özet geçiyorum abd'ye dil öğrenmek için gitmiş 3 aydır alışamamış. aklı sevgilisinde ve ailesinde kalmış.
bu kadar.
Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.
Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.
Sozlock Ekibi
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. abd'nin 3 ayda ağzıma sıçtığı gerçeği
-
2. çin savaş gemisinin akdeniz'e gelmesi
aliexpressten sipariş verilmiş olabilir hemen kötüye yormayalım.
-
3. aziz yıldırım alex de souza'nın yanında osuruyordu
-
4. 7 ekim 2016 fettullah gülen ile barışma adımı
nolcak şimdi iki kere mi kandırılmış olacaklar?
-
5. audi q7 vs dacia duster
* audi q7(2.0 tfsı quattro 252 hp tiptronic)'in 2016 yılı anahtar teslim satış fiyatı 366.244 lira.
* dacia duster(1.5 dci 110 bg 4x4)'ın 2016 yılı anahtar teslim satış fiyatı ise 268.150 lira, değil tabiki; sadece 68.150 lira.
*ikisi de arazi aracı, ikisi de 4 çeker.
* dacia duster dizel olup 100 km'de 5,2 litre (22,5 lira) yakıyor.
* audi q7 ise hayvan gibi benzinli motoruyla 7,4 litre (37,5 lira) yakıyor.
* dacia duster 168 km maksimum hıza sahip ki bu hız türkiye yolları için son derece normaldir.
* audi q7 ise 233 km maksimum hıza sahip, otobanlarımızda belki bu hızları kısa süreli de olsa görme imkanımız var. km göstergesinin resmini çekip çerçeveletebiliriz. zira hayat otobandan ziyade karayollarında geçiyor ve bu boktan yollarda 230 km hız hayal ya da ölüm anlamına geliyor.
* audi q7'in 0-100 km ivmelenmesi 6,9 saniye. ışıklarda ilk kalkışlarda fırlamak için ya da birden hızlanıp öndeki aracın önüne kırmak için müthiş bir ivmelenme süresi 6,9 saniye.
* dacia duster ise kalıbının arabası, kalıbı gibi hızlanması da hantal. 12,9 saniyede 0'dan 100 km hıza çıkıyor ki birçoğumuza yeter de artar bile. fazla atraksiyon aramayanlar için ideal.
* bagaj hacmi yönünden audi q7 tartışılmaz. 890 litre bagaj hacmine sahip. tüp ve damacana su dağıtıcılarının, bakkallara kutu kutu bisküvi gofret-dağıtan toptancıların vazgeçilmezi: audi q7.
* dacia duster ise kendisi gibi mütevazı bir bagaj hacmine sahip; 410 litre. büyük aileler için az, küçük aileler ve bekarlar için ideal, hatta büyük bir bagaj hacmi.
* audi q7 tam bir arazi arabası. hayvan gibi de güçlü. tırmanamayacağ bayır, geçemeyeceği dere, batıp-çıkamayacağı çamur yok neredeyse. ama sahipleri pek tavsiye etmiyor bu tür hor kullanımları. bu araba oralara sürülür mü hiç? motttosuyla satılıp alınıyor zaten.
* dacia duster ise hor kullanım için üretilmiş gibi. birçok kullanıcısı asfalt göstermiyor bu garibe; dağ-tepe, bayır-bataklık demeden arabayı sanki altlarında q7 varmış gibi hor kullanıyor. duster hiç bozuntuya vermeden, kullanıcısının yüzünü kara çıkartmadan her türlü zorluğa, her türlü aşağılamaya eyvallah deyip işini yapıyor.
* daci duster'ın yıllık vergisi* yaklaşık 500 lira, yıllık bakımı ise yine 500 lira.
* audi q7'nin vergisi ve bakımlarının bir önemi yok, kullanıcısının pek umurunda değil yani. para bok gibi nasılsa bunlarda. -
6. makas atarken emniyet şeridindeki yayayı öldürmek
gectigimiz gunlerde tuzla'da gerceklesmis.
3 cocuk babasi bahtiyar demir'in aracinin lastigi patlayinca emniyet seridine gecip butun onlemleri aliyor. dubalari diziyor ve ustune de trafigi kontrollu bir sekilde yavaslatabilmek icin cep telefonunun isigiyla gelen araclari yonlendiriyor. her sey super, adam tum iyi niyetiyle bir de uyariyor gelenleri..
sonra bildigim butun kufurleri etsem hizimi alamayacagim bir maganda o trafikte makas atarak geliyor, hic bir seyi gormeden emniyet seridine daliyor ve tum onlemleri almis olan bahtiyar demir'i olduruyor.
bitti mi? hayir
daha cenaze kalkmadan bu serefsiz serbest kaliyor ve ulkede hayat devam ediyor...
emniyet seridi ile ilgili dogru duzgun hic bir yaptirimda bulunmayanlarin da ayrica allah belasini versin.
http://www.haberturk.com/…gistirirken-canindan-oldu
http://www.milliyet.com.tr/…-oldu-do7lylftjtog.html -
7. ak parti'nin ne yaparsa yapsın yaranamaması
istifa etsinler cümbür cemaat alkışlayalım.
-
8. 7 ekim 2016 donald trump tapesi
''montaj'' deyip, oylarını arttıracaktır...
dur lan o başka bir ülkedeydi. -
9. türk kadınlarının cinsel fantezileri
ay acıyo, orama dokunma, utanıyorum, ışığı kapatsana,saçımı neden çekiyorsun, acıtmasana!, ya dur, hızlı gitmiyor musun?, ya şimdi benden sıkılırsan?, keşke yapmasaydık isimli fanteziler üst sıralardadır.
-
10. koşarak hayatının dayağını yemeye giden kız
(bkz: tyler dürdane)
-
11. türkiye'nin her ilinde olan şeyler
(bkz: orospu çocuğu)
her ilde muhakkak vardır. -
12. reisin mezar yeri
(bkz: vatan hainleri mezarlığı)
-
13. öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler
kedilerin yakaladıkları böcek, fare vb hayvanları salonun ortasına, yataklarımızın üstüne bırakmasının nedeni.
kedi sahipleri bilir kediler balkonda,terasta, bahçede ya da evin her hangi bir köşesinde yakaladıkları hayvanları getirip salonun ortasına bırakır. bu hayvan bazen bir kelebek olur bazen bir fare (bu başıma gelmedi neyse ki) kedi sahipleri de bu davranışı "hediye getirdi" veya "tebrik edilmek istiyor" gibi yorumlar yapar. çoğu kez de espri konusu olmuştur bu konu.
aslında hayvanlar bunu bizleri eğitmek icin yapıyormuş. kediler her ne kadar yaklaşık 10 bin yıldır evcil hayvanlar olsalar da avcılık iç güdülerini kaybetmemiş canlılar. yapılan araştırmalara göre abd'de her yıl 4 milyara yakın kuş kediler tarafından avlanıyor. bu sayı avladıkları diğer küçük şeyleri de hesaba katınca inanılması güç ama 30 milyara yaklaşıyor. kedileri bu denli iyi avcılar yapan onların içgüdüleri, bu iş için evrimleşmiş vücutları ve yavruyken annelerinden aldıkları eğitim.
özellikle dişi kedilerde görülen bu evin ortasına böcek vs bırakma nedenleri de sizleri bu hayvanları yakalayamayacak durumda görüp eğitmek istemeleri. o yüzdendir sıklıkla öldürdüğü kelebeği getirip önünüze koyup sizden bir şey bekler bakışları ile size bakması.
kediler yavrularını eğitirken öncelikle ölü hayvanı getirip yavrunun önüne koyarlar. ikinci aşama ölmemiş ama kaçacak halde olmayan hayvanlarla talim yapmaktır. emin kedi besleyenler salonun ortasında acı çekerek yerde titreşen böceğin başında sabırla bekleyen kedi manzarasıyla daha önce karşılaşmıştır.
yani hayvanlar 10 bin yıldır bizi eğitmeye çalışıyor. bu davranış özellikle kısırlaştırılmış disi kedilerde çok sık rastlanıyor. hayvanların gözünde ne kadar beceriksiz gözüküyoruz bir düşünün *. -
14. güzelliğiyle sosyal medyayı sallayan öğretmen
"güzel kadınlar her şeyi çok kolay elde ediyo yeaa, güzel kadınsan tamam abi bu ülkede" diye sözlükte bilumum başlık altında ağlayan erkekler, videodaki kadın güzel bir kadın olduğu için "dershanelerde sürünme, gel evimin baş köşesine otur" minvalli iç geçiriyor, bir diğeri "ofiste iş yapmadan takılsa gene maaş ödenir" diye tespit yapıyor. e ama hakikaten, eğer bu durum gerçekten "kolaylık" sağlıyorsa bunu sağlayan sizlersiniz? sizin dışınızda, görünmez bir el falan düzenlemiyor canlarım bunu?
zaten boşuna dememişler, kişi kendinden bilir işi. o yüzden gördüğünüz bütün güzel kadınlara "kesin güzelliğiyle geldi bi yerlere" gözüyle bakıyorsunuz, çünkü size bıraksalar "getirirsiniz". -
15. kimin evinde yıkanıyorsun diye soran sular idaresi
mersin üniversitesi'nde okuyan bir kız öğrenci, sürekli hale gelen su kesintilerini şikâyet etmek için meski yöneticisini ariyor ve olaylar gelisiyor..
"daire başkanı ali yanık’ı aradığını kaydeden b.y. şunları söyledi:
"çok mağduruz, sular ne zaman gelecek? belli bir süresi var mı? eğer bu birkaç ayı bulacaksa biz bu evden taşınalım’ dedim. daire başkanı da ‘allah’ın yaptığı iş bozulmaz ama kulun yaptığının garantisi yoktur. boru patlar, araba devrilir, su kesilir. net bir şey söyleyemem’ dedi. ben de öğrenci olduğumuzu ve susuz daha fazla yaşayamayacağımızı, mutfakta bulaşıkların biriktiğini hatta yıkanmak için başkasının evine gitmek zorunda olduğumuzu, bu durumun artık rahatsız edici olduğunu söyledim. bunun üzerine kendisi de ısrarla ‘kimin evine gidip yıkanıyorsun’ diye sordu. aynı soruyu 3 kez sordu. ben de ‘bu yaptığınız terbiyesizlik. nerede banyo yaptığım sizi ilgilendirmez. sizi şikâyet edeceğim’ dedim. bunun üzerine telefonu yüzüme kapattı.
daha sonra arkadaşım aradı. ‘az önce benim arkadaşıma uygunsuz şeyler sordunuz’ demesine kalmadan telefonu kapattı ve bir daha da telefonlarımıza bakmadı.”
merakli daire baskaniyla ilgili haber icin buyrun: genc kadina skandal soru: kimin evinde yikaniyorsun? -
16. kediler konuşabilse söyleyecekleri sözler
eğlenceli monolog ve diyaloglara gebe sözlerdir.
kapalı kapı gördüğünde.
- hiiii kim kapattı kapıyı. açsana açsana açsana açsana açsana açsana açsana aç...
durup dururken oturan insanın kucağına atladığında.
- hop merhaba. sev beni. sev beni. mmmmm sev sev. mmmmm sev. oooo bu neymiş burun mu bu. hmm sev sev.
severken birden delirdiğinde.
- yaaaapma ısırırım. bak. tokatı basıcam. lan! geliyo bak. hop. -
17. evlenilecek kadında aranacak en önemli özellik
dişi olmamasıdır.
bakın gençler, abi nasihati dinleyin, evleneceğiz insanı tartarken, ne kadar dişi olduğunu ölçün.
ne kadar az dişiyse o kadar doğru insandır. çünkü dişilik bir hastalıktır.
şimdi, dünyanın yarısını oluşturan kadınları kalkıp hasta oldukları için tedavi etme şansımız var mı, yok. o yüzden onlarla yaşamaya alışmaya çalışıyoruz ama varlıkları, bünyeleri, zekaları, mantıkları, ruh halleri bu dünyada var olmaya elverişli olmayan, var olabilmek için bir erkeği kandırıp kendilerine bekçi köpeği yapmak zorunda olan bir canlı türünden bahsediyoruz.
bilim dünyasında bu tür yaşam formlarına parazit ismi verilir. parazitler, bir başka canlıya yapışıp onun enerjisini emerek hayatta kalırlar. kendi başlarına ise var olmaları mümkün değildir.
şimdi, bu dişi kardeşlerimiz insan değiller mi? evet insanlar.
elleri, kolları, bacaları, gözleri, ağızları, beyinleri yok mu? evet var.
bir kadın, bir erkeğin yaptığı her şeyi yapabilir mi? istese alasını da yapar.
peki o zaman, sürekli zengin koca arayan, sürekli sömüreceği adam arayan bu canlılara nasıl bir açıklama getirirsiniz?
işte ben bu "kafa yapısına" dişilik diyorum. dişi olmakla kadın olmak farklı şeyler.
kadın, bir et parçası, bir vücut, bir insandır.
dişi ise "içinde erkeği sömürmek üzere programlanmış özel işletim sistemine sahip bir kadındır."
peki, dişileri nasıl tanırsınız?
bu tespiti yapmak da çok basit:
-sevgiliniz mağazalardan çıkamıyor ve sürekli alışveriş yapıp, elbise, ayakkabı, çanta mı alıyor?
-sevgiliniz, evlilik deyince ortak bir hayat kurup hayat arkadaşlığı yapmayı değil de, gelinlik giyip düğün yaparak göbek atmayı, dans etmeyi, prensesçilik oynamayı mı anlıyor?
-sevgiliniz, evlilik söz konusu olunca, nişanı kız tarafı, düğünü erkek tarafı, yatak odasını erkek, mutfağı kız tarafı yapar gibi hesaplara mı giriyor?
-sevgiliniz, "hayat ortak hayat müşterek" gibi sikko ergen kız/dalyarak feminist lafları ediyor ama iş masrafları, faturaları ödemeye gelince, tuvalete mi gidiyor?
-sevgiliniz, çevresindeki diğer kızlarla sürekli çekişme ve laf sokma yarışı içinde mi yaşıyor?
-sevgiliniz, demet, hande, sibel, ebru, cart curt gibi pop şarcılarını takip edip, tv8'de acun yarışmalarını mı izliyor?
-sevgiliniz, bir şey öğrenmek için değerlendirebileceği zamanı sürekli, makyaj, kuaför, parti, dizi, yarışma, dedikodu gibi boş işler için mi harcıyor? yani kendini geliştirmek için bir gram çaba harcamıyor mu?
o zaman siz bir dişi ile birliktesiniz demektir.
başka bir büyüğünüz söylemediyse ben size söylemiş olayım. sonra kimse bizi uyarmadı demeyin.
o ilişkide yarak senin donunda olabilir ama sikilen taraf sen olacaksın genç arkadaşım. -
18. efendi beşiktaş
-
19. yaş ilerledikçe katlanılması zor şeyler
ahkâm kesen insanlar.
evlenmemiş: evlilik şöyle olmalı, böyle olmalı. aşk evliliği yaparsan muhteşem olur. sorun yaşıyorsan demek ki yanlış insanı seçmişsin...
çocuğu yok: çocuklar gürültü yapıyorsa kötü ebeveynsin. çocuk öyle yetiştirilmez. özgür bırak duvarı boyasın. bakıcı bakmasın, kreşe gitsin. kreşe gitmesin sen bak. dışarıda emzirme...
iş hayatına yeni başlamış: patronla böyle konuşulur. iş arkadaşıyla öyle iletişim kurulmaz. maaş şöyle olmalı. bu kadar yıl çalışınca şu pozisyona gelinmeli...
erkek: kadın böyle yapmalı. böyle giyinmeli. kadın dediğin çalışır. kadın dediğin evde oturur...
kadın: erkek dediğin güçlü olur. erkekler ağlamaz. bunu giyene/diyene erkek denilmez...
içim şişiyor dinlerken, içim. -
20. hurşit külter
sevgili hurşit;
kürdüm, hdp/ dbp seçmeniyim
günlerce senin için nerede sorusunu sordum.
senin için eyleme gittim. fotoğrafını taşıdım.
aileni,sevdiklerini ve seni düşündüm.
hurşit onca gün yok güvenlik için bekledim, yok şöyle oldu yaptım gibi saçma ötesi argümanların hiç ama hiç inandırıcı değil. kısacası yediğin bok öyle böyle bir bok değil.
ölmemene sevindim lakin yaşattığın şeyler adına lütfen ama lütfen sus ve siktir git. -
21. çatalı bıçak gibi kullanmak
(bkz: yan kenar)
-
22. çalışan kadını en çok mutlu eden şeyler
yatakta mutlu eden, ev işlerinde yardımcı bir koca.
-
23. it'cileri delirtme yöntemleri
yazılımcıya gidin ve şunu diyin: "ama excel'de yapabiliyoruz"
-
24. odtü okumayıp üniversite okuyorum diyen tip
hastalanınca gittiğin doktorlar odtü mezunu değil.
bundan sonra kendi kendini tedavi edersin. -
25. özel yaratılmış bolu belediye başkanı
(bkz: üstün çomar teknolojisi)
çom-800 -
26. türk tarihinin en büyük ironisi
sünni fetişizmine kurban giden osmanlı'da en elit askeri birliklerin (yeniçeriler, akıncılar vs) alevi-bektaşi olarak yetiştirilen türk veya balkan çocukları olduğu gerçeğidir. osmanlı'nın kuruluştan 17. yüzyıla kadarki sürecinde sadece ordunun bu en elit unsurları değil, bürokrasi ve sanat çevrelerinin de en parlak figürleri bektaşi-alevi veya devşirmedir (çandarlılar, sokullu, pargalı, mimar sinan vs vs).
araplaşmış türklerin boyunduruğundan bir gün kurtulmak dileğiyle. -
27. osmanlı kuruluyor padişah tayyip bey olacak
(bkz: asılmadan önce söylenen son sözler)
çok farklı kafalar yaşıyorlar gerçekten. cahil cesareti desem, değil. öyle gaza geldiler ki bu memleketin damarlarına işlemiş cumhuriyet'i bir anda sökebileceklerini sanıyorlar. çok kolay sanıyorlar, yanılıyorlar. -
28. tayyip'ten nefret edenlerin ortak özellikleri
kültür ve sanat bakımından birikimli, vicdanı olan ve aklını yitirmemiş biri olması.
-
29. türk erkeklerinin cinsel fantezileri
türk erkeğinin genel manada bi fantezisi yoktur çünkü cinselliği küçük yaştan beri kafasına göre yaşadığı ve bununla gurur duyduğu için öğrenmeye kapalıdır. zaten bu sebepten türk kadınları yataktan mutlu ayrılmaz ve hatta -özellikle anadolu kadını- çoğu türk kadını sevişmeyi doğurganlık+erkeğin keyif aldığı bi eylem olarak yaşar.
zaten türk erkeğinin ''olum ukraynaları kızlar fena ya'' gibi önermeleri de bununla alakalıdır. neticede birlikte olduğu türk kadınlar ona yeteri kadar açık olamadığı için türk kadınını 'ölü gibi yatıyor' zanneder, oysa ölü gibi yatmasa ''daha önce kaç kişiyle yattın?'' sorusunu soracaktır.
neticede türk erkeğinin fantezisi yoktur, en fazla arkadaşlarına gururla anlatacağı hikayelere konu olacak sertlikler yapar ki zaten onların da %90'ı kadının rol yapmasıdır. bu acı gerçekle entryi sonlandırıyorum. -
30. seks yaparken konsantrasyonu bozan şeyler
ezan ya da selaya denk gelmek.
hele bir de darbe girişimine falan denk gelirse 3 ay ohal artık. -
31. ışıklarda uyusun
bu da yeniymiş efendim. ışıklarda uyumasın ceza yazarlar mazallah.
-
32. battlefield 1
konu araplarda veya bizde daha fazla satması değil, oyunu yaratan adamların yabancı olması... o yüzden de adam tabikide seni düşman yapacak amk. oyunu türkler yapsaydı, bu sefer de ingilizler, araplar düşman olacaktı.
düşman ve müttefik göreceli bir kavram sonuçta. sen kendini toprağını savunan kişi olarak görürken, araplar da (tarihsel açıdan) kendi topraklarında sonradan gelen türklerden özgürlüklerini almak istiyor. ingilizler ise bildiğin bugünün amerikası işte... görünüş freedom motherfuckers, amaç sömürge.
ruslar ve almanlar napsın... adamlar tüm oyunlarda kötü. gerçek tarihi bırak, alternatif tarihlerde bile.
uzun lafın kısası amma boş beleş insanlarız yemin ederim... oyna geç işte veya kendin yap gücün yetiyorsa. boş yapmakta bir numarayız ama icraat sıfır.
ayrıca özelden tartışın amk. battlefield 1 (12) diye giriyorsun, karşına ilkokul tartışması çıkıyor. -
33. kılıçdaroğlu'nun gericilerle sempozyum yapması
''oslomcolorla konoşorok oy olocoğono sonmok''
napsın lan adam? yok neden mitinge katıldı yok neden bunu yaptı. katılsa da katılmasa da her şeyi ondan biliyorlar. cihangir'de pembe götünüzün üzerinde oturup ''kılıçdaroğlu onu neden yaptı'' diye eleştirmek ne kadar güzel ya. bu sesleneceği kesim ''alevi'ye oy verilmez'' kafasında. oy almayı bırak bari adam kendini tanıtsın. 15 yıldır ülkede inanılmaz şeyler olurken bu kitle hala ''kılıçdaroğlu yürüyen merdivene ters bindi'' kafasında.
islamcı ile konuşma, kürt ile konuşma, miliyetçi ile konuşma. ne yapacak lan adam? bütün gün atatürk'ten çok atatürkçü kesimi mi eğlendirecek? chp ülkenin en kozmopolit partisi. neredeyse her görüşten insan var. tek tiplik yok. ha siz diyorsanız alsın hep %25 yeter, böyle saçmalayabilirsini fakat adam bu islamcılara da bir şekilde kendini tanıtması lazım. yoksa biz de biiiyoruz o kitlenin kılıçdaroğlu'nu dinledikten sonra birden rönesans aydınlanması yaşamayacağını. -
34. yılmaz özdil'in 7 ekim 2016 tarihli yazısı
vahdettini anmak için tören düzenleyip, istanbul'un düşman işgalinden kurtarılışının yıl dönümü olan 6 ekim'de sessiz kalmalarından bahsettiği bugünkü yazısıdır.
osmanlı hayalleri kuran, atatürk'e etmediği hakarwti bırakmayıp vahdettini ve osmanlıyı övenler yazının özellikle şu bölümünü okusun mümkünse:
"kuvayi milliyeci yurtsever, istanbul'dan anadolu'ya geçerken yakalanmış, kocaeli tersane bahçesinde direğe bağlanmış, kendi vatanımızda, yunan müfrezesi tarafından kurşuna diziliyor. kafasında fes bulunan osmanlı memuru şerefsiz de, işgalci ingiliz subayıyla birlikte infaza nezaret ediyor."
yazının finali özeti olmuş zaten:
"istanbul'un fethini kutlayıp, istanbul'un kurtuluşunu kutlamamak… sadece atatürk düşmanlığı değildir. aynı zamanda, takkeli takunyalı din tüccarlarının “emperyalist işgali”ni ne kadar özlediğinin kanıtıdır!"
yazının tamamı şu şekilde:
--- alıntı ---
6 ekim kutlu olsun
rahmetli turgut özakman, şu çılgın türkler'de şahane anlatır…
*
sarı atlas döşeli büyük oda, nezaretin ileri gelen subaylarıyla doluydu. kapı açıldı, yaver göründü, “emrettiğiniz yüzbaşı geldi efendim” dedi. nazır ziya paşa, odadaki subaylara izah etti, “az önce sözünü ettiğim talihsiz olayın faili” dedi, içeri alın…
yüzbaşı içeri girdi, kaygılı bakışlarla kendisini izleyen subayların arasından hızla ilerleyerek, nazırın masasının önünde durdu, selam verdi, “yüzbaşı faruk, izmir, beni emretmişsiniz” dedi.
uzun boylu, kumral, yakışıklı, biraz bıçkın havalı bir subaydı.
nazır önündeki yazıya bakarak, yumuşak bir ses tonuyla “oğlum” dedi, “bu konudaki emirlere rağmen, dün akşam beyoğlu'nda ingiliz inzibat subayı teğmen miller'a selam vermemişsin, doğru mu?”
“evet efendim, doğru.”
nazır, babacan şekilde yol gösterdi, “herhalde görmediğin için selamlamadın, değil mi çocuğum?”
“hayır efendim, gördüm!”
nazırın canı sıkıldı…
“niye selamlamadın öyleyse? selamlamanız için emir verilmişti!”
“rütbesi benden küçük olduğu için selamlamadım paşam, askerlik töresine göre, önce onun beni selamlaması gerekmez miydi?”
ziya paşa derin bir kederle ellerini açtı, “askerlik töresi mi kaldı a yavrum… adamlar galibiyet haklarını kullanıyorlar. ingiliz komutanlığı bu sabah olayı protesto etti, mesele çıkarılacak zaman değil, hemen şu teğmeni bul, özür dile, olayı kapatalım” dedi, sonra da başıyla işaret ederek, çıkması için izin verdi.
5
ama yüzbaşı yerinden kıpırdamadı, “paşam bir de beni dinlemenizi rica ediyorum” dedi.
nazır bıkkınlıkla “söyle bakalım” karşılığını verdi.
“balkan savaşında teğmendim, çanakkale'de üsteğmen, suriye cephesinde yüzbaşı oldum, ben bu rütbeleri tek başıma savaşarak almadım, her rütbemde binlerce şehidin, gazinin hakkı var. onların hakkını korumak namus borcumdur, beni affedin, özür dileyemem.”
harbiye nazırı bozuldu.
“anlamadın galiba, harbiye nazırı olarak emrediyorum!”
yüzbaşı sükunetle “anladım efendim” dedi, elini omuzuna götürdü, apoletlerini bir hamlede söküp, nazırın masasına bıraktı.
“artık emrinizi dinlemek zorunda değilim” dedi!
selam vermeden döndü, kapıya yürüdü.
4
*
mustafa kemal'in askerleri, esir istanbul'u işte böyle kurtardı.
*
3
2. mehmet aldı.
6. mehmet verdi.
atatürk kurtardı.
bademlerin asla değiştiremeyeceği gerçek budur.
*
lozan'ı beğenmeyen arkadaşlara, nostalji olsun diye bazı fotoğraflar hatırlatayım mesela… 1 numaralı fotoğraf, istiklal caddesi, işgal kuvvetleri beyoğlu'nda resmi geçit yapıyor. 2 numaralı fotoğraf, dolmabahçe sarayı'nın dolmabahçe camisi'nin önü, işgal zırhlıları istanbul boğazında adeta şehir hatları vapurları gibi çalışıyor! 3 ve 4 numaralı fotoğraflar, padişahımız efendimiz ve kuklaları armut gibi seyrediyor, galata kulesinin tepesinde ingiliz bayrağı dalgalanıyor, ingiliz askerleri galata kulesinin tepesine kondurulan gözetleme kulübesinden dürbünle istanbul'u seyrediyor. 5 numaralı fotoğraf, haliç'te ingiliz denizaltısı… 6 numaralı fotoğraf, ingiliz zaptiyesi, bizim topraklarımızda bizim insanımıza kimlik kontrolü yapıyor. 7 numaralı fotoğraf, atatürk'ün kurduğu tbmm'nin çatısı altında utanmadan vahdettin için anma töreni düzenleyen arkadaşlar bu kareye iyi baksın… kuvayi milliyeci yurtsever, istanbul'dan anadolu'ya geçerken yakalanmış, kocaeli tersane bahçesinde direğe bağlanmış, kendi vatanımızda, yunan müfrezesi tarafından kurşuna diziliyor. kafasında fes bulunan osmanlı memuru şerefsiz de, işgalci ingiliz subayıyla birlikte infaza nezaret ediyor.
*
ve dün, 6 ekim'di.
*
6 ekim 1923'ün yıldönümü.
*
istanbul'un fethini kutlayıp, istanbul'un kurtuluşunu kutlamamak… sadece atatürk düşmanlığı değildir. aynı zamanda, takkeli takunyalı din tüccarlarının “emperyalist işgali”ni ne kadar özlediğinin kanıtıdır!
--- alıntı --- -
35. black mirror
yeni sezon trailer'i sonunda gelmis olan dizi.
kac sene sonra bi materyal gorduk bu saheser dizi hakkinda, harika da gozukuyor. yorumlarda da biri yazmis: sadece biraz fazla amerikanlasmis gibi geldi trailer'dan, bakalim ne olacak. umarim o eski ingiliz muhipleri cemiyeti havasini da kaybetmez.
yalniz, 6 yeni bolum ne demek ya?! kaldi iki haftacik! -
36. jan olde riekerink
fenerbahçe ve beşiktaş avcunun içinden iki kupa almasına rağmen galatasaray'ın son kulvar ve finallerdeki üstünlüklerini fetoya bağlayanları, beyefendiliginden taviz vermeden, üzmesi gereken kişi.
-
37. demir pirinç kasesi
çin'de "ömür boyu düzenli gelir sağlayan garanti iş" anlamında kullanılan bir tabirmiş. türkçe'de en yakın "bir yere kapağı atmış olmak" var karşılık olarak daha yakın bir karşılık yok.
(bkz: job for life)
(bkz: altın bilezik)
(bkz: düzenli biri işi olmak)
(bkz: kapağı atmak) -
38. zeki yakışıklı kültürlü ve namaz kılan erkek
tek namazla kaçırdığımdır.
-
39. padişahların anne baba kardeş evlat katili olması
padişahlara kardeş katili demekle, şimdiki maymunlar neden insan olmuyor demek arasında büyük fark var çünkü kimse maymunlara methiyeler düzmüyor.
bu uygulama anakronistik, eskide kalmış ve tartışılmasına gerek yok mu? o zaman mekke'de kız çocukları gömülüyordu yalanını neden ısıtıp ısıtıp getiriyorsun?
mekke'de islam'ın hakim olmasından 1.000 yıl sonra, istanbul'da üstelik şeyhülislam fetvasıyla kundaktaki bebekleri öldürmüşler. mekke'deki bebekler kadar müslümanları ilgilendirmiyor mu bu? ilgilendirmiyor çünkü ne mekke'deki kız çocukları, ne de istanbul'da kundağında boğulan bebekler bunların umrunda. bunların umrunda olan tek şey karanlık ideolojilerine destek olacak laflar, sloganlar bulmak. vicdanları bitmiş, insanlıkları tükenmiş.
neyse ki insanlık allahlara, tanrılara karşı verdiği savaşı ateizm ve sosyalizm sayesinde büyük ölçüde kazandı da, hiçbir devlet başkanı "devletin bekası" için kundaktaki bebeğinin suratına yastık dayatıp onu boğdurmuyor artık.
kundaktaki bebeklerin boğdurulduğu düzen kendiliğinden değişmedi. laiklik, cumhuriyet, insan hakları kendiliğinden gelmedi. dininize karşı verilen mücadele ile geldi. maymunların biyolojik evriminden bahsetmiyoruz, toplumlara yön veren adamların dinleri bir kenara bırakarak ahlaklı, erdemli ve medeni bir hayat düzeni tasarlamasından bahsediyoruz. anlamak istemediğiniz bu. -
40. üçten fazla ülke gezmemiş insan
dünyayı dolaşmış ama gittiği gördüğü yerlerde medeniyetten, insanlıktan zerre nasibini alamamış; ucundan azıcık bile adam olamamış lavuğa tercih edeceğim insandır.
beyler gömdüm, rahat olun(: -
41. sümerler
sümerler kendilerine sümerler demiyorlarmış. onlara sümerler diyenler akadlarmış. sebebi de akadlar arasında sümerlerin yaşadığı bölgenin adının "sümer" olmasıymış. sümerler kendine "kara kafalılar" anlamına gelen "uğsağgiga" diyormuş. akadlı boşuna "abi boşver sümer iyi, fonetiği güzel" dememiş yani.
-
42. şaka maka gezi'de bir tane taciz olayının olmaması
var, varolmasına da ispatlayamıyoruz; arkadaşlarla kabataşta birini üstüne işeyip ve sıçarak taciz ettik ama ispatlayamıyoruz. inanmıyorsanız ismete sorun, o gördü...
-evet gördüm, korkunç -
43. inşaat projesi isim önerileri
(bkz: sözlüğün anasını sikerken sürpriz yapılması)
(bkz: 4 bloklu site yapabilmek ancak reklamcı ile çalışabilecek vizyonu olmamak)
(bkz: 100 liraya şirketin web sitesini yapan yeğen)
(bkz: vizyonsuzluk) -
44. akp'li emine'nin chp'li aytun'a verdiği ayar
özel isimlere gelen (-gil, -siz, -ciğim, -li, -ler, -çülük, -izm) ekleri ayrı yazılmazlar.
bak ayar bu şekilde oluyor. -
45. ankara metrosundaki mavi adidas çantalı kız
bana bakti kesin verecek kafasi bitmemis hala. yil 2016.
-
46. buluşmaya davet edip reddeden erkek
1 yıl boyunca gözünde büyüttüğü kız o esnada götünü büyüttüğü için bi daha aramamış olabilir. hanımkızımız buluşmada çok boş konuşup kafa sikmiş de olabilir. yani sonuçta umduğunu bulamamış bir erkek var ama şimdi anladım ki, bu şekil durumlar gerçekten hiç ama hiç sikimde değil çünkü cuma öğleden sonrasındayız. önümüzde muhteşem bi haftasonu var. sokayım ilişkilerinize lol.
-
47. manchester united
öncelikle en az bir sağlam stoper
(bkz: baki mercimek)
pogba'nın yanına iyi bir orta saha
(bkz: selçuk şahin)
sağlam en az bir kanat
(bkz: milos krasic)
(bkz: veli kavlak)
kaliteli birer sağ ve sol bek
(bkz: ismail köybaşı)
(bkz: sabri sarıoğlu)
en az bir tane 10 numara veya false 9 oynayabilecek bir adam
(bkz: diego)
çok sağlam bir forvet
(bkz: umut bulut)
elbette de gea yerine çok sağlam bir kaleci
(bkz: tolga zengin)
bu transferlerin hepsini yapamazsa durumu çok zor olan takım. -
48. iphone se
iphone 4 sonrası bir süre 5,5 inch android telefon kullandım. sonra bu muhteşem ötesi telefonu aldım. yeteri kadar kullandıktan sonra görüşüm şudur: bu telefon küçük değil; diğer telefonlar büyük.
-
49. logoyu biraz büyütelim
renaultun her makyaj, her yeni model çalışmasında yaptığı
-
50. ekşi sözlük'teki doktor düşmanlığı
üst edit: ben bunu yazdığımda, yukarıdaki "başı kıçı ağrıyan geliyor" diyen arkadaş sırf bunun için ayrı bir başlık açmıştı. sonradan modlar buraya eklemiş.
***
benim de nicedir yazmak istediğim, bir yazar ne zaman sağlık sektörüyle ilgili bir sorunu dile getirse, haklı haksız ayırt etmeksizin, hemen sanki anasına bacısına küfredilmiş gibi saldırıya geçen doktor egosunun tipik örneği.
tanım: kendisine şifa bulmak içen giden adama "kıçı başı ağrıyan bize geliyor" gözüyle bakan adamın engellenemez egosu.