Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. vali korumalarının yol vermeyen tır'a ateş açması

    karakter sınırı sadece başlıkta yok anladığımız kadarıyla.

  • 2. tesla'dan çok daha iyiyiz

    bilim, sanayi ve teknoloji bakanı fikri ışık'ın yaptığı talihsiz açıklama. ayrıca, "bir şirketin yaptığından daha iyisini bir devlet yapacaktır." diyerek ilk altı ayda anne sütünün önemini bir kez daha vurgulamıştır.

    ilgili açıklama: http://mobil.hurriyet.com.tr/…-daha-iyiyiz-40101023

  • 3. film ve dizi tarihinin en güvenilir ikinci adamı

  • 4. ahmet davutoğlu da aynı şeytan gibi isyan etti

    tayyip erdoğan'ı töbe haşa allah yerine koyan beyan. çünkü şeytan, adem peygambere değil allah'ın emrine isyan etti.

    (bkz: holy şirk)

    ha bi de bu arkadaşın ne dediğini takip edecek kadar işsizlik vermesin allah.

  • 5. game of thrones

    --- spoiler ---

    sevgili jon snow;

    gece nöbeti yeminin "gece çöker ve şimdi benim nöbetim başlar. bu ölümüme kadar sona ermeyecek" maddesindeki hukuki bir boşluktan yararlanarak gece nöbetini bitirebilirsiniz, sigorta priminiz 1800 günü geçtiği için emekli maaşınızda herhangi bir düşüş olmaz.

    ali tezel

    --- spoiler ---

  • 6. panama papers'ta adı geçen türkler

    isim benzerliğinden dolayı içlerinde amca oğlumu gördüğüm liste. bir an için "neden olmasın?" diyerek ümitlendim ve amca oğlumun çok zengin olduğunu, vergi kaçırıp kara para akladığını, göze batmamak için de mütevazi hayat sürdüğünü düşündüm. hemen telefona sarıldım:

    + abi nerdesin?
    - bim'deyim.

    fakirlik hayal gücünü bile kısıtlıyor.

  • 7. ısrarla yanlış telaffuz edilen kelimeler

    hayatımda pırasaya "pransa" diyen bir kişiye dahi rastlamadım.

  • 8. kadıköy anadolu lisesi'nde devrecilik rezaleti

    utanmazca savunulan rezalet. şu devreciliği, alt dönemlere dayak atmayı, kendine hizmet ettirmeyi filan kültür zanneden hıyarlardan biri benim çocuğuma denk gelir inşallah da türk ceza kanunu tersten bir okuturum o öküze.

  • 9. söyleyeni aktroll yapan kelimeler

    (bkz: akpli değilim ama)

  • 10. ali ağaoğlu'nun gençlik fotoğrafı

    dişi köpek görse kaçar...

    http://hizliresim.com/naayo5

  • 11. 6 yıllık ilişkiyi bitirip 6 ay sonra evlenmek

    kız yapar. erkek yapmaz.

  • 12. 9 mayıs 2016 domino's pizza taciz rezaleti

    bu akşam saat 22:45 sularında dominos pizza'nın mecidiyeköy gülbağ şubesine pizza almak için gittim. mağaza müdürü olduğunu tahmin ettiğim sivil giyimli bir çalışan, pizzamın hazırlanmasını beklediğim süre içerisinde dik dik bakışlarıyla rahatsız etti. pizzayı alıp ödememi kredi kartıyla yaptıktan sonra dükkandan çıkarken arkamdan 'çok güzelsin bee! ' diye bağırdı. hiç dikkate almadan dükkandan çıktım evime doğru yürürken yaklaşık iki dakika sonra beyaz arabasıyla yanaşıp camı açtı ve adımı ve soyadımı söyleyerek 'seni facebooktan ekleyeceğim' diye bağırdı ve yoluna devam etti. adımı ve soyadımı kredi kartı slipinden aldığını düşündüğüm bu adamın dükkanına alışveriş yapmaya gelen ve ilk taciz edilen kadın olmadığımdan da neredeyse eminim. çalışanlarınızı seçerken hangi kriterlere dikkat ediyorsunuz?

  • 13. beşiktaşlı olarak bu şampiyonluğu kabul etmiyorum

  • 14. sözlüğe gizli spoiler tuşu gelmesi

    elzem bir ihtiyaçtır. örneğin bir filmin bir dizinin çıktığı ilk gün izlediniz ve yorum yazmak istiyorsunuz. sözlüğe de saygılı bir insansınız bastınız spoiler tuşuna

    --- spoiler ---

    you know nothing john snow
    --- spoiler ---

    bu şekilde metni girdin. ee ne farketti o spoiler yazısının hemen altında metin var. insanın ister istemez gözü kayıyor.

    halbuki en dandik video sitelerinde bile olan gizli spoiler olsa ve entry şu şekilde gözükse

    --- spoiler ---

    görmek için tıklayın
    --- spoiler ---

    sadece okumak isteyenler spoiler içerisindeki metni açıp okuyabilir.

    tabi filmi/diziyi izledikten 10 sn sonra xxx'in ölmesi yyy ile zzz'nin sevişmesi gibi başlık açan mağdur fakirler uçurulmadıkça pek bir anlam ifade etmeyebilir.

    not: katil uşak

  • 15. ensar'ın kapatılmasını isteyenlerin dilini keselim

    çocuk sikmekten adam kesmeye. ilerleme var.

  • 16. bild'in rte'nin çocuklarının servetini sorgulaması

    valla biz biliyoruz da söyleyemiyoruz işte.

    "almanya'nın bild gazetesi, cumhurbaşkanı tayyip erdoğan'ın çocuklarının on milyonlarca doları aşan servetlerine dikkat çekerek, bu zenginliğin kaynağını sorguladı.

    erdoğan'ın "yılda 50 bin avro" kazandığını aktaran bild, erdoğan'ın çocuklarının "lüks içinde yüzdüğünü" söyleyerek, "bunun kaynağı nedir? buna dair resmi bir veri yok" dedi.

    erdoğan'ın çocuklarının kozmetikten hazır gıdaya, gemicilikten kuyumculuğa pek çok sektörde olduğunu bildiren gazete, burak erdoğan'ın servetinin 80 milyon dolar olduğunu açıkladı.

    bilal erdoğan'ın sıklıkla medyada "karanlık işler ve suç anlaşmalarıyla bağlantıları" sebebiyle yer aldığını aktaran bild, bilal erdoğan hakkında italya'da başlatılan soruşturmaya dikkat çekti.

    bunların yanı sıra, the guardian'ın türkiye'den patronların ışid ile iş yaptığına dair haberi de hatırlatılarak, bunlardan birinin bilal erdoğan olduğu söylendi."

    link

  • 17. 9 mayıs 2016 nuray sayarı'nın bayılması

    tableti tutan ele dikkat edilecek olursa, bayılmaya sonradan iştirak etmiş bir el olarak gözlenmekte.

    kadının bayılması sonrasında yerini beğenmeyen sol el, yer değiştirerek kendi özerk bayılmasını icra ediyor.

    (bkz: medya)
    (bkz: rating)

  • 18. thy'nin 1.2 milyar tl zarar açıklaması

    bir kez daha açıklanmış zarardır.

    thy yıllardır zarar açıklar, yıllardır açıklama yapılır ve yıllardır hala yahu nasıl zarar bu batıyor mu denir. thy, filosunu genişletmek için peşin siparişler vermiştir.

    bir çok geniş gövde ve dar gövde uçak alımı yapmaktadır. ve bu uçaklar parası ödenmiş, teslim olunmamış uçaklardır çünkü öyle ha diyince uçağını teslim etmiyorlar. örneğin pegasus verdiği toplu siparişte, uçağının teslim sırası geldikçe acil uçak bekleyen firmalara sırasını satmakta ve paraya döndürmektedir. neyse thy de her mali dönem için teslim olmayan fakat ödenen uçakları da gösterdiği için sürekli zarar göstermektedir. aslında bir nevi kardan zarardır thy'nin zarar açıklaması.

    ek: thy 2014 yılında 260 uçak siparişi verdiğini belirtip 2014 yılında 30 uçağı teslim aldığını açıklamış. yukarıda thy parasını ödeyip teslim almadığı uçaklar nedeni ile zarar açıklıyor demişim lakin bunu; e ödemiş de neden zarar ediyor hafsahafsa sallama diyenler olmuş. 1 uçak kaç para bilmiyor galiba muhasebeden anlayan arkadaş. eğer bilse thy'nin 260 uçak siparişi için yapacağı en az ön ödemeyi de bilirdi. şu an dünya'da hiç bir firma aynı anda 260 uçak alacak bütçede değil. pegasus 100 küsur uçak siparişi verdi neden zarar göstermiyor? çünkü pgs ile thy'nin alım sözleşmesi aynı değil. pegasus sırasını satıyor, hazır olan uçağını almayacağım daha sonra verin diyebiliyor ama thy'nin öyle bir durumu yok. kasadan çıkan toplam ön ödeme dışında teslim edilen uçakların parası ve ön görülen teslim edilecek uçakların parası bilançolarda peşin gider olarak yazılmıştır. bakın senede 30 uçak teslim alıyor. ayrıca bu muhasebe hesabını havacılıkta yapıyorsunuz. bir bakkal dükkanı ile ya da şirketine araç kiralayan ve gider gösteren bir holding ile bir tutmamak lazım. thy, teslim almadığı veya bir şekilde teslim edilemeyen uçakların da koltuklarını havayolu kapasitesinde gösterme durumu var. kağıt üzerinde söz gelimi 50.000 koltuk var, ortalama bilet 1 dolar planlanan gelir 50.000 dolar ama fiilen 30.000 koltuğu var thy'nin ve 30.000 dolar geliri var sırf kağıt üzerinde bu şekilde 20.000 dolar zarar. bir uçağın sigorta ücreti ne kadar acaba onu biliyor mu muhasebeci arkadaş? ayrıca satın alımlarda ödenecek para euro/dolar üzerinden, belli bir bantta sabitlenmiş olabilir ama kur o bantı geçince revize ediliyor. ayrıca yakıt dolar/euro üzerinden. yakıta ayrılan parayı farz edelim 100.000 dolar. peki dolar 2.18 iken ayrılan paranın tl karşılığı ile 2.38 iken ayrılan karşılığı aynı mı? yakıt dediğin de uçak sayısı ve uçulan destinasyon ile doğru orantılı. ve her ikisi de her geçen yıl artıyor.

    ben elimden geldiğince anlattım eğer daha iyi daha doğru bilgisi varsa muhasebeci arkadaşların afdasfadasfadas diye güleceğine yazıp açıklasın hep beraber aydınlanalım.

  • 19. renault fluence'in mercedes sls amg'ye çarpması

    adam çarptığı arabanın kapılar yukarı doğru açılınca araba modellerinden hiç anlamasa bile oturup ağlamıştır sanırım.

  • 20. seks yaparken konsantrasyonu bozan şeyler

    internetin kasması.

  • 21. 2015-2016 spor toto süper lig şampiyonu beşiktaş

    ağlamıyorum ibneler gözüme şampiyonluk kaçtı

  • 22. isim ve soyismi hatırlanan japonlar

    (bkz: hattori hanzo)

  • 23. kızların yedekte birçok erkek tutması

    orospuya kalp vermişler, bunu nereme sokacam demiş.

  • 24. öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler

    kan grubunun kişilik belirttiğini iddia eden bir topluma tesla'dan daha iyiyiz diyen bir bakan elbette hükmedecektir.

    tanım: yalan yanlış hurafe bilgiler ile doldurulan başlık. gidin kendiniz araştırın.

  • 25. 9 mayıs 2016 medipol başakşehir fenerbahçe maçı

    başakşehir'in 60-65 arası golü bulacağı maç. at fava bekle.

  • 26. londra belediye otobüslerine sübhanallah yazılması

  • 27. robin van persie

    recep tayyip erdoğan'ın hat-trick yaptığı kaleciye golü penaltıdan bile atamamış dutch.

  • 28. sahibinden.com'da bekara uygun ev ilanı

    la bu bekarlar size ne etti gardaşım dedirtecek türden bir ilan. emlak balonu büyümüş ve zepline evrilmiş. adam 1+0 dükkanı ev olarak itelemeye çalışıyor hemde 750 tl'ye yuh artık ya. kazandığınız para haram zıkkım olsun. sektörünüz de yerin dibine batsın allahın cezaları.

    düşünsene kız arkadaşın geliyor eve, kepenkleri kaldırıp hoş geldin aşkım diyorsun. tabela neyin de takaydınız mına koyim.

    edit: ilan, ilan sahibi yada sahibinden.com tarafından kaldırılmış. bu kadar çabuk nasıl haberleri oluyor hayret. madem kaldıracaksın ilanı neden paylaşıyorsun? plakasını aldım

  • 29. beşiktaş

    feda sezonunun, olimpiyat stadının soğuk turnikelerinde geçen gecelerin, iç saha maçları için çektiğimiz deplasman yollarının, rakiplerin üstünlüğüyle geçirdiğimiz derbilerin, üzüntüyle döndüğümüz maçların, hüsranla sonuçlanan sezonların, "bize de bir gün kader güler, güler inşallah" diye umutsuzca bağırmalarımızın, şaibeli hakem kararlarıyla bıraktığımız puanların, rakibine oynamayan; kendisine aslan kesilen takımlara verdiğimiz maçların, arkadaşları tarafından alaya alınan sınıftaki tek beşiktaşlı ufaklığın üzüntüsünün, bir şampiyonluk daha görmeden ölmek istemeyen dedenin, stada "bit artık be" diye sitem edilen akşamların, hayatını beşiktaş'ına adamış herkesin mükafatını veren takımdır.

    en iyi futbolu oynamış, en çok golü atmış, en çok galibiyeti almış, en çok puanı toplamış, gol ve asist kralı çıkarmıştır.

    şampiyonluğu anasının ak sütü gibi helaldir. artık güneşli günler bizimdir.

  • 30. en sevilen pis koku

    toplu taşımanın neden leş gibi koktuğunu anlayacağımız başlık. herkes kendi ter kokusuna hastaymış çünkü.

  • 31. recep tayyip erdoğan

    10 saniye hava sahasını ihlal etti diye, ülkeye de, ülke halkına da hiçbir tehdit içermeyen rusya uçağını düşürten ve ülkeyi milyarlarca dolar zarara sokan ama bir şehrimize roketler yağdıran, vatandaşlarımızı öldüren terör örgütüne müdahale edemeyen übersonik cumhurbaşkanı.

  • 32. motosiklet sürücülerine duyulan antipatinin sebebi

    yaptıkları yüzlerce trafik ihlalinden dolayı olabilir. bazıları:

    1. sıradan bir araç gibi hareket etmeleri gerekirken şerit aralardan geçerek ve aniden çıkarak trafik güvenliğini tehlikeye atmaları,
    2. kırmızı ışıkta geçmeleri,
    3. kaldırımlara çıkmaları,
    4. genel olarak trafik kurallarını ihlal etmeleri,
    5. hız limitini hiçe sayarak düz yolda aşırı hız yapmaları; kendilerini ve diğerlerinin güvenliğini tehdit etmeleri ve bunu yaparken bonus olarak aşırı gürültü çıkarmaları...

    daha da sayarım ama türkiye'de genelde yapılanlar bunlar.

  • 33. volkan babacan

    az evvel oyle bi kurtaris yapti ki bu yilin en iyi 3 kurtarisindan biridir sanirim.

    adam tolga zenginden daha faydali oldu beşiktaşa tek bir maçla.

    cidden cok acayip bu adam. sampiyonluk kutlamalarina mutlaka cagirilmali haftaya.

  • 34. rıdvan dilmen

    okuduğunu anlamaktan aciz adamların savunduğu ve beşiktaş'ın golünü halen şaibeli göstermeye çalışanları görmemize vesile olmuştur.

    http://www.imagebam.com/image/65a503482408557

    golün sayılıp sayılmayacağı hakemin adamı görüp görmemesine bağlanmamış. gördüğünde ilk madde görmediğinde ikinci madde uygulanır diye birşey yok. nasıl götünüzden uyduruyorsunuz şöyle şeyleri.

    bilal'e anlatır gibi anlatıyorum.

    atak halindeyken hakem sahaya birisinin girdiğini gördü.

    iki seçenek var.

    bir.

    -giren adam oyuna müdahil olursa oyunu durdurur.

    iki.

    -giren adam oyuna müdahil olmazsa oyunu durdurmaz.

    mete kalkavan çok temiz şekilde kuralı uyguladı. haber kulağına geldi. dönüp baktı. adam ne yapıyor ne yapmıyor. ona göre iki maddeden birini seçti. doğru olanı yaptı ve devam ettirdi.

    yok haberi vardı, oyun durdurulmalıydı falan filan. ne kullanıyosunuz la siz.

    bu mantıkla haberi varken oyunu durdurucak haberi yokken oyunu devam ettiricek.

    peki soruyorum. haberi yokken yada görmemişken oyunu durdurma ihtimali var mı? zaten yok.

    yani hakem görmediyse haberi yoksa oyun devam eder diye bir kural koymanın manası yok çünkü görmediği için zaten devam ettiricektir.

    hangi maddenin uygulanacağının bilinmesi için her türlü hakemin adamı görmesi gerekiyor önce.

    olm şu açıklamayı 0-3 yaş grubuna yapmam gerekiyor, koca koca adamlara yapıyorum.

    utanıyorum lan.

  • 35. yazarların boy ve kilo oranları

  • 36. nokta dergisi'nin kapağındaki yeni başbakan kim

    (bkz: pelikan silgi)

    başarılı...

  • 37. mustafa pektemek

    beşiktaş'ın şampiyonluğunun en büyük mimarıdır.ne mario gomez, ne cenk tosun ne de sosa verdikleri katkı ile yanına yaklaşamaz.

    kendisi bu sene hemen hemen hiçbir maçta oynamayarak beşiktaş'ı yokluğu ile tek başına şampiyon yapmıştır.

  • 38. emre belözoğlu

    doğuştan başakşehirliymiş.

  • 39. nutella kavanozunun dibindeki alınamayan nutella

    (bkz: ekmağınan yi)

  • 40. fikret orman

    oturup tüm haciz dosyalarını ve süren borçları yeniden yapılandırmanın, kulübün mali yapısının küçülerek düzeltilmeye çalışmasının intihar olacağını düşünüp, büyüyerek toparlamaya çalışmanın, bu manada camiayı kenetleyecek yeni projeler ortaya koymanın (feda sezonu,stad projesi gibi), bütünleşen camianın yeni hikayesi için gerekli destekleri marka değerini hatırlatarak sponsorlardan karşılamanın, futbol takımını istikrarlı şekilde yapılandırarken astronomik maliyetlerden uzak durmanın, ederinin üstüne çıkan her futbolcuyu eleştirilere göğüs gererek satma cesaretini gösteren, her bin avronun hesabını ince ince yapan, stad şantiyesinde kendine ait bir baraka yaptırıp uzunca süre şantiye şefliği yaparak işinin başında durmanın, yeni stadının son düzlükte takımının emrine sunmanın, tüm futbolcu alacaklarını vaktinde ödemenin karşılığını yavaş yavaş almaya başlayan başkandır sayın amınakoduklarım.

    emeğe saygı.

  • 41. hayata dair gülümseten detaylar

    siz, sendrom diye diye pazartesiyi nam nam nam yiyip bitirmeden (tamam illa yiyecekseniz, bana da bir lokma ayırın) önce, bir şey anlatayım.

    bu sabah, mal varlığımın en kıymetli parçalarından biri olan "ac/dc" tshirtümü giydim. tamam, biraz eskimiş olabilir ama hâlâ çok güzel. ben gözlerim yerde, kulağımda müzik, metroya yürüyordum. kafamı bir ara kaldırdım, karşımdan 45- 50 yaşlarında bir kadın geliyordu. üzerinde de "ac/dc" yazılı bir tshirt. tshirtler farklı, ama ac/dc aynı ac/dc. birbirimize iyice yaklaşana kadar, ayırmadık bakışlarımızı. ben ne yapsam diye düşünürken, kadın benden önce davrandı ve yan yana geldiğimizde şu hareketi yaptı; devil horns
    ben de karşılık verdim, ac/dc kardeşliğimizi kutsadık ve yollarımıza devam ettik. saatler geçti; rüya mıydı, değil miydi... emin olamıyorum.

  • 42. hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları

    henüz ortaokul 2. sınıfım. o vakit vakıf yurdunda kalıyorum. aynen vakıf yurdu, bilenler bilir, vakıf yurdu olmasından mütevellit millet tanıdıklarını işe almış, temizlik görevlisinden ambar memuruna kadar herkesin bir bağlantısı var bir yerlerden. bunlar geceleri sırayla nöbete kalıyor falan. her neyse. aileden uzak bir memleketteyiz. bazılarının anası, bazılarının babası yok bazılarının da kimliğine yazılacak bildikleri ne bir anne ne de bir baba adı var vesselam.
    yurt koğuşları (koğuş derdik, askeri jargon) çift kat ranzalı, 12 kişilik. akşam yemekleri doğru düzgün çıkmıyor. her akşam yemekten bir iki saat sonra acıkıyoruz. oda arkadaşlarımızdan kafalayabileceklerimiz arasından kurban seçip yemekhaneye inip masalardan akşamdan toplanan dilimlenmiş ekmeklerden çalıp! açlığımızı bastırmaya çalışıyoruz. tam bir küçük emrah sahnesi: bakkaldan/fırından ekmeği alıp topukluyoruz.

    bir gün barbunya pilav var akşam yemeğinde. bulamayanlar var elbet ama öyle bir barbunyayı onlar da pişmemiş diye geri çevirebilirler. pilavı zaten bir kaşıkta yedin yedin, yoksa ikiye bölerek yutmak mümkün değil. neyse iki üç saat geçti, ben milleti gaza getirmeye çalışıyorum. bu sefer gidip kim kurban olacak diye gözlerim koğuşu geziniyor. baktım kimsenin niyeti yok. belli ki barbunya tok tutmuş, mecbur ben inecektim artık. bir tane çocuk vardı üst ranzamda: yusuf. yusuf saf bir çocuktu. gülmezdi pek, güldüğünde bile yüzünün ifadesi çok değişmezdi. kahkaha attığını veya bir yere koşturduğunu hiç görmedim, çok sakindi. yusuf, 'ben seninle gelirim', dedi. gel dedim. yaverimle beraber balerinler misali parmak ucuyla indik bodrum kattaki karanlık yemekhaneye. neyse ekmek sepetinin başına geçtik, ısırılmamış ekmeklerden seçmeye çalışıyoruz. o sırada arkadan tok bir ses geldi.
    - ekmekleri bırakın lan, koğuşunuza çıkın.
    karanlıkta arkama bakmaya korkuyorum. yusuf yürekliydi, benim gibi değildi. benim cesaret edemediğimi yaptı ve sırtı dönük seslendi.
    + sen kimsen bilmiyorum ama biz acıktık, ekmek alıp yukarı çıkacağız, dökmeden yiyeceğiz.
    - sizin pisliğinizi ben mi temizleyeceğim şerefsizler!
    bunu dediğinde net anlamıştık temizlikçi eleman olduğunu, yusufla göz göze geldik.
    arkamızı döndük. bize doğru geldi hızlı adımlarla. yusuf elindekilerle beraber birkaç esnek hareketle yukarı kaçtı, temizlikçi hamle yaptı ama yakalayamadı. ve ben yalnız kaldım...

    geldi kulağıma asıldı, nasıl bir nefretse sol kulağımı kulak memesinin altından yırttığını hissettim. elimdeki ekmek parçalarını arkamdaki masaya bırakıp elimi attım, elimde kanı gördüm. yalvarıyorum 'murat abi bırak' diye ama iyice asılıyor. küfürler yağdırıyor bana, aileme. yalvarmaktan cevap veremiyorum küfürlerine. sonra bırakıyor, ağlıyorum orada. ağlamamdan korkmuş olacak ki herhalde ekmekleri elime tutuşturup 'siktir yukarı çık hemen' diyor.

    çıkıyorum yukarı, arkadaşlara ekmekleri veriyorum. ama nasıl bir acıtasyon ortamı var görmelisiniz. ben gururla ekmekleri pay ediyorum, sonra o kanlı kulağımla alt ranzaya yatıp uyuyorum.
    iki gün sonra koğuş arkadaşlarımızın da verdiği cesaretle yusuf'u yanıma alıp, yurt müdürüne durumu anlatıyorum. müdür önce bize kızıyor.
    temizlikçi elemanı yanına çağırtmış bir sonraki gün. müdürün elemana nasıl bağırıp çağırdığını nöbetçi belletmenden öğreniyoruz o akşam. işten de kovuluyor ama bende bıraktığı yara kapanmıyor...
    onu sürekli bir tanıdığa takip ettiriyorum yıllarca. sadece nerede, ne yapıyor onu öğren diyorum. olayla ilgili hiçbir şey anlatmıyorum yıllar boyu. çok kötü bir şey yapmasından korkuyordum, belki de önemsiz gelebileceği ihtimaline karşı...
    ilk defa o yaşta birine karşı kin beslemeyi öğrendim.

    ...

    aynı memlekette lise bitiyor. öss sınavını da atlattıktan sonra bir gün yine lise arkadaşım olan yusuf ile elemanın çalıştığı catering şirketinde mesai bitimini bekliyoruz. abiye de durumu bir gece önceden izah ediyorum. zorla ikna ediyorum, yoksa yerini yurdunu söylemeyecekti.
    mesai/vardiya çıkışı eleman bizi on adım kala görüyor, iki saniye baktıktan sonra tanıyor, kaçıyor. arkasından koşup yakalıyorum. kimsenin müdahale etmesini istemiyorum.
    sonrası malum. ama kulak çok önemliydi!

    bu yaptığımı acaba şimdi yine yapar mıyım bilmiyorum. çünkü olayları zamana ve duruma göre değerlendirmek gerekirmiş. yaptığım yanlıştı ama içimde onun ezikliğiyle yaşayamam diye düşünüyordum.
    onun cezası sadece yurttan atılmak olmamalıydı. anasından babasından uzak bebeleri dövmek, hatta hiç haddi değilken dövmek, bir ekmek parçasını aldı diye dövmek ne kadar delikanlı davranışıysa benim ki de o denli bir davranıştı.
    bugün içim rahat. yapmasam hep bir şey eksik kalacaktı.

    nereden mi hatırladım bu anıyı?
    bugün yemekte barbunya vardı...

  • 43. 50 cm çaplı ayak bileğine halhal takan plaza kızı

    hobileri arasında fasıla gitmek, serpme pazar kahvaltısı yapmak ve sumo güreşi tutmak sayılabilir.

  • 44. 8 mayıs 2016 galatasaray beşiktaş maçı

    bak hele bak, beşiktaş kazanmamış galatasaray kaybetmiş. neden? galatasaray'ın teknik direktörü hatalı değişiklik yapmış. çünkü galatasaray'ın teknik direktörünün yaptıkları yimpaş yozgatspor'u bağlar. bizim şenol güneş boyko yerine tolga'yı oynatıp uefa'dan elenince de beşiktaş elenmemişti aslında. bi de tiner falan demiş, akıl fikir...

  • 45. 8 mayıs 2016 recep tayyip erdoğan konuşması

    yahu bu ülkenin satılan her taşından aldığı komisyonları, "kucağımıza gelecek" dediği adamların yedirdiklerini kulaklarımla duymasam, oğlunun milyon dolarlık gemilerinden, artık ihya olmuş her ihalenin altından çıkan ahbaplarına çarşaf çarşaf gazetelerde okumasam inanacağım da...
    nasıl olsa artık iki dakika önce söylediğini bile inkar edebilen birinden bahsediyoruz, onun iki dakika önce söylediğini ondan önce unutan bir kitleden bahsediyoruz. tam bahsediyoruz bir gülme geliyor.
    sonra bakıyorum ağladığı mazlumlara her tarafımız ölüm, nefret... ucu bir tek bu saraydaki, füzesavarlı ağır cephaneli, kefenli, ordulu adama dokunmuyor. ama yine de en mazlumumuz o. tiksinmiyor musunuz ya? nasıl başarıyorsunuz bunu?

  • 46. avustralya

    -buradan bir istegin var mi baba?
    -bir biskuvi varmis, 18 mart'in yildonumunde cikiyormus. arkasinda ataturk'un sozleri yaziyormus. bulabilir misin onu?
    -oldu bil.

    laf agizdan bir kez cikar, delikanliya yakisan da budur. ancak delikanlinin bilmedigi de sudur, o biskuvi, sadece anzak gunu'nun 100. yilina ozel, bu ambalajla cikmistir. yani, 2015'te piyasaya cikarilmis ve devami gelmemistir. ama, dedik ya, mesele baba dilegi...

    hemen bir sorusturma, 3 tane supermarkete facebook'tan mesaj attim. biri cevap vermedi, biri "imkansiz." dedi, biriyse umutlari yesertti. (coles, umutlari yeserten marketin adi. coles express adinda benzin istasyonlari bulunan ve bu istasyonlarda kesınlıkle asgari ucretin altina dayi oglunu, hintli ogrencileri calistirmayan, onune gelene ve parasi olana bayilik vermeyen, kurumsalligi gercek anlamiyla yasayan, buyuk ve guzel adamlar.)

    dediler ki, madem laf agizdan cikti, elimizden geleni ardimiza koymayiz. dagitimci firmayla iletisime gectiler, benim adima, adres bilgilerimi aldilar ve bugun on bahceye ciktigimda biraktiklari pakedi gordum.

    bu, belki de onlar icin 3 dolara yapilmis basit bir reklamdi ancak benim icin cok degerliydi. aynisini turkiye'de yaptigimizda, belli basli marka veya sirketler tabii ki olumlu veya olumsuz size geri donus yaparlar ancak uzun bir muddet sosyal medyada calismis bir reklamci olarak, ajanslardaki atmosferi bilen bir reklamci olarak konusuyorum, yuzde 90 ihtimal tum ajans toplanip sizinle dalga gecer. markanin pazarlama departmaninin da farkli davranacagini sanmam.

    bugun gordugum yaklasim avustralya'yi bana sevdirmedi, ben avustralya'yi coktan sevmistim, ancak bugun asik oldum.

    https://www.instagram.com/…ombbw/?taken-by=2doubles

  • 47. hamit altıntop takımla çalışmalara başladı

    biraz önce ntv spor'da geçen altyazı. beşiktaş'ın şampiyon olması, rıdvan'ın kıpkırmızı yüzü derken fazla geldi sanırım haykırdım gülmekten.

    edit:
    haberin linki

  • 48. aziz yıldırım

    galatasaray tarihinin en başarılı başkanı. tam bir kupa canavarı...

    lig şampiyonluğu: (9) 1997-98, 1998-99, 1999-00, 2001-02, 2005-06, 2007-08, 2011-12, 2012-13, 2014-15

    türkiye kupası: (5) 1999, 2000, 2005, 2014, 2015

    süper kupa: (4) 2008, 2012, 2013, 2015

    uefa kupası: (1) 2000

    uefa süper kupa: (1) 2000

  • 49. survivor 2016

    serkay'dan, semih'ten, atakan'dan, nagihan'dan çok efecan'ın itici olduğu program.

    yarış kazandıktan sonra dızıııaaaa diye bağırıyor. ardından gökyüzüne birkaç saniye boş boş bakıyor. sonra bileğini öpüyor (bileklik ya da dövme tarzı bir şey yok, bileği bomboş). sonra dönüp gidiyor.

    saçma sapan, gereksiz ve itici haller.

  • 50. vitor pereira

    "besiktas'a sampiyonlugu elimizle hediye ettik"

    - besiktas lider. sen kazansaydin da liderdi, kaybettiginde de lider.

    - 34 haftalik ligin 25 haftasini besiktas lider götürmüs, oynanan maclarin esit oldugu haftalarin hicbirinde bir kere bile lider olamamissin.

    - sampiyon olma ihtimalin hicbir hafta besiktasinkinden fazla olmamis.

    ondan sonra cikip "hediye ettik" diyeceksin hemi?

    hassiktir ordan.