Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 26 eylül 2021 galatasaray göztepe maçı

    ulan yedlin o hareketleri nasıl yaptı diyorum senin gibi spikerin...

  • 2. 26 eylül 2021 direksiyon sınavı rezaleti

    yazıyı okurken bile gerildim . dostum git bir sinir ilacı falan al. yani "sinyal vermedik de ne oldu" demek manalı değil, direksiyon sınavında ölçülen şeyler bunlar. direksiyon sınavında ayşe kadın fasulyeyi nasıl yaptığını ölçmüyorlar.

    keşke sınavlar daha da katılaşsa da, etraf trafik canavarı kaynamasa. ben de burada milli eğitime seslenmiş olayım.

  • 3. 26 eylül 2021 hatayspor fenerbahçe maçı

    vardan bakilmis, ekrana da gelmis, ofsayt olmadığı bariz olan pozisyon icin hala ofsayt diyorlar. alginizi sikeyim.

  • 4. 2021 rusya gp

    yarışı hamilton değil net max kazandı 18 sıra yükseldi ve fark çok açılmamış oldu üstüne güç ünitesi değişti. üstelik bunu mercedes'in üstün olduğu pistte yaptı

  • 5. dünyanın en kötü tatlısı

    yazıldığı gibi kabak tatlısı değildir. zira annelerimizin yaptığı puding kıvamındaki şey kabak tatlısı değildir. kabak tatlısının dışı çıtır olur, üzerine ceviz ve tahinini de dökünce şahane bir şey çıkar ortaya. bu şekilde yapılmışını yedikten sonra bir daha düşünün bence.

    canım analarımızın yapamadığı şeylerin başında kabak tatlısı geldiği için çoğu insan gerçek kabak tatlısının nasıl olduğunu bilmez ve bir ön yargı oluşuyor.

  • 6. oğluyla kavga eden çocuğu ağlatan veli

    linç akıyor; anlatamıyorum!

    2 çocuk arasındaki kavga-dövüş filan yok.

    1 çocukcağıza karşı birçok çocuğun topluca çullanıp saldırısı var!

    yok çocuk kendi ayakları üzerinde durmayı kendi öğrenmeliymiş,
    yok çocuklar arasına girilmemeliymiş...

    çocuk katıla katıla ağlıyor evet; çünkü yalandan ağlıyor!

    masum rolü oynuyor yani çocuğun yaptığı numaralara aldanıp acırsan dozu artarak devam eder zorbalıklar!

    o zorbalıklar kalleşçe yapılıyor ki kıskandıklari bir çocuğu topluca sürekli eziyorlar !

    annenin sesindeki acıyı hiç mi hissetmiyorsunuz ki;
    insan acısından delirdiğinde herkes yalnızca deliliğini görürmüş...

  • 7. irfan can eğribayat

    3 aydır billong diye kafa sikenler şuan topu içeri atan kaleciyi savunuyor asfdas

    evet galatasaray budur arkadaşlar ne eksik ne fazla galatasaray nedir tanımla deseler bu durum özetler derim çok net..

  • 8. 25 eylül 2021 anthony joshua oleksandr usyk maçı

    usyk, son iki raundu riske atmayıp aj'nin üzerine giderek en doğrusunu yaptı. normal şartlarda son iki raund, zaten önde olduğunu düşünerek temposunu düşürüp daha garanti dövüşebilirdi. fakat adım gibi eminim ki usyk son iki raund aj'yi net bir şekilde dövmese masa hakemleri maçı berabere bitirirdi. usyk, son iki raund ve özellikle de son raund öyle bir dövüştü ki hakemlere aj'yi kendi seyircisi önünde kurtaracak bir alan bırakmadı.

    boksu çok takip etmeyenler için saçma gelebilir ama boks maalesef acayip paraların döndüğü adil olmayan bir aristokrat eğlencesi günümüzde. o yüzden boksun içinde çok fazla adalet aramamak gerekiyor. kendi göbek bağını kendin kesmediğin sürece kolay kolay bir şampiyonu puanla yedirmezler. şampiyonlar her zaman görece daha düşük seviye rakipler karşısında kollanır.

    bu nedenle ukraynalıyı gönülden kutluyorum. her anlamda aj'den çok daha iyi bir boksör. aj ikinci maçı isterse ikinci maçta da kaybeder. buraya yazıyorum. çok kısa reache sahip ruiz'i bile ikinci maçta direklerle uzak tutup kaçak dövüşe dövüşe puanla ancak yenebilmişti. usyk puanla yenebileceği bir rakip değil. ruiz'e göre çok daha teknik ve çok daha hızlı. ha aj ve ekibi ukraynalının daha da yaşlanmasını bekleyip rövanşı 3-4 sene sonraya ayarlarlarsa hiç şaşırmam. ne de olsa 31 yaşına gelmesine rağmen hala fury'den kaçan bir adamdan bahsediyoruz. fury yeniden kokoya başlasa yine yener bu aj'yi. bence erkenden karşılaşıp bir temiz dayağını yesin de rahatlasın. kaç kaç nereye kadar.

  • 9. taharette el önden mi sokulur arkadan mı sorunsalı

    (bkz: ah shit here we go again)

    22 senelik ekşi sözlük gündeminde mütemadiyen tartışılan ancak asla sonuca ulaşılamayan konular:

    1) hayatın anlamı
    2) din vs bilim
    3) göt nasıl temizlenmeli

  • 10. bir evi zengin gösteren en önemli detay

    zengin bir koca bulup boğaza sıfır evde oturan bir kız arkadaşıma "sizin evde mutfakta sıcak suyu açınca duştaki su soğuyor mu " demiştim , "evet" demişti , "sokayım öyle zenginliğe o zaman" deyip yüzüne kapamıştım. tek kıstasım budur.

  • 11. gecesi gündüzü olmayan meslekler

    işsizlik.
    gecesi gündüzü, pazarı pazartesisi yoktur.

  • 12. 26 eylül 2021 irfan can eğribayat hataları

    ekşi sözlüğün futbol lağımına dönüştüğünü gördüğümüz başlık. 3 istanbul takımı taraftarları sürekli böyle başlıklar açıyorlar. luyindama da göztepenin stoperi olacak diye yaptı galiba hatayı? siz nasıl düşük seviye insanlarsınız ya size türkiye süper ligi bile fazla.

  • 13. bir kez geldiğin hayatta bir de çirkin olmak

    tüm tarihi bir düşünün. medeniyetler kurulup yıkılıyor, şehirler kurulup yıkılıyor, insanlar ölüyor. büyük savaşlar, soykırımlar, antlaşmalar yapılıyor. devrimler, revizyonlar, politik atışmalar oluyor. ateş, yazı, barut, biyolojik savaş bulunuyor. birileri sinemayı, müziği keşfediyor, at yerine tren ve daha sonra araba ve uçak kullanılmaya başlanıyor. inşa edilen saraylarda soylular yaşıyor, askerler yaşıyor ve ölüyor.

    sonra sen doğuyorsun...

    ve çirkinsin....

    sırf bu yüzden istenmiyorsun, reddediliyor ve bir de üzerine dalga geçiliyorsun. zaten toplasan bu koca devran üzerine yaşayacağın yıl sayısı olsa olsa 85 ve mutlu olamıyorsun. çünkü çirkinsin. istediğin kişiyi sevemiyorsun, istediğine açılamıyorsun, hadi bir şansını denedin, hep karşı tarafın eski sevgilisini dinliyorsun, çünkü çirkinsin....

    sonra ölüyorsun. medeniyetler kurulup yıkılıyor, şehirler kurulup yıkılıyor, insanlar ölüyor. büyük savaşlar, soykırımlar, antlaşmalar yapılıyor. devrimler, revizyonlar, politik atışmalar oluyor. bilinmedik mikroplar, adı sanı duyulmadık silahlar peydah oluyor. birileri yeniden sinemayı ve müziği keşfediyor, uçak yerine yer altı trenler, ve uzay turizmi ortaya çıkıyor. inşa edilen gökdelenlerde zenginler yaşıyor.

    senin mezar taşın toprağın altında kalıp artık arkeolojik bir değer kazanıyor.

    oysa ki sen çirkindin. istediğin gibi yaşayamadın, istediğini sevemedin. bu koca devranda ne para ne de pul, sadece birini sevmek istedin, onu da yapamadın. toz zerresi bile değilsin.

    zaten 80 sene yaşayacaksın, onda da çirkinsin.

  • 14. ekrem imamoğlu

    trolün biride hdp yakınlığından dem vuruyor. adam trabzonlu, hani etnik kökeni doğulu olsa anlarım. hdp'ye nasıl yakınmış yazsada bilsek. birde muhalifim demiş. muhalif falan değilsin muhalif görünümlü trolsün.

  • 15. arveles vs majezik vs apranax

    diş ağrısı = apranax
    kas kemik ağrısı = arveles
    regl ağrısı = majezik
    migren = arveles

    tüm ağrılar = cataflam

    cataflam hepsini döver

  • 16. dünyanın en güzel lüksü

    sağlıklı bir kafa yapısına sahip olmak.

  • 17. bilgiye kapalıyım tişörtü

    t-shirt kendi kendine dile gelip " madem ekonomi kötü avmler nasıl bu kadar dolu ? " diyecekmis gibi

  • 18. rte'nin kedili fotoğrafı

    "yanarak can veren hayvanlara hiç 'büyükbaş, beyaz et' dememiş; ölen hayvanından bahsederken sesi titreyen, acısı taze adama gülerek 'öldürdün mü?' diye sormamışım gibi çek."

  • 19. pazar sabahı erken kalkmak için bir neden

    ismi ali, 21 yaşında.

    dün eve gelirken mahallenin girişindeki sahada karşılaştık. kendi başına top oynuyordu. “ne yapıyorsun lan burada?” dedim, “ısınıyorum abi.” diye cevap verdi. pazartesi günü iş arkadaşlarıyla maçı varmış. hoşlandığı kız da maçı izlemeye gelecekmiş. o yüzden hırs yapmış.

    ali çok iyi kalecidir. çocukken mahallede top oynadığımızda ali de sürekli uzaktan izlerdi. yaş olarak bizden küçük olduğu için pek aramıza almazdık. bir gün geldi yanımıza, çatlak sesiyle “ben de oynayabilir miyim abi?” diye sordu. çocuğu baştan aşağı süzdükten sonra “geç lan kaleye.” dedim. ali arkasını dönüp tozu dumana katarak kaleye doğru koşuyordu ki “göt oğuz” diye tabir ettiğimiz arkadaş ali'yi yakasından tuttu, “ama bir şartla oynayabilirsin.” dedi. ali kaşlarını kaldırdı, “nedir?” dercesine oğuz'a baktı. “yoldan geçen kel bir adamın kafasına tüküreceksin.” dedi oğuz. ali bu teklifi hiç düşünmeden kabul etti. ağaçların arkasına saklanıp uzaktan uzağa ali'yi izlemeye başladık. 5 dakika oldu, 10 dakika oldu, neredeyse yarım saat olacaktı ki yoldan kel bir adamın yürüdüğünü gördük. ali birden ayağa kalktı, koşarak adamın yanına gitti. var gücüyle tükürdükten sonra arkasına bile bakmadan kaçtı. çocuk nasıl hırs yaptıysa adamı tek balgamla hulk'a çevirdi. yemyeşil oldu herif.

    2-3 dakika sonra yanımıza geldi, “nasıldım?” diye sordu. “kaptın lan formayı.” dedi oğuz. o dakikadan sonra maçın seyri öyle bir değişti ki çocuk kalede harikalar yaratıyordu. dizini parçaladı, tişörtünü yırttı, yüzü çamur içinde kaldı. adeta anadolu kulübünden 3 büyüklere gelmiş yeni transfer gibiydi. kendini göstermek için her şeyi yapıyordu. maçtan sonra yanına gittim, “helal olsun lan.” dedim. “teşekküh... püh... püh...” diye cevap verdi. “ne oluyor lan?” dememe kalmadan eliyle ağzındaki çamurları temizlemeye başladı. çocuk eve kadar tükürerek gitti.

    o gün ali için hayatının dönüm noktalarından biriydi. artık sadece kendi aramızda yaptığımız maçlarda değil, mahalle maçlarında da kaleyi o koruyacaktı. ali çok iyi kaleciydi, daha da iyi olacaktı. ali'nin daha iyi olabilmesi için gerekli tüm çalışma programlarını hazırladık. şut çalışması, refleks çalışması ve bu gibi götümüzden uydurduğumuz bir sürü çalışma programıyla ali'den adeta bir gianluigi buffon yaratacaktık. bu işi o kadar çok ciddiye aldık ki çocuk birkaç ay sonra şehrin futbol takımının miniklerine seçildi. hem mahallenin, hem okulun, hem de şehrin kalecisiydi artık. onu kimse tutamazdı.

    yıllar geçtikçe mahalle kültürü kalmadı. sokakta oynayan son nesil olarak yavaş yavaş dağıldık. tüm bu olanlara rağmen ali uzun bir süre seçildiği takımda kalecilik yapmaya devam etti.

    ben üniversiteyi kazanıp şehirden ayrılınca ali'yle iletişimimiz azaldı ve bir süre sonra da iyice birbirimizden koptuk. sonradan öğrendim ki ailevi problemler yüzünden futbolu bırakmak zorunda kalmış. dersleri çok zayıf geldiği için babasından dayak yediğini duymuştum. ne kadar doğru bilmiyorum.

    velhasıl, dün kendi başına top oynadığını görünce dayanamadım. “yarın beraber oynayalım mı lan?” dedim. gözleri parladı. “ciddi misin abi?” dedi. “herhalde oğlum, eski günlerdeki gibi.” dedim. sevinçten çılgına döndü. öğleden sonra işi varmış, sabah 9-10 için sözleştik.

    şu an youtube'tan ronaldinho videoları izleyip motive oluyorum. çok heyecanlıyım. sabah da çıkarken salçalı ekmek alırım yanıma. maksat nostalji olsun.

  • 20. 26 eylül 2021 fb düşmanlarının algı çalışması

    üstteki mantığa göre kaleci gibi topa uçabiliriz. düşerken de ellerimizi yere doğru götürürüz. sonuçta destek eli oluyor o zaman.

  • 21. tarihe karışmış taksim mekanları

    okudukça anladım ki mekanlar değil, biz tarihe karışmışız.

  • 22. türkiyesiz bir avrupa birliği'nin kayıpları

    avrupa birliğine girmenin kuralı kaidesi açıktı. türkiye hiç bir zaman bu şartları yerine getirmek istemedi. çünkü ekonomiye, vergiye, harcamalara şeffaflık getirilirse iktidardakiler çalamazdı. demokrasi, insan hakları, kadın hakları, basın özgürlüğü bize hep fazlaydı. o yüzden türkiye aslında avrupa birliğine girmeyi asla gerçekten istemedi. girmek istese gerekli reformları yapıp adam olur, 3. dünya muz cumhuriyeti kategorisinden çıkmaya çalışırdı. türk'ün kafasında hep "onlar gavur, biz müslümanız" düşüncesi vardı. hiç bir zaman modern dünyanın bir parçası olmak için gerekli ekonomik, hukuki, kültürel dönüşümleri yapmaya heves göstermedi. sadece avrupa'nın kaymağını yemeyi hayal etti. şimdi bile aynı kafada. daha götünde donu yokken; şeriat getirmek, islam dünyasına halife olmak gibi yarak kürek hevesler kovalıyor. avrupa birliği de doğal olarak böyle saçma sapan yönetilen saçma sapan insanlar güruhunu bünyesine almak istemiyor. yoksa haçlı zihniyeti falan kimse siklemez 2021de. heriflerin %60'ı zaten ateist, deist ve agnostik. girmek istiyorsan adam ol yeter. adam değisin!

  • 23. kafede yalnız oturan insanlar

    kendini gezdirmeye çıkarmıştır.

  • 24. 26 eylül 2021 göztepe'nin verilmeyen penaltısı

    hatay'in verilmeyen penaltisini unutturma calismalari, ama yemezler.

    baska bir baslikta da "algi calismasi yapiliyor bize hüü" diye agliyor bunlar.

  • 25. renault'un yeni logosu

    ekşi sözlük hiçbir siki beğenmeme timini göreve davet eden yeni tasarımdır.

  • 26. bir kadının ilgisini çekmenin en kolay yolu

    bir kadın bir erkekten ilk tanışma ilk görüşte ilk temasta bir şeyler hissetmediyse o erkek dünyanın en yakışıklı en zengin en kültürlü erkeği de olsa ağzı ile uçan kuşu da yakalasa allahın oğlu da olsa hiçbir şey hissetmez. dolayısıyla ilgisini de çekmez. kendiniz olun zaten kendiniz olmazsanız bu belli olur. bu sefer hiç şansınız olmaz. size siz olduğu için ilgi duysun.

  • 27. dedesinin mezar taşını okuyamayan tek toplum

    marketteki, pazar yerindeki fiyat etiketlerini okurken daha çok zorlanmaktadır.

    dedesinin mezar taşını bahane edip siyasal islamcılara yapıştığı günden beri bir gecede cahil kaldık deyip kaynar sudaki kurbağa gibi 18 senede aşama aşama ülkenin cehalete kurban gittiğinin farkında değildir.

  • 28. 1993 doğumlular şimdi ne yapıyor sorunsalı

    y ve z kuşağı arasında bir kafada takılıyoruz. y kuşağı gibi geleneksel değil, z kuşağı gibi özgür değiliz.

  • 29. kim min-jae

    gazeteler de canavar lakabı ile transferi duyurulmuştu. ancak şu ana kadar ki performansı gösteriyor ki olsa olsa lakabı terminator olabilir. gelecekten fenerbahçe defansını korumak için gönderilmiş gibi oynuyor.

  • 30. kendisiyle konuşan insanlar

    geçen gün evime çok yakın olan parktaydım yine. süs havuzunun kenarındaki bankta oturmuş fışkiyeyi izliyordum öyle. sonra az öteden çocukluk arkadaşım ilker'in geldiğini gördüm. o kadar çok sevindim ki bir an çocuklar gibi bağıracaktım sevinçten. çok uzun süredir görmemiştim kendisini. hemen muhabbete daldık, sanki uzun süredir görüşmüyormuşuz gibi.

    canım hayli sıkkın olduğu için genelde ben konuşuyordum, o dinliyordu. bir süre sonra fark ettim ki hemen 8-10 metre ilerideki bankta da başka birisi sık aralıklarla bizim olduğumuz yöne doğru bakmaya başladı. bir şeyler söylüyordu ama yanında kimse yoktu. heralde sıkıntıdan kendisiyle konuşuyordu. ilker bayağı bir komik çocuktur. iyi mizah yapar. küçükken de mahallede bizi çok güldürürdü. uzun süredir görüşmediğimiz için bu şebeklikleri daha da komiğime gidiyordu. kendi kendine konuşan bu adamla da ilgili bir iki şaka yaptı, gülüştük. bu arada karşı banktaki adam da ara ara konuşmaya devam ediyordu. ben gülmeye başladıktan sonra, sanki, direkt bana hitaben bir şeyler demeye başladı. ilker'e sordum, o da benimle aynı fikirdeydi. herif çok yalnız, muhabbetimize dahil olmak istiyor belki de diye düşündük. durumu anlamaya çalışırken adamın yanına başkaları geldi. ilker de oldum bittim böyle durumlardan rahatsız olur, sosyal fobi deniyor sanırım buna. sevmiyor böyle şeyleri. neyse benim bir yere yetişmem gerekiyor deyip bir anda kalktı gitti. onun ardından bakarken karşıdaki amcayla yanındakiler de bana doğru yaklaşmaya başladılar. zaten uyuz olmuştum herife, sıkma canını amca olur böyle şeyler deyip evin yolunu tuttum ben de.

    biraz açlık hissettiğim için direkt mutfağa geçip bir şeyler atıştırmaya başladım. annem de camda çiçekleri suluyordu. o sırada ilker'in annesi sokaktan geçiyormuş, annemle diyaloglarına kulak misafiri oldum. ben çorbamı kaşıklamaya devam ederken mezarlıktan geliyorum dedi kadın, ilker'imle biraz sohbet ettik dedi. çorbanın biraz tuzu eksikti galiba, daha iyi olabilirdi.

  • 31. yargı (dizi)

    az önce krysztof kieszlowski'nin trois couleurs bleu filminin en meşhur sahnesinin tıpatıp aynısını utanmadan kullanmış dizi.

    hangi sahne olduğunu yazmayacağım bile. çünkü filmi izlemiş olanlar hemen anlayacaktır. orijinal olun demiyoruz da kardeşim, bu kadarı da fazla değil mi?

  • 32. fatih terim

    an itibariyle bulunduğu sezon ile 2. dönemindeki sezonu korkunç benzerlikler içeren miadını doldurmuş teknik direktör.

    şimdi tabi ergen, körü körüne terim’e bağlı renktaşlar bilmezler rahmetli özhan canaydın başkan seçilince takımı leş kadroya rağmen şampiyon yapan lucescu kovulmuş, kendisi takımın başına getirilmişti.

    sinyor ne yaptı gelince. gelince şampiyon takımı bir güzel dağıttı. bir sürü transfer yapıldı. felipe’sinden almaguer’ine, lukunku’suna bir sürü isim. o sene şampiyonluk beşiktaş’a kaptırıldı. beşiktaş’ın başında bir sene önce kovulan lucescu olduğunu hatırlatmakta fayda var.

    yeni sezon başlarken neler yapıldı. tıpkı bugünlerde yaşadığımız gibi genç, gelecek vadeden isimler alındı. bratu, petre, tamas, fabio pinto vs. neler yaşandı o sezon biliyor musunuz? kaos. takım avrupa’da rezil oldu şampiyonlar liginde gruptan çıkılamadı. ligde beklenmedik kayıplar yaşandı. aynı sezonun ocak ayında da transferler yapıldı tabiki ama yine aynı hüsran yaşandı. sezon sonuna doğru yönetim işe uyandı (!) sinyor terim ile yollar ayrıldı. o sezon takım ligi 6. bitirdi.

    şimdi gelelim günümüze. aralık 2017’den beri takımın başında olan sinyor terim galatasaray’ı kaç maç süper kusursuz top oynattı bir düşünün. ben düşününce 10 maç bile sayamıyorum. iyi oynadı denilen maçlarda bile mücadele yönü ağır basıyor hep. teknik taktik olarak bu takım çok ama çok eksik hiç gelişmedi.

    şimdi çıkıp da takım doğru yolda demek, zaman gerekiyor demek de 25-30 milyon taraftara ayıptan başka bir şey değil.

    vaktin varken bırak hocam artık. yıldızlardan birisi senin eyvallah. geçmişte büyük başarılara imza attın kabul, baştacısın.

    ama artık şunu kabul et. futbol çok gelişti ve değişti. sen ise hiç değişmedin. yerinde saydın durdun. durmaya da devam ediyorsun.

    edit: imla

  • 33. 27 eylül 2021 dolar kuru

    kripto piyasasında dolar 9 tl'yi geçti. hayırlı olsun. ezan dinmez bayrak inmez.

  • 34. yazarların favori kemal sunal filmleri

    nickimin ipucu verdiği anket.

  • 35. teknofest 2021

    linkedin'e fotoğraflar düştükçe kahkahayı basıyorum. büyükbaşlarla, dolgu malzemesi olsun diye gelenler hariç profiller genelde şöyle:

    1. kartal imam hatip çıkışlı, özel üniversite mezunu ahmed süheyb ve kübra nur'lar.

    2. boun'lu, fetöden dönme, ahmet hoca muhibi muhteris orta kademe.

    3. yeni nesil, rize-trabzon eşrafından referanslı anadolu mühendislik mezunu z kuşağı.

    türkiye'nin ar-ge için elinde kalanların profillerini görmüş olduk.

  • 36. miguel crespo

    amına kodumun mal taraftarı bir maçta adam gömmese 2-3 maça herkes az çok performans verecek. messi bile adaptasyon sorunu yaşıyor aq dünyasında. bir şehir değiştirse bütün kimyası değişecek adamlar ülke değiştiren topçudan tam performans bekliyor. sizin ben cibilliyetinizi sikeyim. sizden taraftar falan olmaz.

    tanım: ortasaha oyuncusu.

  • 37. z kuşağı gencin akp'li dayıya haddini bildirmesi

    2021 yılındayız türkiye'de hala dokunmatik telefonu ve kablosuz kulaklığı lüks sanan insanlar var. bu zihniyetin standardi o kadar düşük ki söyleyecek kelime yok...

  • 38. masterchef türkiye

    ticaret meslek lisesinin popüler kızı dilara'ya kolejden gelen pelin şoku.

  • 39. akp gidince enkaz toplamak 15-20 sene sürecek

    akp bugüne kadar türkiyeden geçmiş en büyük çekirge sürüsüdür..

    1 yıla toplarlanma başlar, 2. yıl alım gücünün ciddi şekilde artmaya başladığını görürsünüz.

    hukuk o kadar yerin dibine indiki, yabancı tek bir yatırımcı gelmiyor. bu kadar basit..

  • 40. bebeği diri diri gömen annenin serbest bırakılması

    bebeğin de tekrar anneye teslim edilmesiyle son bulacak rezalettir. yazıklar olsun!

  • 41. lando norris

    kendisini tebrik ediyorum. 3 tur dayanılır olm nolcak ki ne gerek var pite girmeye diye düşünen benim gibi insanların merakını gidermiş oldu. dalga geçmek amaçlı söylemiyorum cidden 3 tur bile olmuyormuş.

    sevdiğim bir pilot. daha genç, önü açık. mühendisleri dinlemek yerine deneyerek tecrübe etmiş oldu o da.

  • 42. trabzon'da doktor çiftin kanlı biten takı kavgası

    ülkenin en bilinen profesörlerinden biri canlı yayında öğrencisinin eteğini kaldırıp poposuna şaplak attım diye sırıtarak anlatıyor. rektörler karılarını, çocuklarını öğretim görevlisi olarak işe alıyor. savcı kız arkadaşı için yurt basıyor, hakim suçluyla aynı masada yemek yiyor. siz, doktorlar takı kavgası yaptı diye şaşırıyorsunuz.

    türkiye'de mesleklere ne kadar çok itibar ediyorsunuz. bu ülkenin taksicisi de, doktoru da, rektörü de, savcısı da, hakimi de hepsi aynı hamurdan.

    bu ülkede yakinen tanımadığınız her insan soru işaretidir. kimseye güvenmeyin.

  • 43. 26 eylül 2021 rusya'nın afrin saldırısı

    öso isimli terör örgütüne yönelik saldırıdır.

    sözlükteki terör sevicileri üzmüştür.

  • 44. metallica'nın bir şarkısında da dediği gibi

    mi-sol-si-mi-si-sol

    mi-sol-si-mi-si-sol

    anlayan fav.

  • 45. sahibinden'deki 20m2lik penceresiz bayana özel ev

    piramitleri yapan köleler bile daha insani şartlarda yaşamıştır.
    hem 2 bin tl verip hem de penceresiz, yemek dahi yapılmasının yasak olduğu, telefonun çekmediği yerde yaşamak….

  • 46. tadı damakta kalan futbolcular

    jay jay okocha
    nicolas anelka
    mario gomez
    frank ribery
    ariel ortega
    alex de souza
    wesley sneijder

    mayıs ayından sonra bu listeye miralem pjanic eklenecek.

  • 47. 28 eylül 2021 ajax beşiktaş maçı

    kan görüyorum ,vahşet görüyorum

  • 48. beymen'de satılan 43 bin tl'lik mont

    papağan sikmiş astronot montudur.

  • 49. çocukken para kazanma yöntemleri

    inşaatlardan parça demir, çivi, tel bir de kablo toplardık. o kabloların içindeki bakır en değerlilerdendi, mahallede dile getirilmemiş bir yarış olurdu bakır toplamaya dair. topladıklarımızı birkaç günde bir geçen hurdacıya yok pahasına satar birkaç meybuz ya da cipsi ile tüketirdik gelirimizi. bir de evlerin dış cephesinde kullanılan ve uğur taşı dediğimiz taşlardan toplardık, hiçbir maddi değerleri yoktu ama toplardık; 'uğur' taşıydı onlar.
    inşaatlar için gelen tuğla yığınlarının içini boşaltır, çatısını birkaç çuvalla kapatır kendimize sığınak yapardık. girişini de girerken ve çıkarken tuğlalarla kapattığımız için sadede biz bilirdik. işte o tuğla yığınları bazen gemimiz olurdu olmayan okyanuslarda savaşırdık ama asıl görevi topladığımız hurdalara depoluk yapmasıydı.
    sonra mahalledeki çocuklar semt pazarlarında su satmaya başladılar fakat benim ailem izin vermiyordu. hep imrenmişimdir pazarlarda su satanlara, mesele para değildi aslında çok afili gelirdi 'buz gibi soğuk sudan içen' diye bağırmak. o sıralar bir kutu çekirdek buldum ben (hep anormal şeyler bulurdum zaten), kocaman bir kutu hem de. bilinmeyen bir markanın çekirdekleriydi, doğrusu biraz da bayattı ama kimin umrundaydı ki. oturup birkaç paket yedikten sonra bitiremeyeceğime kanaat getirmiş olmalıyım ki satmaya başladım, artık külahla çekirdek satan bakkala rakip olmuştum fakat çekirdekler bittikten sonra tüm gelirimi ve olası sermayemi atari salonlarındaki jetonlara yatırdığım için yine dımdızlak kaldım günün sonunda.
    sonra bir furya başladı. çocuklar bir kutu içerisine dikkat çekici oyuncaklar koyup bu oyuncakların isimlerini de kağıtlara yazarak çekiliş çektirmeye başladılar. elbette 'tekrar deneyiniz' kağıtları da vardı bol miktarda. hiç geri kalır mıyım ben de hemen pokemon tasolarımı, sporcu kartlarımı, misketlerimi, birkaç oyuncağımı ve herkesin ilgisini çekecek pokemon topumu bir kartona koyup çekiliş çektirmeye başladım. çok güzel iş yapıyordum ta ki vitrinim olan pokemon topu gidene kadar. ondan sonra sinek avlamaya başladım tabi ki. tüm kazancım ayda yılda bir mahallemize gelen dönme dolapta başımı döndürdü sonrasında dönme dolabın yancısı elmalı şeker ve pamuk şeker satıcısında eridi bitti gitti...

  • 50. erkekler zeki kadından korkar

    kendini zeki sanan kadınlar tarafından ortaya atılan genelleme.