Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. silvan'da üç teröristin öldürülüş anı

    sonuç ne olursa olsun bir insanın öldürülmesi hoş değil arkadaşlar yazacam bir gülme alıyor.kedi gibi gezinirlerken çat çat gidiyolar,götünden vurulan yandım diye kaçıyor sanki ama nafile..

  • 2. rusya'nın sebze ve meyve ithalatını yasaklaması

    tam olarak; rusya'nın türkiye'den tarım ürünleri, sebze ve meyve ithalatını yasaklaması.

    30 kasım 2015 tarihinde rusya başbakan yardımcısının açıkladığı yasaklamadır. tıkla.

    dönen tavuk etlerinin, yolu kesilen tırların, alınmayan meyve sebzenin acısını ilerleyen günlerde daha da derinden hissedeceğiz. biz mandalina yetiştiricisiyiz, ürünümüzü uçak olayından 3 gün önce sattık, çeklerimizi aldık. uçak düşünce yüreğimiz ağzımıza geldi çünkü tüccar bu malı rusya'ya satıyor. telefonla görüştük, bir şekilde romanya'ya satabileceklerini ama bundan sonra mal almayı durdurduklarını söylediler.

    aynı tüccarla bu hafta pazarlığa oturacak çiftçilerin görüşmeleri iptal oldu, mal ellerinde. romanya'ya satabiliriz diye 95 kuruşluk mala 60 kuruş fiyat veren tüccarlar dolanmaya başladı. hemen hepsinin narenciye satılınca ödemek üzere vadesi ayarlanmış banka kredileri var.

    güney komşularımızla ilişkilerimiz bitince o yöne ihracat büyük darbe almıştı zaten. ırak`a olan turunçgil ihracatımız 2013 yılında %22,3 oranında azalmış ve 236 milyon dolardan 183 milyon dolara gerilemişti.
    ziraat odası'nın raporuna göre 2013 yılı itibarıyla %4`lük bir artış kaydederek 933 milyon dolara ulaşan turunçgil ihracatımız içerisinde rusya federasyonu 297 milyon dolar ile ilk sırada yer almakta ve sektörün vazgeçilmez pazarı olma niteliğini sürdürmekte idi.

    sadece antalya değil, adana, mersin, ve hatay'ın kaliteli malı rusya'ya gidiyordu.

    ortadoğu pazarı kapandı, büyük alıcı rusya kapandı, bu kadar malı 2016'da çiftçi satamayacak, kredisini, borcunu ödeyemeyecek.

    neden?

    edıt:

    takip eden entrilerde bir kaç nokta tekrar tekrar vurgulanmış. bakalım;

    1. bu sene meyveyi ucuza yeriz, güzelini yeriz.

    hayır yiyemezsiniz.

    bu sene malını satıp, borcunu ödeyemeyen üretici bankadan da önce veresiye mal aldığı ziraii ilaç bayi ve gübrecinin parasını ödemez. ilaçcı, gübreci de kendi borcunu ödeyemez bankaya. veresiyeyi azaltır, birikmiş alacağını almak üzere diğer üreticilerin üstüne yürür. domnio taşı gibi hepsi devrilir. kriz dediğin budur zaten. bunlar hep gelecek üretimleri etkiler.

    daha da önemlisi, üretici malını kaçtan verirse versin, sizin ödeyeceğiniz parayı kabzımal, tüccar belirler. aradaki fark kabzımalın, halcinin lehine artar. sen yine aynı paraya yersin.

    bu arada, o ince kabuklu, sulu, lezzetli malı yine sana yedirmeyecek tüccarlar, doğu avrupa bağlantılarını kuracaklar yavaş yavaş, üzerine ekleyip rusya’ya satacaklar. sen yine kalın kabuklu, susuz, lifli mandalinayı yiyeceksin.

    2. yıllarca yerli tüketiciye geçirdiniz.

    hayır geçirmedik. sizin 3-4-5 liraya yediğiniz mandalinanın bahçeden satış fiyatı 55-65 kuruştur. sizin yazın 7-8 tl’ye yediğiniz limonun bahçe satış fiyatı 50-70 kuruştur. aradaki fark kabzımal mafyası, dağıtıcı ve marketlere gider.

    3. akp’ye oy verdiniz, daha beter olun.

    en haklı olduğunuz konu bu ama bildiğim kadarıyla medeniyetin beşiği iç anadolu’da mandalina yetişmiyor, mandalina üreticisi illerimiz adana, antalya, mersin ve hatay. şu son seçime kadar akp’nin alamadığı, akp’ye en zor teslim olan kırmızı boyalı iller buralar değil mi?

    edit 2: bu da seracı gözünden. #56617615

  • 3. james deen'in stoya'ya tecavüz etmesi

    üzücü olaydır. ama hiçbirinizde james deen kim? stoya kim? falan demiyorsunuz. kerhaneciler sizi.

  • 4. iklim zirvesinde erdoğan'ı kimsenin karşılamaması

    avrupayla vizelerin gerçekten kalkacağına delalettir. baksanıza adam elini kolunu sallayarak giriyor zirveye kimse de gelip aga sen kimsin demiyor.

  • 5. rte'ye neden işid'i desteklediğini soran gazeteci

    mustafa varank bir gazla adamın üstüne yürüyor da tam adamın önüne gelince gizli bir duvar varmış gibi kendini sıkarak duruyor ya hani... işte o demokrasi oluyor tam olarak. korkutuyor haliyle bazılarını.

  • 6. arkadaşın eşine aşık olmak

    puştluktur. düpedüz puştluktur.

  • 7. dört işlem bile bilmeyen mühendis oluyor

    iyi güzel de bunu ben söylersem bir anlamı var, senin ise bunu söylemen değil düzeltmen lazım.

  • 8. iftira atmak rusların geleneğinde var

  • 9. hayko cepkin'in kadına kafa atması

    bu nasıl bir kafa ya? kadın hayko'ya sarılacakmış gibi koşuyor. hatta kesin sarılacak yani koşuştan belli. hayko koyuyor kafayı. sonra videonun sonlarına doğru (3:58 civarı) resmen sarılıyorlar o kadınla. sonra birden yine itişiyorlar. hayvan çiftleşmesi gibi bir şey.

  • 10. hayatında hiç starbucks'a gitmemiş insan

    buradan hiç çıkmayanlar kadar ezik değildir. eğer bir göt siktirme merkezi popüler olsaydı oradan da hiç çıkmaz gitmeyenleri de eleştirirdiniz siz. herkes kahve sevmek zorunda mı lan?

  • 11. küçük esnaf çakallıkları

    adamına göre fiyat vermek bir numaralı çakallığıdır bunların.

    geçen gün anneme çiçeklerinin saksılarını değiştirmek için toprak lazım olmuş. ben de bildiğim bir çiçekçiye yönlendirdim onu. fiyat öğren ama alma, ben alırım dedim kadıncağız koca paketi taşımasın diye. neyse gitmiş sormuş, 20 litre toprağa 15 lira demiş çiçekçi. tamam dedim ben yarın gider alırım.

    ertesi gün (yaklaşık 15 saat sonra) gittim, sordum 20 litre toprak var mı diye, var dedi. dedim ne kadar? 20 lira dedi. yahu dedim daha dün anneme 15 lira demişsin, hayırdır? başladı hemen bir sürü hikayeye, vay efendim bunlar yeni gelmiş de fiyatlanmış da bilmem neymiş de çok iyi toprakmış şöyleymiş böyleymiş ama öyle fiyat vermişse 15'ten verirmiş artık, sözü namusmuş!

    yahu daltarak, sen daha 15 saat içerisinde iki ayrı kişiye farklı fiyat veriyorsun. tuttuğuna geçirmeye çalışıyorsun. sonra namus mamus muhabbeti yapıyorsun. biz istiyoruz ki yerel satıcımızı destekleyelim, küçük esnaftan alış veriş yapalım, avm'ye ya da e-ticaret'e ezdirmeyelim, adam tuttuğuna geçirmeye çalışıyor. koy sen o beş lirayı üstüne gerekirse, herkese 20 lira fiyat çek, biz yine senden alalım ama alırken geçirmeye çalışacağını düşünmeyelim. helal olsun o beş lira diyelim geçelim ama bu ne ya? demek takım elbiseyle falan gitsek 30 lira diyeceksin şark kurnazı seni!

    hal böyleyken, küçük esnafa kafam girsin. ben bilmiyor muyum internetten daha ucuza siparişimi verip kargo ücreti bile ödemek zorunda kalmadan ta kapıma kadar ürün getirtmeyi? sözü namusmuş, namusuna sıçayım senin!

  • 12. 30 kasım 2015 fenerbahçe trabzonspor maçı

    trabzonsporlu futbolcuların son on dakika yaptıkları şerefsizlikler neticesinde fenerin ikinci golüne nasıl sevindim anlatamam.

    not:bjk

  • 13. rte'yi köpek şeklinde gösteren karikatür

    köpeğimin moralini bozan karikatürdür.

  • 14. avam kesimin çocuklara koyduğu sikimsonik isimler

  • 15. erdoğan'a yapılan terbiyesizliklere sevinen kitle

    çocuklar, gençler gaz fişekleriyle yaralandığında, öldüğünde, dövülerek öldürüldüğünde, bombalarla parçalandığında "iyi olmuş" diyen kişilere nazaran çok daha masum bir kitledir

  • 16. ad ve soyadın ulama içermesi

    eddy pakbayram.

  • 17. isveç'te tecavüzün %1400 artması

    mültecilerden sonra gerçekleşmiştir. şaşırdınız mı buna cidden? bekleniyordu, oldu.
    cihangir solcusu arkadaşlara sevgiler. umarım o ılık götünüzü suriyeli bir barzoya kaptırmazsınız.

    bazı haberler:
    http://www.nordstjernan.com/news/sweden/7225/
    https://themuslimissue.wordpress.com/…nths-of-2013/
    http://www.infowars.com/…hile-spitting-in-her-face/
    http://www.infowars.com/…g-rape-women-in-sweden-uk/
    http://www.gatestoneinstitute.org/5195/sweden-rape

    edit: kaynakları beğenmeyen ılık götlüler için, google'a "rape, sweden, immigrant, refugee, syrian, muslim" vesaire yazarak istediğiniz kaynağa erişebilirsiniz. kaçarı yok. ayrıca olguları ortaya koymakla ırkçı olunmuyor. git şimdi bildirge falan dağıt "gün gelecek devran dönecek" diye anırarak koçum, hadi. adamların tecavüz oranı %1400 arttı göçmenlerden sonra diyoruz, hala ırkçı diyor asdfgjh. bi siktir git.

    edit2: hala manüpilasyon diyen suriyeli çocukları var burada amk. al izle öğren cahil hümanist. gerçi hümanistte beyin ne arar.

  • 18. gece dörtte arayıp seni çok özledim diyen insan

    başıma geldi bu. gecenin saat dördünde acı acı çalan telefonu açtım. numara bende kayıtlı değildi. telefonun karşısındaki ağlamaklı ses "seni unutamadım, hala çok seviyorum bunu bil" diyordu. sesi yabancı değildi ama tanıdık da değildi. hüzünlü kadınların sesleri nedense hep aynı tınıyı veriyordu. sustum, "orda mısın" dedi. buradayım dedim. nasıl olduğumu, görüşmeyeli neler yaptığımı sordu. anlattım.

    evlendin mi? dedi tedirgin bir sesle. hayır yalnızlığa alıştım dedim. bir süre sustuk. bana başka birinin adıyla hitap edince onu tanımadığımdan emin oldum ama konuşmaya devam ettim. sanki bir zamanlar onu sevmişim gibi.

    kapatırken seni seviyorum dedi, "ben de"dedim. neden bilmiyorum, galiba buna ihtiyacı olduğunu düşündüm.
    iç çekerek telefonu kapattı. sabaha kadar uyumadım.

  • 19. bilgim dahilinde ışid ile petrol ticareti olmadı

    yeni bir 'aldatıldım' senaryosunun yolunun yapılmaya başlandığını düşündüren açıklama.

    edit: imlâ

  • 20. rusya'nın mhp'yi yasaklaması

    sonuçları hollanda için ağır olur.

    edit: bu entryden taşşak geçmeye çalıştığım sonucu çıkartmış bazı gerizekalılar. oysa ki hiç de çaba göstermedim taşşak geçmek için. zahmetsiz çabasız pırıl pırıl bir taşşak oldu.

  • 21. türk halkı bana minnettar kalacak

  • 22. beşiktaş

    bazı köpekleri paragraf paragraf yalan dolan yazmaya iten takım.

    sen önce kasımpaşanın verilmeyen golünü çıkar bir tarafından. en tazesi o.

    sonra o şerefsiz 8-0'ların, doğanların şahinlerin, haluk ulusoy mehmet ağar mesut yılmazların, ferhatların stancuların hesabını ver.

    yıldızının biri komple şike olan şerefsizlerin beşiktaş adını ağızlarına alırken 10 kere düşünmesi gerekir.

  • 23. rus pilotun naaşına selam duran türk askeri

    ordunun, halen ülkenin en düzgün işleyen kurumu olduğunu bir kez daha gördük.

    ama pekekeye selam vermiyor demiş kıronun biri.

    lan yarrak, nasıl boksörler dövüştükten sonra birbirine sarılıyorsa, nakavt olan rakibinin başını okşuyorsa, bu da böyle bişey işte. anlayamazsın. boksör kendisine arkadan bıçakla saldırana sarılmaz. kurtulursa anasını siker.

    asker de kendine pusu kuran, 300 kg plastik patlayıcı döşeyen , gerilla taktiği uygulayana saygı duymaz kusura bakma.

  • 24. 30 kasim 2015 gs'in hükmen mağlup sayilmasi

    yeter artık yeter nolur git hamza.

  • 25. kaan tangöze'nin karısını aldatması

  • 26. the walking dead

    --- spoiler ---
    mom... mom... mom... mom...
    --- spoiler ---

    ne diyeceksin amına kodumun malı, ne la ne he söyle ne? şu senaristlerin ciddiyet anında ortamı sikip atan mal karakterlerin ekmeğini yemeyi bırakması lazım artık. dizi zaten zar zor ilerliyo, onu da bu mal tipler tıkıyo.

    --- spoiler ---
    cinivirlir yizindin mi?
    --- spoiler ---

    ebenin amı yüzünden, siktir git. böyle bi zamanı yavaşlatmalar falan. lan bak resmen daraldım daha haftanın ilk gününden.

  • 27. salih dursun

    tam bir galatasaray trabzon ortak yapımı bozuk karakter örneği.

  • 28. şükela modu

    default görüntüleme modu olarak seçilebilmesinin gelmesini bekliyordum ama şimdilik bununla idare edeceğiz.

    bi de sedat, pardon başak bi el at da günlük şukela modu da getir, hortlayan başlıklara adam gibi bakamıyoruz.

  • 29. üst kat komşusuna mektuplar

    sevgili üst kat komşum çiftin erkek olanı,

    doktorasını yapan, okumuş adamsın. hatta lise öğretmenisin. neden sürekli karına bağırıp çağırıyorsun? bazen üstümüze düşeceksiniz zannediyorum gümbürtüden. eşin gördüğüm en naif, en sessiz insanlardan biri. bir de bize "eşim benim başıma gelen en güzel şey, hayattaki tek şansım" falan diyorsun ama hiç de öyle davranmıyorsun. lütfen ona karşı saygılı ol. ona bağırma, bir şeyleri sağa sola fırlatma, tepinme, küfür etme. onu sev.

    bir de arabanı düzgün park et lütfen. kendin gibi yamuk yumuk koyuyorsun, sonra bizim arabalar dışarıda kalıyor.

    bir de teşekkür ederim, okumakla adam olunmadığını bir kez daha gözler önüne serdin.

    duma duma dum

  • 30. vladimir putin vs recep tayyip erdoğan

    birisi ajandır, diğeri ajan olamayacak kadar maldır.

  • 31. ypg vs jpg

    görüntü kalitesi olarak jpg daha iyidir.

    ahahahah olum yine dayanamayıp sözlük tarihinin en bomba esprisini yaptım. bomba derken orada bir gönderme var anladınız mı? hahahhahajhkildghtynthgjnhdgjnmdhtgj

  • 32. mahalle muhtarından çocukları dövme tehditi

    gebze arapcesme mahallesi muhtarı remzi kandaz'ın facebook uzerinden gerceklestirdigi tehdit. icerik su sekilde;

    -kız çocuklarının akşam ezanından sonra parklarda velisi olmaksızın dolaşmasını görmek istemiyorum.

    -18 yaş altı çocukların ağzında sigara görmek istemiyorum.

    -gençlerin bir arada toplanıp, ahaliyi rahatsız edebilecek, gürültü verici ve uygun olmayan argo kelimeler kullanarak ses kalabalığı yapmaları tarafımca uygun görülmemektedir.

    ’bu saydıklarıma karşı aksi davrananları eşek sudan gelene kadar döverim, bilmiş olun. beni bilirsiniz. sevmesini de iyi bilirim, dövmesini de. benden söylemesi’

    ulkenin muhtarinin vatandaslarina soylediklerinden sonra mahalle muhtarinin farkli bir uslup icerisinde bulunmasini beklemek zaten pek mumkun degildi, bu da oldu.

    insanin o mahallede yasayip muhtarin karsisinda fosur fosur sigara icesi geliyor da sirf muhtari kil etmek icin oraya tasinmak da cok sacma geldi simdi.

    http://www.hurriyet.com.tr/…i-uyari-mesaji-40020984

  • 33. starbucks

    sırf uluslararası şirketler hakkındaki kapitalizm eleştirisi nedeniyle önyargılarla gittiğim ancak kısa sürede bağımlısı olduğum mekan.

    hafta sonu kadıköy'de eşimle birlikte kurstan çıktıktan sonra, avrupa'nın en büyük şubesi olduğunu öğrendiğim kadıköy starbucks'a gidiyoruz. kahveyle pek aram olmadığı için limonlu pafra alıyorum 7 tl. eşim de orta boy latte alıyor. toplamda 15 tl veriyoruz. çıkıyoruz üst kata. yayıyoruz kendimizi. takıyoruz telefonumuzu prize. açıyoruz wi-fi'yi. sağımızda boğaz manzarası. sokaktan insanlar akıyor. bir yandan kitap okuyoruz, bir yandan sohbet. dersimizi tekrar ediyoruz. internete takılıyoruz. müzik dinliyoruz. hatta film izliyoruz. acıkınca çantamızı koltukta bırakıp dönercide yemek yiyip geri geliyoruz. kahve alıp tekrar çıkıyoruz. bazen mayışıyoruz, gözlerimiz kapanıyor. oturduğumuz yerde iyice yayılıp 5-10 dk kestiriyoruz. evimiz gibi.

    2 yudum çay içtikten sonra kafana dikilip "tazeleyim abe ehehe" diyen patates kafalı yalaka garson yok. kimse gelip bir şey sormuyor. kimse sana karışmıyor. ara sıra bi personel gelip sağda solda kalmış çöpleri topluyor. o toplamasa bile boş olan yere geçen müşteri kendisi toplayıp bi köşeye koyuyor. hani restorana girer gibi etrafına bakınıp "bi görevli gelsin, burayı toplasın" bakışı atmıyor. müşterisi belli zaten. o da rahatlık moduna giriyor.

    ikea'da da aynı rahatlık söz konusu. gidin koltuklara oturun, hatta uyuyun. kimse size karışmaz. türk mobilyacılar ne yapıyor peki? estetikten yoksun hayvan gibi yanan floresanların altına koltuk takımlarını rastgele atıyorlar. üstüne de bir kağıt: "lütfen oturmayınız."

    oldu.

    mc donalds'a karşı da sırf kapitalizm eleştirisi nedeniyle önyargım vardı. 28 yaşındayım. geçen yıla kadar 1 kez gitmişliğim yoktu. evlendikten sonra eşimle birlikte gitmeye başladık. 15 tl'ye 2 menü alıp doyuyoruz. oysa ben daha pahalı olduğunu ve daha çok zengin veletlerin tercih ettiğini sanardım. dalga geçebilirsiniz.

    "boşver fast food'u, boşver mc donalds'ı kapitalizmi. milleti soyuyorlar. kayseri mutfağı'na gidip mantı yiyelim" deyip iki tabak mantıya 30 tl vermişliğim var.

    gerçekten kim düdüklüyor belli.

    ben starbucks'da verdiğim 15 tl'nin karşılığını çok fazlasıyla alıyorum. otel gibi kullanıyorum amk daha ne yapayım. meseleye sadece ürün fiyatı olarak bakmamak gerek. kaldı ki o da çok pahalı değil.

    türk firmalarının öğrenmesi gereken çok şey var.

    bu arada kapitalizmi de bunca yıl götümden anladığımı, eşimin beni insan içine çıkarması sayesinde anlamış oldum. taksim'de taşak kokan dumanaltı mekanlarda kapitalizm öğrenilmiyor gençler. serbest piyasa ekonomisi o kadar da ööö bir şey değil.

    edit: caps

  • 34. spotify

    olm bu türk milleti kadar mezarcı, bü türk milleti kadar hakkını aramakla her boku nasıl beleşe getiririm'i düşünmek arasındaki kalın çizgiyi bilmeyen bir başka toplum yok.

    yuh be birader. vallahı oha!

    amk, 9.99 tl'den aylık muhtemelen premimum hesap almış adam. yani alırken bunu bilmiş, kabul etmiş, ben demiş, bu müzik hizmetini alacağım, karşılığında da aylık yaklaşık 10 tl fişeklerim, demiş. türkçe demiş.

    bu spotify da herhalde black friday ayağına mıdır, niyedir, kampanya uygulamış, yeni gelenlere 3 aylık 0.99 tl ücret biçmiş bi süreliğine. sadece yeni gelenlere... bir süreliğine... kampanya..

    lan mezarcı da hemen zıplamış, eeee ben eski üyeyim, yenilere var da bize yok mu? bak bak bak.. amk mezarcısı ya. bu tipler sonra gelir donanımhaber'deki ölücüler diye başlık atar buraya. lan ölücünün mezarcının önde gidenisin at kafası! sana ne yeni gelenlere yapılan kampanya'dan, nedir ulan bu çekememezlik elalem 3 ay senden düşük ödeyecek diye? 3 ayda 27 tl için insan kendini bu seviyeye düşürür mü amk?

    ne bileyim, mavi jeans indirime girince gidip "lan ben bunu sezonda aldım, şimdi niye %20 indirime girmiş" diyor musun? ya da ne bileyim, son dakikada ucuza bilet düşüren adamı görünce, "sittin kasım 2015 hebehavayolu rezaleti: 5 ay önceden aldığım biletin fiyatıyla uçuşa 1 gün kala alınan biletin parası aynı!" diye yaygara yapıyor musun? geçen hafta aldığın ariel renkliler için sıvı detarjan, migros'ta bu hafta %20 indirime girince gidip mustafa koç'un facebook hesabından "uygulamadan hoşnut deeelim hacit" diye mail mi atıyorsun? yaparsın sen.

    siktimin mezarcısı ya... ölücü.. pis..

    edit: oh be, pazartesi sabahı işyerinde iyi geldi, açayım da sukunetle maillerimi okuyayım şimdi.

    edit2: amk ölüsüne bak ya, bir de bu kampanyadan yararlanmaya çalışan adamlara bok atıyor, onlara ölücü diyor. vallahi ezikliğin bu kadarına da pes be arkadaş! iki lafı bir araya getiremeyen amk fakirine çok koymuş 27 tl kayıp.. bir de diyor ki benden kazandığı parayla kampanya yapıyor, amcık hoşafı yaa, siktir git amk eziği. sağda solda "senin paranı ben veriyorum" diyen gavatlardan bunlar da işte.. sana giren çıkan ne lan, sen zaten 10 tl veriyordun, gene 10 tl vereceksin, sanki amk fazla para alıyorlar bundan, vallahi böyle eziklik başka ülkede bulamazsın..

    (premium üyesiyim bu arada ha, her ay tıkır tıkır 10 tl gömüyorum buna da, deezer'a da, 3 aylık 0.99 tl'den olan arkadaşlar için sevinirim en fazla, müziksiz hayat mı geçer, zaten sizsiz de içime sinmiyordu dinlerken. sömürün amk spotify'ı; benim paramla dinliyorsanız da helali hoş olsun)

    edit3: pamuk gibi oldum yemin ediyorum.

    akşamüstü editi: lan oğlum bu ezikler hem mal hem ölücü.. amma bık bık yaptınız be ya! gidin yeni hesap açın 3 aylık 0.99'dan üye olun, eski hesabınızı da kapatın. al amk, 3 aylık 0.99 üye oldun güle güle kullan.. 3 kuruş için yaptığınız tatavaya bak, haspam bi de beni yiyor "yaa para meselesi deel, hak meselesi" diye..

    siktir amk cimrisi.. hem cimri, hem kıskanç..

    edit4: oh mesaiyi de ettik bugün. tişikkirler sipitifiy..

  • 35. mhp 3000 yıldır tarih sayfasında yer almaktadır

    "mhp 3 bin yıldır tarih sahnesinde yer alan büyük türk milletinin 47 yıldır yol arkadaşıdır. " olarak soylenen sozun dezenformasyona ugramis hali.

  • 36. gökhan gönül

    melo fanlarının efendiliğini sorguladığı futbolcu. siktiriniz gidiniz efendim.

    edit: ya hadi uzatmayayım diyorum ama adam hala yazıyor kardeşim;

    emre hakkında yazdıklarım: (bkz: #52686146)

    volkan'ı da pek sevmem.

    ben genel olarak değil direkt senin melo seviciliğine yazdım bak. gidip melo başlığında yazdıklarını buraya getireyim mi?

    melo denen iti kahraman ilan eden şaşkalozlar çıkıp gökhan gönül'ün efendiliğini sorgularsa çarşı karışır.

    usul usul ikileyin hadi bakiim. kesmediyse şunu vereyim direkt hatta: http://inciswf.com/sgefendim.swf

  • 37. 23 bin ışid'li insanın katledilmesi

  • 38. suriyeli sığınmacılar

    eniştenin dükkanındayım geçen gün. bunlardan bir tanesi geldi, yanında iki çocuk, kucağında da üç aylık bebek, dileniyor. türkçesi de var. halep'ten gelmiş, savaştan kaçmış, falan filan. zerre sikimde değil. genç adam, taşı sıksa suyunu çıkarır. söylediğine göre 6 aydır buradaymış ve kucağındaki çocuk da üç aylık. yani savaştan kaçıp, sokakta yatıp kalktığı ülkede sikişip, bir çocuk daha yapmış. neyse efendim, devam edeyim. ayağında bir terlik, başında ise takke. eniştem ağır akp seçmenidir. ben bunlara yardım edeceğim, mağazaya götüreyim, üstlerine birşeyler alayım dedi. istiyorsan sen de yardım et dedi. beni siksen bu korkak bedevilere yardım etmem, zaten senin oy verdiğin parti getirdi dedim, git sen yardım et. seviyorum lan enişteyi, tutarlı adam. aldı bunları bir mağazaya soktu, sonra dükkana geldi. adama bir bot ve pantolon almış. çocuklara da ayakkabı ve giyecek birşeyler almış, sonra bir de çıkarıp para verdi. tabi o sırada komşu esnaf da bunları izliyor, bunlar da gidip birşeyler aldı suriyelilere. sonra bunlar çekip, gittiler. aradan bir saat geçti, komşu esnaflardan birisi dükkana geldi, az önce tepeden tırnağa giydirdiğimiz suriyeli, ayakkabılarını çıkarıp, tekrar terliklerini giymiş ve caminin önünde dileniyor dedi. üstelik çocukları da çıkarmış yeni alınan ayakkabıları ve tekrar terliklerini giymişler. belki inanmayız diye de bunların fotoğraflarını çekmiş telefonla. lan baktım hakikaten herifler yine terlikli bu soğukta. ayakkabıları da poşetlere koymuşlar. e tabi ben bir kahkaha attım. gördünüz mü dedim, bu herifler böyle. eniştem sinirlendi, ben gidip, bulacağım o adamı filan moduna girdi. ya dur dedim, senin din ve mezhep kardeşin bunlar, birşey olmaz. hahahaha. neyse efendim, bunlar hep böyle, daha bir sürü gördüğüm şey var bu suriyelilere dair ve o yüzden bu adamlardan midem bulanıyor. bunların bir de türkiye'deki sosyal yaşantıyı, insanların kılık kıyafetini eleştiren kesimi var. o hikayeleri de sözlükteki hataylı arkadaşlar anlatsın, zira ben görmedim, sadece duydum birçok kişiden.

  • 39. tahir elçi cinayetinin örtbas edilmesi

    tahir elciyi vuran mermi cekirdegi bulunamamis. allah allah cok ilginc. kafam karisti. yok canim devletimiz hic yapar mi? devletimiz hic faili mechul cinayet isler mi? ben ihtimal vermiyorum. hic turk devleti'nin yapacagi bi is degil. bir hata var. http://ilerihaber.org/…-cekirdegi-bulunamadi/26222/

    inceleme yapan heyete saldiri olmus. cok ilginctir bu saldirida 2 polis hafif yaralanmis. savci da cekirdegi bulamamis. bak sen. ulke gundemine oturan, aylarca hatta yillarca tartisilacak bir cinayetin delilleri saldiri yuzunden toplanamiyor.

    ben eger katilin pkk oldugunu bilsem ve ulkenin basbakani olsam o mermi cekirdeginin bulunmasi icin butun gucumu kullanirdim. gerekirse butun diyarbakir polisini oraya yigardim. niye mi?
    cunku o mermi cekirdegi katilin "pkk" oldugunun kaniti olurdu. al sana muthis bir propaganda. siz olsaniz ayni seyi yapmaz miydiniz?

  • 40. 2016 pirelli takvimi

  • 41. en iyi arkadaşı sırtından vurmalı filmler

    (bkz: my friend's hot mom)

    keşke sadece sırtından vursaymış dedirtir.

  • 42. ortadoğu'nun yeni görünümü doğu-batı kürdistan

    http://baranbaa.blogspot.com.tr/…numu-dogu-bat.html

    fon: https://www.youtube.com/…gqyibpdmgiftvsyjfhd_eq5axs

    1* ortadoğu'nun arap, acem ve türk milletinden sonraki en kalabalık topluluğu olan kürtler yeni bir devlet kurmaya daha önce hiç olmadığı kadar yakın. kürtlerin devletleşmesi sanıldığının aksine "kendiliğinden" gerçekleşmiyor. kürdistan her şeyden öte "milli bir gereksinim" olmaktan çok tahmini güç bir çıkar çatışması sonucunda ortaya çıkacak. bu çıkar çatışmaları belki de onu ortadan ikiye ayıracak.

    2* nisan 2015 pkk-kdp kuzey ırak iç savaşı yazısıyla, o dönemde özellikle kuzey ırak'ta yaşanan siyasal çatışması aslında kürdistan idealinin altında yatan nedenleri ortaya döktü. şuana kadar devletleşmeye en yakın kürt topluluğu kuzey ırak'ta bulunuyor. ve bu kürtler "dini" ekolden geliyor. yani muhafazakar sağ kürtler: kdp.

    3* kdp 1970 yılından bu yana yürüttüğü teşkilatlanmayla kuzey ırak bölgesel yönetimini elinde tutuyor. kdp'yi idare eden barzani ailesi "muhafazakar dindar" kürtlere hitap ediyor. en yakın rakipleri olan kyb "talabani ailesi" güdümünde. talabani ailesinin reisi celal talabani ırak cumhurbaşkanlığı yaptı. ve kendisi için kuzey ırak'taki ikinci partinin beyni denebilir. kyb "sol" öğretiden geliyor. bunun nedeni, zamanında moskova'da kendilerine sağlanmış "destek".

    4* kürdistan idealinin türkiye kolu pkk da tıpkı "kyb" gibi marksist temel üzerine kurulu. yani kyb'ye yakın. tıpkı suriye'deki kürt grubu pyd gibi. bu denklemde bölünmeye yatkın sağ ve sol kürtlerin kendi aralarında savaşması uzak bir ihtimal değil. zaten bu daha önce yaşandı: kuzey ırak iç savaşı.

    5* çatışmanın temelinde muhafazakar kürtlerin temsilcisi kdp ile "aşiret kavramına karşı" daha seküler ve sosyalist tabanlı kyb'nin kürdistan idealini sahiplenmesinden kaynaklanıyor. 1996 yaşanan krizde abd kdp'den yana oldu. tıpkı ırak sonrası dönemde olduğu gibi. zira kdp'nin peşmerge güçleri bölgede daha sıkı bir yapılanmaya sahip.

    6* 2014'e gelindiğinde ise, arap baharı sonrasında ortaya çıkan suriye iç savaşı'nın etkisiyle kaybolan ırak ve suriye devlet otoriteleri kürtlere muazzam bir fırsat verdi: bağımsızlık. peki kürtler ne yapacaktı? kuzey ırak bağımsızlık ilan edecek mi? suriye kürdistan'ının geleceği kimlerin eline verilecek? kürtler suriye-ırak-türkiye hattında birleşecek mi? üstelik bir de iran kürdistan'ı var. bu karmaşa nasıl bir sonuç bulacak? açıkçası kimse tam olarak bilmiyor. zira kürt bölgesi hakkında hemen her ülkenin farklı politikası mevcut.

    7* yukarıda bahsi geçen yazı, ışid'in işgal ettiği kürt bölgelerinde pkk'nın yapılanmaya gitmesi üzerine yaşanan kriz sonucu yazıldı. pkk'nın "kdp" bölgesine nüfuz etmesi sonucunda yaşanan çıkar çatışması, gelecekte doğacak önemli bir sorunu gündeme getirecekti. şayet, bir ülke, kürt gruplarından birine saldırırsa, öteki kürt grupları ne yapacaktı? işte, yukarıda bahsedilen kürt gruplarının ayrımı bu soruda belirleyici.

    8* 7 haziran seçimlerinin ardından, türkiye'deki siyasal kürt harketi hdp barajı aşında tüm algı değişti. zira bugüne dek türkiye'deki kürt hareketini terör örgütü pkk temsil ediyordu ve kürt halkı ilk defa siyasal meşru hareketi meclise sokmuştu. bu pkk'nın varlık sebebini ortadan kaldırabilirdi. pkk yönetimi öncelikle kdp ile ipleri kopardı.

    9* kuzey ırak'ı yöneten kdp'nin daha büyük bir problemi vardı: petrol. ırak anayasası gereği kuzey ırak, ürettiği petrolü bağdat'a göndermek ve belirli bir pay almak zorundaydı. bağdat kanuni payı kuzey ırak'a ödemeyince, kdp kendi petrollerini satma kararı aldı.

    10* türkiye'de ise, hdp ve pkk arasında gerilim arttı. pkk hdp üzerinde nüfuz kurmak istedi. hdp mitinglerinde sallanan türk bayrakları ve dillere dolanan "türkiyelileşme" kavramı eleştirildi. yaşar kaya, o günlerde hdp'yi sıkı şekilde eleştirdi. hdp'nin partiye pkk'nın istekleri dışında şahıslar yerleştirmesi sorun olmuştu.

    11* 20 haziran'da abd'nin raporu yayınlandı. pkk terör örgütleri arasında yer alırken pyd yer almadı. zira pyd ışid'le savaşıyordu. bu bakımdan bir çok ülkenin gündeminde pyd vardı.

    12* pyd kuzey suriye'de ışid'le savaşırken peşmerge bu konuda pasif davrandı. çok büyük bir harekat olmadı. hatta o dönem kdp musul kuzeyindeki şengal şehrini boşalttı. o alana ışid yerleşince bu kez pkk bölgede etkinliğini artırdı. işte, yukarıda bahsi geçen yazı, bu çatışma üzerine yazıldı. zira kdp pkk'yı bu bölgede istemedi çünkü kdp'ye göre bölge kuzey ırak'tı ve pkk'nın bu bölgede hükmü yoktu.

    13* esasında musul'a bağlı şengal'in durumu karışık. zira şengal'in bağlı bulunduğu musul ili bağdat yönetimine bağlı. yani kuzey ırak yönetiminin sınırlarında değil ve yönetim yetkisi bulunmuyor. fakat abd'nin işgalden sonra oluşturduğu ırak anayasasına eklediği madde işi değiştiriyor. ırak anayasasının 140. maddesine göre kerkük ve şengal bölgesi "sorunlu bölge" yani aidiyeti meçhul bölge. anayasaya göre bu bölgelerde 2007 yılına kadar referandum yapılması ve sonuçlara göre durumun belirlenmesi gerekiyordu. ama şartlar referanduma el vermedi. sorunlu bölgelerin sorunu çözülemedi. ta ki, ışid'in ortaya çıkmasına kadar. ışid bölgeyi işgal edince ve ırak yönetimi bölgeden "kaçınca" kuzey ırak yönetimi bu bölgelerde askeri operasyonlar düzenledi. neticesinde kdp'nin iddiasına göre kuzey ırak bu bölgeleri alırsa "referandum olmaksızın" topraklar kazanılacaktı. işe pkk'nın şengal atağı bu planı bozuyordu.

    14* haziran 2015'te kdp bölgede tekrar etkin olunca, bölgeden sorumlu peşmerge komutanı abdurrahman kewrini "işte şimdi 140. madde yerini buldu. bu tartışmalı bölgeler, atadan babadan kalan yurdumuzdu. buralara güçlerimizi yerleştirdik. artık hiç kimse bizi bu bölgelerden çıkaramaz" dedi. kdp bölgeyi ırak hükümetiyle bile paylaşmak istemezken, pkk ile paylaşabilir miydi? üstelik bu bölgenin başka bir önemi daha vardı. zaten, bölgenin paylaşılamaması bu "sarsılmaz" önemli nedene bağlıydı.

    15* kdp'nin bölgedeki etkinliğini artıması sonucunda uzun süredir gündemde olan bağımsızlık konusu yeniden gündeme geldi. kdp bağımsızlık istiyor, kyb ve kyb'den kopan radikallerin kurduğu goran hareketi bağımsızlık fikrine karşı duruyordu. öyle ki, geçmişte kdp "bağımsızlık" iddiasını ortaya atıp da türkiye'nin hışmına uğrayınca, etkin olduğu bölgede türkmenlere bir takım haklar tanıyan kyb, türkiye'nin gözüne girmeyi başarmıştı. 2015 yazında ortaya çıkan bağımsızlık meselesinin dışında başka bir mesele daha vardı. kuzey ırak lideri barzani'nin görev süresi doluyordu.

    16* aynı dönemde abd hava kuvvetleri kuzey suriye'de ışid'e karşı pkk/pyd ile beraber savaşıyordu. abd'nin iran'ın da desteklediği bu harekatı bir çok açıdan garipti. zira pkk/pyd marksist sol örgüttü ve harekat uzun müddettir abd'nin düşmanlık beslediği iran'ın da desteğiyle gerçekleşiyordu.

    17* 10 ekim 2014'te mesut barzani duhok'ta pkk temsilcileriyle bir araya geldi. 15 ekim 2014'te duhok'ta süren pkk-kdp görüşmeleri nihayete erdi ve örgütler suriye kürdistan'ında "ortak mücadele-ortak siyasi birlik" sonucuna vardı. aynı gün abd suriye özel temsilcisi daniel rubinstein pyd lideri salih müslim'le paris'te bir araya geldi. mesaj ona da iletildi. fakat daha sonra pkk ve pyd'nin silahlı kanadı ypg tarafı peşmerge güçlerini rojava'da kabul etmek istemeyince ipler koptu. bu dönemden sonra pkk/pyd güçleri suriye'de çatışırken peşmerge güçleri ırak bölgesini savunmaya başladı.

    18* suların ısındığı temmuz 2015'te, kürdistan güvenlik ajansı müsteşarı mesrur barzani'nin yaptığı açıklamalar. durumu özetliyor. barzani "sınırın kürtler tarafından kontrol edilmesine türkiye'nin sevinmesi gerekir, tabi kürtler derken ypg'yi kastetmiyorum." diyecekti. türkiye tam da o günlerde pyd'yi terör örgütü ilan ediyordu. barzani bu durum için "ypg gibi radikal örgütlerden ziyade türkiye ılımlı kürt gruplarını destekleyebilir ve böyle bir koalisyon oluşturulabilir" diyordu. şengal konusunda ise netti: "buradan çekilmeleri gerekiyor ve çekilmek zorundalar çünkü kendi geleceklerini tayin etmek şengal halkına düşer ve burası ırak kürdistanı'dır." özetle pkk/ypg kdp'yi kuzey suriye'ye sokmamıştı ve şimdi kdp pkk'yı şengal'den atmak istiyordu. ve ekliyordu "pkk'nın kandil'i de terk etmesi gerekiyor.

    19* temmuz sonlarına doğru suruç'ta patlayan bomba tüm algoritmayı değiştirdi. türkiye güçlü bir şekilde pkk operasyonları başlattı ve kuzey suriye'de bir devlete asla müsaade etmeyeceğini beyan etti. pyd lideri salih müslim ışid'e karşı esad rejimi ile iş birliği yapabileceğini duyurdu. cevap olarak mesut barzani pkk'nın kuzey ırak'tan çekilmesini talep etti. görüldüğü üzere batı kürdistan'da bulunan pyd-pkk güçleri ile doğuda bulunan kuzey ırak yönetimi kdp'nin ışid'e karşı ortak koalisyon hedefi tamamen tükenmişti. öyle ki rojava esad'ı kdp ise türkiye'yi destekliyordu.

    20* bu denklemde abd'nin rolü çok önemliydi. abd daha çok ortada duruyordu. pyd'yi taktik açıdan iş birliği amaçlı destekliyordu. zira aksi halde ışid ilerleyebilirdi. abd'nin en azından düşmanlığını kazanmamış olan pyd-pkk iş birliği, ilk iş olarak ilan ettiği kantonları birleştirmeyi ve bölgedeki türkmen-arap nüfusu tehcir etmeyi düşündü. abd'nin pyd ilgisi bir de muhtemelen marksist-leninist pyd/pkk'nın rus saflarına geçmesini önlemek içindi ki, ek olarak bu örgüt ışid'le etkin olarak savaşıyordu.

    21* pkk misilleme olarak kuzey ırak'ın tek gelir kaynağı olan yumurtalık petrol boru hattına sabotaj düzenledi. bu durum karşısında kdp memur maaşlarını ödemeyecek hale geldi. doğu ve batı kürdistan arasındaki gerilim tırmandı. ağustos ortalarında rusya pyd'ye açık teklif gönderdi. yardım eli uzatmak istiyorlardı. ağustos ayında görev süresi uzatılan barzani, başkanlık yetkilerinin artırılmasına yönelik yasa önerisinde bulundu fakat bu öneri kyb ve goran hareketi tarafından engellendi.

    22* türkiye kuzey ırak'ta yeniden hava operasyonları düzenliyor ve pyd'yi terör örgütü ilan etmeyi sürdürüyordu. bu durum kdp'yi ikilemde bırakıyordu. zira kuzey ırak'ta bombalanan pkk'ya kdp sahip çıkmıyor ve doğu-batı kürdistan arasındaki ilişki gittikçe eriyordu. bu tarihlerde rojava'da türkiye'nin saldırılarına ses çıkarmayan abd için "kürtleri sattı mı?" iddiaları dillendi. selahattin demirtaş buna inanmıyorum diyecekti.

    23* süreç içerisinde abd'nin rojava'nın rusya'ya kaymaması için "incitmeme" ve öte yandan üslerini kendisine açan türkiye ittifakını kaybetmemek için "pkk operasyonlarına rıza gösterme" politikası sürdü. abd ypg'yi terör örgütü olarak görmediğini açıkça beyan etti. kuzey ırak ise tek gelir kaynağı olan yumurtalık boru hattını kaybetmemek için türkiye ile zıtlaşmak istemiyordu. fakat rojava'nın kuzey ırak destekçileri kyb-goran kdp'yi başkanlık konusunda sıkıştırmayı sürdürdü..

    24* türkiye'nin aksine abd, doğu ve batı kürdistan arasındaki koalisyonu sağlamak istiyordu. zira rojava'nın rus saflarına katılması ihtimal dahilindeydi. 15 eylül 2015'te mesut barzani, abd dışişleri bakanlığı müsteşar yardımcısı brett mcgurk ve beraberindeki heyeti kabul etti. mcgurk görüşmenin ardından salih müslim'le de görüştü. amaç kürt koalisyonuydu. görüşmenin ardından kdp'nin dış ilişkiler sorumlusu hemin hawrami peşmerge'nin pyd ile birlikte ışid’e karşı savaşacağını açıkladı. abd koalisyonu yeniden kurmak üzereydi.

    25* sadece iki gün sonra pyd "abd'nin sağlamak üzere olduğu ve barzani'nin açıkladığı koalisyon iddialarını" yalanladı. pyd bir kez daha rojava'nın kdp'lileştirilmesine engel oldu. zira abd'nin öncülük etmek istediği koalisyon, doğu ve batı kürdistan'ı işin sonunda barzani'ye bahşetme planıydı. bu sayede tüm kürdistan abd'nin tek kürt müttefiki kdp'nin eline geçecek ve rojava tükenecekti. hem böylelikle, rusya ve iran ile ittifak kurabilecek kürt grup kalmayacaktı. pyd'nin her defasında koasliyonu bir şekilde suya düşürmesinin sebebi buydu. pyd bir yandan türkiye tehdidine karşı abd desteğini kaybetmek istemiyor, öte yandan abd'nin yıkıcı planlarına da set çekiyordu. asıl gelişme, ekim ayı başında yaşandı.

    26* ruslar ani bir çıkışla kürtlere silah verdiklerini ve istihbarat paylaştıklarını ilan ettiler. üstelik rusya dış işleri bakanı sergey lavrov bu açıklamayı new york'ta yapıyordu. açıkça pyd'nin terör örgütü olmadığını beyan etti. bu açıklama hem abd hem de türkiye cephesinde şok etkisi yarattı. rusya, üçüncü abd girişiminin de olumsuz neticelenmesiyle rojava'da etkisini artırmış ve pyd'yi abd planlarından sıyırmıştı. bu esnada yaklaşık iki yıldır yakın ilişkiler kurduğu türkiye'nin de olumsuz tepkisini kazandı ruslar. pyd'nin cevabı gecikmedi. yardıma açık olduklarını ilan ettiler. rojava gittikçe abd tesirinden çıkıyordu.

    27* 5 ekim 2015'te kuzey ırak insan hakları komisyonu zergele'de pkk'nın insanları alıkoyduğunu açıkladı. sular yine ısınıyordu. büyük olaylar patlak verebilirdi.

    28* 7 ekim 2015'te financial times batı'nın rojava'dan uzaklaştığını yazdı. gazeteye göre bunun nedeni türkiye'nin pyd'ye olan tutumuydu ve bu tutum abd'nin rojava dengelerini bozuyordu. bu bağlamda pkk'nın türkiye'ye büyük bir koz verdiği de dile getiriliyordu. pkk'nın eylemleri yeniden başlatması tarihi bir hata olarak açıklandı. peki pkk'ya eylemleri başlattıran güç ne olabilirdi?

    29* 8 ekim'de süleymaniye'de kuzey ırak partileri başkanlık krizi çözümü için toplandı. toplantının yapılacağı otelin önünde protesto yapmak üzere geniş bir kalabalık toplandı. protesto eylemi büyüdü. eylemcilerin şiddeti artırmasıyla polis su ve biber gazıyla müdahalede bulundu. eylem sokaklara ve caddeler dağıldı. eylemler süleymaniye'de gece saatlerine kadar sürdü. ertesi gün kaladize ilçesi hareketlendi. olaylarda üç kişi öldü. göstericiler kdp binasını ateşe verdi. eylemler ranya'ya da bulaştı, ölü sayısı 5'e yaralı sayısı 500'e ulaştı. maaşlarını alamayan memurlar iş bıraktı.

    30* eylemlerin başında goran hareketinin temsilcileri olduğu iddia ediliyordu. eylemler iran ve rusya ile sıkı ilişkileri bulunan kyb'nin güçlü olduğu yerlerde kyb'den kopan goran hareketinin temsilcileri tarafından gerçekleştirilmişti. 12 ekim 2015'te olayların ardında pkk ve iran iş birliği olduğu iddia edildi. sonuçta iç karışıklıkla uğraşan kdp'nin kürt koalisyonunu kuramayacağı anlaşıldı. abd'nin teşebbüsü bir kez daha hüsranla sonuçlandı.

    31* kuzey ırak çalkalanırken rusya suriye'ye ağırlığını iyice koydu ve ışid mevzilerini sert biçimde bombaladı. rus uçakları türkiye sınırını ihlal etti. rusya "ben burdayım" diyordu. rojava'nın iyiden iyiya rusya'ya kayması abd'nin tepkisi çekmişti. uluslararası af örgütü 13 ekim'de pyd ve ypg'nin savaş suçu işlediğini açıkladı. aylardır kuzey suriye'nin arap ve türkmen nüfusunu tehcir eden pyd'ye gerekli tepki rus cenahına kayınca gelmişti. abd uyarıyordu. ama işe yarayacak mıydı?

    32* aynı günlerde barzani iç siyasetle ilgilenmek durumundaydı. hükümet üyesi 5 goran'lı azledildi. kdp adeta goran'a savaş ilan etmişti. erbil'de parlamentonun olduğu bölgeye kdp'liler sokulmuyordu. batı'nın sadık müttefiki kdp'nin iktidarı sallantıdaydı. abd'nin kürdistan koalisyonu tamamen hayal olmuştu. iran-rusya ilişkili goran eylemleri barzani'nin meşruiyetini sarsmış ve kürtlerin hamisi iddiasını süpürmüştü. rusya'nın suriye'ye girmesiyle de pyd artık abd'ye muhtaç olmaktan çıkmıştı. böylece kürdistan doğuda abd ile müttefik kdp ve batı'da rusya ile müttefik pyd olmak üzere ikiye ayrılmıştı. washinton post yaşanan olayları "ıraklı kürtler ne zaman güçlerini arttırmaya başlasa, birbirleriyle kavgaya tutuşuyor” şeklinde değerlendirdi.

    33* ekim 2015'in sonlarına doğru pyd lideri salih müslim röportaj verdi. ruslarla ilişkimiz üç yıldır sürüyor dedi ve ekledi, abd desteği olmadan ışid'e karşı direnebiliriz. pyd'nin rus saflarına iyice kayması abd'yi de harekete geçirdi. abd de pyd'ye askeri destek sağlayacağını açıkladı. böylelikle abd kürt koalisyonu kurma politikasını terk ediyor ve pyd'ye doğrudan yardım yoluna gidiyordu.

    34* hdp vekili selma ırmak 7 kasım'da "pyd rusya'yı abd'ye göre daha samimi buluyor" dedi. 12 kasım'da abd pyd'yi herhangi bir özerk yönetim çabasına girmeyi denememesi yönünde uyardı. kuzey ırak'ta ise kargaşa sürüyordu. geçen süre içinde türkiye kdp'ye olan desteğini açıkladı. şengal'in ışid'den kurtarılması esnasında yaşanan pkk-kdp gerilimi iki örgütü çatışma noktasına getirdi. kdp kurtarılan şengal'de pkk'yı istemiyor, pkk ise direniyordu. iki örgüt 17 kasım'da süleymaniye'de çatışma tehlikesi yaşadı. 19 kasım 2015't pkk'lı cemil bayık türkiye'nin kdp ile pkk'yı çatıştırmak istediğini açıkladı.

    35* 24 kasım 2015'te rusya türkmenlerin yaşadığı bölgeyi bombalamaya başladı. yaşanan sınır ihlali nedeniyle rus jeti türkiye tarafından düşürüldü. rusya rojava'da bulunan muhalifleri ağır şekilde bombaladı. rusya pyd'nin rakiplerini temizliyordu. 29 kasım 2015'te pyd yeniden sahaya indi ve rusların bombaladığı bölgeye yerleşmeye başladı. muhaliflere yardım götüren türk tırları rusya tarafından bombalandı.

    36* şengal'de ise çatışma devam etti. 24 kasım 2015'te şengal kaymakamı pkk'nın alanı boşaltmasını talep etti. buna rağmen pkk 28 kasım'da kuruluş yıl dönümü kutlamalarını şengal'de kutladı.

    37* abd, pyd konusunda yeni bir hamle başlattı. pyd üzerinde hem abd hem de rusya'nın girişimi hızlandı. bir yandan rusya, pyd'ye ait kantonların birleşmesi için harekete geçti. öte yandan abd, pyd ile birlikte fırat'ı geçmek için harekat başlattı. abd askerleri 28 kasım 2015'te pyd ile birlikte operasyon yapmak için rojavaya çıkarma yaptı.

    38* görünen o ki, abd kürt koalisyonu politikasını başaramadıktan sonra bir süre pyd'yi sıkıştırmayı düşünse de rusya'nın aktif şekilde pyd'yi tarafına çekmeyi denemesine kayıtsız kalamadı. mevcut durumda garip olarak hem rusya hem de abd pyd ile birlikte hareket etmeyi deniyor ve aktif destek veriyor. abd önceleri doğu ve batı kürdistan'da kdp'ye hakimiyet alanı açmayı denese de, barzani'nin tahtının sallanmasıyla fikir değiştirdi ve kuzey suriye'de -belki de şimdilik- pyd'yi destekleme kararı aldı. pyd ise, rojava'da hakimiyetini sağlamak adına hem rusya'nın hem de abd'nin desteklerini kabul ediyor. bu durum pyd'yi iki kat daha güçlü yapıyor fakat doğu-batı kürdistan ayrımını derinleştiriyor. bu noktadan sonra, pyd'nin kdp himayesine girmeyi kabul edeceği düşünülemez. gerek kültürel gerekse ideolojik açıdan büyük farklar barındıran iki örgütten hiç biri kuzey ırak ve kuzey suriye'ye aynı anda hakim olabileceği ihtimali kalmadı. bu bağlamda kürdistan için geriye tek bir çözüm kalıyor, ayrı iki bölge olarak bölünmek. zira, abd barzani ile resmi ittifakını sürdürdüğü sürece pyd rojava'da abd'ye etkin politik imkanlar vermez. bu konuda pyd'nin tercihi "gücünü sağlama aldıktan sonra" yalnızca rusya olacaktır.

    39 * şayet olur da, kyb-goran ittifakı kdp'yi hewler'den ederse, işte o zaman çarşı karışır. abd'nin hükmettiği ve son iki ay içerisinde yep yeni doğalgaz-petrol kaynakları keşfedilen hewler hattı, kyb-goran yani iran-rusya'nın kontrolüne girer bu abd'nin ortadoğu politikasının çökmesi demektir. bu demek oluyor ki, abd pyd için rojava'ya giderken hewler'de kdp'den olabilir. bu olumsuz tablonun yaşanması halinde kdp'ye bağlı peşmerge kuvvetleri yeniden silaha sarılabilir ve bir çok kürt kanı bu uğurda dökülebilir. sonuç olarak kürdistan için "birlik" uzunca bir süre için hayal gözüküyor. bölünme ise yakın planda. bekleyip göreceğiz.

  • 43. kobe bryant

    üst edit:
    dün akşam >>> https://streamable.com/tgd0
    ve hemen sonrası >>> http://gfycat.com/totalcomplicatedafricanjacana

    - - - - -

    nba'de her zaman en sevdiğim oyuncuydu.
    hatta basketbolun ötesinde sanırım en sevdiğim sporcuydu. hala öyle...
    (bkz: kobe bryant/@spark)

    lige ilk girdiği zaman fast break dergisi kendisi hakkında bir yazı yazmış ve lakers benchinde oturan bu çocuk için ilk güzel duygularım o zaman oluşmuştu.
    doğal bir sempati beslediğim ve iyi bir oyuncuya dönüşmesini dilediğim çaylak oyuncunun tüm zamanların en iyilerinden biri olacağı, saçma sapan istatistiklere imza atacağı aklımın ucundan bile geçmemişti o zamanlar.

    sonra bu aşağıdakileri oldu;

    yahu bu adam 17 kere all star oldu
    5 kere şampiyon oldu
    2 kere finaller mvp'si
    1 kere normal sezon mvp'si oldu (bence en az 3 tane olmalıydı bundan ciddi hakkının yendiğini düşünüyorum)
    tüm zamanların en skorer 3. oyuncusu (32,670)
    tüm zamanlar playoff en skorer 3. oyuncusu (5,640)
    2 olimpiyat altın madalyası var

    ve bence en önemlisi kariyerinin 20 senesinin tamamını la lakers forması giyerek geçirdi.

    tek forma, 20 sezon.

    tabi böyle olunca bu adamın los angeles lakers tarihinde de aşağıdaki sıfatlara sahip oluyor.

    en çok sayı atan (11.384 basket sokmuş bu adam)
    en çok maça çıkan (1292)
    en çok üçlük isabeti bulan (1710, 2. sırada derek fisher var 846)
    3. en çok rebound alan (elgin baylor ve kareem abdul-jabbar'ın arkasında)
    3. en çok asist yapan (magic johnson ve jerry west'in arkasında)

    rekorlar mühim ama maç içi performanslar daha önemli bence.
    hiç unutmayacağım anlar var uykulu gözlerimin önünde.
    pek çoğunda uyumamamı engelleyen tek şey şu an hatırladığım anlar çünkü...

    2003 yılında kafayı yiyip 12 üçlük atıp rekor kırdığı seatlle supersonics maçı
    https://youtu.be/bekckbq1gwe

    2004 yılında portland trail blazers'a iki üçlük attı. bir tanesi maçı uzatmaya götüren, bir tanesi maç kazandıran. hangisi daha zor ve daha saçmaydı hala emin değilim.
    https://youtu.be/v4qcpren5a0

    2004 yılı final serisi ilk maçında detroit pistons'a karşı son hücumu teke tek oynayıp maçı uzatmaya götüren üçlüğü atması (faul yapıp maçı kazanmak yerine savunma yapmayı tercih eden larry brown'u da unutmadık)
    https://youtu.be/mdzo77adjue

    2006 yılında utah jazz'a 30 sayı attığı 3. periyot (toplam 52 sayı)
    https://youtu.be/n0xzdqahak8

    2006 yılında dallas mavericks'e 3 periyotta 62 sayı attığı maç
    https://youtu.be/ijnofs3g91a

    gene 2006 playofflarında phoenix suns karşısında önce maçı uzatmaya götüren turnikeyi, sonra uzatmada maçı kazandıran basketi atması. (bunların ikisi de spontane gelişen set hücumu dışı pozisyonlardı)
    https://youtu.be/naczzdmp4c0

    2006, toronto raptors, 81 sayı
    https://youtu.be/s7p4svfg7a8

    2008 olimpiyatlarında ispanya'ya karşı gösterdiği her tarafından olgunluk akan şu performans.
    https://youtu.be/fhpve5yfvhc

    2009'da basketbolun ana sahnesi madison square garden'da sanat filmi niteliğinde gösterdiği 61 sayılık performans
    https://youtu.be/sduzjhihjci

    benim michael jordan'ım sensin kobe.
    jordan'ın büyüklüğünü sorgulamam, sorgulayanı azarlarım. ama bizim için en büyük sendin.

    en güzeli senin sayısız rekor kırışını izlemekti.
    en güzeli senin shaq olmadan şampiyon oluşundu.
    en güzeli her sene oyununa yeni özellikler, yeni silahlar eklemendi.
    en güzeli kendine black mamba lakabını takacak kadar narsist ama bir o kadar da hakediyor olmandı.
    en güzeli 12 üçlüktü.
    en güzeli 3 çeyrekte 62 sayıydı.
    en güzeli 81 sayıydı.
    en güzeli aşil tendonu kopuk halde sahayı terketmeyip faul atışlarını kullanmandı.

    ama artık bitti.

    teşekkürler.

    spark

    not: ağlamıyorum, gözüme efsane kaçtı...

    - - - - -

    aklımızda kalsın, günahına girdiği nba yıldızları:

    ben wallace - https://youtu.be/m4thirfdo0q
    steve nash - https://youtu.be/2g7lkhjr8ia
    dwight howard - https://youtu.be/8p5m6kkx6ga

    - - - - -

    son: http://static3.businessinsider.com/…rd soft gif.gif

  • 44. siyasal islam

    bu devran dönecek diyorlar hep.

    siyasal islam buraya on üç yılda gelmedi, hep böyleydi.

    kubilay asteğmen zamanında da böyleydi, altıncı filoyu kıble yapıp namaz kıldıkları kanlı pazarda da, sivas’ta da. şu an tek fark var, acımasızca güçlü oldular. cahil ve faşist eğilimli bir halk ile birleşince de hayallerdeki diktatörlük önü alınamaz hale geliyor işte.

    ha bu önlenebilir, devran dönebilirdi, iki net fırsat vardı;

    12 eylül 2010’da dönebilirdi: bu ülkenin iyileşmez yarası sağ zihniyetin, üç kuruşa onurunu satıp yetmez ama evet kampanyası yapanların, onlardan daha embesilce davranıp referandumu boykot edenlerin, “ivrin yirgilinicik” romantiklerinin ve oy kullanmaya gitmeye üşenenlerin beslediği parti devleti istediği her şeyi elde etti. evet artık cunta kim paşa kim bilmiyoruz; ama tam sınırımızın dibindeki bir düzine terör örgütünün hangisinin parmağının hangisinin götünde olduğunu da, hangisinin bize patlayacağını da, rusya'yı da. yarına dair hiçbir şey bilmiyoruz.

    7 haziran 2015’de de dönebilirdi bu devran: kılıçdaroğlu terör olayları gölgesindeki oyalayıcı koalisyon görüşmelerini uzatmaktansa meclisi çalıştırmak için uğraşsa, demirtaş bıçak sırtındaki sosyal dinamikleri baraj heyecanı ile es geçip ilk iş apo’ya teşekkür etmese, bahçeli oyların mürekkebi kurumadan "biz koalisyon yapmayız, erken seçim!!" stepneliğini masaya koyup elimizdeki tüm umutları bitirmese; iç güvenlik kanunu, seçim barajı, 4 bakan, yolsuzluklar, tapeler… hepsi hükümet dahi kurulmadan bitebilirdi… artık geçmiş olsun.

    çocuk okutmayan, ölü ıslıklayan, ışid destekleyen, şeriatçı, noe-osmanlı ama tarihini bilmeyen, modernlik düşmanı bu kitle, sistematik bir şekilde, amerikan gemisini kıble yapıp namaz kılanların önderliğinde her gün büyüdü.

    ve güzel kardeşim siz tuttunuz, bu zihniyetin eline hukuku alaşağı etme yetkisi verdiniz, istediği kanunu çıkarma gerekirse devlet işleyişini durdurma yetkisi verdiniz. sınırsız ve kontrolsüz kadrolaşmaya "yer kapmak" için göz yumdunuz. canavar, yavaşça ısıtılan kurbağa gibi bizi denedi, her seferinde baskıyı bir doz daha arttırdı, sesimiz çıkmadı, çıkanları susturdu, yine sesimiz yeterince çıkmadı. daha beslendi. gezi'yi denedik, canavarı öldüremedik, daha da güçlendi bu illet.

    yine "ay çok orantısız komiğiz" kafasıyla yapılacak yeni bir gezi de bitiremez. ankara’da insanlar taksim için ölürken, taksim’de piyano çalarak bitmez. polis kameralar önünde çekip adam vururken sadece gülerek direnebileceğinizi sanıyorsanız mesela, hiç başlamasın bile. şaka değil bak, eceliyle ölmesini ya da intihar etmesini, kendi kendine bölünmesini bekleyeceğiz bunların. faşist iktidar ile hukuk yoluyla, polisi ile de limon suyuyla savaşamazsınız. ölürsünüz sadece. yer altına çekilip, kendinizi ailenizi koruyup eğitip geliştirip, günü gelince hazır olmak için direnebilirsiniz sadece.

    işte o gün, bilimi esas alan, adalet ve hukuk temelli, seküler, sanat seven bir yapıya geçersek bir elli yıl sonra az bir huzur sahibi olabiliriz. belki.

    (bkz: #54515050)

  • 45. unutulmayacak film sahneleri

    her ne kadar nasıl çekildiğini bilsem de, etkileyiciliği bakımından, arkasında yatan zeka bakımından zirve olan şu 38 saniyelik sahnedir:

    https://www.youtube.com/watch?v=zd0_5hfmpig

  • 46. orhan gencebay

    kula kulluk edene yazıklar olsun şarkısından kazandığı paralarla sahip olduğu lüks yaşamı koruyabilmek için kula kulluk etmek zorunda kalan acınası bi zavallı.

  • 47. 30 kasım 2015 şükela modunun açığa alınması

    insana derinden bir ohh be çektirmiş muhteşem olay. neydi o öyle her şükela modu için önce "başlıkta ara"ya tık, ardından listeden seçmek.

  • 48. sedat peker'in hakan olması

    (bkz: hakan peker)*

  • 49. wesley sneijder

    dün akşamki (bkz: 29 kasım 2015 kasımpaşa galatasaray maçı)'nda;

    burak yılmaz'ın ayağına kendisini kaleci ile karşı karşıya bırakacak şekilde 30 metreden bir adet pas atmış, burak yılmaz insanı topu kontrol edememiş ve ayağından kaçırmıştır.

    sabri sarıoğlu'nun ayağına sol içten sağ açığa sanıyorum 40 metreye bir pas atmış, sabri sarıoğlu insanı topu kontrol edememiş ve ayağından kaçırmıştır.

    burak yılmaz insanının karşı karşıya kaçırdığı golde, emre'ye bir önceki pası atmıştır.

    burak yılmaz insanının attığı golde, podolski'nin kafasına uzak direğe asistten bir önceki pası eliyle koymuş gibi atmıştır.

    bu sayılanlar ışığında, podolski gibi topçularla oynarsa neler yapacağı, burak ve sabri kişileri ve benzerleri ile oynarsa neler yapamayacağı ortadadır.

    peşin not: "burak podolski'nin asistinde golü attı işte" diyecekler çıkabilir, o boş kaleye golü de atsın amk.

  • 50. ataberk mutlu

    burada bütün beyinsizliği ile future gay yazan insanlarla beraber yaşamak zorunda kalacağı ülke umarım onun masumiyetini kirletmez. çocuklar insanları çok güldürürken çok da ağlatırlar aynı zamanda çünkü çok gerçektirler, bizim gibi hesap kitap işlerini akılları almaz. ataberk de o güzel çocuklardan biri. ne mutlu annesine babasına.

    tanım: beni kütüphanede ağlatmış güzel çocuk.