Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. nasıl birisiniz

    görsel

  • 2. 15 milyon euro verseler yozgat'ta yaşar mısın

    burada re rö rö edebiyat parçalayanlara bakmayın %90'ı multinet bağımlısı 8-18 çalışan beyaz yaka. h.sonu kadıköy'de iki bira içmeyi yaşamak sanıyor.

    not: beyaz yaka, istanbul. yozgat'la hiçbir bağım yok. dedem hacı.

  • 3. konya'da filistincilerin avm'dekilere saldırması

    yanında eşi, çocuğu olan masum vatandaşı protesto(o da darp) etmek kolay tabi.

    bu sertliğin 10'da 1'ini israille ticaret yapanlara gösterseniz de biz de alkışlasak.

    e konya. ne beklemeliyiz ki...

  • 4. kısa kol gömlek giymek yerine gömlek kolu kıvırmak

    otobüs muavini ya da dursun özbek değilseniz giymeyin olum kısa kollu gömlek falan manyak mısınız

  • 5. vatandaş araba alsın galericiler batmasın

    ne oldu lan? geçen sene bu aralar dükkanlarınızın önünde ayı gibi kebaplar, lahmacunlar yiyordunuz keyiften? cepleriniz şişik geziyordunuz? günden güne fiyat arttırıp 'işine gelirse' çekiyordunuz vatandaşa?

    beter olun, aç açıkta kalın.

  • 6. 12 haziran 2024 fenerbahçe beko anadolu efes maçı

    başlığı terk edebilirsiniz orospu evlatları.

  • 7. new york'ta süpermarkette görülen dev fare

    tezgahtar olmasın lan o.

  • 8. 12 haziran 2024 öğretmene yumruk atan veli

    kız kardeşimi nasıl sınıfta bırakırsın diye öğretmeni yumruklamış

    doktorlara saldırdınız şimdi de öğretmenlere mi sardınız? bu tiplerin tutuklanıp ciddi cezalar alması gerektiğini düşünüyorum. eğitimli insanlar hiçbir zaman bu kadar aşağılanmamıştı.

  • 9. külot izini belli eden pantolon giyen kız

    devir öyle bir devir ki,

    külot giydiğine şükretmiyorsun da,
    gelmiş izine laf ediyorsun.

  • 10. 12 haziran 2024 çanakkale'de polisin tutuklanması

    olayın öncesi ve sonrası
    https://www.facebook.com/reel/1550927095821860

    yorumsuz.

  • 11. y.dışına kaçmaya çalışan suriyelilerin yakalanması

    avrupa'nın kapı bekçisi olmanın hakkı verilmiş.

  • 12. celal şengör'ün astrolojiye saçmalık demesi

    yıldızlar ve dolayısıyla onların göklerde oluşturduğu şekiller sabit değildir. zaman aktıkça uzayda savruldukları için değişmektedir. bugün bir teraziye benzeyen takımyıldız yarın bardağa benzeyebilir.

    yani astroloji = 0

    gökler onu umursadığınız kadar sizi umursamıyor. yani teknik olarak umurunda değilsiniz :)

  • 13. çocuğunu istismar edenlerin evini yakan anne

    “ev yanarken failler umarım evin içindedir.” diyerek okuduğum haberdir.

  • 14. alaçatı'da iki külah dondurmanın 1050 lira olması

    şu serbest piyasa diyenlerin ekonomiden falan zerre kadar haberi yok.bi yarrrak öğrenmişler o da arz ve talebin kesiştiği yerde fiyat oluşur diye..ulan o dediğin ceteris paribus olduğunda.. gelir dağılımı bu kadar bozuksa ülkenin yüzde 90 geliri bu insanlardaysa sana hayatın güzellikleri namına hiçbir şey kalmaz.cesme marmaris bodrum ya da herhangi bir sahil bandında fiyatlar uçar neden çünkü verebilen var.90 milyon bokunu yesin 10 milyon yaşasın. var mı lan öyle bir dünya.. sonunda patlar o düzen. hiç bir ülke hele hele ucundan da olsa avrupa kültürüne sahip turkiyede bu işler öyle uzun surmez.

  • 15. motorcuların trafik teröristi olması

    kaldırımdan gitmeleri yetmiyormuş gibi bir de kaldırımdan giderken ışıklarda durup karşıya geçmeyi bekliyorlar yayaların arasında. ışık yanınca da karşıya geçip diğer kaldırıma çıkıp bir arka yola yani ters yöne geçiş yapıyor. orada da kaldırım bulursa oradan devam ediyorlar.

    bir defa görsem şunu neyse ama artık çok sık görüyoruz. sizlere hakkımı helal etmiyorum. kaldırımda yürürken arkamıza bakar olduk. en ufak motor sesi duyunca etrafıma bakıyorum acaba yoldan mı geliyor yoksa arkamdan mı diye.

    vahşi batıda bile kasabada bir şerif ceza keser kanunlara uymazsan. istanbulda şu kaldırımdan gidenlere ceza kesildiğini görmedim hiç. kesilse bu kadar rahat da olmazlar zaten.

  • 16. bilgisayar oyun tarihinin en şerefsizi

    rdr2 micah "orospunun evladı" bell

    edit. lefelz'in katkılarıyla.

  • 17. nijerya kralının oğlu ile evlenen türk kadın

    kral dediyse yani kral adamdı, nijerya'nin en kraliydi demek istemis ablamız siz yanlış anlıyorsunuz.

  • 18. halk sokak köpeklerinin uyutulmasını mı istiyor

    sokakta at gibi köpekler olmasını istemiyor. gerisine karışmaz.

    milyonlarca asla sahiplenilmeyecek köpeği bakacak yer, para ve gerek olmadığı için sonuç itlaf oluyor.

    bugün çok büyük bir devlet hastanesinde otoparktan polikliniklere yanımda iki tane 70 yaşın üstünde kadın ile birlikte yürüyoruz, zaten hasta insanlar, zor yürüyorlar, bir anda kalabalık hareketlendi, sağa sola ayrılıyor. bir baktım, 3 tane at gibi, gerçekten vur semeri 6 yaşında çocuğu gezdirsin ebatında köpek, musa'nın kızıldenizi yarması gibi bizim tarafa geliyor. annem, koluma girmişti, kendini yola attı köpeklere yol vermek için. anne, sen korkmazsın köpekten, hayrola dedim. oğlum, kanserle uğraşıyoruz, bir de kuduz çıkmasın, siz de uğraşıyorsunuz peşimizden sonra diyor. ne diyeyim şimdi, böyle başıboşluk olur mu, bu nasıl şehir, nasıl ülke? insanların bu kadar değersiz, başıboş köpeklerin bu kadr değerli ve özgür olması dangalaklığın nirvanasıdır.

    itlaf arkadaş, kıvırmaya, can dost, pati, b.k püsür duygusallığı yapmaya gerek yok.

    edit: (bkz: sokak köpeklerinin görme engellilere saldırması) aklı başında hiçbir toplum/devlet insanını bu kadar değersizleştirmez. hadi ben mesaj atıp "o zomon onnono do oyotolom" diyen beyinsizi dikkate almadım. peki, engelli vatandaşa, zaten zorluklarla dolu hayatına, böyle bir zorluk daha eklendiğini ifade edince yapılan küfür, hakaret beddua nedir? insanlıktan nasibini almayan insanlar olabilir. s.ke sürülmeyecek akılda insanlar da olabilir. normal. anormal olan bu zihniyetin ülkeye egemen olması ve kanunların bu anormalleri normal çerçevede tutmak yerine, normal insanlara cinnet hayatı yaşatması.

  • 19. en iyi dondurma ikilisi

    ben meyveli ve ekşi seviyorum.

    limon ve vişne diyorum o yüzden.

  • 20. diyanet skandal et şartnamesi

    benim şartnamede en çok dikkat ettiğim şeylerden biri şu oldu;

    "menşei itibariyle ithal et kesinlikle kabul edilmeyecektir."

    neden kesinlikle ithal kırmızı et tüketmediğinizi halka anlatsanız da hepimiz sebebini bir bilsek değil mi?

  • 21. istanbul'un en görgülü insanlarının yaşadığı semt

    o eski kaliteli insanlarin cocuklari torunlari hepsi yurtdisina gittiginden ve yerlerine kiroyum ama para bendeciler geldiginden dolayi artik oyle bir yer kaldigini dusunmuyorum.

  • 22. ilber ortaylı ve celal şengör'e eklenebilecek kişi

    cübbeli ahmet. zira o daldan dala konmalara ama hiçbir şey söylememelere ancak o ayak uydurur.

  • 23. süreç mi önemli sonuç mu

    ikisi de önemli olmakla birlikte süreç sonucu değiştirir, her şeyi değiştirir.
    sonuçtaki görüntüyü doğru yorumlayabilmek için de gerçeği görebilmek için de süreci bilmek gerekir.
    yalnızca sonuçtaki manzaraya bakılarak süreç ve aktörler hakkında hüküm vermek, o aktörleri esasında ait olmadıkları konumlara yerleştirmenin ve onları gerçekte olduklarından farklı kişiler olarak göstermenin bir yoludur. sonucu meşru kılmanın da bir yoludur bu.
    sonucun esasını süreç gösterir. bu sebeple süreç, sonuçtan memnun olanlar tarafından ya o sonucu meşru gösterecek şekilde yeniden yaratılmaya çalışılır ya da hiçe sayılır.
    gerçek, göz ardı edilenlerde saklıdır.

  • 24. bir bölüm bile lost izlememiş insan

    benimdir. nedir ne degildir hic bilmiyorum. bildigim tek sey olayın adada gectigi.

  • 25. ogün samast'ın adliyeden tespih sallayarak çıkması

    adalete olan güveninden ileri gelen eylem.
    keşke biz de aynı derecede güvenebilseydik.

    zorunlu edit:
    altta "mezara kadar hapiste mi tutacaksınız?" diye soran sevgili suser arkadaşım; cezaevleri aynı zamanda ıslah evleridir.
    insanlar cezalarını çekerken aynı zamanda ıslah olsunlar, hatalarını anlasınlar ve yeniden özgürlüklerine kavuştuklarında topluma yararlı birey olabilsinler gibi amaçları vardır.
    ama adaletin olmadığı ülkelerde ıslah olmak yerine, kabadayı olmayı seçenler rağbet görür.
    en basit örnekle; kurtlar vadisi dizisinde kadına şiddet uygulayan, sırf küpe taktığı için birinin ağzına silah sokan, çoluk çocuk ayırmadan tehditler savuran ve hatta çocukları öldüren çakır karakterinin, dizinin en sevilen karakteri olması toplumumuzun kısa bir özeti vesselam.

  • 26. mert hakan yandaş

    hali olsun, tavrı olsun, huyu suyu olsun, hareketleri olsun, söylemleri olsun; yaşayan en büyük fenerbahçe efsanesi kendisi olabilir. fenerbahçe vücuda gelseydi bu hiç kuşkusuz mert hakan yandaş olurdu.

  • 27. kanadalı eşe 5 yıldır türk vatandaşlığı alamamak

    suriye üzerinden yürüyerek türkiye'ye girseydi başarabilirdi hatta eşinize vatandaşlığın yanında bir de maaş bağlanırdı. fakat eşiniz kanada ile yolu çok uzatmış.

  • 28. furkan bölükbaşı'nın cezaevine girecek olması

    istanbul 44. asliye ceza mahkemesinde mustafa kemal atatürk e hakaret suçundan yargılanarak, 1 yıl 6 ay hapis cezası almış ve bu cezası ertelenmiş bulunan sanık furkan bölükbaşı, denetimli serbestlik süresi içerisinde yeni suç işleyip , bu işlediği yeni suçtan da aldığı ceza kesinleşmiş olduğundan daha önce ertelenmiş bulunan cezasıya ilgili olan dosyası bugün itibariyle tekrar açılmış bulunmaktadır.

    furkan, atatürk e hakaret ettiğin için aldığın cezaya " benim için şeref madalyası" diyordun. şimdi o şeref madalyanla koğuş arkadaşlarına çay , kahve ısmarlarsın.

    görsel

  • 29. bahar (dizi)

    al işte seren de hamile çıktı. oğlum sizin ciddi ciddi korunma yöntemi olarak bildiğiniz tek şey geri çekme mi ailecek? nasıl doktorsunuz siz babadan nesile?

  • 30. bursa'nın en görgülü insanlarının yaşadığı semt

    yavuz selim
    hacivat
    beyazıt
    karapınar
    beşyol
    ulus
    kamberler

    bir sevgi seli kaplar içinizi bu nezih semtlerde.

  • 31. çocuklu ailelerle görüşmemek

    bu geçen gün benim de aklıma geldi fakat farklı bir versiyonu ile.
    bence şehir hayatında çocuklu ve çocuksuz aileler ayrıştırılmalı.
    mesela çocuklu apartman, çocuklu mahalle, çocuklu avm, çocuklu restoran, çocuklu otel...
    benim çocuğum yok ve milletin çocuğunun zırıltısını duymak istemiyorum ne dışarda ne evimde.
    alt kat komşunun çocuğunun ağlamasını duysanız bana hak verirsiniz.

    edit: imla

  • 32. avukatların 15 yılda 5 kat fakirleşmesi

    tüm polis devletlerinde yapılan uygulamadır. kamuya itiraz konusunda yetkilendirilmiş meslek grubu aşırı mezun sayısı ve ekonomik sebeplerle -hayatta kalmak için- itibarsız eylemlerde bulunmaya başlar; nitelikleri düşürülür. (bkz: mafya avukatı vs.) böylelikle, halkın gözünde itibarsızlaştırılan meslek grubu polis devletine itiraz etse de halk desteğini yanına alamaz.

    türkiye'de yapılan bu oldu. hukuksuz uygulamalar gerçekleştiren devlet otoritesinin yaptığını yüksek sesle ifade eden meslek grubu niteliksizleştirildi ve halkın gözünde itibarsızlaştırıldı. avukatlar da apartman üniversiteleri eliyle itibarsızlaştırılıp fakirleştirildi. böylelikle, hukuksuz uygulamaların yapıldığı ifade edilse de bunun yarattığı etki azaltıldı; hukuka aykırı uygulamalara karşı gelinmesi zorlaştırıldı. bir denetim mekanizması daha çözüldü.

  • 33. fakir ateist olmaması

    yanlış tespit çok var. genelde toplum baskısından veya aile baskısından dolayı konuyu dillendirmeyi sevmiyorlar.

    ben ülkenin yarısından fazlasının müslümanlıkla ilgisi olmadığını düşünüyorum. ateist, teist vb. bir çoğunun dinle işi yok zaten olsa camiler rağbet görürdü.

  • 34. mercedesin milli takım sponsorluğunu sonlandırması

    helal olsun mercedes'e.

    bu firma bile ulkenin ciftlik haline geldigini anlayip da isminin kirlenmesini istemiyor.

  • 35. yeni tanışılan bir kızda ilk bakılan yer

    yeni tanışılan kızın götüne bakmanız için kızı çevirmeniz lazım arkadaşlar. çünküsü tanıştığınız insanla yüz yüze bakıyorsunuz o an.

    ha şöyle bir dön de götüne bakayım diyorsanız bir şey diyemem.

  • 36. kabullenince huzur veren gerçekler

    çalışırsan olur, değil.

    çalışırsan da olmayabilir.

    ama sen kabiliyetini bulmaya çalış.

  • 37. türkiye'deki hayat pahalılığı

    sadece hayat pahaliligi diyemeyiz "pahalı kalitesizlik" terimini de eklemek gerek , bu ülkenin insanları dünyanın en kalitesiz hayatını en pahalı şekli ile yaşıyor çünkü.

    herseyi ile üstelik; yediğiniz yemek , giydiğiniz kıyafet, bindiğiniz araba , hatta oturduğunuz ev vs.

    bedelini ödeyeyim yeterki kaliteli olsun deseniz bile yok. 90 li yılların sonu 2000 li yılların başlarında kırmızı paket kısa marlboro herhalde dünyanın en iyi sigarası idi , içtiğimiz tuborg bira da öyle örneğin.

    bugün en pahalı sigarayı da alsanız hepsi birbirinin aynı ve leş, bira deseniz o daha beter. yani dostlar müreffeh ve kaliteli yaşam hangi ekonomik skalada olursanız olun bu ülkede imkansız....

  • 38. 12 haziran 2024 ispark zammı

    sözde ihtiyaç sahiplerine saçılan paraları birilerinden çıkarmak gerekiyor tabi.

    kim var? aaa arabası olan orta kesim...

  • 39. kadınların çoğunun 168cm boyunda olması

    ilginc bir doğa olayi. hangi kadina sorsam boyu 168cm. 165 degil, 170 de değil; 168cm. boyu omzuma gelmiyor ama sorunca 168cm.

  • 40. 3 çocuk yapana ötv'siz araç kampanyası

    ülkeyi işgal eden tayfaya, bir de üstüne araba ikram etmekle sonuçlanacak, mikemmel öneri.

  • 41. yazarların kullandığı antidepresanlar

    panik atak sebebiyle geçmişte ve günümüzde kullandığım ilaçlardır. hiçbir ilacı doktor gözetimi dışında kullanıp bırakmadığımı da belirtmek isterim. bende etkileri ve kullanım süreleri şu şekilde:

    panik atak tanısı aldığımda 10mg secita ile 3 aylık bir serüvenim oldu. ataklarımın sıklaşması ve kaygılarımın artması nedeniyle ilacı değiştirdik.

    cipralexi secitadan sonra belirli aralıklarla doz artışı yaparak yaklaşık 6 ay kullandım. maalesef pandeminin patlak vermesi, ailemden uzak yaşamam, daha sonra il değiştirmem vb. bir çok durumdan ötürü kaygı seviyem oldukça arttı ve ataklarım şiddetlendi.

    ülkede görülen ilk covid-19 vakasından yaklaşık 2 ay sonra dulester 30mg kullanmaya başladım. öncesine kıyasla durumum daha iyi olsa da uyku ataklarım başladı ve sabah 30 akşam 30mg almaya başladım. 1-1,5 yıl bu şekilde dulesteri kullanmaya devam ettim, ataklarıma ve kaygılarıma her ne kadar iyi gelse de aşırı iştah ve beraberinde kilo kaybı yaşadım, sürekli uykum vardı. durumdan rahatsız olup üstüne bir de panik atakla aramın iyi olduğu bir zamanda doktoruma ilacı bırakmak istediğimi söyledim.

    haftalık doz düşümü sonrası yoksunluk sendromunu engellemek için 1 hafta boyunca günde 1 ölçek zedprex şurupla devam ettim, sonrasında hiç antidepresan kullanmamış gibiydim.

    taa ki yaklaşık 1 senelik aradan sonra, çevremden iki kişinin art arda ölüm haberini alana kadar. artık panik atağım hiç olmadığı kadar şiddetli, ısrarcı ve zararlıydı. geceleri uyuyamıyor, dışarı çıkamıyor, tek başıma kalamıyor (tuvalete veya duşa bile kardeşimin gözetiminde giriyordum), daha doğrusu yaşayamıyordum.

    işte şimdilerde 1 yılı aşkın süredir kullandığım antidepresanla selectrayla o zaman tanıştım. 25mg ile başladığımda ilk 2 hafta her saat ataklar geçirmeme neden oldu, delirecek gibi hissediyordum ancak sonrasında bir gün kuş gibi uyandım ve hiçbir yan etki yaşamadım. 6 nisan depreminden sonra yaşadığım büyük korkular neticesinde de 75mg ile devam ettik ve hala 75mg kullanmaya devam ediyorum.

    umarım bir gün tamamen antidepresan kullanmayı bırakabilirim, bırakabiliriz.

  • 42. abd'li turisti kazıklamaya çalışan zargana

    abd'nin en pahalı şehirlerinden bile daha fahiş fiyattan dondurma satmaya çalışan ahlaksızdır.

    üstelik satmaya çalıştığı dondurma döviz cinsinden de çok pahalı. ayrıca içinde tıka basa gıda katkı maddesi, renklendirici ve aroma vericiler dolu.

    sütlü dondurmanın içinde süt, çikolatalı dondurmanın içinde kakao yok. sadece %0.0012 gibi sembolik değerlerde gerçek gıda maddesi var. gerisi olduğu gibi kimyevi madde.

    amerika'daki emsalleri ile mukayese bile edilemez hani. abd ve avrupa'da satılan gıda mamulleri hem en hakiki ve halis olanından, hem de döviz cinsinden dahi ülkemizdeki emsallerinden daha ucuzlar.

    gerçekten anlam veremiyorum bu saçma sapan duruma.

    nasıl oluyor da, ortadoğu'da yer alan ve ecnebilerin küçük asya olarak tanımladıkları bir ülkede iğneden ipliğe her şeyin fiyatı, dünyanın en zengin ve müreffeh ülkelerinden bile pahalı olabiliyor? üstelik döviz cinsinden.

    yani enflasyon ve devalüasyon yüzünden türk lirası dramatik bir şekilde değer kaybetti. eyvallah.

    lakin ortadoğu'daki kendi hâlinde bir ülkenin bile, para birimi döviz olan amerika ve avrupa'dan bile pahalı olmasının hiçbir makul izahı yok.

    tamamen kara para aklama, ahlaksızlık ve hırsızlık gibi sebeplerden ülkemizde her şey bu kadar pahalı.

    yoksa eti ne, butu ne bu ülkenin?

    apple'nın yıllık cirosu, bizim ülkemizin 1 senelik gayri safi milli hasılamızdan yüksek.

    ona rağmen amerika'dan bile pahalı olmayı başarıyorsak, sebebi işte budur.

  • 43. çağla tuğaltay cinayeti

    hiç kimseyi töhmet altında bırakmak istemem, devletini polisini seven hatta çoğu başlıkta polisin hakkini savunan ben, bu başlıkta yazılanları okudukça aklıma sürekli ufak bir anım geliyor.

    zamanında taşaklı denilen polislerden biriyle sohbet ediyorduk ankara ahlak büroda çalışıyordu hani derler ya merdi kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler diye o hesap cebe indirdiği paraları birlikte olduğu kadınları falan anlatırdı aldığım maaşın belki 10 katını masaj salonlarından kulüplerden topluyoruz derdi. abi dedim biz trafikçiler para alıyor sanıyorduk meğer ahlakçılar malı götürüyormuş dediğimde yeğenim dedi esas malı cinayetçiler götürür. bizim ufak ufak aldıklarımıza bakma bir cinayetin ucu ufaktan zengin birine dokunsun ev apartman araba ne bulurlarsa adamın elinden alir geçerler demisti.

    bu kadar fazla şüphe yalan varken kimse kusura bakmasın ama aklıma sadece haysiyetlerini kaça sattılar neler aldılar acaba diye geliyor.

  • 44. adana'daki kasabın acımasız çalışma şekli

    sonunda bunu da gördük. doldurdunuz 25 milyon insanı kaçağı göceği, bedavadan konut satarak, kiraları, ev fiyatlarını fırlattınız arşa. milleti kiraya çıkamayacak hale getirdiniz. tuik yoluyla 3 yıl enflasyonu gerçeği yarısı kadar açıkladınız. bile bile milleti fakirleştirdiniz.

    gıda güvenliğini düşünen mi kaldı?

    yabancılar bu ülkenin bir numaralı beka sorunudur.

    edit: ne ara 25 milyon oldu diye mesaj atan sevgi pıtırcıkları, devletin açıkladığı 13 milyon göçmen. bunlar kayıtlılar kayıtsızı siz hesaplayın sonra üstüne 8-10 yıldır 250 bin dolardan 2 karısı 5-10 çocuğuyla tc vatandaşlığı verdiklerimizi ekleyin. yetmedi mi? özel üniversitelerde okuyan yabancıları ekleyin daha sayayım da siz anlamazsınız boşa yormayın beni.

  • 45. evde hiç sıkılmadan vakit geçirebilen insanlar

    kendiyle mutlu olan insandır.

    evde kalmak lüks, dışarı çıkmak eziyet benim için.

    asosyal falan değilim. aksine ömrü boyunca hayatından insan çıkarmaya zorlanan bir tipim.

    ev, benim için hayattır, candır.

    dışarı çıkıp kafa dağıtan değil, eve gelip kendini bulan biriyim.

    bu yüzden evde huzursuz olursam, ataklar geçirebilirim. çünkü benim için alternatifi yoktur evin, ruhum ölür ev içindeki huzursuzlukta.

    evinde özgür olabilmeli insan. girene çıkana karışabilmeli. hatta ben, kimsenin gelmemesi üzerine kurulu bir hayat yaşıyorum. ev hâlimi gören insan sayısı, sayılıdır yıllardır.

    elbette yeter ki ev olsun, taştan olsun felsefesi önceliğimdir. ancak evi bu kadar sevince, insan hayal etmek istiyor ki:

    müstakil ve bahçeli ev olursa, tüm bu haz katlanır. insan komşu sesi istemiyor, kendi sesinin de kendi özeli olmasını istiyor çünkü. bahçe, zaten müthiş bir olay. artılarını yazmama gerek bile yok.

    evde stoklarını, ıvırını zıvırını koyabilecek bir yer olması bana huzur veriyor. bu bir balkon, kiler ya da atıl bir oda olabilir. çünkü çok eşya, geriyor insanı. bunları istifleyebileceğin bir yer olması şahane bir şey.

    pahalı eşya, marka eşya fasa fiso. temizliği kolay ve iş görür eşyalar bana göre.

    evde mümkünse bir oda hiç ışık almamalı. en güzel uyku için ideal.

    temizlik yapmak benim için meditasyon gibi bir şey. sıkılmadan günlerce temizlik yapabilir, üstüne bir de bununla mutluluk depolarım.

    dışarıda yemek yemek, benim için zorlama bir durum. bir makarna haşlayıp onu evde yemek, benim için çok daha iyi.

    sonra biraz müzik, kitap ve çok aşk. başka ne isterim bu hayattan.

    ev gibisi yok, vallahi yok.

  • 46. bir kadının vücudundan daha güzel olan şey

    ülkemizde tonlarca sorun varken; tr'nin en seküler, elit, seçkin ya da burjuva (artık neyse) olarak tanımladığı bu platformun kullanıcılarının aklı bacak arasındaysa yapacak hiçbir şey yok demektir. ne memlekete ne insanına dair değil umut kırıntısı, umut partikülüm bile kalmıyor böyle rezil başlıklar ve varyasyonları karşısında. demek ki biz afganlaşmaya mahkum bir milletiz. 2. atatürk çıksın yeaa diyip trt'deki 'meme ucu pedine' salyalarınızı akıtırsınız. sonra burda mini etek/elbise giyen kadınlar eteklerini çekiştiriyo diye rorororo yaparsınız skdlwlwjkslad

    bir avrupa ülkesinin sömürgesine girseydik de sen de kendini harap etmeseydin be atam.

  • 47. macar dendiğinde zihinde oluşan ilk imge

    ilkokuldayken 23 nisan'da bir hafta evimizde misafir ettiğimiz kız geliyor aklıma.
    çok depresif bir tipti. bir de büyüktü benden ortaokula falan gidiyordu. meğer öğrenci grubundan bir çocuğa aşıkmış. babam biraz sahilde dolaşmalarına izin verince yüzünde gülücükler açtı hepimize sarılmaya, odasından çıkmaya falan başladı. evin içinde benim odamı vermiştik ordan çıkmıyordu kız akşam 8 gibi yatıyordu.
    öğretmenleri, gelen kafiledeki yetişkinler su gibi şarap içiyordu. aklımda hep, "macarlar çok şarap içer" fikri kalmış küçüklüğümden. macaristan'dan geldikleri otobüslerinde galon galon şarap vardı. bize de şarap getirmişti hediye olarak. babam da giderken rakı gönderdi. kıza öğretti su koymadan içmesin baban falan filan diye. ne günlerdi ya nostalji oldu sabah sabah.

  • 48. 12 haziran 2024 trajikomik lenovo rezaleti

    evet kader bana da bir gün ekşisözlük'te rezalet başlığı açtırdı.

    lütfen desteğinizi esirgemeyiniz. arka sayfalarda kalan bir rezaletin firmaya kar kalmasını istemiyorum.

    bundan 13 gün önce yani 30 mayıs 2024'te lenovo m10 isimli tableti 3.999 tl'ye satın aldım. lütfen fiyatı aklınızda tutunuz. satın alma görseli :
    görsel

    cihazı sadece 1 hafta kullandıktan sonra dış ekranında hiçbir deformasyon olmamasına rağmen içerde büyük bir çatlak görüntüsü oluştu. evde çocuklar olduğu için bizden kaynaklı olabilir, burda itirazım yok.

    cihazı lenovo'nun tek yetkili servisi bdh bilişim hizmetleri'ne onarım için kargoladım.

    bugün dönüş yaptılar. 3.999 tl'ye 1 hafta önce aldığım cihazın ekran değişimi için sadece 4.754 tl fiyat teklifi geldi. teklif görseli: görsel

    bunun üzerine müşteri hizmetlerini aradım. orijinal parça taktıklarını, fiyat politikalarının bu olduğunu, müşteri memnuniyeti için %10 indirim yapabileceklerini ilettiler. siz olsanız değiştirir misiniz dedim. hiç değişiklik yapmadan cevabı aktarıyorum : “cihazımı seviyorsam değiştiririm çünkü orijinal parça takıyoruz ve 2 yıl garantili”.

    bu bir haftalık tecrübeden anlıyoruz ki lenovo tablet alıyorsanız yedek parça ve servis hizmeti olmadığını bilerek alın. çünkü sıfır cihaz fiyatının üzerinde teklif vererek kibarca hizmet vermiyoruz diyorlar. 1 hafta sonra cihazınız çöp olabilir.

  • 49. köpek velisi'nin 4 yılda zenginleşmesi

    youtube'da bir kanal vardi, su kaplumbagalarini yakalayip kabuklarindaki parazit midyeleri temizliyor.

    temizledikce rahatliyorsun, adam devamli video atiyor.
    milyon izlenme aliyor tabi.

    sonra birisi sunu fark etti.

    - gorunteki kaplumbaga tatli su hayvani
    - midyeler tuzlu su midyesi
    - hayvani tekrar biraktigi yer tuzlu su

    cahil oc midyeleri japonla yapistirip sonra yalandan sokuyor, hayvani bir de tuzlu suya atiyormus.
    hayvanin yasama sansi yok tabi.

    bunun gibi cok kanal var; sozde devamli hayvanlari agdan kurtaranlar, kafasindaki copu cikaranlar, engelli olanlari tedavi edenler(artik nasil engelli kaldiysa)

    gercek hayvansever hayvana bulasmaz, notr kalir.
    dogayi seviyorsan hayvana elleme zaten, olecekse de birak.
    hayvana araba carpmis eceliyle olmek istiyor 50 tane ameliyata sokuyorlar.
    maksat para gelsin.

  • 50. icra edilen mesleğin en can sıkıcı özelliği

    (bkz: insan)