Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 2 temmuz 2018 belçika japonya maçı

    japonya'nın nasıl olsa anlaşılmaz diyerek koreli ve çinli oynattığı maçtır.

    not: mhp

  • 2. ağrı'da kaybolan 3 yaşındaki kız çocuğu

    köyden çıktı bedeni.
    kaybolduğunda köydeki evlerden birindeydi bu çocuk.
    ona bunu yapan canavar belki yeni öldürdü.
    kaybolduğu gün köydeki bütün evler aransaydı bu çocuk yaşıyor olacaktı.
    neymiş? tüm evleri aramak için karar kanun gerekiyormuş.
    olmaz olsun öyle kanun.
    çocuk yaşayacaktı, evler aransaydı çocuk hayatta olacaktı.
    başka sözüm yok.

  • 3. an itibariyle yazarların nerede olup ne yaptığı

    olmaktan korktuğum yerdeyim. organize sanayideyim.

    not: mühendis.

  • 4. hdp'nin atatürk'ü lanetleyen twitter paylaşımı

    hdp'nin kürtçe resmi twitter sayfasından, ingiliz beslemesi şeyh sait'in idamının yıl dönümünde yapılan paylaşımdır.

    https://mobile.twitter.com/…tus/1012709167579070465

    türkçesi "idamlarının 93.yılında şeyh sait efendi ve 47 yol arkadaşını saygıyla anıyor ve katillerini bir kez daha kınıyor ve lanetliyoruz" şeklindedir.

    atatürk'e katil demiş üstüne de lanetlemişler.

    atatürkçü geçinen, mustafa kemal'in askerleriyiz diyerek bunlara koşa koşa oy veren geri zekalı sürüsünün suratına vurulan binlerce tokattan birisi olmasına rağmen bu davarlar hâlâ akıllanmadı.

    şeyh sait gibi, isyan ederek yüzlerce türk askerini şehit eden ve esir alan bir vatan hainini diyarbakır meydanında sallandıran türk ordularının başbuğu gazi mareşal mustafa kemal atatürk'ü saygıyla ve özlemle anıyorum.

  • 5. 1 temmuz 2018 hırvatistan danimarka maçı

    bugün rusya ve hırvatlar bir üst tura çıksın istiyordum çıktı.
    amk. bi dunya sey istiyorum çok da lazımmış gibi ola ola bunlar oluyor, adaletini...

  • 6. annemin ölmesi ve verdiğim hukuk mücadelesi

    edit: bir enry'de en son ekg'yi ne zaman çektirdiniz şeklinde bir soru vardı. annemin kalp kapağında çökme olduğu ve tansiyon hastası olduğu için ayda bir kontrolünü yaptırırdı. son ekg'si ölmeden 20 gün önce çekilmişti. ayrıca beta bloke edici beloc kullanıyodu.

    edit: ilgili her belgeyi çıkan sonuçtan sonra yayınlayacağım. epikriz raporları, ifadeler ve ilgili her şeyi.

    edit: sanırım başımdan geçenleri yazarken o sıkıntı ile anlam düşüklüğü içeren cümleler kurdum . mesaj atan bir yazar fetöcü savcı dediğimi yazmış. savcılar fetöcü demedim arkadaşım. fetö dosyaları çok olduğu için savcılar dosyaları paylaşmış benim dosyam başka savcıya gitti dedim.

    2 yıldır verdiğim hukuk savaşıdır.
    28 aralık 2016 gününden bu yana aradığım belki de hiç bir zaman bulamayacağım bir hak. soğuk bir gün ama kar yağmıyordu. annem her zamanki gibi kahvaltı sofrasını hazırladı. güle oynaya kahvaltımızı yaptık ve evden çıktık. saat 13:30 gibi evden telefon geldi. annem; midem çok ağrıyor babanla hastaneye gideceğim dedi. içim kötü oldu. izin aldım eve geldim. kapıdan çıkmadan yetiştim. annem mide ağrısı ile kıvranıyordu. sağlık camiasına uzak değilim. hemen kan basıncısını ölçtüm "sistolik basınç: 80, diyastolik basınç: 50 olunca herhalde dijital tansiyon aleti bozuk diyerek manuel olana yöneldim. sonuç aynıydı. annem yüksek tansiyon hastasıydı ve kalp kapakçıklarında çökme vardı. ambulansı beklemekle vakit kaybetmemek için hemen semtimizdeki devlet hastanesine gittik, evden araçla maksimum 10 dakika sürüyor.
    hemen acile giriş yaptık. kan basıncı çok düşük 8/5 diye müdahale eden hemşireye söyledim.

    o sırada doktor bankoda oturuyordu ona durumu anlattım. annemin tıbbi geçmişini, kullandığı ilaçları falan ama doktor dinlemiyor. hastaya hiç bakmadan hemşireye tansiyonunu sordu o da 8/5 yanıtını verdi. "doktor bey anneme ekg çekilmesi lazım. annemin mide sorunu yok" diye yırtınıyorum resmen hiç cevap vermiyor.annemi müşahade odasına aldılar. spazmol, ranitab, emojest’i izotoniğe karıştırıp verdiler. annemin göz kapakları şişmeye başladı. tekrar doktorun yanına gittim ‘’ya hu myokard infarktüs belirtisi var kardiyolog yok mu?" diye söylendim. sanki işimi bana öğretme bakışı attı. ben gene yırtınıyorum. ya hu gastrit değil ne yapıyorsunuz diyorum dinlemiyor bile. neyse serum bitti. hemşire kan basıncı aldı. 80/10 olarak hekime bildirdi. hekim müşahadeden çıkabilir dedi. ben halen ekg çekilsin diye yırtınmaya devam ettim. "lanet olsun" diyerek eğitim araştırma hastanesine götürmeye karar verdik. annemi aldık arabaya, yarı yola geldik kusmaya başladı. hemen ambulans çağırdım en azından ambulansta müdahale ederler diye düşündüm. çünkü kalbi farklı atıyordu. kalp atıyor ama kan pompalamıyor gibi geldi bana. hemen ambulans geldi. düşündüğüm gibi yarım saate yakın ambulansta müdahale edildi. çok yakın diye tekrar aynı hastaneye giriş yaptık. bu sırada saat 17:30 civarı. hemen resüsitasyon odasına aldılar. bir baktım gene aynı doktor." ekg çekmediniz bir şey olursa sorumlusu sizsiniz" diye söylendim. resüsitasyon odasına girdi annemi muayene etti, çıktı. hastanız beyin kanaması geçiriyor, inme inmiş dedi. evet bunu dedi. eğitim araştırma hastanesine sevk etti. ambulansla eğitim araştırma hastanesine getirdik saat 19:30 civarı. beyin mr’ı çekildi. felç ve beyin kanaması olmadığı anlaşıldı. kalp fonksiyonları %20’ye düşmüş. müdahale edildi. kalp fonksiyonları %70 çıkınca asidoza girmesine rağmen umutlandım. saat 23:15 gibi vefat haberini verdiler. myokard infarktüs'den kaybetmiştik. sabah yağmayan kar birden yağmaya başlamıştı ama içimin acısı her tarafımı kavuruyordu.

    buraya kadar yaşadıklarım acıların acısı sanıyordum. 29 aralık 2016'da öğle namazına müteakip annemi defnettik.kar her yeri doldurmuştu. annemi buz gibi havada, kar yağışı altında mezarında bırakarak eve gitmeden direkt savcılığa giderek suç duyurusunda bulundum. doktorla son konuşmayı yaptığımız, güvenlik kamerası da dahil kamera görüntülerini talep ettim. oradan hastaneye giderek hemen epikriz raporlarını da aldım.

    işin acı veren kısmı bundan sonra başladı. 2 ay güvenlik kameralarını bekledim. müşahede koridorundaki kamera hariç diğer kameraların görüntüleri geldi. karakolda izlerken annemin yürüyerek gidişini izlerken boğazım düğüm düğüm oldu. ikinci girişimizde sedyedeki halini görünce yüreğime öküz oturdu, nefesim daraldı.

    eh artık yargı yolu açılacak diye sevindim. tabii bu arada savcılık epikriz raporlarını istiyor, yazışmalar sürüyor. sürekli gidip soruyorum evrak bekleniyor. 2017 haziran ayında tekrar gittim. fetö davalarından sebep, dosyalar savcılar arasında paylaşılmış. benim dosyama başka savcı bakacakmış. adliyelerde acayip yoğunluk var diyerek dosyamın 2. savcısına gittim. "hekim, devlet memuru olduğu için kaymakamlığa yazı yazılacak soruşturma izni istenecek." dedi. yazıyı o gün yazacağını söyledi. ertesi gün kaymakamlığa gittim. durumu kaymakam beye anlattım. ona nasıl teşekkür etsem azdır. telefon etti. evrağı sordu derken 10 gün içinde hekim için soruşturma izni çıktı.

    halk sağlığı müdürlüğünden bir hekim bu iş için görevlendirildi. bu arada hastaneye ilk gittiğimizde birkaç kişiydik ve isimlerini şahit olarak vermiştim. neyse ifadelerimiz alındı. hekimin de ifadesi alındı ve evraklar 10 gün sonra savcılığa ulaştı. hekimin ifadesini okuyunca şok oldum. ilgili kişi soruyor "ben günde 800 hasta bakıyorum daha az baksam böyle olmazdı." diye söylemlerle aklı sıra sisteme suç atıyor. tabii bu ifadesi üzerine de soruşturma izni verildi. sevindim oh dedim adalet işliyor. savcı yazısını yazıp tüm ifadeleri, epikriz raporlarını adli tıp 1. ihtisas kuruluna yolladı. adli tatil girdi araya bir gideyim de duruma bakayım dedim. bu arada avukatımla da süreci takip ediyoruz. derken savcının tekrar değiştiğini öğrendim dosyam artık 3. savcıdaydı. "fetö, allah seni kahretsin pis herif" diyerek yeni savcıyla görüşmeye gittim.

    bekleme süreci başladı. 2018 nisan ayında adli tıptan yazı geldi, o sırada müdahale eden hemşirelerin ifadeleri ve ekg raporlarını istediler. ekg çekilmemiştir diye bilgi yazısını ve epikriz raporunu gönderen hastane nisan ayından bu yana hemşirelerin ifadelerini göndermedi. e malum araya adli tatil de giriyor. bu arada ben de boş durmadım hekimi araştırdım. yurtdışında kırgızistan’da tıp eğitimini tamamlamış. olabilir tıp her yerde tıptır diye kendimi avuturken kan bağından çok yakın birinin, bir partinin sözü geçen adamlarından biri olduğunu öğrendim. ayrıca pratisyen hekimliği bırakıp yaşadığım yerde aile hekimi olmuş resmen ödül gibi.

    ben bu davayı haklı olduğum halde kazanamayacağım bunu biliyorum. her gün adalet beklemekten yoruldum, yıldım ama mücadelemi bırakmayacağım. dosyam halen bekleme aşamasında, iddianame aşamasına gelmedi bile. belki de adli tatilden sonra başka savcıya geçer. takipsizlik verilirse diğer kardeşlerim ve babam tekrar sırayla açarlar davayı. işin sonunda avrupa insan hakları mahkemesi’ne de giderim. şu an yaşadığım tek şey acı ve öfke. o hastaneye birkaç kere daha gittim ziyaretçi olarak. o hekimle çok denk geldik ama ne bir söz söyledim ne de şiddet gösterdim sadece bekliyorum umarım hak yerini bulur. gelişmeleri ve açılırsa dava sonucunu editleyeceğim. yok takipsizlik verilirse tüm rapor ve belgeleri de edit gireceğim.

  • 7. 10 milyon dolar vs 18 yaşına dönmek

    54 yaşında biri olarak direkt 10 milyon doları seçerdim. 10 milyon dolarla 30 yılda yaşayamayacağım şeyleri 1 yılda yaşardım. sanki 20 yaşına dönünce süper bi hayat bekliyor amk. ha şu anki aklımla döneceksem belki kabul edebilirdim.

  • 8. tesettürlü kızın barda eğlenmesi

  • 9. dayağı en çok hak eden meslek mensupları

    (bkz: orospu çocuğu taksici)
    (bkz: orospu çocuğu emlakçı)

  • 10. sivas katliamı

    sunni bir çevreden gelen biri olarak diyeceğim ki; madımak bu ülkenin en büyük ayıbıdır. şu an ateist de olsam; çevremdeki sunnilerin en duyarlısının hala yorumu "derin devlet"ten ileri gidemiyor. sanki bir anlık tetiği çekme olarak görüyorlar, halk galeyana geldi diyorlar. halk galeyana da gelse, kışkırtılsa da 45 dklık bir olay bu. anlık tetiğe basma olayı değil.

    görüntüler var. tam 45 dk, adım adım kalabalık toplanıp hepsini yakalım diyor. tekbirler getiriliyor, alkışlanıp yuhalanıyorlar.

    hala lafı uzatıp bahaneler üretmeden özür dileyemeyen, utanamayan bir toplum var.

    türkiye'nin en büyük utancıdır sivas katliamı. benim de ağır bir hüzün kaplar içimi.

  • 11. yazarların idam referandumunda verecekleri oy

    hayır

    birçok kişi yazmış ben de yazayım. kesinlikle amacının dışında kullanılacaktır. karşıt fikir belirteni hapse tıkan insanlar var ülkede. idam da gelirse haksızlıkların, adaletsizliklerin önünü alamayız

  • 12. sözlükçülerin ihtiyacı olan nakit para

    iyileşmek istiyorum.

  • 13. chp tüm teşkilatlarıyla yerel seçimlere hazır

    meali : ''ege kıyıları, izmir'i , istanbul'un en güzel belediyelerini ve trakya'yı alıp rantımıza yolumuza bakacağız, köylülerimizi akrabalarımızı belediyelere dolduracağız ,enayi seçmenimiz nasıl olsa oy verecek, fazlası da lazım değil zaten bize'' olan beyandır.

  • 14. leyla ile mecnun

    dönsün ama gerçek leyla (bkz: ezgi asaroğlu) ile arda ile pakize ile kamil ile kaan ile ferdi tayfur şarkıları ile dönsün.

    yoksa bırakın mazi kalbimizde yara kalsın.

  • 15. köfteci yusuf

    bilen bilmeyen herkes birseyler sallamis. katki maddesi varmis. ne varmis diyorsun? karbonat diyor adam.

    lan karbonat dedigin köfteye o lastiksi hacmi verir ki, evde yaptigin köfte gibi kendini cekip, kayis gibi olmasin.
    karbonat, inegöl köftenin ham maddesidir. katki maddesi degildir. köftenin piri olan ustalarin hepsi karbonat kullanir.

    soya konuyormus icine, bunu da saklamiyorlarmis. bunu söyleyen bana soya kondugunu fotograf, etiket, icindekiler vs, ile ulastirirsa gercekten memnun olurum.

    bak ben cevremde buna kötü diyenlere soruyorum: neden kötü? "cok yagli. neden kötü? lastik gibi. neden kötü? cok yavan"

    sonra bu adamlara diyorum ki "iyi peki, ben köfteyi nerde yiyeyim?" istanbul'da saniyedeki seyyar köfteciyi, akceabatta dere kenarinda 10 sene önce yedigi köfteyi, rahmetli dedesinin yaptigi köfteyi referans gösteriyor herif bana. ben de izmir'deyim bu arada ha.

    oglum disarda 20 dakika durup, yemek yeyip kalkacaksiniz lan. anan seni michelin yildiziyla mi büyüttü. ye, ic kalk. doyarken verdigin 20tl hep topu. neyin hesabini yapiyorsunuz surda anlamasi güc.

    * * *

    adettendir;

    kola istedim, "kola yok beyefendi pepsi var" dediler. "neee kola yok mu?" deyip, kalktim, bir daha da gitmem.

    edit: soyaci arkadas bence parasini geri istesin. bak burada soya da, katki maddesi de yok demis herif.

  • 16. 2 temmuz 2018 brezilya meksika maçı

    kim kazanırsa kazansın dünya kupasının güzelliğine gölge düşürmeyecektir. dünya kupası sadece güçlü takımlar kazanınca güzel değildir. hakeden kazandığı için güzeldir. sadece güçlü takımları tutanlar futbolseverim diye ortada dolaşmasın bir zahmet.

    neymiş bütün favori takımlar eleniyormuş o yüzden bok gibi turnuvaymış. sanki favori takımlar mükemmel oynuyor da hakem hatalarıyla eleniyorlar. asıl kötü turnuva berbat bir arjantin'in rezil oynayan almanya'nın futbol katili ispanya'nın final görmesi olurdu.

  • 17. ingiliz dendiğinde zihinde oluşan ilk imge

    üç beş yaşlarından itibaren madenlerde çalıştırılmaya başlandığı için ortalama ömürleri 25 yıl olan çocuk işçiler.

    çalıştıran da ingiliz, çalıştırılan da, yanlış anlaşılmasın.

    --- spoiler ---
    bu raporlardan biri madenlerdeki çalışma koşulları ile ilgilidir ve 8 yaşındaki sarah gooder madenler komisyonunun raporunda şöyle konuşur:
    "gawber madeninde bir çekiciyim. bu beni yormuyor, ama ışık olmadan çekmem gerekiyor ve korkuyorum. sabah dörtte ve kimi zaman üç buçukta gidiyorum ve beş buçukta çıkıyorum. hiç uyumam. kimi zaman ışık olduğunda şarkı söylerim, ama karanlıkta değil; o zaman söylemekten korkarım. madende olmayı sevmiyorum. sabah gittiğimde kimi zaman çok uykulu olurum. pazar okullarına gidiyorum ve 'kolaylaştırılmış okuma' okuyorum. o harfleri tanır ve küçük sözcükleri okuyabilir. bana dua etmeyi öğretiyorlar. 'lord's prayer'i pek doğru olmayan bir biçimde okudu ve şu eklenti ile sürdürdü: 'tanrı babamı ve annemi, kız kardeşlerimi ve erkek kardeşlerimi, amcalarımı ve halalarımı ve kuzenlerimi ve başka herkesi kutsasın, ve tanrı beni kutsasın ve beni iyi bir hizmetçi yapsın. amin.' birçok kez isa'nın öykülerini duydum. niçin dünyaya geldiğini bilmiyorum, elbette, ve niçin öldüğünü bilmiyorum, ama kafasını dayayacak taşları vardı. okulda olmayı madende olmaktan çok daha fazla isterdim."
    --- spoiler ---

    ingiltere, 19. yy: çocuk emeği üzerine parlamento raporu, no 116

  • 18. 2 temmuz 2018 muharrem ince tweet'leri

    arkadaşlar şifreli yazmış. tweetlerin baş harflerini alıp mors halfabesiyle çarptıktan sonra mikserde karıştırdım 'pezevenklerin elindeyim' yazısı çıktı.

  • 19. karı kocayı sokak ortasında öldüren adam

    benim herkesten ricam şu: kendinizi savunmayı, silahlı/bıçaklı biri ya da saldırgan bir grup karşısında ne yapmanız gerektiğini, vücuttaki darbeye dayanıksız bölgeleri öğrenin.

    kadın erkek fark etmiyor, yasal olarak neyi taşıyabiliyorsanız taşıyın ama en başta vücudunuzu kullanmayı çok iyi öğrenin. güvende değiliz. insan güvenilir bir ülkede bile olsa bunları öğrenmeli ama bizde şart oldu.

    eve tamirci geldiğinde dahi çocuğunuzu bir anlık bile olsa onunla bırakmayın, çocuğunuzu sokağa tek başına salmayın, onu kimsenin (tekrar ediyorum kimsenin) evine yollamayın, çocuğunuzu 4 yaşından sonra spora alıştırın, ona kötü insanların varlığını açık açık söyleyin, jimnastik başlangıç olarak idealdir, sonra mutlaka evladınıza kendini savunmayı, herhangi bir savunma sporunu, tehdide boyun eğmemeyi öğretin. bırakın savunma sporunda iki üç darbe alsın hiç önemli değil.

    evinizde mutlaka taşınmaz kasa (duvara gömebilir ya da başka çözüm düşünebilirsiniz) bulundurun, bu kasanın içine en kıymetli şeylerinizi koyun, ortada bırakmayın. evin sağında solunda haydar bulundurun. arabanızda asla kıymetli bir şey bırakmayın.

    bıçaklı biri size yaklaştığında, en fazla kolunuz/omzunuz sıyrılarak çok rahat kurtulabilirsiniz. silahlı biri size yaklaştığında onunla mücadele edebilirsiniz. biri size saldırdığında onu etkisiz hale getirebilirsiniz. kilonuz, yaşınız, cinsiyetiniz ne olursa olsun kimseye boyun eğmek zorunda değilsiniz. yumruk atabildiğinizi, güçlü olduğunuzu bilin. kanınızı demirinizi ölçtürün, takviye alın, sağlıklı olun.

    kaçırılan neredeyse her çocuğun tek başına sokakta olduğunun, cinsel istismara uğrayan neredeyse her çocuğun/ergenin birine emanet edildiğinin, saldırı sonucu ölen çoğu insanın son anlarının panik halinde olduğunun bilincinde olun.

    son olarak; şimdi burada tanımını yapamayacağım bir tip var, her şey bunların başının altından çıkıyor, onları iyi tanıyın, onlardan uzak durun. evinizi boyamaya bile gelse dikkat edin, gerekirse gönderin gitsin, göndermek istemiyorsanız ona evlatlarınızı göstermeyin ve onunla muhatap olmayın. temiz yüzlü olmak diye bir şey var, bakışların normal olması var. bunlara dikkat edin. normal bakmayan insan öğretmen bile olsa semt değiştirin, ona evladınızı vermeyin.

    artık ne devletten ümidim kaldı ne bu ülkenin insanından. kendinizi koruyun.

  • 20. iyilik süsü verilmiş örtülü adilikler

    cok uluslu sirketlerin sosyal sorumluluk projeleridir.

  • 21. toplu taşımada gıcık olunan tipler

    gençler teyzeye yer verin bakıyim diyen tipler.

  • 22. imam hatip tercih etmenin zorunlu olması

    evet değerli yurdum insanları.

    liselere giriş sınavından sonra tercih ekranı yapılacak web sitesinde 5 tercihten biri mutlaka imam hatip lisesi olmak zorunda. yoksa ekran ilerlemeyecek ve sistem çalışmayacak.

    milli yazılımcılarımız tarafından geliştirilen bu uygulama ile daha çok badem bıyık yetiştirilmesi planlanıyor galiba.

    kaynak~

  • 23. fakir bir demokrasi mi zengin bir monarşi mi

    gerçekten "demokratik" olup halkı sefalet içinde olan bir ülke var mı?
    demokrasiden kastın oy vermek olmadığının farkındasınız değil mi?

  • 24. lebron james

    kendisinin birinci siradan secildigi 2003 draftinin ikinci turunda lakers tarafindan secilmis luke walton onderliginde sampiyonluk kovalamaya karar vermis basketbolcu.

  • 25. yeni tanışılan kızın buz gibi soğutan huyları

    biraz degisik olacak ama hayatinda spordan baska bisi olmamasi. pilates, crossfit, squat vsleriyle beynimi sikti butun gece. kultur egitim zevk sifir olunca sirf vucutla konusulmuyor haliyle

  • 26. ekşi itiraf

    yaş 37,5’tan 38..

    hayattan ne beklediysem ya hiç olmadı ya da olduğunda benim gönlüm çoktan geçmişti..

    boşuna dememişler hayat 30’una kadarmış.. altına imzamı basarım.. 30’dan sonrası 90+’ları oynamak gibi bişey.. hem düdüğü her an duyacak gibi tedirgin hem de 90 dakikada olmayanın olacağını bekleyecek kadar iyimser..

    kim ki 30’unu geçmemiş işte o gavat hayatın kıymetini bilsin.. kırdıymayın ağzınızı..

  • 27. hakan şükür

    bu teröristi ak partiden vekil çıkaran kimdi?

  • 28. 2 temmuz 2018 izmir toplu taşıma rezaleti

    temel olarak tüm hatlardaki otobüsleri iş giriş ve çıkış saatleri ile sınırlandırmışlar. sabah 6-9 akşam 16-20.00. geri kalan saat dilimlerinde herkes travmay ya da metro kullanmak zorunda. üç sene önce evimin önünden tek otobüsle gittiğim alsancak yönüne artık otobüs+metro+travmay ile ulaşacağım. gerçekten şahane bir düzenleme.

  • 29. meral akşener'in başkan yardımcısı olması

    ince'nin kafasına silah dayandığını inanıp muharrem'den (bkz: şizofren paranoyaklar) cevabını alan dangalakların inandığı saçmalık.

  • 30. suriyelilerin eczane basması yalanı ve ırkçılık

    aktrollerin art arda entry girerek milleti suçlu psikolojisine soktuğu durum. diyelim mersindeki olay yalan ya bergamada olan? suriyeliler demografik yapımızı değiştirebilecek bir milli güvenlik sorunuudur nokta. bunun adı ırkçılık değil ülkesinin geleceğini düşünen milliyetçi reflekstir.

  • 31. 2 temmuz 2018 mustafa cengiz açıklaması

    (bkz: alevli top is coming)

  • 32. kasmaya gerek yok okusam 3 bin tl maaş alacağım

    yanlış. okudum 2,5 alıyorum. fazla söylemiş.

    bu arada sadece parası değil, çalışma şartları ve ortamın kültür seviyesi de okumamış birinin çalıştığıyla aynı, tipik türkiye seviyesi her yerde ortak demekki okusan da okumasanda.

    e o zaman ben niye yıllarımı, ailemin parasını, kendi kafamı bu derece patlattım?

    gencin romantik futbolcu olcam hayali saçma olsa da kalan kısımlar doğru kusurabakmayın. bu ülkede eğitim görmenin artıları çok az. şuanki kafam eskiden olsa okumamayı tercih edebilirdim.

    edit: mimarım. su ürünleri falan değil yani değişik mesajlar atmayın.

  • 33. türkiye'deki en solcu lider tayyip erdoğan'dır

    (bkz: çomardante erdoğan)

  • 34. bitcoincilerin sesinin soluğunun çıkmaması

    dip dalga bekliyoruz.

    şaka lan sıçtık bildiğin nasıl sesimiz çıksın.

    tanım: bir tespit

  • 35. 15 saniye ile yks kaçıran genç

    yıl 2002 sınav yerim açıklandığında(cbü muradiye kampüsü) ertesi gün sınavın yapılacağı yere gittim. zaten klişedir önceden gidip görmek sınav olacağın yeri. köyden arkadaşımla sabah 6 da ( en erken kalkan dolmuş) yola çıktık. yarım saat sonra manisa garajına vardık. garajda simit yiyip limonata içtikten sonra 7 gibi muradiye dolmuşuna bindik. 7.20 gibi kampüste olduk. fen-edebiyat fakültesindeki sınava gireceğim sınıfı hatta sıramı kontrol ettikten sonra manisa ya geri döndük. çok rahat yetişebiliyorduk ancak köy dolmuşlarına güven olmaz diyip manisa da kalacak yer bulmuştuk garaja yakın. zaten uyku da tutmamıştı. sınav 9 da biz 7 gibi oradaydık. bir yıl boyunca üni. hayal etmişim ve bu hayallerini saçma bir şeyin elimden almasına asla izin vermezdim.uzun lafın kısası burada hastalık vb. sebepten geç kalanlara elbette üzülüyorum. ancak gece yatarken yarın hayati bir sınavım var diye yatmamış bence bu çocuklar. sorumluluk hayatın her alanında var. doğal seleksiyon.

  • 36. gelmiş geçmiş en iyi sese sahip türk sanatçı

    zevkler renkler tartışılmaz ama bilimsel bakarsak japon bilim adamlarına göre sesi kusursuz olan iki sanatçı var.

    bülent ersoy
    kibariye

    türk bilim adamlarına göre de sonuç belli.

    link

    link 2

  • 37. leyla aydemir'in ölü olarak bulunması

    eskiden başı okşanan, bakkala yollanan çocuklar artık dere kenarlarında, direk diblerinde ölü bulunuyor. boğazına kadar pisliğe batmış ülke, kimse farkında değil.

  • 38. kasper schmeichel

    kalecilik mesleği* neden nankördür? sorusunun cevabını bu gece oynanan maçta herkese göstermiş olan kaleci.

    50 tane kurtarırsın takımı sırtlarsın sonra 1 tane penaltı yiyince tüm kurtardıkların tarih olur gider.

    oysa golcü öyle mi? 50 tane kaçırır 1 tane atınca kral olur.

    kalecilik nankör meslek mirim.

  • 39. akp seçmenini ikna edecek yöntemler

    uslanmaz bir atatürkçü, koyu bir laik, lidere değil fikre oy veren bir chp’ liyim. bu çomarların ikna olacağını düşünen varsa onlardan daha çomardır diyorum.

  • 40. bir kadını kırmadan ona çirkin olduğunu söylemek

    anlamadığim bir kadına neden çirkin olduğunu söylemek istiyorsunuz? yanlışı varsa kırmadan söylersin ama çirkinsin demek onun çirkinliğini değil senin karakter çirkinliğini gösterir.

  • 41. porno filmlerdeki kadınlara üzülmek

    bundan yüzyıllarca sene evvel, ergenliğimin en ateşli yılları... evime nispeten hızlı internet yeni gelmiş, e haliyle porno kültürüyle yeni yeni tanışıyoruz. çıplak hatun resmi göreceğim diye çılgınca bir arama yaparak hunlarca her gördüğüm linke filan tıklıyorum. o reklam senin bu reklam benim derken pat diye önüme canlı şov yapan hatunlar geldi...

    neyse birden monitörüm meme dolmaya başladı. tıkladım en büyük olanına... canlı video odasında gördüğüm abla böyle etine butuna dolgun kilolu, 40 üzeri yaşlarda nispeten yaşlı birisi. bildiğin "(bkz: milf)" işte... sohbet ekranın sağ tarafında millet yazılar yazıyor. işte seni öyle mikerim şöyle mikerimler havada uçuşuyor... (bkz: terbiyesizler)

    lan o yazıları okudukça beni tuttu bir üzüntü. yazık ulan diyorum kendi kendime kaç yaşındaki kadınla nasıl konuşuyorlar. benim libido tamamen iç güdüsel bir koruma kalkanına dönüştü... sanki kadın orada savunmasız ve ona hayvan muamelesi yapar gibi konuşuyor millet... takıldım abi, kaldıramam bu durumu...

    dayanamadım ben de katıldım chat olayına. orada salya sümük abazalıktan ablaya yavşayanlara "biraz saygılı olun lütfen ayıptır" filan yazıyorum, bunu yazdığımı gören millet bana ana avrat sövüyor filan... benim öyle korumacı şeyler yazdığımı gören abla özellikle benim nickimi yazarak "s7e7v7e7n çok teşekkür ederim çok naziksin" filan bir iki cümle birşey yazdı. ben daha da gaza geldim. sonrasında şöyle yazdım;

    "ya abla nasıl düştün sen bu yollara. para için yapılır mı bu hiç. bak ben çok üzüldüm senin haline... yazık üç kuruş kazanacağım diye bu kadar şeye katlanmamalısın bence... bence seni çok daha güzel bir hayat bekliyor..."

    o sırada ekranda kadının sadece memeleri gözüküyordu. kadın benim yazdığımı okuyunca az geri çekildi ve yüzü gözükecek şekilde sert bir ses tonuyla ;

    "-sana ne am.n oğlu, hee? sanane benim ne yaptığımdan, ne kazandığımdan!!! " diye suratıma haykırdı...

    bunu işittikten sonra tabi sağ taraftaki chat ekranı yıkıldı. beklemediğim şekilde bir tepki alınca da benim yüzümde sadece gerizekalı bir tebessüm kaldı. ekrandaki çarpıya basıp hemen tarayıcıyı kapatıp ardından nedenini bilmediğim şekilde panik yapıp bilgisayarı kapattım.

    heh işte o gün porno sektöründeki kadınlar için üzüldüğüm son gündü... abla haklıydı. alan memnun, satan memnun... birisi bu işi para için yapıyorsa, onun için üzülmek biraz anlamsız oluyor...

  • 42. rte'nin 8 gündür konuşmaması

    hasta olmasin sakin?

    8 gun az degil, simdiye 50 kere konusmasi gerekirdi.

    allahim sen biliyorsun!

    dinimiz amin...

  • 43. hadım değil idam istiyoruz

    ülkenin her deliğinden hukuksuzluk ve dolandırıcılık akarken, idam isteyenler aptaldır.

  • 44. üniversite tercihi yapacaklara tavsiyeler

    şimdiki aklım olsa asla 4 yıllık okumazdım.arkadaşlar girin 2 senelik sağlık bölümlerine sonra da önlisans kpssden ortalama 65-70 puan yapın istanbul izmir artık neresi olursa atanın başlayın mis gibi 3.5 ile 4 bin tl arası maas 8-5 çalışın daha ne mis gibi devlet kapısı.

  • 45. yakıt alırkenki yanlış yakıt konulacağı korkusu

    litre fiyatı korkusu bitti yanlış koyulacağı korkusu kaldı

  • 46. bu başlıkta suriyeli gibi yazıyoruz

    abi ben suri.

  • 47. 10 sene içinde doktorluk mesleğinin bitmesi

    doktorluk bir meslek degil akademik unvan oldugu icin katilmadigim gorustur. hekimliktir o.

  • 48. imamlar boş zamanlarında ne yapıyor sorunsalı

    yıllık izninde namazi birakan imam taniyorum lan ben.emekli olunca dini de birakacak muhtemelen.
    bana bulasmasinda ne yapiyorsa yapsin.

  • 49. sözlükçülerin favori ilahiyatçısı

    prof. dr. yaşar nuri öztürk

    yobazlarla, hurafelerle, safsatalarla, üfürükçülerle ve en nihayetinde din tüccarlarıyla mücadele etti.
    allah rahmet eylesin. onun gibisi bir daha gelmez.