şu sözlükte neler neler yaptık, bunu da bir yaptırsanız ya be!
dostlar ben kadıköy'de 40 yıllık bir binada oturuyorum. 15 yıldır ha yıkıldı ha yıkılacak derken evin içine tek bir çivi dahi çakılmadı, rutubetten ve eskilikten çok kötü bir vaziyette.
annem 4. evre metastatik kolon kanseri, daha bugün doktor 6 ay için %10-15 hayatta kalma ihtimali olduğunu söyledi. ya şu kadın şu evi cillop gibi görsün istiyorum be dostlar. tertemiz, sıfır. kalkıp evin içinde yürüyemeyecek belki, belki 1 sene sonra hadi kentsel dönüşüme gidiyoruz diyip binayı yıkacaklar ama ben annemin bu evde tertemiz oturmasını o kadar isterim ki.
bir sürü program var, hepsine başvuru yaptım ama nafile. vallahi şu son bir kaç haftadır düşünmeye çok zamanım oluyor ve aklım sürekli bunda. diyorum ki 1 hafta hastanede kalsak, gelsek ki ev cillop gibi.
ne bileyim umut dünyası işte.

yaşlı oyuncu alınmasına genelde karşıyım. ama alınacaksa da böylesinin alınması lazım. adamlar geçen sene barça'nın 6 senelik sol bekini, bu sene ise madrid'in 10 senelik stoperini aldılar. ortada bir transfer başarısı var.

diğer yanda ise nerden bok atacağını şaşıranlar var. dönüp önce kendinize bakın amk. bizim başımızda aziz, sizin başınızda dursun denen kan emiciler var. ikiside günü kurtarma peşinde. ortada haksız ve saçma bir rekabet var. siz semih kaya ve selçuk ile, biz de ismail ve hasan aliyle sezona hazırlanırken, herifler pepe'yi aldı.

hayırlı olsun hacılar diyecek bişey yok.

"suriyeliler masum, türkiye cumhuriyetinin öz halkı olan türk milleti olayları abartıyor" diyen açıklama.

ya biz suriye'deyiz ya da açıklamayı yapan suriyeli. akıl alır gibi değil.

not: okudukça, satır altı mesajları gördükçe daha da dellendiren açıklama.

--- spoiler ---

- "aramızda köklü tarihi ve dini bağlar bulunması dolayısıyla"

neymiş bu aramızdaki köklü tarih? o toprakları fethetmiş olmamız mı? yahu fetheden biz miyiz, onlar mı? yaranmaya çalışması gereken biri varsa o biz miyiz, onlar mı? hem iş sadece toprakla alakalıysa dünyada köklü tarihi bağımız olmayan bi' aborjinler kalmıştır herhalde. onları da sokacak mısınız ülkeye?

dini bağlarmış. yahu bana ne adamlar müslümansa? dünyadaki tek müslüman ülke biz miyiz, hayır. en zengin müslüman ülke biz miyiz, hayır. tek kalemde 350 milyar dolar silah satın alımı yapabilen biz miyiz, hayır? bırak diğer müslüman ülkeler doldursun ülkelerine. onlar ne kadarını almış ki siz 5 milyon (beş milyon!) birden alıyorsunuz? hem o adamlar öz kardeş. öyle kuru kuru tarihi bağı falan yok, bizzat akraba. onlar dururken bize ne oluyor?

- "ailesi ve çocuklarıyla birlikte vatanımızı evi bilmiş 3 milyonun üzerinde suriyeliyi misafir etmekteyiz"

insaf yahu insaf! bu adamlar mülteci. evi falan bilemez bizim ülkemizi. bugün evi bilen, yarın mirasçı olacak. oldu efendim!

- "vatandaşlarımızla zaman zaman yaşanan gerginlikler son günlerde çarpıtılarak, abartılarak toplum içinde infial yaratacak bir dille aktarılmakta"

çok merak ediyorum bu açıklamayı yapan görevlinin annesinin, eşinin, kız kardeşinin, kızının yolda yürürken arkasına yanaşıp videosunu çekseler bu görevli ne tepki verecek? 'olsun, din kardeşiyiz biz" mi diyecek? ben demiyorum şahsen! değil din kardeşim, sağ elimden habersiz sol elim yapsa sol elimi keserim. yapana müsaade etmemek de en doğal hakkım!

- "misafirperverlik ve ensar ruhuyla bağdaşmayacak şekilde, başka bir boyuta taşınmak istenmekte"

bizim örf adetimizde misafirlik dediğin üç gün olur. misafir de adabını bilir. umduğunu değil, bulduğunu yer mesela. bu adamlar bulduğunu değil, bizi yiyor resmen bizi. başlarım öyle misafirliğe!

hem ensar falan olmak zorunda değil kimse kardeşim. halka sordunuz mu, rıza aldınız mı? referandum yaptınız mı mesela? halk istemedikten sonra kimseye ensar mensar ol diyemezsiniz. zaten olanların ne olduğunu da görmedik değil.

(bkz: ensar vakfı)

(bkz: karaman'da 45 erkek öğrenciye tecavüz)

- "buna karşın, suriyeli misafirlerimizin suç işleme ve suça karışma oranları, elimizdeki verilerle karşılaştırıldığında, kamuoyuna yansıtılan verilerle örtüşmemekte, rakamlar bunun tam tersini göstermektedir.
suriyelilerin türkiye’de işlenen toplam suçlara oranı türkiye’deki toplam nüfusları göz önünde bulundurulduğunda ülkemiz genel suçlarına göre oldukça azdır.
suriyelilerin karıştıkları olayların türkiye’deki toplam asayiş olaylarına oranı 2014-2017 arasında yıllık ortalama%1,32’dir."

burası zaten artık akıl ipinin koptuğu nokta. ya biz delirdik ya da delirtilmeye çalışılıyoruz.

- "ülke genelinde 17 ve 27 mayıs tarihlerinde 2 defa gerçekleştirilen huzurlu sokaklar uygulamalarında dilencilik suçuyla ilgili olarak toplam 3 bin 46 kişiye işlem yapılmış, bunlardan ilk uygulamada 149 kişinin, ikinci uygulamada ise 230 kişinin suriyeli olduğu tespit edilmiş"

sadede iki sokak lambası arasında 20 tane suriyeli dilenciyi gören gözüm de yalan söylüyormuş, bunu anlamış olduk.

- "suça karışan kişilerle ilgili gerekli kovuşturma ve adli işlemler derhal yapılmakta, ülkemizin ve vatandaşlarımızın huzur ve güvenliği açısından da her türlü tedbir alınmaktadır"

gördük kovuşturmanın, adli işlemlerin kime yapıldığını. bakın bakalım polis tacizci suriyeliye nasıl davranıyor, ona tepki gösteren türk gençlerine nasıl davranıyor. polis coplarını türk gençlerine sallıyor, sanki tacizi onlar yapmış gibi. adam da isyan ediyor, "bize yaptığını suriyeliye de yapsana!" (dk 1:32) polis "ona da yapıyorum" diyor ya buna da çok güldüm. yap da şundan bundan ihraç etsinler hemen.

özet: anladığınız dilden çarpalım yüzünüze;

öz yurdunda garipsin öz vatanında parya
--- spoiler ---

porno sitelerine kategori olarak metro etiketinin eklenmesi gerekliliğine artık bizi inandıran gelişmedir.

kesinlikle desteklemeyeceğim kampanya. şuan yeni mezunum 20 bin civarı bir borcum var ödeyeceğim. bu zamana kadar ödeyenler keriz mi amk. kimisi sırf borçlanmayayım diye almamış, zar zor üniversite okumuş; alan adam da ödemeyecek oldu canım. yok öyle bir kereste fabrikası.

fetö ile değil de sanki atatürk'le kafayı bozmuş inek. 10 kasım'da sirenleri sustururmuş. git fetöye iki laf et dangalak. ama nerde? darbe girişimi denen şeyi atatürkçüler yapmadı biri anlatsın şuna.

ülkedeki en zeki kişilerin taksiciler ve dolmuşcular olması gerektiğini ortaya çıkartan müthiş tespit. ancak taksiciler zekalarından çok başka özellikleriyle ortak bilinçte yer alırlar.

cinayet teşebbüsüdür.

felipe melo bu adamın yanında ergün pembe gibi kalır amk!

edit : mahsus pembe yazdım...

futbol kültürsüzlerini ortaya dökmüş entry'dir.

(bkz: toni schumacher)
(bkz: jean-marie pfaff)
(bkz: claudio taffarel)

kaleden dışarı çıkmaya bile ihtiyaç duymadım, anlayın gerisini...

olm bu adam değilmiydi bank asya'nın suç duyurusunda bulunduğu nurjuvazi kitabı 'nın yazarı? olmayan aklımızla dalga geçiliyor, nasıl bir örümcek ağıdır?

profesörler tarafından durmaksızın sikilen.

(bkz: mojito)

(bkz: tek elle yazılan entryler)

yargılayın lan.. düşüncesini belli eden, kafasını kaldıran, olmuyor böyle diyen herkesi yargılayın.

medeni ülkede devlet vardır. hükümetler devlet olmaz. hükümetler rejim değiştiremez. anayasayı tanımıyorum diyemez. hata yaparsa yargılanır. vergi diye halkın iliğini kemiğini emmez. milyonlarca insanı sığınmacı diye ülkeye sokup şehirlere salmaz. var mısın medeni ülke olmaya?

ırkçıysak neden o ağzı var dili yok senegallilere ırkçı değiliz? ruslara değiliz? almanlara değiliz?

https://twitter.com/…ist_/status/882349506674794498

taraftarimiz havaalanina gitmis helal olsun hepsine, ultraslan gitmemis cunku dursun sucuklarini kesmis sanirim.

bu adam beşiktaşa geliyor ve senelik alacağı para selçuk inan'dan az. güler misin ağlar mısın?

ölüm de var.

acildeyim. az önce bir genç kız ve annesi çıktı kapı önündeki banklara.

kizin elinde bir yastık. annenin elinde turuncu bi hastane poseti. içinde muhtelif eşyalar. ikisi de ağlıyor.

oturdular. buz kestik. kız elindeki yastığı oksuyor ağlarken. annesinin telefonu çalıyor. "açma! burada değillerdi... kimse aramasin artık" diyor.

ölüm de var dostlar. unutuyoruz bazen bunu.
gidin sevdiklerinize filan sarılın. ölüm bazen, çok ani geliyor.
unutuyoruz bunu. maalesef....
unutuyorum

ne kadar çok şey kaçırmış lan, allah aşkına anlatın? hahahhahahaahha bu tür de yeni türedi.

sanki dünyadaki her zevki tattın da bi cinsellik eksik amına koyim. dünyadaki en fakir ve vasıfsız insandan tut hayvanlara kadar hepsinin hiç çaba göstermeden yapabileceği, adına seks denen şeyi abarta abarta bi hal oldular.

hiç ferrari kullandın mı? bungee jumping yaptın mı? paraşütle bi uçaktan atladın mı? canlı canlı nba maçı izledin mi? snowboard yaptın mı? at bindin mi?

gelmiş buraya götündeki gri eşofmanla "muhteşem bişüüü, yalattırsana gıııız eki eki" diyo. hey yumurtaya can veren rabbim...

he amk çok şey kaçırıyo. sen kaçırmıyosun, sen süpersin.

reklam tabelası gibi gezerler.

ben daha çok kadınlarda görüyorum ama. ayrica o tişört 70 lira. logosuz hali bedava dağıtılsa bu kadar giyen olmaz. bir insan reklam tabelası gibi gezip üstüne birde 70 lirayı neden verir anlamıyorum.

edit: işin kötü yanı bu tişörtü giyen öğrenci sayısı da çok fazla. kampüste bol bol görüyorum. umarım kyk kredileri ile almiyorlardir, sonra kyk kredileri başlığında aglasiyorlar. (ihtiyacından dolayı kredi cekenlere lafım yok, lafim çektiği krediyi gereksiz harcamalarla bitirip ödeme vakti geldiğinde nasıl ödeyeceğini bilemeyenlere. herkesin kendi kararı tabi, o ayrı mesele.)

edit²: @macaroon butiklerde 15-20 lira arasında bir fiyatı olduğunu söyledi. ben levi's mağazasinda 70 liraya gormsutum, biraz araştırılsa daha ucuza bulunur belki arastirmadim bilmiyorum (o tişörtü niye araştırayım zaten).

de ve da bağlaç ve eklerinin doğru kullanımını bilen birisi bu yanlışı görmekten kaçamaz. çünkü çok saçma bir anlam kayması oluştuğu için rahatsız eder.

ergen beyinler bunu keyfi sanıyor sanırım. biraz okuyup yazarsanız keyfi olmadığını, rahatsızlık verici ve anlamayı zorlaştırıcı bir hata olduğunu görürsünüz.

edit: noktalama

valla ben resmi tatillere bakardım.

bulut sistemi gibi adam.

doğru perinçek'te sistematik bir şey yok.
fazla kafaya takmayacaksın. nimetlerinden faydalanıp bırakacaksın.fazla kafayı takarsan contayı yakarsın.

hikmetine çok şey yapmamak lazım.

kılıçtar yürüdü dolar arttı :(

mutlu olmak en büyük hakları şu an.

ben geçen seneki şampiyonluğunda dikkat etmemiştim. bu senede ligi ortasından takip ederek "yav nasıl bir takımmış bu beşiktaş?" sorusuna cevap aradım ve ligi ne kadar hak ederek domine ettiklerine şahit oldum. mesela bu sezonun derbi maçlarının özetlerini izlerken ne büyük direnç gösterdiklerine ve fırtına gibi estiklerini tekrar tekrar izledim. (talisca büyük topçu.)

beşiktaş buralara kolay gelmedi. feda dedi, kural gereği türkleri topladı, yok kural değişti resmen kandırıldılar, tüpçü kulübü ayrı bir batırdı, stat yıkıldı yersiz yurtsuz kaldılar, para dert dediler kiralık oyuncu peşine düştüler... oldu da oldu yani sıkıntı yine de bunun üstünden geldiler. mesela bilic ile de şampiyon olabilirdiler ama bunların hepsi bir süreçti ve konu buralara kadar geldi.

mesela hala borçlu kulüp ama bir gs bir fb kadar değil. teknik direktör, takımın oyunu ve iskeleti anlamında cidden zirvedeler. umarım uzun yıllar devam ettirirler çünkü ben gs-fb hegemonyasından sıkıldım. bu sene bjk ile beraber başakşehir en güzel cevabı verdi ligin geri kalanına.

umarım bjk gibi oynayan üç dört tane daha takım olurda şu lig artık izlenebilir hale gelir. rekabet her zaman başarıyı getirmiştir. ayrıca (eğer kimse delirip ibrahimoviç'i getirmezse) şimdiden yılın transferini yaptılar pepe ile. yatmaya gelmediğinden çok eminim. talisca gitmezse veya giderse de yerini zorda olsa doldurabilirlerse cidden bu sene daha ligin yarısında şampiyonluklarını psikolojik olarak kabul ettirebilirler. bu sene beşiktaş'tan daha çok diğer takımlara çok iş düşüyor. özellikle daha şampiyon olamazlarsa maddi anlamda çok büyük kayıplar yaşayacak olan fb ve gs'ye.

şimdi yavaştan bjk taraftarına düşen avrupa'da başarı talebidir, takımı bu yönde itmek ve kulübüne maddi manevi destek çıkmaktır. netekim asıl para şampiyonlar liginde asıl fors asıl heyecan yurt dışı maçlarındadır. umarım en kötü gruplardan çıkarlar bu sene. çok büyük reklam çok büyük maddi kazanç ile gelecek senelere daha rahat bakarlar.

demem o ki çok çekti bjk. şimdi sevinme mutlu olma hakkı tamamen onların. fikret başkana ve şenol güneş'e saygıda kusur etmesin yeni yetmeler.

ayrıca bir galatasaraylı olarak 4. yıldızı aldıktan sonra fener'in o 4. yıldızı bir türlü alamayış hikayesini izlemek çok eğlenceli geliyor. ne dersek diyelim bir gs-fb rekabeti bjk'nin şampiyon olduğu her yıl daha da enteresanlaşıyor, bakalım bu sene nereye evrilecek. çünkü yine yeni sezonda en büyük favori yine bjk.

ben öyle başka takımlara yazı yazan birisi değilim ama işler pepe transferinden sonra çok değişti, bir şeyler karalamak istedim. gelecek sezon duruma göre tekrar buraya bir şeyler karalamam umarım. başarı tabii ki dilerim ama şampiyon galatasaray olsun isterim haliyle.

suriyeliden önce sanki bu ülkede fabrikalar duruyordu.
adama sorarlar son on yılda kaç tane fabrika açılıp kaç işçi alınmış acaba bu ülkede?
doğru olmayan beyanat.

cok onemli bilgi:

annenin instagram hesabi @ozlem_duru_ozgun

twitter @ozleozdemir

kendisiyle iletisime gecip teyit edebilirsiniz: sgk'nin bugun yaptigi aciklama maalesef hala duru'yu kapsamiyor. hastaligin 2 tipi varmis. sadece bir tipi, onu da belli sartlari tasiyanlari karsiliyormus. ve duru o sartlari karsilamiyormus.

zaten yavas ilerleyen bir kampanya, bir de "sgk artik karsiliyor" seklinde yanilgi yaratacak bir haber geziyor, lutfen bugun itibariyle hala duru'yu kapsamadigini her firsatta ve her ortamda yayalim.

mesela bizim burada hız sınırı 70 olan yerde aniden hız sınırı 50'ye düşüyor, hiç abartmıyorum 25-30 metre ilerisinde de eds kameraları var. kameraları geçtikten 50 metre sonra hız sınırı yeniden 70 oluyor.

şimdi biri bana bunun iyi niyetli olduğunu açıklasın.

edit: bahsettiğim yol şehirlerarası yoldur. [#69257669 şurada] yazılanla aynı durumdayız.

güldürdü. ulan ülkücü dediklerinin hayatları boş, hangisi bir sike derman olmuş ki.

(bkz: diego gel allahını seversen ortalık zaten karışık)

karışık mp3 cd'si gibi şüpheli listesi yapmanın sonucudur.

~fetö 2017 yerli-yabancı karışık~

lüzumsuz kampanya çünkü tüm yazarlar, durmaksızın sevişiyoruz, bir tek sen mi sevişmedin yoksa?

"diş hekimlerinin tavsiye ettiği diş macunu"
ulan macun iyiyse adamın işler düşecek, eve ekmek götüremeyecek.
"diş hekimlerinin 3,5 attığı diş macunu", daha etkili reklam bence.

(bkz: piyanist ilahiyatör)

edit:
birileri "sahne ne amk" falan diye cızırdamış.
link açılmamış falan.
ciddi ciddi nihat hatipoğlu'nun sahneye çıkacağını düşündüğü yok kimsenin.
elbette dini içerikli sohbetler yapacak.
ama bir din adamı, lüks bir otelin tanıtım afişinde cengiz kurtoğlu gibi poz veriyorsa,
din bu kadar alenen ticarete alet ediliyorsa,
ben bunun filmini bile çekerim bırak entry yazmayı.

olm şu başlığı canlandırıp durmayın, gecenin bir yarısı vice city yükleyip bölümü oynayasım geliyor.

keşke şimdi de bütün derdimiz göt kadar sikik bir helikopteri kontrol edebilmek olsaydı. ulan o şerefsiz helikopteri bile özledik. hayata bak.

yine erkeklerin erkeklere giydirdiği bir başlık olmuş. kadın gözüyle söylüyorum, zaten 3-5 dakikadan sonra acımaya başlıyor. güzel bir ön sevişmeden sonra iki taraf da iyice tahrik olmuşsa penetrasyonu çok da uzun tutmanın alemi yok. acıyor beyler acıyor, 30 dk 45 dk diye ahkam kesenler sadece diğer erkeklere yapıyor gösteriyi farkında değiller. kibrit kutusu muyuz biz? ıyi sevişmeler.

otopark mafyası ağzıyla konuşan adam.

"başlarına bir şey gelirse, bu kadar uzun niye yürüdünüz diye de sorarlar adama"

ne kadar yerinde bir soru değil mi, ne kadar insanca?
kesin sorarlar.

twitter'da wolfsburg takımını hiç takip etmemiş, beşiktaş'ı da hep takip etmiştir. bu yeni olan bir şey değil. anlamak istemediğiniz şey, bu adamın başarı falan istemediğidir. şampiyonlar liginde oynayayım, gol kralı olayım gibi hedefler sikinde değil bu futbolcunun. adam ülkesinde, ailesiyle huzurlu bir yaşam istiyor sadece bunu wolfsburg dönemindeki röportajlarindan anlayabiliriz. hayal kurmayın, gelmeyecek.

not: beşiktaş

istanbul'da 10 lira ile 1 ay geçirmiş biri olarak rekor üstüne rekor kırıyorum. 2 liram kaldı. 2 lira ile 1 ay daha geçirmem lazım.

oğlum her türbanlıyı fetöcü mü yaptınız şimdi de? nerden anladınız o insanların fetöcü olduğunu? siz var ya siz, götünüz sıkışınca türban falan dinlemez ne gerekiyorsa onu yaparsınız! azıcık edep, azıcık ahlak ulan!

ben anlamıyorum arkadaş insanları.

anasını satayım, bir hafta önce evime geleceksin, benimle şarap içeceksin, birlikte uyuyacağız; sonra bir daha ne arayacak ne de soracaksın!

afedersiniz, sikeyim bu insanların adaletini; böyle sikik sokuk iş mi olur arkadaşlar?! anlatsanıza bana biraz, neden benim yalnız, bi başına yuvarlanıp gittiğim hayatımın içine sıçıp, dengemi sikip gidiyorsun?! şimdi de devamlı online whatsappta, allah kimseyi devamlı "online" mı değil mi diye bakacak duruma düşürmesin!

gerçekten çok zormuş, gerçekten! her şeyi geçtim, dengesiz insanlarla uğraşmak, sizin ağzınıza sıçıp çekip gitmesini seyretmek en zoruymuş!

eyyorlamam bu kadar, gerginim sözlük, bir tren geçse, sesim kısılana kadar o trenin rüzgarına bağırsam her şey düzelecek sanki; ama düzelmiyor anasını satayım.

connected2.me filan yok, hiçbir şey yok!

pepe şu an canlı yayında diyor ki taraftarların bana, eşime ve arkadaşlarıma mütemadiyen gönderdiği güzel mesajlar beni çok rahatlattı ve karar vermemde çok etkili oldu. demek ki boş bir geyik değilmiş lan.

100bin para mı diyen yazarları göstermiş başlıktır. ıban vereyim de 100tl gönderiverin amk.

(bkz: bekliyorum)

eli kanlı vahşi bir örgüt tarafından gerçekleştirilmiştir.

sivas katliamından farkı sivas'ta neredeyse bir şehir dolusu, senin benim gibi işinde gücünde olması gereken sıradan insanın bir otelin içinde insanların diri diri yanmasını seyredip alkış tutmasıdır.

başbağlar bir yılanın bir adamı sokması ise sivas bir adamın yıllarca içinde biriktirdiği kinini kusarak komşusunu katletmesidir.

yılan yılanlığını yapmıştır. ama komşu ihanet etmiştir.

elmadır. armut değildir. kıyas edilmemelidir. ama sonuçta verdiği acı aynıdır. aynı derecede yüreğinizi yakar. eğer bir yüreğiniz varsa tabii.

15 yaşındaki kuzen bile bu saatlerde arkadaşlarıyla gezerken. 23 yaşındaki şahsımın gezecek biri olmadığı için evde sıkıntıdan öldüğü andır.

(bkz: yavaş dön reis ümmet yetişemiyor)

edit: "öyle demek istememiş" diyenler olmuş, diğer bütün benzer olayları için burada kalsın. rus uçağı, israil-filistin olayı, bedelli askerlik... tek tek yazmaya gerek var mı?^*

aksini düşünen varsa buyursun

işin içinden biri olarak yazıyorum;

aşılarla ilgili korkulan mevzu yan etkilerdir. bunlar aşının kendisi ile ilgili veya yan maddeler ile ilgili olabilir.
1- aşının kendisiyle ilgili olan konular zaten doktorlar tarafından değerlendirilir ve internetten herkes ulaşabilir bu bilgilere. örneğin canlı aşılar hamilelere yapılamaz v.b
2- immunizasyonu güçlendirmek için kullanılan adjuvan maddelerin yan etkileri. civa gibi v.b

1. konuyu doktorunuz tartabilir.
2. konuyu immunizasyon ile ilgili benim gibi uzmanlara danışabilirsiniz veya zamanınız varsa -biraz jargona-bilimsel yayın okuma altyapısı- tıp literatürüne aşinalık varsa okuyabilirsiniz. bu kokudaki araştırmalar bilimsel yayın düzeyinde olup son textbookları ben de henüz okumadım ama son bir araştırmadan bahsedeyim.

ınfluenza aşısının gullian barre sendromuna neden olduğu düşünülürdü. kızamık aşısıyla (erişkin) bu sendromu yaşayan hasta ben de gördüm gerçi.
30 yıllık retrospektif bir çalışma ile yakın tarihte influenza aşısının civa içeriğine rağmen bu ciddi yan etki ile anlamlı bağlantısı olmadığı kanıtlandı.

aşılamanın faydaları çok fazladır. aşılama toplum sağlığı açısından istatistiksel yönü de olan bir konu. 1/1.000.000.000 ihtimal yan etki den kaçınmak için çocuk felci, menenjit riski almak istemezsiniz.

ben ilk menenjit hastası gördüğüm hafta aşı olmuştum. erişkinlerde risk çok daha fazla olmasına rağmen.

bilimsel olan bir konu, ancak bilimsel bakış açısı sergileyebilen insanlarla tartışılabilir. bu bakış açısı dışında (olumlu veya olumsuz) yorumların bilimsel açıdan bir önemi veya anlamı yoktur. cahillikten erdem çıkarmaya da çalışmayın lütfen.

not: türkiye ye gelen aşıların orjinleri
gsk: ingiliz
pasteur: fransız
lg: kore
pfizer: amerikan
msd: amerikan
kuduz immunglobulin: insan kaynaklı olanlar israil, diğerleri hindistan

https://eggnogg.bandcamp.com/…ture-wild-goose-chase

ilgili bakan faruk çelik'in bugün buyurduğu yasak. işin özü bu sene hayvan pazarlarına dişi hayvan sokmak yasak.

akla gelen sorular:

1-evinde kendi beslediği dişi hayvanı kurban için ya da ihtiyaç için kesmek isteyene nasıl yasak koyacaksınız?
2- kurbanda dişi hayvan kesmek yasak, o kadar da erkek hayvan üretimimiz yok, bayramdaki ihtiyacı nasıl karşılayacaksınız. ithal hayvanla mı?
3- şimdiden vergisini düşürdüğünüz ithal hayvanlardan hangi akp'li kazanacak? malum yaralı parmağa işemezsiniz siz, mutlaka bir çıkarınız vardır.

ilgili haber: http://www.memurlar.net/…van-kesimi-yasaklandi.html

maicon'nun yanına su adamı alip, semih veya ahmet'i kiralık yollasak çok iyi olur.

edit: ahmet calıklı ve denayerli takımların yediği gollerin hesabını yapanları görünce, futbol cahillerini iyi ortaya koymuştur. geçen sene denayer, tamamen iddiasını yitirmiş takımda oynadı. ciddi ciddi şu mallara yazarlık vermeyin! sabri ile 8. olan takım, sabri ile şampiyon oldu anlayacağınız dilden konuşursak.
topla çıkma var rakibi bozma var hız var

ahmet çalık veya semih kaya şu deparı atsın da görelim! sonra allahın pokemonu calık ile az gol yedik yazmışlar. dünyanın en stoperi diyen tek galatasaraylı yokken, bu gerizekalı tinerciler bunu demişiz gibi yazmışlar bir de. zaten denayer'e kötü diyenler bjk taraftarı burada. ne hikmetse yorumlarını, bugün kısmına tıklayınca görebildim. engelleyin geçin!

hızı ve çevikliği ile maicon'u tamamlayacak stoper. uygun bonservise alınabilecekse ilk alınması gereken stoper. ayrıca sağ bek ihtiyacı olan galatasaray'da böyle hem stoper, sağ bek oynayacak oyuncuyu almak süper hamle olur. iki ortasaha transferinden sonra alınması gereken oyuncudur.

https://media.giphy.com/…3ucnvoc5oew9rxy8/giphy.gif