doğalgaz müjdesini unuttuk sandı galiba. tekrar verecek sanırım
Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.
Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.
Sozlock Ekibi
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. 10 şubat 2021 rte'nin vereceği müjde
-
2. 7 şubat 2021 beyza buldağ'ın tutuklanması
ikinci istibdat döneminin hukuka ve insan haklarına aykırı bir başka olayı. yani inanabiliyor musunuz, gencecik arkadaşlarımız yazdıkları birkaç harf için hapse giriyor. yirmi birinci yüzyılda insanlar hâlâ sadece bir şeyler karalamaları nedeniyle evlerinden alınıyor. birbirinden başarılı öğrenciler, artık kendilerini ifade edecek birkaç cümle dahi kursa insanlık dışı muamelelerle içeri atılıyor. hiçbirimizin yaşamsal güvencesi yok, her gün diken üstünde yaşıyoruz.
bunun ikinci abdülhamit döneminden farkı nedir? orada da gazeteler, dergiler, piyesler, tiyatrolar, sloganlar, protestolar, halk arasında kullanılan kelimeler yasaklanıyordu. mesela o dönemde "burun" demek hapis sebebiydi, bu dönemde de "kel" demek. o dönemde hafiye ve jurnalci adlı iktidar ajanları fink atıyordu, bu dönemde maaşlı troller. resmen 18 yılda 150 yıl geriye gitme deneyini yaşıyoruz. -
3. 8 şubat 2021 alaattin çakıcı mektubu
"ülkemiz de" kısmından sonrasını okumadım, zira anadilini bile bilmeyen milliyetçileri gördükçe beni bir gülme alıyor.
t: zırva -
4. 8 köpeğin saldırısına uğrayan kadın
çocukların karnı acıkmış, oyun oynamak istemişler. ne vardı biraz müsade etselerdi de kadını yeseydiler.
-
5. 792 liseden boğaziçi bildirisi
genç dediğin eğlenir, gezer tozar, bira içer, sevişir, babasının arabasını kaçırıp tur atar. ders çalışır, favori üniversitesine girmeye çalışır. geldiğimiz noktada liseliler hükümet bildirisi yayınlar olmuş. elin alman liselisi, danimarkalı liselisi en güzel oyunları, telefonları, bilgisayarları içecekleri etleri sütleri en ucuza edinebilirken, dünyanın en rahat gezen gören saygı duyulan pasaportlarına sahipken bizimkiler ise bunları sorgulamayıp iktidar yandaşlığına soyunmuş. bre karpuz kafa, en yakın mağazaya git bakalım bir bilgisayar, bir uçak bileti kaç lira, bir avrupa vizesi almak kaç gün sürüyor, ödevde kullanacağın vikipedya kaç yıl kapalı kalmış... olmaz öyle saçma lise...
-
6. masa başında çalışıp çok yoruluyorum diyen insan
zihin yorgunluğu beden yorgunluğundan daha ağır olabiliyor neden ki bu tepki? yine malesef bir takım empati yoksunlukları..
-
7. akp ile ülkemiz 50 yıl ileriye gitti
güler sabancı da iki yıl önce, berat'ın ekonomiyi uçuracağını kahkahalar eşliğinde savunuyordu.
sonuç: berat uçtu. -
8. güler sabancı eda taşpınar ilişkisi
kimseyi ilgilendirmeyecek ilişki iddiası.
-
9. 8 şubat 2021 muharrem ince'nin basın toplantısı
ahaber , cnnturk kesintisiz yayınlıyor. seçim gecesi ortadan kaybolup insanları yüzüstü bıraktın. bir kere seçime girip kaybettin tekrarlamanın muhalefete zararı var. 'yenilen pehlivan güreşe doymaz'diye kendisi söylemişti. kendisi de aynı pozisyona geçti. gram güven yok sana.
-
10. 6 başlı köpekbalığı
köpekbalığı değil traş bıçağı aq. her hafta bir fazlası çıkıyor. mach 6 turbo oynar başlı
-
11. super bowl lv
ıyi oyundu.
ozgur demirtas uyanmistir, simdi gelip karninizi super bowl mu doyuracak diye kafa acmadan dagilalim. -
12. 8 şubat 2021 fenerbahçe'nin attığı tweet
haklı bir tweet değildir. iki sene önce galatasaray fenerbahçe ile oynağı maçta doğrandı. insanlar isyan edince ağlama emojisi atan sizdiniz. resmi hesaptan yaptınız bunu. o yüzden bu tepkiyi verenlerin söz hakkı yok. hakemler hata yapar diyen sizsiniz. bu emojiyi şimdi kendiniz için kullanmaya devam edin. fenerin derdi hakemlerin hata yapması değil. hakemin kendilerine karşı hata yapmaması. öyle olunca da kimse sallamıyor artık.
https://twitter.com/…tatus/1117812268350214144?s=20 -
13. sigaradan daha fazla kansere sebep olan şeyler
belli bir yaştan sonra ebeveynler ile aynı evde oturmak zorunda kalmak.
-
14. muharrem ince
* chp'de parti genel başkanlığına aday olmam dedi; oldu.
* chp'den istifam söz konusu değil dedi; istifa etti.
* parti kurma gibi bir olayım yok dedi; parti kuracağını söyledi.
* seçim gecesi avukat ordusu hazır, gerekirse ysk önüne yığarım dedi; otel odasından adam kazandı dedi.
evet, işte böyle birisi muharrem. kendisini övenlere bakıyorsun yüzde 70'i ak troll. kalanı ise atatürk de atatürk diyen, atatürkçülükle zerre alakası olmayan, ülkücülerin, ümmetçi olmayan versiyonu ulusalcılar.
hele ki istifa ederken, sarf ettiği ifadeler, net olarak akp'ye koz vermiştir.
resmen tayyip erdoğan ağzı ile sözler demiştir.
şu an yandaşlar ve yandaş medya sevinçten deliriyor.
şu an akpli kurmaylar, zevkten dört köşe.
artık 10 gün yandaş medya bu olay konuşur. akp 10 gün chp parçalanıyor diye zafer turu atmaya devam eder.
aferim ince. aferim.
not: oyları bölmeyecek diyen akılsızlara şunu demek lazım. o yüzden mi tayyip, yüzde 0,5-1 oyu olan sp'nin peşinden koşuyor. şu an yüzde 0,2 oy bile altın değerindedir. ve ince sayesinde, millet ittifakından yüzde 2-3 oy çöpe pardon akp'ye gidecek!!.
yazık cidden. -
15. 500 bin tl'yi faize yatırmak vs ev almak
suan neyin ne olacağı belirsiz bir piyasada nakitte kalmak lazim diye düşünüyorum. degil ev, lazim değilse çöp bile almama taraftarıyım.
-
16. amerikan kültürünün dünyanın en iyi kültürü olması
serbest girisim çok oldugu icin, bir sekilde rekabet ozendirildigi icin her degisik sey aslında senelerdir amerikadan cıkıyor.
hemen fast food diye sallamıssınız ama, onun da bir sebebi var elbet.
bekar ,yalniz yasayan, yogun çalisan insanlar icin hızlı ,bol, lezzetli kalori.
yani birsey pompaladıkları icin degil, optimum cozum sundukları icin populer.
sen tabi evinde, pompa diye aglayabilirsin, hayatta tek kafanin bastigi emperyalist,pompa tarzı kelimeler.
hicbirsey dunya capında biryere sebepsiz gelmez. adamların film urunleri zaten inanılmaz,
ama tabi eminim sen fransız entel sineması izliyorsundur. mesela uyduruk ulkelerin sinemalarina bakin,hep onlarin ne kadar iyi olduklari,ne kadar kahraman olduklari ile ilgili filimler olur. amerikanın vietnam filmlerinin cogunda amerika yerin dibine sokulur. bunu yapacak baska ulke de kolay bulamazsın.(ha lesgibi vıcık vıcık propaganda filmi de olur)
(rusyanın afganistan,gurcistan,ukrayna, polonya isgallerinin ne filmleri olur, ne konusanı...)
giyimde de rahatlık, spor, şık giyinme konusunda da akımlar genelde adamlardan çıkıyor.
çunku aykırı giyinince ustune çullanacak bir toplum yok.
burada birisi yazmıstı, "terligim koptu 1saat avmde cıplak ayak yurudum kimse bakmadı" diye, insanlar sizin
giyinimize yobazlık,kıskanclık ya da ayrı hastalıklı sebeplerle takmayacagı icin degisik kiyafetler de giyebilirisn.
ozetle, amerikada uyduruk seyler yapılıp dunyaya pompalanmıyor, yuzlerce sey yapıyorlar, zamanın ruhuna,
insanların moduna, hayatın akısına uyanlar hayatta kalıyor. hersey evrim yani bu dunyada.
neyse burada çemkirirsin ama starbuckstan da kahveni alırsın, entel devrimci eksici.
edit: tamam sosyalist universite gencligi nolur mesaj kutumu patlatmayın artık, okul bitince
rusya, çine gidersiniz siz.
ben adamlarin kulturu de guzel demiyorum, optimum diyorum. ben kore,japon dizisi izleyen ,
kore ,japon,hint yemegi yiyen adamım(bu ara çin shisen mutfagına taktım,efsane efsane yalnız cok acı) .
hani amerika kulturune de belki dunyadaki en az bulasan adamım. ne lost izledim,ne game of thrones, o derece dusunun yani. -
17. adınızın ve soyadınızın etimolojik kökeni
pantelon = pantalonun rafet el roman’cası
terziyan = terzioğlu -
18. devlet isterse 6 ayda nükleer silah üretiriz
türkiye'nin (veya sıfırdan başlayan herhangi bir ülkenin) neden 6 ayda nükleer silah üretemeyeceğini komiklikler şakalar yapmadan anlatan pek göremedim, ben naçizane girişeyim :
* nükleer bir silah öncelikle madenden çıkardığınız uranyumu silaha takıp atabildiğiniz bir şey değil. doğada bulunan uranyum 238'in reaktörlerde zenginleştirilerek uranyum 235 haline getirilmesi gerekiyor. eğer atom enerjisi çok gelişkin bir düzeydeyse bomba yapmak isteyen bir ülke doğada bulunmayan plütonyum 239'u da bu amaçla reaktörlerinde zenginleştirebilir.
* nükleer programa başlamak isteyen bir ülkenin erken evrelerdeki ana amacı gizliliktir. düşmanları bunu ne kadar geç öğrenirse o kadar geç müdahale ederler. ne kadar hazırlıksız yakalanırsa nükleer silah geliştirmeye çabalayan ülke bundan o derece yüksek bir koz elde etmiş olur. bu surette sözkonusu ülkenin ilk aşamada nükleer silahı hangi radyoaktif izotopla yapmak istediğine karar vermesi gerekir. eğer ülkesinde test reaktörleri dışında plütonyum-239 zenginleştirecek tesisleri falan yapmamış, o konunun pratiğine dair bir know-how ülkeye getirilmemişse iki kere iki dört u-235 zenginleştirmek zorundadır. ülkede öyle bir anda reaktör kurmaya başlamak dünyadaki herkesin cart diye dönüp "ne oluyor" diye bakması anlamına geliyor. elektrik üreten nükleer reaktörlerde uranyum 235 yan ürün olarak üretilebiliyor ama plütonyum zenginleştirmek için farklı bir metod gerektiğinden "ben plütonyum zenginleştireceğim" dediğiniz anda zaten bomba yapacağım demiş oluyorsunuz. tüm dünya anında ensenizde bitiyor. o yüzden amacınız gizlilikse uranyumla başlayacaksınız. elektrik ihtiyacı yüzünden nükleer reaktörler kuruyoruz diyeceksiniz. evet kimse bunu yemeyecek ama işte nasip kısmet.
* uranyum nereden gelecek? yerel üretim var mı? türkiyede maden tetkik arama'nın ülkede bulduğu bütün (çıkardığı değil, saptadığı) 0.4-0.05 tenörlü uranyumun miktarı 9129 ton. bu saf hale getirildikten sonra nükleer program işletmeye yetecek kadar değil. uranyum cevheri satan kazakistan veya avustralya'da bu rakamlar sırasıyla 1664 milyon ve 745 bin ton civarında. türkiye'nin uranyum cevheri çıkarma ve işleme konusunda bir pratiği de bildiğim kadarıyla yok. dış kaynaktan uranyum alımı yaptığınız anda da işte ertesi gün tüm dünya bunu biliyor olacak. gizlilik faktörü daha en baştan yalan oluyor. bilsinler ne farkeder derseniz de geriye dönüp bakmak lazım. biz daha nükleer silah işine girişmemişken caatsa yaptırımları ile muhatap olan bir ülkeyiz, atom bombası yapmaya çalışan bir türkiye'nin etrafında uyandırdığı tehdit ve alarm da o derece büyük olacak. petrol doğalgazı geçtim, artık tarımda da dışa bağımlı ekonomisi b negatif seyreden bir ülkenin ambargolarla aşık atacak bir durumu pek yok.
* en düşük güçte taktik bir başlık için konuşursak iki test ve bir asli silah için 150 kg zenginleştirilmiş u-235'e ihtiyacınız var. bunun için 20 ton u-238 sarıkek/yellowcake gerekiyor. bunun bozunması vs sözkonusu olduğundan nükleer madde depolayacak güçlendirilmiş beton ve kurşun tesisler yapılacak. karşılaştırma yapacaksak enka'nın libya'da başladığı termik santral inşaatları 15 ay'a teslim olarak projelendirilmiştir. basınçı su nükleer reaktörü inşaatı yan tesisleriyle beraber bunun iki buçuk katı kadar sürer.
* bu uranyum 238 santrifüjlere girmek için önce gaz haline girmek zorunda. burada atom enerjisi uzmanları sarıkeki ısıtacak, "cürüfleri" yakacak, bu daha saf maddeyi hidrojen tetraflörür ile birleştirip uranyum tetraflorür haline getirecek, bunu flor içinde tekrar yakarak gaz halinde uranyum hexaflorür elde etmeye çalışacak. bu maddenin de kontrolü vs çok tehlikeli olduğundan ve daha önce hiç silah geliştirmemiş bir ülke olduğumuzdan kazaları vs gırla olmasını beklemek gerekecek. nükleer silah sahibi tüm ülkelerin silah geliştirme programları kazalarla ve ölümlerle doludur ve bunları oturup ders olarak çalışırlar.
* santrifüj dedik, bu da çamaşır makinesi sıkıcısı gibi bir şey değil. nükleer güce sahip ülkeler uranyum zenginleştirmeye yarayan santrifüj teknolojisini ya deneye deneye çok büyük bilimsel zekaları vs işin içine katarak uzun uğraşlarla buldular. “yüzbinlerce bilimadamı” var demişler. 2012 istatistiklerine bakarsak (daha yenisini göremedim) türkiye’de doktora yapmış 112.619 kişi var. lisansüstü yapmış öğretim görevlisi de 416.741 kişi. bu rakam içinde kamu maliyesi, sosyoloji ilahiyat gibi kalemlere dahil de var. tefsirle fıkıhla silah programına başlarsınız ama onun sonu gelmez. hele 6 ayda hiç gelmez.
"atom bombası yapacağım" diye amerika rusya veya çinin kapısını çalarak santrifüj dizaynı veya teknolojisi istersek verecekler mi? hayır. o zaman deneye deneye 6-10 yıl kadar bu işin içinde olacağız. 6 ayın 12 katı bir süre daha silah yapılmaya başlanmadan yalnızca teknolojisini ayarlamakla geçmiş olacak. 90'larda nükleer test yapan pakistan'ın nükleer programının babası olan abdül kadir han santrifüj teknolojisini iran kuzey kore ve libya ekseninde bir kaçakçılık zinciri ile elde ettiğini itiraf etmişti. pakistan ekonomisi 90’larda oldukça kırılgan olduğundan sıfırdan öyle olmayan bir akademik gücü laboratuarları reaktörleri vs santrifüj teknolojisi bulmak için seferber edemediler. kaçakla göcekle dünyanın terörist addedilen ülkelerinden edinmek zorunda kaldılar. diğer taraftan can düşmanları hindistan bomba geliştiriyordu ve korkudan acilen kendileri de bomba yapmak istiyorlardı ona rağmen o işler öyle olmadı. pakistan silah programı “1976’da bombamız olacak” şiarıyla 1972’de başladı. test bombası 1998’de patladı. 26 yıl. (52 adet 6 ay)
* pratik olmak için bu santrifüj cihazlarından binlercesi gerekiyor. o önceden ürettiğimiz uranyum hexaflorür gazı bu santrifüjlerde zenginleştirilmiş uranyum haline getirilecek ve bu da çok yavaş işleyen bir sistem. iran 2000'lerin başlarında ufaktan gizlice santrifüjlerde uranyum zenginleştirmeye başlamış ve 2010 yılında uranyum zenginliğini (kütledeki u235 oranını) %20 olarak açıklamıştı. iran santrifüjleri 5-6 yıldır dönerken ambargolardan anlaşmalardan önce %20 seviyesine ancak ulaşmışsa daha reaktörleri depoları inşa etmeden 6 ay kim nasıl diyebiliyor.
* haydi hepsi oldu elde testler dahil bomba yapmaya yetecek kadar zenginleştirilmiş uranyum birikti. bomba dizaynı? nükleer bomba dizaynı ve teorik olarak nasıl yapılabileceği bir sır değil. wikipedia'da da açsanız atom bombasının kesitini gösteriyor. ancak içe göçmeli/implosion tetikli bir dizaynda hangi kudretli patlayıcıların ne kadar kullanılacağı falan bunlar teoride değil pratikte yatıyor. o pratik bizde yok. olan ülkeler de bizle o tip şeyleri asla paylaşmıyorlar. (nato içinde bile nükleer bilgi alış verişi yok anca us-uk arasında delivery anlaşmaları var) nitekim hiroşima ve nagasaki dizaynları üzerine çarşaf çarşaf bilimsel makale yazıldığından sıfırdan çalışabilir bir nükleer bomba dizaynına ulaşmak (kazalar ölümler vs göz önüne alındığında) nükleer pratiği olmayan türkiye için iyimser bir tahminle 8-9 ay kadar alır denebilir.
* silahın testleri bitmiş varsaydık, birkaç kiloton yield ile başarılı bir test patlaması da yapıldı diyelim. silahın üretimi test bombasından farklıdır. test bombası dizaynın aşırıkritiklik düzeyi ve yield oranını ölçmek için daha çok yapılır. eğer dizayn istenen güçteyse bu dizayn atılabilecek bir bombaya çevrilmelidir ki o kısım bir kazaya en çok yaklaşılan an kabul edilir. zira orada süperkritik zenginleştirilmiş radyoizotoplarla uğraşıyorsunuz, en ufak bir kazada hadi nükleer seviyede bir patlama olmasa da oluşacak patlama test laboratuarı, fabrika vs herşeyi (bilimadamları dahil?) haritadan silecek bir güçte olur. o vukua gelirse programın tekrar ayağa kaldırılması için kaç altı ay gerekir onu hesap etmek zor.
* tüm engelleri geçtik ve bombayı da ürettik. neyle atacağız? delivery sistemimiz var mı ki o işlere girdik? roketsan bora kısa menzilli balistik füze desek nükleer tehdidimizin çapı 360 km mi olacak? sinop'tan atıp novorossiysk'i vuralım desek menzil 3km kısa kalıyor. bir altı ayda da kıtalararası icbm yaparız mı diyeceksiniz? uçaktan som seyir füzesiyle atalım deseniz nükleer tehdidimizi s400'lerin cayır cayır çalıştığı bir ortamda f16'ya mı ihale edeceksiniz. ha bu arada rus mobil bataryaları urallarda dağ tepe gezerken istanbul'a bu esnada bakar haldeler.
* altı ay olmadı ama görünüşe göre 12-18 yılı buldu. nice milyar dolarlar nice okullara üniversitelere vs harcanacak para ülke savunmasında asla aktif olarak kullanılamayacak bir şeye harcandı. bu sırada programın açığa çıkmasından geliştirilmesine, silahın test edilmesinden üretilmesine varıncaya dek türkiye'nin karşılaşacağı baskılar tecritler ve ambargolar silahın askeri olarak türkiye'ye vereceği teorik kozla kıyaslanınca çok dengesiz bir şekilde büyük kalıyor. zira atom bombası sahibi olan ülkeler de bir türlü "atom bombamız var oh artık güvendeyiz" diyemiyorlar. onun yerine hala deli gibi konvansiyonel güçler tanklar gemiler uçaklar ve bunların ihtiyatlarını bulunduruyorlar. neden dersiniz? çünkü atom bombası düşmanları sınırlarında olan ülkelerin caydırıcılığına pek de katkı yapmıyor. pakistan'ın kuzey kore'nin çin'in hali de o. yani düşman kapıkuleden girmeye kalksa ne yapacaksınız, edirnenin oralara nükleer silah mı atacaksınız?
özet : 6 ayda bir numaralı reaktör inşaatının kolin-kalyon-limak-cengiz konsorsiyumuna ihale edilmesi süreci ancak tamamlanır. ondan sonraki 17.5 yılda neler olabileceği ise iskambil falı seviyesinde bir spekülasyon içeriyor. 6 ay olmaz 18 yıl olur evet bombayı azmeder yaparız tabii ama pakistanlılar da bombayı yapınca erişmeyi umdukları prestije ve güvenliğe de erişemediler, zira o işler bombayla olmuyor. -
19. kaza sigortası yaptırıp eşini uçurumdan atan adam
bir an ''vavien'' filmi ile alakalı başlık açıldı sandım. insan artığı dolu memleket yemin ediyorum.
-
20. 8 şubat 2021 m. ince'nin chp'den istifa etmesi
sırf koltuk için, iktidar bir seçim daha kazansın diye çabalaması olayıdır... 1994'te de böyle olmuştu. bölünen sol sayesinde refah partisi kazanmıştı seçimleri.
şuradan okunabilir.
https://twitter.com/…tatus/1291698512195997698?s=19
gına geldi iktidar dururken muhalefeti eleştirilenlerden.
şu başlıkta incelendi
(bkz: muhalefeti eleştiren muhalifler)
edit: "chp'den istifa ediyorum, cumhur ittifakı'nda da asla yer almayacağız" demiş. ben muharrem ince'yi az çok tanıyorsam, önceki söyledikleri gibi davranırsa demek ki cumhur ittifakına dahil olacak. -
21. clubhouse
kendini her konuda konuşmak zorunda hisseden sürüsüne bereket insanı bulabileceğiniz app. başlarda merak edip biraz takıldım ama şu an sadece günlük cringe dozumu almak için giriyorum. mesela bugün, "kolestrolüm yüksek ve gece aç kalırsam başım ağrıyor" diyen hastaya "akşam yemeğinde daha fazla yağ tüketin, acıkırsanız ağzınıza terayağ atın" diyen doktor gördüm. "hepimiz allaha inanmak zorundayız ama bilimadamları muaf, onlar iki cam kavanozla bi odaya girip üç senede 'buldum!' diye çıkıyorlar, onların içgörüsü olduğu için evrenin sırrına erişmek için allaha muhtaç değiller" diyen ve benzer saçmalıkları 25 dk kadar anlatan bir tasavvuf düşünürü arkadaşımız da vardı. hele de bir kaç tane, girdiği her kanalda aynı saçmalıkları anlatan ünlü bulur onları takip ederseniz iş iyice yürüyor zaten.
-
22. 2. el otomobil piyasasında satışların durması
bu aralar arabayı değiştirmeyi düşünüyorum, sıfır almayı planlıyorum ama normalde öyle sıfır takıntım yok.
yani aynı aracın temiz, 1 yaşında falan 10-12 bin km'deki halini de alırım. çünkü normalde sıfıra göre ciddi fiyat avantajı olması lazım di mi? sonuçta biri almış 1 sene binmiş bi dünya yol yapmış di mi? yok amk. sıfırı 350 bin lira arabanın, yavşak 15 bindeki arabasını koymuş 340'a. açıklamaya da çok temiz yazmış. paşama bak ya. yüzsüz ibneye bak ya. tamam serbest piyasa şu bu da bunun adı adam sikmeye çalışmaktır. eskiden anahtar çevirsen araba %10 değer kaybederdi, bırak 1 sene kullanmayı. galericilere hiçbir şey olmaz, onlar yine yolunu bulur da piyasadaki bu küçük "yatırımcı" şark kurnazlarının götüne girmesi dileğiyle.
ülkeye isterse 10 yıl sıfır araba girmesin, benim arabaya da meteor düşsün yansın yok olsun, yine de bu pezevenklerden araba alacağıma paten alır kaya kaya giderim. en azından bunlar bana kaymamış olur. ya da at alırım amk. arkadaşlık da yapar. -
23. türk kızlarının kibar erkeklerden hoşlanmaması
kadınların dediğine değil yaptığına inanın. büyük oranda doğru önermedir.
-
24. 7 şubat 2021 nihat özdemir açıklaması
peşin not : fenerbahçeliyim, tam 37 yıllık.
ben böyle ülkenin amina koyayım dediğim açıklamadır. bu adam da tff başkanı ha. ulan, 150 sağlık çalışanı bir araya gelip niye küfrediyor. bunlar 150 hademe heralde, yoksa 150 doktor birleşip küfrediyorsa, böyle doktorların da ta amına koyayım, ki inanmıyorum. böyle yalancı federasyon başkanının ta.
edit : tff yerine tef yazmıştım, onu duzelttim. -
25. içine girme isteği uyandıran diziler
(bkz: fringe)
içinde bulunan her türlü bilim dalının yanında, özellikle paralel evren meselesi beni benden alıyor, dolayısıyla içine girme isteği de beraberinde geliyor. -
26. cüneyt özdemir
pr uzmanı oldu adam. kim bilir neyin reklamını yapıyor...instagram influencerlarından bir farkı kalmadı artık. cüneyt subaşı...
-
27. dogecoin
sikimhavasi nickli yazarin her gun ayni enrtyi gece yarisi silip silip yazdigi baslik. bikkinlik getirmistir, neden ucurulmaz ki?
-
28. insanın kendine itiraf edemediği gerçekler
kendine itiraf edemedigi seyi sozluge neden yazsin insan anlamis degilim.
-
29. ilişkilerde kavga başlatan harika sorular
bu yazılanlar bana çok basit geldi ya. sanırım evli erkekler daha başlığa toplanmamış.
ailesine 20 bin harcadıktan sonra sorduğun. sende 300 tl vardı naptın? -
30. 8 şubat 2021 istanbul fırtınası
sarıyer'den bildiriyorum. beykoz'a doğru yola çıktık geliyoruz.
-
31. ozan tufan'ın golünü yiyen galatasaraylı hakem
-
32. tesla'nın 1.5 milyar dolarlık bitcoin alması
bir manyağın kendi kendine eğlenmesi . madem alacaktın doge alsaydın ya puşt
edit : sevgimden puşt dedim. elon reyizi çok severim olum. to the moon ! -
33. 7 şubat 2021 hastane basan ayılar
bu topraklarda binlerce yıllık bir yerleşim var netice bu.şurada 100 yıllık avustralya 300 yıllık kanada bu kadar kısa sürede sistemi oturtmuş.medeniyeti inşa etmişken,neden bu ortadoğu denen yere medeniyet gelmiyor ? insanlar bunu neden sorgulamıyor ? kimse üzülmüyormu acaba şu ülkenin düştüğü hale.bu insanların doktora saldırmasının sebebi tamamen medeniyetsizlik ve geri bırakılmışlık.evet göz göre göre,geri kalmayı tercih ediyoruz ve bu tercihi değiştirmek yerine her geçen gün dahada batmayı tercih ediyoruz.
-
34. selçuk tepeli
bugünkü yayında mahir ünal’a ağzının payını vermiştir.
-
35. rize'de doktora orakla saldırı
alet edevat da kullanmaya başladıklarına göre insanlık için büyük bir sıkıntı bekliyor bizleri.
tanım: mordor'da sıradan bir vaka. -
36. binance
shortculara allah rahmet eylesin diyor geride kalan longculara sabir diliyorum.
-
37. uyku felci sırasında uyanma yöntemleri
çok basit anlatımıyla bundan o anda kurtulmak için yukarı bakın... uzun uzun yukarı bakın. çünkü bu olurken sadece göz kaslarınız çalışıyor ve yukarı baktığınızda göz kapağınız otomatik olarak açılıyor ve uyanıyorsunuz. (şuanda gözünüzü kapatıp yukarı bakıp deneyin. göz kapaklarınızın otomatik olarak açıldığını göreceksiniz.)
okumaya üşenmeyenler için detaylıca anlatayım.
yıllardır bunu yaşıyorum. teknik olarak nedir ne değildir işin uzmanları çok daha iyi anlatabilirler. doktorların söyledikleri kısaca şöyle;
- beden uyuyor, beyin uyanık.
ama doktorların bahsettiği şeyde detaylar eksik... detaylar önemlidir...
bu zıkkım olduğu sırada aslında ağır bir rüya içinde oluyorsunuz. bir keresinde bu olduğu sırada, bunun olduğunu farketmeniz bile ciddi bir tecrübe istiyor. çünkü genelde o sırada paniklemek ve korkmakla meşgul oluyorsunuz. tam olarak uyanınca anlıyorsunuz neyin ne olduğunu. tabi iş işten geçmiş oluyor.
2006-2010 yılları arasında aralıksız her akşam bunu yaşıyordum. şimdilerde yılda 1-2 defa. bu zıkkım ilk olduğu sıralarda ciddi ciddi korkuyordum ne oluyor diye. o zamanlar bunun psikolojik olduğunu bile bilmiyordum. zaten bilmemek beni korkutuyordu.
gel zaman git zaman bu iş artık bende geceleri bir oyuna dönmeye başladı. kimi zaman kurtulmak için hiçbir şey yapmıyorum ve kendi kendine geçene kadar hissettiklerimi gözlemliyorum, kimi zaman uyanmak için saçma sapan denemeler yapıyorum. hatta nasıl başarıyorum hiçbir fikrim yok ama bazıları olurken direk bir rüya moduna geçip, kontrollü bir rüya yaratabiliyorum. hoş bu biraz nadir oluyor...
şimdi gelelim bunun olduğunu nasıl farkedeceğiz kısmına.
inanın bunu tecrübe eden herkes aynı şeyleri yaşıyor mu bilmiyorum. fakat bende olduğu sırada ilk farkettiğim şey yüksek bir ses. boğuk bir şelale sesi gibi. ben olayın olduğunu sesten anlıyorum. çünkü diğer tüm belirtileri birebir gerçekçi bir rüya deneyimi ile aynı. bunda tek fark yoğun bir ses olması. tabi bunu çözebilmek, hemen tepki verebilmek benim yıllarımı aldı. inanın anlamanın kolay yolu nedir bilmiyorum.
bu kişiden kişiye göre de değişebilir ama bu olduğunda ben sadece gözlerimi kontrol edebiliyorum. ilk satırda da bahsettim bundan.
hızlıca kurtulmak istiyorsanız bunu anladığınız an yukarı bakın. evet evet bildiğimiz şekilde rüyanızda yukarı bakın. çünkü gözleriniz o sırada gerçekten de yukarı baktığı için göz kapaklarınız aralanıyor ve 5-10 saniye sonra otomatik olarak görmeye başlıyorsunuz ve bu kabustan kopmaya başlıyorsunuz. gerçekten uyanana kadar yukarı bakın... (hatta dikkat ederseniz rüya gören insanların gözleri kıpır kıpır oynar. aslında bu oynamalar rüyada sağa sola baktığı için oluyor. yani göz kaslarınıza kesinlikle komut gönderebiliyorsunuz.)
ve işte 2. detay;
yukarı baktınız ve uyandınız. iyi hissediyorsunuz. sorun çözüldü... heh işte bu kadar emin olmayın. çünkü sorun çözüldüğünü sandığınız sırada gene bir rüyanın içinde olmanız pek muhtamel. zaten insanların gördüğü saçma sapan şeyler bu anda olan şeyler. onlar uyandıklarını zannediyorlar ama aslında uyku felcinden kurtulup rüya görmeye devam ediyorlar. ve o sırada gördüğünüz rüyalar gerçekten baya hd kalitesinde oluyor. tüm hisler tüm duyular da açık oluyor. yani tecrübe ettiğiniz şeyleri gerçekten ayırmak bir hayli zor.
hatta daha derin bir detay vereyim.
bilinç uyandığını zannettiği için bu tip rüyalar genelde yatakta başlıyor. yani gerçekten uyanma deneyimini yaşıyorsunuz. fakat hala uyumaya devam ediyorsunuz.
böyle anlatınca inception filmi gibi gözüktüğünün farkındayım. ama neredeyse teknik olarak ta kendisi. uyku felcinden sonraki rüyada, rüya içinde olduğunuzu anlaması ilkinden çok daha zor. kimi zamanlarda ben bile anlamıyorum bunu.
aslında bunu da çözmenin bir yolu var ama nasıl tarif edeceğimi bilmiyorum. gerçekten uyanma olduğu sırada hisler daha sancılı. çünkü o sırada çok uykun ve uykulu bir halin var. yani sabahın körü uykun var işte. hal böyle olunca ben gerçekten uyandığımı sadece çok uykum varsa emin olabiliyorum. yani uyanıyorum ama gözlerim kendiliğinden kapanıyor ve hemen tekrar uyumak istiyorsam "aha harbi uyandım" diyorum. ama uyku felcinden kurtulup yataktan zımba gibi kalkıyorsam "bir şeylerin" ters gittiğini farkediyorum.
fakat bu uyku felcinden sonraki rüyanın güzel olan kısmı "uyanması", normal rüya ile aynı şekilde oluyor. yani uyku felcindeki gibi kurtulmak için çabalamanıza gerek kalmıyor...
yapmamanızı önereceğim de birkaç şey var.
boşuna kolunuzu bacağınızı oynatmaya çalışmayın. uğraşmayın yani. bakın ben çok uğraştım. işe yarasaydı bunu yazardım. ayrıca siz hareket etmeye çalıştıkça sizi daha çok sıkan birşeyden bahsediyoruz. namussuz çivi çiviyi söker felsefesine and içmiş gibi. siz uğraştıkça o sizi daha da baskılıyor. ve sonuç olarak siz hareket edemedikçe daha çok korkuyorsunuz... zincirleme gidiyor. bu konuya dikkat edin.
bağırmaya da çalışmayın. saçma ama ses çıkmıyor. hiçbir yolu yok.
bir de korkmayın. olan şey doğaüstü cinler periler filan değil. tamamen doğal ve psikolojik bir sorun. sizi hiçbir zaman öldürmeyecek. fakat ölmeyeceksiniz diye de doktora gitmeyi ihmal etmeyin. ben evhamlı birisi olmadığım için bir tedavi almadım ama bildiğim kadarıyla bunun bir çok tedavi yöntemi var.
ben bu işi aşmanın sadece iki kolay yolunu buldum.
1- yukarı bakmak
2- hiçbir şey yapmadan durmak.
zaten hiçbir şey yapmadığınızda belli bir süre sonra ya uyanıyorsunuz ya da bir rüyaya geçiş yapıyorsunuz. ama uyarayım geçmesi uzun sürüyor. yani kısa yoldan bu işi çözmek istiyorsanız yukarı bakmak en hızlı çözüm bence.
en önemlisi bu işi kökten çözmek istiyorsanız ya profesyonel bir tıbbi destek alın ya da psikolojinizi bozan şeyleri bir şekide çözüme ulaştırmaya çalışın.
ben bu konularda gerektiğinden fazla cesur birisiyim. olayın ne olduğunu anlayana kadar beni de zorlamıştı ama sonra problemin psikolojik olduğunu anlayınca pek sallamamaya başladım. zaten uzun da olsa bir süre sonra azaldı azaldı ve neredeyse artık hiç yaşamıyorum. hoş yaşadığımda da oyuncak gibi ben onunla oynuyorum. ama işte herkes benim gibi tepki verecek ya da vermesi gerekiyor gibi saçma birşey de söylemiyorum. hassas olan kişiler için bu çok ciddi bir rahatsızlık haline dönüşebilir ve hayat standartlarını aşağı çekebilir. o yüzden aşamıyorsanız buralarda yazılanlara hiç bakmadan doğru bir doktora gözükün. -
38. danimarka başbakanı matte'nin cam silmesi
şimdi buna pr denecektir.
pr mı değil mi bilmem ama buz gibi bir gerçeği söyleyeyim; avrupada başbakanlar, bakanlar vs. göreve gelmeleri ile gitmeleri arasında servetlerini 10'a 100'e 1000'e 1 milyona falan katlamazlar. nasıl geldilerse öyle giderler.
ülkemizdeki müslüman siyasetçiler? en kıtıpiyoz makama gelen servetini 20'ye katlıyor. bir yüzükle siyasete girip ailecek gemiciklenen bile var. nasıl oluyor da oluyor bu işler? avrupada neden olmuyor? -
39. fenerbahçe
twitter'da #türkfutbolunatemizeller şeklinde hashtag açan taraftarlara sahip kulüp.
şimdi bakalım bu tag'in açılmasına sebep olan maçta yaşananlara.
1- serdar aziz'in donk'a yaptığı müdahele > penaltı ve sarı kart ( aynı pozisyonun örnekleri bu sezon ligimizde defalarca yaşandı. en yakın örneği başakşehir maçında galatasaray aleyhine verilen penaltı).
2- serdar aziz'in köşe gönderinin orada emre kılınç'a yaptığı müdahele > net bir sarı kart.
bu iki pozisyonu buradan izleyebilirsiniz.
3- caner erkin'in mostafa'ya bilerek attığı dirsek > kırmızı kartın babası. buradan görünebilir.
4- herkesin bildiği iptal edilen gol pozisyonu > ofsayt kamerasından bakıldığı zaman net şekilde görülüyor ofsayt. ofsayta kale arkasından bakılmaz, bunu anlatmayalım artık. hepiniz yaşını başını almış belli olgunlukta insanlarsınız.
5- cisse'nin penaltı beklediği pozisyon > alakası bile yok, kendini atmaktan sarı kart almalıydı. rezillikten başka bir şey değil.
linnes'in penaltı beklediği pozisyon vb. gri pozisyonları değerlendirmeye bile almadım. gereksiz olurdu, ben bir galatasaraylı olarak mesela o pozisyona penaltı vermezdim. fazla basit.
neyse diyeceğim şudur. bunların yaşandığı bir maçın ardından hiç top oynamayan, galibiyete gram yaklaşmayan fenerbahçe'nin taraftarı bu etiketi twitterda gündeme sokuyor. üstelik seyircisiz maça seyirci alınmış ve tff başkanı bunun sadece bu maça özgü bir olay olduğunu ve tekrarının olmayacağını çok rahat bir şekilde anlatmış. sen ise şöyle bir maçın ardından kalkıp yönetimi, teknik heyeti veya futbolcuları eleştireceğin yerde dış mihraklara suç atıyorsun.
söylediklerim yanlış anlaşılmasın. bir galatasaraylı olarak bu durumdan zerre şikayetçi değilim. sayfalarca yazsak fenerbahçe taraftarını uyandıramayız zaten. ama şunu net olarak söyleyebilirim. galatasaray'ın en büyük şansı fenerbahçe taraftarıdır. bu sene oluruz olmayız bilemem ama fenerbahçe taraftarı bu çizgide olduğu sürece galatasaray daha çok şampiyon olur.
allah bereket versin, ve hepinize tekrar geçmiş olsun. -
40. berat albayrak'ın öldürülmüş olma ihtimali
bahse girerim zamani geldiginde tayyip daha hizli kaybolacaktir. ben kan dokmeden de kaybolacagini dusunmuyorum ama bir noktada sirra kadem basacagina eminim.
cunku bu ulkeye verilen zararin buyuklugunu en iyi onlar biliyorlar ve gittiklerinde yaptiklari ortaya cikinca da namuslu insanlar tarafindan yargilanacaklarinin farkindalar. -
41. bir kadını kaybetmenin en kısa yolu
çok sevin kaybedinciler gelmiş. ayı yavrusunu severken öldürürmüş misali severseniz kaybedersiniz elbette.
-
42. ahmet hakan'ın siyasi görüşü
ne olursa olsun nişantaşı'nda oturabilmeliyim partisine mensuptur kendisi.
-
43. bitcoin
balinaların yön verdiği piyasa. burdakilerde boş atıp dolu tutma peşinde. yok böyle olacak yok şöyle olcak. kaç olacağını ancak balinalar bilir. yatırım tavsiyesi değildir.
-
44. metro turizm otobüsündeyken dinlenecek şarkılar
elumize verdiler.
-
45. karşılıklı sigara içmek istenilen karakterler
sigarayı kendim ısmarlama şartıyla jesse pinkman . ben ısmarlayacam diye ısrar ederse, ilk fırtı ona çektirip öyle içerdim.
-
46. 8 şubat 2021 boun atatürkçü düşünce açıklaması
yönetim kurulu başkanı sadık can perinçek olan topluluğun açıklaması. hani şu tarih mezunu olup da dışişleri bakanlığı'na bürokrat olarak atanan...
zift sıçmıklarını okumadan önce bilmekte fayda var.
iki ekleme yapayım:
1. "kim yazdıysa yazdı" itirazını kabul etmiyorum. çin lobisinden akacak iki kuruş para için uyguları terörist ilan edip sosyal medyada bastonlu dedeleri, çocuklu anneleri "teröristler ülkemizden atıldı" diyerek gururla linç eden şerefsizler ve başkalarının haklarını çiğneyerek, liyakatı umursamadan baba tarafı torpille devletin büyük makamlarına yerleşen vatan hainleri bugün kalkıp da insanlara milliyetçilik ve protesto dersi ve-re-mez.
2. her ne kadar "ulan akp'den tek farkınız bira yudumlamanız" diyerek konuyu kapatmak istesem de hakaret etmeden, yaftalamadan kendi itirazımı anlatmaya çalışayım. bu tek bir elden çıkmış açıklamanın tek bir amacı var: hdp ve demirtaş bahanesiyle boğaziçi öğrencilerini yalnız bırakmak. "üniversite dışındaki eylem" ifadesi sadece boğaziçi dayanışması adlı sosyal medya hesabı yöneticilerini değil; boğaziçi öğrencisi olmayıp da bu öğrencilerin yanında olmaya çalışan bütün insanları kapsıyor.
neden boğaziçi öğrencilerini sadece boğaziçi öğrencileri savunsun? neden tamamen anti-demokratik bir kayyum atamasına karşı sadece bu bir avuç öğrenci dursun? neden bu bir avuç öğrenciyi polis ordusunun ve bütün imkanlarıyla bu öğrencilerin kafasına balyoz indirmeye çalışan iktidarın insiyatifine terk etmemiz gerekiyor?
bu haksızlığı neden hissetmememiz, bastırmamız gerekiyor? ve iktidar bütün öğrencileri terörist ilan edip osman kavala'nın karısına çirkefçe saldırabilecek kadar bütün halkı doğrudan veya dolaylı bir şekilde zan altında bırakırken neden sessiz kalmamız gerekiyor?
söz konusu mektupta tam olarak bu yüzden sadece boğaziçi'yi ilgilendiren konular yoktu, zira o mektubun arkasında sadece boğaziçililer yoktu. bazı ifadeler hoşuna gitmemiş olabilir, ancak bu ifadelerden yola çıkarak öğrencileri ve boğaziçili olmayıp da öğrencileri desteklemeye çalışan insanları ayırmak ve geri kalanları da marjinalleştirerek protestoları teröre kanalize etmeye çalışırsan, o zaman senin amacın öğrenciler değil; doğrudan iktidarın yanında saf durmaktır. -
47. 8 bin tl maaş almak
analiztörolog olarak size hesap yapacağım;
2013 ocak ayında işe başladığımda 2850 tl maaş aldım. dolar kuru o zaman itibari ile 1.77 idi, gram altın 95 tl.
1610 dolar ve 30 gram altına tekabul ediyordu ve bu maaşımın yarısıyla ödeyecek kadar kredi çekip, iyi bir araba aldım( marka yazmıyorum).
o zaman maaşımın yarısıyla geçinmekten korkmadım ki, gayet de rahat ötesi bir geçimim söz konusuydu.
gün geldi kurlar değişti maaşlar değişti vs şu an adlığım maaş 7500 civarı bir maaş.
şu an bu maaşımla 1050 dolar ve 17 gram altın alabiliyorum.
ancak bırakın maaşımın yarısıyla ödeyecek kadar kredi çekmeyi, kredi ödeyebilecek bir durumum yok şuan.
ki eskiden haftada en az 1-2 defa biyerlere gidip içer sıçardık, şimdi böyle bir imkan söz konusu değil.
sonuç olarak keşke herkes bu ülkede çok çok iyi maaşlar alsa geçim derdi vs olmasa, ailesiyle yılda en az 1 kere de olsa 1 hafta kafa dinleyecek parayı kazanabilse. -
48. çiftçinin cebinde iphone 6 telefon var
üstü kapalı olarak diyor ki “siz aç köpeklerin ne haddine akıllı telefon, internet falan.. akşam çayını içip diriliş ertuğrul'u izle yat uyu daha ne istiyorsun”
anadolu'nun herhangi bir yerinde yaşayan genç kardeşim gör işte. akp'nin sana verdiği, vereceği değer işte bu.
biliyorum seçimlerde sümüğünü atmazsın ama yine de gör bu zihniyeti. -
49. omurilik soğanını bilmeyen doktor
lan ne yaygara yapıldı be. olabilir yani insanlık hali.
gerçi bunun iman tahtası var, bıngıldağı var, ense kökü var, alın çatısı, ümüğü, döşü, adem elması var. böğrüme öküz oturdusu var, yanlarım ağrıyor var, duru su döküyorumu var...ay söylerken yoruldum. doktorumuza geçmiş olsun dileklerimi sunuyor, bir an evvel hasta dili edebiyatı ve jargonunu öğrenmesini tavsiye ediyorum. -
50. yazılımcıların her şeyi yapacak bir kod yazmaması
önce her şeyi tanımlayın, yazması kolay :) matematikçilerin formülize edebildiği her şey yazılabilirdir.