Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 2 nisan 2023 fenerbahçe beşiktaş maçı

    kadıköyde desibel rekoru :
    0db

  • 2. arda güler

    emek hırsızı. karmaya inanıyorum günü gelince editlerim.

  • 3. yazarların 2023 seçimlerinde oy tercihleri

    tip diyen arkadaşları d'hondt sistemini araştırmaya davet ediyorum.

  • 4. 2023 avustralya gp

    ferrari yarışın devam etmesini beklemiyoruz dediyse kesin başlayacak

  • 5. 2 nisan 2023 tayyip erdoğan'ın seccade açıklaması

    kendi kronik iflah olmaz müridleri hariç geri kalan kimsenin oy tercihini etkilemeyecek açıklama.

  • 6. kılıçdaroğlu'nun seccadeye ayakkabıyla basması

    şu olay ve iki gündür süren tartışma, türkiye'nin az gelişmişlik sürecinin özeti gibi resmen.

    onlarca kronik sorunu olan bir ülkede bu kadar vasat bir olayın gündem olması bile vaziyetimizin sebebini kanıtlar nitelikte.

  • 7. 2 nisan 2023 fenerbahçe'nin kazandığı penaltı

    koyu fenerbahçeliyim iğrenç bir durum bu, penaltı falan değil, arda da benim gözümde küçülmüştür.

    edit : kapattım maçı, bir keyfimiz var cidden içine ediyorsunuz. bin tane kamera var son teknoloji ama bunu 1 dakika içinde tespit edemiyorsunuz ya.. ne desek boşuna...

    edit2 : onlarca mesaj geldi, troll diye yaftalamak ne kolay olmuş, iftira atmak ne kadar kolay.
    sizde ne şeref kalmış, ne namus, üç kuruşluk adamlarsınız.

    edit3: bu maçtan puan alamamak fenerim için en hayırlısı olmuştur. sağlık olsun.

  • 8. bakırköy'deki suriyeli dolu seçmen listesi

    her boka vatan haini diyenler alın size vatana ihanet. ülke işgali gibi fotoğraf.

    doldurmuşlar suriyelileri ve ne hikmetse hepsi akp'nin müteahhit firmasının yaptığı sitede oturuyor. sanırım akp gençlerden giden oyları suriyelilerle nötrlemek istiyor.

  • 9. 1 nisan 2023 muharrem ince adaylık açıklaması

    kastettiği 10 aralık hareketidir. bunu inkar etmek çok zorlama olur, yapmayın. ince'nin başkanlık seçimlerinde yenilmesini istedi bunlar, seçilirse partideki mevkilerini kaybedecekleri için. bunlar önceleri "chp kapatılmalı, siyaseten bitirilmeli, yeni parti kurulmalı" diyorlardı, sonra partiyi ele geçirip dönüştürmenin daha pratik olacağına inandılar ve bunu başardılar da.

    denklem çok basit. nasıl ki kk ve ekibi suyun başına geldiğinde öymenler, gülerler, tarhanlar tasfiye olduysa, partinin delege yapısı bile ona göre olacak şekilde değiştirildiyse, ince seçilseydi de bunun tersi olacaktı. chp, sosyal demokrasiye göz kırpan seküler milliyetçi konumda bir parti olacaktı. siz kk trolleri, o senaryoda şu an chp'ye sövüyor olacaktınız, birçoğunuz hdp'ye yanlayacaktı.

  • 10. kadının güzel olması önemli midir sorunsalı

    evet çok önemlidir. güzel kadınlar daha çok sevilir ve çabucak benimsenirler. diğerlerinin çabalasalar da ulaşamayacakları şeyleri şıp diye elde ederler. iç güzellik falan komple hikaye.

  • 11. seccade kutsal değildir diyen hadsiz

    seccadenin kutsallığıyla cami dışına serilen kartonların kutsallığı eşittir.
    yani kutsal mıdır?
    en fazla karton kadar.

  • 12. fakirlerin ak parti'ye oy vermesinin asıl nedeni

    ak parti iktidarı fakirlere yaradı da ondan. en iyi zamları her zaman asgari ücretliler aldı, kaçak gecekondu evlerine imar affı çıktı, sosyal yardımlar aldılar, liyakatle gelemeyecekleri yerlere parti üyeliğiyle geldiler vs.

    ak parti bu fakirleri ve kendi dar çevre zenginlerini beslemek için orta sınıfın (özel sektör çalışanı, memur ve emeklilerin) üzerinden silindir gibi geçti. meslekler değersizleştirildi, vasıfsızlık yüceltildi.

    bu adamlar kendilerinin maddi durumu sabit kalırken doktor, öğretmen ve mühendisin satın alma gücünün düşmesini zevkle izliyorlar. sırf bu zevk için bile oy veriyor olabilirler.

    edit: torpil etkisi eklendi.

  • 13. nathan redmond

  • 14. muhalifler giremez tabelası asan köy

    iktidar tarafından sikilmeye doyamayanların tabela astığı köy.

  • 15. viskiyi sek içmek

    en mantıklı hareketmiş. bunu yakın zamanda anladım, ben sanıyordum ki viski sevmiyorum. hayır viski viskilikten çıkmışsa o " şeyi" sevmiyormuşum.

  • 16. ali koç

    nolur gitme, ufak tefek şeylere kızıp gitme.
    not: gs

  • 17. jahrein'i ifşalayan flood serisi

    jahrein'in ifşa edilmesine gerek mi var amk yeterince rezil biri değil mi zaten .

  • 18. akp döneminde tiksinilen kelimeler

    yerli ve milli.

  • 19. chatgpt'nin doktorluk mesleğini bitirecek olması

    ay hadi inş doktorları rahat bırakırsınız artık. ancak katılmıyorum çünkü chat gpt fizik muayene yapamaz, girişimsel işlemleri yapamaz. serum takamaz. acil olaylara müdahale edemez. doğru mu yanlış mı yorumluyor diye yine doktora ihtiyaç olacaktır. güzel asistan olur ama

  • 20. 2 nisan 2023 metropoll cumhurbaşkanlığı anketi

    kararsız ve halen fikri olmayan %7,5 daha ne olmasını bekliyor acaba?

    %5,9 neyi protesto ediyor, neyin kafasını yaşıyor merak konusudur.

  • 21. oruçlu müşteriyi kabul etmeyen kafe

    ya bu her şeyi biliyorum kafalı ekşicilerden gına geldi.
    bak kardeşim, okuma yazman mı yok? neyini anlamak istemiyorsun?

    4 genç diyelim bir kafeye oturmaya gitti, iki kişi oruçlu diğer ikisi oruç tutmuyor.
    kimse kimseye karışmıyor, arkadaşça oturmuşlar, tutanlar tutmayana, tutmayanlar tutana saygılı.
    masaya sipariş verilmiş, hassasiyetle yaklaşmışlar ve fazla fazla söylemişler.
    mekan sahibi onları sipariş vermemekle suçluyor ve mekandan kovuyor.
    kim haklı ulan?

    diyelim ki kız arkadaşınla kavga ettiniz, o sıra konuşmak için bir kafeye oturdunuz, sen bir kahve söyledin, kız arkadaş bir şey yemek/içmek istemedi, mekan sahibi gelip sana eğer kız arkadaşınız bir şey içmiyorsa sizi dışarı alalım dese tepkin ne olurdu?

    ulan ne kadar ahlaksız insanlarsınız, nasıl bağnaz yobaz çomar bir kafaya sahipsiniz.

    önüne gelene salla, niye önünde klavye var, özgürlük var, var var ama beynin yok onu napcan?

  • 22. ikinci el otomobil piyasası

    yukarıda bir entry gördüm “togg arzı ile önce piyasadaki araç ihtiyacı giderilecek” demiş.

    işte buna uzunca bir süre güldüm hahahah.

    tanım: sürekli artan bir piyasa.

  • 23. kemal kılıçdaroğlu

    bırakın cumhuriyet tarihini bütün anadolu tarihi boyunca hakkında bu derece kara propaganda, iftira, saldırı, itibar suikastı düzenlenen bir atatürk vardır.

    pkk suikast düzenledi kurşunların hedefi oldu, yumruklar atıldı, linç girişiminde bulunuldu, sığındığı eve 'o evi yakıın' diye ciyak ciyak bağrıldı, şehit cenazesinde (aslında şehit gelmesin diye politika yürüten bir siyasetçi olmasına rağmen) önüne mermi atıldı, çocuk sevmeye gitti çek o ellerini denildi.

    sabahından akşamına 10 sene boyunca devlet imkanlarının bir kısmını ele geçirmiş bir hırsız ve çete grubu medya eliyle hakkında tarihin görüp görebileceği en iğrenç, en ahlaksız, en rezil itibar suikastını yaptı.

    sosyal medyadaki binlerce akp'li maaşlı çalışandan sabahından akşamına küfürler, hakaretler yedi.

    bir devlet başkanı, hiç utanıp sıkılmadan dini mezhebini miting meydanlarında sakız yaptı.

    ssk'yı batırdı, liderlik vasfı yok vb. gibi anlamsız ve yalan propagandalar muhalifleri bile inandıracak şekilde tekrarlandıkça tekrarlandı.

    fakat bu adam herkese devlet adamlığı terbiyesi ve 'insan olma' dersi verdi.

    dengesini, efendiliğini hiç kaybetmedi.

    ağızlarından lağım akan, sonradan görmenin kitabını yazmış görgüsüz ve kibir abidelerine, milleti tehdit etmeyi kabadayılık taslamayı adamlık zanneden cücüklere, sabahtan akşama insanların kimliklerine inançlarına ya da inançsız olmasına saldıran hırsız-katil-çakal sürüsüne resmen edep ve ahlak dersi verdi, veriyor.

    bütün bir hırsız, çakal sürüsünü karşısına aldı ve insan nasıl olunurmuş, devlet adamlığı, ahlak, helal lokma, adalet neymiş öğretti, öğretmeye de devam ediyor.

    bu adam anadolu'nun bir şansıdır, makus talihini değiştirme noktasıdır.

    bu şansı ya kullanacağız, ya kullanacağız başka bir yolumuz yok.

    chp genel başkanı, 13. cumhurbaşkanı..

  • 24. kına gecesinde 11 farklı kıyafet giyen gelin

    estetik, eğlence ve gündelik hayattaki güzel giyim eksikliği sorununa benziyor.

    birkaç yıl önce katıldığım bir düğünde, düğün salonu teyzelerinin bile gelinlerden aşağı kalmayacak şekilde giyindiğini görünce, aslında milletçe eğlenmeye, güzel giyinmeye, süslenip püslenmeye büyük bir açlık içinde olduğumuzu fark ettim. siz 11 farklı kıyafet giyen bu gelini eleştiredurun, ben katıldığım düğünde birkaç kere kıyafet ve ayakkabı değiştiren hanımefendiler gördüm. biri, kuaförünü de yanında getirmişti ve gelinin odasında, giydiği diğer bir kıyafete göre saç ve makyaj yaptırmıştı. saatler ilerledikçe rahatça dans edebilmek için yine şık olmakla birlikte biraz daha sade bir giysi tercih edip altına daha alçak topuklu ayakkabı giymişti. ilk kıyafetine göre topuz olan saçlarını da, diğer elbisesine göre açtırmıştı.

    sokağa çıkıyoruz. binalar, binalar, binalar... iğrenç gri binalar. apartman ve beton çöplüğü. ucuz, çirkin ve zevksiz giyimler. gerek gelenekler yüzünden, gerekse de mevcut dinin baskıları nedeniyle kadınlar hanımefendi denilecek şekilde güzel ve şık giyinemiyor. hiçbir zaman, elbiselerimizi tamamlayan güzel ve şık şapkalar takamadık. 1700-1800'lerde avrupa kadınlarının giydiği o kabarık elbiseleri sokakta giyemedik. dans partilerimiz ve balolarımız olmadı. maskeli balolarımız falan hiç olmadı. topuklu ayakkabılara karşı kadınlar hâlâ soğuk. şehirlerimizdeki yapılanma çirkin. erkekler sakallı, bakımsız ve beyefendi gibi giyinmiyor. böyle olunca kadınlar da iyice salıyor. erkekler bu haldeyken kadınlar kimin için güzel, zarif ve bakımlı olacak değil mi? kadınlar kime ve niye gülümseyecek?

    evlilik ise bu toplumun ayak bağı. cesur olanlar dışında, kadın olsun-erkek olsun tüm genç insanlar evlenene kadar ailesiyle birlikte yaşıyor. evlenince ise evli olduğu insanla, evlilik için kurulmuş evde yaşıyor. yani bir evden çıkıp başka bir eve giriyor. bu arada, bu evi de kendi zevklerine göre dayayıp döşeyemiyorlar. evliliği boyunca orgazm olamamış bir sürü mutsuz teyze, kaynanalar, bu konuda deneyimli olduklarını, doğruyu yanlışı iyi bildiklerini öne sürerek gelinin her zevkine müdahale ederler. sonuç olarak gelin kendi zevkini ifade etmek adına, beğendiği bir tencere takımını bile alamaz. aldığı tencere takımı ya kendi annesinin zevkidir ya da kaynanasının ya da başka bir yakın kadının; çünkü bu kadınlar da evlenirken beğendiği eşyaları alamamışlardı ve bu nedenle, kendi zevklerini ifade etmek adına bu tip düğünleri fırsat olarak görürler. sonuç olarak evlenecek kadın şanslıysa gelinliğini, kına gecesi kıyafetini seçebilir. nişan, düğün, kına gecesi vb gibi törenlerde giyeceği giysileri seçebilir. gerçi buna bile fikir beyan eden densiz kadınlar olur, neyse. açıkçası evlenecek çoğu kadın gelinlik, nişanlık, kına gecesi kıyafeti başka bir şey seçemez. eşiyle birlikte olacağı gece giyeceği iç çamaşırı ve gecelik takımlarını bile seçemiyorlar. bu gecelik ve iç çamaşırı takımlarını "beyaz", "ekru" veya "pudra pembesi" renklerinde almak zorundadırlar. seksi siyah takımlar mesela "cızzz"dır. işte böyle büyük bir baskı. bu iğrenç toplum böyle yapıyor. evliliğinizi, yeni evinizi, eşinizle sevişeceğiniz ilk geceyi bile daha evlenmeden burnunuzdan getirip sabote ederler.

    işte 11 kıyafet değiştirmek bunun patlaması. videodaki kadının zeki bir havası var. yüksek olasılıkla bir çeşit absürt protesto gibi ya da intikam gibi. müstakbel eşi, bu kadını bir kez olsun, bu kadının buna benzer kıyafetler giyerek dans edebileceği ve süslenip püsleneceği bir dans partisine götürmemiştir. hanginiz sevgilinizi dansa götürdünüz ki? hepiniz sorun kız arkadaşınıza, sevgilinize, eşinize, hatta 30 yıllık evli olduğunuz eşinize veya annenize bile sorun:

    şöyle bir partiye katılmak için can atar

    dürüstlerse bunu söylerler. zaman içinde iyice sindirilmiş ve artık hayalleri veya benliği bile kalmamış kadınlardan iseler, tabi ki "istemezdik." derler. sizde bunun yalan ya da umutsuzluk olduğunu bilin; düğün-nişan salonları tam aksini söylüyor çünkü.

    işte ergenlikten itibaren evlenene kadarki zamanda şöyle bir dans partisine katılamadıkları için, bir düğün, nişan, kına gecesi töreni olacağı zaman zıvanadan çıkıp iyice dağıtıyorlar. dolayısıyla yaptıkları çoğu şey epey abartı olabiliyor.

    demek ki geleneksel olan her şeyden uzaklaşma zamanımız gelmiş artık. o aptal ve rüküş düğün salonlarında evlenmemeliyiz. o salonu kiralamak için tonla para harcamaya ne gerek var? yaşamınız boyunca belki iki ya da üç kez göreceğiniz insanlar için? öyle abartı gelinlikler ve nişanlıklar giymemeliyiz. toplumun, anne-babaların, akrabaların ve çevrenin etkisinden kurtulmalıyız. dünyaya bir kere geliyoruz. istediğimiz elbiseyi giyip dans edemeyecek miyiz? evlenirken de kendi beğendiğimiz mavi koltuk takımı yerine annemizin, kaynanamızın veya bilmem kim teyzenin beğendiği kahverengi, fitilli kadife ve kolçakları siyah deri koltuk takımını almak zorunda değiliz. bundan kimse memnun değil artık. yaşamı boyunca cesur olamadığı, kaderci olup baskılara hep boyun eğdiği için kendini, kendi zevklerini ifade edememiş, yüksek olasılıkla evde kalma korkusundan sevmediği bir erkekle evlenmiş ve yaşamı boyunca kocasıyla sevişmek istemediği gibi, sevişse de orgazm olamamış teyzeler, otuzbirci amcalar mutlu olsun diye hiç de eğlenmediğimiz düğünleri ve kına gecelerini yapmaya devam mı edeceğiz? herkes nasıl istiyorsa öyle evlensin. mesela ben evlenirsem nikah şahidi bile istemeyeceğim. neden doğanın ve yıldızların şahitliğinde, gecenin ay ışığında bir kumsalda evlenmeyeyim ki? bana ne tüm âdetleri kokuşmuş ve kendisi de çürümüş toplumdan!

    size bir sır: yaşam cesurların kıçını kollar ve hayallerini gerçekleştirir.

    bence bu gelini eleştiriyorsanız, sizlerde benim geldiğim aşamaya nihayet gelmişsiniz artık. sizler de istiyorsanız:

    böyle güzel gelinlikler giymiş

    şu şekilde eğlenerek

    şöyle mesela

    şöyle zarif gelinleriniz olsun

    bu gelinlerle ve damatlarla şöyle evlenmek

    galiba bir evlilik devrimi gerekiyor artık. bence evliliklerin 3-5 yılda bitmesinin nedeni bile bu. sürdürmeye çalışılan tüm bu âdetler, gelenek ve görenekler bizlere yalnızca bir yük ve gerçekten son kullanma tarihi sona ermiş. evlenme tarzımızda yeniliklere ihtiyacımız var. bırakınız teyzeler de kanepelerde balina gibi yatan kocalarıyla, akşamları, gıygıy da gıygıy müzikli o kötü ve arabesk yerli dizileri izlerken şişmanlamak yerine dansa gitsinler. böylece daha az kalp krizi geçirirler.

    gerçi onlar da haklı sayılır. aşksız evlilikleri gizlemek için en şatafatlısından büyük büyük törenler gerekir.
    bu arada, neden bilmem, videodaki kadına sempati duydum. mavi elbiseli hali ve dansı çok sempatikti. sanki her şeyi açıklıyordu.

    aksi haldeböyle gelinlerle yola devam
    kader değiştirilebilir bir şeydir.

    bu sene esaslı bir cadılar bayramı partisi yapıp güzelce giyinip bolca dans edelim.

    not: umarım linkler açılıyordur.
    not 2: hepinizi seviyorum

    edit: açılmamış olabileceğini düşündüğüm linki düzelttim.

  • 25. yurtdışından oy atmanın yasaklanması gerekliliği

    had mad bildirme yok. buradaysan, buraya vergi ödüyor, zorluklarını çekiyorsan oy vermek ananı ak sütü gibi helal. yok burada değilsen, buranın zorluklarına katlanmıyorsan, vergi ödemiyorsan o verginin nasıl harcanacağı konusunda ahkam kesemezsin.

    siyaset özünde vergilerin nasıl harcanacağının belirlenmesidir, sen hangi ara vergi ödedin de o verginin harcanmasında hak istiyorsun.

  • 26. 85'li kızların yaşlanmış olması

    85'li oğlanların bıyığı yeni terledi oysa.*

  • 27. diyarbakır ciğeri vs urfa ciğeri vs edirne ciğeri

    üç şehirde de birden fazla yerde ciğer yemiş biri olarak, diyarbakır > edirne (aydın tava ciğer) > urfa olarak sıralayacağım versus'tur.

  • 28. 2024 eurovision türkiye şarkıcısı

    (bkz: karsu)?

  • 29. siz hitabına sen diye karşılık veren insan

    dağ ayısı olan insan. siz hitabı alındığında siz diye karşılık verilir. sen diye karşılık veren kalitesiz bir karaktere sahiptir.

  • 30. fenerbahçe

    penalti olmazsa mac kazanamaz diyorduk artik 2 penalti kazandiklari maclari da kazanamaz oldular. bu takima adaletli penalti calinsa ligi 4. bile bitiremez.

  • 31. 1 nisan 2023 galatasaray adana demirspor maçı

    her maç adet haline gelen, “galatasaraylı futbolcunun bileğine ya da kaval kemiğine basma” hadisesi yine yaşanmış, canını yediğim hakem yine sadece sarı kart göstermiştir.

    ne olması gerekiyor sayın aq, adamın bacağının kopması mı lazım kırmızı kart için.

    tanım; galatasaray'ın formsuz olmasına rağmen kazandığı maç olmuştur.

  • 32. alfa erkek parfümü

    (bkz: vakko infiniti)
    insanların sizi kokunuz ile tanıyacağı seçkin bir koku.

  • 33. leblebinin gereksiz bir kuruyemiş olması

    hiç otobüs yolculuğunda kendinden geçecek kadar mide bulantısı yaşamamış yazarlar konuşmuş durmuş. hele hamilelik zamanı sabah bulantılarını anında kesen mucize kuruyemiş. iyi ki var.

  • 34. sözlük yazarlarının şu anda mırıldandığı şarkı

    bang bang

  • 35. 50 bin kişinin ölmesi

    kılıçdaroğlu kazanırsa gerçek sayının tespiti için bir çalışma yapılır. kısa sürede gerçek sayılar şehir-ilçe-mahalle bazında detaylandırılıp halkla paylaşılır. zor bir iş değil. gerçeğe ulaşmak gerçeği gizlemekten daha kolaydır. ama akp kazanırsa hiçbir şey öğrenemeyiz. herkes 50 bin kişi ölmüş der geçer. akp kazanırsa boku yedik zaten. kıyma olmuş 300 lira.

  • 36. bir kadına yazılmış en güzel şarkı

    firuze - sezen aksu.

    gerek melodisi gerek sezen ablamın muhteşem sesiyle aşık olunası şarkı.

  • 37. jorge jesus

    jesusun hiç suçu yok arkadaşlar. alt tarafı 10 kişilik bjkden ve gsden kendi evinde 3er tane yedi bunak orospu evladı.

    suçlu çim bakım görevlisi.

    not: sezon başını sikeyim, sezon başı fatih terim de yönetse bu takım iyi oynuyor amk. anlayın şunu.

  • 38. enner valencia

    gerçek ismi valencia (p) 'dir.

  • 39. henry onyekuru

    2 istabetli pas attip sofascore istatistik görüntüsünü paylaşarak küfür eden bir arkadaş gördüm.
    sofascore göre onyekyeru galatasaray maçında 6.8 puan ile oynamış
    son fenerbahçe maçında: 5.2
    son beşiktaş maçında : 6.3
    son başakşehir maçında :5.8
    son trabzonspor macinda :6.3
    oynamıştır.
    bazı maçlardaki pas istatistiklerine bakalım.
    son fenerbahçe maçında :5 isabetli pas
    son beşiktaş maçında : 7 isabetli pas atmıştır.
    sivasspor : 8 isabetli pas
    ankaragücü:1 isabetli pas (42 dk oyundan çıkıyor)
    başakşehir : 7 isabetli pas

    onyekyeru'nun oynadığı maçlarda çift haneli isabetli pas istatistiklerine ulaştığı maç sayısı zaten çok az. neden?
    onyekyeru özellikleri gereği son adam niteliğindedir. yani takım olarak pas yapar. ya defans arasına top atar hızlı bir oyuncu olan onyekyeru'nun topla buluşturmaya çalışırsın. yada yine hızlı bir geçiş oyunu ile geniş alanda topu onyekyeru ile buluşturmaya çalışırsın. yani onun hızı ve patlamasından yararlanırsın. onyekyeru mevcut iyi özelliklerinin yanında zaten takım oyununa girebilen yani isabetli pas istatistikleri yüksek olan bir oyuncu olsaydı zaten everton veya monaco'da kalırdı.
    türkiye ligi'nde oynadığı sezonlarda maç başına isabetli pas istatistikleri:
    22/23 : 8'4 (ads)
    20/21 : 8,9 (gs)
    19/20 : 9.9 (gs)
    18/19: 11.3 (gs)

    topla oynama istatistikleri rakibe göre yüksek olan galatasaray'da bile yüksek pas istatikligine sahip olmadığını görüyoruz.

    yine unutmadan kadıköy'de jailson'u peşine takarak 90+7 galibiyet golünü de attığı maça bakalım:
    fenerbahçe 1-3 galatasaray
    (23.02.2020)
    5 isabetli pas ile oynamıştır.

  • 40. kapıyı tutan erkeğe bir teşekkür bile etmeyen kız

    lan ne teşekkürü.. sabah starbucks'taydım, balkondan içeri girerken elinde kahveli bir kızla karşılaştım. kapı da sert, elinde kahveyle açamaz diye düşünüp biraz geri çekildim, kapıyı tuttum buyrun dedim. suratıma ters ters bakıp uff dedi gitti amk. ne teşekküründen bahsediyorsunuz siz :d

  • 41. gibi (dizi)

    3. sezonda olduğu gibi bize yine ve yeniden sosyolojik bir sorunu güldüre güldüre izlettiler. var olsunlar.

    iş yerinde bir arkadaşım var. yaklaşık beş yıldır falan beraber çalışırız ama pek birbirimizi görmeyiz. belki yaşımız aynıdır, belki de bir iki yaş büyüğümdür ama bununla tanıştığımız ilk günden beri bana abi der. acayip saygılıdır, ultra efendidir, müthiş tatlı dillidir. yüzüne baksanız peygamber soyundan falan dersiniz.

    harbiden öyledir, diziyle hemen bağlantı kurmaya çalışmayın.

    pandemi dönemindeyken bu arkadaş garip bir şekilde, öğle molalarında falan yanıma gelip gitmeye başladı. öyle sohbet muhabbet falan derken oldukça samimi olduk. bu süreçte benim ses tonumun sunucular gibi hatta şairler kadar kaliteli ve etkileyici olmasından tutun, italyanlar gibi giyinmeme kadar acayip övgüler aldım ki, haksız da değil.

    efendime söyleyeyim; bir süre sonra bu arkadaş, bir bahane ile gelip zor durumda olduğundan, eşinin haberi olmadan bir miktar para toplaması gerektiğinden, yoksa boşanacağından falan bahsederek birkaç bin lira borç istedi. isterken de acayip utanıyor, kızarıp bozarıyor, en geç 1 ay içinde ödeyeceğini söylüyor. ben de içimden "ulan, birkaç bin lira için bu utangaçlık neden? 2 bin lira veririz nolcak, isterse hiç vermesin" diye kendime laflar söylüyorum.

    neyse o parayı verdim, milyon kere teşekkür aldım, bu iyiliğim unutulmayacakmış, gördüğü en kıymetli arkadaşlarından birisi benmişim, kardeş bildikleri bu yardımı ona yapmamış da ben yapmışım.

    aradan kaç sene geçti, hala her gördüğünde; "abi sana çok mahcubum, yüzüne bakamıyorum. bu borcu iyi ki senin gibi birisi verdi. başkası olsa yüzüme bakmazdı, beni bir kardeşin bil ve en zor zamanında ilk beni ara. başımla beraber gelirim." gibi şeyler söyler. daha geçen hafta karşılaştığımızda bile "oooo abi sende bir farklılık var, zayıflamış gibisin, baya fit gördüm seni" dedi ki, haksız da değil. iki gün sonra da acil işi çıkmış, çarşıya gitmesi gerekmiş diye arabamı istedi.

    işte yılmaz gibi "siktir lan ordan." önce paramı ver diyemedim. neden? çünkü ses tonuma hayran olan, tarzımı italyanlara benzeten, fit olduğumu düşünen kaç insan var lan bu dünyada! canı sağolsun dümbüğün. zaten harbiden acayip saygılıdır, ultra efendidir, müthiş tatlı dillidir. öyle diziyle falan bağlantı kurmaya çalışmayın.

    ironi bir yana, tabi ki ondan sonra ne bir kuruş verdim ne de arabamı emanet ettim. bu tip insanlarla hemen her gün karşılaşıyoruz. bu yaşadığım olayı birkaç kişi daha yaşattı ve hep temkinli davrandım. o borcu verirken aklımdan geçen sadece bir şey vardı: "geri öderse hayatımda hiçbir şey değişmez. geri ödemezse -belki de hayatımın önemli yerlerine koymayı düşündüğüm o kişiyi- iki bin lira kadar küçük bir paraya tanımış olurum. paha biçilmez bir değeri birkaç bin liraya satın almak oldukça karlı bir iş.

    neyse daha fazla uzatmayayım. böyle insanlara karşı dikkatli olun. ünlü filozof ne demiş: "hayatta en zor rol insanın kendisini oynamasıdır. o yüzden sen, sen ol; sen ol."

  • 42. muharrem ince

    son yazdıklarına bakarsak hayal falan görmüyor, kazanamayacağının farkında ve bu seçimi ikinci turda tayyip'in kazanmasını istiyor, fakat bunun sebebi satın alınmış olması veya kk'dan intikam almak istemesi değil. evet kk'dan intikam alma motivasyonu da var fakat esas yaptığı hesap bu seçimi tayyip kazandığı takdirde altılı masayı oluşturan aktörlerin siyaset sahnesinden silinecek olması ve bir sonraki seçim için en güçlü muhalif aktör olarak kendisinin kalması. seçim kaybedildiği takdirde chp seçmeninin kayda değer kısmı muharrem'i suçlayacak olsa bile kk'nın aday olmasını istemeyenlerin, iyi parti seçmeninin, genç seçmenin vs. ağırlıklı olarak altılı masaya faturayı keseceklerini düşünüyor, o esnada kendisi de “ben demiştim bunlar kazanamaz” diye tepinecek.

    eğer z kuşağında kayda değer bir destek bulabilir de ilk turda yüzde 5'i aşabilirse bir sonraki seçimde ilk kez oy kullanacak seçmenin de bu trende katılacağını ve 2028 için arkasında daha büyük bir rüzgara sahip olacağını hesap ediyor. kk kazandığı takdirde ise küçük partinin küçük aktörü olarak yetinmeye devam etmek zorunda kalacak. bu anlamda kaybedecek bir şeyim yok diye düşündü ve bu topa girdi. mesele kendi ikbali. 5 sene önce “gönlümden geçen hdp'nin de ittifaka dahil olmasıydı, kazanırsam bakanlıklarda hdp'liler de olacak” diyen adamın şu anki hdp alerjisini samimi bulanlar için de elimde satılık köprü var.

    peki tayyip'in 5 sene daha ülkeyi yönetmesinin yol açacağı felaketler umurunda mı? elbette değil, şunu aklınızdan hiç çıkarmayın bu adamların hepsinin tuzu kuru, politikacıların hiçbiriyle duygusal bağ kurmayın, bu kk için de geçerli, ekrem için de geçerli. muharrem hiçbir zaman geçim sıkıntısı yaşamayacak ve ülke gerçek anlamda yaşanmaz bir hale gelirse de istediği yere basıp gidebilecek imkanlara sahip. kıymanın 1000 tl olacak olması, doların 30'a yükselme ihtimali falan muharrem'i sarsmaz, aksine bir sonraki seçim için ellerini ovuşturmasına neden olur.

    zorluğu çekecek olan sade vatandaş, muharrem'in peşinden gidenler de dahil genç kuşak hayatının en güzel dönemini sefalet içinde geçirecek. dünyaya sadece bir kez geliyorsunuz ve zamanı geri alamıyorsunuz arkadaşlar, insan 20'lerindeyken bu farkındalığa fazla sahip olamıyor, çoğunlukla ölümsüzmüş gibi yaşıyor, 30'lu yaşların ortalarına gelince kafaya dank etmeye başlıyor birçok şey. umarım ileride bu pişmanlıkları ve üzüntüleri yaşayacağınız bir tablo ortaya çıkmaz.

  • 43. yıllar geçtikçe azalan şey

    -acı barındırmayan gülümsemeler.

  • 44. robot süpürgeler evleri dinleyebilir

    mümkün olan şey.

    ama ondan önce kamera mikrofon konum belirleme sensörleri ve ağ üzerinden veri alıp verme kabiliyeti ile mücehhez cep telefonlarını dert etsen daha iyi edersin.

  • 45. kemal kılıçdaroğlu'na bir mesaj bırak

    chatgpt'den isteyince şöyle bir mesaj bıraktı kendisine:

    "merhaba kemal kılıçdaroğlu,

    uzun yıllardır türk siyasi sahnesinde önemli bir role sahipsiniz ve ülkenin demokrasisinin gelişimine katkıda bulunuyorsunuz. inanıyorum ki sizin gibi tecrübeli bir siyasetçi, türkiye'nin karşılaştığı zorlukları çözmek için önemli bir rol oynayabilir.

    ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasi sorunlarına karşı mücadele ederken, adalet, eşitlik ve demokrasi ilkelerini gözetmeye devam etmenizi umuyorum. türkiye'nin her kesimini kucaklayan bir lider olarak, ülkenin birliği ve bütünlüğü için çalışmalarınızı sürdürmenizi diliyorum.

    saygılarımla,
    chatgpt"

    birkaç kere daha regenerate yapalım bakalım...

    2) "merhaba kemal kılıçdaroğlu,

    öncelikle ülke için yaptığınız mücadeledeki kararlılığınız ve cesaretiniz için teşekkür etmek istiyorum. sizler gibi liderlerin ülkemizde olması, umudumuzu diri tutuyor ve geleceğe güvenle bakmamızı sağlıyor.

    ancak, hala pek çok zorlu sorunun çözümü için çalışmalar yapılması gerekiyor. sizden, halkın taleplerini ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, ülkemizin daha huzurlu, adil ve demokratik bir yer haline gelmesi için çalışmalarınızı sürdürmenizi diliyorum.

    sizlere ve ekibinize başarılar diliyorum.

    saygılarımla,

    chatgpt"

    3) "merhaba kemal kılıçdaroğlu,

    umarım bu mesaj sizin için iyi bir güne denk gelir. öncelikle, ülkenizde yürüttüğünüz siyasi çalışmalar için size teşekkür etmek istiyorum. siz ve partiniz, türkiye'nin demokratikleşmesi, insan haklarının korunması ve ekonomik refahın artırılması için uzun yıllardır mücadele ediyorsunuz.

    ancak, son dönemde türkiye'de yaşanan siyasi, sosyal ve ekonomik sorunlar büyük bir endişe kaynağı olarak görülüyor. sizden istirhamım, bu zorlu dönemde daha fazla cesaret ve kararlılıkla çalışmanız ve türkiye'nin demokratik değerlerine, insan haklarına ve özgürlüklerine bağlı kalmak için çaba sarf etmenizdir.

    sizden beklentim, halkın güvenini ve desteğini kazanarak, türkiye'nin kalkınması ve refahı için gerekli adımları atmaya devam etmenizdir. umarım siz ve partiniz, türkiye'nin daha güzel bir geleceği için çalışmalarınızı sürdürürsünüz.

    saygılarımla,
    chatgpt"

    4) "merhaba kemal kılıçdaroğlu,

    öncelikle türkiye'deki siyasi hayatınız boyunca ülkeye yaptığınız hizmetler için teşekkür ederim. siz, türkiye'nin demokratik bir yapıya kavuşması ve insan haklarının korunması için verdiğiniz mücadele ile önemli bir lider konumundasınız.

    ancak, ülkemizin içinde bulunduğu zorlu koşullar göz önüne alındığında, daha büyük bir sorumlulukla karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum. ülkemizin karşı karşıya olduğu birçok zorlukla başa çıkmak için farklı siyasi görüşler arasında işbirliği yapmak gerekiyor. bu zorlukların üstesinden gelmek için, ülkemizin tüm vatandaşlarına eşit davranacak ve adaleti savunacak bir liderliğe ihtiyacımız var.

    bu nedenle, umuyorum ki siz ve partiniz, ülkemizde barış ve istikrarın sağlanması için gerekli adımları atacak ve tüm türkiye'nin çıkarları doğrultusunda çalışmaya devam edeceksiniz.

    saygılarımla."

    5) "merhaba kemal kılıçdaroğlu,

    ülkemizin demokrasisi, adaleti ve refahı için yıllardır verdiğiniz mücadele için size teşekkür etmek istiyorum. siyasi liderliğiniz ve önderliğiniz altında, chp'nin ideallerine ve değerlerine bağlı kalarak, türkiye'nin geleceği için önemli adımlar atıldı.

    ancak, ülkemiz hala birçok sorunla karşı karşıya ve sizin liderliğinize olan ihtiyacımız devam ediyor. halkın beklentilerine cevap verecek ve toplumsal barışı sağlayacak adımların atılması için sizin gibi tecrübeli ve dürüst siyasetçilere her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var.

    sizden, türkiye'nin kalkınması, demokratikleşmesi ve daha adil bir toplum olması için mücadeleye devam etmenizi ve genç nesillerin değişen ihtiyaçlarına cevap verecek politikaları hayata geçirmenizi bekliyoruz.

    saygılarımla,

    chatgpt"

  • 46. ahahahahahahahahahahahahahahah

    lan olm bu feneri 1907de biz taşşak geçelim diye mi kurdular lan ha?

    ahahadfgjsahk :)

    afgjkgfssfiilmmbgjsaaasddas :)

  • 47. hasan kaçan

    yav siktir git kendi çorap kokan çomar kitlene yap bu masturbasyonunu sığır çobanı.
    akapenin güya oluşturmaya çalıştığı kendine ait kültürel tabakanın en sikko fırsatçılarındansın zavallı herif..
    imar affı reklamları da senin şerefin işte.
    yıkıl ulan.

  • 48. emek hırsızı arda güler

    bariz bir şekilde pozisyon temiz. kendi yere düşüyor ve var'a gidilmiyor. hakem nasıl penaltı verdi bu pozisyona aklım almıyor. şaşırdık mı hayır. yazıklar olsun. arda güler yarın manşetleri süslesin diye penaltı verildi başka hiçbir şey değil.

    tanım: fb-bjk maçında haksız verilen penaltının kahramanı.

  • 49. otuz yaş üstü kariyerli erkeğin evlenmeme nedeni

    30'a yakın biri olarak söyleyeyim. beğendiğim birlikte olmak isteyeceğim kadınların ilgisini çekmiyorum. güzel oldukları için haklı olarak daha rahat bir hayat yasayacakları beyleri tercih ediyorlar hoş o beyler de takılıp bırakıyor çünkü onlara kul köle olacak sürüyle kız var.
    ayrıca alkol/uyusturucu sorunu olmayan, insta bağımlılığı gösteriş merakı vs olmayan, sadık düzgün bir kıza denk gelmek neredeyse imkansız. bu küme dışında kalan kızlar da zaten evlenmelik değiller.

  • 50. rtük'ün dizilerde yemek sahnelerini yasaklatması

    bu aşağılık yobazlar giderayak ülkeyi sonuna kadar ayrıştırıp bölmeye çalışarak kaosa sürüklemek istiyorlar. zaten kafa kesen domuz bağcı hizbullahçılarla ittifak yapandan ne bekliyorsun. bu aşağılık yaratıklar bir seçim daha kazanırsa bu ülke asla beş yıl daha bu lazım çukuru zihniyetlileri kaldıramaz. ilk seçimle bu pislik çöl bedevileri ait oldukları yere gönderilmeli.

    emre kınay’ı bu cesur ve onurlu duruşundan dolayı tebrik ediyorum. işte gerçek aydın duruşu, gerçek sanatçı duruşu budur.

    dallamanın biri de ben türk dizilerini izlemediğim için problem görmüyorum yazmış. ulan gevşek mevzu senin türk dizisi izleyip izlememen mi yoksa seyir zevkine, özgürlüğe müdahale edilmesi mi? bu insanlarla bu ülke nasıl bu günlere geldi inanılır gibi değil.