edit:konu kilit arkadaşlar devletimizin kaymakamlığından söyle bir aciklama gelmis http://kadirli.gov.tr/basin-aciklamasidir ve haluk levent, konuyu osmaniye ahbap arastiriyor demiş. ** lütfen, bu habere kulak verin sayın devlet yetkililerim... fatma tuğral 55 yaşında, kızı hatice tuğal ise 32 yaşında. hem anne hem de kızı kanser hastalığıyla savaşıyor.
hayat onlar için çok zorken, hastalığın üzerine bir de kiralarını ödeyemedikleri için evden çıkarıldılar. yanlarına alabildikleri eşyaları ile birlikte boş bir inşaata sığındılar.
kadirli'deki şehit orhan gök mahallesinde babası ve çocuklarıyla birlikte yaşıyordu fatma tuğral, şimdi ise ailenin diğer 4 ferdi ile birlikte boş bir inşaatta. fatma tuğral, yakalandığı meme kanseri hastalığından dolayı olduğu ameliyat sonrası ise çalışamadığını söylüyor.
kızı hatice tuğral da annesiyle aynı kaderi paylaşıyor. o da kanser olduğunu öğrendi ve tedavi görüyor. çaresiz kaldıklarını ifade eden genç kız, yardım bekliyor.
annesinin de kendisinin de çalışamadığını ve kirada oturdukları evden çıkartılarak sokağa atıldıklarını söyleyen hatice tuğal, “ben kanser hastalığından tedavi görüyorum. annem kanser hastası. dedem zaten hasta. şu anda komşumuzun inşaatına sığındık. ev sahibimiz tarafından dışarı atıldık. başka kalacak yerimiz yok. yardım bekliyoruz” diye konuştu.
gözyaşlarına boğulan anne fatma tuğal ise kalacak yerleri olmadığını ve yardım beklediklerini söyledi. kaynak: http://tinyurl.com/y3w5w75h
Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.
Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.
Sozlock Ekibi
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. ikisi de kanser olan anne kızın evsiz kalması
-
2. çocukken sahip olunan salakça fikirler
büyümenin iyi bir şey olacağı.
-
3. emre mor'un tekrar dm'den yürürken ifşa olması
mesaj attığı kadına baktım da mesaj atılacak gibi de değil, yolda görsem yolumu değiştiririm.
-
4. mehmet pişkin
üzerinden yıllar geçmesine rağmen intiharı hala hatırlanıyor ve bunun ana nedeni bıraktığı videodan ziyade, mehmet pişkin’in kimliğiydi diye düşünüyorum ben. öyle ki, her gün çok sayıda insan, çok trajik nedenlerden dolayı intihar ediyor ve hatta bunu canlı yayında yapanlar bile oluyor.
buna rağmen, mehmet pişkin’in intiharı bizi daha çok etkiledi ve etkilemeye devam ediyor.
bu intiharın arkasında modern insanın en büyük sıkıntısı olan varoluşsal bunalım vardı.
video’da para sıkıntısından, sağlık, aile, aşk vs. gibi sorunlarından bahsetseydi belki de çoktan unuturduk ama dışarıdan “renkli” görünen bir hayatı vardı. üstelik eğitimli, kariyer sahibi, “seçkin” bir nişantaşı çocuğuydu.
oysa intihar videosunda ne kadar boş bir hayat yaşadığını şuna benzer cümlelerle vurguluyordu;
“daha çok parti yapıp, daha çok eğlenebilirdik”
aslında “yaptığımız partilerde hiç eğlenmedim” “kişiliğime uygun olmayan bir hayat yaşadım” “siz benim eğlendiğimi sandığınız zamanlarda bile, ben yaşadığım hayatın anlamsızlığını sorguluyordum” demek istiyordu. belli ki çok felsefi ve derin düşünüyordu ama ona biçilmiş bir “nişantaşı çocuğu” olma rolü vardı ve ondan ancak ölerek kaçabilirdi.
keşke bir süre çevre değiştirseydi. ne bileyim işte, bir köye gidip birkaç tavuk besleseydi, balık tutsaydı, zorluklardan geçmiş, sıradan insanlarla konuşsaydı, çocuk yurtlarını, huzur evlerini ziyaret edip evsiz insanlarla tanışsaydı.
ölüm eninde sonunda gelecekti, keşke anlamlı bir şeyler yaparak o günün gelmesini bekleseydi.
oysa okunacak kitapları, yaşanacak aşkları vardı. -
5. ev ile iş yeri arasındaki mesafe
beylikdüzü - kadıköy.
her gün kıta değiştiriyoruz amk.
(bkz: söyleyecek sözüm yok hakim bey) -
6. ben murat murathanoğlu sorularınızı yanıtlıyorum
çocukken show radyo'daki programa telefonla bağlanmıştım, beni kırmayıp dikkatle dinledikten sonra "çok güzel sesin var, spiker olmayı düşünür müsün" demiştin abi, spiker olmadım haberin olsun istedim :)
burçin badem'in attığı twitle ilgili bir şeyler demek ister misin? -
7. avrupa'nın pkk'yı desteklemesinin asıl sebebi
mesele pkk veya kürt meselesi değil. herkes şunun peşinde;
(forbeste yayınlanan, 8 gün öncesine ait bir haber. kısaca türkiye'nin akdeniz'de doğal gaz aramaktan vazgeçmediğini yazmışlar. tarihe dikkat.)
https://www.google.com/…-eastern-mediterranean/amp/
özellikle akdenizin doğusunda çok büyük miktarda doğalgaz ve petrol rezervi olduğundan bahsediliyor. suriyenin operasyon yaptığımız kısmı ise, o bölgedeki kürtlerin, dolayısıyla amerika ve avrupanın akdenizin doğusuna en yakın yeri, yani tek bağlantısı.
o bölge kürt yönetiminden, veya pkk-ypgden temizlenirse doğu akdeniz sınırındaki görüntü şu şekilde olacak;
- türkiye
- putin destekli suriye
- lübnan
- israil
israil'in operasyona en fazla karşı çıkan ülke olması gerekir. çünkü kürtler onların ortadoğu planlarının belkemiğini oluşturuyordu. ama enerji, bu planlardan çok daha önemli. doğu akdenizde abd ve avrupanın olmaması en çok israil'in işine gelir. israil'in, operasyonla alakası yok gibi görünen avrupa'dan daha az tepki verdiğini farketmişsinizdir.
avrupa'nın bu kadar fazla tepki vermesinin sebebini anlamışsınızdır. pkk'yı ve ypg'yi kullanarak o doğalgazı kendileri çıkaracaklardı, ama bu operasyon yüzünden gaz çıkarabilmek için hiçbir gerekçeleri olmayacak. çünkü pkk'nın denize ulaşma şansı kalmayacak.
yani her zamanki gibi, olayın perde arkasında enerji savaşı var.
edip akbayram: linkteki haber, barış pınarı harekatı başlamadan 2 gün öncesine ait. ve yayınlanan yer forbes. aynı tarihte nytimes'te de çok benzer haber yayınlandı. daha önce çok kez bu gaz arama mevzusunu konu ettiler, bunlar dünyanın en çok satan gazeteleri. arka planda ülkelerin hangi ekonomik gerekçeler güttüğünü bu haberlerden anlarsınız.
duygusal savaş denen kavram da tarihin hiçbir döneminde olmadı. her devletin kendine ait çıkarları var, başka bir ırkı koruma veya kin gütme gibi misyonları yok. -
8. tanışılan en ünlü kişi
hem en ünlü hemde en önemli olarak tabi ki rahmetli barış manço
o adam olacak çocuklardan biri de bendim. ne kadar adam oldum bilmem ama rahmetli barış abimizle çok erken yaşta tanışma şerefine eriştim. şuan kendisi ne kadar anılır ne kadar hatırlanır desen çok değil. ama kendisi benim gözümde 1000 tane holywood oyuncusundan daha ünlüdür. -
9. paris'in şişirilmiş bir balon olması
on numara tespit.
avrupa'da gezilecek zibilyon tane harikalar diyarı yer varken, farelerin cirit attığı, eyfel gibi bir ucubenin çok matah bir şeymiş gibi pazarlandığı, snobluktan ölecek tiplerin yaşadığı, renksiz bir kentin bu denli gözde olması tuhaflıktan da öte saçmalıktır. -
10. bir erkeğin asla giymemesi gereken şeyler
yeter, erkek bedeni üzerinden yapılan bu cinsiyetçi konuşmalar son bulmalı artık :/
-
11. yeterli para olduğunda alınacak ilk şey
dört yanı erguvan, mis kokulu çam, erik, kayısı, şeftali (ki bunları meyvelerinden ziyade çiçeklerine vurgun olduğum için istiyorum) ağaçları ile çevrili, çok da büyük olmayan, şöyle mütevazı -ama kitaplarıma ferah ferah yuva olabilecek- boyutta bir taş ev. bir de o ağaçların altına/kıyısına, karanfil tarhlarından artakalan yerlere, birkaç domates fidesi, biraz salatalık yeşillik vs. de diktim mi dünyadaki cennetimi bulmuş, gayrısına ihtiyacım kalmamış demektir.
hayaller güzeldir, gerçeklere karşı tahammülümüzü ve sabrımızı artırırlar, ne yapalım.* -
12. recep tayyip erdoğan'ın macron'a verdiği ayar
muhalifim ama kahkahayı bastım amk reis sikip atmış resmen ahahahhahahaha
-
13. bir kadının asla giymemesi gereken şeyler
türban, çarşaf, burka.
-
14. 16 ekim 2019 erdoğan'ın dünyaya yargı dağıtması
imam hatip açarak dünya ile savaşamazsın. sen ve sana oy verenler bir tas çorba ile yetinip seni ve akranın kodamanları para içinde yaşatabilir ama ben bir tas çorba ile yetinmem. atatürk, atalarımız, ceddimiz bu ülkeyi, milleti bir tas çorba ile idare etsin diye kurmadı. o kanlar elalemin çocukları 17 yaşında tüm dünyayı gezerken, kendi migrosun satamayıp çöpe döktükleri sebze artıkları ile doysun diye akmadı...
azdan az çoktan çok gider mi gitmez mi bilmem ama türkiye'nin evlatlarını bu hale getirenlerden elbet çok şey gidecek. tarih bunu hep göstermiştir. -
15. trakya üniversitesi öğrencilerinin dahiyane icadı
kedi: yapacağınız işi sikeyim.
-
16. eşinin sevgilisi tarafından öldürülen koca
kadin iki erkekten kolayca kurtulup yeni tokmakcisina dogru yelken acmistir.
yazik olmus kocasına. -
17. dağ evi + hatun + internet + 1000 kitap + ps4
hatun mutsuz olur, hayati size cehenneme cevirir.
-
18. 16 ekim 2019 izmir'de doktorun bıçaklanması
izmir katip çelebi üniversitesi atatürk eğitim araştırma hastanesi’nde meydana gelen olay. ftr polikliniği yapan asistan doktor lyrica bağımlısı bir hasta tarafından istediği ilaç reçete edilmediği için boynundan bıçaklandı.
yaralanan arkadaşı gören arkadaşımdan öğrendiğim kadarıyla hayati tehlikesi bulunmuyor. doktoru doğrudan öldürmeye yönelik girişimde bulunan bu orospu çocuğu ne ceza alacak bakalım. -
19. otostopla 81 il gezen kız
aynı kızın başlığı daha önce de açıldı ve tutmadı. sanırım ilgi çekene kadar aralıklarla devam edecek eşe dosta başlık açtırmaya.
-
20. yemek yapan erkekler
bir yandan kpss çalışıyor,
bir yandan ev işleri; temizlik, yemek, çamaşır vs
bir yandan da hasta anneme bakıyorum. nasıl?
not: atamaya çalışan edebiyat öğretmeniyim. -
21. her planı birer fotoğraf karesi olan filmler
stop motion filmlerin tamamı bu kategoridedir.
-
22. 29 ekim cumhuriyet bayramı'nı kutlama dayatması
dayatma görmemiş yazarımsı beyanı. cumhuriyet olmasa adama öyle bir “dayar”lar ki feleğin şaşar.
-
23. 1.5 iskender kebap + cola + künefe 20 tl
künefe bim’de satılan hazır künefe.
iskender’in eti eşek veya at etidir muhtemelen.
kısaca cola en sağlıklısı bu menüde -
24. erkekler yatakta ne ister
youtube açıkken uyuyakalmak.
-
25. yalnız tipler 22.00'dan sonra ne yapıyor sorunsalı
kahve
sigara
farid farjad. -
26. kim jong-un'un at üstündeki fotoğrafı
atın daha güzel çıktığı fotoğraf.
-
27. tiktok'taki kimin oğluşu bu videosu rezaleti
tiktok kullanan insanların hepsi bir anda yok olsa , memlekette hiç bir eksiklikleri hissedilmez.
-
28. şule çet cinayeti
bu çağatay aksu denen katil, kızı 20. kattan aşağı atıyor tecavüz edip. kız evvelinde ev arkadaşına mesaj atıyor "kafayı takmış manyak, çıkamıyorum buradan, telefon et, beni çağır" diye.
ev arkadaşı çağırıyor ama kızcağız gidemiyor. neden? çünkü bu çağatay katili "camdan atladı" diyor. camdan atlayan kızın pencere kenarlarında parmak izi olur" deyip araştırıyorlar. ne çıkıyor dersiniz? yok. yani bir çuval atar gibi atmış kızı ağzına sıçtığımın katili.
bak çağatay efendi! her boku anımsıyorum. başlık sildirebilirsin ama zihnimi silemiyorsun.
şule çet için adalet.
ek: pezevenge bakın, parmak izinin olmayışını "avuçladı belki" diye açıklamış. evet, avuçlarken hiç parmak kullanmıyoruz. -
29. 16 ekim 2019 ypg'nin kendini feshetmesi
ön edit 3 : ypg : amerika'nın çekilişinden kaynaklı olarak suriye ile yaptığımız anlaşma gereği suriye orduları bölgelerimize giriyorlar.
sdf: the departure of us forces from ain al arab/kobani will allow saa forces to enter according to our agreement with them
ön edit 2 : suriye enformasyon bakanlığı belgeleri doğruladı. aydınlık link
ön edit. hala jaber 14 ekim 2019 tarihinde yazmış. ama o tarihte anlaşma kesinleşmediğini belirtmiş.
hala jaber tweeti
---
anlaşma link
ingilizce tercümesi
farklı kaynak - @karagullecioglu
@karagullecioglu 2
suriye ve ypg arasındaki anlaşma medyaya sızdı.
bu anlaşmaya göre:
1. suriye ordusu türkiye sınırı boyunca (ayn diwar - jerablus boyunca) bölgelere girecek.
harita 1
2. suriye ordusu tabqa üzerinden ayn issa > tel abyad ve batısı olarak ilerleyecek.
harita 2
3. suriye ordusu menbiç üzerinden ayn el arab (kobani) ve çevresine girecek.
harita 3
4. haseke üzerinden geri kalan bölgelere girecek.
harita 4
5. bundan böyle suriye ordusu fıratın doğusu ve kuzeyinde yerel yönetimle iş birliği içerisinde olacak. türkiye'nin operasyon yaptığı bölge (ras al ayn ve tel abyad) bölge suriye'nin eline geçene kadar çatışma bölgesi olarak kalacak.
harita 5
6. en önemli madde. ypg, suriye'nin toprak bütünlüğünü suriye bayrağı altında korumaya hazırdır ve bashar al-assad liderliği kabul etmektedir.
7.(kesin değil) ypg milatanları , suriye 5.kolordusuna bağlanacak.(bu kolordu haberde arap-kürt liderliğinde olacak diye yazıyor ama başka bir yerde iran-rusya-suriye ortak ordusu gibi dedikodu mevcut. bu kolordunun liderliğini rusya'nın yapacağı yaptığı söyleniyor)
5.kolordu
8. suriye bayrağı, kurumları ve askeri noktaları dışında hiçbir sembol, bayrak ve silahlı güç olmayacak
bu maddeler sonucu ise ypg'nin kendisini suriye'ye bağladığını kabul etmektedir.
bilgi: özerklik veya herhangi bir politik çıkar yok bu görünen anlaşma içerisinde. teslimiyet belgesi gibi.
link
aydınlık link
aydınlık link 2
yakın zamanda duyurular yapılır.
şu ana kadar olan olaylar bu bilgileri teyit etmekte.
suriye enformasyon bakanlığı bunun bir anlaşma değil teslimiyet olduğunu doğruladı.
aydınlık link
erdoğan son gelişmeler hakkında açıklamaları
üstteki linkten tayyip erdoğan'ın açıklamaları da bunu doğruluyor.
yorumum;
rusya ve suriye birlikleri menbiç ve ayn el arab'a girdi. tayyip erdoğan'ın isteği ypg'nin burada kalmaması.
ülkemizin de amacı buydu zaten.
ypg'nin sınırlarımızda olmaması.
putin ile tayyip erdoğan yakın zamanda görüşecekler.
putin herhangi bir çatışma yaşanmaması için erdoğanı ilerleyen günlerde görüşmek için davet etti. erdoğan kabul etti.
habertürk link
muck you adlı yazarın söylediklerine katılıyorum.
eğer bu operasyonu yapmasaydık bu olmayacaktı.
askeri güç önemli.
@muck you
tayyip erdoğan elindeki kartları doğru oynarsa,
suriyeli mültecileri gönderebiliriz.
suriye deki askeri operasyonlar ve buna bağlı ambargolar kalkar.
ypg'den kurtuluruz.
ek bilgi: ypg bunu medyaya duyurmuyor çünkü ypg yenildiğini oradaki halka göstermek istemiyor.
arka planda oluyor olaylar.
son eklemeler.
rusya dış ilişkiler bakanı : suriye ve türkiye arasında ortak güvenlik çalışmalarını destekleyeceğiz.
rusya ve suriye birlikleri menbic ve tel rifat ' a girdi.
rusya ve suriye birlikleri kamışlı , rakka ve al-tabqah'a girdi.
suriye ordusu rakka'ya girdi. reuters link
rejim birliklerinin giremediği şehir deir-er zor. burada ypg militanları rejim güçlerine ateş açtı.çatışmalar var.teslim olmayı burada kabul etmiyorlar.
rejim birliklerini ayn el arab (kobani) girdi(kesin değil).
deir er zor harici diğer şehirlere rejim birlikleri girdi.
yer yer bu teslimiyeti kabul etmeyen ypg unsurları var.
fazla dayanamaz bırakırlar.
rejim birlikleri şehirlere girdi ama köy kasaba gibi yerlerde hala ypg var. bunlara çok dikkatli olması lazım.
http://www.tskmap.net/tskmap.net olaylar gecikmeli olsada buradan bakabilirsiniz.
son dakika editi:
rte:
(münbiç'teki gelişmeler) rejimin, sdg ile herhangi bir anlaşması olduğuna ihtimal vermek istemiyorum.
(münbiç) bizim derdimiz, bu toprakları sahiplerine teslim etmektir. biz bunu istiyoruz. yoksa, 'bize bunu verin' diye bir derdimiz yok.
bizim özellikle münbiç'te olmak diye bir derdimiz yok. bizim tek derdimiz var o da şudur; ama rusya ama rejim, terör örgütü ypg/pyd'yi buradan çıkarmalarıdır.
kısa kes diyorsanız kısa yorum :
ypg'nin buralarda bağımsız bir devlet kurma hayalleri ordumuzun suriye'ye girmesiyle son bulmuştur.
şuan gözüken bu. savaşta kazandığımızı masada kaybetmezsek on numara olacak.
son 5 gündeki askeri hareketler görseli. 5 sn'lik.
kırmızı noktalar : rejim
sarı noktalar : ypg
yeşil noktalar : turkiye
bölge kontrol haritası 15 ekim 2019
haseke - menbiç - kamışlı illerinin rejimin ellerine geçtiğini gösteriyor.
rakka geçmek üzere.
suriye ordusu rakka'ya girdi. reuters link
not: ekleme ve düzeltmeler yapılıyor. -
30. kanada'ya göç eden bir babanın paylaşımı
eren vergisiz kazanç sağlamış. okul, işportacılık yaptırmış. okul, kayıt dışı el altından para toplamış.
rezalet puanım : 10/10 -
31. izni veren mehmet ersoy ihaleyi alan mehmet ersoy
bodrum kissebükü koyu imara açıldı. izni veren turizm bakanı mehmet ersoy.
ihaleyi alan şirket mehmet ersoy'un kendi şirketi;
ersoy turizm - ets turizm
link
link2
bodrum’un el değmemiş nadir koylarından, doğal ve arkeolojik sit alanı olan kissebükü imara açılıyor. turizm bakanı mehmet ersoy’un sahibi olduğu ets tur’a ait olan ve otel yapılmak istenen arazinin imar planları çevre ve şehircilik bakanlığı tarafından onaylandı.
yeni yaşam gazetesi'nde yeralan habere göre 2014 yılında ets tur şirketi kissebükü’nde 5 yıldızlı otel yapmak için adım atmış ve muğla valiliği ‘çed gerekli değildir’ kararı ile otel inşasına izin vermişti. bu gelişme üzerine bodrumlu ve birçok bölgeden yurttaşlar, 25 ocak 2015’te karadan ve denizden bölgeye giderek tepki göstermişlerdi.
ben bu kafaları çok seviyorum ya (bkz: kolonya cumhuriyeti)den hallice
ülkede sadece (bkz: etstur)un otelleri kalana kadar devam.
~ -
32. 16 ekim 2019 suriye ordusunun kobani'ye girmesi
operasyon maşallah çok iyi gidiyor. esad kurşun atmadan kaybettiği toprakları tek tek geri alıyor.!
-
33. imamoğlu'nun otokoç'tan araba kiralaması
aktrollere bak çalıyor ama çalışıyor kafasından ihale sorgular hale gelmişler.
güzel gelişme.
bu sorgulayan kafayı ülkedeki her ihalede sizlerden görmek isteriz. -
34. mustafa kemal'in başarısız bir lider olması
tek başarısız olduğu şey, sizin gibi ingiliz manda siki yalayanları yoketmemesidir. dededen toruna nesil bu amcıklar.
merhametten maraz doğarmış. -
35. kyk borcundan dolayı hesaplara e-haciz uygulanması
ön edit:arkadaş hesap demiş ama maaşını çekemediğini söylüyor. maaş la hesap farklı şeyler. maaş hesabınızı vadesiz hesap gibi kullanıp dışarıdan ekstradan para gelirse bloke koyarlar. ona yapacak birşey yok. maaş hesabınıza değil maaşınızın tamamına bloke konulamaz. yanlış anlaşılma olmasın.
maaşınızın tamamına bloke konulması usulsüz işlemdir. suç isnadı oluşması için daha farklı etmenler de araştırılmalı.vergi dairesine gidip ortalığı gönül rahatlığıyla ayağa kaldırabilirsiniz.bankanın bu konuda yapabileceği hiçbirşey yok. blokeyi e hacizle direkt vergi dairesi koyuyor.
not:bankacıyım aynı zamanda hukuk öğrencisiyim.
tavsiyem 300 500 tl yatırıp yapılandırma yapmanız yönünde.
konu ile ilgili yanlış bilinenler var. öncelikle haczi avukat koymuyor. vergi dairesi sistemde maaş ve emekli maaş hesaplarını bazen tanımadığı için hukuka aykırı bloke işleminde bulunuyor ki bu usulsüz işlem kapsamına giriyor. sistemin bu denli hassas bir konuda bu şekilde çalışması ciddi bir aksaklık olduğunun göstergesi. bin liralık borç için bile sistemleri hesapta 100 bin e bloke koyabiliyor. ben en az elli kişiyi emekli maaşına bloke konduğu için vergi dairesine gönderdim. biz koysak bi şikayette öttürürler bizi
yanlış diğer algı. icra takibine konu dahi olsa ödememişsin hayvan diyip maaşın tamamına bloke konulmasını savunamazsın. savunursan yarın birgün hukuksuz bir eylemle karşılaştığında zırlama hakkına sahip değilsin.
üçüncüsü ortalığa ayağa kaldırma tabiri amiyanedir. git kır dök demiyoruz. yaptıkları saçmalığı yüksek sesle dile getir ki zaten bi halt tan anlamıyor diyip üste çıkmasınlar. türkiye de devlet dairesinde işlerin ne denli yavaş yürüdüğünü anlatmamıza gerek yok sanırım. burda haklısın ve hakkını arayacaksın. hukuk öğrencileri bile ne pısırık olmuş kardeşim? üniversitede de görüyorum beş para etmez ödlek bir nesil yetişiyor resmen.
unutmadan bunlara gerek kalmadan 300 500 tl yatırıp yapılandırma yapmak istiyorum dersen de olur. -
36. ekşi itiraf
bunu ilk kez yaşıyorum. oğlum kreş fotoğraflarında neredeyse hiç gözükmüyordu. sebebini yeni öğrendim.
rahatsız olduğu için ayrı bir köşede oynatıyorlarmış. zaten biz akranlarıyla vakit geçirsin, sosyal bir ortamda bulunsun diye yolluyorduk ve çok önemliydi bizim için.
çocuk resim yapamasa nolur, çizgi çekemese nolur. neden ayırıyorsunuz. o kadar içime oturdu ki gözlerim dolu, hırsımla kaldım oturduğum yerde.
gerilik ya da otizm sorunu yaşayanlar bu sorunları yaşıyorlar hep belki de. insanın içi çok buruluyor, idare etmek çok mu zor, ona iyi gelecek olan yaşıtlarıyla vakit geçirmekken.
onlar için bir şey ifade etmese de benim her gün kokladığım yavrum o. böyle bir muamele için kimseye para ödeyemem. sırf tartışmamak için susuyorum ki eşim gitsin kaydını sildirsin. -
37. matematiğin insanlar tarafından uydurulmuş olması
matematik insanlar tarafından oluşturulmadı ama matematik arayüzü(dili de diyebiliriz) insanlar tarafından bulundu. mesela yer çekimini newton mu buldu? ondan önce yer çekimi diye bir kavram yok muydu? vardı ama isimlendirilmemiş veya keşfedilmemişti diyebiliriz.
-
38. 2019 istanbul depreminde sallanan bina
yüksek binaların belli limitlerde sallanması normal ve olması gereken olduğu için bir bok bilmeden başlık açmamanın gerektiğini bize gösteren binadır.
-
39. erkeği köpek edecek 1 davranış
olmamış hikaye içeren başlık.
arkadaş liselilere ufak trickler vermiş ama üniversite ve üstü için; bu numaraları yapan ceren arkadaşımız karşı tarafın aklında sadece “salak mı la bu?” imgesi yaratır.
bir erkeğin/kadının kalbini çalmak istiyorsanız, böyle age of empires minvalinde salak stratejiler yapmayın. gidin onunla beraber bir şeye ortak olun, açık olun. ona “suç ortağın olurum” hissini verin.
insanlar, ne olursa kim olursa olsun yanında olanlara aşık olurlar. -
40. tıptaki en başarısız dal
cildiyedir. bir sivilceyi bile çözemediler.
edit: roaccutane kullan diyenler, 10 ay kullandım üç ay sonra sivilceler geri döndü. sekiz senedir piyasadaki bütün ilaçları doktor kontrolünde kullandım, her şeyi denedim. lütfen artık şu ilacı özelden yazmayınız.
esit2: ya yeter artık yok şunu kullan yok bunu dene. laboratuvar ortamında şahsen bizzat kendinizin geliştirdiği bir ilaç dışında her bir haltı kullandım. endokrinolojiye de gittim. ciğer böbrek dalak her türlü sakat atıma da baktırdım. -
41. 16 ekim 2019 erdoğan'ın u dönüşü yapması
ne kadar da semazen bir erkek.
öncelikle hahahaahahahaah.
reis bari bir gün bekleseydin. bu nasıl bir dönüş?
birkaç saat evvel, pompeo ve pence için onlar benim dengim değil diyordu.
benim dengim trump, trump'tan başkasıyla görüşmem diyordu.
şimdi ise pence ve pompeo haricinde kimseyle görüşmem söz konusu değil diyor.
anlaşılan o ki birileri aramış, o açıklamayı çek geri demiş.
yüz ifadesine çok dikkat edin konuşurken. utana sıkıla söylüyor gözleri kaçıra kaçıra.
kekeleye kekeleye. büyük adamsın vesselam.
ey ümmet. reisiniz sinyal verdi ve u çekiyor.
sağ baştan silmeye başlayın entryleri.
u dönüşünden önceki açıklaması
bu da u dönüşü yaptığı video linki
youtube linki
(bkz: akp'lilerin uğramadığı başlıklar)
edit: hahahaa seri şekilde eksiliyor aktroller. hahahaahaahahaa -
42. kürtçe konuştuğu için saldırıya uğrayan yaşlı adam
bu haber doğru veya yalan olabilir. ama bir gerçek var ki ırkçılık var, kitlesel olmasa da, bölgesel veya kişisel olarak maalelesef ırkçılık var. babam inşaat işçisiydi. hemen hemen ülkenin her yerinde çalışmışlığı var. babamla birlikte çalışan çalışan arkadaşları konya'da, mersin'de, zonguldak'ta çalışırlarken çok dayak yediklerini söylüyorlardı. polislerden bile çok dayak yemişler zamanın da. suçları kürtçe konuşmakmış. babam hiç anlatmadı böyle şeyler, arkadaşları konuşurken de sessizliğini bozmaz , sadece bazen başıyla onaylardı. evet, birazdan mesaj kutuma küfürler dolmaya başlar. ama söylediklerimin bir kelimesinde yalan yok, yeminlen...
edit: amcaya çok geçmiş olsun. destek mesajı atan kardeşlerime de çok teşekkür ederim.. -
43. küçüğü büyüğünden makbul olan şeyler
eskiden bu cep telefonuydu.
-
44. tüm kemalistlerin erdoğan'ı hayranlıkla izlemesi
-
45. metrobüste yaşanan yoğunluğun sebebi
levent bulut'un bugün köşesinde ibb'li bir yetkili dayanarak konu edindiği sebeplerdir.
https://www.gunboyugazetesi.com.tr/…iyor-3182yy.htm
üşengeçler için:
günde yaklaşık bir milyon yolcunun taşındığı metrobüste yaşanan yoğunluk dikkatinizi çekmiştir. bu hattı sıkça kullanan biri olarak işe geliş gidiş saatlerinde bu kalabalığın bir ferdi de benim!
ibb yetkilileri, bu yoğunluğu azaltmak için tedbirler aldıklarını söylüyor.
tedbirlerden sonra yoğunluk nispeten azalsa da günün belirli saatlerinde devam ediyor. kimi vatandaş bu durumu okulların açıklamasına bağlarken kimi ise okulların önceki yıllarda da açık olduğunu ama bu sene daha farklı bir yoğunluğun yaşandığını söylüyor.
*
ibb'den bir yetkiliye göre ise bu durumun sebebi metrobüs hattının kapasitenin üzerinde hizmet vermesiyle alakalı. ismini vermek istemeyen yetkilinin konuyla ilgili söyledikleri hakikaten ilginç.
*
metrobüste yaşanan yoğunlukla ilgili kendilerine çeşitli bilgiler geldiğini belirten yetkili şunları söyledi:
"20 eylül- 10 ekim arasında sabah ve akşam iş çıkış saatlerinde yaşanan insan kalabalığı, geçen yılın aynı dönenimde yaşanmamış. o dönem metrobüsü kullanan yolcu sayısı bu yıl 2 kat artmış. istanbul'a toplu göç olmadığına göre bu yoğunluk çok şaşırtıcı. ayrıca bize gelen duyumları da değerlendiriyoruz."
*
- "ne gibi duyumlar alıyorsunuz" diye sorduğumda;
"iş saatlerinde gruplar halinde belli duraklarda metrobüse binip 3-4 durak sonra inip karşı yöndeki araçla tekrar ilk bindikleri durağa gelen gruplar olduğu iddiasını var. bu durumu araştırıyoruz. sanki bir yerlerden direktif alınmışçasına metrobüsü günlük kullanan yolcu sayısı 2 katına çıkmış. yaşanan yoğunlukla imamoğlu'nun hedef alındığı açık ve nettir." cevabını verdi.
"bu durum ne kadar gerçekçi? iddia edildiği gibi gruplar varsa her istasyonda bulunan kameralardan tespit edilemiyor mu?" dediğimde ise “araştırdıklarını” söyledi.
*
ne desem ne yazsam boş!.. zira garip bir ülke olduk. nasıl bu kadar ayrıştık görüyorsunuz değil mi?
yetkilinin iddialarına başka bir ülkede olsa gülüp geçerdik.
ama burası türkiye. kargaların bile güleceği işler olmuyor mu?!
daha dün ibb'yi kaybettik diye hamidiye sularını almaktan vazgeçmediler mi?
alay edercesine "sel basarsa üst komşunuzda kalın" demediler mi?
kadınlar iş aradığı için işsizliğin yüksek olduğunu savunmadılar mı?
göçük altında kalan madenciler için “güzel öldüler.” demediler mi?
facia sonrası “treni ben mi kullandım!” diye çıkışmadılar mı?
“başbakan uçurumdan atlarsa biz de atlarız.” diye övünmediler mi? “bizim için ikinci peygamber gibi” demediler mi? utanılacak sözleri pişkin pişkin söylemediler mi?
*
daha neler neler var ama uzatmaya gerek yok. bu kafaya ve bu zihniyete maruz kalmış biri olarak ibb'li yetkilinin açıklamasına işte bu yüzden gülüp geçemiyorum.
yaptıkları işler ve sözleriyle öyle bir ülke yarattılar ki, ister istemez “acaba?” diyor insanlar.
eserleriyle gurur duysunlar. bize utancı yeter!..
turkuvaz basın kartı
ne zamandır bu konuyu yazayım diyorum hep araya bir şeyler giriyor. malumunuz gazetecilik mesleğini yapanlar basın kartı taşıyor. cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi’ne geçilmesinin ardından basın yayın ve enformasyon genel müdürlüğü kapanırken basın kartı işlemleri cumhurbaşkanlığı iletişim başkanlığı'na geçti. iletişim başkanlığı hâliyle ortada bir başbakanlık kalmadığı için sarı basın kartlarını değiştirdi. bu değişiklikte “başbakanlık” ibaresiyle beraber dünyada gazeteciliği temsil eden ve adı üstünde “sarı basın kart”ının rengini "turkuvaz" olarak değiştirdi.
*
bir ön çalışma olmadan, basın mensuplarından tavsiye almadan, gazeteciler cemiyeti’nden görüş istemeden yapılan bu değişlik devlet ciddiyetine bağdaşmadığı gibi, “resmî nitelikli” belge olmasına rağmen gösterdiğinde polis tarafından da ciddiye alınmıyor.
*
devlet sana diyor ki: “sen gazetecisin. seni tanıyorum. al bak buda kartın.”
ama gbt kontrolünde kimlik istendiğinde uzatıp "gazeteciyim” dediğinde polis haklı olarak “sarı değil ki bu.” diyor.
yeni basın kartı da nüfus cüzdanı gibi ama yine de başka kimlik istiyor.
mevzuata göre resmî nitelikli ama tanımıyor.
*
hani ergenlik döneminde arkadaşlarıyla dışarı çıkmak isteyen çocuğa engel olamayıp, “gitmeye gidecek bari ben izin vermiş olayım. yüz göz olmayayım.” diyen ebeveynler gibi… ya “resmî niteliklidir.” tanımını çıkarın ya da devletin kurumlarına bu kart nüfus cüzdanı gibidir diye bilgi verin.
ayıptır yahu! -
46. ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı
çok büyük dertleri olanlar yazsın. başkalarının dertlerini dinleyip, kendi dertlerimi unutmak istiyorum.
-
47. türkiye-amerika savaşı
ne guzel birbirinize gaz vermissiniz. turk silahli kuvvetleri soyle gucludur, turk milleti boyle yamandir falan.
savas, bu zamanda bilgiyle oluyor, istihbarat ile oluyor, teknoloji ile oluyor sayin ahmaklar. canakkale cephesi yuz yil geride kaldi.
kimsenin kimseyle sungu sunuye savasmasina gerek yok. bugun anlasamadiginiz bir insanin nasil ki burnunu kirmak yerine ona arguman sunuyorsunuz, sonra o da size bir arguman sunuyor ve kim diger tarafi baskilayabilirse tartismanin kontrolunu o eline aliyor. ayni sistem gecerli.
siz tabii bir noktada duygularinizi bastiramayip kafa goz dalma potansiyeline de sahip oldugunuz icin, savassak hepsini bitiririz demeniz normal.
adam yillardir yaziyor. soylemeyen kalmamis. turkiye'nin en buyuk ihracat kalemi askeridir diye. mehmetler conilerden 6 kat daha ucuz.
amerika bizimle neden savassin lan. hepsi tezgah. biz amerika icin savasiyoruz zaten.
edit: en degerli sey bilgidir arkadaslar. saf gozu kapali bir sekilde ya iste bizim ulkede uretim eksik, uretim yok da demeyin. bizim ulkede bilgi eksik, bilgiye ulasim yollari eksik, okuyan adam sevilmiyor artik bizim ulkemizde. once bu kafalarin degismesi lazim.
bu kafalar da son 20 yilda turedigi icin cok bir sey cikmaz onumuzdeki donemlerde, yani cok da takilmayin kisa donemde iyiye gitmez bu isler. bize ulkemizin bu hallerini gormek kaldi. umariz torunlarimiz daha iyisini gorur. -
48. türkçe dil bilgisi takıntısı olan ruh hastaları
11 ıqlü primatların eleştirmeye çalıştığı insan tipi. ben bu tipleri bir primattan farksız görüyorum.
takribi altı yaşınızdan beri bu devlet tarafından iyi-kötü bir eğitime tabi tutuluyorsunuz.
bir okul binası kaç tl'ye mal oluyor haberiniz var mı sizin? arazisiydi, işçiliğiydi, malzemesiydi... devlet içi boş da teslim etmiyor sana. içine bir sürü eğitimci koyuyor, her birine aylık bağlıyor. tayyip, emine hanımın; ecevit, rahşan hanımın bileziklerini satıp kendi cebinden mi yaptırıyor lan bu okulları? vatandaşın vergisiyle yapılıyor bu işler. senelerce bu okullara gidip eğitim alıyorsunuz ya senelerce! senelerce tatiller hariç her gün yollar aşındırıp eğitim alıyorsunuz ve buna rağmen hala kalkıp da bir yazı yazmayı bile beceremiyorsunuz. sonra da kendi aptallığınızı örtmek için sağa sola hakaret ediyorsunuz. yazı yazmak ya yazı yazmak! düşündükçe kafayı yiyorum. eğitim sistemi kötü, şu, bu, eyvallah da on beş senede minimum bir beklenti ölçütü olarak yazı yazmayı öğrenemeyen adamın kimseye bok atma hakkı yoktur!
millete ruh hastası, deli, bipolar vs şeklinde yakıştırmalarda bulunacağınıza iki çift yazı yazmayı öğrenebilseydiniz keşke. -
49. nikaha 20 gün kala terk edilmek
nikaha 20 gün kala terk eden bir kadın tanıyorum. olay 90'lı yıllarda oluyor. kadın gelinliği aldığı gün, evliliğe hazır olmadığını ve hayatını yaşamak istediğini anlıyor ve o gece nişanı atıyor.
aileler ayılıp bayılıyor, ortalık karışıyor, adamcağız hastanelik oluyor. kadın geri adım atmıyor.
aradan geçen yirmi küsür yıl sonunda adam şu an bir bankada üst düzey yönetici. gayet güzel bir eşi iki çocuğu var. kadın ise balıkesir'e yerleşti yalnız yaşıyor ve organik tarım yapıyor. bir daha hiç ciddi bir ilişki yaşamadı, mutlu da olmadı. sosyal medyadan adamın hayatını stalklıyor.
terk edilmek bazen mutluluğa yolcu edilmektir. şükredin. -
50. aşık olmadığıyla evli ve sevmediği işi yapan insan
en berbat duyguların insanıdır. faturaları ödeyip, pazardan zehirli tarım ilacı boca edilmiş sebzeleri alabilmek, haftasonları semtinden çıkamayıp cafesinde çay içebilmek, yılda bir kez şanslıysa milyonlarca insanla aynı gün tatile çıkıp akdeniz ya da ege’ye gidebilmek için iett, metrobüs, gürültü, egzoz dumanında solunum yapmaya çalışıp. kahvaltıyı gres yağlı poğaçayla yapıp patron baskısı altında mesaiyi bitirmeye çalışan ve hamster gibi çarkından çıkamayan kazandığı parayla özgür olduğunu sanan beyaz kobaylar ordusu. çalışın! çalışın ve servet sahiplerinin zenginliğini daha da artırın. size de yılda bir kez verdikleri izinlerle hayatı yaşadığınızı zannettirmeye devam etsinler. evlenip mutlu olacağınız zannedin. hatta o da yetmez. bir de araba alın ki bu sürdürülebilirliği olmayan boktan sistemi sürdürmeye devam edin. o da yetmez kendiniz gibi boktan hayatınıza ortak edeceğiniz 3-4 çocuk yapın ki onlar da sizin gibi aynı fabrikadan çıkmış aynı idealleri olan kötü bir kopyanız olsunlar.