bir fenerbahçeli olarak rakip takım hakkında maç öncesi bilgi alabilir miyim diye başlığa giriyoruz mantar gibi türemiş bu dalyaraklar. yok "hakemin erzurum dograyacagi maç, yok gs'nin penaltılarla kazanacağı maç, yok erzurumlu oyunculara milyon tane kırmızı kart çıkacağı maç"
azalarak bitin artık amk.
Ekşi Sözlük Debe Listesi
Hepsini aç
-
1. 24 ekim 2020 b.b. erzurumspor galatasaray maçı
-
2. netflix'e gelmesi istenen dizi
six feet under, hbo dizisi. netflix’te izleyemezsiniz. blutv’de izleyebilirsiniz.
biri de kalkmış, bein’e nasıl kaptırdınız falan yazmış. ülkedeki yayın haklarının satın alınabileceğinden bihaber.
istediğiniz dizilerin yapım şirketlerini öğrenmek birkaç saniyenizi alıyor. netflix, sizin istediğiniz programları yayınlayan bir kanal değil. açıp azıcık okuyun ya, herkes dizi sıralıyor.
yemin ederim bezdim kimsenin iki satır yazı okumamasından. öf. -
3. 24 ekim 2020 ekrem imamoğlu'nun covid-19 olması
etrafındaki herkese her gün test yaptırsaydı, halkın arasında değil sarayda yaşasaydı, halkla arasına duvar örseydi böyle olmazdı.
-
4. ingiliz erkeğine şak diye telefonunu veren kız
(bkz: turkish girls on erasmus are easy)
edit: teyzesinin önünde 'she's already talking to english sausage' demesine rağmen kızın numarasını alabilmiş. biz kıza böyle desek 2 tokat çarpar, sokak ortasında bağırmaya başlar amk. -
5. kendine aşık olur muydun
amıma bile koyardım
-
6. nihat hatipoğlu'nun otelinde içki satılması
üst edit : google cache tık tık
arkadaşlar linkini ve ss görüntüsünü paylaştığım halde mesaj kutumu fotoşopçu diye hakaret eden tehdit savuranlar için paylaşıyorum. ayrıca zaten başlık açılınca en az yarım saat boyunca herkes orijinal değiştirilmeyen ifadeleri okudu ve gördü. zaten ilk entry'lerde kimsenin itiraz etmediğini görürsünüz.
linkteki adreste ayasultan otel hakkında bölümünün 3. paragrafında; görsel
"oda kahvaltı konsepti ile hizmet veren ayasultan hotel’de 1 adet ana restoran mevcuttur. ayrıca lobby bar ve snack bar olmak üzere toplam da 3 adet bar seçeneği de sunulmaktadır. bu barlarda alkollü ve alkolsüz içeceklerin ek olarak, atıştırmalık birçok lezzeti bulmak da mümkündür." diyor.
sokaktaki birayı gören ama kendi oteli ayasultan'da satılan içkiyi görmeyen görmeyen iki yüzlü din tüccarı. alkol satarak kazanılan para da haramdı değil mi?
edit : linkteki açıklamada alkollü ve alkolsüz ifadeleri kaldırılmış. "... ayrıca lobby bar ve snack bar olmak üzere toplamda 2 adet bar seçeneği de sunulmaktadır. bu barlarda içeceklere ek olarak, atıştırmalık birçok lezzeti bulmak da mümkündür. açıklaması ile değiştirilmiştir." iyi ki ekran görüntüsü almışım.
edit 2: otel nihat hatipoğlu'nun mu nerden biliyorsun diye çok sayıda mesaj aldım. arkadaşlar kendi ağzıyla söylemiş. link daha öncede başlık açılmış otel hakkında (bkz: nihat hatipoğlu'nun oteli) -
7. sokakta bira içen kızlara verilecek nasihatler
nihat hatipoğlu’nun geçmeyeceği yerlerde için biranızı, adam ülke gündemini değiştirdi sizin 2 biranız yüzünden.
edit: hatipoğlu fanları saldırıp duruyor, hepinize buradan cevap vereyim o zaman;
ben hocanıza kötü bir şey demedim biiiiirr, ikincisi “hocamız kötü bir şey mi dedi, kızlara küfür mü etmiş” falan diyorsunuz ya o zaman ben de şöyle bir yazı yazsam:
bir ilimizde, sokaktan hayretler içerisinde geçtim, sabah sabah kuran kursuna gitmeye çalışan 4 tane kız gördüm çok şaşırdım, o kızların normalde derslerine çalışması gerekiyordu, ne işleri vardı sabah sabah kuran kursunda, bu gençlerimize asli görevlerinin, okuyup, çalışıp ülkelerine faydalı birer insan olmaları gerektiğini anlatmak lazım.
nasıl güzel oldu mu şimdi?
kimse kimseye karışmasın. ondan bahsediyoruz. -
8. fransa devlet binalarına yansıtılan karikatürler
ne yaparsanız yapın müslümanları memnun edemezsiniz. müslümanlar günümüz itibariyle modern yaşama hala entegre olamadılar. tabi bunda bu çok sevdiğimiz avrupa ve amerika milletleri büyük rol oynadı ama asıl can sıkan müslümanların sanki islam onlara böyle emrediyormuş gibi, şalvar, sarık, pis sakal, kara çarşaf, kafa kesme, insan yakma, bina bombalama vb şeylere gömülü kalmış olması.
adam 2020 yılında avrupanın göbeğinde yaşıyor, avrupanın bütün olanaklarından faydalanıyor ama gidip bir karikatür için insan öldürüyor. bunu din adı altında kafa kesmek gibi ilkel ve barbar bir yöntemle yapıyor. bu da yetmiyor ve hala dinime saldirüüler diye mağdur olmaya çalışıyor.
işte müslümanlar böyle olduğu sürece asla düzelemez ve bütün dünyada hızla islama olan düşmanlık artar. kimse farkında değil ama yurt dışında müslüman imajı göbeğine kadar sakal uzatmış, küçük kız çocuğu ile evlenen bir bombacı terörist.
buna tepki vereceğinize bunu nasıl düzelteveğinizi düşünün. en başta dini lider diye seçtiğiniz adamalar temiz bakımlı olsun. en az üç, dört dili konuşabilsin. üniversite mezunu olmayan, akademik düzeyde din eğitimi almamış hiçkimseye vaaz verdirmeyin, namaz kıldırmayın. imaj her şeydir. daha yazılacak çok şey var ama sırf bunları yazdım diye bile beni mahkemeye verecek hatta yetmeyip kafamı kesmek isteyecek milyonlar var. o nedenle müslümanlar düzelmez, bu böyle sürer gider. -
9. ensonhaber'deki imamoğlu pozitif haberi yorumları
şu söylediklerinin milyonda birini cumhurbaşkanı için söyleseler bir daha gün yüzü göremeyecek olan tiplerin kudurmuş köpekliğidir. evet, bu tarz söylemlerde her iki taraf da bulunuyor ama tutuklananlar hep aynı taraftan nedense. sorarlarsa ülkede hak hukuk adalet işliyor dersiniz.
-
10. arabistan'da türk reyonuna yunan bayrağı asılması
adamlar bile bizim arap değil de türk olduğumuzun farkında. kralları ölünce bayrak indirenler farkında değil. bak sen bayrak indirirsin adam iki günde satar seni.
-
11. 24 ekim 2020 amazon.com.tr rezaleti
amazon’u tebrik etmek lazım daha faydalı bir ürün göndermişler.
-
12. yaş ilerledikçe fark edilen şey
-gerek iş gerekse özel hayatınızda sikerler eşiği ni aşmamak için olması gerekenden fazla çaba harcamanın size sadece zarar verdiği gerçeği
-hayatınızda bazı olaylarda şah iken, bazılarında sadece piyon olduğunuz gerçeğini kabullenmek gerektiği
-kazanmak ile mutlu olmak kavramlarının her zaman aynı anda gelmeyebileceği, bu nedenle bazen mutlu olabilmek için kazanabileceğiniz savaşı kaybetmeyi tercih etmeniz gerektiği
-hayatınızda yönetebileceğiniz olaylarda yönetmen koltuğuna sahip çıkmayı, yönetemeyeceğinizi bildiğiniz sadece oyuncusu olduğunuz konuları ise kafayı takmamak gerektiği
-mükemmel olmadığınız ve mükemmel olmak zorunda olmadığınız gerçeği
-iş hayatında ve özel hayatınızda galibi olduğunuz savaşın sizde de yara açabileceği, bazen savaşmaktan kaçınanın asıl kazanan olduğu
-çok konuşanın sizi haklı kılmadığı ve az konuşup çok dinlemenin önemi
-iş hayatında konfor alanından çıkmadan başarının gelmeyeceği -
13. otuzluk abilerden z kuşağına öğütler
boşverin yaşlılara yer vermeyi malum şahsı devirin yeter.
-
14. ahirete inanmayan insandan her kötülük beklenir
ahirete inanan biri olarak, ahirete inananların hayatımızı cehenneme çevirdiklerine şahidim.
-
15. fransa'nın büyükelçisini istişare için çağırması
adamlar politik bir hamle yapıyor, başlıkta bir tane adam akıllı yorum yok. o anasına geçirmiş, öteki bilmem neye küfretmiş, okuyoruz bi de mal gibi bunları ya ona yanıyorum.
-
16. masterchef türkiye
bu haftaki çekimleri izmit'teki hyundai fabrikasında yapılan yarışma. izlerken aklım yemeklerden ziyade 50-60 sene önce savaştan çıkmış yoksul bitap bir halk olan korelilerin bugün hyundai gibi samsung gibi dünya devi şirketlere sahip olmasına gitti. 1950 yılında biz kore'ye yardım etmek için asker yollayan, ekonomik olarak onlardan iyi durumda olan bir ülkeydik.
-
17. nusret'in çalışanının suratına et fırlatması
abartılacak bir konu yok, adam parodi yapıyor. levent kırca neler yapıyordu yanında çalışanlara.
-
18. radamel falcao garcia
telafisini hata etti.
-
19. 24 ekim 2020 barcelona real madrid maçı
bu iki takım bir başka 24 ekim’de 2014 yılında karşılaşmış madrid konuk ettiği barca’yı 3-1 yenmişti.
o gün plaza mayor’da barca ve madrid taraftarları yan yana masalarda içerek tezahürat yapıp birbirlerini alkışlıyordu. nike store’larda messi ve ronaldo’nun formasını yan yana sergileyip insanları iyice maçın havasına sokmuşlardı.
üzerinden 6 yıl geçti, bir başka 24 ekim. evlilik yıldönümüm. o zaman euro 2.83 olduğu için madrid’de sangrialarımızı içip maçı izleyebilmiştik. bugün euro 9.45’lerde. insanların hayatının içini boşaltıp zenginliğine zenginlik katanların yüzünde ronaldonun şutu patlasın. -
20. isveç'te kafa kesen kürdün 12 yıl ceza alması
herif kafa kesmiş ama reşit değil diye cezası 12 yıl veriliyor.
kafa kesmiş, kafayı bıçakla koparıp atmış. öyle bir anda yapılacak şey değil. yani silahla bir saniyede vurup da vah tüh etmemiş. böyle oturmuş kafayı kıtır kıtır kesmiş. sürmüş yani, zaman almış. bıçağı ilk vurunca pişman olmamış mesela devam etmiş.
edit: 23 yaşında olduğuna dair mesajlar aldım. neyse siz benim demek istediğimi anladınız. canavarca hislerle insan öldürmenin cezası 12 yıl imiş. verilen ceza, bu şerefsiz bir bok yedi, buna öyle ceza verelim ki emsal olsun başkaları benzer suçları işlemekten korksun diye değil de, bu şapşal bir halt yedi, e olan olmuş öleni de geri getiremeyiz, bari kalanı adam etmeye çalışalım düşüncesiyle verilmiş gibi duruyor. -
21. menemeni soğanlı yiyen insan
yetti artık bu menemen muhabbeti. gidin nasıl yerseniz yiyin.
ne haliniz varsa görün ve sonra gelip sahici problemlere odaklanın. -
22. muhtemelen aralıkta 5 milyon aşılama yapabiliriz
yalancıyı siksinler mi?
biktim bunların yalanlarından. ınsanlar bunlara güvenip nice tanıdık ve akrabalarını kaybetti.
t: bakanın sahte güven veren açıklaması -
23. ömür boyu içine hapsolunacak film
vintage porno filmler.
guzel bir köşk, mis gibi doga, guzel yemekler.
cast olarak kahya olmak isterim. almancam da var. -
24. yazarların hissettiği en şiddetli fiziksel acı
orta bire gidiyorum. okulun kapanmasına anca bir ay falan var. tavana kadar uzanan kitaplıktan bir kitap almam lazım. çıktım sandalyeye. her nasıl olduysa dengemi kaybettim ve güüüm diye sağ kolumun üstüne düştüm. sıcaklamaya önce bir şey anlamadım. derken bir ağrı başladı anam anam anam... ben öyle ağrı görmedim. artık kırıldı mı, çatladı mı, ezildi mi, kimbilir ne oldu? bizim evde düşmek veya hastalanmak neredeyse yasak olduğundan, önce, neden düştüm, salak mıyım, gözüm nereye bakıyor paparasını yedim; sonra karşı apartmandaki kırık çıkık işlerinden anlayan yaşlı bir kadına gittik annemle. doktora gitmedik, çünkü sigortamız yoktu. yaşlı kadın bildiğimiz ayçiçek yağıyla kolumu ovdu, eve geldik. ben ağrıdan çıldırıyorum tabii. vakit gece yarısına gelirken babam eve geldi. içmiş içmiş, anca yolu bulmuş. noldu falan dedi üstünkörü, annem anlattı. ben ağrıdan nasıl ağlıyorum ama... ben birileri beni hastaneye götürsün diye umarken babam “zırlama be kes!” dedi. ağlaya ağlaya uyudum. ertesi gün ve toplamda bir ay kadar süre annemin yazmalarından birini kol askısı niyetine kullanarak okula gittim geldim, sınavlara girdim vs... o kol artık kaynadı mı, tam olarak ne oldu bilmem, hiç doktora gitmeden kullanılır hale geldi. ama hala arada sızlar ve uzun süre yukarıda tutamam. büyüdüğüm ortama bak aq.
-
25. 10 bin tl maaş alıp iyi maaş alıyorum demek
10.000 tl günümüz itibari ile ideal gri türk maaşıdır.
haftada bir ortalamanun üstü bir restoranda yemek yedirir, yılda bir çeşmeye/alaçatıya/uludağa götürür, ucuz bilet kovalarsanız 1-2 yurt dışına çıkarır, güncel elektronik ürünlerden bazılarına sahip olmanızı sağlar, sabahları starbucks'tan kahvenizi aldırır... sizi beyaz türk olduğunuz illüzyonunu içinde yaşamaya devam ettirip, tasarruf/yatırım yapamadan tüketim döngüsünden çıkmamaya ve daha fazlasını istemeye ikna eder.
ama iş, ev ya da düzgün bir araba gibi büyük ölçekli harcamalara gelince, yoksulluk sınırının biraz üzerinde olduğunuzu yüzünüze çarpar ve "ben düşük gelirli olamam, piyasa şişiriliyor..." gibi bahaneler üretmenize neden olur. -
26. 24 ekim 2020 galatasaray'ın attığı gol
gol diyen net ılık götlüdür.
-
27. yalnız yaşayan 40 yaşından büyük bekar kadın
sevgili naif, masum düşünceli kadınlar...
40+ yaşında olan ve yalnız yaşayan bir kadının bunu tercih etmesi, kalıpların dışına çıkması, cinsiyetçilik, ille de evlenmek zorunda olmaması gibi bir sürü şey bu başlık altında olta atan çoğu insanın umurunda bile değil. yazdığınız entrylerin hepsini "bize ne anasını satayım" diye geçiyorlar.
bu hadisedeki tek önemli nokta, 40+ olan bir milf'in (veya cougar'ın) sevişmek için kendinden genç birisini tercih etmesi, kader bu ya buradan tercih etmesi, yalnız da yaşıyor tesadüfe bak, kendi evinde sevişmesi kısmı.
yoksa, türk toplumunun gelenekçi yaklaşımına karşı bireysel bir tepki vermiş olmanız falan önemli değil.
iyi akşamlar. -
28. playstation herkesin alabileceği bir şey değil
ps2'yi part time çalıştığım bir dönemde, istanbul gibi pahalı bir şehirde yaşarken zorlanmadan almıştım.
ps5'i herkesin alamayacağı birşey haline getiren insanlar utanmadan bundan bahsedebiliyorlar. senin bu konulardan kaçman, konuşmaman lazım. bari milletle dalga geçmeyin.
kafayı yiyeceğim. sanki range rover'dan bahsediyoruz ya. oyun konsolu lan altı üstü. -
29. playstation 2'de oynanmış en güzel oyun
winning eleven tek geçerim.
fenomen ronaldo ve r.carlos forvet hatti
merkez batigol -
30. tuzla'da yaşlı çifte yol veren minibüs şoförü
yaya geçidinde yayaya yol vermenin haber olduğu bir ülkedeyiz. trafik, kurallara uymak ve insana saygı konularındaki vaziyeti düşünün.
kurallara uyan şofördür. -
31. 4 genç kız sokakta bira içiyordu hayret ettim
hadi len...... dediğim laf.
içer içer sana ne!
o içen kızlar belki 'kurtulur' da sen battığın o şirkten dolayı cehennemin en dibine gidersin, benim inandığım islama göre.
uyduruk masalcı seni. -
32. 24 ekim 2020 vvv venlo ajax maçı
venlo oyuncu değişikliği yaparken birşey dikkatimi çekti.yedek futbolcu oyuna koşarak girdi.nereye amına koduğum diye sorası geliyor insanın.
-
33. whatsapp'ta engellenmek
cuma mesajı atanları engelliyorum.
hatta bir defasında dayımı engelledim.
niye engelledin diye sorduğunda da;
ak partlisin o yüzden demiştim.
çünkü adam cuma mesajını haşmet’linin fotoğrafıyla kutluyordu. hem cuma mesajı atıyor hem akp’li. iki defa engelledim.
edit: yoğun istek üzerine görseli, geri dönüşümden çıkarıp sizlere sunuyorum;
görsel -
34. güzel maaş dendiğinde akla gelen minimum maaş
şurda yazan maaşları patronlar kazanmıyor sizin neyin kafasını yaşıyorsunuz ya :) birde herkes mesleğine göre kazanır ne saçma başlık, şurda lise mezunuda yazıyor üniversite mezunuda. piyasanın üstünde maaş alıyorsan güzel maaştır. mesela çaycılar genelde şirketlerde asgari ücret alır, deneyim istemez istediğin kadar deneyimli ol, adam için piyasanın üstünde 3000-3500 lira güzel maaştır tabi melih gökçek işe sokmuşsa mesela 10bin lira alan çaycı olabilir o işte diğer yazarların bahsettiği ütopik ve çok güzel maaştır. (bkz: 10 bin tl maasi olan ankara bb caycisi) her mesleğin belli bir arz talebi var bilgisi deneyimi var. bulunmaz hint kumaşı değilsiniz.
ayrıca yurt dışı maaşları tl ile çarpmayın böyle bir mantık yok işimize gelince 1euro 1tl diyoruz işinize gelmeyince 1euro 10tl. o tl maaşınız ile almanın 10 ayda alabilidiği araba için 180 ay fazla çalışmanız gerekmesi sizin malum partiye oy vermenizin sonucu, neticede ülkede tarımıda, hayvancılığı, sanayiyi, üretimi, teknolojiyi, yurt dışı ilişkileri, ekonomiyi de bitiren kendileri.
türkiyede şuan sorsanız piyasa mesela inşaat için ortalama "asgari ücret + (deneyim*500tl)" gibi bir rakamdır. yani yeni mezun arkadaşlar asgariden başlarsın heryıl 500tl koy maaşına koymuyorlarsa iyi maaş değil zaten. (mezun olunan üniversite, yüksek lisans, program bilgisi felan taş çatlasın 500-1000tl fark ettirir hatta yüksek lisansın konusu ile alakasızsa işverenin umrunda bile olmaz fiyat farkınız olmaz.)
10yıl deneyimli adamın maaşı bu hesapla = 7300tl (yaş 32-33)
20yıl deneyimli adamın maaşı bu hesapla = 12.300tl çıkmaktadır ki bu birçok proje müdürü, şantiye şefi maaşına denktir. (yaş 43)
30yıl deneyimli adamın maaşı (artık eşek değilse taşaklı proje müdürü, koordinatör felan olmuştur) = 17.300tl (yaş 50) ha tabi şu 30 yıl deneyime gelmişken aslında yavaş yavaş sektör de bu adamlar eski sayılıyor ve pahalı kalıyorlar bu tip adamlarda kolay kolay 10 bin tl maaşları beğenmiyor ya işsiz kalıyorlar yada o şirkete bu şirkete derken sürüklenip gidiyorlar, neticede belli bir yaştan sonra yeniliklere ayak uyduramıyorlar (malzeme, program, yönetim vs) işverende genç ve ortalama 10-15yıl deneyimli ucuz adamlarla çalışıyor. yani eğer 20-30 yaşına gelipte üst düzey yönetici değilseniz "formül / 2" yapın maaşınızı.
bunu mesela sektöre göre çoğaltabiliriz mesela yazılımcılar gördüğüm duyduğum "(3*asgari ücret) + (deneyim*600tl)" bir formülle bulunabilir. yazılımcıların tabi çok fark edebiliyorda herkez ütopik maaşlar almıyor. pasif gelir elde etme imkanları yüksek neticede ama işvereniniz var ve çalışan iseniz. üniversite, program bilgisi, yüksek lisans vs bu sektörde maaşa 1000-2000 fark ettirebilir.
burdan çıkan sonuç yeni mezun = 6900tl +
10yıllık = 12.900tl
mesela bir muhasebeci, asgari + (deneyim*200) den 10yıllık bir muhasebeci maaşını 4300tl bulabilirsiniz.
tabi ben bu formülü yaptım mantık olarak. her yıl %10 gibi bir zam almanız gerekiyor gibi bir oranda çıkıyor yani enflasyona bakacak olursakta tutar.
güzel maaş nedir diye sorsanız. yukarıdaki formül *1.5 türkiye şartları için bence güzel maaştır.
*2 çok iyi maaştır.
lükse fazla alıştık altımızda son model arabalar, en lüks rezidanstan daireler olsun istiyoruz da öyle bir gerçek yok coğrafya kaderimiz.
diğer yazarlarda formüller üretip yollayabilir. -
35. ansızın gelen hayat çok güzel hissi
gençken çok şiddetli uğrardı bana. tam bir öfori şeklinde yani. ama düşüşü de sert olurdu. zira hayatımın belli bir düzeni , sabit rutinleri filan olmadığı gibi; kendimi de tam olarak tanımıyor, ne istediğimi/ beni şu hayatta neyin sürekli ve kesintisiz olarak mutlu edeceğini bilmiyordum.
ha yaş ilerledikçe anlaşılıyor ki, yok öyle bi kesintisiz mutluluk, paso zirvelerde gezme hali filan.
ki gerek de yokmuş zaten buna.
esas olan "ok ya, iyi böyle" hissiymiş. sıkıcı bi rutinden değil; içinde güneş ışığı, gülümseme ve devamlılık olan/ mütevazi ve organik bir histen bahsediyorum.
insan mutluluğu plastik gibi sabit , sentetik bisey zannedebiliyor; içine doğmadıysa.
bu hisse davetiye çıkaran durumlar için benim şahsi listem aşağı yukarı şöyle;
-sabah çok erken kalkış, sert kahve- idman (koşuyorum ben) - esneme - duş - kahvalti. ve sonrasindaki keyif kahvesi esnasında gelir mesela o his.
-kızım var benim 8 yaşında. onunla (ve tabii yanımızdaysa babasiyla **) beraber iyi vakit geçirip eğlenmek. evlatla yaşanan o sonsuz sevme-sevilme döngüsüne girmek.
orası çok mutlu ve huzurlu bi yer. anlatılmaz. ara ara geliyor kafası. seviniyosun bedavadan ^_^
-eşle doyurucu bir ilişki paylaşabilmek. seksin yıllar geçmiş olsa bile hala taze, heyecan verici ve muhteşem geliyor olması. geceleri dirty yetişkin oyunlarıyla ya da bi battaniyenin altında dizilerle filan geçirip, sabahları kahvaltı hazırlarken birbirini pandikleyerek kikirdayan ebeveynler olabilmek.
birlikte dansedebilmek, spor yapabilmek, oyun oynayabilmek, sohbet edebilmek ve birbirine yetebiliyor olmak...
- tatmin veren bir işe/kariyere sahip olmak. emeğinin karşılığını alabildiğin, katma değerinin olduğu, onay ve takdir gördüğün bir işle uğraşıyor olmak.
bunlar artık insanın normali olduğunda tabii ki öfori şeklinde zirvelerde gezmiyor insan ama, genel olarak sakin, mutlu, pozitif, yapıcı ve huzurlu bir modda oluyor.
yalnız tabii eğer hayata benim gibi zor bir başlangıç yaptıysanız; ara ara hafiften "ulan ben başkasının hayatını mı yaşıyorum acaba? allah kaydırma filan yapmış olmasa bari" hissi geliyor. ahuhahah
çocukken ya da gençken mutlu insanlar gördüğümde içimden "çok mu güzel ulan hayat?" ya da "kaç para ulan bi mutluluk" hissi yanaşırdı bana sağdan sağdan.
mutluluk ve huzur halini oldukça yabancı bulur, içten içe asla elde edemeyeceğim, tanımsız ve formsuz bişeymiş gibi algılardım.
uzaylı gibi bişeydi mutlu insanlar bence. zaten çok fazla da değillerdi galiba. işte anca filmlerde filan... öyle hissederdim.
galiba o yüzden hala ekstradan bi yükseliyorum bazen kendi hayatıma. yıllardır içinde yaşıyorum, ama hala "yüzde yüz normalim bu artık" diyemem. geçmişi silemiyorsun çünkü.
çocukluğuma küçük bir hediye olsun bugünüm diye onu unutmuyorum ve teması kesmiyorum onunla belki.
belki bu yüzden arada biraraya geliyor ve bugünkü hayatımıza bakıp birbirimize sarılıyor ve seviniveriyoruz.
mutluluğu, sevinci bedavaya getirmek demiş miydim?
hah, tam olarak öyle biseydir aniden gelen "hayat çok güzel hissi" bence. -
36. y. köyü ye'cüc me'cüc
(bkz: cinli film çekelim kanka)
(bkz: ya tutarsa)
(bkz: tabi lan manyak mısın) -
37. aysun kayacı
bahsettiği şeyi anlamak için tuğla gibi kitaplar hatmetmek gerekir.. koca ülkeyi baklava dükkanı olarak görmekten daha geniş bir vizyona ve çağının ötesinde bir anlayışa sahiptir.. bir 15 sene sonra belki idrak edilir kendisi.. ayrıca dağdaki çoban bir temsildir, tam tersine gerçek hayatta dağdaki çobanların oyları üstün kılınsa belki devrilecek bir hükümet var ortada.. mesele ne dağ ne meslek.. mesele oy kullanma ehliyeti ile alakalı.. sonra dost ortamınızda "tam bir sığır, bu da insan mı" filan diye cümleler kurmayın kimse için; zira işte bu kadın sizin gündelik hayatta zaten söylediğinizi dile getirdi.. kocaman yürekli kadınımız, aysun hatun! çok yaşa!
-
38. ekrem imamoğlu
kendisine geçmiş olsun dilediğimiz istanbul belediye başkanı . muhtemelen ikinci testte istediği sonucu alacaktır, alışık bu duruma.
-
39. akıllı telefonların artık heyecan uyandırmaması
-
40. kargo gelmedi diye kuryeyi öldüresiye dövmek
emekçi kargocu ölüm döşeğinde, yine serbest bırakmışlar magandayı, ülke topluca cinnet halinde. kimsenin akıl sağlığı yerinde değil. dışarıda mümkünse kimseyle iletişime girmeyin. herkes potansiyel katil. kendinize ve ailenize dikkat edin. adalet yok, herkes birbirini katlediyor...
-
41. kendi çocuğuna tuhaf videolar çeken anne
istismardır.
-
42. salgına rağmen tıklım tıklım olan yerler
(bkz: sokağa çıkma yasağı öncesi luppo alan adam)
unuttunuz değil mi? ben unutmadım da....
bu herifle dalga geçenlerin alayı göt göte hiçbir şey yokmuşçasına mekanlarda oturuyo şu sıralar.. -
43. dünyanın yok oluşuna 5 dakika kala dinlenen şarkı
-
44. arda kardeşler
ardaya faul yapıldı göğüs diye işaret ediyo. falcao nun teması da aynı nokta? bu nasıl hakem ulan?
-
45. at gibi kadınların it gibi adamlarla olması
it gibi adamların bok gibi parası olması
-
46. yerleri silen erkek
nasıl insanlarla muhatapsınız anlamıyorum ki.
altı üstü yer silmek. bir erkek okulunda, iş yerinde, çıraklığında, askerliğinde, evinde vs vs bunu yapar.
gayet olağan bir şey yani. kutsayalım mı? -
47. iii. dünya savaşı'ndan önce mars'ı kurmalıyız
"ki dördüncü dünya savaşını (ya da birinci mars savaşını) orada yapıp oranın da içine sıçalım" diye devam etmesi gerektiğini düşündğüm iddia.
-
48. sevgilisinin testislerini ısırarak koparan kadın
öyle bir canilik için 10 yıl 18 ay hapis cezası nedir?? hiç vermeselermiş bari.
-
49. ankara soğuğu
daha başlamadı arkadaşlar. bu hava ankara soğuğunun fragmanı bile olamaz. bu havada üşüyorsanız gerçek ankaralı değilsiniz demektir.
-
50. hasan can kaya
çok kendini tekrar etmeye başladı. her bölüm gelen karşı cins arkadaşlara sana yazıyor imasında bulunuyor. 1-2 sefer iyiydi tamam. ama suyunu çıkarmamak lazım. biraz zorlama duruyor. seyirci de ayıp olmasın diye gülüyor.
bir gün çok sağlam linç yiyecek olan yutupçu komedyen.