Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 15 temmuz 2016 tsk darbe girişimi gariplikleri

    - bakanlar kurulu, cumhurbaşkanı, milletvekillerini geçtim, tek bir vali'nin yada kaymakam'ın dahi zapt altına alınmadan köprülerin, havalimanlarının falan tutulmaya çalışılması. bu sayılanlar hala aktif görev başında iken darbe bildirisi okunması.

    - darbe bildirisinin tamamen isimsiz ve imzasız olması. "yurtta sulh komitesi" nedir, kimlerden oluşur, ne zaman ne için kurulmuştur bilgisinin verilmemesi.

    - resmi olarak sıkıyönetim ilan edilmesine rağmen askerlerin sokakta kendi bildirilerini uygulamaması.

    - resmi olarak sokağa çıkma yasağı ilan edilmesine rağmen askerlerin sokakta kendi bildirilerini uygulamaması.

    - sadece ankara ve istanbul gibi metropollerde merkezi yerlere yollanan ve ikinci bir emre kadar beklemesi talimatı verilen askerlere ikinci bir emrin, o askerler halk tarafından linç edilinceye kadar gelmemesi.

    - sokakalarda er-erbaş dışında rütbelilerin hemen hemen hiç görülmemesi. ve o er ve erbaşların ne yapacakları ve neyin içinde olduklarına dair hiçbir bilgilerinin olmayışı.

    - 450bin metrekarelik ve binlerce çalışanı olan cumhurbaşkanlığı sarayının zaptı için gönderilen 3 rütbeli 13 er toplam 16 askerin girişte polis tarafından gözaltına alınması.

    - mersin'de garnizon komutanının valiyi ve emniyeti arayarak kendini il sıkıyönetim komutanı olarak tanıtması ve il idaresini devir aldığını belirtmesi ardından, iki ekip otosunun yaşadığı lojmana gidip kendisini gözaltına alması.

    - kullanılan bazı askeri araçların hangi birliğe ait olduğu anlaşılmasın diye plakalarının örtülerek sokaklara çıkması.

    - genelkurmay başkanı rehin açıklaması. ardından genelkurmay başkanı kurtarıldı açıklaması. saatler sonra genelkurmaya operasyon düzenleniyor açıklaması.

    - darbeci komutanların hayati yazışmaları whatsapp grubundan yapmaları.

    - cnn türk, doğan medya vs.. gibi yayın kuruluşlarının ele geçirilmesi fakat faaliyetlerini sürdürmelerine izin verilmesi.

    - trt'nin zapt edilmesi ve bildiri okunur okunmaz çalışanlar tarafındna geri alınması ve yayına kalındığı yerden devam edilmesi.

    - hükümet yetkililerinin ayrı ayrı fakat hep aynı kelimeleri kullanarak demeç vermeleri. "kalkışma", "sokağa çıkın"... vs...

    - aynı anda türkiye genelinde 90bin camide sela verilip, sokağa çıkın diye anons yapılması.

    - henüz hiçbir şey net değilken ve sonrasında ölüm haberleri bir bir haber ajanslarına düşmeye başladığında hükümet yetkililerin, "sular durulana kadar evinizden çıkmayın, tek bir vatandaşın burnu kanamasın, gerekirse sığınaklara girip sivil savunma ekiplerini bekleyin" diyeceği noktada "sokağa çıkan demokrasinizi geri alın" ve "bu 2. istiklal savaşıdır" açıklamaları.

    - bir yandan tv'lerden bangır bangır "sokağa çıkın demokrasinizi geri alın denirken" aynı anda taksim'de heykel çevresinde bekleyen askerlerin hemen 20 metre arkasında özel harekatçı polislerin hiçbirşey yapmadan saatlerce beklemeleri.

    - cumhurbaşkanlığı sarayından helikopterlere açılan uçaksavar ateşi görüntülerinin, helikopterler halkı tarıyor diye medya servis edilip yayınlanması.

    - iki gün önce gerçekleşen fransa'daki terör eylemi görüntülerinin, medyada genelkurmay halkı tarıyor diye ervis edilmesi.

    - sokağa dökülen halk tarafından taşlanan tankın kaçış manevrası sırasında kaza yaparak bariyere bindirmesi sonucu, maalesef vefat eden vatandaşlarımızın videosunun, medyada "ordu halkı tanklarla eziyor" diye servis edilmesi. (yanlış anlamalar olabileceğine binaen açıklama gereği hissediyorum: elbette tankın şoförü hatalıdır ve suçludur. yargılanması gerekir. burada anlatılmak istenen, buna benzer olayların başka bölgelerde yaşanmamış olmasıdır. ve teslim olan askerlerin ifadesinden zaten ellerinde kesinlikle bir vur emrinin olmadığı ortaya çıkmıştır. iş bu haldeyken bu videoyu onlarca kanaldan tanklar halkı eziyor diye servis edilmesi başlı başına bir gariplikitr.)

    - bazı noktalarda, teslim olan ve hiçbir şeyden haberleri olmayan erlerin, kalabalığa bırakılıp öldüresiye dövülmeleri, kimi yerlerde vahşice öldürülmeleri.

    - dünyanın en ölümcül silahlarından olan modern tankların elindeki en büyük silah pala olan küçük gruplar tarafından teslim alınmaları.

    - birçok il merkezinde hiçbir saldırı, teknik arıza vs. açıklaması olmamasına rağmen durduk yere 1-2 saatlik elektrik, internet, yayın kesilmeleri ve tam o sırada sela ve sokağa çıkın anonslarının yapılması.

    - flightradar24.com' da dahi ne zaman, nerede olduğu bilinen ve takip edilebilen cumhurbaşkanı uçağının hiçbir şey olmuyor, havada darbeci f16' lar yokmuşçasına seyahat etmesi. aynı uçağın darbeciler tarafından zapt edildiği duyurulan havalimanına inip üstüne basın toplantısı yapılması.

    - ntv, cnntürk, doğan haber, aa gibi önde gelen haber ajanslarının, sanki öncesinde sözleşmişçesine, olayların en başında daha kimse ne olduğunu dahi anlamadan, "tsk içindeki fetö yapılanmasının darbeyi yapmış olabileceğini" defalarca izleyicilerine aktarmaları.

    - dünya tarihinde eşi var mıdır bilmiyorum fakat sabah karşı değil, prime time'da yapılan ilk darbe olması.

    - muhalif yayınları ile tanınan ulusal kanal, krt, halk tv vs... gibi kanallarının yayınlarının gece boyu direkt uydudan kesilmesi ve geri gelmemesi.

    - darbenin fasıl fasıl yapılmaya çalışılması. sanki darbeyi organize edenler aynı anda birçok birliğe hüküm edemeyen, tek çekirdek işlemcili bilgisayar gibi yarımşar saatlik arayla sabah kadar, köprü ele geçirmeleri, canlı yayınlar, havalimanı ele geçirmeleri, canlı yayınlar, trt'yi ele geçirmeleri, canlı yayınlar, bildiri okunması, canlı yayınlar, genelkurmayda çatışma, canlı yayınlar, cnn türk ve doğan haber'e baskın, canlı yayınlar... bu şekilde season01 episode01,02,03,04... halinde darbe yapılmaya çalışılması.

    - olaylar başlar başlamaz daha ne olduğunu kimse anlamadan bazı teşkilatlara ve sokaklara darbe karşıtı bildiriler, pankartlar asılması.

    - devlet erkanının "bu fetö saldırısıdır. arkasında pensilvanya vardır" diye defalarca dile getirmesine rağmen. sokaklarda laikliğin protesto edilmesi.

    - başından beri tsk içinde çok dar bir kadro (2000-3000 kişi) olarak belirtilen darbecilere, hükümetin emrindeki bir milyonu aşkın polis ve askerle karşı koymak yerine, halka başvurulması.

    - pazartesi piyasalar açılır açılmaz, türk lirası ve borsa piyasasının tarihi bir düşüş yaşayacağı ve kısa-orta-uzun vadede, neresinden bakarsanız bakın bu darbe girişiminin ekonomi, turizm, dış ilişkiler gibi başlıkları negatif yönde etkileyeceği %100 garanti iken ve darbe girişiminden önce dahi tek teker üzerinde olduğu halde, koca koca ekonomi profesörlerinin boy boy ekranlara çıkıp gün boyu, türkiye ekonomisi güzellemeleri yapmaları.

    - ülkeyi yönetmeye belki yıllarca hazırlık yapmış, sounlara çare ve yeteri kadar donanımlı olduğunu düşünen ve aktif olarak buna kalkışan askerlerin, birşeylerden utanırcasına yüzlerini gizleyerek bildiriyi spikere okutmaları.

    bunlar naçizhane izlerken aklıma takılan sorular ve garipliklerdi. umarım ülke en kısa sürede, kimsenin burnu kanamadan demokratik ve barış dolu bir yola girer zira o günleri çok özledik. vefat edenlerin ailelerine baş sağlığı diliyorum.

  • 2. boğaziçi köprüsünde boğazı kesilen asker

    teslim olmasini siktir et, muhtemelen askerligim yanmasin diye emre itaat edip hicbir sey hakkinda fikri yokken oraya gitmistir. bogaz kesmek nedir lan ? bu nasil bir acimasizliktir ? adam er ulan, er. cavus bile degil amk. zincirin son halkasi.

    edit: eger soylendigi gibi dezenformasyonsa silerim. yok gercekse bir insanlik ayibi olarak burada kalir. temennim yalan olmasi.

    edlt 2: http://hizliresim.com/zdobbo

    bu resimde ayni yerde cekilmemis mi ? nedir bu rezillik ? su dayak yiyenlerin suratina bir bakin. sizce iclerinden bu ise bilerek karismis tek bir ana kuzusu var mi ? yuzlerinde saskinlik ve korkudan baska hicbir sey yok. bu ortamda kafa ve bogaz kesilmesine kim sasirir ?

  • 3. 16 temmuz 2016 linç ve itiraf videosu

    o bi tane vurayim icim rahatlasin dedigin cocuk bir ananin evladi. elinde silah, senin gibi dusunen bir kitlenin arasinda, sana karismayan polisin yaninda erkeklik yapmak kolay degil mi? simdi ben ne yapayim icimin rahatlamasi icin? 4 tanesini öldurduk diyor la, ben kedimin kuyruguna bassam özür diliyorum hayvandan gayri ihtiyari. ulan insan misin sen?

    senin savunduğun demokrasinin amina koyayim.

  • 4. 17 temmuz 2016 bütün teorilerin mantıklı gelmesi

    an itibarı ile içinde bulunduğum durumdur. beynim o kadar karıştı ki normalde her zaman kesin bir görüşüm olurdu, olayları çift yönlü değerlendirsem de sonunda destekleyeceğim tarafa karar verebilirdim. şu an ise sağcısı solcusu herkesin söylediği mantıklı geliyor.

    beyin süzgecimden teoriler aynen şu şekilde geçiyor:

    -başkanlık için tiyatro:
    mantıklı.

    -parelel yapının son çırpınışları:
    mantıklı.

    -gerçek bir askeri darbe girişimi:
    mantıklı.

    -asıl darbe bu akşam:
    mantıklı.

    -dışarıda asker kalmadı ne darbesi:
    mantıklı.

    -millet sokağa dökülmeseydi asker ile polis karşı karşıya gelecekti ve asıl darbe o zaman olacaktı:
    mantıklı.

    -rte iç savaş çıkarmak için milleti sokağa döktü:
    mantıklı.

    gördüğünüz gibi muhakeme edebilme yeteneğimi kaybettim. çevrem için de bu durum geçerli. fanatik ak partili babam bir gövde gösterisi yapıyorlar diye seviniyor, bir fazla uzattılar olay çıkacak diye sövüyor. dindar arkadaşlarım camilerden sela okunmasına kızıyor falan...

    kafayı yedik iyice.

    gg editi: ne darbeden ne de şu an bulunduğumuz durumdan yanayım. tek temennim en büyük derdimizin kahve ve lokumu yunanlar ile paylaşamamak olduğu günlere dönmek.

  • 5. 16 temmuz 2016 kadıköy moda olayları

    bağdat caddesinde bugün gezen kornali comarlardan belliydi.

    sırf artistligine gezer bunlar da. akrabası geldiği zaman da; "besıktas, kadıköy moda"yi gezdirir ıstanbul çok güzel diye.

    bre adam (!) sen yoksun diye güzel. ben sultanbeyli'de kahveye gidiyor muyum?

  • 6. 15 temmuz 2016 darbesine tiyatro diyen insan

    seni de anlıyorum akp'li. 'bastım tekmeyi reisimle, girdim komutanın odasına' minvalinde kahramanlık hikayeleri anlatıp sana 'çomar' diyen kitleye böbürlenmek istiyorsun ama gel iki dakika bir konuşalım seninle.

    mevcut darbe girişimi esnasında, hayatını kaybeden polis, asker ve siviller üzerinden kimse 'sahtedir. ketçap sosu döküp, köprüde ölü numarası yapıyorlardır' demiyor. ancak karşımızdaki kişi 'üç beş adam gönderir, suriye'ye füze attırırım' diyecek kapasitede bir insan. sadece padişahlık ve halifelik hayali için askerlerini, polislerini ve akabinde halkını pisi pisine suriye bataklığına çekip ölüme gönderecek tiynette bir zihniyet.

    ayrıca bugün burada 'ölen masum halk' edebiyatı yapan akp'lilerin ikiyüzlülükleri karşısında hakikaten midem bulanıyor. daha düne kadar 'o emri ben verdim' deyip kendi resmi ordusu olan polis teşkilatı ile gezi'de gençleri öldüren, gayriresmi ordusu olan ışid ile sivilleri havaya uçuran bir adamı savunan ve devamında maçlarda 'ölen masum halkı' yuhalayıp, yas ilan edilmişken köprü açılışında göbek atan sen değilsin sanki.

    anlıyorum, tanka tekme atarak ya da tependen geçen f-16'lara korna çalarak darbeyi bitirdiğine inanmak senin zekana göre gayet olası. amma velakin kuzey ırak'ta nokta atışları yaparak hedefleri ıskasız vuran tsk eğer gerçekten meclisi ya da aksaray'ı havaya uçurmak istese, yapamaz mıydı sence? ama meclisin kapısını ya da aksaray'ın çiçek tarhını bombalıyor nedense.

    aynı şekilde eğer 'ya hep ya hiç' kafasında darbe yapan bir tsk olsaydı bugün, çünkü işin sonunda vatana ihanet suçu var, şu an atatürk havalimanı'nda miting düzenleyen recep tayyip erdoğan'ı bir f-16 ile ortadan kaldıramaz mıydı sence?

    dünyanın en güçlü ordularından birisi olan tsk gerek hava kuvvetleri gerek de kara kuvvetleri ile bu işi ciddi bir biçimde organize etmiş olsaydı, sokağa dökülen senin gibi göbekli, koşturmayı beceremeyen, düzensiz, silahsız bir kitle karşısında topu, tüfeği, tankı ve savaş uçağı ile sana ciddi ciddi teslim olup boyun eğeceğini falan mı sanıyorsun? gerçek misin sen?

    ortada yanlış olan bir şeyler var. ağır dezenformasyon ve sonu iç savaşa kadar gidecek tek taraflı provakason var. resmen cihat çağrısı yapan, sürekli sela okuyan camilerden bahsetmiyorum bile. birileri tarafından bilinçli olarak vatan sevgisi kullanılan, sonra yarı yolda bırakılan ve son nefesini senin gibi insanlığını yitirmiş, ışid sempatizanları tarafından kafası kesilerek veren askerler var.

    keşke tüm bunları bir oturup sorgulayabilsen. keşke. ama o zaman akp ile ne işin olur.

  • 7. 16 temmuz 2016 çomarlara camdan aşağı su dökmek

    yaklaşık 3 saattir moda caddesinde gerçekleştirdiğim aktivite. huzurla oturmak istiyorum evimde arkadaş ne manyak duyguların insanıymışsınız. gelip benim evimin altından geçiyor ve küfür kıyamet böğürüyorlar. tekeli kapattırdılar bir de içki satmayacaksın diye adamcagız korkudan kapattı tanıyorum kendisini 10 dan sonra içki vermez su satar ciklet satar dinlemiyorlar dövmeye kalktılar adamı, az ötesindeki barlar restoranlar da masalarını içeri alıp kapattılar kepenglerini. tamam bu barlarda içen sonra böğürüp evimin önüne işeyen piçleri de ıslatıyorum kabul ediyorum ama çomarlar kadar keyif almamıştım. sırf bu sarhoş olup evimin önüne işeyen sarhoşları yıkayıp kaçırmak için kadikoy nalburlarından aldıgım 6 metrelik hortumu çektim salona, kıstırma vana da takılı her an hazır. dolduruyorum bir vileda kovası suyu. bagıra bagıra geçerken veriyorum coşkuyu. tertemiz oldu. soba kenarında yıkandığı çocukluguna döndürürüm adamı.

  • 8. 16 temmmuz 2016 kemal kılıçdaroğlu'na açık çağrı

    16 temmuz 2016 meclis konuşmanızı dinledim. dinlerken sizin adınıza utandım ! siz ki adında cumhuriyeti taşıyan bir partinin başındasınız söyledikleriniz oynanan oyuna alet olmanız ve partiyi buna ortak etmeniz kabul edilemez.

    açıklamalarınız da rezillikten başka bir şey yok! dün gece demokrasi kazanmıştır diyorsunuz ..soruyorum size ülkede ne zamandan beri demokrasi vardı ki !!?
    milletin tanklar üzerine çııkması mı demokrasiyi getirdi bu ülkeye , askerlerin boğazının kesilmesi mi ,kemerle dövülmesi mi demokrasiyi getirdi ! bu mudur bu ülkenin demokrasi kazancı sizin demokrasiden anladığınız kan mıdır !?
    günde 6 kez okunan ezan-selalardan cihad çağrısı yapılması mı demokrasi kazancıdır!? ellerinde silah ve palalarla dolaşan cahil boş beleş insanların "ya allah bismillah allahu ekber" çığırtılarıyla ortalığı karıştırması mıdır demokrasi kazancı ?!

    ben bir atatürk genciyim sn.kılıçdaroğlu ve ne yazık ki chp nin başında durmanızdan şu an utanıyorum! demokrasiden anladığınız eğer yukarıda saydıklarım ise atatürk'ün emanet ettiği o koltuğu derhal terk edin !

    rte nin oyununa gelenler bir tek çomarlar değilmiş demek ki..
    çok yazık!

    not: darbeyi hiçbir zaman savunmadım lakin dün yapılan da darbe değildi bir darbe tiyatrosuydu. bu tiyatrodan da sadece senaristlerin haberi vardı ! bunu anlamak,görebilmek için kıvrımların olması şart .

  • 9. kendi askerini kemerle döven millet

    bu fotoğraf var ya bu fotoğraf, ben gibi en ağır darbe karşıtı adamı bile ağlatmıştır. orada yatan er ulan er, 20 yaşında emir kulu, hani senin omzunda taşıdığın, uğruna yolları kestiğin "en büyük asker bizim asker" dediğin genç, asker, delikanlı. o kemerle vuranlar beyni boş, dini imanı para olan ve sadece yaşayan bir canlıya tapan yobazlardır, alçaklardır.

    (bkz: ne darbe ne şeriat yaşasın cumhuriyet)

  • 10. 16 temmuz 2016 delirmek üzere olmam

    hayırlı akşamlar. şu an gaziantep'te evde oturuyorum. şehrin iyi muhitlerinden birinde oturuyorum. bunu söyleme gereğini duydum ki "kötü" muhitleri siz düşünün diye. sabahtan beri mal mal yere bakıp sallanmaktan başka bir şey yapamıyorum.

    tam saymadım ama bugün tahminen 14 tane ezan dinledim. hepsinin sonu ya meydanlara çıkın diyerek, ya cihat çağrısı ile bitti. dün gece ben yatarken kornalar her yeri inletiyordu. 10'da uyandım. şu an 22:27, bu kornalar bir dakika bile susmadı. cumartesi çalışan çoğu iş yeri sabah mesai yapamadı. apartmanın altında biraz önce tam bir "tekbir partisi" yaşanıyordu. yarım saat sürmüştür herhalde, biri tekbiiiir diye bağırıyor diğerleri hayatları buna bağlıymış gibi "allahuekber" diye ortalığı yıkıyor. korna çala çala yeni uzaklaştılar, herhalde başka yerlerde tekbir getirmek için. sokak köpekleri manyağa döndü, bir havlıyorlar bir ağlıyorlar. ortalık markete gidilebilecek gibi değil. zaten muhafazakar olan şehrin islamcılarının kervanına şehirdeki suriyeliler de katılmış durumda, ortalığı birbirine katıyorlar.

    sonra istanbul'dan arkadaşım aradı. diyor ki burası da öyle. twitter'a girdim, biri anlatıyor kıza "o elindeki poşeti kafana geçir böyle açık gezme" demişler. diğerleri moda'da millete salça olmuş. yargının, tsk'nın içi tamamen boşaltılıyor. bir şeyi kutluyorlar. kimse korkudan ses çıkaramıyor. ve benim burada kalbim sıkışıyor. endişeden, panikten kafayı yemek üzereyim.

    sanırım bugün koskoca ülke elimizden kayıp cihatçılara, şeriatçılara gitti. ne yapmamız gerekiyor tam olarak? kendime artık bir siyah çarşaf almalı mıyım? ciddi ciddi ne yapabilirim yani şu an ruh sağlığımı ve kendimi koruyabilmem için?

    edit: darbeye karşıyım. sizden olmayan herkesi karalamaktan vazgeçin. sadece dinmeyen kaostan bıktım diyorum size. içimizi dökme özgürlüğümüz bile yok. iyi dileklerde bulunan güzel insanlara teşekkür ederim.

  • 11. gezici kitlenin askeri yüz üstü bırakması

    'geziciler ne zaman darbe yanlısı oldu orospu çocukları' dediğim aktroll sıçmığı.

  • 12. 17 temmuz 2016 ekonomik boykot direnişi

    bunların ülkesi burası öyle mi ? diledikleri gibi selalarını okurlar, şeriat bayraklarını açıp mehter çala çala beynimizi sikip bırakırlar değil mi, her şeye hakları var nasıl olsa ? bu ülkede ben de varım diyebilmenin kalan tek ve en güçlü yolu ekonomik boykottur. eğer o bayrakları anasının amına kadar sokmak istiyorsan yarın evinden çıkma, aylar, haftalar boyunca tüketimini düşür, sadece ihtiyacın olanı al, yeşil sermaye'den alışveriş yapma. bu sistemi döndüren sadece paradır. paranın suyu kesildiğinde değil kendi vatandaşından, rusya'dan israil'den bile özür dileyen bunlar değil mi ? neyi bekliyoruz daha o zaman ?

    bu ülkede büyük çaplı bir ekonomik boykot her şeyi değiştirir. şimdi yapmazsan bir daha hiç yapamayacaksın.

    tek edit: başlığı açarken bu ülkenin muhalifinden hiçbir sikim olmayacağından zerre şüphem yoktu açıkçası, elimdeki kısıtlı imkanlarla son vatandaşlık görevimi yapayım dedim doğru bulduğum değerler adına, bim'in gofretinden vazgeçemeyen mi dersin, yunan'a iteleyen mi dersin, hiç şaşırmadım. çok sikimde de değil dürüst olmak gerekirse, bırakalım herkes kendi kafasını yaşasın, yarın bir gün ışid'in o bombaları evlerinin önünde patladığında herkesin aklı başına gelir, durumun ciddiyetinin farkına varır. bu ülkenin keyifşinas muhalif kesimi bundan daha iyisini hak etmiyor.

    açtık başımıza kalmasın bari bir boka yarasın, bir suser arkadaşımız düşünmüş emek vermiş, bu konuda bir web sitesi hazırlamış, güzel fikirleri var tam olarak hayata geçmiş olmasa da, biraz destekle en azından böyle bir protesto içinde yer almayı düşünen beyin sahibi dostlarımıza daha çok kişiye ulaşabilecek, daha sağlıklı bir portal kazandırabiliriz diye düşünüyorum;

    (bkz: #61772704)

    www.ekonomikboykot.com

    son olarak bazı götverenler için ek edit: kastettiğim bayrak şanlı türk bayrağı değil şeriat bayrağıdır, vatan haini arapperest döl artıkları anlamazlar. ezan ile de bir derdim yok, benim de kulağıma ezan okunmuş, şu anda meydanlarda akp mitingleri için gece yarısı okutulan siyasal sela ile büyük derdim var ama.

  • 13. 16 temmuz 2016 darbe girişiminde ikinci dalga

    17 ağustos 1999 depremi sonrası kulaktan kulağa yayılan "bugün tekrar deprem olacakmış" dedikodularına benzer bir iddia.

    olabilitesi yok.

    edit: millet baya saçmalamış bu başlıkta yahu. yok f-16'ların akıbeti bilinmiyor; yok kara kuvvetleri komutanından haber alınamıyor... sanki normal bir günde f-16'lardan düzenli olarak bilgi alıyoruz ya da kara kuvvetleri komutanıyla whatsapp'tan konuşuyoruz. senin bilmemen zaten normal, sana söylemez kimse bu tür şeyler, rahat ol sen...

  • 14. 16 temmuz 2016 sabahı hissedilenler

    amk yulmuş gibi uyandım.
    zaten 2 saat uyudum.

    annem ekmek al dedi. çıktım sokağa sessizlik var. sonra ankara belediye otobüsleri kornalar ve bayraklar ile geçti önümden, ekmek almaya yürüdüm ve başladı ağlama.

    kontrol edemedim lan ağlamamı.
    gece boyunca gördüklerimden sonra ciğerim parçalandı.

    markete gittim, gazete istedim. adam güldü, yok dedi.
    başka markete gittim orada da yoktu.

    sonra ağlayarak eve döndüm.

    ben bugün parka gidecektim, elimde pc ile çalışıp, ufaktan kahvaltı yapacaktım.
    yarın da arkadaşlar ile piknik yapacaktım.

    sahi ne oldu?

  • 15. başbakanın evinde zor tuttuğu %50

    emir almadan hareket edemeyen insancıklardan oluşur. inisiyatif almak şöyle dursun inisiyatifin kelime anlamını bilmeyen kana susamış pisliklerdir. gezi olaylarındaki insanlarla karşılaştıran dallamalar var aramızda, gezide kimse kimseye dışarı çıkın diye mesaj göndermedi, anons yaptırmadı. insan olan herkes durumu farketti ve eli kolu bağlı oturmayı kendine yediremediği için gayet masumane bir şekilde çıktı sokağa. hiçbirimizin gözünü kan bürümemişti ama o zaman terörist ilan edildik. çünkü kamu malına zarar verilmiş falan filan. lan en azından kimse polis öldürmedi, linç etmedi pis yaratıklar.

    bunlara pkk dedin mi asarlar keserler, vatanı düşünür, şehitleri için duyar kasarlar. o duyar kastıkları adamları gözlerini kırpmadan katledebilecek şuursuzlukta olan kesimdir.

    ışid'ten korkuyoruz ya zaten bu ülkenin % 50'si ışid'liymiş bundan emin olduk. sapkın, gözü dönmüş, cahil, küstah, vahşi emir kullarından oluşan kesimdir.

  • 16. recep tayyip erdoğan

    biz dünya liderimiz olsun istemedik. ortadoğu politikasına yön vermek istemedik. biz osmanlı'yı istemedik. musul'un, kerkük'ün, halep'in canı cehenneme. biz oraları istemedik. bizim esad'la, sadddam'la, kaddafi'yle bir alıp veremediğimiz yoktu. kim kürt, kim türk, kim alevi, kim sünni bilmezdik.
    biz insan gibi yaşamak istedik sadece. barış içinde yaşamak istedik. çocuklarımızın geleceği olsun istedik. sen bunu aldın elimizden. huzurumuzu çaldın. halkı böldün. nefret tohumları ektin. her şeyin sorumlusu sensin. sen kötüsün. sadece kötüsün. başka bir şey değilsin.

  • 17. tc devleti'nden gelen sms

    bir adam da çıkıp demiyor ki; "sokaklara polis sahip çıkar, siz evinize gidin" diye. ne pis biriymişsin sen arkadaş. ne pis bir hırsa sahipmişsiniz. kendi bekası uğruna polisi askere, askeri halka kırdırmak nedir ? 20 yaşındaki emir erini sen ne diye linç edersin be yavşağın önde gideni ? kafasına gözüne kaldırım taşı atmak da neyin nesi ? lan sen kimsin askeri kemerle dövüyorsun ? bir de duyar kasar hayvanoğlu hayvanlar " bilmemneye üzüldüğünüz kadar şehitlere de üzülün" diye. ışid'den ne farkınız var lan sizin şimdi ? hergün ayıpladığınız, kahvehanelerinizde iki üç cümleyle kökünü kuruttuğunuz ışid'den ne farkınız var ? çıksın biri farkımız şu desin. anlatsın bana kafasındakileri. anlamaya çalışacağıma söz veriyorum. empati kurmaya daha çok özen göstereceğime söz veriyorum. ama maalesef bir farkınız yok. hepinizin kaynağı maalesef aynı. hepiniz 1400 yıllık yalanların ardına saklanmış asalaklarsınız. hiç dua etmem, beddua da etmem ama bu din allah kitap ile ilgili olarak tek dileğim cehennem'in gerçek olması. sizin orda bile yatacak yeriniz yok. eğer öyle bir yer varsa, sizleri yanarken izlemek de benim cennetim olacak. lanet olsun sizin gibi oksijen israfı tek hücrelilere...

  • 18. 15 temmuz 2016 darbe girişimi

    koca ekşisözlükte bir kişinin bile doğru analiz edemediği olay. hükümetin tiyatrosuymuş diyen var, tsk'nın tamamı bu işin içinde bu daha fragman diyen var. hey allam.

    olay çok basit.

    uzun süredir tsk bünyesindeki genç subayların ülkedeki gelişmelerden, terörün kasti olarak bitirilmemesinden, laikliğin kaldırılmasından, hukukun yok edilmesinden son derece rahatsız olduğu zaten biliniyordu.

    bu genç subaylar artık birbirleriyle sürekli her gece bu konuları konuşarak ve askeri lisede yetişmiş olmanın verdiği yoğun milli duygularının da coşkusuyla ülkeyi kurtarma sohbetlerini sürreal bir boyuta eriştirirler. diğer bir tabirle arkadaşlarının şehit olmalarının, vatandaşlarının terör olaylarında ölümlerine seyirci kalmalarının verdiği derin üzüntü ve içsel sinirle, sürekli olarak bu konuya ortak bir şekilde kafa yorarlar ve gaza gelirler.

    kaçınılmaz olarak darbe fikri ortaya atılır ve uzun bir süre bu darbe planı üzerinde çalışılır. çok az kişilerdir, ama inançları ve kararlılıkları bu kötü gidişi durdurmaya yetecektir. az kişiyle yapabilecekleri optimum planı oluştururlar. önce tıpkı diğer darbelerde olduğu gibi siyasileri tutuklamayı düşünürler. ama bu o küçük grup için direk bir silahlı çatışma ve daha başlamadan kaybetme ihtimali demektir. seçilmiş kişilere karşı doğrudan bir müdahale yaptıkları zaman terörist olarak anılacaklarını da bildiklerinden bu seçeneği eleyip siyasileri halkın desteğini aldıkları ikinci rounda bırakırlar. bu noktada boğaziçi köprüsü, havaalanları, televizyon kanalları gibi stratejik olarak önemli gördükleri yerlere çıkarma yapmaya karar verirler. arkalarına da bir kaç jet ve helikopteri de almayı başardıkları için sıkıştıkları yerde sonic boom (ses hızını geçen jetlerin ani bir patlama sesi çıkarması) yaparak insanlara güçlerini göstereceklerdir. türk halkının içindeki o milli duyguya dokunacaklar, tıpkı gezi parkındaki gibi, kurtuluş savaşının bir benzerini halkın desteğiyle başlatacaklardır. tarih kitaplarına ikinci kurtuluş savaşını başlatan bir grup genç asker olarak gireceklerini hayal ederler. hatta planlama yapılırken aralarında şöyle bir konuşma geçmiştir.

    binbaşı: yüzbaşım, cnntürk kanalını kaç askerle kontrolün altına alabilirsin?
    yüzbaşı: 20 askerle bunu yapabiliriz komutanım.
    binbaşı: kaynaklarımız kısıtlı, sana 5 asker veriyorum. yüreğindeki inanç ve damalarındaki asil kanla bunu başaracağına eminim.
    yüzbaşı: emredersiniz komutanım.

    bunun gibi coşmalar ve gaza gelmelerin neticesinde, darbe girişimi cuma akşamı insanların evlerine çekilmeye yüz tuttuğu bir saatte başlatılır. gerekli yerlere tanklar konuşlanır, trt ele geçirilir, jetler gövde gösterisine başlar. köprüdeki askerler dik ve mağrur bir vücut diliyle duruşlarını sergilemeye başlarlar. belki de 30 gün boyunca orada kımıldamadan duracaklardır. ama başından beri atladıkları bir nokta vardır. türk halkı hayallerindeki türk halkı değildir ve her kesimiyle bu girişimin net bir şekilde karşısında olacaktır. nitekim halkla kucaklaşacaklarını ve birlikte hareket edeceklerini düşünürken, insanlar hiç de beklemedikleri bir şekilde üzerlerine yürümeye başlar. askerler kendi aralarında aldıkları kesin karar neticesinde asla ama asla tek bir kurşun bile sıkmayacaklardır. kurşun sıkmama planın en büyük yeminidir. ne yapacaklarını bilememeye ve telaşlanmaya başlarlar. halk top yekün bir şekilde üzerlerine polisle birlikte yürüdükçe telaş artar. çünkü onların planına göre tayyipin polisi üzerlerine yürüdüğünde halk polise karşı mehmetçikle omuz omuza olacaktır. ama plan işlemez. telaş her geçen saniye artar. minik birlikler bu baskı karşısında teslim olmaya başlar. televizyon kanalı baskını esnasında gördüğümüz gibi halk askerin elindeki silahı çekiştirip almaya çalıştığı anda şokun en büyüğünü yaşarlar. halka şiddet uygulayamayacakları ortadadır ve kendileri için sonun başlangıcı ateşlenmiş olur.

    telaş gerginliğe, gerginlik korkuya, korku karar mekanizmasının yok olmasına neden olur. göz altına alınan üstlerine ulaşamamaya başlayan askerler , bulundukları bölgede ne yapacaklarını bilememeye başlarlar ve tankların içinde mahsur kalan askerleri görmeye başlarız. tam da köşeye sıkışmaya ve hayatlarının mahvolduğunu hissetmeye başladıkları, çaresizliğin zirve yaptığı o anda, ankaradaki jetlerin ve helikopterlerin hükümeti ve karşılarında yer alan halkı korkutabileceğini düşünürler. artık bu yola çıkmışlardır ve geri dönüş yoktur. ankarada o anda faal olarak hükümetin bulunduğu ve müdahalelerinin hızlı sonuç verebileceği tek yer olan meclis binasını bombalamaya başlarlar ve aynı anda halkı da evlerine dönmeleri için korkutmak adına arka arkaya çok şiddetli sonic boomlara başlarlar. ama tabi ki de bu en kötü karar olur. koca bir ülkeye karşı bir avuç insandırlar ve planları her şeyiyle yerle bir olmuştur. canlarından çok sevdikleri ülkeleri için kahraman olacakken bir gecede ülkenin en büyük vatan hainlerine dönüşürler. sırayla hepsi göz altına alınır, macera sona erer.

  • 19. darbeci piçlerin karıları artık millet ganimetidir

    darbeden bile kız düşürmeye çalışanları ortaya çıkarmıştır.

  • 20. kenan sofuoğlu

    (bkz: dalyarak)

  • 21. darbe girişiminin başarısız olma nedeni

    acikliyorum:

    1. ordu icerisindeki anti-tayyip subaylar, gizlice tayyip'in tarafinda olan subaylar tarafindan gaza getirilmistir. bu subaylara, 15 temmuz 2016 darbesi haberi verilmis, ve bu darbe sirasinda onlara dusen gorevler anlatilmistir (kopruyu kapatmak, trt'yi basmak).

    2. ordunun tamamina yakini darbenin arkasindaymis gibi gosterilmis, her ust rutbeli subayin bir gorevi varmis gibi yapilmistir. meclisi ele gecirecek, tayyip'i tutuklayacak olanlarin baska subaylar oldugu soylenmistir.

    3. yeri ve zamani gelince, bu anti-tayyipci subaylar 'uzerlerine duseni' yapmislar, fakat diger subaylar (planlandigi gibi) yapmamislardir. dolayisiyla darbeciler got gibi kalmislardir.

    4. ellerinde darbeyi gerceklestirebilecek kadar guc olmayan darbeciler, durumun vahametini anlamis ve (normal bir darbede olmasi gereken) meclisi ele gecirme / tayyip'i tutuklama ya da oldurme islerini de yapmaya girismislerdir.

    5. bu sebeple, ellerindeki sinirli gucle meclis binasina ve tayyip'in (coktan terkettigi) marmaris'te kaldigi otele umitsizce saldirilar duzenlemislerdir.

    6. bir darbede "ilk yapilmasi gereken" seyler olan meclisi ve sivil lideri ele gecirme operasyonlarinin hem saatler sonra, hem de son derece zayif bir sekilde yapilmaya calisilmis olmasinin sebebi budur.

    ================

    sonuc:

    plan son derece basarili bir sekilde islemis, ordudaki anti-tayyipciler alenen ortaya cikarilmis, ve tayyip'in eline "artik istedigini yapabilirsin, istedigini as istedigini kes" seklinde bir koz verilmistir.

    plan tiyatro mudur? halk, polis, ve darbeyi yapanlar seviyesinde degildir. son derece gercektir. catismalar, olumler gercektir.

    fakat daha yukari gidildiginde, tayyip seviyesinde planlidir, tiyatrodur.

  • 22. türkiye'de aydınlık kesimin örgütlenememe nedeni

    onlar o kadar baglilar ki davalarina doğrusunu yanlisini "düşünmeden" ölmeye gidebiliyorlar.cahil cesareti var. birden gaza gelip vatan millet sakarya diyebilirler. ama aydin kesimde düşünme sureci, en doğrusunu yapmaya calisma, "düşünme" olduğu icin anlik gaza gelmesi daha zordur. ayrica aydinlarda her goruse saygi olduğundan ,herkes düşünüp farkli bir yol sundugundan ortak bir noktaya varmak da zorlasiyor.

  • 23. mustafa kemal atatürk

    boşanma, çalışma, eşit miras, yaşama falan haklarını geçtim,
    saçlarımda rüzgarı hissetmemi bile borçlu olduğum ışıktır.

    bu entryi bi zaman yazıp kenara atmışım. 16 temmuz itibariyle söyliyorum ki eşit mirası, boşanmayı, kapatmadığım saçlarımdaki rüzgarı geçtim; bizzat kafamı hissetmemi borçlu olduğum ışıktır.

  • 24. ülkeyi terk etmek isteyenlere destek platformu

    652 sarandí passage, bartolomé mitre/montevideo-uruguay

    bu yukarıdaki adresini yazdığım dükkanı anlatayım biraz size.

    ismi louvre antıquıtıes&joyerıa

    3 yıl önce uruguay'ın başkenti montevideo'ya düştü yolum. yeni bir ülke, yeni bir pazar arayışları çabasındayım.

    antika ve mücevheriyat işi yapan bu çok iyi konumdaki dükkan şehrin merkezinde beni karşıladı.

    içeri girdim. değerli tablolar, antika objeler, değeri onbinlerce dolar olan mücevherler vs..

    sonra ortodoksların ruhani lideri bartholomeos'un resmi takıldı gözüme duvarda asılı duran.

    görünce resmi istanbul'dan geldiğimi söyledim.
    çok şahane el yapımı işlemeleri olan sonradan ceviz ağacı olduğunu ögrendiğim masasında oturan ihtiyar bir adam gözleri dolu dolu bana baktı ve;

    "hoşgeldiniz" dedi. kibarca kalktı ve yanıma geldi.

    dedi hangi rüzgar attı sizi buraya.
    başladik muhabbete..

    6-7 eylül olaylarından kaçan bir istanbul ermenisi imiş.

    evimizi yaktılar. dükkanımızı yaktılar. babamı, annemi gözlerimin önünde dövdüler dedi. canlarını zor kurtarmışlar.

    bir kaç ülke gezdikten sonra da son rotaları uruguay olmuş.

    çok zengin olmuş orada. ama vatanım dediği türkiye'ye bir daha hiç dönmemiş. tatil amaçlı bile.

    "eğer bir daha geleceksen senden bir şey rica edebilir miyim? " dedi..

    "bana pişmaniye getirir misin?"

    "çocukken çok severdim, on yıllar oldu yemedim"

    gittim 2 ay sonra yine verim pişmaniyesini.
    bizim günlük hayatta hiç yüzüne bakmadığımız, ancak şehirlerarası yollarda mola yerinde denk geldiğimiz pişmaniyeyi yerken hüngür hüngür ağladı koca adam.

    her gittiğimde veririm. her verdiğinde ağlar.

    her seferinde de türkiye özlemini anlatır.

    kimseye kırgın değilim diyor ama kırgın belli ki.
    karşı komşumuz veli efendi evimizi yağmalıyordu, üst sokaktaki fırıncı mehmet babamı dövüyordu diyor..

    nasıl kırılmaz insan?

    "bizi bize kırdırdılar" dedi. biz vatansız kaldık. onlar vatansever oldu.

    yarın yine gidiyorum uruguay'a. çantamda pişmaniyesi hazır. o da gözyaşlarını hazırlamıştır yine.

    bu sefer ben de hazırım ağlamaya onunla. güzel ülkemin hali için.

    selamınızı iletirim. hala güzel insanlar var ülkemizde. onların selamını..

    not: uruguay ve paraguay'a gelmek isteyen yazarlara elimden gelen yardımı yaparım.

    edit: arkadaslar yüze yakın mesaj aldım. herkesi cevaplamaya çalıştım. hızlı hızlı yazdım. hitabetimde, uslubumda ve mesajlarımda bir hatam olduysa affınıza sığınırım. kabataslak herkesin sorusu yanıtlıyorum. tam cevap alamazsanız yine yazın daha detaylı yazarım.

    hepiniz çok iyi insanlarsınız. hemen hemen herkesin güzel bir kariyeri var. bunu elinin tersi ile itip huzurlu bir yaşam için dünyanın bir ucuna gelmeyi göze almak isteyenler inanın hiç az sayıda değil.

    ne yapalım.. bize bunu mecbur edenler utansın..

  • 25. hüseyin avni coş

    elinde tüfekle basın açıklaması yaparak "biz afrika ülkesi değiliz" diyen abdullah gül'ü yalancı çıkartmıştır.

    silah kendisinden büyük.

  • 26. hsyk'nın 2745 hakim ve savcıyı açığa alması

    benim hanım da böyle yapar. bir odayı temizlemeye başladıktan sonra, -dur başlamışken şurayı da temizleyeyim,hadi burayı da temizleyeyim diye diye bir bakmışsın bütün evi temizlemiş.

  • 27. 15 temmuz 2016 linç edilen askerler

    linci falan bilmem de köprü üzerinde tekbirlerle kovalanan askerleri gözlerimle canlı canlı gördüm. bütün gece ne kadar korksam da endişe etsem de tek bir damla gözyaşı akıtmamışken önde koşan türk askeri arkada kovalayan türk vatandaşını gördüğüm anda içim yandı ağladım. çok ağrıma gitti benim türk askeri kovalanıp kaçıyordu. kovalayan bizlerdik türk vatandaşlarıydı. uzun süre ağzımı açıp konuşamadım, bizi bize nasıl kırdırırlar buna nasıl izin verebiliriz.
    buna sebep olanların hepsinin allah belasını versin. hepsi önce kendi evlatlarının acılar içindeki ölümünü görsünler sonra boklarında boğulsunlar. bu gece ellerimi açıp beddua ettim ben hayatımda ilk kez. allahım sen sebep olanların belasını ver, ölmeyelim artık öldürmeyelim birbirimizi.

  • 28. 16 temmuz 2016 ankara'da tankın halkı parçalaması

    işlerine gelmediğinde, protesto ya da gösterilerde ölenler icin " meydanda ne isleri varmis" diyenlerin , kendi cikarlari icin sokaga cagirdigi insanlarin yasadigi sey. yazik.

  • 29. ölü asker başında bozkurt işareti yapan adam

    dört beş gün önce büyük ihtimal "askere uzanan eller kırılsın" diye slogan atan çomardı aynı zamanda.

  • 30. havalimanında tankın önüne yatan aslan parçası

    bana aslan parçasından ziyade sürüngene benzettim.

  • 31. 16 temmuz 2016 idamın geri gelmesi

    bu ülkede binlerce insan şehit oldu, bu ülkede ne analar ağladı, bu ülkede kaç bomba patladı, bu ülkede bombalarda kaç insan öldü; hiç kimse kusura bakmasın ama kendi götleri tutuşunca nasıl da idam diyorlar. bugün 161 şehit verdik, neden biliyor musunuz kendi besledikleri kendi kullandıkları fetoyu şimdi sanki kendileriyle hiçbir alakası yokmuş gibi en büyük düşman ilan ettiler hadi ordan! fettullaha hoca efendi demezsen ağzına ediyorlardı, şimdi düşman olmuşsunuz. yine en büyük darbeyi masumlar yiyor. iğrençsiniz.

    en büyük savunmamıza darbedir bu. halkı askerlerimize düşman ettiniz. sen kimsin askern kafasını kesebiliyorsun ya. bu adamlar emir eli köpek!

    sonun başlangıcındayız allah sizi kahretsin, kahretsin, kahretsin.

  • 32. çomar diye aşağılananların darbeyi engellemesi

    tanka yumruk atacak kadar iq'ya sahip olan adamların darbeyi engellediği söyleniyor ya, en çok da buna gülüyorum.

    lan niyet harbiden darbe olsa, asker öyle bakar mı?

    şafak sayan er ve erbaş mı salınır meydanlara?

    biz gezi parkı'ndayken, polisin bize yapılan müdahalenin 10'da 1'i yapılsa hepsi de götüne vura vura kaçar.

    onu bil de bir önce.

  • 33. darbe girişiminin tek cümlelik özeti

  • 34. tbmm'yi bombalayan pilot

    muhalefetin hiç bir önergesinin kabul edilmediği, sözü dinlemediği, kaile alınmadığı ve tamamen işlevini yitirmiş bir meclisi bombalayan pilottur. o meclis milletin meclisi değil %48'in meclisidir. 7 haziran darbesi ile iktidara gelmiş hükumete yapılan bu harekete karşı demokrasi havariliği yapmayacağım gibi bunu da umursayacak değilim.

  • 35. büyük resmi gören üniversite mezunu chp seçmeni

    17-25 aralık sürecinde ses kayıtlarına paralel montaj çetesinin işi diyen çomarlarca eleştirilir.

    sen 15 senedir büyük resmi görüyon biz bir şey diyor muyuz gavat derler adama...

    not: mhp

  • 36. genç erler darbeden habersizdi diye ajite etmek

    ya bi git sen de.

    güneydoğuda operasyona gidecek erler bile habersiz olurmuş son ana kadar. gidip "biz darbe yapcaz gelin birlikte yapalım" mı diyecekler çocuklara?

    hem habersiz olmasın tamam. emre itaatsizliğin cezası nedir sen bilir misin lan? adamın bütün hayatını alırlar elinden. emir geldiyse yapacaksın. sorgulama lüksün yok. 20 yaşında oğlanlar diyoruz. nasıl bir varlıksın sen?
    hadi hepsini geçtim. teslim olan çocuklara yapılanlar ne lan? adam teslim olmuş. bırakmış gelmiş. kemerle dövmek, tekmelemek, ailesine küfür etmek ne lan?

    sen orada askerlik yapıyor olsan eminim vurup tekmeyi girerdin komutanın odasına "ne lan bu" falan derdin değil mi?

    edit: başlık bana kaldı. adama git dedim. gitti lan .

  • 37. darbe öyle olmaz böyle olurcular

    çünkü darbe öyle olmaz.

  • 38. hatay'da cihatçıların halk tarafından dövülmesi

    hatay armutlu'da sokağa çıkan cihatçılar mahalle halkı tarafından dövüldü.

    https://twitter.com/…ergi/status/754429617964974081

    edit: yanlış anlamalara yol açabilecek bkz kaldırıldı. insanların birbirni dövmesi hoş bir durum değil. herkes sakin olsun, ama provokatörlere de meydanı boş bırakmamak lazım.

  • 39. 17 temmuz 2016 istanbul semalarındaki jet sesleri

    her yerde jetler
    yerlerde jetler
    kimin bu jetler
    bilemiyorum...

    deli ettiniz amk, ağlanacak halime gülüyorum. sanırım deliliğe giden yolun ortasındayım.

  • 40. gezi parkı direnişçileri vs tayyip'in kitlesi

    gezi eylemcilerinin kimseyi öldürmeyerek insanlıktan çıkmamış olmaları ile çok çok önde olduğu karşılaştırmadır.

  • 41. yurtta sulh konseyi whatsapp grubu

    --- spoiler ---

    -tankları al gel pampa beklioz boaz köprüsünde xd

    --- spoiler ---

  • 42. 16 temmuz 2016 camilerden sela verilmesi

    adam, "camiler kışlamız" derken bunu kastediyormuş.

  • 43. hulusi akar

    erler, genelkurmay başkanının evlatlarıdır. senin emir kulu evlatlarını kestiler, linç ettiler. neden bunu kınamıyorsun, neden gündeme getirmiyorsun? sen kimin, neyin başkanısın?

  • 44. fethullah gülen

    kesinlikle savunucusu değilim, rte'nin yanındayken herkes severdi ben söverdim, düzgün konuş çarpılırsın gibi saçma salak cümlelere bile mağruz kaldım.

    lakin, kendisinin ne yapıp da rte ile zıtlaştığını başlığı altında kendisine sövenlerin açıklamasını istirham ediyorum. paralel devletse bu cemaatin adamları rte ve akp tarafından yerleştirilmedi mi arkadaş? tam ne oldu da olaylar çark etti, bi söyleyin hele.

  • 45. 16 temmuz 2016 gazi mahallesi olayları

    böyle bir şey olması durumunda, gazi mahallesi sakinlerinin;

    gücü sadece, 20 yaşında ki savunmasız ve aciz asker çocuklara yeten,
    sakallı ve takkeli demokrasi havarilerine,
    hak ettikleri biçimde,
    gerçek bir demokrasi şöleni yaşatmaları muhtemeldir.

  • 46. türkiye'den siktir olup gitmek

    bu ülke ile bağım, masum askerlerin kafasını kesen siviller ile bitmistir. her an her sekilde sadece ve sadece bu ülkeden gitmek icin çabalayacağım.

  • 47. 16 temmuz 2016 askerin kafası kesildi yalanı

    ciğeri 5 para etmicek adamlar entry döşeyip millete sövüyor, ulan şerefsiz herif 4 ünü öldürdük sıra beşinci de diye bağıran ak çomarı hepimiz izledik. adamın gol diyor a.q ben bir şey demiyorum, hala boğaz kesilmiş mi derdindesiniz!! adam kesmeyi de adam yakmayı da adam öldürmeyi de çok iyi bildiğiniz defalarca test edilmiş bir gerçektir. şimdi siktirin gidin.

  • 48. 16 temmuz 2016 meydanlarda bomba patlama ihtimali

    bombayı patlatacak kişilerin de sokaklarda sevinç gösterileri yapmasından dolayı epey zayıf olan ihtimal.

  • 49. 17 temmuz 2016 incirlik hava üssü hareketliliği

    üssün içindeyiz ibnelik olsun diye hoparlörden f-16 sesi veriyoruz.

  • 50. askerleri öldürenlerin yargılanmayacak olması

    tam hali ''16 temmuz 2016 darbe girişiminde teslim olan askerleri öldürenlerin, dövenlerin yargılanmayacak olması'' olan başlık.

    canımı en çok yakan detaylardan biri.

    yirmili yaşlarındaki çaresiz askerlerin öldürülme videolarını izledim, dillerinde ''allah'' olan insanların onları linç etmelerine tanıklık ettim.

    bundan otuz yıl önce yaşansaydı tüm bu olanlar, türlü efsaneler uydurulmuştu şimdiden, orgazmik islami hayal gücü ile inanılmaz dram ögesi eklenmişti efsanelere; her şeyden önce ''darbeci'' oldukları için, birilerinin köpeği, birilerinin emrindeki soysuzlar olmuştu güzelim çocuklar.

    neyse ki teknoloji çağındayız; askerlerin kim olduğunu, çoğunun hiçbir şeyden haberinin bile olmadığını izleyebiliyoruz, okuyabiliyoruz. ''tatbikat var dediler'' diyor mesela birisi, diğeri askeri araçtan sarkarak ''doğuda görev yapmadığım için üzüldüm lan ben'' diye bağırıyor, öbürü ''kadıköy'de sivil olarak geziyordum, çağırdılar" diyor.

    daha ne hikayeler var kim bilir. dün gece çaresizce ağlayan askerlerin mutluluk pozları vererek askere gittiği fotoğraflar, onları tanıyan arkadaşlarının açıklamaları, daha neler var kim bilir.

    ölen askerlerin bazılarının isimlerini hiçbir zaman duymayacağız, hikayelerini bilemeyeceğiz. duvardaki bir tuğla eksilecek, yerine yenisini ekleyiverecekler hemen, hiçbir şey olmamış gibi. yine iki yüzlülük yapıp askerleri uğurlayacaklar davullarla, zurnalarla yarın. düşünsene, sokaklarda eğlenmeye başladılar bile, kornalara basarak konvoy yapıyorlar, daha 24 saat geçmemişken üzerinden bu acının, üzerlerinde garip bir gurur ile bir şeyi kutluyorlar?

    bu caniliği, barbarlığı yapan hiçkimse yargılanmayacak ya. elindeki kemer ile askerleri döven adamın yüzü apaçık olmasına rağmen kimliği tespit edilemeyecek mesela, gezi dosyasındaki gibi aylar sonra sadece oradan geçtiği için mahkemeye çağrılmayacak hiçbiri.

    salyaları aka aka, ellerinde sopalarla etrafa saldıran bir kere daha vursa rahatlayacak kitle, hiçbir zarar görmeden yaşamaya devam edecek. aynı yolları kullanacak bizle, aynı otobüsü kullanacak, aynı şehirde yaşayacağız onlarla. adreslerini verecekler sosyal medyada ''ben öldürdüm'' diye ve bize hükmedecek kadar kalabalık olduklarını, her geçen gün daha da kalabalıklaştıklarını korku ile göreceğiz biz.

    hiçbiri sokakta polis mermisi ile öldürülmedi, hiçbiri tenhada kıstırılıp dayak yiyerek öldürülmedi.

    kabullenemiyorum. bu canilerle aynı dili konuşmaya bile katlanamıyorum. onların kahraman ilan edilmesine, darbeyi durdurdukları yalanını sürekli duymaya dayanamıyorum.

    psikolojimizi mahvettiniz. yıllarca gözümüzün önünden gitmeyecek şeyler yaşattınız bize. şimdi meydanlarda kutluyorsunuz sizi kıçınızdaki elli liralık pantolon ile tankların karşısına döken liderinizin düşmemesini.

    sizden, karanlık zihninizden tiksiniyorum.

    yapabileceklerinizin gayet farkında olan liderleriniz, imamlarınız döktü sizi sokaklara. işlediğiniz her cinayetten, her işkenceden sizler kadar onlar sorumlu aslında.

    işte tam olarak bu yüzden hiçbir zaman yargılanmayacaksınız zaten.