Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. şaban vatan'ın gözaltına alınması

    https://twitter.com/…han/status/1108686805531013120

    giresun / eynesil'de vefat eden 11 yaşındaki kız (rabia naz vatan) 'ın babasının gözaltına alınmasıdır

    bildiğimiz gibi eynesil'de bir babanın sesini duyurmaya çalışmıştık ve baba da mücadele veriyordu, bugün gözaltı kararı çıkmış.

    *babanın hapse düşmemesi için konuyu gündeme taşıyalım

    ** rabia naz vatan ile başlayan ismini taşıyan tüm başlıklar sol framede gözükmemektedir 2 gündür. ( an itibariyle sansür kalktı )

    *** konu ne diyenler için link link2 link3

    **** şaban vatan'ın avukatının açıklaması https://twitter.com/…klc/status/1108703759989915648

    **** (bkz: şaban vatan'ın abisi muhammet vatanın paylaşımı) şu da var, bu başlığı da uplayalım

  • 2. mustafa kemal'in başarısız bir lider olması

    ülkemiz şöyle kalsın isteyenlerin torunlarının iddiası.

    ebedi başkomutan gazi mustafa kemal atatürk sayesinde böyledir.

    biliyoruz dedeleriniz, neneleriniz sevr antlaşmasından kurtulduk diye kahroldular, mezarlarında ters döndüler fakat yapacak bişeyleri yoktu türkler kazandı!

    edit: sevr'in hangi zor şartlar altında imzalandığını araştırmamızı öneriyor :)) sen şu anki türkiye cumhuriyeti toprakları hangi zor şartlar altında kuruldu onu araştır. o şartlar altında iken dahi gazi onlarca fabrikayı bu milletin hizmetine nasıl sundu onu araştır. cehalet ayıp değildir, cehaletten kurtulmamayı istemek ayıptır.

  • 3. fatih terim'in çocuk esirgeme kurumuna bağışı

    avukatı aracılığıyla durum kamuoyuna açıklanmış. gerek maddi, gerekse manevi olarak kazanmadığı şey kalmamış. bazı yazarlar terim'in pr yaptığını, samimi olmadığını falan yazmış. adam güzelliğe, iyiliğe dair takdir edilesi bir tavır sergilemiş. niye eleştirmek için eleştirirsiniz ki?

  • 4. çerkeslerin anadilde eğitim talebi

    annem çerkes. değil ben, babam bile çerkesçe iki kelam edebiliyor. babam ve annem çerkes oyunu oynarlar.halen çerkes yemeklerini gayet severek tüketir, özellikle yaptırırız.çerkes kültürüne babam dahil tüm aile sahip çıkarız.
    ben beni bildim bileli çerkesçe konuşmamız çevreden hiç yadırganmadı.bilakis olumlu tepki aldık. ama çerkesçe bilmeyenlerin karşısında da oturup bağıra bağıra çerkesçe konuşmadık. en basitinden ayıp.
    türkiye cumhuriyeti ve atatürk ilkelerine gönülden bağlıyız. gerisi sizin sorununuz.

  • 5. çirkin sözlükçüler buluşuyor zirvesi

    ibret almak, şükretmek için katılacağım zirve.

  • 6. dar pantolon modası

    bu rezil modadan dolayı çok ciddi zaman kaybına uğruyorum. bir pantolon beğeniyorum bakıyorum daracık, normal kesim, daha doğrusu erkek kesim pantolon ara ki bulasın. yahu biz erkekler ibne ibne giyinmek istemiyoruz kardeşim, iğrenç rezil modanıza uymadan erkek gibi giyinmek istiyoruz. yok ama, ibne ol diye bağırıyorlar.

    dar pantolon bilhassa süper skinny falan ibne pantolonudur net.

    tanım: gerçek erkeklerin zamanını çalan iğrenç moda.

    ön edit: ılıklar yeşili yakmasın. kalp kırarım.

    edit: ne dertliymiş bizim ılıklar, homofobi den tut, koca götlüye kadar neler neler... boyum 175, kilom 65, slim fit giyen bir adamım. regular fit, boru paça giyin falan dedim sanmış bir çoğu. bak çok net, hani giyince götün bacağın kadın gibi ortaya çıkan yapışan pantolon var ya, hah işte o pantolonu giyen ibnedir.

    edit 2: bazı aklı evveller gizli ibne olduğumu falan düşünmüş, vallahi çok eziksiniz be.

  • 7. şekersiz sütsüz kahve içmek

    türk toplum bence buna alışık değil , mesela işyerinin çay saatinde , ince bel bardağa 8 şeker atan hayvan, sade kahve içmenin zararlı olduğunu söyleyebiliyor.

  • 8. hammell nickli yazar uçurulsun kampanyası

    7 yıldır atama bekleyen bir ögretmenin yardım ve destek için açtığı başlığa "eskortluk yapabilirsin." diye entry giren, tepki gelince de "başlığı okumadan yazdım" diye kıvıran yazarın uçurulması için başlatılan kampanya.

    söz konusu entry

    ayrıca: (bkz: #87988646)

    edit. herhangi bir yazarın uçurulmasına prensip olarak karşı olanları anlıyorum da şu her tarafından pislik akan hesabı savunanların cidden tedaviye ihtiyacı var.

  • 9. mersin'de tecavüze uğrayan 12 yaşındaki kız

    twitter’ da konu ile alakalı olarak murat ağırel tarafından son gelişmeler paylaşılmıştır.

    link

    --- spoiler ---

    vicdanlarınıza sesleniyorum! küçük bir kız çocuğunun ve ailesinin verdiği hukuk mücadelesindeki feryadı duyun,duyurun dostlarım.. bugün davayı takip etmek için tarsus’a geldim..onlarca davada yargılanan ve bir o kadar davada da izleyici olan biri olarak yüreğim kaldırmadı..

    konu hakkında daha önce yeniçağ gazetesindeki köşemde yazmıştım.e.s.12 yaşında kuran kursuna gittinde caminin imamı tarafından istismar ediliyor.çocuk yaşadıklarını unutmak için ilaç kullanıyor ve intihara teşebbüs ediyor.okulundaki rehberlik öğretmenine durumu anlatıyor

    yapılan şikayet ile şahıs tutuklanıyor.adli tıp raporları ve kızın ifadeleri sabit. çocuğun ‘’olayın yaşandığı yerde pencere yok ‘’ ifadesinden sonra olay yerinde hemen pencere açılıyor.. deliller karatılmaya çalışılıyor .

    akp ilçe başkanıda olan bir avukat tarafından savunması yapılan şahıs serbest bırakılıyor.mahkeme halen devam ediyor.bugünkü duruşmada savcı sanığın tutuklanması yönünde mütalaa verdi.çocuğun avukatları da tutuklanmasını istedi.

    ancak buna rağmen mahkeme başkanı talebi red etti..ara karardan sonra tutanaklara geçmeyen konuşmasında ‘’ beraat alması suçsuz olduğu anlamına gelmiyor.üst mahkemeye itiraz edebilirsiniz’’ dedi..mahkeme salonundaki herkes adeta dondu kaldı.

    mahkeme 29 mart 2019 tarihi saat 13:30 a ertelendi.tüm avukatlar ve davayı izleyenlerde oluşan genel kanı sanıpın birdahaki duruşmada beraat edecek olması.

    çocuk mahkeme çıkışı feryat etti artık.annesi akrabaları feryat etti bu karara... sayın bakan
    @abdulhamitgul
    mahkeme başkanı kararını alenen ilan etmiştir.davayı kapatmak istemektedir.bu aileye ve bu davaya lütfen sahip çıkınız.

    davaya gelemiyorsanız dahi bu istismarı herkese duyurun ve üzerinin kapatılmasını engelleyin. hepinizin vicdanına sesleniyorum.lütfen kamuoyu oluşturmak için bizlere destek olun.gelebiliyorsanız 29 mart’ta ki duruşmaya gelin.

    şahsın görevi bizleri ilgilendirmemektedir.lakin söz konusu bir kız çocuğunun istismarıdır.bu davanın kapatılmasına asla müsaade etmeyeceğiz.lütfen çocuğun ve ailesinin sesi olun.bu çığlığı duyurun... #tarsuscocugunasahipcik

    --- spoiler ---

    kesinlikle beraat etmemesi gereken kişi, yine kirli siyasi ilişkiler ile paçayı yırtma noktasına gelmiştir. mesleğinin imam olmasının konumuzla ve kayırılması ile !!! tabiki !!! alakası yoktur. gerek sosyal medyadan, gerekse sivil toplum kuruluşları tarafından, gerekse de duruşmanın yapıldığı yere yakın yazar arkadaşlarımızın bizzat duruşmanın takip edilmesi ile belki kararın kamu vicdanı dikkate alınarak değişme ihtimali olabilir.

    #tarsuscocugunasahipcik

  • 10. türkçe ezana şahit olan 18 yaşındaki akpli

    ben arapça bilmiyorum. ezan namaza davet diyorlar ama ana dilim arapça olmadığı için yalan mi doğru mu bilemem. arap değilim çünkü dilim türkçe. misal biri italyanca ayin yapıp müslümanlara sövse onu da anlamam. türküm çünkü dilim türkçe. ezan türkçe okunsaydı neye davet ediyor ne diyor anlardım. her duyduğumuzu araştırıyor muyuz? yok. ingilizce bir şarkıyı beğenince türkçesini okuyor mu bilmeyenler? çoğu hayır. e ezan da müzikal mi?(makamı olan bir şeyse) evet. ben şimdi müzikal olarak dinliyorum ama hitap etmiyor. lakin türkçe olsa etkileyebilirdi. çünkü dilim türkçe. türküm.

    türk'üm ve ana dilim türkçe, ben arap değilim demiş miydim?

  • 11. 21 mart 2019 google bach doodle'ı

    eğer biz developer isek bunu yazanlar başka bir şey. eğer bunu yazanlar developer ise biz başka bir şeyiz

  • 12. newroz piroz be

    feministlerin feminizmin bokunu çıkardığı gibi bazı kürtlerin saçma sapan ideolojilere alet ettiği gün. bugün de burada örneklerini görebiliriz.

  • 13. çakmakla bira açmak

    yapamam, yapana çok büyük saygı duyarım

  • 14. erkeğin kadına selam vermesi şehvet uyandırır

    bunu söyleyen ve savunan insanlarda şehvet uyanması için selama gerek yoktur.

  • 15. erdoğan'ın türk tarihinin en büyük lideri olması

    bazen öyle inanarak boş konuşuyorsunuz ki etkilenmemek elde değil.

    (bkz: yedi kelimelik fıkralar)

  • 16. thy'nin qatar airways tarafından satın alınması

    türk hava yolları basın müşaviri tarafından yalanlanan haber.

    yapmayin etmeyin kardesim ya. boyle bi ihaneti akape bile yapmaz.

    edit: asilsiz haberi ortaya atan twitter hesabinin sahibi turk dusmani serefsiz 7/24 israil-yunanistan guzellemeleri yapan bi dalyarrrrak.

  • 17. alkol fiyatlarına kimsenin isyan etmemesi

    rakı içerken istisnasız ilk kadehin kıçını masaya vururum.
    sevdiğim kadının şerefine içerim ilk başta.
    sonra masadaki dostlara, arkadaşlara.
    şişe biter, hesap gelir.

    her rakı masası hesabını öderken bu şişe ananın amına girsin derim.
    özne kullanmam ama bütün dostlarım o sözü kime ettiğimi bilir.
    öyle umuyorum ki sizlerde biliyorsunuz o sözü kime ettiğimi.

  • 18. ekşi itiraf

    "nasıl oluyor; vakit bir türlü geçmezken yillar, hayatlar geçiyor?"

    kafamda bu soruyla uyandım. kendime hayıflanıyorum.

  • 19. 2888 dolara satılan 1912 yapımı ev

    çok güzel evdir. fotoğraftaki döküntü görünüme bakıp saçma sapan yorum yapmamak lazım. evin fiyatı 15 bin lira civarında. türkiye'de olsa o fiyata kiralayamazsın bile. içine biraz masraf ederek hayal bile edemeyeceğiniz hale gelebilir.

  • 20. dna diye bir şeyin aslında olmadığı gerçeği

    katıldığım gerçek. az önce parmağıma baktım. bırak dna'yı, hücreleri bile göremedim.

  • 21. ayak bileği gösterme modası

    kadınlara yakışan erkeklerde ise itici duran modadır.

  • 22. 2019'da artan tüberküloz vakaları

    valla beyler sinirden kendimi sikmeme az kaldı. kimsenin umurunda değil bu mevzu. benim ufaklığı 5 aydır doktor doktor gezdiriyorum. o kadar sağlıklı çocuk, yuvaya başladığı andan itibaren(3 yaşında), her hafta sırayla bir bronşit, bir zatürre oluyor. muayene eden her doktor hafif zatürre tanısı, 2 adet nebülle eve yolluyor. kardeş çocuk 3 ayda 3 kere zatürre olmuş, ya da aslında hiç geçmemiş, bir sorun olmasın diyorsun, yok yeaa normal diyor. amına kodumun evladı seni. neyse en son alanının uzmanı bir profesöre götürdüm, hastalık eleme yoluyla masada en makul şüphe tüberküloz kaldı. testin cevabını önümüzdeki pazartesi alıyoruz. aynı gün çocuğun okulundan da mesaj geliyor, okulda 2 çocuk verem şüphesi ile hastaneye yatırılıyor.

    sonra beyler, işin içine girince öğreniyorsun ki; verem savaş dernekleri ağzına kadar dolu. genelde gelir düzeyi alt kısımı vuran bir rahatsızlık olduğu söylense de, sosyo-ekonomik düzeyi farketmeksizin herkes verem-savaş dernekleri kapısında bekleşiyor. yıl 2019 ve memlekette hala verem var ve artarak devam ediyor. kimsenin de sikinde değil. öyle ince bir hastalık falan da değil, gayet kaba saba bir hastalık, öksürürken süründürüyor. 4 ayda o kadar çok kan verdi ki çocuk, uyuşturucu bağımlısı gibi geziyor ortalıkta, kolları iğne iziyle dolu. ağlamaktan helak oldu. bir noktadan sonra travma bırakacağına eminim artık.
    demem o ki, sadece öksürük diye boş vermeyin beyler.

    çok mesaj atan olmuş, herkese teşekkür ederim, soruları cevaplamakta güçlük çekiyorum ama sıralayım;

    geçmiş olsun: çok teşekkür ediyorum arkadaşlar, şu uyku tutmayan gecede, iyi dilekleriniz için teşekkür ederim.
    aşı yaptırmazsan böyle olur tabii ki mal: çocuğun aşısı var, koruyuculuğu %50'nin altında oluyor. aynı zamanda bulaşmasını değil, yayılmasını engelliyor.
    3 yaşında çocuk okula mı gönderilir, ne biçim babasın: en büyük pişmanlığım, ama çocuğu izole edemiyorsun.

    beyler herkesin çocuğunda aynı semptomlar varmış. bu demek değil ki herkeste verem var. ama 2 haftadan uzun süren öksürük varsa ve doktor size iki kere ventolin yazıp, evinize gönderidyse, bunu bir sorgulayın derim. normal değil çünkü. aynı yıl içinde 2-3 kere bronşit geçirmez bir çocuk, hayatın olağan akışına aykırı bir durum.

  • 23. en çaresiz anınızda güçlü olmanın yolu

    iki üniversiteyi yarıda bıraktım. üçüncüsü de bitmeyecek, dört sene sonra büyük ihtimalle atılacağım. 36 yaşındayım, 1 kez aşık oldum o da başkasını sevdi, başkasıyla sevişti, başkasıyla evlendi, başkasından çocuk yaptı. hoşuma giden her kadınla en az 11-12 yaş fark var.
    paris, londra, new york’ a gitmek isterdim. paris için tonla evrak biriktirdim, vize başvurum reddedildi. babam bir daha sponsor mektubu yazmayacağını söyledi. okul bitmeyecek, meslek de bilmem. yalan oldu uzak seyahat hayallerim. geriye oralara gidenlere sessiz sedasız küfretmek kaldı.
    özgür olmak isterdim. mesela gecenin köründe içmeyi, yemek yemeyi, 2-3 arkadaşla sohbet etmeyi severek yaptım. gündüz anlam taşımazdı. gecelerin sessizliğini, tenhalığını severdim. derken babam rahatsızlandı. ameliyat oldu. yaşı 70 üstü... bazı şeylerine yardımcı olmam için yanından ayrılmamalıyım. buna da hazırım. hissiz bir yavşak değilim ne de olsa. o beni büyüttü ve bugüne getirdi, iş başa düştü. ama... yanlış anlaşılmasın, babamı seviyorum. ama akrabalarım “ düzenini boz, babana yıllarını ver “ diyor. iyi de ben şehir dışındaki öğrenci evimde, gündüz uykumla, gece alkolüm, sohbetimle, doyurduğum köpeklerim, football manager kariyerim, sokaklarını arşınlamayı, kafelerinde kafein depolamayı sevdiğim semtimle düzenimi bulmuştum.
    babama yine bakarım. oğluyum, görevimdir, ama allah’ ın gücüne gitmesin, ruhuma, alıp başını gitmek isteyen sarhoş ruhuma nasıl söz geçireyim ? allah’ a inanıyorum ama artık sorgulamadan, sitem etmeden, büyük şeyler istemeden inanıyorum. geçen yıllar bana hayallerin ilk ters rüzgarda yüzüme çarpıp beni yere indiren hainler olduğunu öğretti. artık hayal kurmak istemiyorum. sadece sevimli düzenime dönmek, sarhoş olmak, okumak, köpeklerimi beslemek kafamdaki...
    ama artık o izmirli kızla yatmayı, new york’ a gitmeyi, iyi bir iş ve maaş sahibi olmayı istemek yok. istemek tuzaktır. intiharın tatlı sosla çevrilmiş tuzağıdır. bana tatlı düzenimi verin ve ne haliniz varsa görün. bir de babam iyi olsun. neticede hissiz bir yavşak değilim. sadece gerçekçiyim.
    işte insana gücünü veren de kopamadığı küçük ve tatlı düzenidir. o yoksa bocalarsın.

  • 24. 21 mart 2019 döviz hesaplarına vergi getirilmesi

    öncelikle vergi artışı döviz mevduatlarına değil vadeli döviz mevduatlarına getirildi. yani elde edilen faiz geliri eğer döviz hesaplarından geliyorsa vadesine göre vergi oranı yükseltildi. vadesiz döviz hesaplarında bir vergi yok. öte yandan uzun vadeli tl vadeli hesaplara da vergi indirimi geldi. esasında zaten tl faizler o kadar yüksek ki, tl vadeli hesaplara zaten talep var. tl hesaplara yapılan vergi indirimi aslında biraz ekstra ödül gibi duruyor.

    diğer taraftan döviz kurlarında dalgalanmanın geçtiğimiz yaz aylarına göre nispeten düşük olduğu bu günlerde döviz faizlerine uygulanan verginin artırılması sorun beklentisinin yükseldiğini gösteriyor. ya dövizde bir dalgalanma beklentisi var ya da döviz mevduat rakamlarının ulaştığı seviye önlem almayı zorunlu kılıyor.
    edit: imla
    edit: eskenar ucgen in sorusu üzerine, tl faizlerinde vergi indirimi daha evvel yapıldı. şu anda yapılan döviz faizlerinin stopaj oranında artış. 1 yıldan uzun vadeli tl faizlerde stopaj 0. her ikisi de aynı anda yapılmış gibi yazmışım.
    fularlı edit: gelen mesajlar üzerine; vergi faiz geliri elde ederseniz kesilir. faiz elde etmeyen banka hesabından vergi kesilmez. bu servetin vergilendirmesi olur ki hukuken mümkün değildir. sadece motorlu taşıtlar vergisi ve emlak vergisinde serveti vergilendirebilirsiniz. bankada dövizi olup bunu vadeli hesaba koymamış ve faiz elde etmemiş bir şahıs kur farkından dolayı milyonlarca tl kar bile etmiş olsa gelir vergisi ödemez.
    son edit: neyehbe nin uyarısı üzerine tl mevduatlardaki stopaj oranları sonradan tekrar değişti.

  • 25. tarantino filmlerindeki en etkileyici faktör

    iyilerin acımasızlığı. en çok haz veren şey de bu zaten.

  • 26. berat albayrak'ın aşırı sempatik dolar tespiti

    mahallenin bakkalını bunun yerine koysan daha faydalı olur.

  • 27. bir erkeğin en masum olduğu an

    annesinin ölüm haberini duyduğu andır.

    kadınım. ancak babamın yanı sıra bir de abim var. annemiz şükürler olsun ki hayatta.

    bu yaz babaannemi kaybettik. yatağında annem gördü ilk ama 64 yaşındaki annem panikten dokunamayıp yan odadan beni çağırdı “babaannene bir şey olmuş” diye. hemen fırladım. nabzına baktım. gözlerine baktım. öldüğünü anladım.

    64 yaşında anne ve 65 yaşında babanız varsa o eve ambulans gelmeden söyleyemiyorsunuz bir şey. babaannemden önce de 2 cenazemiz olmuştu. bir de kanserli hastamız (babaannemin tam 40’ında öldü o da) vardı. böyle ağır bir dönem. üstelik babaannemin ölümünden daha 3-3,5 ay kadar önce babam bypass oldu. ailecek iğrenç bir yıl geçirdik.

    neyse, hemen ön tarafta sahilde arkadaşları ile oturan babamı çağırmaya gittim. bu arada annemi de “nabzı atıyor, ambulansı arıyorum, dokunma” diye kandırdım. babam da geldi. ikisini de yaklaştırmadım. o arada abim 1,5 saat uzaktaydı ve arayıp çağırdım “babaanne öldü, bizimkileri arama daha söylemedim” diye. öncesinde de ambulansı aramıştım. babaannem muhtemelen dönmeyecek ama babam kalp, şeker, kronik böbrek yetmezliği, yüksek tansiyon hastası ve yeni bypass oldu diye anlattım. şaka değil, babamın durumu bu. ambulanstaki ekip de onlar gelene dek söylemememi doğru buldu. kuzenimi çağırdım 3 yan evden. o arada tanıdıklar da toplandı.

    ambulans geldi. herkesi dışarı çıkarıp sadece ben kaldım. monitörde hiçbir kıpırtı olmadı. bahçede kalabalık bekliyor. babaannemin odasının kapısını kilitlediğim ve sağlık ekiplerinden başkasını sokmadığım için kimsenin haberi yok olandan.

    “başınız sağ olsun” dediler bana. ben hep dirayetliydim, oldum olası. kapıyı açtım ve bahçeye çıktım. herkes bana bakıyor. oturdum babamın yanına. yüzü kireç...

    “babacım başımız sağ olsun” dedim. o anı ölsem unutmam. gözündeki gözlüğü çıkarıp bahçe masasına elini vurdu ve ağlamaya başladı. annem de aynı şekilde hıçkıra hıçkıra. ben bir yandan abim gelene dek evde sağlıklı tek genç birey olduğumu düşünüp hem babaanneme üzülüp hem annemle babama mukayet olmaya çalışırken ağlamamak için sıktım dişimi.

    o an babama bir şey oldu. “baba iyi değilsin” deyip içeride ekipmanlarını toplayan sağlık ekiplerini çağırdım. tansiyon 24, kalp ritmi bozuk, şeker 360 ve babam hala baygın değil. güçlüdür bünyesi. hemen sedyeyle ambulansa ve 23km uzaktaki hastaneye.

    65 yaşında adam bu hale geldi o an. sonra gasilhaneye ertesi sabah ben gittim ve son suyunu döktüm. bütün cenaze için alışverişi şehir merkezinde ben yaptım. babam hep yanımdaydı (gece taburcu edilmişti).

    babam, o anlar boyunca hep gözlerimin içine baktı. bunca yıllık kızıyım, ilk defa benden acıyla medet umarak gözlerimin içine içine bakıyordu. cenazemizi eve getirdik. ritüeller yapıldı. mezarlığa gittik ve babam bu süreçte hep yanında beni istedi. sürekli ama sürekli ağladı. ben bir yandan sürekli gözlerimle kolaçan ettim iyi mi diye.

    en son mezarlıktan çıkarken bana bir sarıldı ki anlatamam... babam da ben de yapı gereği öyle mıçmıç baba-kızlardan olmadık hiç. bana olan sevgisi çok fazla, hep de söyler “kızım kızım” diye. ama öyle aman kucaklayayım, şımarayım ilişkimiz yoktu. ne o “kral baba” idi ne de ben “babasının piremsesi”.

    koklayarak öptü beni, “yavrum, akıllı güçlü kızım” dedi sessizce. koluna girdim. evimize döndük. taziye için 1-2 ay boyunca ev sürekli dolup taştı.

    gelen gidenin haddi hesabı yokken ve onlarca kişiyle konuşurken babamın bir tek cümlesini hiç unutmadım:

    annenin ölmesi bambaşka bir şey, o an her şey bitiyor.

  • 28. erkeğin osurması tecavüzdür

    o zaman bizim evde grup var.

    not: öğrenci evi

  • 29. 50 milyon türk'ün atatürk'ü sevmemesi

    bu ülkede mustafa kemal’i sevmeyen 50 milyon insan bulamazsın. bu ülkede akp’nin oy sayısı kadar akpli de bulamazsın. çünkü akp bir merkez sağ partisidir. yani bu ülkede kaç tane anaplı varsa o kadar akpli vardır. bir zamanlar yer gök bal peteğiydi, etrafta hiç arı görüyor musun?

  • 30. gelecek evrimde ilk kaybolacak organ

    20lik dişler.

  • 31. olmasa da olur denilen faydasız meslek

    kesinlikle emlakçı

  • 32. gökhan töre

    hakkını savunmuş.helal olsun.
    yalnız bizim başkanda, kendisine muhalefet olan herkesi düşman görüyor. insanların ekmeğiyle oynanır mı? bir de para vermemek nedir lan? sen işçine nasıl para vermezsin. veremeyeceğin parayla, niye sözleşme yaparsın.
    yanan eve girdin, bir bidon da sen dök.

    koltuk sevdası kangren gibi, yeminle herkeste var.

  • 33. türklerin sima olarak hiçbir ırka benzememesi

    bugün bir türkle birbirimize bakar bakmaz türk olduğumuzu anladık, selamlaştık. ne konuşmamızı duyduk ne bir şey, tuvalette bir an göz göze geldik ve ''hocam türk müsün?'' dedi.

    bana bugüne kadar en çok rus (alakam yok ama en çok bunu söylediler), israilli ve brezilyalı dendi. brezilyalı ve israil çok doğru, brezilyalı beyazlar türkler'e benzerler akdeniz genlerinden dolayı.

    merak edenler myheritage.com'un youtube'da videoları var, millet kökenini öğreniyor falan. türklerin hepsinde ama hepsinde mutlaka %1 bile olsa aşkenaz yahudisi geni çıkıyor, mutlaka yunan çıkıyor, bir videoda samsunlu bi çocuk rum olduğunu öğreniyor çok bozuluyor falan. bence türkler bir karma, slav, iskandinav, rum, ermeni, yahudi, türk, kürt, arap, berberi. bizim memlekette dünyanın istisnasız tüm ülkelerine gitse ''lan bu buralı değil'' diye yadırganmayacak yığınla insan bulursun. arkadaşlarımı düşünüyorum, hepsi ayrı ayrı bir berberi çadırının, new york'ta bir yüksek sosyete partisinin, şili'de bir madenin, sibirya'da bir ormanın, norveç'te bir fiyordun (bu olmadı idare edin) ambiyansına cuk diye oturacak bir insan yığını.

    ama bir türk'ü nerede olursa olsun bir şekilde tanırsın. bunu çözemiyorum. bakışlardaki o yorgunluk mu yoksa yarrağı yemekle yememek arasında sürekli gidip gelen bir millet olmanın anlam verememezliği midir memleketlilerimde gördüğüm, bilmiyorum.

  • 34. 21 mart 2019 metropoll bursa seçim anketi

    o nasıl bir kararsız seçmen dağıtımı amk dedirten anket.

  • 35. türk kızını yanına alıp alay eden suriyeli

    (bkz: ekşi sözlük dezenformasyon timi)
    (bkz: atatürk büstüne saldıran suriyeli)

    öncelikle sözlüğün dedektif takımının bu saatlerde uyanık olmaması ve bu saate kadar olayı aydınlatmamış olması beni üzdü.

    askerimizle ilgili yorum kısmında türklere ağır hakaretler eden çete üyesi adlı şahsin youtube hesabına girelim. girdik mi?

    daha sonra da beğendiğim videolar listesini açıp bakıyoruz. playlist

    gördüğünüz üzere karşımızda muhtemel sik kafalı psikolojisi bozuk bir ergen troll var. yarın gidip savcılığa büyük ihtimalle birileri şikayet eder. ondan ergenimizi r yaparken, ağlarken haberlerde izleriz.

    aynı youtube kanalında bir diğer biz türkoları gazlayan arkadaş ise komunistrusya üye ismine sahip şahıs. youtube profili

    bu arkadaşın da vikingler aslında kürttü vb. video yüklemelerinden, beğendiği videolar playlistinden yola çıkarak muhtemel ekşisözlük yazarı bir troll olduğunu anlayabilirsiniz. zira türko vb. tanımlamalar genellikle sözlük dilinde suriye başlıklarında pek sık kullanılmakta.

    ben bu entry girerken söz konusu videoların hepsi kullanıcı tarafından kaldırıldı. ne kadar ilginç değil mi ? 2 tane şubesi olan ve sözlükte genel suriyeliler hakkındaki tutumun aksine başarılı bir iş çıkardıkları söylenen suriyeli büfe sahibi, dükkanına ev sahipliği yapan ülkenin lideri, askeri, kadınları ile dalga geçip bir de dükkanının adresini açık açık paylaşıyor.

    aynı zamanda bu suriyeli büfe sahibi bu saatte youtube'a yüklediği videoların ekşisözlük tarafından farkedilmesi üzerine videoları kaldırdı.

  • 36. torpille tavuğu patlatan şerefsizler

    bu görüntüleri paylaşan bunları izleyen herkes ruh hastasıdır... niye izliyorsunuz manyak mısınız siz? niye paylaşıyorsunuz? amaç ne?

    doğru ya amaç dikkat çekmek tık kazandırmak bu vicdansızlıktan bu canilikten hayvansever kılıfı altında kendine çıkar sağlamak... bunları izleyen kimse kendine hayvansever demesin... bir canlının vahşice katledilmesini izleyip sonra da çok üzücü:'( demek samimi olmadığı gibi büyük bir ruh hastalığıdır. kendinize bir sorun; ben bu görüntüleri niye izliyorum? yoksa ben de bu manyaklar gibi şiddetten ve vahşetten gizli gizli hoşlanıyor muyum?

  • 37. ben ibadetimi yapıyorum sen pavyona gidiyorsun

    türkiye'de son 17 yılda gerçekleşmiş seçimlerin ardından konuşulan ''muhalefet ne yaparsa akp'yi geçebilir? seçmeni nasıl kazanabilir?'' sorularının yersiz olduğunu gösteren, kökünden söküp atan kepazelik. muhalefet, ne yaparsa yapsın, ama ne yaparsa yapsın, bu heriflere laf maf anlatamaz. çünkü her birinde inanılmaz derecede saplanmışlık, inanılmaz derece laf anlamazlık, inanılmaz derecede efsunlanmışlık var. muhalefetin beceriksizlikleri vardır, evet ama bu seçmenin bu hallerini değiştirebilecek pek bir şey yok.

    efsunlu sözleri o kadar çok duyuyorlar, o kadar çok doz aşımına uğruyorlar ki, bir süre sonra başlarındaki çobana uymaya başlıyorlar. kimse bunu hakaret olarak almasın. kendi lideriniz çıkıp ''ben çobanım'' dedi. benim iddiam değil bu. ''bay kemal, buzdolabını biz getirdik, ilk köprüyü biz yaptık, biz olmazsak ülke çöker, ekonomimiz nefis, atatürk kafirdi, cehape dinsizdi, bizden önce hizmet yoktu, her şeyi biz yaptık'' diye diye diye, iş buralara kadar geldi. gelmese şaşırtıcı olurdu zaten.

    bakın, bunu ara ara söylüyorum; firavun'un büyücülerinden bahsedilir kur'an'da. büyülenen bir halk vardır. ben o büyücülerin bu tarz dini, milli, hisse dokunan sözlerle toplumu etki altına aldıklarını düşünüyorum. belki çok uçarı ve zorlama bir tevil olarak alabilirsiniz ama böyle düşünmekte hürüm. kimseyi zorlamıyorum. ben böyle düşünüyorum. işte, aynı şekilde bir takım tılsımlı sözlerle insanlar efsunlanıyor. yarın bir mitingi izleyin ve ne demek istediğimi görün. ''bayrak, vatan, dinimiz, ezan, başörtü, kafir cehape'' gibi bir yığın sözün bir çırpıda telaffuz edildiğini, bu tılsıma kapılan milyonların da aynı tepkileri verip, aynı sözleri söylemekte olduğunu fark edeceksiniz.

    insanları bu kadar bölmek, hani bilmiyorum, kur'an'a o kadar aykırı ki, bizzat ayet var bu konuda. bunlar, dini, imanı, allah'ı, kur'an'ı, her şeyi kendi koltuklarının altında zannettikleri için, tekfir işte bu kadar kolay bunlar için. onun gibi düşünmemen, onun gibi inanmaman, onun uyguladığı pratikleri uygulamadan, onun attığı partiye oy atmaman, seni kafir de ediyor, alkolik de ediyor, hain de ediyor, terörist de ediyor.

    daha evvel yaptıkları olumsuz bir şeyi hatırlattığınız zaman, böyle kıl gibi kayarak, hemen zeytinyağı vaziyetini alıp, üste çıkmaları çok katlanılmaz. en katlanılmaz bu işte. insanı yıldıran nokta bu. oslo görüşmeleri, habur olayları, bop hakkında söylenenler, aklınıza gelebilecek her şey, fethullah'la olan bağları, her şey her şey, hatırlattığınız zaman ''o zaman öyle gerekiyordu. o politikaydı'' diyorlar. veya ''reis esas fethullah'ı kullandı, sonra götüne tekmeyi bastı'' diyorlar. çocuğun videoda bir dönüp gittiği saniye var, hani ''hayırlı işler amca'' dediği yer. o yılmayı o kadar iyi biliyorum ki, çocuğa hak vermemek elde değil.

    ben zaman zaman bu mecradan, duyarlı ak parti seçmenine sesleniyorum. yine öyle yapacağım. şu tablodan gerçekten memnun musunuz? bu yakışıksız adamın yakışıksız sözlerini işitince, gerçekten mest mi oldunuz? ''çocuğu ne susturdu be helal olsun'' mu dediniz? sadece şu iki soruyu cevaplayın kendi iç dünyanızda; 1)allah'tan gerçekten korkuyor musunuz? 2)kur'an'a gerçekten inanıyor musunuz? hiç yani, bakın, tek bir suçlama yok. tek bir dil uzatma yok. 2 basit soru. şunları vicdanınızla cevaplayın, bana kafi. vicdanınızda bir yerlerde bir huzursuzluk kımıldamıyorsa, diyecek çok şey yok benim için.

    bu arada, çocuk çok sakin kalabilmiş, tebrik etmeli. ben, son 7-8 senedir kavga etmiyorum. sözlü dalaşmaya girmeyi de bıraktım. ama bu kadar tahrik edici sözün karşısında herhalde tek tokatla hastanelik edebilirdim karşımdakini. şerefimle yaşayacağım, namusumla okuyacağım, para kazanacağım her neyse, ahlaklı olmak için yırtınacağım, sonra birisi çıkacak ''terörist, alkolik'' falan diyecek. o sözün çıktığı o ağzı gerçekten kırmamam mucize olur.

    her neyse, her neyse. ne konuşsan, ne söylesen faydasız zaten. öfkeden ziyade üzüntü var içimde. toplumun sabah akşam nefret söylemleriyle, sürekli aynı yüksek ses tonu ve aynı cümle tonlamasıyla bölünüşüne sadece üzülüyorum. isra suresi 16.ayetin hedefi olacak bu toplum. bunun da garantisi fetih suresi 23.ayet.

    artık bu ülkede nefes alamaz oldum.

  • 38. 21 mart 2019 gua yerel seçim anketi

    istanbul'da kılıçdaroğlu'na olan hıncını imamoğlu'ndan çıkarmayı düşünen muhaliflerin selim kotil'e kaydığını gösteren anket. bence. bu adam yüzünden imamoğlu kaybederse baya sövülür yalnız.

  • 39. fiziki kitap okuyanların e-kitap nefreti

    belli ki amacı kitap okumak olmayan grupların kavgası.

    kişisel görüşüm, eğer amaç kitap okumak ise bunların mevzubahis dahi olmaması gerekir ki ne bulunursa o okunur.bu kadar basit ve net.

  • 40. 31 mart 2019 yerel seçimleri

    ekşicilerin umudu arttıkça eyvah seçimi kaybettik dediğim seçimler.

    zira ekşi ile halk taban tabana zıttır.

  • 41. modern türban anlayışı

    ya şu sana ne diyen mallar da yeni türedi. sana ne diye bir cevap olur mu sayın mal? o zaman yazdığınız her entryi silin, size ne öyle değil mi? yazacak mantıklı bir görüşün varsa yaz ya da salak salak şeyler yazma öyle değil mi?

    başlığa gelir isek son zamanlarda artan yeni bir çirkin moda akımı. dinin böyle bir şeye cevaz vermediği malum zaten, burada sana ne diyen salaklar bakın dinen de doğru değil; gerçi dine ne değil mi angutlar?

    öyle bir modadır, öyle pis bir akımdır ki insanı dinden soğutur; evet böyle şeyler yüzünden dinden soğuyor armut beyinli.

    yıllardır türbanım da türbanım, dinim de dinim diyen insanlar artık nasıl bir özgürleşme sürecine girdiler ise başlarına bir bez parçası gibi takıp istediklerini yapmakta özgür sayıyorlar kendilerini.

    ha kesinlikle kimseye zarar vermedikleri sürece yaptıkları saçma da değil ama o kadar din iman diyen kişilerin dine en büyük zararı verenlerin olması çelişkisi benim sinirlerimde oynaşmalara sebep oluyor.

  • 42. kadıköy'ü itici yapan detaylar

    yeşil cannabis resimli çoraplı, kısa paçalı kotlu, altın rengi uzi'li kolyeli, tam dayaklık modeli saçlı, retro montlu, sigara dilencisi, aç karınlı, anası babası yok mu bunun dedirten ergenleri.

    mavi yelekli save the planet poliyanaları.

    atatürklü kitap ayracı satmaya çalışan tipleri. (ulu önder görse kemikleri sızlar.)

    etrafı hunharca kesen 8-9'lu abaza grupları.

    genel olarak insanları.

  • 43. iş arayan öğretmene eskortluk yapabilirsin demek

    öncelikle 21 mart 2019 desteğe ihtiyacım olması

    sonra https://eksiup.com/8a4415e22115

    bu kadar mı ahlaksız oldunuz oğlum siz? neyin kafası bu? özür dilemiş bir de.

    edit : olayı normalleştirmeye çalışanlar az ötede oynayın. birinin yaptığı ahlaksızlığa tepki göstermek problem ise bunu normalleştirmekte daha farklı bir şey değil. tepki vermeyip kafanızı kuma gömerseniz yarın bir gün gelir bir başkası size gömer. sizden başka tepki veren de olmaz. gözünüzün önüne kız kardeşinizi, ablanızı veya eşinizi getirin. başlığı açan bunlardan biri olsun. bir angutta gelip böyle bir şey yazsın. nasıl hissedersiniz? azıcık empati.

    edit 2 : iş arayan öğretmen ben değilim. mesajlarınızı bana değil, mazmanyev'e gönderebilirsiniz.

  • 44. kapatılması gereken dandik üniversite bölümleri

    üniversite bölümlerinin ve üniversite okumanın tek fonksiyonun iş sahibi olmak olmadığını anlamak gerek. üniversiteler ilgili olduğunuz alanda daha derin öğrenim için de size fırsat verir. dolayısıyla hiçbir bölümün kapatılması gerekli değildir. buradaki sıkıntı kişilerin kendini tanımadan yaptığı seçimlerdir

  • 45. 21 mart 2019 cska fenerbahçe maçı

    kucuk maclarin buyuk adami vesely sacmalarken buyuk maclarin kucuk adami dixon'in harikalar yarattigi mac

  • 46. izmir'in kötü yönleri

    izmir güzeldir ama kötü yanları yok mudur, tabii ki vardır. bana göre ;

    - otogarı
    - çarpık yerleşim alanlarının çok olması
    - işsizlik

  • 47. seks yaparken kız arkadaşın beka sorunu var demesi

    (bkz: seks işi gönül işi)

  • 48. %51 in %49 u yönetmesi

    çoğunlukçu demokrasinin özetidir. maalesef toplumumuzun çok büyük bir çoğunluğu demokrasinin yalnızca bu modelini biliyor.

    diğer, hasret kaldığımız model ise: (bkz: çoğulcu demokrasi)

  • 49. 1650km/s hızla dönen dünya'nın balans yapmaması

    balanssızlık dediğimiz olay birim zamandaki dönüş sayısı ile ilintili olduğundan mütevellit şaşırmamak gerekir.

    yaklaşık 500mm çapta bir lastiğin birim zamandaki dönüş sayısı ile 12.742km çapında dünyanın birim zamandaki dönüş sayısını kıyaslarsan çok sanmıyorum ama minik bir ışık yanar beyninde.

    (bkz: rpm)

    edit: boktan tespitini de götüne sokup aktroll görevini ifa etmek için diğer başlıkları bok kokutabilirsin şimdi.

  • 50. yerli otomobili chp sabote etti

    dogru. hatta malazgirtte chp bizansla ittifak icindeydi. bunlar hep gercek.(bkz: yersen)