahsediyorsunuz ya, beni aşırı güldürüyorsunuz ama lütfen iç dünyalarınız olduğu yerde kalsın, bu ne ayol? -
kadınların kaslı erkek takıntısı
her kadında olmayan takıntıdır.
açıklama efsane yalnız. kaslı erkekleri sevmeyi baba sevgisine bağlamışlar, tövbeler olsun.
bir bağyan olarak nedenini söylüyorum, açılın; çünkü kaslı erkek seksidir. çünkü kas, testosteronu gösterir (hani şu evrimsel psikoloji şeysi, kıpsss;))). fiziksel olarak dar omuzlu, çelimsiz ya da kilolu bir erkek o kadar da göze hoş gelmez. aynı karakterde 2 erkekten biri güzel vücutlu diğeri değilse, kadınların çoğu güzel vücutluyu tercih eder. tıpkı erkeklerin yapacağı gibi. hayat bilgisi dersine döndük yeminle.
nasıl ki erkeklerin çoğunun meme, kalça, ince bel sevmesinin anne sevgisi görmemeleriyle bir ilişkisi yoksa, kadınların bu sevgilerinin de bu konuyla bir ilişkisi yoktur. saçmalamayın pilız. -
kız arkadaşın bunaltıcı mesajları
milletin sevgililerine acımama sebep olan mesajlardır. hep derim önemli olanın “a sevgili”yi değil, “the sevgili”yi bulmak olduğunu. bir insan sevgilisinin attığı mesajları burada alay konusu yapıyorsa, “bizimki 10 üzerinden 5” gibi yorumlarda bulunuyorsa, o insanı sevmiyor ve daha da kötüsü o insana karşı en ufak bir saygı duymuyordur. böyle çirkin ilişkiler yaşayanlar adına gerçekten üzülüyorum.
the sevgili kişisi insana huzur verir, örnek; (bkz: #93662386)
the sevgili kişisi bunaltmaz, onun attığı mesajlar insana dokunmaz, ona günaydın demek bir yük değildir, içten gelerek yapılır.
sırf yalnız kalmamak için boktan ilişkiler yaşayıp utanmadan üstüne evleniyorsunuz. sonra sevginin, birlikteliğin gerçek güzelliğini toplumda görülmez hale getiriyorsunuz. hepiniz mi ergensiniz anlamadım ki. -
nişan düğün tektaş balayı istemeyen kız
yine sözlük erkeklerini; “yohdir öyle bir gız, varsa hemen nikahı basarım.”, sözlük kadınlarını ise; “ah ahh benim bu ama kıymetimiz bilinmiyor.” şeklinde entryler girilen bir mesai içine sokan gizemli kızdır.
öncelikle sözlük erkekleri, size söylüyorum; bu kız sizi napsın ayol? bulunca hemen evlenecekmiş, bak bak. kız da evde oturmuş seni bekliyordu, prens seçimini yaptı, oley. siz önce kendi ana babalarınızı ikna edin düğün konusunda, sonra sıra bu kadını bulmaya gelir. sanki koca türkiye’de düğün isteyen bir tek kadın ve kadın tarafıymış gibi saçma salak yorumlarla döşemişsiniz burayı. tövbe estağfurullah.
biri de demiş ki; “her genç kızın hayali beyaz gelinlik” adjfsd değil kardeşim ya, değil. o senin kısıtlı, aynı seviyedeki çevrenin hayali. her kadın beyaz gelinlik giymek istemiyor, her kadının öyle bir hayali yok. açıp beynimizi mi serelim önünüze? ne sabit fikirli, dar bakışlı tiplermişsiniz ayol, şaka gibi.
şimdi sözlük kızlarına sesleniyorum; bu tür kadınların değer görmediği konusunda haklısınız ama kim tarafından? bu tür kadınlara değer vermeyen adamlar bize baksa nolcak bakmasa nolcak? yaranmaya çalışmayın şurda bunlara, vallahi üzüyorsunuz beni, hadi hayırlı günler. -
güzel burunlu kadınlar
tahmin edin bu kim??? tabii ki ben, benim bu, ben ben ben... ve tahmin edin bana hep hangi soruyu soruyorlar??? daha önce hiç yazılmamış ve tahmin etmesi zor bir soru olduğu için hemen açıklıyorum; “burnun estetik mi?” falan diyorlar, hihi. aynı zamanda “gözlerin lens mi, kaşların çizme mi, dudakların silikon mu ve göz altların doldurma mı?” diye de soruyorlar ama tabii ki öyle değil, uff bu insanlar da bi garip:)))