Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 1 ağustos 2018 dolar kuru

    güle güle rabia... acısıyla tatlısıyla adın gibi bir 4 ay geçirdik seninle. yeri geldi güldük, eğlendik, yeri geldi birbirimizin kalbini kırdık, hüzünlendik. şimdi gidiyorsun. yolun açık olsun. ayrıca kimbilir belki bir gün yeniden buluşuruz, örneğin bulgar levasında.

  • 2. 31 temmuz 2018 pkk'nın yüksekova saldırısı

    çok sevdiğim bir devre arkadaşımdı hakan.

    izmir karşıyaka'lıydı... karşıyaka'nın verdiği havayla hafif fırlamaydı, espritüel ve insalcıldı. (şimdilerde hümanist diyorlar)

    güneydoğu'da bir ilçeye atanmıştı. terörün en yoğun olduğu dönemdi 90'lar...

    yeni evliydi, bir de 2 yaşında bebeği vardı.

    o yıllarda genç insanların araba alma şansı yoktu. o da eşini ve bebeğini alıp, o bölgeye giden bir firmadan 2 bilet aldı. nereden bilecekti ki, otobüs firmasında bilet kesen terörist yatakçısının kendisini ihbar edeceğini.

    görev yerine 100 km kala otobüsün yolu kesildi. içeri giren onlarca pkk piçleri direk hakan'ın koltuğuna giderek, kendisini ve kucağında bebeği ile eşini aşağı indirdiler. dipçiklerle vurarak yere indirdiler.

    eşinin tüm yalvarmalarına rağmen, hakan'ı otobüsün yanında özellikle başına sıkarak kurşuna dizdiler. bunu bütün otobüs yolcuları pencereden seyretti.

    hakan'ın bebeği bugün yetişkin. bu olayı hatırlamıyor ama biz unutmuyoruz. bunun karşılığı bir gün olmalı diye bekliyoruz.

    fazla beklemek de insanın sakinliğini yok ediyor.

  • 3. madem bira içiyorsun neden domuz eti yemiyorsun

    onu da yiyorum aq. hatta evde boş zamanlarımda götüme sokuyorum. kimseye dokunmadan, kimseye zarar vermeden. kimseye baskı yapmadan, kimseye karışmadan, kimsenin dedikodusunu yapmadan, çocukları üzmeyerek , zayıflara yoksullara yardım ederek de yaşamaya çalışıyorum. hırsızlığım yok, tecavüzüm yok, rantım yok, ihalem yok, senin ederin kadar vergi veriyorum her yıl senin kıymetin nedir bunları yargılıyorsun aq çöl köstebeği. sana mı soracağım diye düşündüren soru.

  • 4. iş yerinde duyulan en sinir cümleler

    (bkz: arkadaşlar) ile başlayan cümlelerin birçoğu

  • 5. sarhoşken kusulan yerler

    rezilliğimi hatırlatan başlık muahahhsdahdshsa

    bi arkadaşın doğum günü diye 3 kişi şaraba düştük geçen sene bi gece. benim keşfettiğim çok güzel bi şarap vardı, litresi 20 lira. köpek öldüren değil, bayıla bayıla içersin öyle tatlı.* bi de ben çikolatayla içerim, millet iğrenir nedense. neyse ben onu tek başıma yuvarladım. nerden bulmuşlarsa bi ufak su şişesine bi şarap bulmuşlar ama niyetlenseler de içmediler. sanki benim doğum günüm he, onu da ben içtim. içtim ama üstü böyle köpük köpüktü net hatırlıyorum. tadı bozuk mozuk onu da gömdüm.

    yatarkan her şey güzeldi de e sabaah olduuu. yok kalkamıyorum. biliyorum o el kadar şarap bozdu. sağa dön sola dön yok, kafamda resmen lüleburgazlı küçük hasan zurna üflüyor iki de davul var. öyle ağırlaşmışım. bi şekilde çıktık dışarı, arabayla geziyoruz ama en ufak kasiste yavaaşş laan diye bağırıyorum. çakmak taşların arabasına binen dino gibi kafam çarpıyo sanki arabanın içinde. mahvoldum. başım dönüyo.

    kapalı bi kokoreç tezgahının yanındaki trafonun oraya bi kustum önce. ama safra, yemyeşil. ulan bu şarap kırmızıydı, nasıl yeşil çıkar ki? çıkıyo işte, öyle böyle bozmamış midemi.

    devam. sokak aralarında çöp tenekelerinin diplerine kustum.

    araba giderken kapıyı açıp bağıra bağıra kustum. kustum da kustum, artık bokumu kusucam içimde bi şey kalmadı. hala kusuyorum.

    dedim sizin getireceğiniz şarabı da sizi de... ulan tekirdağlıyım ben, bana içki dokunur mu? ne dokunması, ağzıma sıçtı ağzıma.

    bu da böyle rezil bi anımdır. daha var, onu da başka başlıkta anlatırım. sevgiler, çok içmeyin sıcakta dokanır.

  • 6. 1 ağustos 2018 abd'nin türkiye yaptırımları

    bloomberg'in haberine göre erdoğan ve ona yakın şirketleri yozlaşma yasası kapsamında çeşitli cezalar ve boykotlar bekliyormuş, şu anda hiçbişey yapılmamış sadece bu kişilerin ve şirketlerin listeleri yayınlanmış ve bu bile lirayı 5 'e çıkarmaya yetti. ülke bu adamlara o kadar bağımlı oldu ki bir tehditle ekonomi yerle bir oluyor. venezuela'dan sonra en çok borcunda artış yaşayan ülkeymişiz aynı zamanda, venezuela başkanı geçen çıktı ekonomiyi batırdık hamlelerimiz tutmadı benim hatam dedi ama bizimkilerde tık yok.

  • 7. ahmet şık'ın katil pkk diyememesi

    olm adam pkk katildir demekle kalmadığı gibi buna bahane üretenler de kana ortaktır demiş. neden böyle bir okuduğunu anlama sorunu var, ben anlamıyorum. anneyi bebeği öldüren pkk değil mi?

  • 8. huawei'nin satışlarda apple'ı geçmesi

    öncelikle söyleyeyim apple kullanıyorum. apple kullanma sebeplerim tamamen işle alakalı.

    huawei için çöp demek nasıl bir cahil cesareti bunu anlamadım ama. bunu söyleyen adamın bu konular hakkında bilgisi, akşamları nargile kafeye gidip elinde telefon nargile içerken instagram'a story atan adamın bilgisinden daha fazla değildir.

  • 9. dizi tarihinin en efsane karakteri

    kül tigin - kaygısızlar

  • 10. dolar 5 tl olurken dinlenen şarkı

  • 11. türk futbolunun en utanç verici anı

    yok sahaya o atilmis, yok sampiyonluk erken kutlanmis, yok taraftar kufur etmis.

    hepiniz mi ergen ya da kahve taraftarisiniz be kardesim? bir de sabah aksam futbol konusuyorsunuz burada.

    karsiyakali olarak soylerim ki, (bkz: 13 mayıs 2001 diyarbakırspor altay maçı) otesi de yoktur.

  • 12. üniversite tercihi yapacaklara tavsiyeler

    türk dili ve edebiyatı bölümünü tercih etmek isteyenler varsa tereddüt etmesinler, hemen kararlarından vazgeçsinler. *

    edit: bölümü okumaya halen niyeti olanlar varsa yeşillendirsin. vazgeçmeleri için son şansları olabilirim.

  • 13. pkk'yı bitirme yöntemi

    fetö ile yapılan mücadele nasıl canla başla ise,nasıl fetöyle bağlantısı az olsa bile işinden atıyorsan aynı şeyi pkk 'ya karşı yaparsan biter.

  • 14. beykoz'da 12 yaşındaki kıza toplu tecavüz

    psikolojik danışmanım.
    mesleğim boyunca cinsel istismar, ensest v.b. durumları ortaya çıkardım.
    tehditler mi dersiniz, okulu basmalar mı dersiniz.. türlü türlü baskılara maruz kaldım.
    bu konuda tek birşey söyleyeceğim: devleti ve halkıyla ihmal/istismar konusunda samimi değilsiniz. samimi ve gerçek çözümlerin peşinde olsaydı devlet ve halk; belki bu kızımızı kurtarırdık.

    edit1: #78781294
    edit2: bu konuda neler yapılabilir, çocuğa nasıl yardım ederiz, nasıl önleriz diye mesaj atanlar için muhteşem bir video bırakıyorum.

  • 15. aldatmalardaki inanılmaz artışın sebepleri

    alternatif bolluğu. herkes yazmış zaten. aynı şeyi tekrarlıyoruz ama durum bu. sosyal medya. karşı cinse hemencecik ulaşabilme ve yeni insanlarla kolayca kaynaşabilme şeysi. şurada bile çok değil 24 saat içinde en az 10 tane evli erkek kandırabilirim.uzun süreli ilişki için değil ha. tek gecelik ilişki teklif etsem, 10 erkekten en az 4 tanesi adres ister. koşa koşa gelir. peki bu aldatma değil midir? bal gibi de aldatmadır. bir entry giriyorum, hop mesaj; evli erkeklerin sevmeye hakkı yok mu? yok lan. git karını sev. hayvan herif. ne aranıyorsun sağda solda pislik.

    kadınlar da aynı bok. farklı mı ki sanki. şimdi siz iştesiniz, kim bilir karınız kiminle mesajlaşıyor. allah bilir...

    güven çok güzel bir duygu. allah herkese kendi gibi bir eş nasip eder inşallah. siz aldatıyorsanız aldatılın 10 misli. sadıksanız eşiniz 10 katı daha sadık olsun. herkes dengini bulsun.

  • 16. almanların sahip olmayıp bizim sahip olduğumuz şey

    (bkz: mustafa kemal atatürk)

  • 17. hulusi akar'ın intikam yemini etmesi

    devlet; vatandaşını korumakla mükelleftir, can veren vatandaşının ardından intikam yemini etmekle değil.

    gelen onlarca tepki üzerine edit:
    yol yaptık diye övünmeyeceksin. o yolların güvenliğini sen sağlayacaksın. yola mayın, tnt, eyp mi döşeniyor?
    bunun üzerini asfaltla örten hangi belediye? tut kulağından ve al o başkanları. valiye kadar uzat elini. sor hesabını.
    nihayetinde bu eyp, 5 dakikada döşenmiyor. o yol trafiğe kapatılıyor. işte o yol trafiğe kapatıldığında, senin haberin olmuyorsa devlet orada yok demektir. acı ama gerçek. ve bunun vebali de siyasilerin omuzlarındadır.
    sırf kendi siyasi düşüncenizi savunmak adına kalkıp zırvalamayın. bu kadar alçalmayın, düşmeyin.
    can gidiyor can. siz makamda oturanların götünü yalamakla meşgulsünüz hala.

  • 18. okunduğunda ufku 2 katına çıkaran ince kitaplar

    bazı başlıkları takibe alıyorum. özellikle liste şeklinde olanları. misal: herkese döve döve izlettirilmesi gereken belgeseller. dolayısıyla mallar için anlatayım bu durumda hemen her sabah olay ışığı yanık oluyor. ben de mal gibi sevinerek aa bir kitap daha öğreneceğim nidasıyla olay butonuna tıklıyorum. ama ne göreyim bir sığır daha gelmiş yabancı'yı yazmış. bir başka sığır da gelmiş "dinle küçük adam"ı yazmış. hatta "listen little man" yazmış. bence elzem olan şudur ki ufkun iki katına çıkması için önce egomuzun ödünlenme gereksiniminin yarıya düşmesi gerekiyor ki örtük olarak "ben de okudum" demeyelim. kendinden önce onlarca kez yazılmış bir şeyi liste formatındaki bir başlığa tekrar yazmanın psikopatolojisine başka açıklama getirecek olursa özele gelsin. mallar sizi!

  • 19. facebook'un batmasının en büyük nedeni

    kendi kullanmayı bırakınca , facebook’u battı zannetmek!

    (bkz: ego) (bkz: kibir) (bkz: cehalet)

  • 20. avcılık bir spor değildir

    bunun ile uğraşan her kim varsa cani ruhludur. av kazasında kurban gitseler zerre üzülmem; hatta umarım avlanırken başlarına her türlü bela gelir. orman da uyumakmış... git nerede uyuyorsan uyu ulan ayı; ama bunu yaparken masum hayvanları sırf ezik egonu tatmin etmek için öldürmene gerek yok. madem yapıyorsun, bunu burda matah bir şeymiş gibi anlatma. “ben katil ruhlu bir götüm” de, geç; çünkü insanlar seni öyle görüyor.

    not: bu devirde kaldı mı bilmiyorum; ama açlık gibi zaruri nedenler ile avlananları ayrı tutuyorum.

  • 21. fatih terim vs şenol güneş

    en sevdiğim versus.

    bir kere okuması keyifli. türkler neden tarafsız bakmaz sorusunun cevabı resmen. onlar için gerçek önemsiz. şimdi öncelikle çalıştırdıkları takımlar üzerinden konuşanlar;

    sevgili suserler o zaman “guardiola, mourinho, ancelotti hele hele zidane” falan hoca değiller. çünkü hepsi büyük takımlarda şans bularak başladılar kariyerlerine.

    fatih terim de galatasaray’a gelmeden önce anlaragücü ve göztepe takımlarında çalıştı. sonrasında da galatasaray fırsatını değerlendirdi. bu bir kariyer yönetimidir. kendi takımından sana her zaman bir fırsat gelir. bu bülent korkmaz’a da geldi, hagi’ye de geldi. beşiktaş’ta rıza çalımbay’a, samet aybaba’ya hepsine geliyor bakın. önemli olan kariyeri yönetmek. fatih hoca uefa kupasını aldıktan sonra takımdan gönderildi çünkü baskın bir karakter. evet gösterişi seviyor, evet cafcaflı bir adam, iyi motivatör evet. ama arkadaş kimse bu adama taktik bilmiyor falan demesin. herkes sikik pirlo’nun sözünü gönderip duruyor.

    beyaz show’da terim ile maldini’nin italyanca konuştuğu dakikaları hatırlayan yok mu? rui costa’nın fatih hocaya koşarak gelip sarılışını?

    bu adam avrupa’da elit antrenörler seminerine defalarca davet almış bir adam. bütün dünya’nın kabul ettiği gerçeği istediğiniz kadar reddedin.

    ha şenol hoca mı? çok iyi hocadır.

  • 22. didem soydan'ın rakı bardağını saklaması

    aslanlar gibi oturtmuş baskı düzenine boyun eğenlere. hatta bir kinaye, bir gönderme var sanki fotoda. sosyal medya akımı haline bile gelebilir. ben de ilk fırsatta kafamın üzerine koyup bir foto paylaşacağım. çekemeyenlerin, başkalarının hayatına nane olanların götüne girsin diye.

  • 23. danimarka'da peçenin yasaklanması

    gelip burada peçeyi falan savunmayın amk.

    peçe ne ulan, peçe ne? peçe bir kamu güvenliği sorunudur.

  • 24. 1 ağustos 2018 fenerbahçe cagliari maçı

    adama hazırlık macını bile ticarethaneye cevirdiniz diye kizmislar, gelmis üste cikiyor.

    demezler mi 10 tane maca bile gidemiyorsun ne sikime kombine aliyorsun diye? takimin tum kulvarlarda neredeyse 40 maci olacak, maçların %75inde vergisiz illegal ticaret yapacak, bi de uzerine gelmis çemkiriyor.

    sanki gise fiyatlarını üst üste koyunca kombine ücreti ediyormuş gibi salaga yatmaya da ayrıca bayılıyorum.

    adam gibi cikip deyin iste, birader bizim aklımızdan gecen su: "merhaba ben sark kurnazıyim, sikko maclarda kombinemi pazarlayarak parasını cikariyorum, guzel maçları da bedava izliyorum hepinizi gerizekalisiniz hahaha"

    bunu favlayanlar var bi de. comarlandde bir gunu daha boyle geçiriyoruz sayın seyirciler.

  • 25. ahmet kural ve murat cemcir'in hiç komik olmaması

    hiç komik olmadıkları gibi, aynı zamanda da çok iticidirler. çok övülen düğün dernek filmini bile yarisina gelemeden kapattim çünkü komik olan hiçbirşey göremedim.

  • 26. yazarların en iyi beş dizi listesi

    (bkz: bizimkiler)
    (bkz: kaygısızlar)
    (bkz: gurbetçiler)
    (bkz: perihan abla)
    (bkz: süper baba)

  • 27. gheorghe hagi vs alex de souza vs ricardo quaresma

    sergen varken q7 kim amk

  • 28. ekşi itiraf

    üst katımda yakışıklı bir genç oturuyor. bir gözleri var, ömre bedel. çok da sakin, güler yüzlü bir delikanlı. taşınırken dışarıda karşılaştık, hemen kendini tanıttı, ayaküstü bilgi alışverişi yaptı. dışarıda ne zaman görse hal hatır sorar, bir iş yaparken denk gelirse yardım teklif eder. nitekim limonları toplamak nedense onca ev ve adam varken benim görevim oldu çıktı. bu delikanlı görünce hemen giyindi indi, gayet çevik hareketlerle ağaca tırmanıp merdivenle erişemediğim yerlerdeki limonları topladı.

    bazen sabah erkenden kalktığımda müzik dinlediğini duyuyordum. daha doğrusu herhalde müzik eşliğinde uyuyordu. bir konuşma sırasında ramazan olmasa bile sağlık gerekçeleriyle oruç tuttuğunu öğrendim. yaşama olumlu bakmaya çalışan, inançlı, her daim nezaketle karşısındakine yaklaşan biri... resmen çocuğa aşık oldum ama bir yandan da tüm bu olumlama yaklaşımları kafamda soru işareti bırakıyordu. sanki hassas bir dengeyi korumaya çalışır bir hali vardı. nitekim o güzelim gözlerinden birinin giderek büyüdüğünü fark etmiştim en son. (ne alaka diyorsunuzdur, az sabır)...

    o da erken kalkıp işe gidiyor, hatta karşıyaka'dan alsancak'a kadar bisiklet sürerek yapıyor bu işi. o nedenle ben çıkarken yukarıdan tıkırtılarını duymaya başlıyordum. 3 hafta kadar önce evdeki sesi kesildi. yaz zamanı ya, izin kullanmıştır belki dedim. telefonu filan da yok, arayıp soramıyorum. ikinci hafta da ses seda çıkmadı oğlandan. 3. hafta başlayıp da hâlâ eve dönmeyince resmen iz sürüp telefonunu buldum, bir mesaj attım. merak ettiğimi, umarım sağlığının yerinde olduğunu filan yazdım işte, bildiğin beylik laflar.

    çok geçmedi, bir mesaj geldi. "ağbi, benim beynimin yakınında bir tümör vardı, o alındı. şimdi annemin babamın yanındayım ve sağlığım iyi." yazmış.

    sevineyim mi, üzüleyim mi bilemedim. gencecik, pırlanta gibi, yakışıklı, işini seven, insanlara yardımcı olan, iyi eğitimli bir insan... o güzelliğini az da olsa bozan bir tümör... onca berbat, insan ve doğa düşmanı tip dururken, neden böyle bir gençte çıkar?!? telefon ekranından da olsa satırlarını okuduğuma, iyi haberini aldığıma o kadar sevindim ki anlatamam. umuyorum artık bu hafta gelir de, o masmavi gözlerini pırıl pırıl gülerken görürüm bir kez daha.

    bir gün açılsam mı diyordum ama hassas bir dengede olduğunu düşündüğümden bir de başına ben çıkmayayım diye kendimi tutuyordum. (sanırım) iyi ki böyle yapmışım. ne bileyim, sağlığında bir bozulma olsa bunu tanrı katından gelen bir ceza olarak filan görürdü belki, kim bilir...

    allah gönlüne göre bir eş verir umarım ona. sağlığı da bundan böyle iyi olsun, yine insanlara yardım etsin, güzel bir yaşam sürüp başkalarının yaşamlarını da güzelleştirsin. varlığıyla bile benim yaşantımı güzelleştiriyor mesela.

  • 29. 300 bin km'de alınmaya değebilecek en iyi araba

    şehirler arası otobüs.

  • 30. kıyametten sonra tanrının ne yapacağı sorunsalı

    dünya v2.'yi hazırlamakla meşgul olacaktır. sonra canlılara bir reset atıp deneyi baştan başlatarak bakkaldan birasını çerezini alıp keyifle izlemeye koyulacaktır.

  • 31. arabanın uzun vadede ölü yatırım olması

    metrobüste dolmuşta fortlanmamak için, karın kızın fortlanmasın diye araba alınır, bu şekilde en iyi yatırımdır. direkt hayatına fayda sağlayan bir yatırım. boğazda yalı alsan böyle faydalı olmaz, o derece.

    düşünsene boğazda yalın var ama metrobüste dolmuşta fortlanıyorsun, ne anladım ben bu işten? yerin dibine batsın öyle yalı.

  • 32. sözlükçülerin dönmek istedikleri yıl

    sene 2002. 12 yaşındayım, ilkokuldayken, dünyamdaki herşey henüz tertemizken, her teneffüs arasında bir kıza aşık oluyorum. okuldan döndüğümde bisikletimi alıp arkadaşlarla sokak sokak geziyorum. ailemin her ferdi sofrada yemek yiyoruz.. ruhsar, memoli, scooby doo gibi dizileri, çizgi filmleri izlediğim dönemler.. tek bir sıkıntım bile yok. portakal çiçeği kokusu her yerde, hanımeli çiçeğinin balını yediğimiz, inşaatlardan kuma atladığımız dönemler.. sürekli komşularımız, akrabalarımız misafirliğe geliyorlar, akranlarımızla kuduruyoruz. herşey samimi herşey doğal. biz büyüdük kirlendi dünya..

  • 33. şehit yakınlarının vatan sağolsun goygoyu

    "vatan her şeyini feda edebileceğin kutsal bir değerdir." diyenlerin ortak özelliği vatan için henüz herhangi bir şey feda etmemiş olmalarıdır.

  • 34. oğuzhan uğur

    çok net bir şekilde çakma metin hara'ya dönüşen sevimsiz.

    samimiyet denen şeyi kaybetti resmen adam.

    hayata dair içi boş tespitler, yok böyle süperimler, şöyle yetenekliyimler falanlar filanlar. ne oluyor lan?

    yok mu oğlum hiç şu adamı tokatlayıp kendine getirecek bir arkadaşı, dostu falan. hep mi yalaklar var etrafında?

    istediği kadar izlensin. mesele oysa enes batur adlı yaşam formunun da 8 milyon takipçisi var. o da peygamberliğini falan ilan etmeli bu mantıkla.

  • 35. sinyal vermenin kadınsı bir eylem olduğu gerçeği

    tanım: trafik kurallarından bihaber bir mal beyanı.

    üzülme trollcüm bak besledim seni.

  • 36. egonun yakıştığı insanlar

    sherlock...tanrıya bile yakışmaz. ama ona yakışır. yalnız bbc sherlock.

  • 37. sabah aç karnına kahve içmek

    hidroklorik asit üretimini artırarak mide ağrısı çekmenize yol açabilir. bu asit boş mide' de ne iş yapacak arkadaş? neyi parçalayacak? la gidin daha kolay yöntemler var hasta olmak için, onları deneyin.
    yanma yapar, reflü, uzun vade de ülser yapar... iyi bir halt yiyormuş gibi milleti de özendirmeyin.
    bence aç karnına içmeyin.
    şu an da kahvemi yudumlarken, iyi ki kahvaltı yapmışım diyorum.

  • 38. 1 ağustos 2018 süleyman soylu'nun ağlaması

    sen ağlama, terörü engelle.

    ağlaması gerekenler yeterince ağlıyorlar zaten.

  • 39. inşaat mühendisliği

    aklı olan burayı yazmaz o kadar diyorum.
    babanız müteahhit değilse yazmayın.
    aklı olan aslında mühendislik yazmasın hiç.
    yazdığım güne pişmanım.

    not: 10 yıllık mühendis.

  • 40. uzun ilişkiden 10 gün sonra başkasını bulmak

    başkası değildir, zuladaki potansiyel sevgili adaylarıdır.

  • 41. sinirli erkek çekiciliği

    şahsım icin %0,00000001 bile olmayan çekiciliktir. bilakis yapı olarak gergin, sinirli insanlardan bilhassa erkeklerden tiksinirim.

  • 42. kardeş oldukları pek bilinmeyen ünlüler

    (bkz: cemal reşit rey)
    (bkz: lana del rey)

  • 43. pkk'nın davul zurna ile karşılandığı dönem

    akp döneminde olmuştur.

    edit:birkaç mehmet öldü diye meclisi toplayamayız denilen yıllara denk gelir unutulmamalıdır.

  • 44. muharrem ince'nin yüksekova saldırısı tweeti

    pkk dese terör örgütü diyemiyor, terör örgütü dese pkk diyemiyor diye taşlandığı twitidir. ulan hep bir açık bulma peşindesiniz.

  • 45. süleyman soylu ve abdülhamit gül'e abd yaptırımı

    abd'nin işine karışmak gibi olmasın ama bu ikisinin bir de elebaşı var, tüm emirleri ondan alıyorlar...

  • 46. yazarların ilişki durumlarını anlatan cümle

    (bkz: gülücüğe odaklan)

  • 47. kanada'da okul otobüsü güvenliği

    araplaşmanın, muhafazakarlığın olmadığı her yer böyle zaten.
    medeniyet, çağdaşlık, insana saygı, hayata verilen değer, ahlak ve aklınıza gelebilecek tüm erdemi duygular böyle yerlerde toplanıyor.

    mesela amerika'da okul yolunda belli bir hız limiti vardır. bunu aşana ilk önce ağır bir para cezası, sonrasında ise hapis cezası vardır.

    ekleme: bu giri'yi yazdım diye işid kafalılar özelden küfür yağdırıyor. ne de güzel islam ahlakınız var. tam da dediklerimi kanıtlar nitelikte hareket ediyorsunuz.

  • 48. 2018 ekonomik krizi

    ekonomik göstergeler, faiz arttırımı,analiz gibi kavramları anlamayacak çomar'lar için basitçe anlatalım.

    çok sevdiğiniz hatta bazen çılgınca fantazilerinizi gerçekleştirdiğiniz bim'de 2 hafta önce 5,95 olan 15li yumurta %50 civarı zam ile bugün itibari ile 8.90 tl.

    ne demiştiniz? ha koyduk mu diyordunuz.

    nasıl böyle iyimi? kim kime koyuyor gördünüz mü amk çomarları?

    size su veren itfaiyenin hortumunu sikeyim.beter olun bok zihniyetliler...

  • 49. mesajlaşılan erkeğin yakışıklı çıkması

    aynen amk hepiniz bred pit, hepiniz tom kruz, hepiniz çening teytımsınız.

    şu cümleyle sözlükteki kadın popülasyonundan nasipleneceğini düşünen insanlar var: "bu kadar yakışıklı olacağını düşünmemiştim."

    bravo amk. sihirli değneğini bize de değdir yiğidim. biz de nasiplenelim seksapelinden.

    ailene sabır ihsan eder, geçmiş olsun dileklerimi iletirim.