Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. survivor 2020 ünlüler-gönüllüler

    acun : gürbüz amcama çok selam söylüyorum.

    yunus emre : ben de gürbüz amcama çok selam söylüyorum. nasıl biri abi gürbüz amca? gerçi sizin gibi bir büyüğümüzün amcası olduğuna göre çok iyi biridir. gürbüz amcam benim ya.

  • 2. 27 nisan 2020 recep tayyip erdoğan açıklaması

    adam chp'ye bölücü dedi, üstüne de aleyhine hazırlattığı videoyu izlettirdi. bütün kanallar da izletti bunu. valla ne diyim helal olsun. aynı gemideymişiz. öyle geminin anasını sikeyim.

  • 3. 27 nisan 2020 hala maske alamayanlar

    edit: #maskelernerede

    içinde bulunduğum grup. ptt, e-devlet filan nereye diyorlarsa başvurdum. maske getiren, kod yollayan kimse olmadı.

    markete grimek , otobüse binmek yasak maske yok diye. maske satar mısınız diyorum eczanenin kapısından, satmak yasak, zaten bizde de yok diyorlar.

    isveç'e ambulans uçak göndermek, italya'ya tıbbi malzeme göndermek filan bunlar iyi güzel ama 2 maske dağıtsaydınız vatandaşınıza be, vergimizi de ülkemize ödüyoruz halbuki. parayla yok, parasız yok, birçok yere maskesiz girmek yok..

    neyse allah gurbetçimize zeval vermesin, euro ile kazansınlar, tl ile harcasınlar, başları sıkışırsa da dert etmesinler bizim vergiler ne güne duruyo, onbinlerce kişinin maske istihkakıyla yollayıveririz bi uçak gidip getiririz.. sayelerinde dünyanın en güçlü ülkesi olduğumuzu hissediyoruz, var olun..

  • 4. polisin murat övüç'e iğrençsin demesi

    bu adama iğrençsin diyebilecek bir yüreğin iyi olduğuna inanamam asla. ne zararı var lan adamın? kolonya dağıtıyormuş bir de... dünyada enerjisi yüksek insanlar çoğunlukta olsa keşke.

  • 5. iki erkeğin öpüşmesinden rahatsız olmak

    rahatsız olmuyorum derseniz gay, rahatsız oluyorum derseniz gizli gay diyorlar. bu başlığa yazarsanız gay oluyorsunuz, dikkat edin.

  • 6. kahvaltıdaki favori besin

    peynir!

    hiçbi' zaman vegan olamayacağımın gerçeğidir peynirin varlığı.

    allahım iyiki peynir var.

  • 7. gençken her haltı yiyip 30'da evlenmek isteyen kız

    (bkz: #106125669)

    ne güzel ya aldatmayı paraşütle atlamak, kamp yapmak gibi şeylerle beraber anlatıp sıradanlaştırmak.

    aklı başında olan hiçbir bireyin böyle insanlara birlikte olmaması gerektiğini düşünüyorum.

    edit:yazar trollmuş, uyaran yazarlara teşekkür ederim.

  • 8. 26 nisan 2020 trabzon'da doktora yapılan saldırı

    şu sözleri durumu özetliyor:

    "adli muayenem, pansumanım, ifade vermem şahsın göz altı süresinden uzun tuttu... şimdi bu adam dışarıda... "

  • 9. lgbt hakları insan haklarıdır

    ahlaksızların,vicdansızların, yobazların, sapkınlar, aşağılık insanların anlayamayacağı haklardır.

    türkiye'de homofobi yapıyor, avrupa'da/amerika'da islamofobiye uğruyorum diye ağlıyor. yüzsüz

    edit: yanlış anlaşılmamak için belirteyim; islamfobi de, homofobi de gerçektir. her ikisi de nefret suçudur.

  • 10. türkiye'de ateizmin yükselişi

    dinde gizli diretmenin ve dini dunya islerine alet etmenin sonucudur bu. aslinda bu stratejiyle herkesi daha dindar yapacaklarini umuyorlardi lakin biraz ters tepip ateizmin cogalmasina neden oldu. oysa bıraksalardı toplumu kendi haline hersey gayet guzel bir sekilde devam edecekti. biz arap degildik ama araplastirilmak istendik. biz "benim babaannem de kapali" diyen " siz icin cocuklar afiyet olsun" diyen bir toplumduk. anadolu islam'i denilebilecek cok guzel bir denge bulmustuk ne yazik ki o dengeyi son 16-17yildir alt ust ettik.

  • 11. felsefeden anlayan kız vs mantıdan anlayan kız

    hamur açmak aslında sadece hamur açmak değildir. içindeki unu, suyu, tuzu özümsemek, benliklerinden sıyrılmalarını sağlayıp, bir bütünü oluşturan nadide parçacık olmalarını izlemektir. oklavanın perspektifinden baktığında artık orada bambaşka bir beden vücut bulmuştur. daha 5 dakika önce her biri kendi halinde birer cisimcikti. bu bize gösterdi ki, hepinizin amına koyayım.

  • 12. 27 nisan 2020 covid-19 vakasının 112261'e çıkması

    ne güzel virüs lan! bitecek diyorsun bitiyor.

  • 13. karantinadan sıkılmayan insan

    ben, gayet guzel 45 gundur evdeyim.. 5 yil daha sorunuz takilabilirim.

  • 14. savcılığın ankara barosuna soruşturma başlatması

    ankara barosu hukukçulardan oluşur. savcılık ise ekseriyetle torpille o makama gelmiş hukuk bilgisi kısıtlı kişilerden oluşur. baro açıklamasını anayasa'ya, bağlayıcı insan hakları sözleşmelerine uygun yapmıştır. boşuna soruşturma açıp kamu kaynaklarını israf etmeyin.

  • 15. aşk 101

    2. bölümde rock konserinde (bkz: sons of anarchy) yeleği giyen birisi vardı, iyi de dizi 98 yılında geçiyor, sons o zaman daha çekilmemişti bile

  • 16. osmanlıda dünyaca ünlü kahraman asker olmaması

    madem soru kahramanlıktan açılmış o halde biz de bu bahsi örnekleri ile açıklayalım;

    öncelikle entrymize tanım ile başlayalım;

    asker: orduda görevli bulunan, erden mareşale değin herkes.

    kahraman: 1) savaşta yiğitlik ya da tehlikeli bir durumda yararlık gösteren
    2) bir olayda önemli yeri bulunan kimse.

    şimdi tanımları verdiğimize göre örneklere başlayalım.

    osmanlı dediğimiz 3 kıtaya yayılmış bir imparatorlukta dünyaya nam salmamış bir asker olmamasının mümkünatı yoktur. bunu savunmak olsa olsa cehaletin 3 5 nöronda vucüt bulması veya düşmanlıktan kaynaklanmaktadır. yani kısacası ya cahil bir deli veyahut türk tarihine düşmanlıktan başka çıkar bir yol yoktur.

    osmanlı tarihinde kahraman mareşal padişah olarak sayabileceğimiz 6 tane padişah bulabiliriz.

    tanım olarak mareşal ise iki meydan savaşından zaferle dönen veya bir savaşta pekçok cepheyi birden idare ederek zafer kazanan, denizde ve havada da eşiti bir başarı gösteren, türk silahlı kuvvetleri için en az orgeneral (denizci ise oramiral) rütbesine sahip subaylara, t.b.m.m. tarafından verilen bir askeri rütbedir. bu rütbe yukarıda belirtilen şartlar haricinde süre beklemeyle kazanılamaz. deniz kuvvetlerindeki eşiti büyükamiral'dir.

    bu 6 padişahı ise sırayla

    yıldırım bayezid han
    sultan ıı. murad han
    fatih sultan mehmet han
    yavuz sultan selim han
    kanuni sultan süleyman
    ıv. murad

    bunlar dünya askerlik ve siyaset tarihine isimlerini bizzat kazandıkları zaferlerle yazdırmış mareşal padişahlardır.

    yıldırım bayezid ile başlayalım; sanırım mareşallik ve kahramanlık hakkında en çok itirazın geleceği padişah kendisidir. lakin yıldırım'ı yıldırım yapan ve kahramanlığı ve mareşalliği hak ettiği muharebe niğbolu meydan muharebesidir.

    niğbolu muharebesi öncesinde rumelide öncelikle mirce yönetimindeki eflak ordusunun karşısına arkus ovası muharebesinde çıktı. eflak ordusu yok edildi ve mirce esir alındı, savaştan sonra eflak vasal olarak osmanlıya bağlandı ve mirce yüklü bir haraç ödeyerek kurtulabildi. sonraısnda bulgaristanın başkenti tırnova'yı kuşatıp bulgar kralını ve oğlunu esir aldı.

    niğbolu muharebesinde savaştığı 16 bin kişilik haçlı ordusnun teşekkülü şu şekildeydi,

    fransa krallığı
    hospitalye şövalyeleri (sonradan rodos şövalyesi olarak bilinir)
    macar krallığı
    eflak voyvodalığı
    venedik cumhuriyeti
    ceneviz cumhuriyeti
    ikinci bulgar imparatorluğu (?)
    kutsal roma cermen imparatorluğu (bunların vassalı polonya, bohemya, navarra ve ispanya krallıkları)

    haçlı ordusunun komutasında roma cermen imparatoru sigismund bulunuyordu.

    bayezid komutasındaki osmanlı kuvvetleri ise 11 bin kişiden teşekkül çoğunluğu osmanlı ve bir kısmı sırp askerlerden oluşuyordu. sırp ordusunun başında stefan lazareviç (uzun stevan) vardı.

    bu savaşta osmanlı ordusu haçlı ordusunu 1000 kayıp vererek yok etmiştir.

    sonrasında ankara savaşında timur'a yenilmiş muharebe sahasını terk etmemiş ve esir düşmüştür. sonuç olarak kendisinden büyük ve iyi bir orduyu niğbolu'da toprağa gömerek haklı kahramanlık ünvanını kazanmıştır.

    gelelim ikinci padişahımız ıı. murad hana,

    sultan murad'ın kahramanlığını ve mareşalliğini hak ettiği iki meydan muharebesi vardır.

    bunların en meşhuru varna muharebesidir. bir diğer önemli muharebe ise ikinci kosova muharebesidir.

    varna muharebesinde macarların meşhur hunyadi ve lehistan kralı ııı. wladyslaw komutasındaki;

    lehistan krallığı
    macaristan krallığı
    eflak prensliği
    transilvanya
    boğdan prensliği
    litvanya büyük dükalığı
    bulgaristan
    papalık devleti
    hırvatistan krallığı
    töton şövalyeleri'nden oluşan haçlı ordusunu muharebe yenmiştir. ayrıca leh kralı wladsyslaw öldürülmüş, lehistan tahtı boş kalmış ve doğu ve orta avrupanın siyasesi dengeleri değişmiştir.

    bu arkadaşımız polonyalı tarihçileri açıp okusun sultan muradı diyeceğim de aptal olmasa böyle saçma sapan bir şeyi sıçmazdı buraya.

    murad hanın ikinci meydan savaşı ise kosovada vuku bulmuştur.

    varna muharebesinden kaçan macar kralı yanoş ile eflak voyvodası birleşip bulgaristanı işgale başlayınca kosovada iki ordu karşılaşmıştır. kendisinden 1.5 kat büyük bu orduyu yenmiştir. savaşta macar ordusu dişe diş savaşmış ve osmanlı'nın ilk zamanlarında en uzun süren ve en çok dökülen savaş olmuştur. bu arkadaşımıza macar tarihçilerine ıı. kosova'yı ve sultan muradı sormasını tavsiye ediyorum.

    bir diğer padişahımız fatih sultan mehmet handır.

    iki önemli askeri başarısı vardır. bunlardan biri istanbul'un fethi diğeri ise otlukbeli savaşıdır. kendisi derebeylik dönemini bitirmiş, çağ kapatıp çağ açmıştır. askerlik tarihine havan topu gibi en temel silahlardan birini bırakmıştır. dünyanın fatih sultan mehmet gibi bir mareşali veya padişahı bilmemesi diye bir şey söz konusu bile olamaz.

    geldik kudreti ve zaferleri kadar acımasızlığı ve kararlılığı ile bilinen yavuz hana;

    kendisi 3 büyük meydan muharebesinde önce şii iran safevi devletini, peşine suriye'de memlük devletini üstüne yetinmeyip memlük'ü bir de kahire'de bozguna uğratmıştır. ordunun sevk ve idaresini bizzat kendisi sağlamış ve 3 meydan muharebesinde düşmanını bozguna uğratmıştır. kendisinden sonra şii iran safevileri kendilerine gelememiş şah ismail işi gücü bırakmış inzivaya çekilmiş ve anadolu'ya uzun bir süre musallat olamamıştır. bir sonraki musallat olduğunda da 4. murattan tokadı yemişlerdir. memlük ise iki meydan muharebesi ile çok kısa sürede tarihin tozlu sayfalarında yerini almıştır.

    arkadaşımız iranlı ve mısırlılara yavuzu sorabilir. zira onlar bile nasıl bir kahraman olduğunu yazacaklardır.

    kanuni sultan süleyman'ı yazmaya gerek var mı bilemedim. tek örnek olarak mohaç meydan muharebesini verelim ve avrupa'nın kendisi için muhteşem türk dediği bir askeri arkadaş duymamış galiba.

    geldik son mareşal padişah olan bağdat fatihi ıv. murad hana.

    malum kendisi osmanlı safevi muharebesinde farslara öyle bir tokat atmıştır ki şiiler bir daha anadoluya musallat olamamışlardır. yavuzdan ders almayan fars köteği 4. murattan yemiştir kuyruğunu kıstıra kıstıra gerisin geriye kaçıp gitmiştir.

    padişahları açıkladığımıza göre şimdi gelelim mektepli veya alaylı paşalara;

    bunlardan en ünlüsü mustafa kemal atatürk'tür.
    karlofçadan beri geri püskürtülen türk tarihini polatlı sınırından almış batının hayallerini izmirde denize dökmüştür. avrupaya öyle bir kapak takmıştır ki time kendisini kapağına taşımıştır. kendisinin askeri dehası ve fevzi çakmakla hazırladığı kurt kapanı taktiği nazi kurmaylarına ilham olmuş ve blitzkrieg taktiğinin temelini oluşturmuştur. hani o alman propaganda makinesinin sürekli pompaladığı ünlü mareşalleri var ya hah onların kurmay planlarının temelini 1920'lerde osmanlı kurmay mekteplerinde yetişen 2 büyük askeri deha atmıştır. ayrıca yıldırım savaşı taktiğini tanklar ve motorize birlik kullanmadan sadece topçu, piyade ve süvari birlikleri ile savunma mevzilerine yaslanan yunan ordusunu yok ederek başarmışlardır. o rommel dediğin, guderian dediğin, manstein dediğin adamların örnek aldığı savaş tarzını bu adamlar daha motorize ve mekanize savaşın pratiği bırak teoride olmadığı zamanlarda benimsemiş ve dünyaya örnek olmuşlardır.

    sonra devam edelim sadece avrupanın değil dünyanın gelmiş geçmiş en büyük donanma amirali barbaros hayrettin paşaya.

    barbaros dediğin adam öyle bir adam ki tüm dünya donanmalarının saygı duyduğu ve kazandığı zaferleri donanma okullarında okuttuğu bir adam. kendisinden 6 kat büyük bir donanmayı bozguna uğratmışlığı vardır.

    konu madem denizden açıldı dünyanın örnek aldığı bir başka donanma subayımız vardır. kendisi bordayla gemi ele geçiren son gemi kaptanı olan hamidiye kahramanı rauf orbay'dır. tek başına bir gemi ile akdenizi balkan ülkelerine dar etmiş, kendisinin harekat tarzını almanlar denemiş ancak bu sefer başarısız olmuşlardır.

    plevnede dünya askeri tarihine siper gibi bir kavramı kazandıran gazi osman paşa var mesela,

    dünyada ermenileri tokat manyağı yapan ve doğu anadoluyu ermeni değil de türk yurdu olmasını sağlayan kazım karabekir paşa var mesela

    beni yenmeseydi tüm dünyayı fethedebilirdim diyen yenilmez napolyonu perişan eden cezzar ahmet paşa var mesela,

    kanije fatihi avusturya ordusunu sadece 1000 kişilik kuvvetiyle perişan eden tiryaki hasan paşa var mesela,

    2 yıl 7 ay hiçbir destek almadan medine'yi savunan çöl kaplanı veya türk kaplanı olarak bilinen fahrettin paşa var mesela,

    şu dünyada amerika'yı vergiye bağlayan tek adam olan evcil aslanları ile ünlü cezayirli hasan paşa var mesela,

    bu kadar örnek yeter zannediyorum çok da uzattık bu kadar türk tarihine düşman olmayın.

    son sözümü mustafa kemal atatürk'ten alıntılayarak bitirelim;

    'kahramanı kadar gafili de çok olan bir milletiz'

  • 17. covid-19 verilerine inanmamak

    tüik'in açıkladığı enflasyon verilerine inanmama sebepleriyle benzer sebeplerdendir.

  • 18. kızarmış içli köfte vs haşlanmış içli köfte

    en sevdiğim yemeğin iki tarzıdır ama tercihimi haşlamadan yana kullanırım. 2 tane kızartma beni tıkarken 13 14 tane haşlama yiyebiliyorum, daha uzun keyiften dolayı haşlama diyorum.

  • 19. 27 nisan 2020 nur yerlitaş'ın vefatı

    bir anne çocuğunu kaybediyor, “o vegandı ondan oldu“ diyorsunuz, bir insan yaşamını kaybediyor “şehitlere üzülmedi” diyorsunuz. nasıl yetiştirildiniz ne kadar sevgisiz nefret dolu insanlarsınız.
    saygı bilin ahlak bilin biraz ölenin arkasından sadece rahmet dilenir, bu kadar mı düşük oldunuz?

  • 20. emrullah gülüşken için isveç'e uçak gönderilmesi

    alman turist bizim ulkede yaralanirsa ve bizim ulkemiz kolpadan ya da gotten uydurma bir kaprisle degil de gercekten o kisiyi tedaviyi reddederse ve almanya bunun uzerine ucakla vatandasini alirsa tabii ki destekleriz.

    ancak burada, yanlis bile olmayan bir tedavi bicimini begenmeyen, hasta babalarini evde istemeyen ve turklukle alakasi olmayan simarik kizlarinin talebi icin ucak kaldirilmasi soz konusudur ve kiyas kabul edilemez.

  • 21. ali erbaş

    kuran’ın eşcinselliği lanetlediği doğru fakat bence insanların bu şahsa kızmalarının rn büyük nedeni; kuran kurslarında çocuklara tecavüz edilirken ses çıkarmaması ya da kafasına göre fetva verip faizi helal göstermesi.
    ee çıkıp deseydi ya bunlar dinimize ters, zinhar kabul edilemez.

    ya da devlet şans oyunlarından dünyanın parasını kaldırıyor, çıksın iki laf da ona etsin.

    din riyakarlığı da yasaklıyor, yüce dinimiz islam, müminlere “emrolduğunuz gibi dosdoğru olun” diyor.
    hadi çıkıp desin, şans oyunları yasaklansın, genelevler kapatılsın.
    genelevlerde yapılan ne? evcilik mi oynuyor insanlar orda?

    çıksın desin ya, hırsızlık en büyük günahtır, devlet mallarına çöreklenmeyin, nemalanmayın, vakıf malına konmak, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemektir desin.

    diyemez değil mi? korkar.
    şuraya hz. ali efendimizin bir sözünü bırakıyorum.
    haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytan gibidir.

  • 22. ekşi itiraf

    dostoyevski, çar tarafından sibirya'daki hapishaneye gönderilir. hapishaneden çıkınca orada yaşadıklarını ölüler evinden anılar başlıklı bir kitapta toparlar. kitabında, hapishaneye girmeden önce insanları iyi tanıdığını zannettiğini fakat hapishanede şahit olduklarından sonra baya bir yanıldığını anlatır.
    rus yazar hapishanedeki bir köpek üzerinden, insan ilişkilerini anlamaya ve anlatmaya çalışır. hapishanede bulunan mahkumların buradaki bir köpeğin yanından geçerlerken sürekli bir köpeği tekmelediklerini fark eder. gördüklerine çok şaşırır. köpek tekmeleri yerken mahkumlardan kaçmaz, aksine yanına bir mahkum yaklaştığında otomatik olarak eğilip tekme yeme pozisyonuna geçer. dostoyevski bir gün usulca köpeğin yanına yaklaşarak başını okşamaya başlar. köpek alışık olmadığı bu davranış karşısında ona bir süre şaşkın şaşkın bakar ve hızlıca yanından kaçıp acı acı havlamaya başlar.
    o günden sonra köpek nerede dostoyevski'yi görse kaçar ve yanına dahi yaklaşmaz. yazar, ruhu köleleştirilmiş olan bu köpeği ''sevgi açı'' olarak tanımlar ve bunun insanlar için de geçerli olabileceğini söyler. hayatları boyunca haksızlığa ve kötü davranışlara maruz kalmış insanların, köpek örneğinde olduğu gibi iyi bir davranış ile karşılaştıklarında nasıl davranacaklarını bilemeyip bocalayabileceklerini dile getirir.

  • 23. eski sevgilinin son görüldüğü yer

    berber koltugunda! kendisi saclarimi kesiyordu.
    ön edit: yasadigim ulkede kadin erkek kuaforu ayrimi yok. eski sevgilim kuafordu.
    2. edit : erkegim
    3. edit : eski sevgilim kadindi
    son edit : lan daha ne kadar açık olabilirim.

  • 24. kırk yıl olmasa aramam denen gıdalar

    salam, sosis, jambon.sevmedim ,sevemiyorum.40 yıl geçse aramam.

  • 25. 30 bin liraya alınacak en iyi ikinci el araba

    yine her başlıktaki gibi gerçekten işe yarayabilecek önerilerden ziyade çoğu entry’deki saçmalık ve geyiklerle çöp olan bir başlık.

    önerim 2001 seat ibiza/cordoba 1.6 sr motor, volkswagen hitler motordur lpg’ye tam uyumlu ve ölümsüz bir motor olarak bilinir. araç da çok ahım şahım değil ama şahin’le aralarında 25 yıllık teknoloji farkı var, ve de bu motorla performansı da güzel.

  • 26. yaş ilerledikçe azalan şeyler

    heyecan ve umut.

  • 27. 27 nisan 2020 dışarının ana baba günü olması

    (bkz: sıkılıyoruz)

    bahaneye bak.

  • 28. 4 mayıs 2020 okulların açılması ihtimali

    gerçekleşmesi durumunda çocuğumu okula göndermem. ferman padişahınsa çocuk bizimdir.

  • 29. kedi ile uyumak

    o kadar naif bir kedim var ki...
    15 yaşında, 8 yaşına kadar sokakta yaşamış. köpekler parçalamak üzere iken buldum onu. eve getirdiğimde arka iki patisi felçliydi. galiba yüksek bir yerden atlamış. ( şimdi hoplayıp, zıplıyor.)

    çok zor alıştı sevilmeye, güvenmeye.

    o, geldikten yaklaşık iki sene sonra kucağıma yatmaya başladı, zor alıştı insanlara.

    şimdi ise ben nerede oturuyorsam oraya gelir, diğer kediler sevdirmeye geldiğinde onları kaçırmak için her şeyi yapar sadece kendi sevilsin diye.

    yastığın uyumadığım kısmına gelir kıvrılır neredeyse her gece, sabahları da çoğunlukla ıslak burnunu, burnuma değdirerek uyandırır beni. alarm gibidir.

    onun verdiği huzurun, mutluluğun tarifi olsaydı eğer, kesinlikle benim gözümden onu izlemek olurdu bu.

    herkesin yavrusu kendine güzelmiş ya, bütün yavrulara uzun, sağlıklı, mutlu bir ömür diliyorum benimki gibi.

  • 30. dünya bankası'nın türkiye'ye verdiği 100m dolar

    "açıklamaya göre, türkiye'nin alacağı kredi 5 yılı geri ödemesiz dönem olmak üzere 10.5 yıllık vadeye sahip."

    detayına hayran kaldım. şimdi tam bir "vatan haini" olsam düşünürdüm ki "nasılsa 5 yıl sonra biz iktidarda olmayız. bu parayı neden ye..."

    öhöhöm. neyse, selam ve dua ile.

  • 31. gece 3'te alınan hayatı düzene sokma kararı

    bu kez ciddiyim, saat 3'te bambaşka bir adam olacağım. kalan dakikaların tadını çıkartıyorum.

  • 32. aliminyum mu alüminyum mu alaminyum mu sorunsalı

    aminiyiyüm.

  • 33. gençliği doya doya yaşamaya engel olan şeyler

    türkiye de yaşıyor olmak .

  • 34. en iyi zeytinyağı markası

    burda çoğu yorum yapan insanlar bırak zeytinlik görmeyi hasatını filan, ömründe bir tarlada herhangi bir ürün yetiştirmiş mi acaba. köylüye üreticiye direk hırsız-sahtekar damgası yapıştırmışlar sanki şehirli insanların paçasından kalite akıyor. insan her yerde aynı insan, iş sizin vicdanınız ve şerefinizle alakalı...

    ben ve ailem 25 yıldır ege geyikli bölgesinde dededen kalma fabrikada taş baskı, soğuk sıkım organik zeytinyağı üretiyoruz. markamız afilli şişelerimiz filan yok ama buraya yazdığınız markaların bazıları ihracat yapacağı zaman gelip bizden yağ alıyor. sen de en iyi ihtimalle benim yağımı 2-3 katı fiyatına marketten alıyorsun o markalardan. tüm yük üreticinin(köylünün) omzunda hala hakaret etme derdindesiniz, devletin görevi üreticiyi hem desteklemek hem kontrol etmek hesabı oraya sorsanız keşke.

    neyse konu dağıldı kusura bakmayın tarımda harcanan emeği bilen arkadaşlar neye isyan ettiğimi anlayacaklardır. konuya dönersek zeytinyağı biraz şaraba benzer bir yerden sonra eksperler dışında aradaki farkı anlamanız mümkün değil, o yüzden burdaki çok teknik-kapsamlı yorumları ona göre değerlendirmeye almanızı tavsiye ediyorum. sizin için iki önemli kıstas var biri yağın doğallığı yani besin değeri, diğeri ise lezzeti. bunlar için bir biraz bilgi paylaşıcam belki size seçerken yardımcı olur.

    1) türkiye’de en kaliteli yağ kuzey ege bölgesinin zeytinlerinden çıkmaktadır, fiyatlandırma da tariş,komili vs gibi büyük firmalar tarafından ona göre yapılır.aldığınız üreticiyi/firmanın bölgesini sorabilirsiniz.(dünyada kalite olarak yunanistan birinci sırada üretim miktarı olaraksa ispanya, biz kalite olarak 2-3 sıradayız ayrıca kapasitemizin çok altında üretim yapıyoruz.)

    2) 0,1-0,8 asit yağların tümü sızma diye geçmektedir devletimiz başka hiçbir şeyi kontrol etmediği için elinize gelen yağın erken hasat-soğuk sıkım vs olup olmadığını üstüne bakarak anlamanız mümkün değil.

    3) soğuk sıkım yağların yoğun kokulu olması ve görece daha koyu olması lazım(filtresiz tercih ederseniz renk daha koyulaşıcak, aroma daha da artacaktır)

    4) kaliteli yağ genzinizi çok yakmaz internette zeytinyağı yazınca ilk çıkanlardan hatta böyle reklamlar bile var iyi bir şeymiş gibi yazıyorlar, tam tersine asit oranının yüksek ya da karışım yağ olduğunu gösterir sadece...

    5) bu sezon için geçerli bu söyleyeceğim ama şu an ege bölgesinin soğuk sıkım yağını gelip üreticinin fabrikasından alsanız fiyat litre başına 30 lira, şişelenmesi-markalanması-ulaşımı vs dahil etmiyorum hadi üreticiden direk istanbula gelişi en iyi ihtimalle 35 lira olsun bu fiyatın altına yağ alıyorsanız kesinlikle bu bölgenin kaliteli yağını yemiyorsunuz her türlü kefil olurum buna.

    aklıma gelen bir şeyler olursa editlerim ayrıca mesajla merak ettiklerinizi sorabilirsiniz

    gelen mesajlar üstüne;

    6) soğuk sıkım yağlar adı üstünde besin değerini ve aromasını korumak için uygulanan sıkım yönteminin adı, yani doğrudan tüketmeniz için üretiliyor. pişirme-kızartma gibi fazla ısınmasına yol açacak eylemler bu değeri ve aromayı bozacaktır.

    7) yanmayla ilgili kısma itirazlar geldi ama ben herkes anlayabilsin diye tekrar yazayım; gerçek zeytinyağı ege bölgesinde kaşıkla tüketilebilecek yumuşaklıkta ve lezzette, hatta çiğ yağ(bulmanız pek mümkün değil ama)- zeytinyağı mide rahatsızlıkları, cilt problemleri ve daha bir çok sorun için doktorların önerdiği şeyler. ( örnek olarak sabah uyanınca kahvaltıdan önce bir miktar
    yutulması mide ilacıyla aynı etkiyi yapıyor kendimden biliyorum. ).

    8) son olarak sağ olsun bir kaç doktor ve diyetisyen hocamız mesaj atmış ben de onların söylediklerini eklemek istedim. en iyisi, en pahalısı olmasa bile doğallığından emin olduğunuz zeytinyağını, mümkünse kullandığınız ve tükettiğiniz tek yağ türü haline getirmeniz, ileride kalp-damar ve daha bir çok sağlık problemiyle hiç karşılaşmamanız açısından çok önemliymiş. türkiye zeytin ülkesi olarak geçiyor ama kişi başına tüketim miktarımız malesef çok düşük.

  • 35. aylık geliri 10 bin lira olan erkek

    bu parayı alıpta geçinemeyen net dangalaktır.

    salakça zevkleri vardır. maliyeti 5 lira olan şeye sırf marka diye 100 lira veriyordur.

  • 36. 26 nisan 2020 kim kardashian paylaşımları

    götüyle örgütlediği 167 milyon insana bir şeyler anlatmaya çalışan kadının paylaşımlarıdır. 167 milyonluk kitlenin tamamı götünü paylaşacağı postlar bekliyor, kimsenin soykırımmış falan sikine taktığı yok. söz konusu storyleri gören herkes seri bir şekilde bir sonraki storylerine geçip göt görme çabasında.

    hakkında konuşmaya bile değmez.

  • 37. queen'in neden bu kadar övüldüğünü anlayamamak

    gerekirse tüm sözlük üstümden geçsin / yeter ki açtığım başlık tutsun kafası

  • 38. imamoğlu cumhurbaşkanı olunca yapacağı ilk icraat

    parlamenter sistemi geri getirmek asla olmamalıdır. ülkenin bu halini bırak ileri götürmeyi, 18 yıl önceki haline döndürmek bile parlamenter sistem ile 50 sene sürer.

    önce bütün devlet kadroları doğru insanlarla doldurulmalı. yargı doğru atamalarla tarafsızlaştırılmalı vs.

    bu da ancak cumhurbaşkanının mevcut yetkileri ile hızlıca yapılabilir.

    parlamenter sistem geri gelecekse bu en aşağı 3-4 yıl sonra olmalı. saflığın lüzumu yok. eğer ülkeye faydalı olacak ise, bu yetkiler en doğru şekilde kullanılmalı.

    muhalefete düştüğü ilk gün "parlamenter sistem geri gelsin" diye kampanya başlatacak olan akp'nin kendisinden başkası olmayacak.

  • 39. doktorlara silah taşıma ruhsatı verilmesi önerisi

    (bkz: bu ne yaman çelişki anne)

    hayır arkadaşım. doktora silah verilmesin. halkımıza eğitim ve ahlak verilsin mümkünse...

    yazılanlara istinaden editi: bazı arkadaşlar yine yeni yeniden doktorlar kaprisli, küçük dağları kendi yaratmış gibi davranıyor filan demiş. arkadaşım bak önce şunda bir anlaşalım. hekimlik dediğin çok ama çok geniş bir meslek grubu. elbette ki iyisi kötüsü, şusu busu olacak. hangi meslek grubu tamamen meleklerden oluşuyor? her meslek grubunda o kaprisli arkadaşlar var, hepimiz biliyoruz. bakın kişiler gelip geçicidir, o makam ve kutsallığı kalıcıdır. işini layıkıyla yerine getiren herkes benim gözümde insanüstüdür. kendim de bir hekim olduğum için söylemiyorum lakin gerçekten hakkımızı yiyorsunuz.

    adam acil servise kolum ağrıyor diye geliyor. daha önceden de bilinen boyun fıtığı öyküsü var. bana diyor ki hocam mr istiyorum ben(!) e şimdi ben bu adama ne anlatabilirim? koronanin cirit attığı hastaneye gelmiş fıtık ağrısı için mr istiyor. arkadaşlar lütfen iğneyi önce bir kendinize batırın. önce kendi yaptıklarınızı bir sorgulayın, ha sonra zaten acilde bize hakaret edip şiddet uygularsınız (!)

    böyle düşünenin de bu şiddeti hak görenin de elleri kırılsın başka sözüm yok.

  • 40. starbucks'ta hp laptop ile oturmak

    kahvesini yavaş içen biriyse mantıklı hareket.
    zira hp laptop’ın yaydığı ısı sayesinde kahvenizi uzun süre sıcak tutabilirsiniz.

  • 41. abd vatandaşının abd başkanına moron diyebilmesi

    siyasetçiye, devlet başkanına, milletvekiline, belediye başkanına karşı hakaret suçlarının cezasız olması lazım. medeni dünyanın uzlaşmış olduğu bir konudur bu.

    çekemeyen siyasete girmeyecek, bu kadar basit.

  • 42. ülker vs eti

    eti, eti, eti.

  • 43. 27 nisan 2020 metrobusteki kalabalık

    iyileşen sayısı vaka sayısını geçti artık umut var diye bas bas haberlerde bağırırsanız bu kalabalığı kabul edeceksiniz. 3 haftadır oturarak seyahat ediyordum işe gidip gelirken, hatta bazen metrobüste 3-5 kişi oluyorduk. bugün durağa girince anladım kalabalık olduğunu. keyfiyetten çıkanlara önlem getirilmesi gerek. sadece işine gücüne giden insanlar kullanabilmeli toplu taşımayı. sokağa çıkma yasağında nasıl belge ile belli meslekler çalışabiliyorsa metro ve metrobüs için aynı sistem gelmeli.

  • 44. elif can yetim

    çaykur basligindan yine aklima geldin.
    bela anmayayim diyorum ama....
    yine de anmayacagim.

    yarım kuruş hakkı gectiyse bir yetimin
    degil 30, 365 gunde oruc tutsan işin zor.

    onur ve şeref ile et istifanı da, yazdiklarimizi editleyelim.

    vallahi işin zor o gerçek günde

    edit: 1000 sayfayi göreceğiz yakın zamanda. az kaldı

  • 45. depresyonun düşük zeka göstergesi olması

    depresyon hakkında en ufak bir fikri olmayan yazar beyanı.

  • 46. 27 nisan 2020 işten kovulan sözlük yazarı

    üst edit: herkese tekrar merhaba. çok güzel destek mesajları aldım, gerçekten çok teşekkür ederim. çok fazla mesaj geldi, zamanınızı aldığım için hepsini tek tek cevaplamak boynumun borcu. öncelikle bu gönderiyi “beni işten attılar.” diye -ağlamak- amacıyla açmadım. işten çıkarma yasağının işverenler için bir değerinin olmadığını, sistemin bir şekilde açığını bulduklarını belirtmek için attım. bu şekilde benim durumumda olanlar da sesini çıkarabilirler, bir gündem oluşur diye düşündüm. bazı arkadaşlar sokağa çıkma yasağı olduğundan zaten şu kadar gün gitmemişsin, şu kadar çalışmışsın yazmış ama temizlik ürünleri üreten bir firma olduğu için sokağa çıkma yasağından muaf. geçen hafta sokağa çıkma yasağının olduğu cumartesi günü işe gittim. bu hafta da perşembe işe gittim ama geri gönderildim. pazartesiyi bekleme nedenim memurların pazartesi günü iş başı yapacak olmasıydı. perşembe günü pazartesi gel diye gönderdiler. pazartesiyi bekleme nedenim sokağa çıkma yasağı dolayısıyla iş olmaması değil.
    bir kaç yazar söylediğim belgeleri buraya da atmam gerektiğini söyledi. söylediğim şeylerin doğruluğunu kanıtlamak ve zamanınızı boş yere almadığımı belirtmek için koyuyorum. zaman ayırdığınız için tekrar teşekkür ederim.
    (bkz: https://hizliresim.com/xnt0nu)
    (bkz: https://hizliresim.com/cga9ta)

    16 nisan günü işe başladım. o haftayı doldurup pazartesi gece vardiyasına geçecekken gıda zehirlenmesi yaşamam nedeniyle gündüz vakti sağlık ocağına giderek rapor aldım ve işyerini arayarak haberdar ettim. mide bulantısı, ishal, kusma, baş dönmesi, baş ağrısı, yüksek ateş gibi sıkıntılarım vardı. hatta raporum iki günlük olmasına rağmen bir gün istirahat edip, ikinci gün atılırım korkusuna işe gidecektim ama 38.2 ateşim olunca zaten servise almazlar diye gitmedim. serviste ateş ölçümü yapılarak içeri alınıyor. üçüncü gün gece vardiyasına gidecek olmam dolayısıyla gündüz vaktini uykuyla geçirdim ve 16.00’da kalktım. iyileşmem bir yana daha da kötüleştiğim için ve belirtilerin de benzerliği dolayısıyla korku dolu bir şekilde covid-19 testi yaptırmak üzere hastaneye gittim. hastanede gerekli testler yapıldı ve işe gidemeyerek eve geldim. olayın telaşıyla o gün için rapor almayı unutmuşum. ertesi gün gündüz vakti serum yiyerek işe gittim. giyinip soyunma odasından çıktıktan sonra usta başı beni karşıladı ve çıkışımın verildiğini söyledi. nedenini sorduğumda üç gündür işe gelmediğimi söyledi. bu üç günün iki gününün raporlu olduğunu, arayıp bilgi verdiğimi, raporsuz geçen bir gün için özür dilediğimi söyledim, gerçekten gelemeyecek durumda olduğumu belirttim ama “yapabilecek bir şeyim yok, şimdi çık pazartesi ahmet bey’le görüşürsün.” dedi.
    pazartesi yani bugün ahmet bey’le görüştüm ve bana beni işe alamayacaklarını söyledi. nedenini sordum üç gündür işe gelmemişsin dedi. aynı şeyleri ona da anlattım bu sefer “senin çalışmanı beğenmemişler, aşağıdan öyle söylediler.” dedi. orada toplam üç gün çalıştım ama bu krizde iş bulmuş olmanın sevinciyle gerçekten çok çalıştım. beni verdikleri görev yeri hat sonuydu. yani koliler gelecek ve ben kolileri paletlere dizeceğim. koliler yavaş geldiği için aynı zamanda bozuk malzemeleri düzeltiyordum, kap takıyordum, bant sisteminden dolayı sıkışan, yetiştiremeyen arkadaşlarıma yardım ediyordum. yani aynı anda üç-dört iş birden yapıyordum. beni oraya yetiştirmek üzere operatör olarak almışlardı, aynı zamanda makinenin işleyişine de hakim olmaya çalışıyordum. hatta usta başka yerde olduğu bir zamanda makine arızalanmıştı ve ben iki günlük eleman olmama rağmen ustayı izleye izleye öğrenmiş olduğum için makineyi tamir ederek üretimi devam ettirmiştim. orada aylardır çalışan arkadaşlarım şaşırarak tebrik etmişlerdi.
    bana söylediği “çalışmanı beğenmemişler.” ithamı geçersiz olduğu için bunları anlatıyorum. gayet güzel çalıştığımı, çalışma arkadaşlarıma ve ustama sorabileceğini söylediğimde “valla bilmiyorum bana söylenen bu.” dedi ve önüme istifa dilekçesi uzattı. “abi ben istifa etmiyorum ki, beni kovuyorsunuz. bunu imzalamayacağım.” dedim. bunun üzerine “valla emilio’cuğum, biliyorsun işten çıkarmalar yasak. tamam o zaman sana iki ay ücretsiz izin veriyorum, iki ay sonra işten çıkarılırsın.” diye izin dilekçesi imzalattı. çıkarken de raporumu vermiyordu, ısrar sonucu aldım. hatta bir kaç kere napacaksın raporu diye sordu, “yanımda dursun.” dedim.
    bunları anlatma nedenim hem sözlüğe danışmak hem de bu işten çıkarma yasağının bug’ını anlatmak içindi. beni işten atamadı ama iki aylık ücretsiz izne çıkardı. ve gerçekten içime oturdu. ben işe girerken bir sürü evrak topladım, masraf yaptım. gebze’de oturmama rağmen sundukları şart gereği yol iz bilmeden, altımda araba olmadan tuzla’daki bir hastaneden rapor aldım. şehirler arası toplu taşımalar kaldırıldığı için kaç kere evrak teslim etmek için şekerpınar’dan tuzla sanayine yaya yürüdüm. üç gün işe gitmedim, bunun iki günü raporluydu bir raporsuz gün için işten çıkarılmamın haksızlık olduğunu düşünüyorum. kaldı ki o gün covid-19 olduğum endişesi vardı üzerimde. insanın gözü hiçbir şey görmüyor. test de negatif geldi bu arada. sözlüğe sormak istediğim hukuksal olarak bu muameleye karşı cevap verebilir miyim? okuduğunuz için teşekkür ederim.

    edit: (bkz: #106163931)

    (bkz: #106161050)

    durup durup başlığa yazan yazar arkadaş bana neden bu kadar kin duyuyor bilmiyorum ama zannettiği gibi mazeretsiz üç gün işe gitmeme durumum yok. bir gün sadece. gerçekten gidecek durumda değildim. daha önceden gıda zehirlenmesi yaşayanlar varsa durumum hakkında fikir sahibi olabilir belki. ilk haftanın sonunda başıma böyle bir şey geldiği için emin ol ki çok üzgünüm, ailem bile ters ters suratıma bakıyor ama insanın başına bela, musibet ne zaman geleceği belli olmuyor. keşke böyle bir şey yaşamasaydım.

  • 47. nur yerlitaş

    allah rahmet eylesin. toprağı bol olsun.

    ya arkadaş sizde nasıl bir nefret, nasıl bir kin var böyle herkese karşı.

    kadın 60'larında vefat etmiş, aklınıza gelen ilk şey "gereksizdi" mi olur. biraz insan olun, çok zor değil.

  • 48. sahibinin sesiyle okunan cümle

    hanım hanım onlay benim yavyulayımm

  • 49. şarkılarda sorulan en zor soru

    sevdin mi gerçekten, seviştin mi;
    söyle onları da öptün mü?

  • 50. 27 nisan 2020 taksim meydan'ındaki anıta saldırı

    fatih tezcan denen müptezel trolleriyle her gün atatürk'e rahatça hakaretler edip iftiralar atarken, sivili üniformalısı onlarca polisin 7/24 cirit attığı taksim'de elbette bu saldırılar da olabilir.

    neyle mücadele ettiğimizin ciddiyetinde olun baylar/bayanlar. komiklikler yapacak, twit atıp gevşeyecek bir durumda değiliz. bu ülke artık atatürk'ün ülkesi değil. erdoğan'ın ve islamcıların ülkesi... o yüzden mücadele zorlu ve ağır geçiyor, geçecek. haberiniz olsun.

    ekleme: evet bu ülke atatürk'ün ülkesi, orospu çocukları. herkes bunu kafasına soksun. o ve bir avuç arkadaşı kurdu cumhuriyeti, anladınız mı? zamanındaki arkadaşlarının çoğu bile başkenti işgal edilmiş, fiilen yıkılmış, milli mücadeleyi baltalamak için her şeyi yapan saltanatın götünü yalamaya devam etmek istiyorlardı. atatürk "kafalar kesilir" dedi ve hepsini susturdu. o zaman susan dedelerinizin aksine siz meydanı boş bulup konuşuyorsunuz.

    tekrar edelim türkiye cumhuriyeti ve gazi mustafa kemal atatürk birbirinden ayrılamaz. türkiye cumhuriyeti atatürk'ün ülkesidir. zorunuza gidiyorsa, siktirin gidin arabistan'a.