hadi diğer ürünleri geçtim de, orta enlemde dört mevsimi yaşayan, nispeten su sıkıntısı olmayan, evveliyatı şehirliden çok köylü-çiftçi bir toplumu olan, tarihte tarımın ilk yapıldığı topraklarda bu kadar pahalı ve ulaşılamaz bir gıda sıkıntısı olması ne krizle, ne savaşla ne de başka bir şey ile açıklanabilir. bu kadar mı kötü yönetilir bir ülke yav? türkiye'nin gıdada yaşadığı bu durum, arabistanda petrol kıtlığı yaşanması kadar absürt bir durumdur. bir ülke ancak bu kadar kötü yönetilir, rezalet kere rezalet.

lokantalarımız ramazan dayağı atabilir.

adamlar 20 bin liralık macbooklarla, 7 bin liralık ucuz bilgisayarları karşılaştırıyor ve macbook 10 yıl gidiyor diyor. essah mı?

birincisi, atatürk'ün şahsına veya başka bir kişiye hakaret yok.
ikincisi, söyledikleri doğru ve gülünç.

şimdi,

1-) hayatında hiç savaş veya ekstrem bir doğa felaketi (deprem vs.) görmemiş tipler maalesef yağmacılığın dünyanın en aşağılık şeyi olduğunu bilemez. düşman desen düşman değil, senin vatandaşın. ama o komşum dediğin insan savaşı fırsat bilip sen yaralıyken gelip kolunu kesip bileziğini falan alıyor, marketin varsa çatışmayı fırsat bilip marketini boşaltıyor. bakın bu insanları yapacakları bu boktan geri durduracak tek şey, bu savaş zamanı budur. kem küm etmeyin.

2-) bu videolardaki insanların evinden hiçbir şey yapmadan alınıp soyulup direğe bağlandığına dair bir kanıtınız var mı? yok. ha benim de tam tersine kanıtım yok o yüzden kesin kesin yargılara varmayın salak salak.

3-) videoların birinde bir tane diz çökmüş adamı çocuk diye satmaya çalışmaya gerek var mı gerçekten? rusya babanın oğlu mu?

4-) varsayalım ukrayna neo-nazilerin yönettiği bir ülkeye dönüşmek üzere -ki avrupa'da hemen hemen bütün ülkelerde bu trend olmaya başladı.- durum kötü o belli evet. ama orayı "denazifiye" etme görevini sen neye dayanarak üstlenip işgal ediyorsun? hayırdır amk? luhansk ve donetsk'teki rusları korumak için yapıyorsun zaten yapacağın yardımı, askeri birliklerini yolluyorsun. ne sikime işgal ediyorsun bütün ülkeyi? belki ülkede gerçekten neonaziler'in yönetime gelmesi isteniyor. demokrasi var ulan. sana ne amk? ceremesini kendileri çekecek.

5-) hadi neonazileri bahane gösterip işgal ettin falan, bunlar neonaziyse niye anlaşma masasına oturuyorsun hayırdır amk? nazilerle anlaşılır mı? ders almadın mı tarihten sayın rus?

6-) kendinize bir taraf seçmeyin benden tavsiye. kendi ülkenize odaklanın. ülkeyi geliştirmeye çalışın, bir saldırı anında nasıl koruyabiliriz ona bakın. sana ne amk ukrayna'daki neonaziler'den, rusya'nın emellerinden? sığınmacıları bile bize sığınmıyor bize giren çıkan yok. kaldı ki türkiye şu an için bir nato ülkesidir. ilerde bu çıkarlara göre gayet tabii değişebilir fakat nato terör örgütü yeaaa falan gibi zırvalıklara girişmeyin. nato terör örgütüyse sana göre yaşadığın ülke de mi terör örgütü? azıcık mantık.

7-) ukrayna'daki neonazileri de sikeyim, tarih boyu bizi sikmeye yer arayan ruskileri de sikeyim. olan her zaman olduğu gibi masumlara oluyor. azıcık açın okuyun oğlum, putin'in çeçenya'yı işgal etmek için planladığı apartman bombalamalarına bakın internetten. elinizin altında. putin baban mı birader? ne bu canhıraş savunma mekanizması?

iş anneye saygı duyma, değer verme boyutundan çıkmış doğrudan nişanlısına saygısızlık aşamasına geçmiş. videoda olay anneyi onore etmek değil, kıza daha her şeyin başındayken "annem her daim senden önce gelir" mesajı vermek. tamam annen yine değerli olsun ama bunun yeri orası mı? damat olacak dangoz daha ilişkinin başında annesi ile nişanlısı arasına durduk yere, saçma sapan bir nifak sokuyor herkesin gözü önünde nişanlısını rencide ederek. sonra evlenilirse bile o kız ile kaynanası arasında sağlıklı bi diyalog sürmesi beklenebilir mi?

ayrıca annesi adam olsa uyarması lazım "önce nişanlın ile bi dans et sonra benle edersin oğlum" diye.

herkes yazmış gerçekten de kız için geç değil, umarım kendisini sahnede g.t gibi bırakıp annesine koşan bu adamla evlenmek gibi bir hataya düşmemiştir.

böyle kerizleri bulmak ciddi başarı biz iş güç sahibi kadınız onda birini bile istemeyiz bunlar nereden buluyor diyenlere sırrını veriyorum;

hemen kapanıyorsunuz! türban tunik yüksek topuk! mahçup aile kızı halleri... dini bütün göstermelik namaz niyaz...bir adet jinekolog. tabii işlem adınıza değil.

fakültedeki yollular 'ne keriz yoldu böyle. kasnak yuvarlandı elek oldu! eski orospular melek oldu. necip milletimizin ataları hep haklı görüyorsunuz.

bekareti kutsamaya devam ettikçe erkekler, böyle duduklenecek. ayryca

(bkz: öküz alırız o paraya öküz)

varoşlukla fakirliği karıştırmışsınız, akbille kötü giyimle falan ne alakası var varoşluğun.

"0.64 ile verilen krediyi çekmeyecektin, ekonomiyi sen batırdın"
uzun zamandır bu kadar saçma sapan bir iddia görmemiştim.
yakında akpli dayılardan falan da duyarız herhalde.
nebati falan çıkıp "biz kredi faizini 0.64'e indirdik diye hemen almak zorunda mıydınız? ekonominin batması sizin suçunuz" falan der.
yahu zaten sen kredi alasın diye o faiz oralara indiriliyor. olayın ana fikri bu. düşük faizi görünce kredi-ev almaya niyeti olmayan da ev almaya yöneliyor. zaten faizi indirenin amacı da bu. talep yaratmak!
nasıl kafalar bunlar anlamıyorum.

(bkz: mustafa sarıgül)

#135725035 ulan delirdiniz mi siz ya? ne abisi neyini anacaksınız vatansızlar, filmlerinde kadının cinsel organına yılan sokmasını mı ateş etmesini mi? sarhoşken ufak kız çocuğunu ezmesini mi hakim öldürmesini mi film için bir atı öldürmesini mi?
teröristlik bölücük muhabbetine girmiyorum zaten ondan rahatsız olmadığınız belli. propaganda için daha makul idoller bulabilirsiniz bence en iyisi bu olmamalı.
alttakine edit: lütfen 1 sn engelleme açıklayabilirim. nolur engelleme valla kötü oluyorum. tiplere bak ya katile katil; kadın düşmanına kadın düşmanı diyemiyorsun bir de düşünce ve fikir özgürlüğüne saygısız troll oluyorsun ne güzel istanbul be.
başta entrysini paylaştığım danaya edit: o ufak çapıyla benim entry için edit yapmış bir de. “diğer maddeleri tiksindirici fikirlerinizi meşrulaştırmak için kullanıyorsunuz.” buyurmuş, sakız çalmış sanki amk diğer maddelere bak ahahaha. ulan yatacak yeriniz yok.

her şey hakkında bir fikriniz olmasın arkadaş, ulaşım ve camiymiş açıklamak zorunda kalmaktan utanıyorum ama özgürlük anıtı nasıl bir simgeyse istanbul silüetide bir simgedir. yanlış hatırlamıyorsam galata kulesi ve kız kulesi en son camii değildi ve silüette onlarda bulunuyor. köprüde boğazı temsilen var. almanyada autoban, fransada eyfel, baget ve şarap, italyada kolezyum ve kahve var. ne yani almanların önceliği yol, fransanınki demir yığını ve şarap, italyanın gladyatör dövüşleri mi? bu arada silüet yanlış bir seçim bence çok rahat bozuluyor.

düzenlenen 2. etkinlik bu arada. daha önce 2017 yılında düzenlenmişti, merak edenler için o zamanki çizimleri 4 dakikaya sığdırmışlar. 0.45'teki almanya fransa sınır değişikliği izlemeye değer.
ayrıca dünün çizimleride burada.

sen hiç çalışmamışsın. çünkü sen hiç tecavüze uğramamışsın. böyle bir replik var 2 kadın arasında.

bundan sonra kapattım diziyi. çalışan kadınlar tecavüze mi uğruyor? aykırı olacaksınız diye işin bokunu çıkardınız.

bizzat fiziki zarar görmek gerekmiyor. kültürümüz, tarihimiz, etnik yapımız zarar görüyor. milli sermayemiz zarar görüyor. hadi şimdiki zamanı geçtim, çocuklarımızın geleceği zarar görüyor. bunu görmeyen, birkaç on yıl sonra türklerin azınlık duruma düşmesini ön göremeyip çocuklarını ateşe atanlar en çok zarar görenler ama farkında değiller.

belirli bir düzeyde ingilizce bildiğini varsayarsak, kendi kendine konuşmak. kendinle sesli sohbet et.

sevdiğin sanatçıların,insanların röportajlarını izle aynı cevapları vermeye çalış, gölge boksu gibi.

buraya enayilik, saplantılı, takıntılı, mallık, kesin terk edilecek, kesin aldatılacak, itin götüne sokulacak vb. yazan arkadaşlar acaba 25 kuruşluk pul alabilmek leyla'ya mektup gönderebilmek için hamallık yapan ahmed arif için ne düşünüyordur ?

peki eşinin bir başka adama aşık olduğunu ve ona gideceğini bilen aşık veysel'in, hanımım yollarda zorda kalmasın diye ayakabbısının içine para bırakması hakkında ?

sözlük ahalisi. bazınızdan küçük, bazınızdan büyüğüm. kadın erkek hepinize söylüyorum:

eski aşklar diye imrendiğiniz o büyük sevdalar hiçbirine gökten lök diye inmedi. aniden, birdenbire yaşanmadı hiçbir şey.
her biri emek, gözyaşı, çaba, dirayet ve çok büyük vefa içeriyordu.
çok sevdiğini söyleyen kimse gözünün üstünde kaşın var diye yarı yolda bırakmıyordu. iki gün sonra başka erkeğin, kadının kollarına koşmuyordu.
sözle, gözle hatta eylemle, ihanet böylesi yaygın değildi.
edepsizlik bu denli süslü ve alımlı değildi çünkü ne vardı biliyor musunuz, insanlarda utanmak diye bir meziyet vardı. kim daha arsız, daha orospu, daha şerefsiz olacak acaba yarışı yoktu...

bu başlık altında yazılanlara bakar, dinlerseniz, ne adam gibi sevebilir, ne adam gibi sevilirsiniz. günümüz cinsel odaklı ilişkilerinden yaşarsınız bolca. onlar kolay, çok kolay. o yüzden değersiz. o yüzden beş dakika göreyim diye tabii gidilmez. hatta çıkarın yoksa bir haftalık da gidilmez. anlatabiliyor muyum?
inşallah.

üstünden tır geçmesi lazım ki asfaltla bir olsun, ondan gidemesin. bir dakika görebilsin diye dahi eşinin yanına kar kış demeden koşa koşa gidebilecek kadar çok seven bir kadın.

edit: imla ve noktalama.

(bkz: kiev'in *mına koyacağız) olarak okunması gereken açıklama

gomez’in ayağına top daha gelmeden gole sevinmeye başlardık, bunun ayağına top gelirken de üzülmeye başlıyorum. yalnızca hafif bir merak oluyor, bakalım acaba bu kez nasıl bir mallık yapacak diye.

avrasyacılık işte böyle bir şey.

bir yandan, yaşadıkları demokraside var olan iş bırakma haklarını kullanarak, ülkelerini olası bir saldırıya karşı savunmak için sınıra gönderilen nato tanklarını engelleyen işçileri översin. diğer yandan, işgalci bir gücün savaşa yolladığı tanklarına aynı muameleyi yapan belaruslu işçileri tutuklayan junior diktatörü ve ağababasını desteklersin. bunu da solculuk diye yutturursun.

solculuğu faşist diktatör yalamak sanan ülkem sosyalistlerinin haline baktıkça üzülüyorum. ispanya iç savaşında faşist franco’nun tanklarına karşı gönüllü olan partizanlar, faşist putin’in tankları için güzelleme yaptığınızı görseler yüzünüze tükürürlerdi.

bu haberleri türkiye’deki korkunç hayat pahalılığını meşrulaştırmak için kullanacak yüzsüz orospu çoçukları olacaktır ancak almanya’da insanlar zamlanmış olan etin kilosunu 12-15 birime alırken, türkiye’de 150 birim. bu kıyaslanabilir mi?

buyrun, sanayinin tam kalbinden açıklıyorum. babam da sanayide işveren. bütün çocukluğum sanayide geçti. türk küçük esnafı çakaldır arkadaşlar. babam dahil. sigorta yapmamak için çıraklık eğitimden çocukları alırlar. 18 yaşına varmadan da sigorta mecburiyeti olmasın diye kovarlar. hala eski usül ezme mantığıyla adam yetiştirirler. kesinlikle asgari ücretin altında cuzi haftalık alır bu çocuklar. meslek öğretiyoruz zanaat manaat diye kafa sikip günde en az 10 saat çalıştırırlar çocukları. siktir edin bitiyorsa bitsin meslekler. çocuklarınızı bu eğitimsiz vampirlere bırakmayın. okumuyorsa vurun kafasına yazılım öğretin. yeteneği neyse insan gibi çalışabileceği (zor ama) bir yer bulmaya çalışın. o da olmuyorsa bırakın evde otursun ama yine bu heriflere yem olmasın. öyle şeylere şahit oldum ki düşündükçe gözlerim doluyor. 12 yaşında çocuklar kar altında çekiç tutmamalılar hemşerim. ısıtıcısı olmayan, buz gibi dükkanlarda bir itin eline bakmamalılar. hiçbir zaman da adam gibi öğretmezler zaten çocuklara. yarın öbür gün rakip olur diye.

edit: yazılımcı arkadaşlar biraz alınmışlar. ifade etmek istediğim şeyi yanlış yolla dile getirmişim. eğer öğrenebiliyorsa okul dışında da eğitim yolları var. yazılıma yeteneği varsa o yöne yönlendirin manasında yazdım.

yoo, annem falan söylüyor arada.

yalanlar...
biraz daha yalanlar...
daha fazla yalanlar...

+30'larındaki yeni tanışmış iki insan, hiçbir zaman karşısındakinin en derinlerine, özüne inemeyeceğini bilir.

olay anlatıldığı kadar ne ölçüde doğrudur bilmiyorum yalnız suriyelilere ülke kaynaklarını göstere göstere ve bununla övünerek yediren erdoğan'a ses çıkarmayıp 9 yaşında çocuğa eziyet etmek tam da bizim sağcı milliyetçilerimizin karakteristik davranışıdır.

geçenlerde haber olan, market zincirinin sahibine laf edemediği için asgari ücretli gariban çalışanı tehdit eden valiyi hatırlayın (bkz: sinop valisinin bim çalışanını tehdit etmesi)

1)evlenecem
2)ev-le-ne-cem
3)vermezlerse kaçacam

canım anam dövmesi olması.

görsel

beni icinde bulundugum beladan kurtarabilecegini umdugum program.

ben de dominik cumhuriyetinde yasiyorum fakat covid ve ustune baska bir rahatsizlik gecirdigim icin isime son verildi ve su an remen bes parasiz ortada kaldim. eger yapim ekibinden birisi veya ekipten tanidigi olanlar varsa iletisime gecmem gerekiyor. umarim sozluk gucunu bir kez daha gosterir ve bana yardimci olabilir.

akp seçmeninin %90 ı asgari ücrete çalışıyor. umarım bu hayat pahalılığı daha da artarak devam eder. açlıktan evdeki masayı sandalyeyi kemirirsiniz.

ne diyorduk? (bkz: svihs)

mansur yavaş'ın alacağı oyla 2 ülkeye cumhurbaşkanı seçilir. erdoğansız bir seçim olsa mansur yavaş %90 oyla seçilir. erdoğanlı bir seçimde amasız, şartsız, mühürsüz oylar dahil net %55 oyu var.

başlık sahibi edit yapıp, millete laf yetiştirip duracağına, önce beş harften büyük sözcükleri doğru yazmayı öğrensin. hala başlıktaki yanlışın düzeltilmesini talep etmemiş.

abdülkadir'e kırmızı vermeye bir tarafı yemediği gibi, ts aleyhine penaltı vermeye de bir tarafı yememiştir. tam yeni türkiye'ye uygun bir hakemdir. sahibinin düdüğü.

tipim yok
vücut yok
boy yok
meslek yok
statü yok
ev yok

e bu durumda bi zahmet olmasın.

bu aksiyonu nerden aldıklarını izah edeceğim. net fakir dürtüsüdür. şimdi bu eylemi yapan güruh plastik kap içinde plastik kaşıkla ayakta pilav yiyor öncelikle bu kenarda dursun. ülkemizde ekstra ücretsiz olarak ana sipariş yanında verilen herhangi bir şey ne olduğuna bakılmaksızın ver abi, doldur abi şeklinde değerlendirilir çünkü bedava. pilavcınında pilav yanında ekstra olarak verebileceği, olayı renklendirme adına yapılan bir hamle 'ketçap' gayet yerinde bir buluş.

mansur yavaş diyen zır siyaset cahilleri dolu sözlükte. başka bir parti nasıl başka parti üyesini cumhurbaşkanı olarak açıklar ? bu partinin tüzel kişiliğine hakarettir.

ümit özdağ olarak açıklanacaktır.

neden mansur yavaş olmayacağını açıklayayım da biraz siyaset öğrenin.

zafer partisi açıkladı adayımız mansur yavaş diye.

mansur yavaş'ın önünde 2 seçenek olacak

-ben tüm konsantrasyonumu ankara'ya verdim. şu an öyle bir düşüncem yok.

bu ihtimalde zafer partisi taca çıktı. daha aday bulamayan parti konumuna geldi.

-evet cumhurbaşkanı adayı olacağım.

bu ihtimalde mansur yavaş'ın chp'den istifa etmesi gerekecektir. istifa etmezse zaten disiplin kararıyla atılır ki olaylara ve kişilere bakmadan karar verecek olursak atılması da doğru olur. parti kararı yok bir bok yok çıkıp adayım diyemezsin.
zafer partisine geçmesi gerekecektir.
edit:ekleme

bir erkekle tanıştığınizda diyin ki: sen beni döver misin? ya ne alaka diye gülüp dalga geçiyorsa normal insandır. ben bir kadına asla el kaldirmam vb. gibi aciklamalar yapiyorsa sıkıntı.

'mutluluk yanımızdan gelip geçti'

(bkz: kırık bir aşk hikayesi)

ekşisözlük köylülerinin yine özgürlüklerinin sınırlarını anlayamadığı başlık.

2 gram balık yiyeceksin diye istanbulun en işlek sahilini saatlerce işgal edemezsin sayın köylü. burası 10 kişinin yaşadığı beldenin günde 2 kişinin uğradığı sahili değil. saatte binlerce kişinin geçtiği sahilde kimse senin misinandan kaçmak zorunda da değil.

çok balık tutmak istiyorsan, alırsın oltanı, siktir olup gidersin sakin bir sahile insanlara rahatsızlık vermeden tutarsın balığını. aq sahil şeridini senin sikko hobine ayıracak değiliz. kaldırım insanların yürümesi için vardır, sahilin keyfini çıkarsın diye vardır. küçük kasabanızda yaptığınız her şeyi şehirde de yapacaksanız yakında sizin sokaklarda halı yıkamanızla da uğraşacağız demektir. eğer cidden böyle köye yaraşır düşünceleriniz varsa, lütfen daha kırsal bir hayat tercih edip geldiğiniz yere siktirip gidin.

ayrıca "ama bılık yemesinlir mi" diyenlere de, ülkenin %40'ının asgari ücretle geçindiğini ve herkesin balık tutmak için bebek sahile gitmesi durumunda sahil şeritlerinin wuhan canlı hayvan pazarına döneceğini söylememe gerek yoktur umarım. yeme lan ayrıca sikik, banane senin yediğin balıktan.

ayrıca bu başlık altına "insanların mutluluğunu şey yapmayın" diyenler düşünmekten, toplumdan, kuralların neden var olduğundan ve toplum olarak yaşamanın gerekliliklerinden bihaber aciz zihinlerdir. umursamak bir yana, engelleyip geçiniz. çünkü bu salaklara uyarsak sokakta kurban kesen, sokakta düğün yapan, sokakta gece yarısı partileyen, sokakta yorgan yapan, sokakta halı yıkayan, kaldırımlara döşek atıp orada oturan insanlara da tamam dememiz ve küçük bir hindistana dönüşmememiz gerekiyor. ciddiye alınacak tipler değiller.

galatasaray'ın fenerbahçe'yi kadıköy'de yenmesinden sonra lig tarihinin gelmiş geçmiş en büyük olayıdır. 1.400 yıllık gelenek bozuldu, an itibarıyla erzurum küme düştü.

sadece 2.72 milyon dolar kazanmıştır. bi dk lan yemedi bu sefer. harbiden güzel para kanka.

tofaşı günümüz enjeksiyonlu motorları ile kıyaslayarak vites boşken daha çok yakar diyen dangozlari pistten alalım öncelikle. tofaş için vites bostayken daha az yakar evet.

ben mecbur muyum gecenin bu saatinde davul sesiyle uyanmaya? mecbur muyum sizin inandığınız din yüzünden huzursuz olmaya? bu saçma gelenek acilen yasaklanmalı. içinizde yaşayın kardeşim dininizi. insanları rahatsız etmeden efendi efendi yaşayın ne yaşayacaksanız!

maçın başından beri 25 kere kendini yere attı, her seferinde bu varlık 1.55 boyunda diye faul verildi hiçbir şey olmamasına rağmen..

yetmedi, basıp giden larin'e 7-8 saniye boyunca arkadan sarıldı, faul verildi hala daha adamı çekiştirmeye devam etti. en sonunda larin yeter allah belanı versin diye bunu savurdu..

sonuç? hakem kisvesi altındaki şahıs larin'e kırmızı kart verdi..

sadece bu herifin maç başından beri yaptıkları ve hakemlerin ona karşı gösterdiği davranış biçimi bu senenin nasıl geçtiğinin bir özeti..

en önemli bilgiyi patlatıyorum; telefon normalde mp3 dosyalarını tanımıyordu fakat ultramp3 ile dinliyorduk.

ulan ülke de milyonlarca turist değil mülteci var istilacı var hala renkler güzeldir betimlemesi yapıyor nagehan. ya halk istemiyor halk, bütün anketlerde min %60 suriyeliler afganlar gitsin çıkıyor ve hala kozmopolitliğin güzelliğini falan anlatıyor ,falafel yiyeceksen seni suriye topraklarına alalım nagehan!

bugün geberme yıldönümü olan, vatan haini mezarına işediğimin çocuklarından en zavallısı.

fesini siktiğim, oruspu çocuğu.

telefonu keyifle kullanacağınız yerine pil seviyesini takip edip ve bununla yetinmeyip telefonda sürekli uğraştıcı işlem yapıyorsunuz. bu cihazlar size konfor vermeli dert değil.

aile. içi huzurla dolu, herkesin birbirini karşılıksız ve kocaman sevdiği, sıcacık bi aile.

parası olmadıgı için deliren görmedim ama sevgisiz büyüdüğü için deliren çok var.

mabadı sıkışan abd'yi suçlayıp meclis feshediyor. oh ne güzel ya. sen kazanırsan ne güzel seçim, seni gönderecekleri zaman 'abd yaptı'.

dindarların hakiki tanrının kendi tanrıları olduğundan emin olmaları kadar ilginç olmayan sorunsal.

yaşadığımız mülteci sorunun mimarıdır. tarih seni böyle yazacak, böyle hatırlayacağız.

atatürk ile şu an chp’nin nasıl ilgisi yoksa senin de yok.