Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 22 mayıs 2016 iş bankası hesabımın boşaltılması

    bugün akşam saatlerinde başıma gelen rezalet. başlığı rezalet olarak açmadım çünkü ortada rezalet ötesi bir durum var. evde boş boş pazar günü ruhsuzluğunu yaşarken bir anda telefonuma arka arkaya 21 tane sms geldiğini gördüm.

    http://i.hizliresim.com/r9mn9z.jpg

    tabii önce 'bu nedir ya, yeni bir dolandırıcılık türü mü?' dedim ama sms'lerin resmi hesaptan geldiğini farketmemle internet şubesine girip kontrol etmem bir oldu. girdiğim an acı gerçekle karşılaştım. tam 19 bin tl civarındaki param buhar olmuştu. hemen telefon bankacılığını aradım ama onlar da sadece hesaba ve karta bloke koyup ve yarın önce şubeye sonra da savcılığa gitmemi söylediler.

    şimdilik olayın nasıl gerçekleştiğiyle alakalı ne benim ne de çağrı merkezindeki yetkilinin fikri var. kredi kartıma dokunulmamış, sadece vadesiz hesabımdaki param çekilmiş. o sms'lerin dışında bir de atm'den 1500 tl çekilmiş. kartlar olmadan, sms onayı olmadan atm'den nasıl para çekiyorlar bilmiyorum. yani hesaba nasıl ulaştıkları belirsiz. şifremi kimseye söylemedim, telefonumu kimseye vermedim. kartımı güvenilirliği olmayan yerlerde asla kullanmadım. bilgisayarımda virüs vs. yok. internet şubesine en son 10 gün önce girmişimdir. genelde telefondan hallediyorum o işleri (ios). telefonuma da asla güvensiz uygulamalar kurmam.

    bir de ben kendimi teknolojiden anlayan biri olarak görürdüm ama başıma bunlar geldi. herkes çok dikkat etsin. ben asıl yarın iş bankası yetkililerinin tavrını merak ediyorum. paramı emanet ettiğim kişiler parama sahip çıkacaklar mı yoksa 'git ne derdin varsa savcılıkla hallet' mi diyecekler çok merak ediyorum.

    başına bu tarz bir olay gelen varsa bana süreçle alakalı bilgi verebilirse çok sevinirim.

    ekleme: çok sayıda mesaj geldi teşekkürler herkese. genelde paramı kurtarabileceğim söyleniyor ama kurtaramayanlar da varmış. gelişmelere göre burayı güncelleyeceğim.

  • 2. %50 sokağa çıkarsa olabilecek olaylar

    %75 i geri dönerken evin yolunu bulamaz.

  • 3. berat albayrak'ın sare davutoğlu ile tokalaşmaması

    millete dindar gözükmek için yapılan hareket.

    nerden çıkartıyoruz bunu :

    bundan

    ve bundan

  • 4. ismail köybaşı

    biz bu adamla şampiyon olduk lan. hem de kalede tolga varken. sikerim leicester'ı yüzyılın mucizesi beşiktaş'tır.

  • 5. batı bizi barajlardan köprülerden ötürü kıskanıyor

    vatandaşını aç ve cahil bırakma pahasına, büyük projelerle böbürlenmenin tarihi mısır piramitlerine kadar gidiyor.

    brutalizmin de buna benzer bir psikolojik etkisi var: dev yollar, dev heykeller, dev binalar = dev millet. ama vatandaş tuvalet kağıdı bulamıyor, zira aslolan dev-let.

    sovyetler çöktüğünde, en ileri iki uzay programından birine sahipti. uzay programı dediğin insanlığın gerçekleştirdiği en büyük proje, çünkü dünya kadar değişik konuda alt sanayi ve know-how lazım. bunu yapabilmiş ülke, adam başına alım gücü sıralamasında ilk 30 arasında değildi.

    en azından sovyetler bu projeleri özkaynaklarıyla yaptılar.
    en azından "yağı bol bulan arap" kafası (dubai, katar, vs) kendi rezervlerini çarçur ederek "dünyanın en büyük x'i bende" mastürbasyonunu yapıyor.
    bizim popülist islamcı takımının durumu daha acınası: amerikadan gelen dolarla, japonyadan ithal edilen know-howla, başkalarının 30 sene önce yaptığını yaparken -hem de vatandaşını ezmeye devam ederek- utanmadan yabancılara trip atıyorlar. uluslararası kezbanlık.

    bu ülkenin dna'sında bulunan ezikliği ve komploculuğu tersyüz ederek göğüslerini şişiriyorlar aptal tavuklar gibi, ve bu yüzden de tepelerinde tepişen fillerin gölgelerinde kalmaya mahkumlar.

    gelişmişlik endekslerinin real madrid'i olan isveç'te, toplam kaç tane yeraltı tüneli, uzun gökdelen, dev havaalanı, hayvan gibi heykel, çılgın kanal, deli manyak avm var acaba? doğudan hayranlık ve gıptayla izlediğimiz şeyler bunlar mı?

  • 6. bankamatikten çektiği parayı sayan çomar

  • 7. 22 mayıs 2016 ingiltere türkiye maçı

    başıma bir iş gelmeyecekse eğer golü kim atarsa atsın arda turan atmasın.. o triplerini çekemicem. cenk tosun atsın mesela.

  • 8. ben eşcinselim baba lütfen affet beni

    (bkz: ne cabuk okudunuz lan ibneler)

    ibne kelimesinin olayla ilgisi yoktur

  • 9. akp kongresinde rte mektubunun ayakta dinlenmesi

    kuran okunurken bile ayağa kalkılmaz allahın kelamı karşısında bile yani. sonra atatürkü putlaştırıyorsunuz diye başkalarını eleştiriyorlar. siz yaşayan bir insanı putlaştırıyorsunuz , bu da ilk örneği değil. bir sürü örneği var

  • 10. kpss 2016

    benim merak ettiğim; kamu personeli böyle sorularla seçiliyorsa bizim devlet dairelerinde muhattap olduğumuz organizmalar ne ayak lan?

  • 11. bu hızla giderse türkiye 3000 yılında ab'ye girer

  • 12. game of thrones

    --- spoiler ---

    amına kodumun sakatı sırf lord diye saf , masum , fakir birini 30 yıl boyunca korkudan kekeme yapıp öldürtüyor . kuzey unutmaz orospuçocuğu
    --- spoiler ---

  • 13. martin skrtel

    bazı amınakoduklarımca gs ve fbde sırıtacağı ama bjkde uyum sağlayacağı söylenen stoper. la am biti senin stoperin semih ve sol bek hakan balta. senin futbol zekanı sikeyim ben. aklını fikrini sikeyim. adamı zorla küfre sokuyonuz ya.

  • 14. sevgilinin karşı cins kankası ile tatile gitmesi

    tebrikler pırıl pırıl bir gavatsınız.

  • 15. 22 mayıs 2016 akp olağanüstü kongresi

    500'ü aşkın vatan evladının öldüğü, 3000'den fazla topuğu bacağı kolu uçmuş gazinin bulunduğu, 100.000'den fazla vatandaşın göç ettirildiği, doların 3 tl seviyesinde süründürdüğü şu günlerde bu düğün havası, bu alkışlar, bu vur patlasın çal oynasın hal...

    yemin ederim, domuzların imanı akp seçmeninden fazladır.

  • 16. sifon çalışmadığı için bokunu çantasına koyan kız

    yazar ismi gibi başlık, helal olsun.

  • 17. 1 yaşındaki bebeğe doğum günü kutlamak

    sosyal medya geleneği değildir..
    40 yaşındayım, 1 yaşında annemin kucağında mum üflemeye çalışırken resmim var..

    çocuk ve çocukla ilgili aktivitelerden tiksinmek ergenliğin gereği de, ergenliğinizi bu kadar ayyuka çıkarmayın gençler..

    ben de lisede johnson bebe şampuanı reklamını görünce kanal değiştirmek isterdim ama en fazla trt2'ye geçebilirdim..

  • 18. ramazan ayı geliyor diye şimdiden kıvranan ateist

    gecenin 3'ünde bir mağara geleneği olan ramazan davuluyla uykusundan uyandırılacağı için kıvranmakta haklıdır. hatta bebeği de uyanacaktır o gürültüyle, bir de onu tekrar uyutmak için uğraşacaktır.

    sırf müslümanlar mutlu olsun diye. çalar saat icat edileli 2 yüzyıl geçmiş bir dünyada.

    işte hoşgörü dini bu!

  • 19. jelko obradoviç

    her sene elinde mvpler olmayan, ama eline aldığı her oyuncu mvp yaptığı için başarılı olan koç. eline de muazzam bütçe verilmiyor. o elindeki bütçeyi muazzam kullanıyor. daha önce de yazdık, kendisinin kurduğu takım en pahalı 7
    takım. ama kendisi 900.000 euro ile oynayan udoh ile milletin üstünden geçerken, 350.000 euro ile oynayan kalinic ile 40 milyon euroluk real madrid'e süpürge soktu.
    bjelica denilen adam bu takıma geldiğinde kendi takımında 13 dk süre alan bir rotasyon oyuncusuydu. ve o adamı 2 sene de mvp yaptı bu adam. keza jan vesely nba tarafından dışlanmış kimsenin güvenmediği bir oyuncuydu onu da mvp çapına getirdi. olay zaten burada. kendisinin elinde yaş grubunda dahi kendi ülkesinin bırak en iyisi olmasını, havlu sallayan adamı olan diamantidis yıllar yılı avrupa'nın en iyi oyuncusu oldu.
    adamın zaten en iyi bildiği şey, kurduğu takımlardaki oyuncuların en iyi yönlerini kesinleştirip zaaflarını takım olarak kapatmak. bu yüzden avrupa'nın gelmiş geçmiş en başarılı koçu.
    ve işte yosmalar sizi kudurtması yeterli. daha önce de söyledim. obradovic bizdeyken biz hep kazanırken siz hep kaybedip başarılarımıza oykuneceksiniz. bunun başka alternatifi bile yok. hep fenerbahçe'nin başarılarını göreceksiniz. işte bu bile herseye değer.
    seneye obradovic ile biz gene final four oynayacağız. bizim buna güvenimiz var, sizin ise umudunuz ise bir önceki sene gibi paspas olmamak.
    işte, aramızdaki net fark bu.
    not : he ya ekrem memnun'dan daha büyük değil he.
    not 2: kendisinden önce aynı bütçelerle paspas olup euroleague'de puan sıralamasında 20. sırada olan fenerbahçe, kendisiyle beraber 3. sıraya yükseldi 3 senede. seneye de en az ilk 2 de olacak.
    not 3: fenerbahçe bütçe küçültmez. o aziz'in devlete karşı verdiği mesajdır. obradovic sayesinde fenerbahçe bugün 9 tane sponsorun peşinden koştuğu takım. obradovic sayesinde fenerbahçe 10.000 kombine rakamını hedefliyor.

  • 20. android namık

    eğlenceli bir isim önerisi.
    küfür var mı? yok.
    art niyetli bir durum var mı? yok.
    siyasi bir mesaj var mı? o da yok.

    ne var bu işte? eğlence var, tüm dünya'yı gülümsetebilecek bir mizah ve organizasyon ruhu var. bunda bile beğenemeyecek ne buldunuz?

    ülke rezil olacakmış.
    "el alem ne der?" teyzeler her yerde...

  • 21. fatih terim ve arda turan'ı sevmeyen galatasaraylı

    içinde bulunduğum topluluk.

    kimse kusura bakmasın inanılmaz antipatik ve itici geliyorlar.

    şimdi istatistikçiler başlarlar nası galatasaraylısın şu kadar kupa kazandırdı diğeri bu kadar para kazandırdı geyiğine ne alaka amk sevmek için başarı ve para diye bi şart mı var mı?

  • 22. binali yıldırım

    biraz had bilmek lazım. afrika seviyesinden aldık dediği türkiye nato üyesi, ab ile müzakereler yapan bir ülkeydi. ekonomik büyümesi ise şöyle:

    1950-2001 yılları arasındaki büyüme oranı %4.85

    2001-2014 yılları arasındaki büyüme oranı %4.89

    ne anlatıyorsun sen binali? içeriye 3 milyon adam aldınız da hala öyle büyüyoruz. yıllar içinde büyümenin en büyük nedeni ar-ge yatırımlarınız mı oldu? tarımda yaptığınız devrim mi oldu? alt tarafı 3-5 yol yaptınız. e bakıyoruz işsizlik oranı 2002 krizi olduğu seviyelere gelmiş. yüzde 11,3 göya. o da sizin şaibeli kurumlarınızın açıklamaları. neyin çağını atladık? 2002'de 14 şehit vardı sadece. bugün sadece bir patlamada 100'den fazla kişi hayatını kaybetti. tamam masal anlatıyorsun, havuzun sayesinde de kitleler sana inanıyor da bari bu kadar da abartmayın artık!

  • 23. öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler

    jupiterin yuzeyine ayak basarsak ne olur?

    hepimizin malumu olduğu üzere jupiter bir gaz devi. yani gazdan bir gezegen. yani üzerinde koşup zıplayabileceğiniz katı bir yüzeye sahip değil. dolayısıyla gazdan bir gezegene bir astronot ayak basarsa ne olur sorusu uzun zamandır aklımın bir köşesindeydi. bu sabah biraz araştırma yaptım ve amme hizmeti olsun diye de siz romalıların beğenisine sunuyorum. *

    öncelikle atmosferden başlayalım. çok büyük bir kısmı hidrojen. oksijen yok. dolayısıyla bize oksijen sağlayacak bir uzay giysisine ihtiyacımız olacak. ayrıca belirtmekte fayda var, jupiterin atmosferinde aynı dünyanınkine benzer bir şekilde bir üst limit yok. yani atmosferin üst tabakalarındaki gazlar gittikçe inceliyor ve en sonunda "gezegenler arası boşluk"la ayırt edilemez bir halde ihmal edilebilir bir seviyeye kadar düşüyor gaz yoğunluğu. bu arada meraklısı için "gezegenler arası boşluk" ile "boşluk" yani true vacuum farklı şeyler. meraklısı için

    https://en.wikipedia.org/…i/vacuum#electromagnetism

    https://en.wikipedia.org/…iki/interplanetary_medium

    neyse devam edelim. bize oksijen sağlayacak bir uzay giysimiz olduğunu farzedelim ve bir uzay aracı bizi jupiterin görünür atmosferinin dışından jupiter yüzeyine doğru bıraksın. jupiterin yüzeyinden 300,000 km uzağındayken bile hemen ölürüz, çünkü radyasyon had safhada. demek ki bir de radyasyon geçirmez bir süper-giysiye ihtiyacımız var. hadi o da var diyelim. bu durumda jupiterin inanılmaz büyük kütlesinin çekimine maruz kalırız ve daha atmosferin en üst katmanlarındayken bile 2.6g yerçekimi ivmesini yeriz. bu durumda ne mi olur? hani dünya atmosferine giren meteorlar aniden yanıp parıldıyor ya, işte ondan oluruz. hadi süper-giysimiz bunu da halletti diyelim.

    artık jupiterin atmosferinde orta katmanlara geldik. burada atmosfer biraz daha kalın ve etkili ivme dünyadakiyle hemen hemen aynı (1g). atmosferin biraz daha kalın olması sebebiyle terminal hızımız kabul edilebilir seviyede. gerçi kabul edilebilir dediğime bakmayın, gene de saatte 3200 km hızla jupiterin yüzeyine doğru düşüyoruz. bununla birlikte bu hız, bizi sürtünmeden dolayı oluşacak ısınmayla yakacak kadar yüksek değil.

    madem radyasyon geçirmeyen bir süper-giysimiz var, neden bir de süper paraşütümüz olmasın? ve bu paraşüt bizi saatte 360 km gibi yavaş bir hızla yüzeye doğru indirsin. gitgide atmosferin alt katmanlarına doğru yaklaşıyoruz ve artık aşağılarda bulutlar görünmeye başladı. ayrıca bu yüksekliklerde sıcaklık da 0 c civarı yani gayet rahat sayılırız. bu rahatlıkla gitgide yaklaşan bulutları inceliyoruz ve o da ne bulutlar aynı dünyadaki gibi görünüyor, sadece birazcık kahverengi. çünkü bu bulutlar amonyum hidrosülfit ve amonyum sülfitten yapılma. artık basınç 2g (dünyanın atmosferik basıncının 2 katı) civarı ve iç kulağınız ve sinüsleriniz biraz zorlanarak da olsa bu basıncı bir şekilde iç basıncınızla dengelemeyi başarıyor.

    yaklaşık 10 dakika sonra, jupiterin yüzeyine doğru düşmeye devam ettikçe 4g basınç seviyesine ulaşıyoruz (dünyanın atmosferik basıncının 4 katı). bu basınç suyun yaklaşık 30 m altında yediğimiz basınçla aşağı yukarı eşdeğer. bu noktada bir başka sorunumuz da sıcaklık. artık -40 c civarındayız. ama ne kadar şanslıyız ki bir süper-giysimiz var ve bizi bir şekilde ısıtmayı başarıyor. dışarıdaki sıcaklık bu kadar düşük olunca, içinden geçtiğimiz bulutlar bile donmuş. buzul bulutların arasından ışık da çok az miktarda geçiyor. dolayısıyla etraf baya karanlık. ayrıca saatte yaklaşık 720 km hızla esen rüzgarda cabası. işler biraz zorlaşmaya başladı.

    ama süper-giysimiz sayesinde bir 15 dakika daha bütün bu zorluklara dayanıyoruz ve düşmeye devam ediyoruz. artık basınç 10g. bu arada bu zamana kadar süper-giysimizin bize sağladığı hava karışımı da değişmek zorunda, çünkü bu kadar ağır basınç altında yanlış oranlardaki oksijen - azot karışımları kesinlikle zehirleyici. neyse ki sihirli süper-giysimiz bize her türlü basınç altında gereken oksijen-azot karışımını yeterli ölçüde veriyor. ayrıca dışarıdaki sıcaklık da ılık bir bahar günü gibi 23 c civarında.

    bir 25 dakika sonra artık zorlanmaya başlıyoruz. bu seviyede ışık hiçbir şekilde size ulaşmıyor ve artık mutlak karanlıktayız ayrıca sıcaklık da 100 c civarı ve hızla artmaya devam ediyor.

    birkaç dakika sonra sıcaklık 200 c ye çıkıyor. paraşütümüz parçalanıyor ve süper-giysimiz de artık limitlerinde. ama düşmeye devam ediyoruz. basınç ve buna bağlı olarak yoğunluk çılgınca artıyor.

    bu basınçta atmosfer de artık gaz halinden akışkan hale geçmiş durumda. yani sıvısal özellikler gösteriyor. yani suya batıyor gibi yavaş bir şekilde düşmeye (batmaya) devam ediyoruz. atmosferik basınç artık 1000g'nin üzerinde. bu basınçta süper giysimiz basınca dayanıklı olduğu için bütünlüğünü koruyor ama vücudumuz o kadar şanslı değil. ölüyoruz. bu seviyedeki basınç, vücudumuzun katısal bütünlüğünü bozuyor ve artık sıvı şeklinde bir yapıdayız. sıvılar (neredeyse) sıkıştırılamaz olduğu için süper-giysimiz ve içinde sıvı haldeki vücudumuz "batmaya" devam ediyor.

    artık jupiterin yüzeyinin içine düşmüş durumdayız. basınç 10000g'nin üzerinde. sıcaklık 5000 c civarı. süper-giysimiz ve ölü-sıvı bedenimiz batmaya devam ediyor...

    ta ki 2,000,000g civarı bir basıncın olduğu derinliğe kadar jupiterin içine doğru batmaya devam ediyoruz. burada artık duruyoruz, çünkü yoğunluk artık 1000 kg/m3 ya da 1g/cm3'e ulaşmış durumda. yani neredeyse suyun yoğunluğu ve bizim de ölü-sıvı bedenimiz hemen hemen bu yoğunlukta. dolayısıyla bu seviyede kalıyoruz. ölü-sıvı bedenimiz big-cruncha kadar jupiterin derinliklerinde yüzmeye devam edecek...

  • 24. survivor 2016

    bir şey yazmayayım şu başlığa artık diyorum ama yapılanlara dayanamıyorum. efecanla serkayı savunanların bir mantığı varsa bile bugün o mantığın yerle bir olduğu yarışmadır.

    1- gizem k ile diş yapısından dolayı dalga geçecek kadar aşağılık olmaları,

    2- semihi acuna şikayet edecek kadar yüzsüz olmaları.

  • 25. 22 mayıs 2016 ingiltere'ye atılan ilk gol

    hakan çalhanoğlu atacaktır.

  • 26. bankamatiklere 24 saniye kuralı getirilmesi

    son saniyede para çekilerek buzzer beater yapılabilir.

  • 27. at denince akla gelen hatunlar

  • 28. ozan tufan

    ne zaman izlesem su cocuga verilen sansin yarisi salih ucan'a verilseydi neler olurdu acaba diyorum. garip bir sekilde bitmeyen bir kredisi var. bir tane olumlu hareketi olmadan surekli sans buluyor.

  • 29. sevgiliden bir halt olmayacağının anlaşıldığı an

    geleceğe dair planlarınıza olumlu katkı sağlamadığını,bugüne dair planlarınızda ise açıkca aksaklıklara yol açtığını,yanında olduğunuzda sevinç,coşku,gurur gibi duygular uyandırmadığını,aslında o'nun da diğer insanlardan çok farklı olmadığını,nesini sevdiğinizi anlamadığınızı anladığınız andır

  • 30. uniseks küfürler

  • 31. ahmet altan

    şimdiki vesayetin kemalist vesayetten kötü olması ahmet altan'ın suçudur. referandumdan önceki yazılarına bakarsanız, açıkça diyordu ki kemalist düzen kötü, bu adamların getireceği düzen daha iyi olacak.

    yazısının tekinde diyordu ki, "yeni düzende herkes daha mutlu olacak ulusalcı gençler de." özellikle kimi düşman gördükten sonra "paylarını" vereceğini belirterek ilerliyordu davasında.

    kendini savunmak için tekrar attı yazdıklarını ortaya. orada da açıkça bu yeni gelen vesayeti şakşakladığını görebilirsiniz.

    taraf'ta gazete emekçileri maaşsız gezerken paraları götürenler arasında olduğunu bilen biliyor. o taraf ki maaş veremezdi ancak yazarların sıkıntısı olmazdı. daha da kötüsü borsaya açıkladıkları bilgilere göre gazete emekçilerine maaş verecek durumdaydı.

    ahmet altan'ın yalanlarla dolu "savaşımı"nı istemiyoruz. ilk önce o da yargılanacak, beynini kapatan küçük puştlar iyi bilir ki, ahmet altan'ın o kadar açıktan yeni vesayeti şakşaklamasının sebebi, ergenekon davasının bile bir hukuk ihlalleri davası olmasıydı.

    balyozdan, kafesten, casusluk davasındaki kafasına göre kötü adam konuşturduğu, yazdığı yazılardan bahsetmeye gerek olmadan durum budur.

    o yüzden de biliyordu ki kemalistlerin tepesine bir daha bellerini doğrultamayacakları şekilde binilmeliydi.

    cemaat de akp de pkk da yedikleri haltı bildiklerinden asıl savaş için hazırlıklar yaptılar ve günümüze kadar olan süreçlerde birbirlerine daldılar. yoksa bu kadar büyük kumpaslar demokrasiyle yönetilen herhangi bir ülkede yargıya taşınır, iktidar değişikliği olduğunda.

    demokrasinin olduğu ülkelerde doğrudan iktidar değişimi sebebidirler.

    zekasını siktiğimin puştu burada ahmet altan'ın yalakalığını, açıklayarak kapatamayacağını bildiği için küfrediyor.

    oğlum sen aklın ermez bu işlere, çok küfrettirmeden siktir git şuradan. mal seni.

    yalaka herifin de böyle ağzı bozuk yalaka yancıları olur zaten.

    çydd hakkında adamlar ata evi kurup subayları ayartan kızlar yetiştiriyorlar diye cemaat için haber yapmış amk tarafı. buradaki ağzı bozuk puştlar hala küfür yemek için aranıyorlar.

    sonsuza kadar islamofaşist bir örgüt olan cemaatten açık toplumlu demokrasi dilenmiş ve bu konuda fanatiklik yapmış bir insan olarak anılacak ahmet altan. şimdi siktir git şuradan.

  • 32. maymun insana evrimleşmez ve evrimleşmeyecektir

    lan kaç defa dedik anlamıyorsunuz. anlamıyorsunuz.

    hiçbir aklı başındaki kimse insan maymundan evrimleşti demiyor.

    insan ile maymun aynı ortak atadan evrimleşti diyor.

    sıçtığımın dincileri kendi kafasından bir argüman sallıyor ondan sonra salladıkları o argüman üzerinden karşı tarafı eleştiriyor. dur bir dakika! yahu bu din dediğimiz şey de tam olarak bu değil mi!? hmmm.

  • 33. protein tozu

    (bkz: burası karışacak vaziyet alın)

    zaten toplumda bir çok konuda kutuplaşma var bir de bu konuda kutuplaşmayın. bu ülke herşeyi kaldırır ama lor peynirciler vs protein tozcular kavgasını kaldıramaz. toplum buna hazır değil. yapmayın.

  • 34. recep tayyip erdoğan

    son 15 yılda öyle ortamlara girdi öyle şeyler gördü ki, tanrının olmadığına tamamen inandı. dinin amaç değil ancak araç olabileceğini fark etti. vicdanı da, zamanın da inandığı dinden geldiği için, zaman için de vicdansızlaştı. bu güce inanan milyonlarca kişiyle birlikte şu an yarı-tanrı kafası yaşıyor. ama her yüksek kafanın düşüşü de o denli sert olur. bol portakal suyu ve istirhat öneririm.

  • 35. şenol güneş

    kaçan şampiyonluk yüzünden hala kıçının üstüne oturamayanların bok attığı teknik direktör, adam gibi adam! olm başarısızlığınızın nedeni bu adam değil. gidin kendi takımınızla, kendi teknik direktörünüzle uğraşın.

  • 36. ahmet davutoğlu

    kongreden sonra verdiği hizmetler için şükür secdesi yapacakmış.

    ben de lider olsam böyle alt kadrolar isterim.

    götüne tekme vuruyorsun, yarabbi şükür diyor =)

  • 37. 22 mayıs 2016 akp'de liste dışı kalan isimler

    cemil çiçek iki defa liste dışı kalmış, naptıysa artık!

    edit: listenin ilk hali için;
    http://i.hizliresim.com/aeyew2.jpg

  • 38. fiili durumu yasal hale getireceğiz

    şu anki durumun yasal olmadığını itiraf etmiş en düşük profilli b.bakan olacak kişi cümlesi.

  • 39. halkların demokratik partisi

    28 kişinin öldüğü terör saldırısını gerçekleştiren orospu çocuğunun taziyesine giden, suriye'den gelen silah, el bombası. v.b mühimmatları pkk'ya taşımak için kuryelik eden milletvekillerini barındıran partidir.

    parti olarak bu üyelerine parti içi disiplini sağlayıp ihraç etmeyip aynı yönde demeç veren bu partiden insanlık dersi öğrenecekmişiz. mahallenin orospusu bize ahlak dersi verecekmiş. vay amk çocuklarına bak sen ya.

  • 40. volkan babacan

  • 41. poponu dönmek suretiyle fotoğrafını çeker misin

    sözlük yazarı bir erkeğin şahsıma yöneltmiş olduğu ilginç bir soru. sarhoş olsa gerek. bütün muhabbet evet abicim, haklısın abicim dememe rağmen beni kadın yazarlardan biri sandı galiba. kadınları şimdi daha iyi anlıyorum. ayıp böyle şeyler.

  • 42. özlenen dergiler

    (bkz: miço)

    çocukluğumun küçük bir ayrıntısı aslında sadece, ama ben o çocukluğun her ayrıntısını özledim.

  • 43. moussa sow'un 16 milyon euro'ya transfer olması

    al ahli'nin ortalama futbolcu değerlerine bakıldığında şaibeli olduğu olasılığı daha da baskın hale gelen transferdir.

    al ahli'nin 4 kalecisi var. birinin değer 200bin€, diğerinin 75bin€, diğerinin 50bin€, diğerinin 25bin€ ortalaması 87.5bin€. yani forvetine 16 milyon€ harcayan bir kulüp kaleci bölgesine sow'un spor arabasının parası kadar ancak bütçe ayırmış.

    al ahli'nin 9 defans oyuncusu var. toplam değerleri 850bin€. ortlama defans oyuncusu maliyeti 95bin€. yine sow'un bir spor arabası kadar parayla defans hattı kurmuş al ahli.

    defans ve kalecisi 2 spor arabası parasına kuran takım da, bayram değil seyran değilken birden fenerbahçe'nin kapısını çalıp "ya sizi şu dünya ve galaksi yıldızı sow'u almak istiyoruz, para mühim değil" diyor. sen de bunu yiyorsun? yersin tabi.

    bak şimdi sana kara para nasıl aklanır öğreteyim.
    artık uefa finansal fair play yönetmeliğine göre kulüplere kafana göre para ekleyemiyorsun. yani öyle ali koç bize messi'yi alsın falan dönemleri bitti. sportif a.ş.'nin bütçesi varsa alırsın, yoksa da babayı alırsın.

    fenerbahçe de babayı almamak için ne yaptı? al ahli'ye sow önerildi. dedi ki, (rakamlar farazi)sen bize bu adam için 3 milyon€ ver, hatta para da verme, biz bunu kağıt üzerinde 16 milyon€ olarak gösterelim, bize para lazım.

    sonra işte o ali koçlar bilmem neler o parayı al ahli kulübüne fonluyor, o para da sow'un transfer parası olarak dönüp dolaşıp fenerbahçe'nin cebine giriyor. bildiğin fm'de add manager ile dandik topçuyu yüksek bütçeli takımlara satmak işte amk.

    efendim adam o kadar uğraşacağına kulübe sponsor olur da denebilir. makul. o zaman başka açıdan bakalım. futbol kulüpleri kombine ve maç bileti gelirlerini sportif a.ş. değil dernek bünyesinde gelir olarak kaleme alırlar. bu derneğin gelirlerini de doğrudan sportif a.ş.ye yine uefa ffp gereği aktaramazlar. örneğin 1000 liralık kombineyi 900 kulübe bağış 100 lira sportif a.ş. olarak faturalandırırlar. işte bu 9ü0 lira bağış olduğu için vergiden muaftır. bu parayı da dolaşıma sokup sportif a.ş.ye gelir elde edersin. al sana mis gibi kara para.

    ffp gereği futbol takımına elden para sokamayan kişiler böyle yolla futbol takımına bütçe oluşturuyor. 16 milyon € gibi bir piyasa değeri olan sow da ne tesafüf ki(!) uefa organizasyonlarına dahil olmayan, gider/gelirleri uefa ffp kontrolünde olmayan bir takıma tranfer oluyor! ne güzel dünya lan o öyle? hele gelip bana sow 16 milyon € eder demeyin! al ahli'nin futbolcularının piyasa değerleri ortadayken hele hiç demeyin.

    bunun adına da dünyanın her yerinde kara para denir. sen demesen bir şey değişmez. ahlak dışı elde edilen tüm gelirler kara paradır.
    yolsuzluk ile elde edilmiş paradır. uefa ffp kapsamındaki bu tip yüksek tutarlı ama ederi o kadar da olmayan transferlerin alayı şaibelidir. alayı diyorum bak alayı. ersan da şaibelidir, burak yılmaz transferi de. he denecek ki onlar içinde "efendim çin hükümeti kulüplere destek oluyor vs" traş. burak'ın transferinde doktordan teknik direktöre kadar kim varsa kovuldu. burak için ortadaki rakam 8 milyon € üstelik. burak'ın 2 katı paraya al ahli'ye giden sow transferini normal görüyorsan o da senin omurga eksikliğin. tarafgirliğiniz omurganıza bu kadar baskı yapmasın. azcık dik durun, ana bacı öter durursunuz sonra.

    notspor: sneijder.

  • 44. türkiye'den siktir olup gitmek

    hangi cafeye gidersen git menülerin aynı olması. penne arabiattacılık, pane tavukçuluk, bira tabaklarındaki dandik sigara börekleri, ice tea söylersin pipeti açacağa sıkıştırıp getirir, ayrıca ice tea nedir amına koyayım? bira içelim dersin erkeksin diye mekana almazlar, mekana girdin yeni bulaşık makinasından çıkmış sıcak bardağa koydukları gazı kaçmış efese en az 15 lira isterler. çerez ister misin diye sorarlar... çerez nedir amınakoyim ya? leblebi diye bir şey var ve kimse de nedir bu aga demiyor. tunus'ta da vardı böyle bir saçmalık, orda da alkol almaya gittiğimiz yerde ortaya kaynamış bakla içi getirmişlerdi kabuklarını soyup soyup çerez gibi yiyorlardı, onlar da aga bu nedir demiyordu. neyse çerez sevmediğin halde söylersin masada dursun diye. iki üç biradan sonra şımarır viski söylemek istersin teki 25'ten başlar.

    çıkışta bir şeyler yemek istersin dürümcünün yanındaki dürümcünün yanındaki çiğ köfte dürümcünün yanındaki çiğ köftecinin yanındaki dönerciler caddesinde en az 3 gündür orada dönmekte olan lastik dönere de bir ton para bayılırsınız ve geceyi minimum 300 lirayla kapatırsın. haftada sadece bir kez bunu yapsan 1200 yapar ki bu yüzden herkes gibi kredi kartı borcun vardır genç yaşta sanki çocuk okutuyormuş gibi.

    kredi kartı borcu diye bir şey var bu ülkede. herkesin var. hayatın bir gerçeği. yine kimse demiyor aga bu nedir diye. kimse böyle demediği için borçlar sürekli var. ama bir gün birileri aga bu nedir diyecek. bankalar kredi vermeyecek. kriz olacak, yarrağı yiyeceğiz. neyse ki benim kredi kartı borcum yok, ama valla yok. çünkü son 1 buçuk senedir dışarı çıkmıyorum, hiçbirşey satın almıyorum. zaten bu yüzden depresyondayım, tedavi görüyorum. yurt dışında güzelce bir firmada mis gibi çalışıyor iken geri dönmeyi düşünen bir kardeşimize demiştim bunu. demek döneceksin, demek kredi kartı borcum olsun istiyorsun demiştim. şimdi geçenlerde söyledi bir küçük araba parası kadarmış kredi kartı borcu. neyse tekrar gideriz yurt dışına, çalışırız.

    sürekli iş ararsın, iş aramak günlük hayatının bir parçasıdır. belki kazara mülakata çağırırlar diye alakasız ve senden alanında türkiye'nin en iyisi olmanı ama kaşının üzerinde gözünün olmamasını isteyen ilanlara da başvurursun. aslında o ilan 6 ay önce açılmıştır. işe de firma içinden birinin akrabası girmiştir. ama kariyer sitesi her gün o ilanı yenilemektedir. bu da kimsenin sikinde değildir.

    kazara iş bulsan gün ağarmadan kalkar, gün ağarmadan servise biner, gün ağarırken nice hayatların sikildiği sanayi bölgesine girer hiçbir yetkinliği olmayan sadece nemrutluğu(soğukkanlılık), astlarına karşı katı tutumu(liderlik) ve sürekli açığınızı kollayan(disiplin) uzun yıllardır aynı görevde olan(tecrübe) ve size yükselme şansı bırakmayan patronunuza akşam olana kadar kölelik edersiniz. eve geldiğinizde hava yine karanlıktır. sikerim böyle iş hayatını diyerek savsaklamaya başlarsınız ve iş hayatınızda da gelişemezsiniz.

    evde televizyonu açarsınız ülke yine tek ve gergin bir gündem içindedir. onlarca haber kanalı aynı karamsar haberi verir. sürekli kaygı içerisinde olursunuz. kanal değiştirince ya bir acun yarışması ya da aynı yüzlerin yıllardır aynı konularda çekmekten bıkmadığı bir diziyle karşılaşırsınız.

    internete girseniz limitlidir, engellidir... sözlüğe böyle içinizi dökseniz altta sizin gibi çok bilmiş ve gergin biri gelir ayar verir...

    bunlardan bıkıp gündelik hayatta bu rutinden kaçarken bağımlılık sahibi olursunuz, alkolik olursunuz, sigarayı arttırırsınız, bilgisayar oyunlarına bağlanırsınız.

    tekrar yurtdışına siktir olup gitme gitme planı yaparsınız.

  • 45. numan kurtulmuş

    ne bekliyordun yani, seni başka partiden transfer edip, akp'nin başına mı geçireceklerdi karun numan? hahahahahahaha.

    mkyk'da bile yeri yok yani. ağzına bir parmak bal çalmak için başbakan yardımcılığı verirler. hiçbir ağırlığı olmayan başbakanın hiçbir ağırlığı olmayan yardımcısı olarak bu dönemi de bitirir.

  • 46. grand theft auto v

    gelmiş geçmiş en iyi gta oyununa çöp diyen süper mario'ları ortaya çıkarmış oyun.

    - 24 saat içinde en fazla satan video oyunu
    - en hızlı 1 milyar dolar satış rakamına ulaşan video oyunu
    - fragmanı en çok izlenen aksiyon-macera oyunu

    - senaryosu 3500 sayfa uzunluğunda ve 160.000 satır diyalogdan oluşuyor.
    -

    bunun gibi 7 tane rekoru olan bir oyuna çöp diyen adam gitsin 3210'da yılan oynasın.

    oyundan ayrıntılar*:

    1: trafikte diğer karakterlerin önünü keserseniz size hareket çekerler.

    2: çok koşarsanız terlersiniz.

    3: arabaların gerçek hayattan alınmış hoş ayrıntıları var, kapı açık kaldığında ışığın yanması bunlardan bir tanesi.

    4: her polis kendi yetkilerine göre üniforma, silah ve kemer taşıyor. arabalarında ayrıca 2013 için uygun teknoloji bulunuyor.

    5: michael’ın eşini arabayla ezebilirsiniz. çok sinirlenir ve hastane masraflarını size gönderir.

    6: tüneldeyken gps sinyaliniz kaybolur.

    7: önceki hareketlerinize göre görevler değişkenlik gösterebilir. karakterler arası diyaloglar da öyle. örneğin, lamar’ın önerdiği gibi berbere gitmezseniz, sizi birdahaki görüşünüzde niye berbere gidip saçınızı kestirmediğinizi sorar.

    8: şehrin seslerini iyi dinlerseniz, sokak kavgalarını, partileri ve silah patlamalarını duyabilirsiniz.

    9: üstü açılan bir arabaya bindiğinizde arabanın üstünü açıp kapayabilirsiniz, çatışma içindeyken kapalı tutmanız iyi olacaktır.

    10: bir mekanda uzun süre kalırsanız, çakallar arabanızın etrafında dolaşmaya başlarlar.

    11: telefonunuz aşırı işlevseldir. istediğiniz zaman cebinizden çıkarıp mesajlarınızı okuyun, e-posta gönderin, arama yapın, internete girin, fotoğraf çekin. titreşimini ayarlardan açıp-kapatabilirsiniz.

    12: arabanızı yeterince geliştirirseniz sokakta insanlar arabanıza hayranlık dolu sözler söyler.

    13: yasadışı eylemlerinizden sonra radyoyu açtığınızda yaptığınız pis işlerle ilgili haberler duyabilirsiniz.

    14: partide üstsüz bir kızın fotoğrafını çekmeye yeltenirseniz, kız hoş karşılamaz ve erkek arkadaşı gelip g*tünüze tekmeyi basar. aynı şekilde sokak fahişeleri de hoşlanmaz.

    15: fahişeler öğrenci kredileriyle ilgili telefonlara cevap vermek için sizle konuşmayı kesebilir.

    16: suyun içinde yürümek giysilerinizi ıslatır, oradan ayrılana dek giysileriniz ıslak kalır

    17: oyunda kuşları sniper ile vurabilir, yere düşüşlerini izleyebilirsiniz. üstelik yere düşme olayı sadece efekt değil, size doğru gelen bir kuşu vurduğunuzda yanınıza düşecektir.

    18: o’neal kardeşleri sniper ile vurma görevinde, oyunun sağ alt köşesinde farklı bir termal hareketlilik göreceksiniz. yakınlaştırın, o bir kocaayak.

    19: oraya buraya atlayıp karakterin ne kadar acı çektiğini izleyebilirsiniz.

    20: pencereye ateş etmek onu tamamen parçalamaz. kırılır ve cam parçaları bulunur, aynı gerçekte kırılmış gibi.

    21: oyunda sandaletler ayağınıza yapışık şekilde durmaz, siz yürüdükçe aşağı yukarı hareket eder.

    22: insanların çağırmış olduğu taksiye siz binerseniz çok sinirlenirler. bazısı kavga bile çıkartır.

    23: oyun içinde gerçek bir facebook bağlantısı var ve oyunda ilerledikçe durum güncellemesi paylaşır.

    24: trevor’ın kendine özel müzik zevki vardır, açtığınız radyo kanalı ona uymuyorsa kanalı değiştirir.

    25: michael olarak terapiste gittiğinizde, oyundaki hareketlerinizi ve önceki yaptıklarını itiraf eder, içki dükkanlarını soymak ve fahişelerle yatmak gibi.

    26: sarı ışıkta yayalar karşıya koşarak geçer.

    27: bir süre hiçbir şey yapmadan durursanız karakteriniz sıkılır ve sokakta kızları süzmeye başlar.

    28: yakınlarda polis varken bir fahişeyi arabanıza atamazsınız. sizi görmezden gelir ve dikkat çekmemeye çalışır.

    29: aynı dükkanı üst üste soyamazsınız, çünkü çalışan sizi tipinizden tanır ve direk polise haber verir.

    30: karakterleri değiştirdiğinizde başkalarıyla çeşitli aktivitelerde bulunduklarını görebilirsiniz, mesela trevor’ı kızlarla sohbet etmeye çalışırken görebilirsiniz.

    31: uyurken karakterlerin yüzü seğirir.

    32: eski model arabaları sürmek daha zordur, kötü frenlere ve hıza sahipler.

    33: oyunu oynadıkça saçınız ve sakalınız uzar.

    34: polis çatışması arasında, güvenli olmayan bir bölgede bir polisi yaraladığınızda, başka bir polis gelir yaralı olanı güvenli bir yere taşır.

    35: gözlüklü birini suratından yumrukladığınızda gözlüğü parçalanıp yere düşer.

    edit: gta serisinden herhangi bir oyunu üç beş kere bitirmeyeni dövüyorlar bunu betimlemeye gerek yok. ayrıca oyunu yazan heriflerden biri değilim alıntı yapmıcam da ne yapıcam?

  • 47. donanımhaber ölücüleri

  • 48. atm'lerin hep istenilen miktarda para vermesi

    sadece garanti bankası atm'sinde karşılaştığım olay. 99 lira istiyorum 99 veriyor 95 istiyorum 95. denemedim ama 0,5 istesem onu da verir. ama yapıkredi öyle mi 10 tl ve katlarını çekebilirsiniz diyor. belki benim 19 liram var belki 9 liram. keza diğer bankalarda öyle. hatta bazıları var ki yatırırken de 5 tl kabul etmiyo. şerefsize bak sen para beğenmiyor. it. vel hasıl bütün atm'lerin istenilen miktarda para vermesi demokrasinin bir göstergesi ne biliyim gelişmişlik düzeyinin bi göstergesi felandır bence. bu durumda benim gördüğüm adam düdüklemede epey bi ilerdeyiz ülkecek.

  • 49. pompalı tüfeği güçlü bir silah gibi gösteren film

    pompalı tüfeğe güçlü algısı yaratan başlıca unsur half life'dır. köşeyi dönüp karşınızda beliren düşmana mouse'un sağ tuşuyla çift saçmayı dayar amele sümüğü gibi yapıştırırdınız duvara.

  • 50. otobüste su satan koca yürekli minik adam

    serin hikaye.
    fakat bazı tutarsızlıkları düzeltmen gerekiyor;
    1. suriyeli ama türkçesi oldukça iyi. biraz ingilizce kelimeler kat.
    2. 24lük su kolisi 5tl ve günde ikiyüz tane satıyorsa 200-45=155tl ki bir günde bu kadar para duyar kasmak için fazla. azalt biraz.
    3.cuma namazını iyi düşünmüşsün ama namaz öğlen olduğu için henüz siftah yapamamış olmasını sadece su bittiye bağlama mesela annesi hasta olduğu için gecikmiş olsun ve cumayı kılıp gelsin.