Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. şehirlere özgü buluşma yerleri
-
2. taksicilerin suriyeli korsanlara isyan etmesi
--- spoiler ---
geçtiğimiz aylarda türkiye gündemine oturan uber tartışmasının bir benzeri ankara’ya sıçradı. altındağ’da yaşayan suriyeli mülteciler, kendi araçlarıyla korsan taksicilik ve minibüsçülüğe başladı. taksiciler, “iş çığırından çıktı, ekmeğimizi elimizden aldılar. 45 tl’lik yere 25’e tl’ye götürüyorlar” dedi.
--- spoiler ---
link
beter olun, taşıyacak müşteri bulamayın... -
3. sevişmek istenen ünlüler
bakıyorum sikilmedik ünlü bırakmamış gençler.
aykut kocaman +1 -
4. kadın vücudunu kadına göstermeden denize girmeli
hatta, gorunmezlik iksiri icip ortadan kaybolmalidirlar.
40 yasındayken 15 yasındaki bir kız çocuğuyla evlenen, bunu normal kabul eden ve ahlaki bulan bir adet yobazin aciklamasi. -
5. sözlükçülerin en az 2 kez bitirdikleri dizi
(bkz: fringe)
(bkz: sons of anarchy)
(bkz: misfits)
(bkz: behzat ç) -
6. kişinin 15 yaşındaki haline vereceği öğüt
4 sene sonra bitcoin diye bir şey duyacaksın . git ondan 500.000 tane al ve 2017 kasım ayından önce sakın satma .
-
7. ekşi sözlük yazarlarının ilk 3 sevgilisinin adı
(bkz: luzumsuz basliklarda bu gun)
-
8. tapılası otomobiller
niye lan manyak mısınız?
-
9. süleyman soylu
chp yöneticisi ali gümüş, afrin'de şehit olalı 5 ay oldu. bugün şehit olsaydı süleyman soylu muhtemelen cenaze törenini yasaklardı.
-
10. idam sehpasında söylenecek söz
(bkz: imam hatipler kapatılsın)
-
11. eşek gibi çalıştıktan sonra erkeğe yemek yapmak
içeri gidip televizyon izlemek yerine mutfakta sizinle muhabbet ediyor, yardımcı oluyor ve masayı kuruyorsa ne ala. hatta sadece kendin için yemek yapmaktan daha mutluluk vericidir. hayat yardımlaşan insanların varlığı ile daha güzel.
-
12. bim ve a101'de fiyatların uçması
halkımız kiremit tozu yer yine de reisten vazgeçmez. boşuna heveslenmeyin 15 temmuz hain alçaklar emperyalist uşakları... ben mesela, bugüne kadar reise tek bir oy vermedim, ama böyle işten çıkarmalar, zamlar, suriyelilere vatandaşlık vermeler felan devam ederse ilk seçimde oyum kendisinin olacaktır.
-
13. kanada'da yaşanan ilginç hırsızlık videosu
guvenlik kameralari 4k cekim yapiyor sanirim.
-
14. güvenilir erkek bulmanın çok zor olması
kısmen doğrudur.
kızlar ilk adımları kendileri atsa aslında olay bambaşka olabilirdi ama ilk adımı atan erkeklere bakarak karar verdikleri için çok yanılıyorlar.
güvenilir erkek biraz da böyle ona buna yürüyeyim, mesaj atayım derdinde değildir, o yüzden kızlar ararlarsa bulurlar ancak kendilerine yürüyenler arasında güvenilir olanı seçmeye çalışırlarsa daha çok başarısız olurlar maalesef. -
15. dolar dip yaparken sesi çıkmayan ekşici
biraz kafası çalışıyorsa ve azıcık ekonomi biliyorsa doların yükseleceğini bilen ekşicidir.
bu arada 4,58 olan dolar neyin dibiyse artık. -
16. 29 haziran 2018 eren erdem'in gözaltına alınması
kk kına yaksın
bu kadar öngörüsüz , böyle vizyonsuz adam olamaz valla. mv dokunulmazlıkları teklifini kabul ederken pek bir havalıydı. fakat sadece muhalefet milletvekillerine kullanılacağını algılayamamış. yazık bu adam yüzünden ne hallere düştü ülke. -
17. rte'den sonra akp'nin başına geçecek şahıs
akp diye bir parti yoktur. rte gerçeği vardır. rte'den sonra akp anap gibi tarihe karışacaktır.
-
18. pucca'nın aile evine polis baskını yapılması
şaka gibi olay.
nurtopu gibi faşizmin ülkeye verdiği trajikomik havanın karikatürlere konu olacak en yeni saçmalığı.
bir takipçisi pucca'ya diyor ki:
“ülkeyi bok kokan size teslim etmeyeceğiz. merak etme, yüzde 20’lerde kalacaksınız. batı’nın uşakları”
pucca da oğlu batı üzerinden şu cevabı veriyor:
“tabii batı’nın uşağıyım… başka neyi olacağım, bayağı uşaklık yapiyorum.. canım batı, uşağınım, köpeğinim hatta… batı kalp ben.”
daha sonra da babasının evine bu tweet gerekçesiyle baskın yapılıyor ve oğlunun adının neden batı olduğu sorgulanıyor.
link
edit: düzeltme ve sıfat değişimi.
edit:
aile evi kavramını sorgulayanlar olmuş. bu haberde sorgulanacak şey bu mudur? başka şeyleri sorgulamanız gerekiyor arkadaşlar ama yine de açıklayayım:
aile evi, evlendikten ya da kendimize ayrı ev açtıktan sonra doğup büyüdüğümüz ya da ana babamızın ikamet ettiği, hukukun sağladığı hakların da ötesinde, hayat yolundaki bütün fırtınalardan sonra istenmesek ve istemesek bile hiç koşulsuz geri dönebileceğimiz; kimilerimizin artık sahip olmasa, çeşitli sebeplerle geçmişte bir yerlerde hazin bir hatıra olarak kalmış olsa bile gün gelip anılarımız döküldüğünde dudaklarımızdan bu isimle anacağımız, evdir.
anadolu gibi zamanla erilleşmiş coğrafyalarda ise belki daha çok aşina olduğunuz haliyle anılır: baba ocağı
nuri bilge ceylan'dan güzel bir somutlama.
edit: kendisine ne bir sempatim var ne de bir yazısını okumuşluğum. ancak benim kendisinin fanı olmayışım olayın haber değerini yok etmiyor. absürt ve can yakıcı.
edit: asıl sebebin seçim gecesi attığı tweetler olduğu ve kendisinin bunu çarpıttığı da söyleniyor ama gordüğüm bütün haber sitelerinde olayın oğlunun adı kaynaklı atılan tweet sebebiyle vuku bulduğu yazılmış. kendisi böyle bir 'kandırmaca' içine girdiyse zaten ortaya çıkacaktır ve kötü şöhretini katlayacaktır. öte yandan halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden kimler kimler varken pucca'ya bu tweetler üzerinden baskın yapılması ne derece adildir? muhalifleri kurşunlamak isteyenler halkı neye yönlendiriyor?
edit: çeşitli uyarılarla eklemeler ve değişiklikler yapıldı.
edit: diken'in kaynak gösterilmesine laf edenler olmuş. google'a pucca yazarak bin tane haber sitesinden aynı haber metnine ulaşabilirsiniz. tek tek bütün haber sitelerini karşılaştırma yapabilesiniz diye buraya yazacak çöp zamanım yok. bu aramayı bizzat kendiniz de yapabilirsiniz. -
19. beyin yakan 2071 türkiyesi animasyonu
(bkz: erdoğan yörünge istasyonu)
sürekli dönen bir uzay üssüne bu ismi vermeleri kıllandırmadı değil, dış güçlerin parmağı olabilir. -
20. mhp'nin akp'den yök'ü istemesi
ver gitsin. daha kötüsü olamaz nasıl olsa
-
21. 1 temmuz 2018 doğalgaza zam müjdesi
enerji günlüğü'nden mehmet kara'nın haberine göre doğalgaz piyasasında botaş'ın 1 temmuz 2018 tarihinden geçerli olmak üzere doğalgaz tarifelerine zam yapacağına yönelik beklentiyi doğrulayan bir gelişme yaşandı. botaş, dengeleme gazı fiyatlarında geçtiğimiz aya göre yüzde 20'lik bir artış yapıldığını duyurdu. piyasa aktörleri bu artışı, 1 temmuz 2018 tarihinde doğalgaz tarifelerine yaklaşık aynı oranda (veya en az 50 tl) zam yapılacağının işareti olarak değerlendiriyor.
kaynak
eveeet, seçimler bittiğine göre (bkz: 1 temmuz 2018 motorin zammı) ardından doğalgaza da zam geliyormuş. akp'lilerin ve mhp'lilerin bu müjdeye kayıtsız kalmayıp konvoy yaparak ve havaya silah sıkarak kutlayacağına dair bir şüphem bulunmamaktadır.
darısı nice zamlara...
bunu siz seçtiniz akp ve mhp seçmenleri. ne yazık ki sizin hatalarınızın bedelini biz de ödeyeceğiz.
not: bunu sadece evde kullanılan gaza zam gibi düşünmeyin. sanayide üretim için ve elektrik üretiminde de doğalgaz kullanılıyor. üretim maliyetinin artması ve 1 temmuz 2018 motorin zammı ile lojistik fiyatlarının da yükselmesi ile a'dan z'ye her şeye dehşet zamlar gelecektir. -
22. domates'in 8 lira olması
pompala reis ümmet coşuyor !!!
-
23. sözlük yazarlarının saat markaları
diş izi
-
24. yazarlara whatsapp'tan gelen son mesaj
"izlersen sanat var, yersen yarak var."
kankim bir kısa film göndermiş bana izlemem için. ben de "seks de var mı kanka filmin içinde." diye sormuş bulundum. verdiği cevap bu. evet...* -
25. belediye seçimlerinde chp'ye oy vermiyorum
eğer önümüzde yakın zamanda gerçekleştirilecek belediye seçimleri olmasaydı, kılıçdaroğlu bi' dakika durmadan istifasını verir ve köşesine çekilirdi. lakin ki seçimler için aday belirleme süreci var ve şu an ki yönetim bu küçük olsun benim olsun rantını bırakmak istemiyor.
başlığı isterse birtakım siyasi iktidar yancısı coştursun, isterse bu ateşe odun atsın umrumda bile değil. ben siyasi iktidara muhalif birisi olarak söylüyorum; bu yönetimin belirlediği kadrolarla chp'ye oy vermeyeceğim!
açık değil mi?
bu yönetim bunca rezilliğe rağmen istifa seçeneği dışında seçmenin isyanına kulaklarını tıkayacak ve ben de belediyeler siyasi iktidara geçer diye gidip tıpış tıpış oy vereceğim yani öyle mi?
cidden bu mu bekleniyor seçmenden?
yok öyle yağma. tıpış tıpış gideceksiniz. ha gitmiyor musunuz? demek ki koltukta kalmak, belediyeleri siyasi iktidara yanlamaktan daha mantıklıymış size göre madem.
bu yönetim gidecek, bu illüzyon kalkacak, sorunun lider değil sistem sorunu olduğu idrak edilecek, öncelikle genel başkanlığa talip olan adaylar daha demokratik bi' parti organizasyonu oluşturabilmek için tüzük değişikliği sözü verecek, tek adamlıktan şikayet edenler parti içerisinde tek adam olmayacak ve bunun sözünü verecek, ikna olursam neden her durumda yaptığım gibi oyumu vermeyeyim ki?
ama sen benim oyumu çantada keklik göreceksin, beş para etmez adamları partinin en kritik bölgelerine yerleştireceksin, seçim gecesi dahi ıslak imzalı sonuç tutanaklarını toplayıp genel merkeze iletecek bi' sistem geliştirmeyeceksin, partinin bütün kadrolarını sana ne kadar biat ettiği ile ilintili olarak oluşturacaksın ve sonra seçmen sana yeter ulan dediğinde de ama siyasi iktidar belediyeleri alır rererö diye yine aba altından sopa göstereceksin...
e hadi bakalım, siz o koltuklarda oturmaya devam edin, her platformda, sosyal çevremde farketmez; size neden oy verilmemesi gerektiğini en yüksek dozdan anlatmazsam adam değilim.
hadi bakalım, gittiği yere kadar gitsin, inceldiği yerden kopsun. benim oyumu nah alırsınız! -
26. ilk bilgisayarda yapılan mallıklar
bilgisayarda cok program yuklu olursa bilgisayar yavaslar demisti babam.
oyun oynayacagim zaman oyunu yukleyip, sonra geri siliyordum. -
27. 29 haziran 2018 alaattin çakıcı açıklaması
çiller, ağar, peker, çakıcı derken eski türkiye hortladı.
-
28. bir kadının kaliteli olduğunu gösteren detaylar
geçen elimde telefonum markete giriyorum kapıda bir kadınla çarptıştık, sen benim elimdeki telefon yere düş tuz buz oldu. kadına baktım ellerini hemen yüzüne götürdü ve olaydan duyduğu üzüntüyü ve memnuniyetsizliği belirterek benden defalarca özür diledi. ben de bunun bir kaza olduğunu, önemli bir durum olmadığını teşekkür ettiğimi söyledim ve parçalanan telefonumu yerden toplayıp marketten istediğim poşete sarıp arabama koydum.
ertesi gün ofisime bir kargo geldi. baktım sıfır bir telefon. üstüne de not yazılmış. tekrardan çok özür dilerim. 544 xxx xx xx sema diye. sema’yı aradım, yahu dedim ne gerek vardı şimdi böyle bir şeye. o da hayır asla olmaz, eğer telefonu sana göndermeseydim yaşadığım o mahçupluk hep üzerimde kalırdı. lütfen kabul et diye. peki dedim.
sonra sema’ya ofisimin adresini nereden öğrendiğini sordum. arabamın plakasını aldığını ve arkadaşının trafik şube müdürlüğü’nde çalıştığını oradan ismime, ve firma bilgilerime ulaştığını söyledi. vay be resmen ajan gibi çalışmışsın dedim. güldü.
şu zerafete bakın, şu inceliğe bakın kızlar. sizden biriyle çarpışsak varya kesin bana iş oluyor bu diye götünüz gün boyu havada kalkık gezerdiniz.
neyse ki böyle kızlar da var hayatta. kibar, zarif, düşünceli ve ince. -
29. sözlükten biriyle sevişmek
çaylaklıktan kurtulmak için ön şartlardan bir tanesidir zaten.
anlaşılan bazı yazarlarımız torpille üye olmuşlar. -
30. süleymancılar
yersen millete adam yetiştirmek için çalışıyorlarmış. her örgütün olduğu gibi bunların da gizli amaçlarından en önemlisi devlet yönetiminde söz sahibi olmaktır. sorsan fetö de millete hizmet ettiğini söylüyordu. gördük içyüzlerini. süleymancılar modern insan düşmanı, rabıta gibi çağ dışı inanışları olan bir topluluktur.
lütfen çocuklarınızı bunlara kaptırmayınız. -
31. suriyelilerin tc'de kendi ekosistemlerini kurması
ileride, hatta şimdiden ülkemiz için büyük bir sorun teşkil edebilecek yapılanma şekli.
sanırım bu konuya şimdiye dek türkiye'de kimse değinmedi.
gerçekten önemli bir konu ve desteklerinizi bekliyorum.
evet, malum ülkemize resmi rakamlara göre 3 milyon, ama reel olarak 5 milyon suriyeli mülteci aldık.
bu mülteciler geçen süre boyunca şehirlerimize, özellikle batıdaki büyük illerimize yayıldılar.
kendi gettolarını kurdular, şimdi de bu gettolarda kendi ekosistemlerini oluşturmaya başladılar.
ben bursa'da yaşıyorum, bursa'daki durumu, gözlemlerimi aktaracağım.
bursa'da şu an 200 bine yakın suriyeli var.
bunlar özellikle şehrin merkezinde, osmangazi ilçesinde altıparmak, çarşambapazarı semtlerinde yoğunlar.
burada pek çok suriyeli işletme var, çok sayıda dükkan var.
bu dükkanlar da vergiye tabi değil biliyorsunuz.
şimdi birtakım gözlemlerimi anlatacağım.
örneğin suriyeli bir markete girdiğinizde, normal, bizim marketlerde olan ürünleri değil, farklı ürünleri görürsünüz.
çay farklı, makarnası farklı, pirinci farklı, çikolatası, cipsi, kolası bile farklı. bilmediğimiz markalar, üzerlerinde arapça yazılar.
bu marketlere tedarikçiler geliyor ve mal getiriyor, mal getiren bu tedarikçi arabaları genelde 33 yahut 31 plakalı(mersin ve hatay)
örneğin bugün bir fast foodcu gördüm, tavuk döner yapıyor.
bu fast food dükkanına bir kamyonet yanaştı ve kamyonetten tavuk indirdiler. özellikle baktım, banvit, cp, şenpiliç falan mı diye, üzerinde arapça yazan bilmediğimiz bir marka.
şimdi yetkililerimize soruyorum.
suriyeli işletmelere mal tedariki yapan, (özellikle gıda ürünleri) bu firmalar denetleniyor mu?
bu ürünler belli bir standartlarda kontrolden geçiyor mu?
devletimizin bu durumdan haberi var mı?
adamlar resmen bizim içimizde kendi ekosistemlerini geliştirmişler.
ekmek yahu, bildiğiniz ekmek...
bizim ekmek fırınlarından değil, kendi fırınlarından alıp satıyorlar.
kendi fırınları var, kendi et kombinaları var, gıda toptancıları var...
ve dışa kapalı bir şekilde kendi ürettikleri ürünleri alıp satıyorlar ve bu ürünlerin herhangi bir denetimi yok!!!
kaynağı meçhul, nerede üretildiği, nereden geldiği meçhul...
tehlikenin farkında mısınız?
suriyeliler bizim işlerimizde çalışıp para kazanırlarken, kazandıkları bu paraları kendi içlerinde harcıyorlar.
kim bilir o mallar mersin'e, hatay'a nasıl geliyor. bunlardan vergi alınıyor mu? alınıyorsa, denetleniyorsa şaşarım...
şu durumda suriyelilerin kurdukları bu ekosisteme, sürekli bir para girişi var, ama bu para dışarı çıkmıyor.
yani türkiye ekonomisine katma değer olarak dönmüyor.
resmi rakamlarla 3 milyonluk suriyeli populsyonunu kabul edelim, bu ekosisteme giren ve dönen para milyarlarca dolardır.
buradan devletin uğradığı vergi kayıbını bırak, kümülatif anlamda türkiye ekonomisinin kaybı korkunç boyuttadır.
kısaca özetlersek;
1) suriyeli işletmeler vergiye tabi mi? resmi olarak kayıtlı mı?
2)suriyeli işletmelere mal tedarik eden firmalar sisteme kayıtlı mı?
3)bu işletmelerin ve tedarikçilerin sattığı ürünler denetleniyor mu?
4)suriyeli işletmeler için, gıda, tekstil vb üretim yapan firmalar kayıt altında mı bunlar denetleniyor mu?
5)suriyelilerin kendi aralarında dönen bu ticarete devlet müdahil olabiliyor mu? dönen para devletimizin kontrolü altında mı?
evet şayet devletin yetkili makamları bu konular hakkında herhangi bir çalışma ve denetim yapmıyorsa -ki gözlemlediğime göre öyle- bunun türkiye ve türkiye ekonomisi için korkunç sonuçları olacaktır.
iyi günler dilerim... -
32. modern bir ülke inşa etme önündeki temel engel
(bkz: din)
-
33. ekşi itiraf
okulda 9 kişi grupça çektiğimiz fotoğrafı anneme gösterdim. onu gösterip bu kız güzelmiş dedi. içim sıkıldı
-
34. muzun 12 lira olması
işte özlediğimiz birlik beraberlik tablosu bu. artık bütün sebze meyveler kazık fiyatta. eşitlik var. patates soğan domates muz harikasınız hepiniz. ak seçmen çıldırdı: yaslayadur reis!
edit: evet muz özel isim değil. ancak hem 12 lira olması sebebiyle saygıdan hem de muz'un özgün duruşuna binaen kendisine özel muamele yapılmıştır.
edit: alın mutlu musunuz şimdi:"muzun 12 lira olması" oldu başlık. şimdi herkes gibi sıradan oldu caanım muz :( -
35. finlandiya'da 9 kişinin yaşadığı adanın 4 mevsimi
jani ylinampa isimli fotoğrafçı finlandiya’nın rovaniemi şehrinde bulunan bir adanın 4 mevsim fotoğraflarını drone marifetiyle almış.
ilkbahar
yaz
sonbahar
kış
ada, rovaniemi kıyılarına o kadar da uzak değil.
kısa bilgi: finlandiya, bir kısmı iskandinavya yarımadasında yer alan, 188 bin göl ve 180 bin ada/adacıktan oluşan, 5.5 milyon nüfuslu bir baltık ülkesi. finlandiya'nın % 75'i ormanlık alan, % 10'u ise su ile kaplıdır.
finlandiya'ya genel bakış 1 / 2
jani ylinampa instagram
ekleme:
sadece adanın görsellerini paylaşmak yerine kısa bir bilgi eklemiştim, ancak sanırım yeterli olmadı. evet finlandiya (kara parçasının tamamı baltık denizine bakmasına rağmen) aralarında tarihi ve coğrafi yakınlık bulunan estonya, litvanya ve letonya gibi asıl üç baltık devletinden biri değildir. önceleri sadece bu üç bağımsız devlet için kullanılan tabir günümüzde zaman zaman baltık denizi devletleri konseyi'ni kastetmek amacıyla da kullanılır.
baltık denizi devletleri konseyi (bddk), soğuk savaş sonrası baltık denizi çevresinde meydana gelen jeopolitik değişimlere cevap verebilmek ve hükümetlerarası işbirliğini tesis etmek amacıyla 5 - 6 mart 1992 tarihlerinde kurulmuştur. bddk'nın üyeleri estonya, letonya, litvanya, isveç, norveç, danimarka, finlandiya, izlanda, almanya, polonya, rusya ve avrupa komisyonu'dur. üye ülkelerden danimarka, norveç ve izlanda'nın baltık denizi'ne kıyısı yoktur.
ve son olarak finlandiya aynı coğrafyada bulunmasına rağmen danimarka, isveç ve norveç gibi asıl iskandinav ülkeleri içinde yer almaz. ( finlandiya, izlanda, faroe adaları, aland adaları ve grönland nordik ülkeleri oluştururlar) ancak fiziksel coğrafya tanımının yanı sıra, politik açıdan bakıldığında isveç, norveç, finlandiya, danimarka ve ana karalarıyla bu ülkelere bağlı binlerce ada ve bunların kapladığı alan iskandinav ülkeleri olarak da anılabilmektedir. -
36. çok kral adamsın'ın ingilizcesi
(bkz: you are the man)
-
37. otel odası yalnızlığı
bir hastane odası yalnızlığı değildir.
(bkz: hastane odası yalnızlığı) -
38. akşama bana gel film izler şarap içeriz diyen kız
ailesiyle yaşamıyodur ben şahsen ailemle yaşadığım için hiç öyle şeyler diyemiyorum.
-
39. ztk uçurulsun kampanyası
üst edit: ekşi sözlük yönetimi ilgili ifşa başlığına yazdığım aşağıdaki entry'i sildikten sonra beni lanetlemeyi tercih etmiştir.
caps
--- spoiler ---
tabii ki ekşi sözlük yönetiminin yine hit gelecek yerde kural çiğnemeyi esirgemediği başlık. yazar halen yerinde duruyor, 300'den fazla zorba da favorilemiş.
--- spoiler ---
300 gram vajina sen nelere kadirsin. ahahha süper olay.
---
sözlük'te gereksiz yere bir kişinin ifşasını yapmaya çalışan yazarın halen sözlük yönetimi tarafından barındırılmasına tepki olarak başlatılmış kampanya.
sözlük kuralları neden göreceli olarak uygulanıyor? benzer başlıkları açanlar uçurulurken neden bu kişi halen sözlükte barındırılmakta?
konu ilgi çekiyor ve hit mi kazandırıyor siteye? gerekeni yapın söz ben size daha çok hit kazandıracak bir başlık açacağım en kısa sürede.
taciz'den bahsediliyor ortada taciz yok olsa bile kanıt yok git savcılığa. sözlük gündemini böyle saçma sapan şeylerle meşgul etme.
yönetim sizler de artık gerekeni yapın...
suçlanan kişinin ilettiği mesaj:
--- spoiler ---
selam. ben zamane delisi
sözlügü bilmem etmem. ben onla mesajlaşmalarımı silip engellediğim için hatırlamıyorum çok ama içerik şudur.
selam
selam
nasılsın napıyon
iyiyim sen napıyon
açıkçası sana yazıyorum (vallahi öyle anlayacağını düşünmedim mesaj yazdığım için onu dedim)
ne iş yapıyon?
öğretmenim
sen ne iş yapıyon?
bende öğretmenim
sonraki mesaj:
- sen evlisin utanmıyor musun bana yazmaya?
bende engelledim. bu mesajlaşmanın öncesi sonrası yoktur, hepsi budur. ne numara istedim ne çıkma teklif ettim. hiç bir şey demedim küfür etmedim. hoşlanıyorum demedim. ne öncesi var ne sonrası bu mesajlaşmanın hepi topu budur, 7 8 mesaj beni burada linç ettirmeye çalışıyor. biraz sohbet ettik dediği budur. görev yeri sordum, kaç yıldır çalışıyon dedim. varsa en ufak bir iftiram, tacizim, numara istemişliğim söylesin.
--- spoiler --- -
40. ab'nin türkiye'ye 3 milyar euro yardımı onaylaması
dış güçlerin yolladığı para
-
41. jack wilshere
muğdat transferinin gölgesinde kalmıştır.
-
42. yozgat'ın uranyum üretmesi
1970’lerden beri türkiye’de uranyum çıkartılıyor. kendimiz için mi çıkarttık başkaları için mi bilemem ama bize çok yabancı konu değil.
manisa ve çevre illerinde, uranyumdan kaynaklı, türkiye ortalamasının 10 katı kanser vakası var. hatta bir köyde bu oran 10% gibi muazzam bir rakama ulaşmış.
ilgili, akademisyenlerle çekilmiş belgeseller ve araştırmalar mevcut. bölgeye gittiğinizde, uranyum kalıntılarını çıplak gözle görebilirsiniz.
şimdi; bir çok kişi orwell'ın big brother’ını referans göstererek türkiye’deki baskıcı tutumdan dem vurur vaziyette. aynı kitapta dünyanın belirli kutuplara ayrıldığı da yazılıdır. biz de şu an asya yani geldiğimiz ve ait olduğumuz bölge ile hareket ediyoruz. bu sadece asya ülkeleri ile sınırlı değil; çin, rusya, güney amerika ülkelerinin bazıları da bu kutuba ait.
ülke olarak rahmetli inönü’nün kıvrak zekası sayesinde 2. dünya savaşına girmedik. üstüne silah, uçak ve nakdi yardımlar aldık. ancak 1950’lerden beri de amerika başta olmak üzere batı kutbunun icazetini almadan hükümet kurabilen/sürdürebilen tek bir hükümet yok. tayyip erdoğan da bir çoğunuzun malumu “belki de” icazetini aldı ve hükümetini kurdu. resmi kanıt olmasa da milyarlarca dolar para desteği de aldı. kanaatimce "bop eş başkanıyım" demesi de bu anlaşmalar neticesinde verilen taahhütlerin sonucu "olabilir". ama siyaset malumunuz, görüldüğü gibi bir şey değildir. söylem ve icraatlarda farklılıklar olur. bu işin doğasında var. (bkz: siyasetle ilgilenenlerin ekseriyetle yavşak olması)
fetö’ye, din temelli oluşumun, gücü aldıktan sonra devlete sızması olarak görebilirsiniz. veya bir amerika projesi olarak da görebilirsiniz. (buraya bulguları yazıp konuyu bulandırmazsak) benim şüphe etmediğim tercih ikinci seçenek olacaktır.
abd'nin istediği gibi ülkeler yaratma arzusu yeni bir şey değil.fetö yapılanmasının da oluşturucusu diyemesek de(öyle olma ihtimali de var, örnekler mevcut) belli bir zamandan sonra yönlendirenlerin/yönetenlerin bunlar olduğu görülüyor. akp de fetö ile anlaşmadan iktidara gelemezdi muhtemelen. söylemler ve icraatler birlikte görünse de, gizliden bu yapımın altını da kazmaya başladılar. 2004’teki cemaat tarafından sızdırılan, mgk tarafından alınan fetö eylem planına bir göz gezdirin lütfen. dönemin başbakanı rte’nin imzası ile alınmış bir karar. sonrasında 2007 kararı. today's zaman tarafından yayınlanan köşe yazıları da, bu ayrılığın kamoyu bilgisinden çok daha önce başladığını gösteriyor.
türkiye bir yandan abd ile bağlarını güçlendirerek, gerek maddi gerek askeri desteğini aldı. aynı zamanda abd’nin yönettiği örgütün altını kazmaya başladı.
2015’ten sonra da görüldüğü gibi abd ile ayrılık süreci resmi olarak başladı.
peki ama neden abd güdümünden ayrılıp asya cephesine katılmalıyız?
arapların petrolü abd’ye dolar ile satmasıyla başlayan süreç, doları, petrolün ve sonrasında dünya ekonomisinin karşılığı haline getirdi. 10 yıllık tahvil faizleri ile gelişmemiş olan ülkelerdeki döviz giriş-çıkışlarını kontrol altına alabiliyorlar. yani akp’nin gelmesiyle bu ülke refaha kavuşmadı. abd’nin tarihteki en düşük tahvil faiziyle gelişmemiş olan ülkelere aktı o paralar. peki şimdiki durum ne? son 3-4 yılda neredeyse 10 kat arttı 10 yıllık faizler. haliyle paralar daha güvenli bir liman olan anavatanlarına geri gitmeye başladı. bu yöntemi soğuk savaş enstrumanı olarak kullanmaya başladılar. keza çin devlet başkanının son yıllarda buna benzer bir açıklaması da var.
bizim özgürlüğümüzün önündeki en büyük etken abd. ama ideal yönetim tarzı da akp ideolojisi değil. geçiş süreci için başka bir şansı yok bu ülkenin.akp ile yürümelidir. bu ülke etnisite ve inanç farklılıklarından dolayı laiklikle yönetilmeli.
birbirimize dahi tahammülümüz kalmamış. biri diğerini çomar olarak suçlarken, diğeri de vatan haini diyor. her iki kesimin de ortak paydası gerçek laiklik olacaktır. şuanki gibi kıytırık olanından değil.
eyyorlamam bu kadar.
edit: linkler güncellendi. -
43. akp'li arkadaşı facebook'tan silmek
ben de böyle 1 kişiyi sildim.
türkiye'ye tatillerde bile adım atmayan, hollanda'da rahat rahat yaşayan biri gelmiş "başkanım" diye kutluyor. hastır ya hangi başkanın tatile bile gelmiyorsun bu ülkeye. adım atmıyorsun adım hangi başkanın?!!
he farklı fikre tahammül edememek he. keşke sizin de tahammülsüzlüğün sosyal medyadan silmek olsa. terörist ilan edip hedef göstermiyoruz hiç olmazsa. -
44. yks 2018
girecek olan adaylara hiçbir şeyin kendilerinden daha önemli olmadığını tekrar hatırlatırken başarılar dilediğim sınav :)
-
45. sevgiliye en güzel hitap şekli
babam "esma" derdi anneme. adı esma da değil halbuki...
nedenini sorunca da muzip muzip; "ömrünün çoğunu yanımda geçirdi, isim de mi koymayalım" derdi. fırlama adamdı rahmetli * -
46. ölümüyle üzen roman karakterleri
yazanlar olmuş, bir daha yazıyorum...
(bkz: er nemeçek)
hala yasını tutan çocuklar var, nemeçek reyiz.
unutursak kalbimiz kurusun. -
47. tek gecelik ilişki yaşayan kadın
bu kadın neden bana denk gelmiyor diye soruyorsunuz ya, çok basit; sizi tercih etmiyordur.
ağzınızın gevşek olduğunu ve sır saklayamadığınızı düşünüyordur.
sizi çekici bulmuyordur.
başına bela olacağınızdan korkuyordur.
sizi evine almaya değer bulmuyordur çünkü evi ne olursa olsun korunaklı kalesidir, herkes giremez.
sizin tek yaşadığınız bir eviniz yoktur, anne babanızla veya ailenizden biriyle yaşıyorsunuzdur. nereye gideceksiniz?
otele gideceksiniz diyelim, ucuz otel istemiyordur, eli yüzü düzgün bir otele gitmek istiyordur, bunu karşılayabilecek misiniz yoksa kadının mı ödemesini bekliyorsunuz? siz öğrenciyseniz veya geliriniz iyi değilse ve kadın çalışıyorsa öder tabi ama eşit maddi gelire sahipseniz bu kadının kendisini jigolo tutmuş gibi hissetmesine yol açar ve bu güzel bir duygu değildir.
hastalıklı bir görüntünüz vardır, çok terliyorsunuzdur, ya da çok öksürüyorsunuzdur.
ve daha bir sürü etken. -
48. harran ilçesinde çok ilginç sandık sonuçları
öncelikle bölgede oyların nasıl kullanıldığı ile ilgili o iğrenç videoyu ekleyelim;
yatacak yeriniz yok
üst edit:site linki
üst edit 2: evet sonunda kayıtlı seçmen sayısının 207 olduğu ancak 208 kişinin oy kullandığı ve katılım oranının %101 olduğu ayrıca mükemmel bir şekilde hiç geçersiz oyun kullanılmadığı sandıklar da keşfediyoruz;
1089 nolu mucizevi sandık
üst edit 3: çok daha ilginç sandıklar var mesela 1085 nolu sandıkta bütün oylar istisnasız mhp ve akp'ye giderken
cb seçiminde muharrem ince 15 oy,meral akşener 5 oy almış.
vaaaay be demek ki akp'li kardeşlerimiz 1 oy akp'ye 1 oy muharrem ince'ye kampanyası başlatmışlar haberimiz yokmuş canım kardeşlerimiz.
1085 nolu sandık mv.
1085 nolu sandık cb.
acilen bu ilçedeki sandık sonuçlarını tüm ekşi sözlük kullanıcılarının incelemesini istiyorum kendi tespit ettiklerimin ss'lerini atacağım.
muazzam bir şekilde katılım oranının %99 olduğu ve geçersiz tek bir oyun olmadığı sandıklardan oluşuyor,ayrıca akp ve mhp dışındaki tüm partiler tek 1 oy dahi alamamış bakın sadece 1 oy dahi alamamışlar ve bu şekilde 100 lerce sandık var.
öncelikle neden bu ilçeyi sorguladığımı söylemek istiyorum;
dün okuduğum yorumlarda seçim sonuçları ile fazladan sandık eklenerek oynandığını ancak normal herkesin oy kullandığı sandıklarda oy çalmadıklarını okumuştum.
ayrıca mhp'nin bu ilçede oylarını %14'ten %50'ye çıkartması haberlerde oldukça fazla yer alıyordu.
işte bazı sandıklarda neredeyse tüm oylar mhp'ye atılmış;
link1
link2-1157 nolu sandık
link3
chp'nin sandık sorgulama sitesi sürekli hata verdiği için kalan resimleri daha sonra yükleyeceğim ancak baktığım en az 10 sandıkta hdp 0 oy alırken tüm oyları akp ve mhp paylaşmış.
chp'nin sandık sorgulama sitesinden tüm ekşicileri mhp'nin patlama yaptığı ilçeleri sorgulamaya davet ediyorum. -
49. gelmiş geçmiş en samimi roman karakteri
kendisine daha fazla benzemekten korktuğum
(bkz: raif efendi)
kürk mantolu madonna'yi çok yakın zamanda okudum. kendimce ayıbım oldu bu şaheseri yıllarca öteleyip, okumamak.
raif efendi'nin karakteri tam beni yansıtmıyor elbette. ben çok daha sosyal bir insanım. beni korkutan, maria puder sonrası raif'e benzemek. hatta hemen hemen o kafadayım.
her erkeğin hayatına bir maria girer, ondan sonraki hepsinde maria yı ararsın.. bende de biraz durum bu. beni gerçekten mutlu eden kadını, kadın tipini gayet iyi bildiğimden, kalan ömrüm ya raif gibi aramakla geçecek ya da aradığım mutluluğun çok daha azına razı olup, devam edeceğim.. sırf raif gibi olmamak adına. o, kendi kabuguna kapanmayı seçmiş ve sonucunda da, onu aslında zerre haketmeyen insanların elinde maskara olmuş. buna elbette gelemem. bu sebeple, hem en sevdiğim hem de benzemekten korktuğum bir karakterdir -
50. muharrem ince
aman sakın ha, bu pembelere kanıp parti falan kurmaya kalkma, gidip youtube kanalı açma dediğim politikacı. ekşiye dikkat et, kaç adam harcadı bu lavuklar saymakla bitmez. gaza gelme.