türk futbolunun kaidesi budur. fenerbahçe veya beşiktaş'lı eski futbolcu ya da teknik direktörsen, eski takımınla oynadığın maçta canını dişine takarak oynar/oynatır, hatta puan ya da puanları alan adam olur ve bu şekilde kendini ispatlarsın. galatasaray' lı eski futbolcu veya teknik direktörsen de futbol hayatın bitene kadar bi şekilde galatasaray'a hizmet etmeye çalışırsın. her iki durumu da onlarca örnek ile açıklayabilirim. ama zaten galatasaray'lılar bunu en iyi kendileri biliyorlar. hatta bununla övünür, pişkin pişkin gülerler yeri geldiğinde. karaktersizlikten bu kadar hoşlanan, omurgasızlığı ile bu denli gurur duyan başka camia görmedim.
türk futboluna şike, teşvik primi gibi bir yığın illegal işi ilk kez getiren, maçlarını asla sahada kazanmayan takımın maçı.
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. 23 kasım 2020 galatasaray kayserispor maçı
-
2. masterchef türkiye
ayyüce elendiğinde avuçlarını yumruk yaparak ince bir sesle bağırarak ağlasaydı ve gözyaşları şelale şeklinde iki yana çağlasaydı ne güzel olurdu.
-
3. 23 kasım 2020 almanya'nın türk gemisine baskını
devlet devletligini yaparsa cok ağır sonuçları olması gereken eylem. yaptıkları iş tamamen uluslar arası hukuka aykırı bir iştir.
alman fırkateyni yunan bir amiralin komutasındaki görev gücüne bağlı hareket etmektedir. yunan komutan, artı fırkateyn komutanı net bok yemiştir.
sabaha kadar yapilan arama sonucu boya ve gıda malzemesi dışında bir bok bulamayıp siktir olup gitmişlerdir.
biz libya ya silah göndermedik mi zamanında? gönderdik, bknz bbc hayalet gemiler haberi. sıkıyorsa onları durdursaydınız ya. fransızlar yollamadi mı yolladilar, onları durdursaydiniz ya. yemedi tabi.
demek ki bu saatten sonra insani yardım gemileri de savaş gemisi eskortu ile gidecek hedefine. bu akdeniz i kendi gölü haline getirmeye çalışan lavuklara pabuc birakmamak lazim.
dipnot: devlet başka, hükümet başka bir şeydir. mevcut erkin politikalarını desteklemiyor, onaylamıyor olmam; türk bayrağı taşıyan bir gemiye, türkiye cumhuriyeti devleti'nin egemenlik haklarına saldırılmasını mazur göreceğim anlamına gelmez. bu tavra sebep olan herkes nasıl bunun hesabını vermesi gerekiyorsa, bu hukuksuz, korsan vari eylemi gerçekleştirenler de hesap vermelidir. -
4. türkiye'nin düzelmesinin tek yolu
rakı sofrası veya çay ocağında değilsem konuşmayacağım konudur
-
5. verilen ilaçları kullanmayan covid-19 hastaları
insanların bilinçsizce yanlış yönlendirildiği başlık.
kalıcı hasarın verilen ilaçlardan dolayı olduğu konusunda bilimsel bir dayanağın varsa koy ortaya insanlar yararlansın. götünüzden çıkan düşünceleri buraya yazarak insanları yanlış yönlendirmeyin. -
6. yolda 100 bin dolar bulsanız geri verir misiniz
ya ben yolda yürürken yerlere baka baka gidiyorum belki bozukluk falan bi şeyler bulurum diye adamın sorduğu soruya bak amk.
he veririm. -
7. corona yüzünden yapılamayan ve en çok özlenen şey
sakin zamanında hamama gitmek, peştemale sarınmak, uzun uzun yıkanmak, hamam akustiğinde su sesini dinlerken mermere yaslayıp daha da uzun düşünmek, tepeden aşağı su döktükçe dertten tasadan da arınmak, netleşmek. tüm hücrelerin açılması, masaj yaptırmak, yenilenmek. sonra bir türk kahvesi içip eve gelmek, temiz nevresimlerde rüya bile görmeden uyumak. hamam seni çok özlüyorum, kendi kendimle konuşmam gereken çok şey birikti.
-
8. 23 kasım 2020 dolar kuru
reel enflasyon yüzde 40 ın üzerindeyken hiç kimse yüzde 15 faizle türk lirasında kalmaz. bunların reform yapacağı falan yok milleti uyutuyorlar.
en büyük reform ülkeye hukuku geri getirmek olur. bunun için de tek adam rejiminin sona ermesi gerek. bunu istemezler. -
9. pilot olduğunu söylemeden anlatmak
hayırlı işler gençler, düşüyor mu böyle?
edit: düştüğüne dair mesajlar aldım, yolunuz açık olsun yiğitlerim. iyi uçuşlar.
(bkz: remove before flight) -
10. enes batur'un düz yolda ağaca çarpması
telefona bakıyordur.
-
11. üniversiteyken yapılan part time işler
başlığı kimse okumadı galiba
hepiniz mi üniversiteydiniz bir zamanlar?
(bkz: üniversiteyken) -
12. 23 kasım 2020 ekrem imamoğlu açıklamaları
11 tane büyükşehir belediyesi var muhalefetin elinde. her gün kendiniz açıklayın covid19 verilerini. yalanları yüzlerine vurulmadan çark etmiyor çünkü bu adamlar.
-
13. ümit özdağ
muharrem ince ve ümit özdağ ekranlara çıkmaya, konuşmaya, konuşulmaya, gündemde olmaya bayılıyorlar.
televizyon kanallarının da canına minnet. ne de olsa biri chp'ye birisi iyi parti'ye sallıyor. risksiz, "majestelerinin" işine gelen gündem oluşturma aygıtı oluyorlar.
normalde onları hiç çağırmayan kanallar yayın üzerine yayın yapıyor.
örneğin ümit özdağ 28 eylül, 19 ekim ve 16 kasım'da cnn türk'te "tarafsız bölge"ye çıkarılmışken, meral akşener'in cnn türk'ü son görüşü temmuz 2016 :)))
nasıl da "tarafsız"--mış gibi yapıyorlar ama... sanki böyle iktidar harici birini; iyi partili birini çıkarıyor, farklı seslere yer veriyormuş gibi yapıyorlar, ama öyle değil :)) -
14. alman pasaportu için isim değiştirir misin
soyadımı "goethe" bile yaparımdır.
türk dostlarımın "öyle göte böyle tarak" diye dalga geçmelerini bile umursamam.
ayrıca bu entryi asimilasyon ile ilgili güzel bir fıkra ile bitirmek isterim;
--- spoiler ---
muhammed sınıfa girdiğinde öğretmen sordu
-"adın ne?"
+"muhammed" diye cevapladı çocuk.
-"fransa'da muhammed ismini kullanmayız bundan sonra senin adın jean- françois" dedi öğretmen.
akşam eve döndüğünde annesi muhammed'e sordu?
-"günün nasıl geçti muhammed."
+"benim adım muhammed değil, artık fransa'da yaşıyorum ve artık adım jean-françois" dedi.
-"sen isminden, ailenden, kültüründen ve dininden utanıyor ve yadsıyorsun öyle mi?" diyen annesi muhammed'i dövdü. sonra olanları muhammed'in babasına anlattı. babası muhammed'i daha kötü dövdü.
ertesi gün okula gittiğinde öğretmen muhammed'in yüzündeki çürükleri gördü ve sordu
-"benim küçük jean-françois'ma ne oldu?"
+"hiç sormayın madam, iki tane arap'ın saldırısına uğradım."
--- spoiler --- -
15. 23 kasım 2020 enes batur'un trafik kazası
--- spoiler ---
kendisini izlemem, tanımam.
--- spoiler ---
tanımazsın, bilmezsin de ne koşa koşa başlık açıyorsun diye sormazlar mı?
edit: başlığı açan arkadaş kendisini tanımam etmem, izlemem yazmış ama yeni gelinin sarıldığı gibi hemen gelip sözlükte başlık açmış ben ona istinaden yazmıştım. şimdi editlemiş sadece araçtan bahsetmiş * -
16. candan erçetin denince akla gelenler
“erdoğan varsa sahneye çıkmam.” diyen asil kadın.
-
17. muğdat çelik
fatih terim tarafından, abartma diye uyarılan topçu.
(ilk yarı biterken ya da 2. yarı başında kırmızı kart görmesi muhtemeldir.) -
18. sağlıkçıların biz yandık herkes yansın agresifliği
yine toplanmış doktor düşmanları.
sağlıkçılar biz yandık herkes yansın demiyor. ülkenin ekonomisini salak salak bitirmeseydiniz, milletin yastık altı parasına bile göz dikmeseydiniz, şu süreci en başından beri mantıklı önlemlerle yürütseydiniz hiçbirimiz yanmazdık diyor. zaten biz işimizin gereğini yapmaktan imtina etmiyoruz, ama hala önlem almıyorsunuz, politikaları düzgün uygulamıyorsunuz ve bu yüzden vakalar artmaya devam edecek diyor. bakın çin bitirme noktasına geldi, bizde niye hala günde 6000 vaka çıkıyor diyor. 6000 de yalan ya neyse. şunu bir anlayamadınız gitti. -
19. robot süpürgeler evleri dinleyebilir
telefonlar dinliyor zaten süpürge de dinlesin
onun neyi eksik ki -
20. aldatan kadını affeden erkek
buraya çok sevdiğim bir fıkrayı bırakmak istiyorum. (bkz: kara mizah)
--- spoiler ---
erkek: (hayatındaki kadına) seni aldattım
kadın: ben de seni
erkek: 1 nisan!
kadın: 12 haziran
--- spoiler --- -
21. reklamına gıcık olup kullanılmayan ürünler
trendyol elbette ki. daha hiç alışveriş yapmamıştım şu ana kadar. yapacağım vardıysa da artık bu kadar reklamdan sonra ne hevesim ne de isteğim kaldı.
güle güle trendyol bizımla deyılsın! -
22. 23 kasım 2020 anaokulu öğretmeni suratsızlığı
en iyi, en akıllı, en güleç sizin çocuğunuz. hatasız hepsi birer küçük einstein. tüm öğretmenler öcü.
-
23. e-devlet alt-üst soy bilgisi sorgulama
sülalemde hello ve zero isimlerinde nenelerimin olduğunu öğrendiğim uygulama.
-
24. yazarların ilk mp3 çalarlarının hafızası
creative muvo2 4gb (2006) ve halen çalışır durumda.
-
25. irem derici'nin bol sulu french kiss teklifi
akıllara yıllar önce arena programında türk erkeğinin, aidsli olduğunu söyleyen kadın karşısındaki duruşunun tespitine yönelik yapılan araştırmayı getirmiştir.
olayı bilmeyenler için özet geçeyim:
arena programının muhabiri hayat kadını kılığına girip otoyol kenarında beklemeye başlar. gelenlerle anlaştıktan sonra aidsli olduğunu söyler.
aldığı cevaplar şu şekilde:
--- spoiler ---
“atın ölümü arpadan olsun!”
“başka aids”li kadınlarla da yattım bişey olmadı!”
“senin için göze alırım!”
“bir çaresini bulurum, benim babam doktor!”
“bir şey olmaz ben de aids”liyim!”
“ölüm allah”ın emri. az ilerde kaza yapıp ölmeyeceğimi kim garanti edebilir ki!”
“olsun be senin için göze alırım!”
“hiç problem değil, okunduk daha önce!”
“eşeğin ölümü arpadan olsun!”
“bana bir şey olmaz ablacım!”
--- spoiler ---
o yüzden sen sen ol, türk erkeğini böyle şeylerle sınama irem. bir de açık adres vereyim demiş.* -
26. bir başkadır
geyiğine söylemiyorum, cidden bak, sözlükte hatırı sayılır sayıda en az mehmet açar ve alin taşçıyan ikilisi ayarında hatta yorumlama, detaylandırma ve anlamlandırma açısından belki de onlardan çok daha ileri bir seviyeye konumlandırılabilecek eleştirmen bulunmakta. bu, neresinden bakılırsa bakılsın gayet takdir edilesi ve gurur verici bir şey bence. suser'ların yazdıklarını genel olarak okudum, neredeyse en ince ayrıntısına kadar söylenecek her şey söylenmiş, bu sebeple ben de, daha önce yazılanların tekrarına düşmekten kaçınarak kendi meşrebimde birkaç şey söylemek istiyorum sadece:
--- spoiler ---
varoşlarda, daha da açıklayıcı olmak gerekirse varoşun ana britannica karşılığıyla bağcılar'da büyüdüğüm ve her yazın daha tatil başlar başlamaz "köye gittiğimiz" için net bir şekilde söyleyebilirim, bizim gibi bir hatta bir buçuk ayağı memleketinde olan, orada geçirdiği anların bitişinin ardından geri dönerken içini hüzün kaplayan -ki neredeyse kırk yaşına girmek üzereyim, samsun'dan geri gelirken hala ağlamaklı olurum-, istanbul'a çalışmaya gelmiş bir kuşağın okumuş çocukları için köye gitmek, bir kaçış, bir saklanma, bir kurtulma, ana rahmine sığınma ve kendine özüne dönmektir çünkü köyde zaman izafiyet teorisini ispatlarcasına durur, yavaş akar bazen de tersine işler ve bu sayede kalabalık ve alabildiğince gri bu şehrin benlikte yarattığı onulmaz sanılan yaralar gerçek manada kapanmaya başlar.
tam olarak bu nedenle, yasin, meryem ve diğerleri çoluk çocuk arabaya doluşup ruhiye'nin memleketine giderlerken aklıma gelen ilk şey, gittikleri yerde aradıkları huzuru bulup bulamayacakları idi. kaldı ki soru cevapsız kaldı ve istanbul'a geri döndüler. (aslında kümesteki tavukları kime emanet edeceklerini de merak etmediğim değil. bu bazılarına tuhaf, manasız hatta komik gelecek olsa da, yukarıda şöyle bir bahsettiğim köy hayatının kendine has rutinleri arasında gayet anlaşılabilir bir nokta aslında.)
ilerleyen kısımda ise ruhiye'nin, bir psikiyatrın başka bir meslektaşına iki senede ve diğer psikiyatrın başlarda küçümsediği, -görüntüsünden dolayı, aslında içten içe biraz da aşağılayarak eski hizmetçisinin adıyla seslendiği- bir kadına, meryem'e tonlarca seans sonunda yaptıramadığını kendi başına yapmayı başarıp geçmişiyle olan kavgasını bitirip bitiremeyeceğini merak ediyordum, ki cevabımı son bölümde olumlu bir şekilde aldığımı diye düşünüyorum. bu noktada yazacaklarımı birkaç alıntıyla sonlandıracağım.
ulaşılmaz arzu nesnesi objet petit a diskurunun yaratıcısı jacques lacan boşuna söylememiş:
"usulüne göre gömülmeyen her şey sonradan hortlar. en çok da aşk."
söz konusu nesneye, lacan'a nazire yaparcasına yeni bir mana katan konfüçyus ise gelecek nesillere şöyle seslenmiş:
"en zor şey karanlık bir odada bir kara kediyi bulmaktır, özellikle odada kedi yoksa."
bundan yüzyıl öncesinde zamanın göreliliğini dünyaya haykıran albert einstein ise konuyu harika bir biçimde noktalandırmış:
"hayatı yaşamanın iki yolu vardır: birincisi, hiçbir şey mucize değilmiş gibi yaşamak; ikincisi ise her şey mucizeymiş gibi."
geçmişiyle yüzleşebilenlere, kara kedileriyle barışabilenlere ve mucizelere inanabilenlere gelsin...
--- spoiler --- -
27. 22 kasım 2020 avm'de yerde yemek yiyen insanlar
internet tarihi boyunca şimdiye dek izlediğim en rezil video bu olabilir.
ve başkası adına en çok utandığım şey de bu olabilir.
lan nasıl insanlarsınız siz?
o fast food ortamında masa ve sandalyelerin kaldırılmasının bir anlamı var değil mi?
bir önlem almak için kaldırmışlar oradaki oturma düzenini.
ama siz nasıl hayvanlarsınız ki bunu algılayacak beyne sahip değilsiniz.
ha bir de madalyonun öbür tarafı...
kafeleri, restoranları kapatıp avm'leri açık tutmak asıl saçmalığın daniskası.
avm'lere gelen binlerce kişiye covid bulaşmıyor, ama lokantada yemek yiyecek 10 kişiye bulaşıyor bu mantığa göre.
lan bu millete ne önlem alırsan al boş.
tek çare 3 hafta ülkeyi komple kapatmak.
artık anlayın bunu.
ülkeyi komple kapatmadıktan sonra bu öküz insanlar yüzünden hepimiz riske giriyoruz... -
28. unutulmayan dede sözleri
(bkz: sen kimin kızısın)
not: erkeğim -
29. bir erkeğin en büyük hayali
helal süt emmiş bir kız ile evlenip akşam tv karşısında elma soyup yedirmek.
ciddiyim. -
30. n11 vs hepsiburada vs trendyol vs amazon
sektörü bilen ve fiziksel alışverişi tümüyle hayatımdan çıkarmış biri olarak bu konuya oldukça hakimim.
benim kriterlerim;
1-ürün çeşitliliği yani her aradığımı bulabilmem,
2-gerçek indirim fırsatları sunması,
3-müşteri yorumlarını doğru ve olduğu gibi yayınlanması
4-satıcı puanlarının yanıltıcı olmaması.
çağ dışı tasarımını ve kullanıcıyı çıldırtan satınalma sürecini saymazsak saydığım 4 unsurdan yola çıkarak açık ara n11’i lider seçiyorum. yanı sıralamam şöyle;
n11>trendyol>amazon>hepsiburada
fakat bu firmaların sanırım şuanki ciro sıralamaları yani müşteri sayıları da şöyle:
trendyol>hepsiburada>n11>amazon
buaralar hb ve trendyol agrasif reklamları ile zirveyi zorluyor. ciroları yakın olsa da sipariş sayısında trendol yukarıdadır. elektronikte daha güçlü olan hepsiburada ciroda bazen trendyolu geçiyor diye duydum.
duyduğum kadarıyla 2021 yılında amazon da hırçınlaşacak ve liderliğe oynayacakmış. amazon pazarı domine etmek isterse trendyol yani alibaba ve amazon liderliğe oynar n11 ve hepsiburada üçüncülük için yarışır.
gittigidiyor yani türkiyeyi sikine takmayan ebay de yavaş yavaş yok olur ve çiçeksepeti’nin bile gerisinde kalır. -
31. kürt sorununu 40 yıldır silah ile çözmeye çalışmak
kürtlerin dil, kültür, demokratik temsil sorunları var. bugün pkk buhar olup uçsa, bu sorunlar varlığını sürdürmeye devam eder. bu sorunları çözmedikçe de pkk sorununu çözemezsiniz.
bu işi çözmenin yolu yine demokrasiden geçer. mecliste, akademide, sivil toplum kuruluşlarında bu meselenin konuşulup tartışılması ve gerekli adımların atılması gerekir. bununla ilgili komisyonların kurulması, çalıştayların yapılması gerekir. eğer vatanımızı ve milletimizi seviyorsak, bu sıkıntıları kendi vatandaşlarımızla nasıl çözebileceğimizin yollarını düşünmeliyiz.
sorunu barışçıl yolla çözmek demek, pkk şehirlere silah ve bomba yığsın, biz de susalım demek değildir. akp her konuda olduğu gibi bu konuda da işi eline yüzüne bulaştırmıştır. -
32. game of thrones'un tek cümlelik özeti
westeros un kralı olduğunu bilmiyordum, al bu kilici öldür beni.
-
33. recep tayyip erdoğan'la eve çıkmak
tuvalet sırası beklerken
- çık dışarı israil dölü -
34. fatih terim
tudor'dan aldığı taş gibi takıma onlarca bomboş transfer yaptırıp kulübü mahveden, şu an gidebileceği bir yer de olmadığı için galatasaray'dan ayrılamayan kişi. en azından milli takım boşta olsaydı galatasaray yönetimine bir ton laf eder sonra da adının anıldığı yer için "ben bir takımın başında hocası varken o takım için pazarlık yapmam" vs der, sonra da sabah yeni teknik direktör olarak açıklanırdı.
-
35. japon arabaları vs alman arabaları
tarafsız pazar abd’de en ucuzundan en pahalısına her alman arabası bir yıl kullanımın sonunda değerinin yarısını yitirir. japon arabalarının bu duruma gelmesi ise aşağı yukarı 10 yıl alır. 10 yaşında bir mercedes s600’ü 10 yaşında bir toyota camry, hatta biraz şanslıysanız corolla fiyatına alabilirsiniz.
yine aynı pazarda, trafikte gördüğünüz alman arabalarının %90’ı lease ile alınmıştır. japon markalarında ise bu rakam %10 civarlarındadır. bunun nedeni iki yaş ve üstü alman arabalarının sürekli cep yakan sorunlar çıkardığının bilinmesidir. arabasına sahip olup, uzun yıllar kullanıp, sonrasında az bir farkla yenilemek isteyenler japon markalarını tercih ederler.
alman arabaları havalıdır ancak satın alınmaması gereken arabalar olarak bilinirler. o nedenle insanlar sadece lease ile 2-3 yıl kullanıp iade ederler. o iki yıllık, kullanılmış alman arabaları daha sonra orta doğulu, doğu avrupalı, kübalı vs gençleri cezbeder ve bu gençlere neden alman markalarından uzak durulması gerektiğini yaşatarak öğretir.
zamanında restoranlarda çalışmış biri olarak 540 bmw’sinin cam açma motorunu tamir ettiremediği için park yerine giriş çıkışta bilet için kapıyı açıp arabadan çıkmak zorunda kalan garsonlar, 750i bmw sahibi olup, koltuğunun kırık sırt dayama yerini tamir ettiremediği için arabayı sürerken arkasına yaslanamayan aşçılar gördüm (evet, hepsi bizim memleketiydi). sırf memleketteki eş, dost, akrabalara hava atabilmek için aldıkları o ikinci el alman arabaları başlarına bela oldu. işin ilginç yanı, onlar bmw 5-7 serilerine binerken kendilerine iş veren patronları toyota’lara subaru’lara biniyorlardı. -
36. 23 kasım 2020 covid-19 hasta sayısının 6713 olması
ibb mezarlıklar daire başkanlığı:
23 kasım 2020
bulaşıcı hastalık: 201 ölüm
toplam: 442 ölüm
20-21-22-23 kasım 2019 da istanbul günlük ölüm sayıları: 192-178-207-220.
daha ayrıntılı incelemek için link -
37. kıvanç tatlıtuğ'un lcdp'ye girdiği iddiası
fraksiyone olmuş adı duyulmadık bir partiye girdi sandım yeminle
(bkz: liberal cumhuriyetçi demokrat parti) -
38. gençliğim boşa gidiyor hissi
sadece his değildir.
önce işimize yaramayacak dersler gördük sonra işimize yaramayacağını bildiğimiz dersler üzerinden sınavlara girdik.
yeteneklerimize, çaplarımıza bakılmadan birer meslek grubuna itildik sonra burada başarılı olmamız beklendi, beceremedik.
bu topraklarda doğduk diye kimse bizi istemedi, gidip göremedik.
doyasıya içip sıçamıyoruz, ne maddi gücümüz kaldı ne özgürlüklerimiz.
ulan önceden festivaller olurdu, sahillerde insanlar 3 gün 3 gece sabahlardı, şimdi bira içerken yakalansak orospu çocuğu sayılıyoruz.
emek verip hakkımızla kazanmak istediğimiz her şeyi başkaları, dayıları sayesinde kazanıyor. düşünüp taşınıp elde etmek istediğimiz hiçbir şeyi de biz bedel ödemeden alamıyoruz.
ben çok sıkıldım lan. -
39. fahrettin koca'nın tedbirleri yetersiz bulması
tedbirler yetersiz demişsin ya;
yaz aylarında turistleri ülkeye alırken ne düşünüyordun fahrettin?
binlerce insanın toplandığı mitingler yapılırken?
ayasofya açılışında millet birbirini ezerken?
15 temmuz çoşkuyla (!) kutlanırken?
sen neredeydin fahrettin? sen ne iş yapıyorsun fahrettin? "maske tak, dezenfektan sık" söylemleri için varsan sana gerek yok... onu annem de yapar! -
40. yusuf yazıcı
şenol hoca sefirin kızıizleyeceğine lille maçı izleseydi yusuf'u ilk 11de başlatırdı. bir de arada everton maçı falan izlese cenk'i başlatmaz. gerci cenk'i hala crystal palace'da kiralık sanıyor olabilir.
-
41. erkeklerin zeki kadın sevmemesi
bütün evreni dolaşın, bu önermeyi destekleyen bir tane bile zeki kadın bulamazsınız.
-
42. amasya belediyesi'nin spektaküler covid-19 çözümü
belediye mhp'li olduğu için şaşırtmamıştır...
-
43. türk araç plakasının estetikten yoksun olması
-
44. yazılımcı olduğunu söylemeden anlatmak
i-=-1
-
45. inançsız biri merhametli ve vicdanlı olamaz
şu sözü yunus etmemiş, mevlana etmemiş; şu söz hacı bektaş'tan, hacı bayram'dan çıkmamış; şu sözden daha büyük "merhametsizlik", "vicdansızlık" olur mu...
-
46. covid-19
23 gün önce pozitif çıktım. 10 gün resmi-zorunlu , 3,5-4 gün de kendi kendime tedbir amaçlı evde kaldım. bulaştığına emin olduğum ilk gün koku duyumu kaybettim. baya komple gitti yani. 3.gün geri gelmeye başladı. 7-10 gün arasında da geri geldi. ama bazen tamamen geri geldi mi emin olamıyorum. kokladığım her şeyin kokusun alıyorum. ama sanki eskinin %90'ı kadar koku alabiliyor gibi hissediyorum kendimi. bunun psikolojik olma ihtimali yüksek geliyor ama bilemiyorum. benzerini yaşayan varsa mesajını beklerim
edit : üstteki birisi ''bana işlemeyen virüs'' yazmış. bu tip mahalle çomarlarını maskesiz pandemi servislerine zorunlu görevi için salacaksın sonra bazı şeyleri tersten görünce aklı başına gelecek. bu virüsü hafife alanların akli dengesinin yerine olmadığına %100 eminim. israf. -
47. sgk'nın sadece çin aşısını karşılaması
aşılara ulaşabileceğini, aşıların erişilebilirliğinin olacağını sanan saftirik beyanı.
alman aşısı piyasada olursa herkes parasını ödeyip alman aşısını alacaktır. hatta iki katı olsa bile alman aşısını alır insanlar. herkes içten içe biliyor çünkü gerçekleri. a haber kafası ile ona buna hain demek kolay ama tehlikeli bir aşı olacağın zaman tıpış tıpış gider alman aşısını olur tüm çomarlar.
o nedenle böyle bir durumda çin aşısı satılmayacaktır. çin'e verilen sözler tutulamayacak kotalar aşılamayacaktır. bu nedenle alman aşısının piyasaya çıkmasına en azından yaygın dağıtımına tamamen izin verilmeyecektir.
bunca yıldır bu memlekettesiniz, şark kurnazlığını ve mantığını hala anlamamış olmanız çok acayip. saflar sizi.
edit: benim yok ama imkanınız varsa almanya'ya gidip aşıları vurulup gelmek en hayırlısı. çünkü ben buradaki eczacılara da güvenmiyorum. dağıtım yapan kuruma da güvenmiyorum. aşıyı yapacak hemşireye bile şüphe ile bakıyorum. üzgünüm ama bu hale gelmek benim suçum değil. hiçbir şekilde başka aşı bulamazsam çin aşısını deneyebilirim ancak. -
48. küçük göğüslü kadınların dekolte giymesi
küçük memeye küçük göğüs denilerek ne yapılmak, nereye varılmak istenmektedir.
-
49. takside 300 bin euro unutmak
cebinde 300 bin euro ile gidip de laleli'de otelde kalan turisti incelemek gerekir. 2-3 tane 5 yıldızlı otel bulunsa da o parayla konaklayacak yer değildir laleli...
-
50. türkiye'nin uçuşa geçmemesinin en büyük nedeni
millet ranta alıştı arkadaş. gidin sahil beldelerine, sikindirik tarlaların dönümü 5 bin liradan 250 - 500 bin liraya vurdu. sen bu adamı bir daha nah çalıştırır, üretime katarsın.
herkes al-sat yaparsa sistem yarrak gibi tıkanır. bi ülke düşün öğretmeninden muhtarına varana kadar galerici, emlakçı olmuş amk. al-sat dışında bir şeye kafa yormak yok.
arsa ve evlerdeki anormal pahalılığın, inşaat tutkusunun önünü kesmeden bi skim olmaz.
du bir iki satır daha ekliyim amk editi:
çiftçilikle iştigal etmesi gereken köylü arsaları milyona çaktı... eee? sonra? sikko ekşici mantığıyla gidersek bunda bi sorun olmaması lazım di mi? yarrak sorun yok. var tabi amk.
adam dededen kalma tarlaları o fiyata çakınca, yani havadan elde ettiği türk lirası ile gidip hemen harcama yapıyor. çakıyor bi passat, çakıyor bi audi hooop adama havadan gelen tl yurt dışına hazineden döviz olarak çıkıyor. adamın piçi ayfon isterim, pleysteyşın isterim diye tutturuyor hoooop hazineden gene gitti dolarlar yurolar.
bu rant öyle bi çark yaratıyo ki, hemen herkes eğilip yerden bi taş kaldırmadan tl zengini olup olup dövizle ithal edilen mallara abanıyor. al sana bi ülke nasıl yarrağı yedinin hikayesi.