Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. hastane koridorunda cuma namazı kılınması

    tamamen şovdur.

    bıktım abi şu milletin sikik hassasiyetlerinden. aq hastane lan orası. kalk siktir git camine namaz mı kılıyosun çocuk mu okşuyosun ne bok yersen ye. ortalık zaten camiden geçilmiyor aq memleketinde bari doldurun içini.

    bunun yeri bura değil desem bu kadar adam linç etmeye kalkar beni o koridorda.

  • 2. 18. yüzyıl ekşi sözlük başlıkları

  • 3. amedspor'un galibiyet sonrası attığı tweet

    semih şentürk'ün yaptığı asker selamına, "futbolda siyasetin ne işi var" diyenler tarafından atılan tweet. her zaman söylediğim bir şey var, bu adamlar eşitlik istese herkes tarafından saygı görür. bu adamların isteği ayrıcalık. nah alırlar o ayrı mevzu.

    edit : bahsi geçen tweet silinmiş. şuydu tweet.

    edit 2: "resmi hesap değil o orospu çocuğu" minvalinde çok seviyeli mesajlar aldım. hepsine toplu cevabım olsun. entry'mde resmi hesap olduğunu iddia eden herhangi bi' ibare var mı ? ister taraftar olsun ister yönetici olsun hesabın sahibi. zihniyet yanlış olan.

  • 4. atatürk diktatördü

    padişahlığı kaldırıp (bkz: cumhuriyet)'i ilan etmiş kişiye söylenen söz. zekanızı sikeyim.

    edit : dün birine (bkz: çomar siksin ananı) diyen bir troll bugün bize küfür ediyorlar diye ağlıyor. amk mağduru.

  • 5. recep tayyip erdoğan'ı sevmeyen vatan hainidir

  • 6. 31 ocak 2016 bursaspor amedspor maçı

    maçtan önce kurtuluş savaşına girer gibi entry döşeyenler 2'yi yiyince "sanki kürdistanı kurdunuz rerörö" diyor djfhgdfg

    milliyetçiliğin adamı ne hallere soktuğunu gösteren maç. allah kurtarsın.

  • 7. bir aslan bir ceylanı yediği için kötü müdür

    üst üste ikinciyi yerse kötüdür.

  • 8. rusya'yı üç günde mağlup ederiz

    (bkz: iyi denemeydi montaigne)

  • 9. kendi imkanlarıyla uzaya gitmenin kanundaki yeri

    zannımca, kanunda bunu engelleyici bir durum yoktur. yani ben, gürültü patırtı çıkarıp veyahut ortalığı toz dumana katıp çevreye rahatsızlık vermediğim sürece, devlet buna bir şey diyemez. misal, evimin balkonundan fırlatsam kendimi uzaya, yörüngede kafama göre takılıp ondan sonra geri dönsem, yine konsam balkona, buna kim, ne diyebilir? ulaştırma bakanı mı karışacak veyahut zabıta mı? tek kafama takılan konu, yörüngeye çıktığımda ülkeyi terkettim sayarlar da, "kafana göre ülkeye girip çıkmak, uçup konmak var mı hemşerim?" diyerekten korkutucu tavırlar takınan bir merci olur mu acaba?..

    gördüğünüz gibi, uzaya kendi imkanlarımla gidebilme işini hallediyorum da, işin bürokrasisine kafam takılıyor. "nasıl çıkacaksın lan uzaya?" diye ayar vermeye kalkışacaklar geri bassın. elhamdülillah, kaçış hızını da biliyoruz, yörünge mekaniğini de... peki sen ayar verecek kardeşim, sen mancınık bilir misin, silindirik yay bilir misin? sen 12 kiloluk mutfak tüpünden (uzunlarından) roket yapabilir misin?

  • 10. whatsapp'ta last seen'i kapatan insan

    bunu dert eden insanlardan farksızdır.

  • 11. vuracak korkusuyla insandan kaçan sokak hayvanı

    şu hayatta bana bu denli dokunan çok az şeyden birisidir bu. o kadar etkilenirim ki bu sahneden, bunu görmemek için sokak hayvanlarına yanaşıp sevmeye korktuğum bile olmuştur. o göz temasını kurduğumda ağlamamak için zor tutuyorum kendimi çünkü.

    köşede bir yerde oturan ya da bir şey yiyen bir kediye doğru ilerlersin ve hayvan eğer şerefsiz insanların olduğu bir semtte ise ayağına doğru bakarak geri geri kaçma eğilimine girer. bir yandan da "acaba sever mi, bir şey yapmaz sanki? çekimserliği vardır ama genelde bu kararı "zarar gelebilir" yönünde olup uzaklaşır. çünkü durduk yere ya birisi tekme atmıştır ya kovmuştur kapısından; mekanından. güvensizlik oluşmuştur o hayvanda insanlara karşı o yüzden yaklaşamaz. yemek verdiğinde de uzakta durup senin çekilmeni bekler. yerken de vurabileceğini zarar verebileceğini düşünür. çünkü o kadar psikopat vardır ki ayırt edemez kimin iyi kimin kötü olduğunu.

    olur da iyi insanların arasına denk gelir ve yavaş yavaş onlara ısınacak olsa bile hayvancağız atamaz o travmayı ve bir gün zarar gelebilir korkusuyla aportta bekler hayat boyu. asla tam olarak güvenemez. insandır bu çünkü.

    "bir yerin insanlarının düzgün olup olmadığını anlamak için oranın sokak hayvanlarına bakın, eğer hayvanlar canayakınsa orada komşuluklar iyidir. orada yaşayabilirsiniz" diye bir söz dolaşıyordu sosyal medyada. o kadar doğru ki bu söz.

    moda'da nişantaşı'nda ayvalık cunda'da kedilerin olduğu sokaklar gördüm. insanların medeniyetleri hayvanlara da yansımıştı. kaçmıyorlardı insanlardan. varsayılan ayar olarak sevgi göreceklerine kodlanmıştı kediler.

    birbirini sevmeyen insanların ülkesinde hayvanlara merhamet beklemek fazlasıyla ütopya tabi.

    o kadar kötüsün ki insanoğlu; o kadar kötüsün ki...

    edit: ekleme ve düzeltme.

  • 12. marcelo antonio guedes filho

    la saçmalamayın fiko transferin son günü 28 yaşında adama 2 m euro vermez. 2 bin eurodur o.

    sıcak edit : ntvspor sezon sonuna kadar kiralık milosevic takası karşılığında diye altyazı geçti az önce. doğruysa eğer ben sezon sonunda da kiralık gomezi bayernden lewa ile takas edebilecek kapasiteyi or-mende görüyorum artık. pes mına koyim.

    başkan 20. yüzyılda parayı bulan lidyalılara tepki olarak doğmuş.

  • 13. new york'ta bir günde dört kadın kaldıran tip

    bu tip videolar youtube'a sürekli olarak video yükleyen, youtuber diye tabir ettiğimiz kişiler tarafından karşıdaki kişiyle anlaşmalı olarak çekilir. her şey senaryoya uygun olarak oynanır ve milyonlarca saf insana izlettirilerek youtube'dan paranın dibine vurulur. ortalama bir kanaldan senede 150 bin dolar kazanır gençler. millet de abd nası bir memleket yahu diye düşünür hatta sağda solda paylaşıp işte sosyal doku diyerek duyar kasar.

  • 14. o ses türkiye'de iş isteyen vatandaş

    yalaya yalaya tepelere çıkmış bir insanın, onuruyla iş isteyen adamı azarlamasidır.

  • 15. o ses türkiye

    alpaslan'ın dindar olduğunu düşündüğüm ve şansına sürekli garip durumlarda kaldığı yarışma olarak beni güldüren program. çocuğun geçen rakibi nutsa'ydı çömeldi kalktı seksi danslar etti, alpaslan'ın kafası yerde. şimdi de şansına asena çıktı ya la hahahahha, çocuğun şansına bak.

  • 16. uzay araştırmalarının gereksiz olması

    (bkz: sikin)

  • 17. sinan gümüş vs gökhan töre

    sinan; kumaşı iyi görünen, gelecek için umut vaadeden, son derece formda bir oyuncu..

    töre; halihazırda atletico madrid'in transfer etmek istediği ve iyi bir bonservis ücreti ödemeye hazır olduğu bir oyuncu..

    soran olursa klasik beşiktaşlı abartması dersiniz..

  • 18. euro 2016 kadrosuna amedspor'dan futbolcu almak

  • 19. burcu bakdur

    çok güzel kadın, şu gün teklif etse bir saniye bile düşünmeden hayır derim.

  • 20. martin linnes

    (bkz: hamza sen misin)

  • 21. vitor pereira

    fenerbahçe'nin son on senede en başarılı teknik direktörü olma yolunda ilerleyen portekizli. hücum yapmıyor, rakipleri gibi bodoslama saldırmıyor diye eleştiriyor. bakın şimdi bodoslama hücum yapanlar sivas'ı, konya'yı dörtler, beşler. ancak o sistemle iskenderbey dışında galibiyet görmeden boynunu büküp ligine dönersin. hücumun başarılı da olsa, savunman yoksa o takım başarılı olamaz.

    bilal'e anlatır gibi anlatalım bir de. 5-0 kazanıp sonrasında 2-2 berabere kalan 4 puan toplar. 1-0 1-0 iki galibiyet alan 6 puan toplar.

    son: gol yemediğin sürece asla yenilmezsin eğer otobüsünü viyadükten uçurup öldürmeye çalışmazlarsa. sahi aklıma geldi, suikast girişiminin failleri hala yok ortada. teşekkürler türkiye.

  • 22. bilinçaltı kelime frekansları

    (bkz: nasıl delirdim)

  • 23. sinan gümüş

    hamza'yı öven götoşların başlığına gelemediği futbolcu.

  • 24. cizre'de bir rus generalin mahsur kaldığı iddiası

    (bkz: devlet bize vladamir)

  • 25. ay'ın dünya'nın önünden geçerkenki görüntüsü

    https://www.nasa.gov/…/image/epicearthmoonstill.png

    paintte yapılmış gibi duran ama tamamen gerçek olan fantastik fotoğraf.

    not: ay'ın yanındaki yeşil kısımlar fotoğraf 2-3 kareden birden oluştuğu ve ay'ın da fotoğraf çekilirken hareket halinde bulunmasından kaynaklı.

    fotoğrafı çeken uydu: http://www.nesdis.noaa.gov/dscovr/

    uydunun bulunduğu yörünge: l1 (bkz: lagrange noktaları)

    edit: bonus gif

    edit 2: fotoğrafın paint gibi durmasının en büyük sebebi ay ve dünya dışında hiçbir yıldız veya galaksi görünmemesi olabilir. bunun sebebi de uzay karanlığı yanında ay ve dünya çok parlak kaldığı için fotoğrafı çeken uydunun exposure ayarını düşürmesinden kaynaklı sanırım. örnekteki gibi. exposure azaltılınca da arkada zaten zayıf ışığa sahip olan yıldız ve galaksiler kısaca dış uzay sipsiyah duruyor. bu da fotoğrafın basit bir kopyala yapıştır paint ürünü gibi durmasının sebeplerinden birisi.

    ay'ın gölgesinin oluşmamasının sebebi de fotoğraf sırasında güneş tutulması gerçekleşmemesi ile alakalı. ay'ın gölgesi güneş tutulmaları sırasında dünya üzerine düşer.
    güneş tutulması sırasında ay'ın gölgesinin dünyaya düştüğü anın fotoğrafı da mevcut

    daha benzeri über uzay fotoğrafları ve haberleri için: /r/space

  • 26. yakışıklı olan ama sevgilisi olmayan erkek

    beğendiği kadınların onu beğenmedikleri, onu beğenen kadınları da onun beğenmediği erkek.

  • 27. sadece seks için arayıp soran erkek

    - nasılsın? özledim seni.
    + sen bana mesaj atmazdın. hayırdır?
    -özledim. bu gece bana gelsene.
    +para da vericek misin?
    - ??!?? o ne biçim söz. sen orospu musun?
    +ben de onu soruyorum işte göt. ben orospu muyum?

  • 28. caner erkin ve asena erkin'in gerçekte boşanmaması

    asena erkin vefat eden babasının maaşını almak için göstermelik boşanmıştır.

  • 29. euro truck simulator 2

    tır simülasyonu olup, yav dümdüz yolda ilerliyorsun işte çok sıkıcı denilen oyun.

    abi siz şu oyunu alırken nasıl bir beklenti içine giriyorsunuz merak ediyorum. berlinden groningene tuz taşırken, turist ömer uzay yolu filmindeki tuz emen canavarın seksi kadın kılığında otostop çekip, sizinle sevişirken aniden canavara dönüşüp, boynunuzdan tuz emiklemesini, 18 ton tuz yüklü dorseye dalmasını falan mı hayal ettiniz neyin sıkıcılığı, hayal kırıklığı.

    sürekli ilerliyorsun demiş adam, ne olaydı, sadece geri vitesi olan tır mı yapsalardı - ki teknik olarak geri giderken de ilerlersin- bu oyunda ilerliyorsun yani.

  • 30. libidosu yüksek kadın

    az bulunan endemik bir tür, erkeği affalatan bir dilruba. kafi derecede şanslı kişiye denk gelen yek ab-ı hayat deryası, ve dahi doğuştan getirilen bir hissiyat. hazdan müteşekkil bir san'at eseri. muayyen bir aşk u şevk ile meaaşallah.*

  • 31. tecavüz olaylarına çok aşırı tepki gösterilmesi

    tecavüz yaralamadan hırsızlıktan hatta cinayetten daha farklıdır. bak herkes yeri gelir nefs i müdaafadan katil olabilir; hayat bu, sen de ben de.

    ama herkes tecavüz etmez.

    tecavüz diğer tüm suçlardan farklı bir konudur.

    tecavüz dünyanın en alçakça suçudur.
    anana, bacına ya da eşine yapılmadıkça bilemezsin. bilmeyince de böyle yorumlarsın. allah o acıyı yaşatmasın da bilme insallah.

    sevgi neydi? sevgi haddini bilmekti

  • 32. fikret orman

    kendisinden sene sonu mustafa pektemek-chicharito takası beklemekteyim.

    çıtayı çok yükseltti bu transfer konusunda artık.

    edit: odion ıghalo da olur. o da olumlu.

  • 33. 2016 hilaliye eğitim vakfına yardım kampanyası

    (bkz: entryden çorap kokusu gelmesi)

  • 34. 26 yaşında bekar mühendis erkek

  • 35. yaran inci sözlük entry'leri

    büyük babaannem ölmüyor beyler

    amk babanem 2 gram miras yiyemeden öldü bu hala ölmüyor. bi ölse bütün hayatım değişcek avradını sikem, kadının götünde bile para var.
    şakayla karışık öldürmeye çalışıyorum yok amk ölcek gibi değil.su dolu küvette sırtını keselerken bi anda omuzlardan bastırıp
    50 sn falan suyun altında tuttum. çıktığında kaç sn oldu diyor amk.

    --

    bu bana yolda yürürken omuz falan atar sürekli şakasına neyse aklıma geldi o hareketi, karşılık olarak kullanayım bari dedim.
    onun şakasıyla onun ipini çekecektim taktiğim buydu.
    bizim burlarda bi tepe var manzarası çok güzel. dedim büyükbabane gel gidelim manzara izleyelim biraz.
    direk atladı o da, bunaldım bu nefes kokan evde yürü gidelim diye. neyse tepeye vardık aşağısı uçurum amk bakarken bile içim ürperiyo.
    dimdik olmasa da anca tutuna tutuna-kaya kaya inersin. neyse yanyana manzaraya bakarken bi omuz koydum buna uçurumdan aşağı yuvarlandı. evladını sikem diye küfür çıktı ağzından öyle bi anda bile.

    --

    bu sefer bu iş tamam diye eve döndüm. 1 saat sonra kapı çaldı. zili duyunca çağla şikelin memesini gören alişan gibi zıplamaya başladım, bu sefer ölüm haberi geldi diye. kapıyı açtım büyük babaanem amk. üstü kir-pas içinde topallıyarak yürüyor.
    amına kodumun doğurduğu öyle şakamı olur ayağımı burktum diyor. vay babayin amına goyum dedim içimden. gözlerimi ovalayıp tekrar baktım sonra
    aynı küfürü dışımdan söyledim.

    --

    geçen yine gelmiş diyor senin oğlana ismini ben koycam. kulaklarımı merzifon eşekleri sikseydi de bu lafını duymasaydım.
    beynimden vurulmuşa döndüm beyler. büyükbabane ben daha 13 yaşındayım benim çocuğumu nasıl görcen dedim.
    itin dölü bu yaşta mezarımı gocan bizi diyor. dedim büyükbabane sen bana isim koy valla yaşım daha erken benim çocuğu beklemeyelim. senin isminini babanen koydu olmaz öyle, senin çocuğun ismini koyma sırası bende dedi. hıammına kodumun ölümsüz pörtleği dedim yine içimden.

    --

    bütün suç benim gavat babamda. kadın yaşadığımız bütün mahalleyi alcak kadar zengin, hala sik kadar evde bizimle yaşıyor.
    gavat babamda bi kuruş almıyor. anamın anasıdır bakmak benim borcumdur gibi kafiyesini bile oturtamadığı cümleler kuruyor taşşak kafalı.
    biraz üstelese utanmaz arlanmaz karı öl artık diye belki vicdanına biraz olsun dokunur kadının. gerçi sikinde olmaz kocakarının.
    dün yine cama oturmuş ayakları sarkıtıyor dışarı. elinede bi tabak dolusu çekirdek aşağıdan geçenlere tükürüyor çöpleri. nasıl bu kadar umursamaz çözemedi amk karısını.
    aşağıdan biri teyzeciğim afedersin ama yaptığın yanlış bi hareke... diyemeden çekirdek tabağını adamın kafaya boşalttı.
    ağzım yoruldu amk diyerek içeri girdi adama cevap bile vermeden.

    --

    aradan 1 saat falan geçti. televizyonda esra eroldaki karılara sövdü biraz sonra sıkıldı. gel cama çıkalım yine dedi. oturduk yan yana
    sarkıttık ayakları. şu keloşa bak 20 tl düşürdü deyince birden, benim kalp gözüm dahil bütün gözlerim açıldı taramaya başladı ortalığı.
    nerde nerde büyükbabanne diyordum sürekli. eğilsene gavat bak şurda diye kandırdı orospu. o da benim paragöz olmamdan yararlanmış,
    uçurumun öcünü alıyomuş meğer. ben eğilince enseye bi koydu 2.kattan aşağı indim küfür bile edemeden. sol ayak alçıya alındı topallayarak geziyorum dünden beri.

    --

    bugün gelmiş düştüğüm camın ordan tuvalete kadar yarış yapalım mı diyo. büyükbabanne 140 yaşındasın hiç utanmıyor musun yaa yeter artık bıktım diye sesimi yükseltince,
    kazanırsan 50 lira vercem gavatın oğlu dedi. birden sesim masumlaştı ve hemen bastonu koltuğa fırlattım. direk çömelip koşu pozisyonuna geçtim.
    baktım bastonun yanına saldı kendini ve bağıra bağıra gülmeye başladı. bi de kodumun fakir köpeği diyo. sinirlerim boşaldı ağlamaya başladım
    çıkardı 5 lira verdi al göz yaşlarını sil dedi. parayı elinden kapıp odama kaçtım direk. en azından sinirim biraz geçmişti.

  • 36. umut bulut + burak yılmaz =

    <0>
    .. ı
    .. ı
    .. /\

  • 37. arda turan

    sponsorlar eşliğinde gittiği atletico madrid'te şampiyonlar ligi finali, uefa avrupa ligi şampiyonluğu, uefa süper kupası şampiyonluğu, la liga şampiyonluğu, copa del rey şampiyonluğu, supercopa de espana şampiyonluğunu da görmüştür. işte bunlar hep sponsor!

  • 38. leonardo dicaprio

    bu yıl oscar'ı alacak kişi. akademi inat etti amaçları leonardo'yu gaza getirip bu ödülü almaya çalışmasını sağlayacaklardı ve onlarca güzel film çekecekti bu ödülü almak için, genç yaşta oscar alıp kariyerinin zirvesine çıkıp " daha ne 23 yaşında oscar'ı da aldık. " demesin diye bilerek vermemişlerdi ödülü.

    bir canavar yaratmak istediler. ve başardılar.

    ne bileyim aq başka açıklamam yok şu adama da oscar vermiyorlarsa artık. zindan adası bile yeter ödülü almasına, tek mantıklı açıklamam bu benim.

  • 39. ilk ve son kez yenilen içilen şeyler

    % 99 kakao içeren çikolata. köpek boku gibiydi.

  • 40. öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler

    newton'un bakir ölmüş olması. hayatımın geri kalanını yalnız geçirmek için güzel bir motivasyon kaynağı oldu.

    silginin icadından önce beyaz ekmeğin silgi olarak kullanılması. ben az önce merak edip denedim, yüzde yüz çalışıyor.

    satranç oyunundaki olası hamle sayısı, gözlenebilir evrendeki atom sayısından fazlaymış. shannon number olarak geçiyor.

    bismuth subgallate diye kimyasal bir madde var. bu maddeyi içtiğinizde dışkınız kokmuyormuş. ameliyat sonrası durumlar veya evdeki kedi, köpek için kullanıyorlarmış. hatta şöyle bir site var bunu satan.

    bir erkek ördeğin, dişi ördeğe tecavüzü mümkün değil. sadece istedikleriyle çiftleşiyorlar. çünkü vajinaları evrimsel olarak bir tür kilit sistemine sahip.

    ornitorenkler, meme uçları olmadığı için süt terliyorlarmış. aslında biz veya diğer memeliler de terlediklerinde süt salgılayabilirlermiş ama evrimsel olarak, sütü bir kanalda toplayıp kullanmak için bizde sistem farklı işliyormuş.

    yassı solucan penis eskrimi. yumurtaya can veren yaradanın bir başka mucizesi. iki taraf penislerini çıkarıyor ve kapışıyorlar, kaybeden hamile kalıyor. şurdan banttan müsabaka izlenebilir.

    dilimizdeki tat alma reseptörlerinden anüsümüzde ve testislerimizde de bulunması. orada ne işe yaradıkları henüz net değilmiş.

    endonezya mimik ahtapotu, sadece renk değil şekil de değiştirebiliyor.

    doğum günü paradoksu. verdiğim türkçe linkte belirtilmemiş ama bu paradoksun, kriptografide şifre kırmak için kullanılan bir yöntem olduğu da söyleniyor.

    eğer cinsel aktivite sırasında ayağınızda çorap varsa daha kolay orgazma ulaşıyormuşsunuz. tabi bunun çoraplarla ilgili değil, ayağı sıcak tutmakla ilgili olduğu söyleniyor.

    çekirgede biftekten iki kat fazla protein var.

    pembenin yalan olması.

    bilimadamlarının bisikleti halen tam olarak çözememiş olmaları.

    aslında hiçbir şeye dokunamıyor oluşumuz.

    klozet kapağının üzerine bir şey sermenin hiçbir işe yaramaması.

  • 41. rüzgar çetin

    babasi adam miydi da, evladindan hayir beklensin?

    tanim: simarik it.

  • 42. 31 ocak 2016 bucaspor beşiktaş maçı

    mac, bucali ergenlerin ve issizler ordusunun youtube'a koymalik "tribun yaptik" temali video cekmesi icin durduruldu.

  • 43. 1 subat 2016 izmir depremi

  • 44. barış manço

    vefat etmeden önceki son röportajı sanki buruk bir veda gibi:

    "şu an albüm yapmamı gerektirecek bir neden görmüyorum. türkiye'nin içinde bulunduğu ortam benim bir daha albüm yapmamı gerektirmiyor. türk halkı var olduğu bugüne kadar, dört bin yıllık bir tarihten bahsediyoruz, tarihinin en kavgalı, en uzlaşmaz, en gürültülü patırtılı dönemini yaşıyor. ben bu karmaşa içinde bir daha albüm yapmayı düşünmüyorum.
    ben insanlara hayatım boyunca doğrulukları anlattım. geldiğimiz konum dolayısıyla bu doğrulukları anlatmanın pek fazla işe yaramadığını görüyorum. bir üzüntü var tabii ki. bir hüzün var itiraf edeyim ki. ama yapmam da lazım. bunu bırakıyorum. bundan sonra bu işi de bırakıyorum...

    hayranlarım bir tepki gösterirseler ben duyarım onları. çok sanmıyorum. sonuçta güzel bir albüm çıkartıyorum işte. zaman zaman televizyon programları yapmaya devam edebilirim. konser de veririm belki. yani onlar başka şeyler. ama türkiye'nin içinde bulunduğu şu günler, bu kadar uzlaşmaz, bu kadar kavgacı, bu kadar çözümsüzlüğü arayan bir yaşam felsefesini benimsemiş bir ortamda benim şarkılarıma insanların ihtiyaçları yok. kişisel düşüncem..

    o zaman daha huzurlu bir ortamda yani ben de daha huzurlu ortam istiyorum o zaman. evet buna hakkım var. bunca sene konuşmuş, ettiği laflar dinlenmemiş bir insan olarak huzurlu, kavga edilmeyen bir ortam istiyorum yani...."

    o günden bugüne iyiye giden bir şey olmadı barış abi.. daha uzlaşmaz daha kavgacı daha gürültülü olduk. en son bıraktığın gibi bu dünya. kimi tatlı peşinde kimininse tuzu yok. ve daha da kötüsü, içi boş insanlar bu dünyada çok fazla yer kaplıyor artık.

  • 45. kısmetse olur

    sözlük yazarlarına göre izlenmesi için belli kriterlere sahip olmanız gereken program.

    bunlar;
    -işsiz olmak
    -sömestr tatiline girmek
    -efendime söyliim evde bir kız kardeş veya anne bulunması
    -yanlışlıkla kumandanın üzerine oturup programın olduğu saatte kanalın açılmasıahahaksjdha en çok buna güldüm.

    olm niye kasıyonuz kendinizi ya? mis gibi ilişkiler üzerine zibilyon tane analiz yapan bi show var karşınızda, yayılın koltuğunuza keyfini çıkarın. kapı çalınca niye zaplıyosun kanalı sana diyom eyy!!

    bilinçli olarak izlediğim süper ötesi yarışma programı. castmış, uydurmasyonmuş, eş dost ne dermiş sikimde olmadan her gün 13:30'da karşısındayım. işim mi var kaçırdım mı? akşam açıp tekrarını izliyorum. oh mis.

    dip not: eleme akşamları pazara alınmış artık kumandaya oturmak istersiniz belki bilginiz olsun.

  • 46. umut bulut

    boş kaleye atamayıp pas için takım arkadaşını tebrik etmiştir.
    (bkz: sen beni siktir et pas güzeldi)

  • 47. eski sevgilinin düz adamla evlenmesi

    ''düz adam'' diye nitelendirildiğine göre kendinizi baya yüksek görüyorsunuz demektir. peki cidden iyiyseniz niye sizle devam etmedi?

    o yüzden biraz yavaş gelin.

    siz o kadının yanında zayıflıklarınızı sürekli belli ettiyseniz ve dengeli durmadıysanız elbette onu istediği gibi seven birine gider. her insanın hayatında çıkmazları olmuştur. kafasını kurcalayan, çözemediği sorunları olmuştur. bunu kadına sürekli yansıtıp, güçsüzlüğünü sürekli belli etmesi kadını yorar. bunaltır. güzel anlar kadar kederli zamanlar da paylaşılır ve bu kadının çok da hoşuna gider. bi erkeğin yara izini sormak diye bi şey var ya. boşuna değil bunlar. ne zaman ki bütün yükünüzü kadın taşımaya başladı, işte kadında o noktada bi şeyler kopuyor.

    gider yükünü hafifleten biriyle evlenir. kadından her şeyiniz olmasını bekliyorsunuz. çok büyük hata ya. büyük yani. düz adam dediğiniz kişi aslında kadınların istediği biri. güçlü, korumacı, sevgili ve sürekli ağlak gezmeyen, sorunlarını büyük ölçüde kendi aşabilen biri. anneniz gibi sizi sürekli pışpışlayan biri bi süre sonra gider zaten. dayanamaz. kadın gibi hissetmez kendini. sorunlu değil çözüm üreten kişi olun kadının hayatında. bunu yapınca hem kendinizi erkeksi hissedeceksiniz hem de kadın sizi iş bitiren, güvenilir biri olarak görecek. o düz adam eminim işleri yoluna koyan biridir. yolunda gitmeyen şeylerden ötürü sürekli yakınmaz ve hedefe yönelir. ordan çıkış bulamazsa başka yerden dener. marjinal tiplerle bi yere kadar devam eder ilişki. yuvayı dişi kuş yapar ve bu dişi kuş güvenli olmayan yere yuva yapmak istemez.

    hayat zaten yeterince zor. bi de senin havailiklerinle mi uğraşacak kadın. kendi yükü zaten yetiyor kadına bi de erkeğinkini taşımak istemez. bunu yapsa da bi süre yapar. hep değil. eğer olmuyorsa gider ve iş bitiren güvenilir biriyle evlenir. çok iyi sevişmen, kültürlü ya da paralı olman da tek başına bi şey ifade etmiyor. her bakımdan kadın gibi hissetmediği sürece erkeğe saygı duymuyor kadın. düz adam sıkıcıdır diye bi şey yok. o sizin düşüncenizin darlığı.

    etrafta o kadar çok marjinal erkek var ki kadınlar düz adamı bulunca kaçırmak istemiyor. çünkü aşırı bıkmış durumdalar. aşırı. çocuk gibi ona buna çamur atacağınıza benim niye olmuyor diye düşünün. belki biraz yol alırsınız.

    bu da bonus: #47195442

  • 48. 31 ocak 2016 galatasaray gaziantepspor maçı

    kral diyip durmayın aq

  • 49. zam yapmak yerine ürünü küçültme prensibi

    cips konusuna bir çok kişi dikkat çekmiş ama ben olayı biraz daha geçmişe taşıyayım.

    sene 1991-92 falan*, her gün bir paket cips alarak hayatımı sürdürüyorum. çocuğuz işte yerken de sürekli üstündeki yazıları okuyorum, son kullanma tarihi falan her şeyi okuyorum. o zamanlar bedavasız kampanyasız aile boyu ruffles 210gr.(nerden nereye gelmişiz bak.)

    bir gün yine almışım cipsimi yerken bir baktım 205gr. olamaz böyle bir şey. döndüm bakkala diğer cipslere bakıyorum kimisi 210 kimisi 205gr. 1 hafta daha dikkat ederek 210gr. olan paketleri aldım ama onlar da bitti.

    1 yıl içinde 180gr. olmuştu bizim cips. sonra işte yüzde 20 bedavalar başladı. 203gr. 205gr. 198gr.

    118gr. ne amk?

    manyağın biri var orada ayar yapıyor gram gram.

    - efendim 1 gram daha indirdim kârımızı maksimize ettim.
    - aferim evladım yarına da bir meeting set edelim.

    hıammına koduklarım

  • 50. akp döneminde çiftçi sayısının 2 milyon azalması

    yazılacak çok şey var, o kadar feryatlar edildi zamanında ama nafile, bitirdiler çitfçiliği bitirdiler.

    ben aydın'lıyım, babam, dedelerim, amcam, teyzem, hepsi çiftçiydiler. ama şu an sadece teyzem devam ediyor.

    bizden örnek verirsem, her şeyi denedik. karpuz ektik, bakla ektik, karnıbahar ektik, domates ektik, en son megalo idea'mız şeftali ağaçlarını diktik ve 10 sene bekledik.

    karpuz'da her sene zarar ettik, her sene. babamın emekli maaaşından yedik hep. sebebi çok basit, hal'deki sözüm ona tüccarlar. hepsinin allah bin türlü cezasını versin. 1 adet, üzeri desteklenmiş (yaklaşık 1.5 misli yük alabilen) romörk'ü 100tl'ye sattık. 100 tl. onun için 5 ay boyunca sabah ezanından önce kalktık, işledik. öğleyin kavurucu sıcakta suyunu verdik, çapasını saldık. gün geldi susuzluk baş gösterince şişelerle su taşıdık. geceleri daha iyi su tutar diye gecenin bir vakti elimizde fenerler ile suladık. ama olmadı. yıllık bütün harcamalar hepi topu 600tl tutarken, sattıklarımızın kazancı 400 tl'yi geçmedi. 400tl.

    bir sene domates ektik. ama nasıl güzel, nasıl tatlı. kadınlar topluyorlar biz erkekler kenarlara yığıyoruz, oradakiler de kasalıyorlar. ben çekerken susadım, birini meyve yermiş gibi yedim ama tadı hala daha damağmdan gitmez. o ışıl ışıl, yumruktan büyük domateslerde 3 kuruşa satıldılar.

    sonra baktık ki bunlarla olmayacak, şeftali güzel parasını çıkarıyor, ona yönelelim dedik. ağaçları diktik. yaklaşık 10 sene bekledik büyümeleri için. ancak onlar büyüdüklerinde, hem piyasası düşmüştü, hem de üst üste geçen soğuk kışlar, meyveleri etkilemişti.

    sonunda babam bahçeyi kiraya vermeye başladı, şimdi işleyenler, dünya kadar arazi işliyorlar, bir şekilde kazanıyorlar ama tüyo veriyim, adamın bir diğer işi meyve sebze halinde. anladınız siz onu.

    teyzemler misal, bizden daha büyük çitçidirler, ama şimdiye kadar rahat geçirdikleri bir sene görmedim. hep bat çık, hep kredi, sonrasında borç batağı, tam temizledik derken yine borç, sonra yine kredi derken çıkılmaz bir döngüde savaş veriyorlar.

    amcamlar da bizden daha büyük arazileri işliyorlardı, ama onlar da devamlı eksideydiler. boş zamanlarında başkalarının işlerine giderek para kazanmaya çalışıyorlardı. amcam baktı gördü ki bu işten bir hal olacağı yok, yarım kalan sigortasını ödemek için demircilik işine geri döndü. emekliliğine bir kaç sene kaldı ama adamın kendi işi varken şimdi birinin yanında demirci olarak çalışıyor. bu süre zarfında bir kaç kez gözünde oluşan yaralar da işin cabası oldu.

    bunlar benim çevremdeki, akrabalarımdan örnekler. daha allah'a şükür bize uğramayan, intihar vakaları da bir o kadar arttı son senelerde. adamın 10 bankaya kredisi varmış, yetmemiş tefeciden para almış derken sonunda dayanamayıp pes etmiş bu dünyadan.

    bütün bunların çok basit bir çözümü var, taban fiyat politikası ve planlama. ancak devlet babamız sağolsun bu işe girmediği gibi, tam tersi çiftçi gözüme gözükmesin, yok mu mütahit, yok mu tüccar modunda geziniyorlar.

    hepimiz her sene görüyoruz. bir sene hatırlayın, adana'da millet domateslerini döküp üzerini ezmişti. neden? çünkü o sene çoğunluk domates ektiği için hal'deki çakal sürüleri herkesin malını öldürüp alıyordu. sonra bir sene ne oldu, domatesin kilosu 10tl oldu. ama inanın çiftçi onu en fazla 3tl'den vermiştir, adım gibi eminim. çünkü hal'deki çakalların elinde şu koz var, "istersen verme kardeşim, sen bilirsin" diyebiliyor. zira karşısındaki adamın malı topladığı gün satması şart! satmazsa bir sonraki gün yumuşamaya, diğer gün çürümeye başlayacaklar. sizin pazardan beğenerek aldığınız çoğu mal ya bir gün önce akşam üstü ya da o günün sabahında toplanıp gelen mallardır. hal böyle olunca, çitçinin elinde pazarlık yapabileceği bir koz olmayınca, adamların minimum fiyata ellerindeki malı çıkarmaktan başka şansları yoktu.

    ne yapılmalı. devlet her sene üretilen, tüketilen ve ihraç edilen malların verileri ışığında, her bölgeye ekmesi gereken miktarı bildirmesi ve hal'deki çakallara alabilecekleri taban fiyatı belirlemesi gerekmekte. böylece ne çiftçi gereğinden fazla sayıda aynı ürünü ekmeyecek, hem de halci'nin "serbest piyasa abi" saçmalığından kurtulmuş olacaktır.

    bu uzun entry için kusura bakmayın, bu da benden size patetes (bkz: 9gag)