Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. en çok nefret edilen erkek burcu

    yazıp yazıp sildim yeminle. ulan yıl olmuş 2023. hala milattan da eski tarihe sahip bir batıl inanca inanıyorsunuz. valla akpli dayılarla yarışırsınız.

    edit: düzeltme, teşekkürler drunkenshoe

  • 2. 3 milyon 313 bin 701 suriyeli vatandaş

    ümit özdağ'la taşak geçerken pek bir keyifliydiniz.

  • 3. ince varken kk'ye oy vermenin mantıklı açıklaması

    kk nın kazanma ihtimalinin daha çok olması. bu kadar mı mantıksızsın

  • 4. instagrama foto atmamak şartıyla yurtdışına çıkmak

    foto atmamak niye şart olsun? yine klasik türk hastalığının zuhur ettiği bir tartışma. ya ifrat ya tefrit. ortası yok. yahu ben yurt dışına çıkmışım, hayal ettiğim yerlere gitmişim. bunları niye arkadaşlarımla paylaşmayayım? tamam her sokağın, sıçtığın tuvaleti bile paylaşma, günde 20 tane hikaye atma ama 2-3 fotoğraf da paylaşırsın yani. saçmalamışsınız yine.

  • 5. muharrem ince

    aktrollere değil de normal ekşi kullanıcısına sesleniyorum, hangi ankette bu adam %3’ün üzerini gördü? (o da ilk dönem kurulduğunda aldığı oy), bu adam 2 ay önce ölü müydü? son 2 hafta mı aklınıza geldi? sizce %3 oy alan adamın ve gündemde olmayan birinin, son zamanlarda bu kadar pompalanmasının nedeni ne olabilir?

    vatan partisinin barajı geçeceğine inanan seçmen kitlesi gibi davranıyorsunuz, farkında değilsiniz.

  • 6. 9 mart 2023 sevilla fenerbahçe maçı

    türk futbolunun önüne çıkmış en büyük fırsatlardan biri olan turun ilk ayağı.

    sevilla üç sezondur j.lopetegui ile 4-3-3'e alışmış bir takımdı; ama sezonun ilk çeyreğinde yollar ayrılıp jorge sampaoli gelince, bu kadro yapısına rağmen 3-4-3 gibi savunmacı sayısını arttıran bir düzene geçti. üstüne bir de marcao, rekik, ve en son ocak'ta gelen loic bade gibi stoperlerin sakatlıkları eklenince son dönemde stoperde önlibero gudelj ve fernando'nun, veya sol bek telles'in oynadığı bir hale geldi durum (kısmen acuna bile oynadı).

    diğer mevkiiler ise bunun aksine, özellikle ocak'ta bryan gil ve ocampos'un gelişiyle birlikte çorba oldu. jesus corona ve papu gomez'in uzun sakatlıkları + isco, dolberg, delaney, januzaj gibi elemanların ocak'ta ayrılmalarına rağmen hala her yere en az 2 kişiyi kafadan yazabilirsiniz, ki sampaoli de bunu yapıyor zaten, sürekli değişen 11'lerle çıkıyor. kadro yapısını, uefa listesinde bulunmayan önlibero pape gueye ve sağ kanat jesus corona haricinde şöyle özetleyebiliriz:

    görsel

    ancak bu değişen isimlere rağmen oyun düzeni, acil durum planı olan 4-3-3 haricinde, %80-90 aynı kalıyor.

    bu, j.sampaoli gibi bir hocanın henüz istediği kıvamı yakalayamadığını gösteriyor. çünkü kendisi daha belirgin bir oyuncu grubuyla farklı düzenler kovalayan bir hocayken, şimdi tam tersini uygulamak zorunda hissediyor zira halen daha aklındaki ilk fikri oturtma gayretinde. hatırlarsınız geçen sezon marsilya'yı yönetirken galatasaray ile avrupa ligi'nde aynı gruptalardı ve gs'yle oynadıkları ilk maç öncesinde oturttuğu 3-1-3-3 düzeni (bkz: #128572272) ile, ikinci maçta oynattığı 4-1-3-2 düzeni (bkz: #130476707) birbirinden çok farklıydı. belirlediği dizilişlere + maç içindeki hareketlenmelere çok takık bir hoca olduğu için belli bir sonuç aldığı planda ısrar ediyor, sonra başka bir plan kuruyor.

    şu an sevilla, kış transfer dönemini yeni yeni geride bıraktığımız bir tarihte olduğumuz için, j.sampaoli'nin ilk planını oturtma ısrarının olduğu aşamada.

    bu planın yanı sıra sadece -skor gereken anlarda- acil durum planı olan 4-3-3'e geçiyor, ki mecburen stoperde oynattığı önliberolardan birini öne çekmek demek oluyor bu. sadece en son atletico'ya karşı, fernando cezalı olduğu ve elde başka stoper özellikli önlibero kalmadığı için mecbur 4-3-3 başladılar ama 10 dk içinde joan jordan'ı top rakipteyken stopere gömdükleri bir düzene geçtiler. ancak topa sahipken jordan'ı öne atmaya devam ettiler ve 15 dk içinde rakip sahaya geçerken kaptırdıkları birer topla 2-0 geriye düşüverdiler (ve 6-1 bitti).

    tüm bu aksaklıklar zaten sevilla'nın la liga'daki durumuna yansıyor. ama bu demek değil ki kötü bir takım. aksine, tempo ve fizik güçleri çok yüksek, bireysel olarak her bir oyuncu fenerbahçe'li muadilinden kaliteli. ve en önemlisi taktik planlara sadık olmaya çalışıyorlar.

    ama uygulama henüz oturmadığı için maç içinde gelişen beklenmedik durumlara karşı reaksiyonları düşük. bu durum iki ana sonuç doğuruyor: 1) savunmada eksik yakalanan anlarda acizlik - 2) hücum organizasyonlarının zengin olmayışı. sezon sonuna dek belki bunları geliştirirler bilemeyiz, ama en azından bu aşamada eşleşmek bizim için görece iyi; avrupada hiçbir türk takımı üst turlarda ismi-cismi arasında bu denli fark oluşmuş bir rakiple karşılaşmamıştı. daha yeni marcos acuna "bu sisteme adapte olmakta zorlanıyoruz" diye demeç verdi.

    peki bu şansı değerlendirebilecek gücü var mı fenerbahçe'nin?

    öncelikle; sevilla'nın birinci yumuşak karnı olan "savunmada eksik yakalanma" anları, genelde sevilla oyun kurarken doğuyor:

    paslaşmaların dikine seyretmesi adına saha konumlanmalarını çok katmanlı yapmaya çalışıyorlar, enine aynı hizada duran iki kişi bulmak zor. bu yüzden kaleciyi oyuna fazlaca katıyorlar; geride pres yediklerinde hemen sahayı genişletip kalecilerine dönüyorlar. merkez açıları kapatmaya devam ederseniz de, kaleci kanat-beklere uzun atmak istiyor ama kadrodaki iki kaleci de bu konuda çok iyi değil, çoğunlukla ya taca çıkıyor, ya da rakip bu pasları topluyor.

    bu açmazı çözmek için zaman zaman topsuz koşular attırdıkları oyuncular oluyor; ama alan yaratmaktan ziyade topu almak için. özellikle merkez orta sahada oynarken sol kanada inen ivan rakitic, orta sahaya kadar gelip bağlantı kurmak isteyen youssef en-nesyri veya sağ kanat-forvetten merkeze inip yerden pas adresi olan kişi (oliver/suso/lamela)... bu koşular atılıyorsa top yüzde 90 onlara gelecek demektir. bu istasyonlara farklı muameleler yapmak lazım; rakitic ve oliver/suso/lamela gibi topu ilk kontrol edişi iyi olan istasyonlara hızlı pres yapmak, en-nesyri gibi topla ilişkisi vasat bir santrfora ise ilk etapta serbestlik tanıyıp kötü bir kontrol beklemek daha mantıklı.

    yani sevilla'ya illa baskı yapılacaksa, kendi yarı sahasında - orta çizgi sınırlarında yapmak lazım bence. çünkü rakip sahaya geçtikleri zaman kaptırdıkları toplarda daha iyi reaksiyon gösterip geriye hızlıca dönebiliyorlar.

    yani bence jorge jesus'un kafasındaki esas soru; sevilla'yı nerede bozmak istediği. fenerbahçe'nin avrupa maçlarında -özellikle deplasmanlarda- daha temkinli ve topu takip ederek oynadığını gördük. üstüne bir de sevilla'nın üretkenlik problemini düşünürsek, j.jesus sevilla'ya topu bırakıp kontratağa mı çıkmak isteyecek?

    dediğim gibi sevilla rakip sahadayken geriye hızlı dönebiliyor. sadece belli noktada açık veriyorlar, o da topu kanatlara getirmek istedikleri anlarda kaptırdıkları toplar, çünkü: 1) kanat-forvetler merkeze inip topla buluştuğunda kanat-bekler ileri çıkıyor - 2) kanat-forvetler hücumdayken kanat-bekler de önde konumlanıyor.

    o yüzden fenerbahçe eğer oyunu kendi sahasında daha çok kabul edecekse: merkezi iyi kapatıp + sevilla'yı kenar hücumlara mahkum edip, topu kaptığı kanattan direkt toplarla kontratağa çıkmak önemli; zira bu anlarda o kanattan kenar stoperleri de öne çıkıyor ve top kaybedilince geniş bir alanda yakalanıyorlar. bunu, topu kaptırdıkları yerde ön elemanlarıyla yaptıkları hızlı pres ile telafi etmek isteseler de, hazırlıklı olan rakipler bu kanaldan hep bir çıkış yapabildi. bunun aksine, topu koruyup ters tarafa uzun topla çıkmak isteyen rakipler sevilla'nın karşı-presine veya ters taraftaki iyi konumlanmalarına karşı topu kaybedip yeniden atak yediler.

    fenerbahçe bunu bence en iyi 3'lü savunma oyunuyla uygulayabilir. sevilla oyunu iki kenardan çok genişleterek oynayan, rakibin alanlarını çok büyütmeye çalışan bir takım. ancak rayo vallecano'nun kanatları 2'şer kişiyle tuttuğu katı 4-1-4-1'ine karşı kilidi açamamışlardı. fenerbahçe'nin bu sezon bunu oynayabilecek bir pratiği oluşmadı, o yüzden 3'lü defans daha mantıklı.

    buradan ikinci yumuşak karınlarına geliyor konu; "hücum organizasyon zayıflığı". bunun ana sebebi önde hızlı çoğalamamaları. rakibi eksik yakalayınca az adamla tehlikeli hücum edebiliyorlar elbet, ama geriye hızlı dönen rakipler karşısında sevilla tekrar sete dönmek zorunda kalıyor. yani fenerbahçe kaptırdığı toplarda geriye hızlı dönemezse sevilla o cezayı kesinlikle keser. birincide olmasa ikincide mutlaka olur.

    o yüzden bence birinci şifre; savunma anlarında her zaman sevilla'nın hücumundan daha kalabalık olmak. sonrası ise artık konsantrasyon, çünkü sevilla enine bir uzun topla kanat değiştirip sizi ters ayakta da bırakabilir. ki fenerbahçe genelde olduğu gibi yine enine çok daralan bir savunma yaparsa sevilla bu ters topları bol bol atacaktır. bu anlarda stoperleri de çok öne çıkartıp top çevrimine dahil ediyorlar (ki stoperde oynayan orta saha özellikli oyuncuların yanı sıra sağ stoperdeki tanguy nianzou da bu konuda kendine güvenli). bu top çevirmeler genelde kenardan içeriye doldurmaya dönüşüyor; eğer rakip geriye çok gömülürse de, seken topları da stoperleriyle topluyorlar ve oyunun o bölümünde yalancı bir baskınlık kuruyorlar, ama iyi konsantre olan rakipler onlara pek fırsat vermiyor.

    bu yüzden sevilla seken toplara + kaptırdığı toplara karşı agresif. setten ziyade açık bulup gol atmaya çalışıyor, özellikle rakibin kontra için ümitlendiği anlarda ikinci darbeyi yapıp topu yeniden kazanmayı / rakibin geriden düzgün topla çıkmasını engellemeyi çok istiyorlar. o yüzden fb'nin orta sahada kalabalık-mücadeleci bir 11'le çıkması çok önemli.

    sevilla için aynı istikrar rakibin oyun kurulumunu karşılarken sözkonusu değil. j.sampaoli basit bir denklemle zayıf takımlara önde bastırıp - güçlü rakiplere 2.bölge sonunda başlayan kompakt bir karşılama yaptırıyor. fenerbahçe'ye ne muamele yapacaklarını başlama düdüğüyle birlikte göreceğiz, şahsen kendilerine denk gördükleri takımlara karşı yaptıkları gibi; ilk etapta ön elemanlarıyla basacakları - ama arka hatları daha kontrollü tutacakları karma bir karşılama yapacaklarını düşünüyorum.

    j.jesus 3'lü savunma çıkarırsa zaten olay önlibero/oyun kurucu orta sahalardan ziyade stoperlerin ayağından çıkacak toplara bakacak, bu topların ilk adresi neresi olacak o önemli.

    sevilla'ya karşı son dönemde 3'lü savunma oynayan tek rakip geçen haftaki atletico'ydu, diğer rakipler hep 4'lü savunmaydı. bu 4'lü oynayanlar içinde sevilla önde bastığının beklerine yalancı bir serbestlik tanıyıp kendi kanat-beklerini geride hazır tuttu. bunu düzgün şekilde kıran tek takım bir önceki turun ilk maçında psv eindhoven'dı, sağ bek teze'yi 3. stoper gibi tutarak çıkmak isteyince ilk yarı boyunca bu ön pres hattını kolayca aşmayı başarmıştı (ama devamını getiremediler).

    fenerbahçe'nin 4'lü savunma çıkması halinde willian arao ile bu tip kurulum yaptığını biliyoruz. ancak bu durumda orta saha çok boş kalabiliyor ve takım kenarlara fazlaca mecbur kalıyor. j.jesus'un bu akşam direkt 3'lü savunma çıkacağını tahmin ettiğim için, benzer tablo aslında yine geçerli; çünkü fenerbahçe bu şablonda da merkezi 2 kişi tutuyor hep.

    bu durum savunma anlarında da problem oluyor, hücuma çıkan kanat-bekin yerini bu merkezlerden biri almak zorunda kaldığı için merkez yine boşalıyor (bkz: #142781024). set savunmasında ise j.jesus kanat-forvetlerden birini merkeze çekerek 3'lemeye çalışsa da (genelde sağdan irfan içeri giriyor), yetmiyor. ve bu yüzden, oluşan boşlukları kapatmak adına savunma çizgisi çok öne çıkmak zorunda kalıyor.

    ama bu sefer bu çizgiyi önde tutmak, birçok kez izlediğimiz gibi intihar olur.

    o yüzden j.jesus belki bu sefer küçük bir farklılık yapıp, 3'lü savunmanın önüne 3'lü bir merkezle çıkabilir mi? atletico'nun sevilla'yı dağıttığı oyun düzeni gibi... kadroda mümkün olan en benzer oyuncularla uyarlarsak:

    görsel

    kanatlara savunma katkısı yapabilecek iki iç (lincoln-crespo), en önde ise yerden oyuna yatkın bir ikili. bu noktada girezmann rolünü kağıt üstünde arda güler'den daha iyi üstlenebilecek bir elemanı yok fb'nin. geriye gelip pas bağlantısı kurmasının yanı sıra özellikle 3'lü merkez sayesinde sevilla'dan kapılması muhtemel toplarda arda'nın ilk adres yapılması, eksik yakalanacak sevilla'ya karşı en iyi silah bence.

    tabii arda'yla başlaması bence düşük ihtimal, j.jesus'un diego rossi gibi daha pırpır, irfan can kahveci gibi daha tecrübeli (sözde), joshua king gibi daha fiziksel eforlu isimleri tercih etmesi çok daha olası. o sebeple geriden çıkarken mutlaka ön hattın daha hareketli olacağı, gerideki pas akışına pek katılmayacağı bir kurgu olacaktır.

    yani attila szalai'nin uzun çarpraz toplarını yine izleyeceğiz gibi :) ama bu sefer doğru işlenirse işe yarayabilir zira sevilla'nın sol stoperinde nemanja gudelj veya fernando reges gibi elemanlar oynarsa savunma arkasına sarkmalık toplar, alex telles oynarsa bunun yerine direkt kafa topuna çıkmalık/takım arkadaşına indirmelik uzun toplar atılabilir. ceza sahasına inecek toplar için gudelj-fernando da buna dahil. yine psv'den örnek verecek olursak, luuk de jong gibi zaten hava toplarında ekstra bir santrforun yanı sıra orta sahasındaki uzun boylu sayılabilecek elemanlarını da (guus til ve veerman) zaman zaman ileriye göndererek geriden uzun oynayıp baskı yarattığını izledik.

    bu aynı zamanda fenerbahçe'nin rakip sahadaki hücum stratejisini de kanatlara çekmek için fırsat. sevilla, mevcut stoper oynayanları yüzünden ceza sahasına açılan ortalarda çok kırılgan. ama paslaşmalarla kenara inmek isteyen rakiplere karşı hep 2'şer kişiyle (kanat-bek + kenar stoper veya kanat-bek + kanat-forvet) savunma yaptığı için kanatlarda yetenekli oyuncularınızı sevilla'lı oyuncularla bire bir yapacak hale getirmek zor oluyor. bunu başka mevkiiden o kanada +1 olmaya gidecek elemanlarla çözmek isteseniz bu sefer ceza sahasında eksik kalacak veya olası top kaybında merkezde/ters kanatta eksik yakalanacaksınız.

    işte 3'lü savunma + 3 merkezle çıkmanın bir önemi de burada yatıyor; sahaya daha geniş yayılabilme imkanı vermesi. fenerbahçe'nin bu sezonki 4-1-3-2 vari oyun düzeninde gerek hücumda-gerekse savunmada oyuncular birbirine yaklaşabilmek için çok daha büyük bir efor sarfediyor. ama 3'lü defans çıktığı vakit rakibe baskı gücü belki azalıyor, ama alan kontrolü hem hücum-hem de savunmada daha rahat yapılıyor. 3 merkezle çıkmak bu kontrolü arttırır bence.

    uzun lafın kısası tempo olarak kafa tutamayacağımızı düşündüğüm için fenerbahçe'nin takım halinde bir bütün olarak kalabileceği, sevilla'nın bireysel üstünlüklerini sahaya yansıtmasına engel olacak - onları henüz oturtamadıkları sistemlerine zorlayacak bir şekilde oynamasını umduğum, türk futbolu adına son dönemin en önemli maçlarından biri. inşallah turu geçecek bir avantaj yakalarız.

    edit: fikrinizi merak ettiğim sorular: link

  • 7. kırıkkale'de yapılan sokak röportajı

    ben çok sıkıldım artık ıq ortalaması düşük insanlarla bu güzel coğrafyayı paylaşmaktan.

  • 8. 9 mart 2023 aslı baykal tweet'i

    tam babasının kızı.

    metin feyzioğlu, m.a. çelebi, nedim şener, mıarrem ince ve baykalgiller.

    ulusalcıların gerçek yüzünü tüm türkiye'ye gösterdikleri için teşekkür edilmesi gereken isimler.

    "iyi ki erdoğan var" yazmış lan :)

  • 9. 8 mart 2023 bayern münih psg maçı

    şu siktiğimin takımına forvet almaktan 2 orta saha alamadı arap.

    git pilav avuçla şl senin neyine la. sadece pl'de şu psgden daha iyi orta sahası olan 5-6 takım var.

    yıl olmuş 2023 hala orta sahada veratti. vizyonsuz arap. koca psg'yi anadolu takımı mühendisliğiyle yönetiyor.

  • 10. anap ve dsp'nin cumhur ittifakına katılması

    anap ne abi? umarım bu soru gelecekte de "akp ne abi" şeklinde sorulacaktır.

  • 11. neden yatay mimariye geçmiyoruz

    bir şehir kurma simülasyonu oyunu indirip yatay yapılaşmaya odaklanarak kabaca bir cevap alabileceğiniz soru.

    kısaca verimli değil, kaynak yok (sadece paradan bahsetmiyorum).

  • 12. 8 mart 2023 vesikalıktan başkan adayı tahmin testi

    https://flo.uri.sh/visualisation/12995071/embed

    öncelikle yeterefenim'e teşekkür ederim. datayı benimle paylaştı. (kişisel veriye dair hiçbir şey yok datanın içinde)

    21 bin kişi cevaplamış. bu da toplamda 420 bin cevap ediyor. gayet yeterli bir büyüklük.

    ve hemen ilk merak ettiğim analizi yaptım: "bu tipler kılıçdaroğlu'na oy vermezler" algısı ne kadar güçlü?

    epey güçlüymüş. erdoğan'a verir dediklerinizin yarısı kılıçdaroğlu çıkmış.

    tabii ki hemen şöyle bir itiraz yöneltebilirsiniz: "ama bu 20 kişilik örneklemde kılıçdaroğlu'nun oy oranı anketlerdekinden çok daha yüksek ve cevaplayan insanlar da kafalarındaki muhtemel seçim sonuçlarına yakın olacak bir dağılım yapma eğiliminde olmuşlardır". evet, ama zaten rastgele seçilen bu 20 kişinin gerçek oy oranlarını yansıtacak şekilde seçilmiş olması gibi bir amaç yok ve insanların da bir sokak röportajından rastgele seçilmiş insanlardan oluşan bir testi cevaplarken kafalarında illa evenly distributed olacak şeklinde bir önkoşul ile hareket etmiş olmamaları lazım. tipe bakıyorsun, şu kişiye oy verir diyorsun. bu kadar basit. daha önceki 19 kişinin erdoğan'a verdiğini kesin olarak biliyor olsan bile bunun 20. kişinin oyunu kime vereceği tahminini etkilememesi lazım. sonuçta kişi bazında tipe bakıp tahmin yapılarak cevaplanan bir test ve sonuç bu şekilde.

    neyse, bu data ile yapmak istediğim çok şey var ama saat çok geç oldu.
    bu entry'e eklerim yarın devamını.

    edit: bu da alınan puanların dağılımı: https://flo.uri.sh/visualisation/12995761/embed
    20/20 yapan 14 kişi var.

  • 13. erdoğan giderse türkiye dağılır

    daha ne kadar dağılacak anasını satayım. birbirine düşman olmayan insan kalmadı ülkede. kendi kendimize düşmanlığımız yetmeyip, yedi düveli düşman edindik.

    millet açlıktan kırılıyor, adalet namına bir şey kalmadı memlekette. artık o kadar kanıksadık ki "silivri soğuktur şimdi" diye espri yapma telaşındayız. azıcık sesini yükseltmeye kalksan ya fetöcüsün ya terörist.

    hiç korkmadan "milletin amına koyacağız" diyebiliyor artık bazı şerefsizler. daha kötüsü de kimse ne diyorsun lan sen göt senin amk diyemiyor.

    siz bir an önce defolup gidin yeter. ne olacaksa olsun, dağılacaksa da bir an önce dağılsın. biz el ele verip dağıttıklarınızı toplar, böldüklerinizi parçaladıklarınızı birleştiririz.

    ayrıca erdoğan her ne kadar kendini padişah falan zannetse de, atatürk'ün yanında erdoğan kim diye sorarlar adama. bu devlet atatürk vefat ettikten sonra dağılmamış da, erdoğan gidince mi dağılacak? bırakın boş muhabbeti.

    şu görseli de bunu savunan aktrollere ve erdoğan'ın dalkavuklarına bırakayım. belki daha net anlamalarına yardımcı olur.
    görsel

    tanım: yıllardır yapılan, kendi seçmenine yönelik algı oyunlarıdır. kişiler, makam mevki sahipleri gelip geçicidir aslolan devlettir.

  • 14. 8 mart'ta atatürk'e teşekkürü saçma buluyorum

    dibimizdeki katar da seçme seçilme hakkı verilen yıl 2003, arabistan da 2006, türkiye' de 1934.
    sadece 8 mart'ta degıl yatıp kalkıp atatürk'e teşekkür edeceksin. ama böyle düşünmeye ne gerek var saçını mora boya, feminizmi ne olduğunu bilmeden benimse, et görünce çığlık at tebrikler 1 lvl insan.

  • 15. jahrein'in selahattin demirtaş'a yaptığı çağrı

    jahrein kim amk?
    sana "jahrein" ismini kullanmayi yasakliyorum. ahmet'sin la sen ahmet. bunun bilinciyle kosende oturmalisin. baska adam kalmadi oyun yayini yapan 40'lik sivilceli ergen ahmet ulke uzerinden ahkam kesiyo. gfgdgdfg

    edit: ustteki rengini sonradan belli eden aktroll sisko oldugunu iyi hatirlatmis. dusun lan ahmet, dinini satan bir siyasal islamci tarafindan savunuluyosun. basini ellerinin arasina alip bi dusun. ahmet.

  • 16. mehmet ali ağca'nın son hali

    dünyanın en garip hikayelerinden birisine sahip bir katilin son halidir.
    bilmeyen genç arkadaşlar için tekrar özet geçmekte fayda var.

    - bu adam abdi ipekçi'yi öldürdü. o dönem kan döken sağ ve sol cenahlar arasındaki uzlaşı köprüsünün vücut bulmuş hali olan bir gazeteciydi ipekçi.
    -sonra türkiye'nin en karanlık adamlarından birisi olan abdullah çatlı tarafından hapisten kaçırıldı.
    -gıyabında ölüm cezasına çarptırıldı.
    -artık hikaye biter diye beklediniz di mi? hayır lan. adam gitti ve papa'ya suikast düzenledi. evet evet, papa'ya. vatikan'da. bildiğin türkiye'nin en önemli gazetecisini öldüren adam iki yıl sonra gitti bir de vatikan'da papa'yı vurdu. vallaha da billaha da vurdu.
    -italya'da müebbet hapis cezası aldı.
    -türkiye'de katil ve ölüm cezası üstüne firari + italya'da papa'ya suikast ve müebbet hapis cezası. daha bu adam gün yüzü görmez heralde diyorsunuz değil mi? hiç de öyle değil.
    -önce italya'da af çıktı türkiye'ye yolladılar.
    -sonra türkiye'de af çıktı ve serbest kaldı.
    -çıkınca da mehdiliğini ilan etti adam. eder tabii lan. sen gazeteci öldür. ölüm cezası al. hapisten kaç. papa'yı vur. müebbet al. sonra üstüne hem italya hem tr seni affetsin ve dışarı çık. o mesih olmayacak da ben mi olacağım.
    -bu adam ondan sonra tv programlarına katıldı, siyaset yorumladı.
    -hala da gördüğünüz üzere ortalıkta garip garip ortamlarda takılıyor.

    hollywood filmi olsa siktir lan abartmışlar dersin. böyle bir hikaye de ancak bizim memleketten çıkardı zaten.

    bonus; ağca'nın yan etkileri...
    - ipekçi suikastinden sonra, beyazıt meydanı'nda bulunan bir kıraathanede kâğıt oynarken yakalanmış.
    -papa'ya yaptığı suikast girişimi sırasında italya'da diplomat olarak görev yapan iki bulgar'ın da tutuklanması üzerine soğuk savaş'ın iki süper gücü abd ve sovyrtleri karşı karşıya getirmiş, neredeyse nükleer savaş çıkartacakmış.
    -1997'de üstlerine bomba bağlı 2 tane türk malta'dan istanbul'a giden bir uçağı kaçırarak o sırada italyada hapiste olan ağca'nın serbest bırakılmasını talep ediyorlar. uçağı köln havalimanına indirtiyorlar ancak yakalanıyorlar.
    -2005'te ağır bir hastalık geçiren papa'ya mektup göndererek dünyanın yakında sona ereceğini haber verip geçmiş olsun dileklerini iletmiştir. papa bir süre sonra ölmüştür. adam hasta yatağında bile kurtulamamış ağca'dan.
    -2013'de yazdığı anılarda papa suikastini iran devleti ve humeyni'nin emriyle yaptığını söylemeye başlamıştır.

  • 17. wells fargo bank'in dolar 15 tl olabilir tahmini

    ihracatı bitirirmiş. 18 den 10 liraya düştüğünde bitti mi kardeş ? hemde bir gece de indi. dışarıda inin cinin top oynadığı saatte bu ülkenin cumhurbaşkanı çıktı sınırsız faiz arttırımı yaptı.

    gelen mesajlar üzerine edit: bilgisiz ve cahil de olduk. çok şükür.
    ve evet ben ekonomist değilim arkadaşlar. gelip de bana ekonomi kitaplarından paragraf atmayın.
    10 yıla yakın süredir kadın giyim üzerine toptancılık yapıyorum. iplikten kumaşa dikiş makinasına kadar herşey dışarıdan alınıyor... 18 den 10 liraya düştüğünde daha batan bir firma görmedim duymadım. bilâkis daha fazla kazandıklarını söyleyebilirim.

    edit 2: hasta mısınız olum siz ? ben size birden düşerse ya da yavaş yavaş düşerse şöyle olur mu dedim ? sonuçta bu kür düştü mü ? düştü. herkes iflas mı etti ? yoo... biri demiş ki; asgari ücret 600-700 dolar olursa kimse iş yapamaz. (aslında çokta güzel yaparlar ya) ben bu konuda bişey demiş miyim ? bana niye konuyla alakası olmayan hakaret dolu mesajlar atıyorsunuz ?(soru işareti cevap verin diye koyulmadı oraya.)

  • 18. kılıçdaroğlu seçildiğinde tarikat ve cemaatler

    kapatılmalıdırlar.

  • 19. 9 mart 2023 yılmaz özdil'in sözcü'den ayrılması

    chp, sözcü, izmir halkı ve ülke adına hayırlı bir gelişmedir. bu adam yeni değil uzun zamandır muhalifim ayağına muhalefete zarar veren kan emici bir vampirdi. chp'li olduğunu söyleyerek sürekli chp'yi sabote ederdi. selvi kılıçdaroğlu'nun hasta halini de medyaya servis eden yine bu adamdır. düşünün hasta bir kadının fotoğrafını çekip sırf kılıçdaroğlu'na zarar vermek için paylaşıyor ve bu paylaşımı yaparken de yine yıkıcı bir dil kullanıyor. halen de gevrek gevrek sırıtarak "ben chp'liyim" diyor. halkın elit, monşer, alkolik diye tiksindiği ekip bu ve bunun ekibidir. baykal ve kızı, yozdil, emine ülker tarhan vb. bunların hepsi aynı kafada olan atatürk üzerinden prim kasan halktan kopuk insanlardı. kılıçdaroğlu bunların alayının defterini dürdü ve dürmeye devam edecek.

  • 20. buradaki polisler tinder'da bize superlike atıyor

    şuraya gelmiş, 8 mart'ta amı ile ilgili imalar hariç hiç bir yaratıcı slogan ya da günün anlamına uygun tek bir noktaya temas edemeyecek zekadaki mor saçlı beyinsizlerin kültürel olarak polisten çok yüksek bir seviyede olduğunu iddia eden sığırlarca yaratıcı bulunmuş slogan.

    bu ülkede bulunan tartışmasız en gerizekalı grup, bu mor saçlı kevaşeler ve bunlara -belki verirler diye- bir umut destek olan amsalak tayfasıdır.

  • 21. donanımlı erkek bulmanın imkansız olması

    kadınların donanımlı erkekten kastı:

    - birey olabilmiş. ailesiyle kankalarıyla yaşamayan kendine ait evi olan biri.

    kesinlikle herkes böyle olmalı ama bu direkt para ile alakalı. şu an kaç kişi ekonomik sebeplerden ötürü ailesiyle yaşıyor tahmin bile edemezsiniz. bazılarının parası yetmiyor bazıları da ailesine bakıyor.

    - iyi eğitim almış, ingilizce bilen, yurt dışına çıkmış ve hala çıkabilen biri.

    bu da doğru fakat yine parayla alakalı be canım. boğaziçi'nde okuyup da hayatında yurt dışına çıkamamış tonlarca insan var. iyi eğitim direkt parayla alakalı değil ama sistematik olarak sadece küçük bir azınlık iyi eğitim alıyor. galatasaray'da istanbul erkek'de kaç kişi okuyabilir ve çoğunluğa vurun bunun yüzdesini. anadolu'da zaten konfor alanınızın dışına çıkabileceğiniz lise kültürü yok.

    - kitap okuyan, hobisine zaman ayıran kişilik.

    ah ah. mesai saatlerinin inanılmaz uzun olması, ev-iş arası mesafe derken insanlar dinlenmek için zor vakit buluyor. hatta bazıları aşırı achiever olup iş sonrası gym'e gidiyor. onu da çorap izi var ayağında diye ezikliyorsunuz. behlül olmanız lazım aylak aylak yaşamak için. geçiniz.

    her birini ayrı ayrı analiz edebiliriz ama donanımlı erkek alt sınıftan çıkmaz valla. bir ömer koç olmak kolay değil. hacı sabancı'yı gömebilirsiniz o kadar para içinde bu kadar vasıfsız olunur mu diye fakat benim yoldaşlarımı eleştiremezsiniz bu şekilde. yazık lan. acıyın az.

    örnek vereyim: bir benim bir kuzenim var. babası da dedesi de amcaları da öküz gibi zengin. çocuk yıllarca özel okulda okudu. ben deli gibi test çözerken beyfendi yurt dışı gezdi, yatları için sertifika aldı, gönüllülük yaptı ve üniversite sınavlarına hiç hazırlanmadı. bir yıl kendine gap year verip dünyayı gezdikten sonra ingiltere'de lisansa başladı. babası çok güzel ev kiraladı. okurken paso partiledi orada burada. paris'e kaçtık yaramazlık yaptık diye post atıyordu. dünya mutfağında da dilini baya eğitti.

    neyse beleş tatil için bodrum'a teyzemin yanına gittim. kuzen de orada. kalabalık bir ortamda muhabbet ediyoruz. bunun baba taraftan da kuzenleri var. amsterdam'da şu restorana gittin mi, broadway'de şu oyunu gördün mü, bilmem kimden drama dersi aldım ama yeteneksizim diye kovdu beni hahaha kekeke gülüyorlar. ben de türkiye'deki top okullardan birinde okuyorum. ne diyeceğim şimdi bu insanlara? hemingway okuduk biz de çok güzeldi desem kıçıyla gülerler çünkü lisede bitirdiler zaten onlar. mal gibi kaldım yanlarında. yata bineceğiz sağı solu tutuyorum düşmemek için. bunlar anti-gravitiy özelliği varmış gibi hop hop biniyorlar.

    alın size donanımlı erkek. ben de donanımsız kaldım. kusura bakmayın.

  • 22. 1955-1985 arası doğmuş korkunç nesil

    memleketin kaymağını bu grup yedi gerçekten de. 1985 biraz abartı gibi ama 50-60-70 kuşakları bu grubu oluşturuyor daha çok bence. ilkokul mezunu oldukları halde sınav falan görmeden devlet memurluğu kaptılar. fabrikalarda çalışanlar hala sendikaların iş yapabildiği dönemlerde, kendileri için çaba sarfeden insanlar sayesinde haklarını alabildiler. esnaf olanlar, piyasaya henüz dinozorlar girmediği için rahat rahat işlerini yapabildiler, geçim derdine düşmediler. istediklerinde tatillerine gidebildiler. evlerini alabildiler. vs. vs.

    bugün gençlere "şükredin" diyenler hayatları boyunca hiç şükretmek zorunda kalmadılar. gençlere öğüt adı altında köleliği nasihatlıyorlar. sorgulamayın, düşünmeyin, okumayın, öğrenmeyin, bilmeyin. sadece yapın. ne kazandığınız önemli değil sadece birilerinin size yapmanızı dayattığı şeyleri yapıp ses çıkarmayın. şükredin.

  • 23. hem yatakta hem seçimde söylenebilecek sözler

    şu başlıklar çok dandik oluyor cidden insanlar komik olduğunu düşünüp yazıyorlar bir de

  • 24. 9 mart 2023 ysk'nın parmak boyasına izin vermemesi

    seçim günü trafoya kedi sokup elektriği kesen, hiç var olmamış insanlara oy kullandırtan, seçimlerde hile yapıp çamura yatmayı adet edinen akp’yi korumaya and içmiş olan ysk, şimdi de parmak boyasına izin vermediğini açıklamasıdır.

    çünkü hırsızlık bunu gerektirir… şaşırmadık. sandıkta görüşürüz.

    kaynak

  • 25. ertem şener

    maçı arka planda açınca podcast oluyor, ne pas anlatıyor ne şut.

    not: sanırım messinin babannesi kaşarmış.

  • 26. sıfırı tekrar üretilse alınacak otomobiller

    alfa romeo 159 nokta.

  • 27. 8 mart 2023 demirtaş'tan akşener'e açık mektup

    yine milletçilere götümüzle gülme fırsatı doğurduğu için demirtaş'a sevgilerimi gönderiyorum.

    ---

    "sayın başmilliyetçi, siyasal islamcılar 13 sene sonra ilk defa seçim kaybettiler. gelin koalisyonun başbakanı olun, ülkeyi bu adamların elinden alalım"

    millyetçi: "yok ben gidip onlara stepne olup ülkede rejim değişikliği yapmalarına yardım edeceğim ve türkiye tarihinde görülmemiş bir ekonomik ve sosyal yıkıma neden olacağım. 8 sene, ülke kaynakları belli bir zümreye peşkeş çekilirken üç beş kadro almak için buna hiç ses çıkarmayacağım."

    "bravo! bölücü değil! süper!! bölmedi! başkoymuşuuum.."

    ---

    demirtaş: "uzattığımız her eli geri çevirmelerine, masaya oturtmamalarına; beni ve binlerce siyasetçimizi içeri atmalarına, seçilmiş belediyelerimize kayyum atamalarına, gelirimize el koyup partimizi kapatmalarına rağmen seni başkan yaptırmayacağız. ittifaka destek olmaya hazırız. herhangi bir koşulumuz yok. tek isteğimiz siyasi olarak muhattap alınmak.

    "terörörisssstt!! allah belanı versin!! bölücüüüüü!"

    ---

    anlıyorum korkunuzu ey moloz yığını.

    türkler ve kürtler sorunlarını medenice çözerse bizim ekmeğimiz kesilir, yok oluruz diye korkuyorsunuz.

    kokuşmuş siyasetinizle beraber siz de yok olacaksınız o kesin de, ülkeyi de beraberinizde götürmenize engel olabilecek miyiz onu merak ediyorum. ülke bölünücek paranoyanız sayesinde, ülkeyi bölmeden yekpare bir şekilde yok edeceksiniz.

    kesin olm çenenizi biraz. utanın biraz lan.

  • 28. her gün duş alamazsam yaşayamam insanı

    bu 6 şubat 2023 tarihine kadar bendim.

    haftasonu evden çıkmadığın hatta kanepeden kalkmadığın bir gün olsa dahi mutlaka duş alırdım. duş almadığım gün dünyanın en pis insanı hissedecek kadar takıntılıydım.

    6 şubattan sonra hayatımız değişti.

    arabada yattım,sandalyede yattım, hatta kaldığımız yerde müsaitlik yoktu yere battaniye serip sert zeminde yattım. çünkü aile üyelerinin işi sebebiyle şehri terk etmemiz olanaksızdı.

    o zamanlar el yüz yıkamak, tuvalet ihtiyacını gidermek,hatta eline yüzüne kolonya sürmek bile insana kendini temiz ve huzurlu hissettiriyordu.

    şimdi daha hijyenik ve daha stabil bir konumdayız. ama depremden etkilenen asıl şehirlerdeki insanların 15 gündür 20 gündür duş alamadığını,içme suyu bulamadığını düşününce insana bu geçirdiği zor zamanlar bile şımarıklıkmış gibi geliyor.

    bazen öyle zamanlar geliyor ki , en vazgeçemem dediğin huylarından bir gecede vazgeçiyorsun.

  • 29. 9 mart 2023 trollerden hesap sorulacak tweet'i

    chp milletvekili sena kaleli'nin tweeti.

    tweet

    ben trol olsam son 2 maaşımı almazdım.

  • 30. evlenmeyi düşünmeyen insanların özellikleri

    şahsım adına;

    hesap vermeyi sevmiyorum.
    başkasının sorumluluğunu almak istemiyorum.
    gerçek sevgiden emin olamıyorum.
    kadınların saçma ve gereksiz asabiyetlerini kaldıramıyorum.
    naz, trip sevmiyorum.
    çocuk zaten hiç sevmiyorum, hoşlanmıyorum bile.
    sürekli aynı kişiyle olmak sıkıcı geliyor.

  • 31. kız arkadaşa alınabilecek 50 tl altı hediyeler

    47,90lık fiyatıyla 400gr nutella.

  • 32. eregl

    temettu dagitmamasi sevindirmistir. bu hukumete yok yere 100 milyon dolar stopaj odememis olacagiz.

    sirketler sirf bu hukumete vergi odememek icin bile kar paylarinda bu denli buyuk kesintilere gitmis olabilirler.

    sadece eregli kazandigi paranin tamamini bu hukumet doneminde dagitsa adamlarin cebine secim kampanyasında kullanmak uzere 100 milyon dolar sadece eregli'den gelmis olacak.

    yoksa bu sirketler pandemi'de fabrikalari kapaliyken bile kar payi dagitti, suan kasasinda 1 milyar dolar tutmasini gerektirecek bir durum yok. yatirim matirim o isin bahanesi, demir celik sektorunde donen nakit bir tek bankacilikta donuyordur.

  • 33. troll tespit dairesi

    chp bursa milletvekili sena kaleli'nin kisaca yol haritasindan bahsettigi daire.

    https://twitter.com/…?s=46&t=qmlwe2smz4mqmu4-mkrx1w

    --- spoiler ---

    "... trol tespit dairesi araştırmaları sonucunda ortaya çıkan bu yapıların nasıl bir oluşum içinde olduğu “medya, siyaset, finans, spor ve iş dünyası” ile organik bağının ne seviyelere ulaştığı? gibi konuların gündeme alınması çalışmaları yapılacak."

    --- spoiler ---

    bence herkes vaziyet alsin, san francisco'ya kadar uzanir*

  • 34. hasan can kaya'nın cem yılmaz'dan komik olması

    cem yılmaz’ı götünle mi izliyorsun ‘bebiş’
    göt mü ıığğ ıığğ ıığ ııııığ

  • 35. ısırma isteği uyandıran şeyler

    bebeklerin tombik kruvasan tipli kolları. insanın dişleri kamaşıyor.

  • 36. terör örgütü nasıl normalleşti

  • 37. balyaj röfle ve ombre arasındaki farkı bilen erkek

    ombre bildiğim kadarıyla akp seçim şarkısıydı(!)

  • 38. başı secdeye değmeyen adama oy vermem

    vermeyecektir.

    bu insanlar atatürk'ü bile sevemediler bu yüzden. alkol içiyormuş, tekkeleri kapatmış, halifeliği kaldırmış...

    değişim olduğunda yapılacak en önemli şey eğitim politikaları geliştirmek olmalı. bina değil öğretmen, doktor, hakim/savcı ve mühendisler yetiştirmeliyiz.

  • 39. 9 mart 2023 istanbul depremi

    bu depremi istanbuldan hissettiysen yeni bir ev bakma zamanı gelmiş.

  • 40. 1+1 evde yalnız yaşamak

    huzur içerir. tavsiye edilir. hatta bu aşamadan sonra artık birileriyle yaşamak oldukca zor hale gelir.

  • 41. kk'ye kafamı duvarlara vurarak oy vereceğim

    akp'nin “kılıçdaroğlu aday olursa kaybeder” reklamı nasıl etkili olmuş insanların üstünde görün işte.
    ne yaptı oğlum bu kılıçdaroğlu size? tamam biraz düşük profilli, bizim ülkenin kirli siyaseti için biraz kibar adam.
    ulan sanki adam milyar dolarlar çarpmış, 3-5 müteahhite ülkeyi peşkeş çekmiş, pkklıları davul zurnayla ülkeye sokmuş , ülkede herkesi kutuplaştırmış, ülkeye bir sürü ne idüğü belirsiz adam doldurup demografik yapının amına koymuş.

    rte'yi bu kadar eleştirmediniz ibneler. yok kafasını duvara vuracakmış. kafanı sikeyim senin.

  • 42. fiyatı korkunç bir şekilde artan ürünler

    istanbul c30 hazır beton
    2021 mart 150+kdv
    2023 mart 2.500+kdv

  • 43. a101'de satılan 120 bin tl'lik elektrikli araç

    yavaş yavaş hindistan olduğumuzu gösteren araba. ayrıca 45 yazdığına bakmayın akü tam doluyken ve sıfır eğimle 45 yapabiliyor testlerine baktım 35-38 arası gelip gidiyor. bisiklet ve scooterlardan bir tık hızlı. şerit işgal ettiği için kullanımı sıkıntı bence, elektrikli arabalar belli bir hız limitinin altındaysa piyasaya sürülmemeli çünkü trafiğin anasını beller.

  • 44. 9 mart 2023 aym'nin hdp'ye hazine yardımı kararı

    "iktidarın değişeceğini hissettiği gün trafik polisinin bile tutumu değişir."

    -süleyman demirel

  • 45. kemal kılıçdaroğlu

    yerel seçimlerden epey tecrübeliyiz. yerel seçimlerde fetö, pkk diye diye kazanmaya çalışmıştı cumhur ittifakı ama büyük şehirleri kaybetmişti. şimdi yine başladılar pkk demeye, yine aynı sonuç çıkacak. millete vadedebilecekleri hiçbir şey kalmadı ama millet umut istiyor, korku değil. biz gidersek devlet yıkılır diyenlerin son 2 ayı. devletin yıkılmadığını, aksine daha da güçlendiğini görecek herkes.

    yolun açık olsun dürüst insan.

  • 46. 8 mart 2023 ak parti rahatlığı

    onlar deprem sabahından beri iktidarı kurtarmaya çalışıyorlar, ve sonunda anladılar. algı yönetimi o kadar da ucuz ve güvenilir değil.
    akıllarına samimi şekilde depremzedeye sarılmak yerine algı yönetimini nasıl yapsak da deprem bölgesi dışında hiç bir şey olmamış gibi hayatı devam ettiririz geldi.
    sonuç olarak bu organizasyonu tasarlamaya çalışırken depremzedelere geç kaldılar. artık kabul ettiler böyle bir rezilliği 20 yıl dan fazla devam ettirtmezsiniz. bizim insanımız sayesinde 20 yılı gördüler ancak. artık planlar kapanışı yapıp uçağa binmek. kabullenişin sükuneti.
    ellerinde 50-60iq erdoğan diye bağırmaktan başka siyasi görüşü olmayan freak show üyeleri kaldı. onlara zaten bir şey anlatmaya falan gerek yok. o ver, şuna bas dediğinde hemen yapıyorlar. çiş eğitimi bile tam oturmamış insanlardan bahsediyoruz.

  • 47. kadınların erkeklere hiç çok yakışıklısın dememesi

    (bkz: annesinin yakışıklısı)

  • 48. ferdi tayfur şarkılarında geçen acımasız sözler

    (bkz: istersen gardaş olurum)

  • 49. deniz mi daha çok huzur verir orman mı sorunsalı

    şu ülkenin ahvali düzelsin de necef çölü bile ilaç gibi gelir bizlere.

  • 50. maraş'ta çadırlara elektrik sayacı takılması

    evsiz kalan depremzedelerin çadırlarına elektrik sayacı takılması durumudur. akıl almaz bir rezalet!

    edit: dağıtım şirketine göre kullanılan enerjinin hesaplanması içinmiş. elektrik enerjisi hesaplamak için her çadırda sayaca mı ihtiyaç var? teldeki gerilim belli akım belli, kayıp oranları belli, santralde üretilen enerji belli. neden sayaç gerekli? elektrik dağıtım alanında uzman biri bana ulaşıp anlatabilirse sevinirim.

    https://twitter.com/…tatus/1633411537116200960?s=20