fatih hocam kusura bakma da yıllarca futbol diye bize ne izlettirdin sen öyle
Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.
Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.
Sozlock Ekibi
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. 17 ocak 2023 alanyaspor galatasaray maçı
-
2. 17 ocak 2023 netflix türkiye zammı
#147761334 şu entrydeki muhtemelen 2 yıllık mezunu fabrikada asgari ücretin biraz fazlasını kazanan sünepe abd fiyatını dolar kuruyla çarpıp türkiye’de daha ucuz olduğunu söylüyor ama 2 yıllık mezunu olduğu için unuttuğu bir şey var abd de insanlar dolarla maaş alıyor
-
3. martı kurucusunun kadıköy belediyesine cevabı
cevabı bir o kadar saçmadır. scooter kişilerin kaldırımda yürüme hakkını gaspetmektedir. kişilerin haklarını kısıtlamadığın kadar özgürsün. daha fazla scooter olması kişilerin haklarını gaspetmektir. kaç kişinin istediği kaçının istemediği ile çözülmez. bazı akepe yalakaları da zenginin malını savunuyor gene.
-
4. çaresiz kalan sözlük yazarı
3 seneden fazladır alzheimer hastası olan annemin bütün ihtiyaçlarıyla ilgileniyorum. geçen sene şubat ayına kadar durumu gayet iyi gidiyordu, yemesi, içmesi, yardımla tuvalet, banyo gibi ihtiyaçlarını gideriyordu. altı ayda bir hacettepe üniversitesi hastanesi'nde kontrole gidiyorduk.
görsel
görsel
ilaçlarını, ek olarak verilen protein, besin katkısı toz, takviye mama gibi ürünleri, yemekleriyle beraber kontrolü şekilde alıyordu.
şubat ayında ne olduysa bir sabah yataktan kalamadı, her gün yürüyüş yaptığımız kadıncağız ayakları üzerine çok zorlanarak kalkmaya başladı, daha sonra bu bir hafta içerisinde ilk önce altına çiş kaçırmalar, akabinde de kakasını yapmaya başladı. sağlık bakanlığının evde bakım hizmetininden faydalanarak bez raporu çıkarttırdım. altını değiştirmeye başladım. hareketleri yavaş yavaş kısıtlanmaya başladı, ama yeme içme gayet normal gidiyordu. bir sabah bezini değistirirken kalçasının üstünde bir şişlik gördüm, ağrısı da vardı. direkt olarak 112'yi arayıp ambülansla şehir hastanesi acile kaldırdık ve kötüye gitme süreci burada başladı, acil serviste bizimle ilgilenilmesi için uzun bir süre(10 saat civarı) bekledik. ortopedist kontrolü yaptıktan sonra kalça kırığı olmadığını söyledi, 1 2 hafta önce gayet normal yürüyebilen insanın şu an ayakları üstünde duramadığını anlattım, röntgen ve ultrason istediler, yine uzunca süre bekleyerek bunları çektirdik fakat hiç bir sonuç bulunamadı ve taburcu olacağımız söylendi. fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümüne sevk edebilir misiniz diye sorduğumda yapılamayacağını söylediler. rica minnet, araya bir kaç tanıdık sokarak fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümünden randevu aldım daha hâlâ acil serviste bulunurken. kendi başıma sedyeyle acilden, ftr bölümüne götürdüm. muayene eden doktor maalesef yapılacak birşey olmadığını, yatış veremeyeceğini belirti.
taburcu oldu ve eve geldik. bu arada acilde geçirdiğimiz sürede sırtında ve belinde bası yarası olmuş. aile hekimine gidip bunlar için ilaç yazdırdım, pansuman da gerektiğini, enfeksiyon kapmış olabileceğini söylediler kan testi istediler, gelen sonuçlarda normal aralığı 0-5 olan crp değerin 80 gibi çok yüksek olduğun, fizik tedavi ve yaralar için palyatif servise yatırmamı tavsiye ettiler.
yine tanıdık birilerinin araya girmesiyle gülhane hastanesi palyatif servisine yatışını sağladı
https://soz.lk/i/smlxazpn görsel]
burada 3 hafta süren tedavi uygulandı, bası yaralarına her gün pansuman yapıyorduk hemşire ve doktor yönlendirmesiyle. crp değeri bu süre zarfında düştü, hastane kurallarına göre 3 haftadan fazla kalamayacağımız için taburcu oldu. oradaki doktorlar, profesyonel yara bakımı ve fizik tedavi yapılabilecek olan bakım merkezine yatırmamın daha uygun olacağını söylediler.
bu tarz bakımi hizmeti veren özel bir kuruluş ayarladım. burada her gün pansuman, beslenme, bez değiştirme hizmeti veriliyordu. her hafta kan değerlerini bakılıyordu.
görsel
yaklaşık bir ay sonra crp değeri daha 90 civarında çıktı ve hastaneye gitmemiz gerektiğini söylediler. 112'yi arayınca direkt şehir hastanesine götürdükleri için özel ambulansla gata acil servise götürdüm.
görsel
acil servisten cerrahi yoğun bakıma sevkettiler 4 hafta boyunca yoğun bakımda yattı, karından beslenmesinin daha iyi olacağını belirtip, peg açıldı.
yoğun bakım sonrası tekrar palyatif servise sevkettiler, yanında profesyonel bir refakatçi kalmasını istediler, pansuman, iki saatte bir pozisyon verme ve peg beslenme kontrolü için. yine 3 haftalık süreç sonucunda tekrar bakımevine götürdüm.
burada tedavisine devam edilirken temmuz ayında covid'e yakalanarak şehir hastanesi covid yoğun bakıma servisine kaldırıldı, yaklaşık bir ay yoğun bakımda kaldıktan sonra bu sefer şehir hastanesi palyatif servise sevkettiler. yine aynı süreç başladı,
görsel
bu sefer eski bakımevi yerine tavsiyeyle başka bir özel bakımevine yatırdım. şu an tedavisine orada devam ediliyor.
bu geçen yaklaşık bir yıllık süreç içerisinde kimseden destek almadan herşeyi kendi başıma hallettim, bir ablam var ailede, bana şubat ayında artık annemizi kaybettiğimizi buna hazırlanmamı söyledi, bir kere bile görmeye gelmedi (ki birbirlerini çok severler, hiç problem yoktur aralarında), ne manevi ne de maddi hiçbir desteği olmadı.
bir senedir annemi hayatta tutmak için inanılmaz çaba sarf ediyorum. şikayet etmiyorum fakat süreç o kadar yorucu oluyor ki tek başına anlatamam. iyi kötü giden bir şirketim vardı fakat salgın döneminde işlerim tepetaklak oldu ve iflas ettim. bu süreçte hem toparlanmaya hem de anneme bakmaya devam ediyordum, sonrası zaten malum ekonomik kriz zaten aldı başını gitti.
son bir yıllık dönemde annemin tedavisi için elimde avucumda ne varsa bitti. işsiz kaldım, bir yandan annemi hayatta tutmaya devam ediyorum, bir yandan da iş arıyorum.
bakımevi ücretleri o kadar yüksek ki ve gününde ödemezseniz hemen tehditlere başlıyorlar.
devlette yaşlı bakım merkezine almıyorlar kendi ihtiyaçlarını karşılayamadığı için, başvurular hep sonuçsuz kaldı.
inanın ne yapacağımı bilmiyorum artık, iş bulamıyorum, benden başka kimse annemle ilgilenmiyor, annemin yaşaması için benim ölmem gerekiyor galiba diye düşünüyorum, belki o zaman aileden birileri sahip çıkar diyorum. gerçekten tükendim, son bir yıllık süreçte manen 20 yaş yaşlanmış gibi hissediyorum. cidden bilemiyorum. her türlü çok yoruldum. nasıl bu işin içinden çıkacağım, ne yapılabilir, bir insanı yaşatmak bu kadar zor olmamalı bu ülkede. canım annem :'( -
5. gelinine cumhurbaşkanlığında kadro açan kayınbaba
gece operasyonu ile başlık sildiren kayınbabadır.
oteberidegil'e ait silinen ilk entry: görsel
entry'de geçen linkler: twitter, yeniçağ -
6. hollanda'ya giden yazılımcının floodu
hiç bir şey mükemmel ya da çok kötü değil bu yurt dışı meselelerinde.
sağlık meselesine bir nebze katiliyorum, doktora gittiğinizde size türkiye'deki gibi bakmazlar. en basitinden ateşin olması onlar için önemli değildir. marketlerdeki ağrı kesici ve ateş düşürücü bulunur, git onları kullan geçmez ise öyle gel derler.
ancak bu elemanın yazdıklarında o kadar tezatlar var ki, burada bazılarına değinmeye çalışacağım.
- bizim yurt dışına kaçan bir kitle var ki, lafı geldiğinde "abi türkiye'de kölelik var, hayat çok zor" diye dert yanarken, yurt dışına çıktıktan sonra "ne bu böyle taksiye, berbere vs. bu paraları mı vereceğim" diye yine dert yanıyor. lan türkiye'de kim siker getir kuryesinin hayat standartlarını, adamı köle gibi kullanman burada hoşuna gidiyor tabi. hadi orada yap bakalım hollanda hükümeti şirkete bir daha gün yüzü gösteriyor mu.
- hollanda özelinde, dışarıda yemek pahalıdır, ancak market alışverişi inanılmaz ucuzdur. hollandalı arkadaş 2 seneliğine singapur'a çalısmaya gitmişti, döndüğünde "olm dışarda yemek inanılmaz ucuz, marketler inanılmaz pahalı" diye şaşkınlık içerisindeydi. yine bir önceki yazdığıma döneceğim, servis işi ve işçisi pahalı. ve bu insanlar gerekli kazancı sağladığı için, dışarda yemek pahalı.
- durumlar değişmediyse, gaz ile elektrik parasını aynı anda ödüyordunuz, bu arkadaş "gaz şu kadar pahalı" diye ağlıyor ama nasıl ortak paradan bunu çıkartıyor anlayamadım. onu geçtim uçakla 2-3 saatlik mesafede savaş var ve bu savaş avrupa'yı besleyen doğal gaz'a direk etki ediyor. ne bekliyorsun sayın aq demek istiyorum.
- maaş konusunda "30% ruling" diye bi mevzu var. hollanda hükümeti expat'lara daha iyi başlangıç sağlamak adına, ilk 5 sene kestiği vergiyi 30% düşürüyor. bu genelde siz başladığınız anda hazır olan bir nane. bu arkadaş başlayalı 4 ay olmus, ama hala daha bekliyoruz diyor. başka bir nane var sanki bu durumda.
- "berber 50 avro yeğenim, buralar çoh kötü" geyiğini de anlamadım. normal şartlarda berber masrafı 20-30 euro olmasi lazim. aldığınız hizmet türkiye gibi değil (mesela saç yıkama vs yoktu) ancak bu kadar da pahalı olmaması lazım.
- "beni cto yapsalar alacagim para 100k", şimdi hem "bakın ben boş değilim, liderim" diyip hem de bu naneyi yumurtluyor arkadaş. nerede çalıştığını bilemem ancak her firma yeni gelen adama biraz aşağı maaş verir (adam seni yurt dışından ithal ediyor, kendi riskini minimize etmesi lazım). sonrasında sen firma ile görüşür, maaş düzeltmesi istersin, ya da başka firmaya geçersin. amsterdam yazılımcı için bir cennet, binlerce iş ilanı var. yani öyle cto olmaya falan gerek yok, yine lead olan bir arkadaş, 100+k üzerinde yıllık maaş alıyordu.
- ev olayı ayrı komedi, amsterdam'da çalışırken amsterdam'da yaşamak zorunda değilsin. çevre kentlerde daha ucuza daha büyük bir yer tutabilirsin gayet. toplu ulaşım ve bisiklet ile işine, gece eğlenmesine istediğin her yere gidebilirsin. insanlar rotterdam'da yaşayıp amsterdam'a çalışmaya geliyorlardı mesela. yani birazcık kafanı kaldırsan, daha uygun fiyata daha büyük ev bulabilirsin ama paşam büyük ihtimal toplu taşıma kullanmak ve bisiklete binmek istemediği için, aynı mahalleden ev bakıyor.
- "150 yıllık evlerde yaşıyorsun", burada laz müteahhitin yaptığı ne olduğu belirsiz siteler daha çok güzel, daha çok tarihi yaşatıyor değil mi?
- bana göre en önemlisini sona bıraktım. hollanda görebildiğiniz en "logical" ülkelerden biridir ve bireye değer verir. mesela bahşiş yoktur zira adam "sana kestiğim faturada benim kazancım zaten var, bu parayı neden verdin" diye bakar. sınıflar arası fark azdır, zira gençler bir süpermarkette kasiyer olarak çalışıp, yazılımcı olan sen ile gündelik hayatta belirgin şekilde ezilmezler. sen de aynı telefonu kullanırsın onlar da, sen de trene binersin onlar da. tutumlu insanlardır, öğle yemeklerini marketlerden aldıkları salata ya da ekmek arasi ile geçiştirirler iş yerlerinde. ya da bir gün önceki akşam yemeğinin artanını getirir, ısıtır, yer. bizim millete göre bu fakirlik ve sefillik göstergesi. çünkü bizim insanımız kendi işini görmek istemez, el üstünde tutulup diğer herkesi köle gibi çalıştırmak ister.
edit: türkçe karakterler düzeltildi -
7. 17 ocak 2023 muhalefeti eleştirmeye son veriyoruz
bugün itibariyle başlattığım kampanya...
geçici süreyle muhalefete muhalefet etmeye son veriyorum.
sabah sabah gelinine kadro ayarlayan kayınbaba başlığı ile küçük çaplı bir cinnet geçirdim.
aklıma, işçi emeklisi babamın beni ingilizce kursuna yazdırmak için parası çıkışmayınca arkadaşından borç istediği anlar geldi gözümün önüne. hayatımda hiç bu kadar üzülmemiştim. burası güzel değil baba evde çalışacağım dedim.
şimdi şu düzene bakın! bir de onlarca sınava giren gençlere bakın.
bakın ben de muhalefete çok sert eleştiriler yapıyorum yapıyordum.
bitti!
nasıl ki biraz çenenizi kapatın diyoruz ya bazen muhalif liderlere, azıcık sussanız oylar yükselecek diyoruz ya...
tamam ben de susuyorum.
parti liderine biraz sus deme hakkını kendimizde görüyorsak, türkiye'de en çok okunan sosyal medya platformu ekşi sözlükte muhalefete sataşmamayı becerebiliriz diye düşünüyorum.
kim aday çıkarsa da öveceğim. kendi arkadaşım aday olmuş gibi yapacağım.
yeterince güzel eleştiriler yaptık muhalefete. son 100 metreye girdik. dikkate alacaksa alacak 6'lı masa. almazsa zaten cumhur ittifakı siyasi suçlara idam getirecek bence. meralinden mansuruna, ekreminden babacanına silinecek hepsi.
yeter susalım bir süre. -
8. bir gecede 8 posta atamayan adamı aldatma hakkı
-
9. oscar alabilirdi denilen türk filmleri
-
10. kurtuluş savaşı osmanlı'yı ortadan kaldırma işiydi
kurtuluş savaşının "hasta osmanlının" zafiyetlerinden yararlanarak emperyalist ülkelerin türkiye'yi bölmek, parçalamak ve aralarında paylaşmak için yapılan işgalin neticesinde yapıldığını herkes biliyor ama bu milletin bağrından atatürk'ü çıkaracağını bilemiyorlardı.
sonucunda ise son osmanlı padişahı ingiliz gemisine binip işgalcilerle birlikte bu ülkeden kaçtı ve koskoca devletin egemenliği bir aileden alınıp halkın kendisine verilmiştir.
bu durumdan memnun olmayıp bir padişaha kulluk yapmak isteyenler bolca padişah bulunan orta doğuya gidebilirler.
egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. mustafa kemal atatürk
edit: bazı padişah severler mesaj kutumu padişah kaçmadı sürgün edildi diye dolduruyorlar. buyurun vahdettin'in istanbul'dan nasıl ingilizlere sığınarak kaçtığını size tarihçi sinan meydan belgeleri ile anlatsın.
kaynak sözcü gazetesi sinan meydan
bu da yetmezse sığınma mektubu
"16 kasım 1922'de istanbul işgal orduları komutanı general harrington'a, "istanbul'da hayatımı tehlikede gördüğümden ingiltere devletine sığınır ve bir an önce başka bir yere götürülmemi talep ederim efendim."
görsel -
11. the last of us (dizi)
-
12. 17 ocak 2023 bahçeli erken seçim açıklaması
daha önce erken seçim falan olmayacağını, bunu dile getirenin hain olacağını filan zırvalayan kişi sözleri.
-
13. suriyeliler hakim de olacak bürokrat da
bir nagehan alçı saçmalamasıdır.
--- spoiler ---
sevgili özdağ kabuslar görecek ama suriye kökenli türkiye cumhuriyeti vatandaşları yarın öbür gün bu ülkede hakim de olacaklar, bürokrat da olacaklar.
kendisini bu gerçeklere yavaş yavaş alıştırmasında fayda var…
17 ocak 2023 tarihli habertürk köşe yazısı
--- spoiler ---
sen ve kocan bu ülkenin kanserlerinden sadece birisiniz.
türk insanı iş bulamıyor, gençler ev bulamıyor, yuva kuramıyor, sokaklarda güvenle gezemiyor, toplu taşımalarda taciz ediliyor, videoları çekilip tik-tokta bu insanlara meze yapılıyor…
kendi vatandaşının özlük ve hürriyet hakkı dururken, hala suriyeli güzellemesi yapıyorsunuz.
yüzünüz varsa yıkayın, kendinize gelin!
ne ergenekon sürecinde yaptığınız kötülükleri, ne de bu ülkenin bekasının, milli güvenliğinin geleceği için yapmakta olduğunuz kötülükleri unutmayacağız.
boşnak bitti, arap başladı. -
14. alperen şengün
millete “kafayı yemişler. ülkede neler olurken, bu başlığa entry giriyorlar” diyenlerin; fatih terim başlığına entry girdiği, bir garip ülkenin gelecek vaadeden oyuncusu.
-
15. tahammül edilemeyen medeniyetsiz hareket
toplu taşımada telefonla veya yanındaki arkadaşı ile konuşurken bağıran orospu çocukları sizin ben beyninizi sikeyim. embesil amına koduğumun çocukları bunu nasıl düşünemezsiniz ? bir insanın çevresine rahatsızlık vermesinden daha kötü olan şey bunu farketmemesidir.
yürüyen merdivendeyken sol tarafta bekleyenler sizin zaten olmayan beyninizi sikeyim. ulan nasıl yani abi nasıl bunu fark edemiyorsun ? nasıl bunu bilmiyorsun ? yarak gibi o sol tarafta bekliyorsun amk bedevisi.
edit: bir de eski sevgilisi ile yaşadığı özel şeyleri arkadaş ortaminda anlatan karaktersiz orospu çocukları sizi de unutmadım. -
16. isveç'in türkiye'ye kapak kararı
acaba şu konuda bir soruşturma açacaklar mı dediğim karardır:
(bkz: isveç'in türk öğrencilerin stajını onaylamaması)
işlerine geldiğinde ifade özgürlüğü falan derler, işlerine geldiğinde de ırkçılığın tillahını yaparlar. böyle de iki yüzlüler.
edit: staj olayında hocayı öttürüyorlarmış öyle diyolla -
17. türkiye'yi terk eden öğretmen +18 sektörüne girdi
otururken eliyle eteğini kapatması beni ziyadesiyle çok mutlu etti. işte türk kadını ahlakı. helal olsun gururumuzsun alara.
-
18. ev fiyatları ve kiralar nasıl düşer
yabancılara konut yoluyla vatandaşlık uygulaması ya hemen yasaklanacak ya da sınır 1 milyon usd sınırına çekilecek. 250 bin dolardan dağıttığımız vatandaşlıklar bugün tuik'in enflayon rakamları gibi yabancıların satın aldığı konut ve tüm aile bireylerini tc vatandaşı yapma hakkıyla kaç milyon insanın vatandaş olduğunu bilmiyoruz.
rakamlar hep düşük açıklanıyor oysa ki büyük sitelerde 15-20 dairesi olan araplar, iranlılar var. son dönemde bunlara rus mafyaları falan da eklendi. adam bir kere vatandaş olduktan sonra aldığı diğer daireleri tc vatandaşıymış gibi aldığı için yabancıya konut satış rakamları hep düşük çıkıyor. bu da ayrı bir sorun ama akp için sorun teşkil etmiyor. onlar müteahhit ve inşaatçı tayfayı mutlu etsinler, kredi sağlasınlar gerisi umurlarında değil. bunları hep söyledik.
(bkz: türke ev vermeyen iranlı ev sahibi)
(bkz: türk'e ev kiralamayan yabancılar)
(bkz: tr'den ev alan yabancıların arabaya ötv ödememesi)
hiç birini gündemde tutamadık, yandaş medya ve aktroller hep engelledi. -
19. 17 ocak 2023 kılıçdaroğlu'nun mülteci açıklaması
50 kere yazdık yine yazalım.
kesersin yardımları.
sokarsın bizim ödediğimiz vergileri.
ücretsiz sağlık hizmeti vermezsin.
erkeklerini askere alırsın ( vatandaş olanları )
elektriğini, gazını, suyunu köklersin faturada.
2 aya kalmadan str olup giderler. ( davul zurna bedava )
bu ülkede yaşamak zor. öğrensinler bir zahmet. -
20. öğrencisi ile yumruk yumruğa kavga eden öğretmen
müzik öğretmeni. 65 yaşında.
öğrenciyi üniforması uygun olmadığı için dışarı yollamak istiyor.
öğrenci de adam zenci olduğu için ırkçı hakaretler ediyor öğretmene.
adam da dayanamıyor tabi.
sonra hapse atıyorlar ama kefaletle serbest kalıyor.
ardından da öfke kontrolü terapisi almadı şartıyla dava düşüyor.
mahkeme temiz bir geçmişi olması ve olayın oluştuğu koşulları dikkate alarak bu kararı alıyor.
zorunlu erken emekli ediliyor.
olay los angeles,california ‘da maywood adlı siktirboktan bir yerde oluyor.
küçük bir kasaba…
çok da sikimdeydi bunu da yazdım! -
21. şirine'yi kim şirinliyordu sorunsalı
o konulara hiç girmeyelim. kalbinizi kırarım.
ps: orospu şirine! -
22. an itibariyle kişinin canının çektiği yiyecek
kokoreç.
-
23. bir parfüme 2 bin tl veren insan
kullandığım parfüm 20 yıldır 100 dolar
-
24. 17 ocak 2023 kadıköy'de scooterların toplanması
kadıköy'de kaldırımları işgal eden elektrikli scooterlar, belediye tarafından toplanmaya başlamış.
çok da güzel olmuş. evet, mikro mobilite istanbul gibi bir şehir için ihtiyaç ancak firmalar bu ihtiyacı, kâr hırsı ve aymazlıkla çevreyi kirletme vesilesine dönüştürmemeli. -
25. üniversite yıllarında yapılmış en büyük hata
koskoca bir okyanusta yüzmek varken bir faunusu seçmek
-
26. en güzel çiçek kokusu
yasemin kokusu açık ara birinci gelir.
-
27. halveti tarikatında istismar edilen kızın itirafı
haberi silinemeyen ama ekşi sözlük'teki başlığı kolayca silinebilen itiraftır.
bahsi geçen haber
deadgodinme'ye ait silinen entry: görsel
edit: zonguldak sulh ceza hakimliği’nin yarım bıraktığı işi ankara 4. sulh ceza hakimliği tamamlamış ve habere erişim de kısıtlanmış. yalnız komiktir tebliğ edilen karar 11.07.2019 tarihli, ancak yeni iletilmiş. -
28. dizel araç kullananların son durumu
ara ara bu başlık hortlar bunu hortlatanda genelde fakir dizel almaya parası yetmeyen kıskanç fesatın birisi. bak sayın abim anlatıyorum. aracım 2013 model 0 km aldığım 1.3 multijet punto. ben alırken 1.4 benzinli 77 hp olan modeli 33 bin di. ben 39 a aldım. ayrıca 95 hp. şimdi rampalara 100 ile giriyorum 100 le çıkıyorum. tork mükemmel. şehir içi yoğun dur kalk trafikte araba 5.5 i geçmez. ana arter kullanırsam 4.8 civarı yakar. uzun yol daha bu haftasonu denizli ankara yaptım. şehir içi karma tüketimle beraber 1330 km yi 4.1 ile yaptım geldim. bunların hepsi pompa verisi yol bilgisayarı değil. şimdi kardeş kim karda kim zararda araba zaten kendini 25.000 km de amorti etti ki şuan araba 230.000 de ve 10.000 de bir sadece motor yağı değişiyor. triger zaten zincirli. parçası bakkalda bile var. 3 litre yağ alıyor diğer araçlar gibi 4-4.5 değil. mtv ucuz. sen neyin kafasını yaşıyorsun.
-
29. safiye'nin kıskançlıktan kaptan pilota sarması
sesli güldüğüm uyarıdır.
hakikatten kadının kıskançı da fecidir. elifcim ayrıca çok güzel çıkmışsın bacım mis. -
30. birden fazla ev sahibi olmak yasaklansın
o zaman birden fazla araba alınması da yasaklansın. birden fazla çocuk da yasaklansın. nüfüs artmazsa ev fiyatı düşer kiralar azalır. hatta bir evde en az 2 aile kalsın direk ev fiyatları yarıya düşer. birden fazla hiç bir şey alamayalım teknoloji de ucuzlar. evlerde bir kişide telefon olsun. sırayla kullansınlar.
yahu garibanın aldığı yatırımlık ikinci ev ne battı gözünüze amk. milyar dolarlık firmalardan vergi almayan devlet tüm evlere el koysun siz de rahatlayın biz de. -
31. 418 milyar dolar tahsil edeceğiz
elemanin teki de simdiye kadar nerdeydin diyor cok komik lan.
muhalefet lan iste adam ne yapacagidi eline silah alip besli ceteyi basip kasalarindaki paralari mi alacakti? yav yemin ediyorum bunlarin akillanmasi icin biraz daha ak parti tarafindan sikilmeye ihtiyaclari var da kurunun yaninda yas olmasak.. -
32. berber ve kuaför ücretlerine sürekli zam gelmesi
ulkede maasli calisanlar haricinde herkesin keyfi tikirinda amk. 50 tl veriyordum. 100tl olmus. benim maasa yuzde 100 zam gelse kafayi yerim heralde.
-
33. bursa bülbülü
eğer sözlükte bu kadar övgü dolu sözlerle karşılaşmasaydım, fragmanda eyyvah eyvah'ın bursa versiyonunu andıran bir film diye izlemeyi düşünmüyordum.
şarkıları apayrı enfes bir film olmuş. ata demirer'in en iyi filmi olabilir, üzerinde çok büyük emek var.
özellikle beyaz zambaklar şarkısı kelimenin tam anlamıyla mükemmel olmuş. "her şarkının bir hikayesi, bir geçmişi vardır" mesajı vererek şarkıya çok güzel bir hikaye yazılmış. filmin adı beyaz zambaklar olsaydı eminim sırıtmazdı.
ayrıca filmde dinlediğimiz üç güzel şarkı
*beyaz zambaklar link
*unutma benilink
*bursa kızı link
ata demirer'in sözleri kendine ait olan şarkılar.
adam bir film hikayesi yazıyor ve üstüne mükemmel ötesi yıllar geçse de unutulmayacak bir şarkı yapıyor, şaşırmamak elde değil. büyüksün ata demirer. -
34. ruh sağlığı için uzak durulması gereken şeyler
din. en ılımlı dinden de en radikal dinden de uzak durmak gerekir.
çünkü her çağın gereksinimi ve dinamiği farklı. birey, eski çağların mitleriyle hayatını şekillendiremez.
eski mitlerle hayatını şekillendirdiğini iddia edenler ilk kaynak olarak kabul gördükleri kutsal kitabı "anlamadıklarını" söyleyip önce fıkıh diye bir şeylerden bahsettiler, gördüler ki o da çağın gereksinimini karşılamıyor bu sefer de usûlü'l-fıkh(fıkıh usulü) diye bir şeyden bahsediyorlar, o da yeterli değil.
birey, doyumsuz bir varlık. tinsel ve toplumsal gereksinimlerini bilimle, teknikle, sanatla, müzikle doyurabilir ancak. din felsefesi yeterli yapısallıkta(structure) değil. -
35. ilber ortaylı'nın ben türküm çıkışı
türküz!
türkiyeli diye bir tabir yoktur. -
36. 8k usd dubai vs 5k euro amsterdam vs 3k euro izmir
5k euroya avrupada zor mu yaşanır? 5k euroya avrupada şuan gayet iyi yaşanıyor öyle bir şey yok. bana kalırsa kesinlikle izmir ama.
-
37. cennette kadınlar yüz seçip alabilecek
orada da mı filtre var lan?
-
38. dış görünüşün her şey olduğu gerçeği
günümüzde daha da önemli
dış görünüşün kötüyse işe bile almazlar -
39. gelecekteki sevgili ile gidilecek yer
(bkz: ayvalık) şöyle 5-6 saat araba yolculuğu, giderken güneş solda yükselsin, güzel şarkılar sohbetimize eşlik etsin. yolda kahve molaları verelim. vardığımızda akşam rakı sofrasına oturalım. gece cunda'da güzel bir butik otelde konaklayalım. sabah küçükköy'de enfes bir kahvaltı yapalım, kahvaltı 2 saat sürsün. böyle böyle devam eden bir gün. işte var bi hayalimiz…
-
40. kadın fakir erkeğe aşık olur mu
agacahahsfffa hayatıma giren tüm erkekler fakirdi
ilk sevgilimin ne ailesinin ne kendisinin dikili ağacı bile yoktu
2. si babasız büyümüş burslarla okumuş çok ama çok fakir bir ailenin oğluydu
3. sevgilim de züğürtün tekiydi. kredi kartları ful, bir sürü kredi çekmiş fakirin biriydi!
hepsi de ağzıma sıçtı, ben onlara üzülürdüm onlar benim hayatıma sıçtı gitti!
fakirlerle çıktım, zenginle evlendir allahım -
41. teyze anne yarısıdır yalanı
anne yarısı abla olmalı bence.
-
42. kadınlarla tokalaşacağına başını demirle del
piercing taktırmak gibi mi yani?
-
43. flört+söz+kına+nişan+nikah+düğün+balayı
flört-söz-nikah-balayı olarak sürecin daraltılması gerekir. bizim insanımız ameleliği ve bu amelelikten ortaya çıkan şatafatı seviyor maalesef.
-
44. nişanlanmak için telefonunu satan çocuk
kızın istediği tarihte olsun diye değil de, günlerce kafasını siktiği için telefonunu satmış olması daha muhtemeldir.
fakirler cidden evlenmesin ya, bu rezillikleri görmek zorunda değiliz. evlendikten sonra da 3 çocuğuyla belediyeden yardım dilenir bu tipler. bizim vergilerimizle de kendileri gibi 3 vasat çocuk yetiştirirler artık.
neyse umarım ayrılırlar diyelim. -
45. kafayı resetleyen aktiviteler
ankara için;
hipodroma gidip bira içmek suretiyle at yarışı izlemek. akp'nin halen daha hipodromda alkol tüketilmesini yasaklamamış olması çok enteresan. neyse şimdi akıllarına getirmeyelim... aman. -
46. konut kredisi kampanyasının hiçbir işe yaramaması
yeni açıklanan ilk evim konut finansmanı kampanyasının fırsatçı emlakçılar ve vergi kaçıran müteahhitler yüzünden bir boka yaramaması durumudur. kısa bir örnekle açıklayayım;
istanbul'da 1 aralık 2022 de 1.5m olan bir daireyi beğenmiştim. 1.500.000 tl kredi için ziraat bankası %1.99 faizle 120 ay kredi verebileceğini söyledi. aylık ödemesi 33k ediyordu. ödeyemeyiz dedik, vazgeçtik.
bugün aynı daire hala satılmadı ve 2.5m olmuş. ihtiyacım olan para 2.000.000 tl oldu.
120 ay %0.79 faizle aylık ödemesi yine 33k ediyor :))))
hadi diyelim ülkemizin enflasyonuna güvenimiz sonsuz, 180 ay kullanalım. aylık ödemeyi düşürelim. bu kez de 600 binden fazla kredi çekersen çektiğin kadarin %20 sini isterim diyor. ilave 280bin tl daha gerekiyor. hoop oldu mu sana yine 33k :)
müteahhit abilerim ampulden devam.
edit: hesap -
47. erdoğan ve nebati gittikten sonraki dolar kuru
erdoğan’ın gidişinden bağımsız olarak, döviz kurlarındaki baskı kalktığı anda (ki eninde sonunda kalkacak) illa ki bir yükseliş olacak kurlarda.
şu an uyguladıkları kur politikası hiç bir şekilde sürdürülebilir değil. yeni yılın ilk haftasında 3 milyar dolara yakın rezerv yaktı mb. yok araplardan şu kadar gelecek, yok putin şu kadar ateşleyecek, bunlarla olacak iş değil. taşıma suyla değirmen dönmez.
seçim için erdoğan dövizin iplerini bıraktırmıyor. çünkü hem kurları tutamamak halkta “bunlar ekonomiyi yönetemiyor” algısına sebep oluyor, hem de tekrar enflasyon dalgası olarak dönüyor. ama bu sefer de tl aşırı değerli kaldığı için ihracat zayıflıyor. 2022’de dış ticaret açığı rekoru kırdık.
çözüm faizleri yükseltmek normalde ama baştan bunu yapmış olsalar zaten yüzde 20’nin üzerinde enflasyona maruz kalmayacaktık, kurlar da bu seviyelerde olmayacaktı.
erdoğan giderse yeni yönetimin yapması gereken ilk iş piyasalara güven vermek. yani ekonomi politikalarında erdoğan döneminin akıl dışı hamlelerinin sona erdiğine piyasayı inandırmak. orası kolay, çünkü şu anda sorunun kendisi erdoğan zaten.
ama tabi her şey güllük gülistanlık da olmayacak. erdoğan iktidarının enflasyonla mücadeleye hiç girişmemiş olması, bir de üstüne seçim ekonomisi uygulayarak işleri daha da kötüleştirmesi falan, bunların elbette bir bedeli olacak ve bunu da en başta halk olarak biz ödeyeceğiz. -
48. bugün mutsuz olmak için ne yaptın
(bkz: empati)
-
49. kadınların ortaokuldan sonra boşuna okuması
bunu espri/troll amaçlı yazan bir zihniyet bile sıkıntılı.
-
50. kırmızı balığı kovalayan balıkçı hasan
arkadaşlar bir konuyu açıklığa kavuşturmak istiyorum. burada suç yalnızca balıkçı hasan'da mı acaba?
adam adı üstünde balıkçı tabii ki oltasını atacak, geçimini jigololuk yaparak sağlayacak değil. millet cansiperhane kırmızı balığı kaç kaç diye uyarıyor ama kırmızı balığın dam zikine mertek götüne. hâl böyle olunca kaçınılmaz son oluyor ve kırmızı balık rakı mezesi olarak hayatına devam ediyor.