Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. adblock'un reklamcılara 21.8milyar $ kaybettirmesi

    beter olun amk dediğim olaydır. beynimizi gözlerimizi s.ktiniz heryerden fırlayan reklamlarla

    adblock programlarının mobil cihazlarda kullanmaya başlamasıyla 2015 yılında zarar katlanmış

    kaynak: pagefair adobe araştırması

    edit: çok ilginçtir etrafımda adblock'tan habersiz bir dünya insan varmış. iş yerinde muhabbetini açtım. buradakilerin üçte ikisinin adblocktan haberi yok. reklamcıların daha bunlar iyi günleri sanırım
    "yaşasın açık kaynak tarayıcı ve yazılımlar"

    edit 2: araştırma metninde mobile firefox kullanıcılarının henüz sadece %16sı adblock kullanıyormuş. ben de kendime misyon edindim. gördüğüm herkese anlatıyorum nasıl kullanılacağını.

    istek üzerine edit:
    adblock nedir? nasıl kullanılır? adblock, internet sayfalarında görünen reklamları bloke eden, tarayıcılar üzerine kurulabilen eklentilerin genel adı. en ünlüsü adblock plus
    nasıl kurulur? firefox için : araçlar->eklentiler->eklenti edin-> adblock plus aratıp kurabilirsiniz.
    aradığınızda bir çok adblock plus çıkar. bunlar içinde reklam eklentisi olan bile var. dikkat edin. adı adblock plus olanı kurun. sonrasından sizden bir engelleme listesi seçmenizi isteyecek. genelde ilk önerdiği easy list. kabul edin. reklamlara veda edin. kurulum linki chrome için link

    son edit: tahminimce sözlük yönetimi tarafından gelirlerine zarar vereceği için kısa sürede silinecek başlıktır. başlığa destek verin herkes haberdar olsun : )

    not: adblock'un en önemli faydası reklam içeriğinin download edilmesini engelleyerek veri kullanımını azaltması. yani direk cebinize katkısı var. hem 3g hem de adsl'de download'un bir ücreti var sonuçta.
    bir faydası da hareketli görüntü özellikle flash animasyon içeren reklamlar işlemci gücünü sömürüyor bazı siteler yavaş bilgisayarları bile kilitliyordu.

  • 2. kedi anneyi ele verdi anne türk çıktı

    (bkz: sen tam olarak ne anlatıyorsun)

  • 3. rusya'nın 72 ton beyaz eti geri göndermesi

    (bkz: döner+ayran 1,50 lira)

  • 4. rte'nin tarabya'dan pendik'e helikopterle gitmesi

    bence iyi yapmış, trafiğin içine etmesinden iyidir. trafiğin içine ederek sebep olacağı ekonomik kayıp, helikopter yakıtından daha pahalıya gelebilir.

  • 5. hdp'ye oy verenlerin şehitlere üzülmediği gerçeği

    hdp'ye oy veren biriyim. kürt kadınıyım ve kardeşim şırnak silopi'de asker. annem her şehit haberine dakikalarca ağlıyor. ben geceleri uyku uyuyamıyorum, ruh hastasının tekinin saltanatı yüzünden kardeşime bir şey olacak diye. gece gündüz barış için yalvarıyoruz, umut ediyoruz silah susacak. peki siz herkesi kendiniz gibi vicdansız sanmanın, her kürdü vatan haini ilan etmenin ağırlığının altından nasıl kalkacaksınız?

    gelen ve gelebilecek mesajlar üzerine peşinen yazayım çünkü gerçekten polemiğe girecek halim yok. pkk yı değil, çatışmasızlık halini, barışı savunuyorum. burada pkk ya orospu çocuğu demekle terör bitecekse gece gündüz yaparım bunu. zira dayısını, kuzenini, şimdi de kardeşini doğuya askere yollamış biriyim. hem de askere gitmemek için türlü yollar deneyen, bedelli askerliği sevinç naralarıyla karşılayan milyonlarca vatansever(!) varken...o gencecik çocukları sadece pkk öldürmüyor. tsk da intihar eden, cinnet geçirip birbirini öldüren askerler de kahraman şehit oluyor mu acaba? daha geçen aylarda kardeşimin asker arkadaşı bileklerini kesti. o çocukların canı, pkk nın öldürdüğü askerlerin canından daha mı değersiz yoksa? burada klavye delikanlılığını bırakıp siyaset, fikir, vicdani ret hakkı üzerine eğilin tabi eğer kandan beslenmiyorsanız...

  • 6. imc tv'nin şehit haberine hdp'li yorumları

    imc tv'nin linkteki 4 şehit haberine, hdp'lilerin yaptığı yorumlardan bahsediyoruz. (gerçi imc tv pkk yanlısı bir haber kanalı olarak asla şehit kelimesini kullanmıyor)
    sevgi kelebeklerinin yaptıkları barışa dair yorumlardan:

    emine botan tekdal: "allah pkk ve ypg ydg -h korusun kursunlari isabetli etsin"
    abdülaziz güdem: "üzüldüm neden 400 değilde sadece 4,leş."
    kübra kırca: "cok uzuldum ya:-(nie 4 ölü 20kisi nie olmedi:-)atesleri bol olsun:-))"
    zozan cudi: "üzüldüm neden 400 deilde 4"
    hanefi karacol: "ya cok uzuldum anlatamam 4 cok az zahmetlerine deymez"
    ıbrahim yildiz: "kürd halkinin gözü aydin 4 it soyundan it gebermis"
    adem ekinci aebn: "yapanları kınıyorum neden 4 tanecik niye 400 değil 400 olursa insan sevinir bayram ilan eder"
    ozer coskun: "hasilat iyi bugun"
    fai tih: "dahada cok özel hareket cesedi lazım bunlar hiççç"
    metin lokum: "içim ferahladı"

    ve daha yüzlercesi.

    işin enteresan tarafı da bu yorum sahiplerinin yarısından çoğu istanbul'da, izmir'de, manisa'da yaşıyor.
    siz nasıl şeref yoksunu çakal sürüsüsünüz anlamadım arkadaş.

    edit: sözlükteki pkk trollerinin yalanladığı gerçek. aç babacım, link orada, profiller orada. hepsine gir bak. aramızda nasıl dolaşıyorlar, nasıl yiyip içip gezip akşam eve dönünce nefretlerini kusuyorlar gör.

  • 7. 11 ağustos 2015 mehmet topal'a silahlı saldırı

    beyler bu ülke olmadı. bir boka benzemedi.. tarihteki türk devletleri arasında en rezili ve en çapsızı..

    kapatalım gitsin. anasının amına kadar yolu var...

  • 8. izmir valiliğinin suriyeli mülteci çözümü

    o suriyeyiler' in izmir' de ne işi var diye sorulacağına izmir belediyesi suçlanıyor. bunun chp' si akp' si yok ne işi var suriyeliler' in buralarda? bunlar savaştan kaçıp bizim onlara sağladığımız kamplara gelmediler mi o kamplar izmir' e, istanbul' a, bursa' ya mı yapıldı? amına koydular ülkenin.

    adam geleli 5 sene olmuş, biri 2 biri 3 yaşında 2 çocuğu var. savaştan sikişmek için kaçmış sanki herif. ben acımıyorum, hümanist de değilim kusura bakmayın.

    bakın basit bir örnek vereyim hümanist arkadaşlarım. sokakta bir aile gördün. evin de müsait gelin bende kalın hava soğuk dedin. bu aile evine gelir senin ona gösterdiğin yatakta yatarsa, sana teşekkürler ederse hatta elinden geldiğince o gece evdeki ufak işlerde sana yardımcı olmaya çalışırsa elbette başının üzerinde yeri olur. ama eve aldığın bu aile salonun ortasında seks yapmaya kalkarsa, çocuklarından biri halına sıçarsa, biri tv kumandasını alıp ben izleyeceğim derse o aileyi sanırım sokağa atarsın. suriyeliler' in yaptığı bu işte.

    edit: debauchee ile baya bir mesajlaştık. o benim düşüncelerimi eleştiriyor. biraz sinirle yazdım itiraf etmem gerekirse. açıkçası genelleme yapmak iki taraf için de doğru değil. kolay değil yakınlarını kaybediyorsun, bilmediğin ülkeye geliyorsun, evini özlüyorsun, paran yok vs. vs. cok zor ama devlet işini tam olarak yapsa, bir kere yapsa ne o insanlar o kadar mağdur olur ne de onların yarattığı mağduriyet yüzünden tahammül sınırları bu kadar azalmış bizler böyle anlık öfke patlamaları yaşarız. o insanları anlıyorsunuz kabul ama onlara bu kadar tepki gösteren insanları da biraz anlayın bence. o insanlar hayatta kalmak için bu ülkeye geldiler, canlarını korumak istiyorlardı, şimdi ise daha iyi bir hayat için başka şehirlere gidiyorlar, daha iyi yaşam şartları istiyorlar kabul ama buradaki insanlar da sahip oldukları değerleri, yaşam şartlarını korumak istiyorlar. bir insan için tehlike altında olan neyse, o insan için en önemli şey odur ve onu korumak ister.

  • 9. apple'ın beyaz eşya işine girmesi

    buzdolabında buzluğa gerek yok tabi adamlar niye koysun böyle çok güzel diyenleri ortaya çıkartacak olaydır

  • 10. psikologların çok pahalı olması

    -----------600 tl------------------

    psikoloğa gittim sonuç: "hep baban."
    ee amk ben de biliyorum babam olduğunu peki tedavi: "senin çok problemin yok."

    -----------600 tl-----------------

  • 11. öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler

    20'lik dişin direk kişinin yaşı ile ilgili olması. çapı da olsa olsa 4 - 5mm'dir. 2 cm çapında diş mi olur, at mısınız?

    ismi literatürde 20'lik değil 20 yaş dişi olarak geçer. gavurlar wisdom tooth yani akıl dişi der.

    ps : işinize yarar bi şey söyleyim madem okudunuz o kadar diş çürüğü arayüzlerden başlar dişipi fırçadan daha önemlidir, dili fırçalamadan ağız kokunuz geçmez, dudaklarınızı fırçalarsanız ölü deri atılır daha dolgun ve kırmızı görünür. doğru fırçalama tekniği diş fırçasının kılları diş etinin içine girecek şekilde 45 derece açıyla ve yuvarlak hareketlerle yapılır. diş temizletmek dişi zarar vermez. fırçanız yumuşak bahtınız açık olsun.

  • 12. enes kanter'in paylaştığı fotoğraf

    zannedersem güneş'in; zekeriya öz'ün karnında doğduğu fotoğraf.

  • 13. mehmet topal'ın zırhlı araç kullanması

    3 ay önce kurşunlanan takım otobüsünde yer alan birinin yaptığı olaydır. sorgulamak açık ve net şekilde gerizekalılıktır.

  • 14. ekşi sözlük yönetiminin türk milliyetçisi nefreti

    (bkz: #53888287) örnekte (bkz: kursad in narasi) bahsetmiş, mesela. vaktiyle benim de hiçbir gg içermeyen girilerim silinmişti, durduk yere çaylak edilmiştim, ondan önce de uçurulmuştum. (bkz: arpad'ın uçurulması)

    (bkz: ekşi sözlük yönetiminin ülkücü yazar kıyımı) da var. yakın zamanda birçok milliyetçi yazar sudan sebeplerden uçuruldu. ilk akla gelen (bkz: araliaceae), adamın tek yaptığı pkklıların kendi söylemlerini yüzlerine vurmaktı, serxwebun'dan, apo'nun konuşmalarından örnekler vererek.

    tabii iç dinamikleri bilmiyoruz ama, (bkz: akp ve hdp'nin ülkeye verdiği zararlar) başlığında benim entry dün geceden beri şukela modunda en üstteydi. hala da öyle. fakat maarri'nin dün gece neredeyse hiç fav almamış alelade ve diğer yazarlarca belirtildiği gibi (bkz: #53924699) baştan aşağı saçmalık olan girisi, sözlük yönetimi tarafından dbe'ye sokulmuş diyebiliriz. ancak diğerleri kadar net bir şekilde söyleyemem bunu, belki tam dbe listesi belirlendiği anda onunki üste çıkmıştır, sonra düşmüştür vs. (bkz: yersen)

    bu ve bunun gibi şeyler var. çözümü ne? çözümü yok; zira burası kanzuk'un babasının malı. istediği gibi yönetiyor, kimsenin hak arama gibi bir imkanı yok. zira "işine gelirse" tavrı var.

    pekala milliyetçi yazarların çözümü nedir? eh meltem banko değiliz, adnan oktar değiliz ama, hukuk biliyoruz, biz de kendimizce çeşitli yollar deneyeceğiz. şimdi kanzuk düşünsün.

  • 15. şırnak'ta kurulacak yeni devlete isim önerileri

  • 16. özlem yıldız'ın çok ciddi birlikteliği

    para için tipsiz tipsiz adamlara yapışan agresif kaşlı hanımın über ilişkisi. eski kocası da tuvalet fırçasına benziyordu.

  • 17. 11 ağustos 2015 barcelona sevilla maçı

    40 dakikadır bu maçta bir şey eksik diye düşünüyorum.

    erdoğan arıkan tamam
    ses senkronizasyon problemi tamam
    imagine sansürü tamam
    alttan gelen yabancı spiker sesi tamam

    acı eksiğimiz......... ömer üründül, beyler...

    işte o da olsaydı tam anlamıyla bir trt yayını olacaktı. şimdi bir şeyler eksik be ömer abi.

    o güzel ömer üründüller, o güzel atlara binip gittiler. yorumcunun piçine, trt'nin hiçine kaldık.

  • 18. suriye'deki durumun bize sıçramasına izin vermedik

  • 19. yeni nesil annelerdeki çocuk doğurdum şımarıklığı

    genç evlilerdeki olağanüstü kıroluk'un bir sonraki level'ıdır.

    "hadi çocuk yaptım beni takdir et" diye beklerler sanki bana yapmışlar gibi!

    edit: sorun çocuk doğurmaları değil, sorun bunu köpürtmeleri. tabii ki annelik, anne olmak dünyanın en güzel duygusudur. "kediler köpekler ana olmasın" der annem. en uysal havyan bile yavrulayınca alacaklar korkusuyla nasıl da sahiplenir ve vahşileşir.

    çocuk doğurdun diye ilk yaptığın geceden son dakikasına kadar log tutman, ifşa etmen ve başkalarının kafasını şişirmen gerekmiyor.

  • 20. suriyelileri geri göndermek

    seni gönderirler ama kendileri gitmezler.

    suriyeliler böyledir; canını versen dönüp teşekkür etmez.

    bu halk burdaki varlığını o kadar meşru görüyor ki herşeyin onlara bedava olmamasını sorguluyorlar. sen gelmiş geri göndermekten bahsediyorsun.

    ırkçılığın her türlüsünden midesi bulanan beni bile ırkçı yapar bu arkadaşlar.

  • 21. annenin ilkokul mezunu cahil bir insan olması

    ulan kadın sizin anneniz diye nasıl cahil değil ya. bu ülkede o zaman cahil kadın yok a.k. biri senin annen, biri öbürünün bacısı.

  • 22. 1.000.000 tl ile yapılabilecekler

    ne kadar materyalist insanlar olduğumuzu hemen belli eden anket. ne evi ne arabası anasını satayım.. dünya turu atarım lan. görmediğim bütün kültürleri görür, merak ettiğim şehirleri gezer, tatmadığım şeyleri tadarım.
    evmiş, arabaymış. ne katıyor bunlar size anlamadım ki? hep bir ego derdi, statü derdi.
    hayata bir kere geliyoruz, içinde yaşadığımız dünyayı tanımak için tek fırsatımız. param olsa karış karış görmek isterim dünyanın her yerini. sıçmışım arabaya, eve.

  • 23. doğuya doğru dönmeyi reddeden ayçiçeği

    http://postimg.org/image/99axuf89n/
    http://i.imgur.com/b9m7wck.jpg

    asi ruhlu bir çiçek.

  • 24. suriyeli sığınmacılar

    benim sıkıntım bu ülkede "sığınmacı" olrak bulunmalarından çok başka bir yere gitmedikleri takdirde 10-20 sene sonrası türkiye'nin demografik yapısını değiştirerek araplaşmasına katkıda bulunmaları. adamlar 5-10 milyon oldukları zaman kimseye anlatamazsınız türkiye'nin arap ülkesi olmadığını. çok üzücü ama adamlar sokak kedisinden hızlı ürüyorlar.zaten dükkanların çoğu arapça'ya geçti bile. evet, malesef sevemiyorum ortadoğu ve arap kültür(süzlüğ)ünü..

  • 25. makyaj sevmeyen erkek

    "sevmiyorsa yapmasın", dediğim erkektir. bence de erkeklere makyaj yakışmıyor, hoş olmuyor, doğal halleri daha güzel. ama sevgilim illa istiyorsa yine de karışmam, kendi makyajı sonuçta, sevgilisi de olsam beni ilgilendirmez.

  • 26. almanya'nın 100 milyar euro daha kazanması

    adamlar havadan gelen 100 milyar euroyla yol yapıyorlar. deprem fonunda biriken parayla değil.

    (bkz: he canım tabi arkadaşım)

  • 27. lionel messi

    10 dakika içinde 2 üst üste frikik golü yazmıştır. bu da ronaldo'nun geçen sezon 50+ maçta attığı frikik golüne eşit.

    biri 24 metre civarı, yan ağlara.
    biri 19 metre, çok yakın ama baraj üstünden, tam 90'a.

    yıllardır ronaldo kanat oynuyor (zannedip) ağlıyorlar, messi 1 yıldır sağ kanat oynuyor. kanadı geçtim, orta saha oynuyor artık. ona rağmen gol sayısı arttı, asist sayısı tavan yaptı.

    adama ne deseniz kapağı bırakıyor ki bunlar zaten hikaye.

    messi sakat geçirdiği aylar dışında 2008/2009 sezonundan beri tarihin en iyi futbolcusu. 2 frikikten yazdı diye değil, ocak'ta 5. ballon d'or ödülünü kazanacak diye değil. golleri, asistleri yüzünden de değil.

    22 kişilik bu oyunu michael jordan gibi domine edebildiği için. izlediğin en iyi forvet ve aynı anda izlediğin en iyi orta saha olduğu için.

    biz raul ölümcül golcü diye büyüdük:

    messi = 423 gol (546 maç)
    raúl = 423 gol (1,003 maç)

    zidane, pirlo, iniesta, xavi daha nice efsane orta saha izledik. hepsinden daha iyi orta saha, hepsinden çok asist yapıyor, hepsinden daha iyi oyun kuruyor, domine ediyor, hücumu yönetiyor. bugün bu efsanelerin videolardan izlediğimiz uzun ve ara paslarından bir maçta 10 tane atıyor.

    messi ligin hem gol hem asist kralı oluyor.
    şampiyonlar liginin hem gol hem asist kralı oluyor. kaç kişinin dikkatini çekmiştir bu?

    ilk golünü 10 yıldan biraz uzun zaman önce attı. adamın kötü oynadığı maçları zar zor seçebiliyorsun. yaşı büyüdükçe oyun kalitesindeki artış şaka gibi.

    işte bu yüzden onu başkasıyla karşılaştırmak çok abes. çok absürd. frikikleri herkes atar.

    geçen sezondan gol atmadığı maç söyleyeyim size açın izleyin; iç saha ve deplasman manchester city maçları ve ligde athletic bilbao, san mames deplasmanı. youtube'dan istediğiniz maçı açabilirsiniz.

    bir adam gol/asist yapmadan futbol maçını nasıl domine eder izleyin.

    -----------------------

    edit: geçen sezonun en iyi performanslarından birini ben paylaşayım. ligin en zor deplasmanlarından birinde, unutulmayacak bir maç oynadı;

    san mames: https://www.youtube.com/watch?v=3bfhlqbrxle

    bu adam kadar oyuna etki eden, hangi pozisyonda oynadığı belli olmayan, bu kadar geride top alıp bu rakamlara ulaşan, neredeyse dokunduğu her topu olumlu kullanan ve rakibe zarar veren, savunulması bu kadar zor, atamazsa attıran bir adam yok. 10 yıldır rakipleri bu adamı durdurmak için plan yapıyor, o hala en iyi sezonunu yaşayabiliyor.

    şu anda aktif olarak izlediğimiz her futbolcunun yeri dolar. bizim için özel de olsalar yerlerine daha iyileri gelebilir. daha çok gol atanı, asist yapanı, çalım atanı, daha yeteneklisi, daha hızlısı...

    tek bir şeyden eminim; messi'nin bıraktığı boşluk asla dolmaz.

  • 28. otoparkta öldüresiye dövülen kadın

    kadınlara ibretlik dersler barındıran bir olay.

    evlenene kadar size sahte sahte gülümseyen, en ufak olayda hasetliğini çaktırmadan belli eden erkeklerden uzak durun.

    en ufak olayda hır gür çıkaran, size sürekli hakaret eden, hatta olayı şiddete kadar götüren siniri geçince "seni o kadar seviyorum ki kendime hakim olamıyorum." gibi über saçma savunmalar yapan adamlardan uzak durun.

    en ufak başarınızı baltalamak için elinden geleni yapan, sebep olarak yine sizi aslında çok sevdiğini, hayal kırıklığına uğramanızı istemediğini söyleyen insanlardan uzak durun.

    arkadaş çevrenizi kıskanan, sürekli arkadaşlarınızı size kötüleyen, arkadaşlarınızla bir şeyler yapmak istediğinizde bunu çeşitli sebeplerle baltalamaya çalışan, sizi arkadaşlarınızdan koparmaya çalışan adamlardan uzak durun...

    hafiye gibi sosyal medya hesaplarınızı, telefon rehberinizi, mesaj kutunuzu, e-postalarınızı karıştıran, sürekli "bu kim, şu sana niye mesaj attı, bunu nereden tanıyorsun, o fotoğraftaki kim, bu senin yazdığın şeyi niye beğendi?" diye size hesap soran, yanlış bir şey yapmadığınızı bildiğiniz halde kendinizi suçluymuşsunuz gibi hissettiren insanlardan uzak durun...

    ben zannetmiyorum bu adamın evlenene kadar yumoş panda gibi takıldığını. eminim evlenmeden önce bir arıza çıkaracağının sinyallerini vermiştir. işte biz kadınlar bağırıp çağırmayı, itilip kakılmayı, hakarete uğramayı aşk zannettiğimizden, romantik bulduğumuzdan, medya bunu bize böyle pompaladığından böyle erkekleri hırçın, ama romantik sanıyoruz.

    "aslında beni sevdiği için yapıyor."
    "söz verdi bir daha yapmayacak."
    "evlenince geçer."
    "çok kıskanç ya ondan."
    "iş bulamıyor ondan sinirli."
    "benim ondan fazla kazanmam gururuna dokunuyor..."
    "o benim ilkim, onu bırakamam..." gibi savunmalar işte sizi bu noktaya getiriyor.

    ha hırsızın hiç mi suçu yok, elbette var. ancak iş bizde bitiyor. biz böyle hanzoları tepemize çıkardığımız müddetçe bu adam seni beni sokağın ortasında da vurur, zerre pişmanlık hissetmez. bizim böyle insanlara en başta prim vermememiz gerekiyor. medya sağ olsun her gün aşiret dizilerinde bu adamların bir tık altı romantik ve maço erkek diye millete pompalanıyor. sevgilisinin kıyafetine karışıp ona buna bağıran adamlar namuslu etiketiyle meşrulaştırılıyor. bu erkek figürlerinin gayet normal olduğu düşüncesiyle büyüyoruz. karşımızdakinde bir arıza olduğunu hissetsek dahi sürekli bahaneler buluyoruz, örtmeye uğraşıyoruz.

    siz siz olun böyle ruh hastalarını iyi tanıyın. bunlar yılan gibidirler, yüzünüze gülerler. arkanızdansa her türlü işi çevirirler. hevesinizi baltalamak için her haltı yaparlar. çünkü sizin mutlu olmanızı, başarılı olmanızı çekemeyecek kadar komplekslidirler. sizden başka hiç kimsenin ona katlanamayacağını iyi bildiklerinden sizden de kopamazlar. yani efendinin kölesine muhtaç olduğu gibi size muhtaçtırlar. sözde çok delikanlıdırlar, astığım astık kestiğim kestik takılırlar, ama en ufak ayrılma lafında hüngür hüngür ağlar, diz çöküp yalvarırlar, çocuk gibi olurlar. yüzüğü takana kadar her ayrılma girişiminizde yalvar yakar olan bu adam yüzüğü taktıktan sonra asıl yüzünü gösterir. siz artık onun malısınızdır, sizden kopamaz, sizden ayrılamaz. artık size istediği her haltı yapabilir. yüzüğü takana kadar saman altından su yürüterek yaptıklarını yüzünüze karşı yapmaktan çekinmez olur. bıyık altından söylediklerini bağıra çağıra küfür ede ede söylemeye başlar. "ayrılacağım artık senden..." dediğinizde hüngür hüngür ağlayan, sizi çok sevdiğini iddia eden o adam ölüm tehditlerine başlar. çünkü bu hanzoların kafasında resmi nikah kıymak size mal gibi sahip olmak demektir. bir kere sahip oldular mı sülük gibi yapışırlar, asla bırakmazlar.

    bu tipleri iyi tanıyın, önleminizi alın. atılan tokatları, edilen hakaretleri, yapılan çirkeflikleri "beni çok seviyor..." diye sineye çekmeyin...

  • 29. barış aybek

    an itibariyle, bakın "an itibariyle" yazıyorum. kendisinin twitter hesabına, "siktir git o zaman bu ülkeden" yazan, kendisine küfürler eden 'türkler' var. çünkü şöyle bir tweet atmış geçen yıl;
    "benim bir gün ahmet kaya konserine gitme ihtimalimi çalan ülkesin sen türkiye!
    #ahmetkaya57yasında"
    https://twitter.com/…ybek/status/527188148334649344

    bu da geçen ay attığı bir tweet
    "bu dünyada insan olmaktan utanıyorum #suruçtakatliamvar"
    https://twitter.com/…ybek/status/623408369383157760

    bu çocuğu pkk öldürdü. benim şehitlik inancım yok ama inananlara göre şehit oldu bu çocuk. gerçekte ise yazık oldu sadece.

    pkk öldürdü, türkler küfür ediyor.
    pkk, 'türklere ders olsun' diye öldürdü. türkler, 'pkk yancısı' diye küfür ediyor.
    işte bu kadar anlamsız yere öldü bu çocuk.

    barış aybek özelinde durum bu. başka bir isimde durum tam tersi de olabilir. isimler değişiyor da, "yazık"lar sabit kalıyor.

  • 30. zekeriya öz

    zamanında yargıladığı hiçbir komutanın hiçbir kulüp başkanının yurtdışına kaçmadığı, göğsünü gere gere kendilerini türk adaletine teslim ettikleri gerçeği göz önüne alınarak, tertemiz ve üzerine kumpas kurulmuş bir adam mı yurtdışına kaçar, yoksa namussuz ve suçlu olan mı kaçar sorusunu herkese sorduran adam. benim cevabım belli. madem adalet tecelli edecek diye bas bas bağırıyordun twitterdan o zaman gel efendi gibi teslim ol üzerine yemin ettiğin o adalet tecelli etsin. önce sen ve senin gibiler sonra da seni yargılayanlar yargılanacak. kaçışınız yok.

  • 31. beşiktaşlıların vodafone'dan utanmaması

  • 32. şenol güneş

    sinsi değildir. sorunun kulüpler ile değil şahıslar ile ilgili olduğunu bilecek kadar olgundur.

    beşiktaş'ın ceza almasına neden olanların hiçbiri şu an beşiktaş'ta değildir.

    oysa fenerbahçe'nin başında hâlâ aziz yıldırım bulunmaktadır.

    şenol güneş gibi düzgün insanlara bile, fanatizm yüzünden gözleri kör olmuşlar tarafından çamur atılması çok vahim...

    not: galatasaray

  • 33. yaran facebook durum güncellemeleri

    kadın bir kullanıcıdan;
    şu an ağlıyorum desem kimsenin umurunda olmaz. ama ev boş desem hey yavrum hey.

  • 34. üniversiteye yeni başlayacaklara tavsiyeler

    ılk gün çanta götürmeyin. bir tane cizgili ya da kareli defter götürseniz yeter. zaten hocalar ilk ders nasıl defter alicaginizi , kaç ortali alicaginizi soyleyecek size.

    ılk gün rektör açılış konuşması yapar uzun sürer 10 dakika filan geç gidin hazirolda beklemeyin.

    ılk hafta oturma düzeni yapılır , klüp seçimleri , başkan seçimleri olur. boşuna sınıf başkanı olmayın bir artısı yok her gun yoklama kağıdını müdür yardımcısının odasina goturuceksin.

  • 35. karımdan güzeldi cazip geldi hem yabancı zaten

    genel olarak hayata bakışı bozuk bir ülkedeyiz. bu cümle de tam olarak bunun özeti. misal sözlüğe bakalım:

    gavur amı gibi yanan yaz günlerinde tek derdimiz istanbul'da bir karış şortla dolaşan kız olur. ondan sıkılınca hoop konu döner dolaşır erasmus'la yurtdışına giden türk kızı'na gelir. bir yandan türk kızlarının yatakta odun gibi olması'na kızılırken diğer yandan patlak kadınla evlenmek isteyen gavat çekiştirilir. zaten bu gavat kesin babet çorabı giyen erkek'tir. o yine ılık erkek olarak kurtarır, ama tayt giyen kızın asıl amacı konusunda türlü fikir ayrılıkları devam etmektedir.

    garip bir şekilde bu başlıklarda sürekli kadınlara hakaret eden erkekler tecavüz olaylarında abartılı tepkiler verirler. çünkü onlar fiziksel olarak tecavüz etmez, sadece sözleriyle kadınları aşağılar. bu nedenle kötü insan değillerdir, onlar sadece sürekli aşağılayarak kadınların gelişmesine katkıda bulunmaya çalışan üstün zekalı varlıklardır. bence hepsinin çükünü üç defa öpüp başımıza koymalıyız. iyi ki varlar. onlara göre kadınlar erkeklerden şiddet görse de, tecavüze uğrasa da kurtuluş yine erkeklerin dediğini yapmaktadır. bu sayede bu iyi(?) erkekler vicdanlarını rahatlatırlar.

    siyasiler ya da hukuk sözlükten farklı mı? hayır. bir bakan çıkıp tecavüze uğrayan doğursun gerekirse devlet bakar der, melih gökçek durur mu, yapıştırır hemen, tecavüze uğradıysa çocuk değil anası ölsün der. devletimiz büyük, boş durmaz. engelliye tecavüz edene iyi hal indirimi verir. sonra siki kopasıcanın biri çıkar karımdan güzeldi cazip geldi hem yabancı zaten der. olur yani, bu ülkede sıradan hepsi.

    birazdan da kekonun biri çıkar "türk kızına laf etmekle tecavüzün ne alakası var, kezban" der bana. ama kafası basmaz bakış açısının bir bütün olduğuna. senelerdir hep aynı terane.

    öyle uzaktan atıp tutmakla olmuyor. eğer gerçekten bu ülkede kadına bakışın değişmesini istiyorsanız kendi kapınızın önünden başlayın temizliğe. mesela sürekli vakit geçirdiğiniz sözlükte kadınları aşağılayan, meta gibi gören erkeklere/kadınlara çevirin eleştiri oklarınızı.

  • 36. türkün gücü abartılmış bir balondur

  • 37. cihan haspolatlı

    galatasraay'lılara tavsiyem, başlığı canlandırıp da ortalığı fazla bulandırmayın.

    daha 35 yaşında, bonservisi elinde, gaslatasaray'ın evladı sayılır ve takım içi dengeleri bozmaz.

    (bkz: tehlikenin farkında mısınız)

  • 38. bir lisede yaşanabilecek en dumur olaylar

    lise yıllarımız, öyle hızlı falan değiliz kız arkadaşımızla yan yana yürümek dünyanın en büyük keyfi. iki arkadaşız ve tek yumurta ikizlerine kafayı takmışız. zil zurna olmasa da ciddi ciddi aşık gibiyiz. birbirimizi gazlayıp duruyoruz, hadi gidelim konuşalım, hadi gidelim konuşalım, tam yürüyoruz gideceğiz, yarı yoldan geri dönüyoruz, kızlar da işin farkında bizi gördüler mi daha da bir kıkırdıyorlar. artık alemlere maskara olmuştuk.
    bir gün tenefüs vakti iki kafadar, tek yumurta ikizlerinin yanına gittik ve
    b (biz)
    k (ikizler)

    b- merhaba
    k- merhaba
    b- sizinle biraz konuşmak istiyoruz da
    k- ne hakkında
    b- sizden hoşlanıyoruz ve arkadaş olmak istiyoruz
    k- hanginiz hangimizden hoşlanıyorsunuz?
    (burada duruma açıklık getirmek gerekiyor, kızlar tek yumurta ikizi ve bizi trollemişler ama biz aynalı sazanlar hangisinin kim olduğunu bile bilmiyoruz ve aptalca bir cevap veriyoruz)
    b- fark etmez (lan nası fark etsin amk. ikisi de birbirinin tıpatıp aynısı)
    k- siz galiba salaksınız?
    b- evet sanırım biz salağız

    tüm okula rezil etmişlerdi bizi.

  • 39. kemal kılıçdaroğlu'nun sanki biraz şey olması

    hdp'ye oy vermi$ biri olarak soyluyorum butun mhplileri topla uzerine akplileri koy ozerine de sozlugun comarlarini ekle kilicdaroglu'nun tirnaginin kiri bile olamazlar, biyiginin teki bile olamazlar. bunlarla tarti$maya gerek bile yok. bi tarafta meclis ba$kanini akp'ye sectiren mhp, saraya gitmem deyip saray duvarlarina gotunu surtunler, iktidarda kalayim diye ulkeyi ate$e verenler ve destekcileri diger tarafta secimden sonraki asil ve medeni duru$uyla gercek bir halk adami oldugunu gosteren kilicdaroglu. elbette bircok konuda ele$tirilebilir bazen sacma i$ler yaptigi dogrudur ama 7 haziran'dan sonraki kilicdaroglu ulkede akli ba$inda kalmi$ nadir ki$ilerden biridir.

  • 40. ışid'in 2020 yılında hedeflediği harita

  • 41. tsk'nın kandile kara harekatı yapmamasının sebebi

    pkk sultanbeylide saldırı düzenliyor. adam kalkmış hala kandil diyor.

  • 42. yeni yeni zelanda bayrağı

    (bkz: bayrak_son_sooonnn.jpg)

  • 43. fenerbahçe

    fenerbahçeliyim, aklımın yettiği yaştan beri futbolla ilgiliyim, son 10 senedir hemen her maçını izlerim, rakiplerin maçlarını da denk geldikçe izler, takip ederim. senelerdir burada insanların birbiriyle sidik yarıştırmasını okuyorum.

    öncelikle büyüklük tartışmasını falan bir kenara bırakmamız lazım. kime göre büyük, neye göre büyük?

    türkiye'nin avrupada en başarılı kulübü tartışmasız galatasaraydır. türk futbolunun bu konudaki lokomotifidir. bu 20 senedir böyledir. ama galatasarayın avrupa tarihi bile avrupanın 2. 3. sınıf takımlarının tarihi altında sönük kalmaktadır. bugün avrupada eşleşilse pek korkulmayacak, müthiş takımlarımızla seviyesini bir tutmayacağımız burun kıvıracağımız steaua bucureşti zamanının şampiyonlar ligi olan şampiyon kulüpler kupasını almış, her sene iyi kötü avrupaya katılan bir takımdır. onun bir seviye üstü olympique de marseille'nin avrupa karnesine bir göz atın isterseniz: http://www.uefa.com/…748/profile/history/index.html

    anlayacağınız avrupa başarısı çok önemli olmakla birlikte türk futbolu hala olması gereken seviyenin çok altındadır. buna rağmen bu konuda renktaşlarımın avrupa konusunda galatasarayı yermesi, yarıştırması anlamsızdır. hele beşiktaşa hiç girmiyorum, adamlar uefa'da çeyrek final oynadık diye reklam çekti amk.

    90'lı yılların ortasına kadar fenerbahçenin türk futbol tarihinde çok daha dominant olduğunu görüyoruz. o zamana kadar taraftar sayısı olarak da fenerbahçenin diğer kulüplere göre daha fazla taraftarı olduğunu düşünüyorum. eski yeşilçam filmlerinde bile fenerbahçe'nin çok daha dominant olduğunu görebilirsiniz. 2000'lere yaklaşırken galatasarayın yakaladığı müthiş jenerasyonla birlikte takımın da popülaritesi artmış, hem ülkede hem avrupa'da başarıları fenerbahçe'nin önüne geçmiştir, hala da önündedir. şu an yaşıtlarımın olduğu 90lı yıllarda doğanlar futbolu daha çok galatasarayla tanımış, çoğunlukla galatasaraya yönelmiştir. bugün benim gözlemlerime göre özellikle genç kesimde galatasaray taraftarı diğerlerine göre daha fazladır. bütün bunlara baktığımız zaman tabii ki galatasaray daha büyüktür, en büyüktür gibi söylemler normaldir, fakat bir takım büyük olduğu için, daha başarılı olduğu için sevilmez, veya daha küçük daha güçsüz bir takımı tuttuğu ve onu savunduğu için kimse ezik olmaz.

    fenerbahçe taraftarı genel anlamda kulübe daha bağlıdır, daha fazla harcama yapar, sportif başarıdan bağımsız olarak her sene forma satışı, kombine satışı yüksektir. kulüp son 10 senede travma üzerine travma geçirmesine rağmen şu an hala ligte her sene şampiyonluğa oynar, ya şampiyon olur ya da 2-3 hafta kala bırakır. mali olarak en stabil ve düzenli organizasyondur. tesisleşme konusunda avrupada örnek gösterilecek bir konumdadır ve bunların böyle olmasının sebebi yine çoğunlukla taraftar sayesindedir. takıma kızan söven çoktur ama hiç bir zaman taraftar takıma sırtını dönmez. sözlükteki kelle avcısı ergen tipleri diğer takımlara göre daha azdır. bu tipleri görebilmek adına hamza hamzaoğlu ve şenol güneş başlıklarına bakabilirsiniz.

    tabi takımdan bu kadar bahsetmişken aziz yıldırım'ı anmamak olmaz. garip adamdır aziz yıldırım. bugün rakiplerin ağzının suyunu akıtan, övünç kaynağı olan stadlarının aynısı 15 sene önce sponsorsuz desteksiz yapmıştır bu adam. kulüp ekonomisine çağ atlatmış, fenerium gibi bir para makinesinin yaratıcısı olmuştur.

    fakat

    kulübü tarihinin en büyük pisliğine sokan yine bu adamdır, 7 senedir şampiyonlar ligini unutmamızın baş aktörüdür, inadı, hırsı ve zorbalığı yüzünden taraftarın çok canını yakmıştır. bugünkü fenerbahçe antipatisinin yaratıcısı da yine kendisidir.

    bu iyi ve kötü özellikleri yüzünden taraftar da karışık duygular içinde yüzmektedir. her ne kadar artık kredisini bitirmişse de taraftarın kalbinin bir köşesinde mutlaka yeri vardır. kendisinden en nefret eden taraftarlardan biri olarak benim bile içimde ufak da olsa anlamlandıramadığım bir sevgi kırıntısı vardır aziz'e karşı.

    konuyu çok dağıttım ama sonuç olarak fenerbahçe ile galatasaray arasında öyle çok fazla fark yoktur. kimisi bazı alanlarda daha fazla öne çıkmış, dönemsel olarak birbirlerine üstünlük kurmuşlardır. şu an galatasarayın avrupa lokomotifi olması bundan 10 sene sonra fenerbahçe veya beşiktaşın bu konumda olmayacağının garantisi değildir. bu sene şahsen ben avrupa liginde fenerbahçeden önemli bir başarı bekliyorum. hatta bazı renktaşlarım gibi bi yarı final falan değil direk kupayı almasını bekliyorum, daha azının artık tatmin etmemesi gerekir. bu kulübün artık avrupada kalıcı olması gerekir, çünkü para da, şan da, şöhret de avrupa'dadır. 4 yıldız olmuş olmamış önemli değil. benim için şampiyonluğun tek anlamı şampiyonlar ligine katılmaktır, bence böyle de olması gerekir.

  • 44. gimli'nin yüzüğü baltayla yok etmeye çalışması

    yüzüklerin efendisi üçlemesinin kırılma anlarından birisidir. gimli "sikeyim yapacağınız yüzüğü" modunda baltasına yüklenmiş, serbest düşüşe geçmiştir. araya giren gandalf "beyler bu yüzük öyle malak gibi dalarak yok edilseydi başta ben ederdim, asa filan var bende" diyerek olayı açıklamıştır; "bu yüzük sadece hüküm dağının ateşinde yok edilebilir." ortama bir sessizlik çökmüş ve sessizliği aragorn bozarak "yaşlı sen de her şeyi ne çok biliyorsun, ne yapalım dağa mı gidelim, her yer ork olmuş, uruk hai dolmuş. hem yaktın mı nerden biliyon??!" diye gider yapmıştır. en sonunda küçük boylu hobbit'in "ben dağdan gideyim bi ateş alıp geleyim" önerisi kabul edilmiş, akşama elrond'ların evde yüzük çevirme yapmak üzere anlaşılmıştır. gerisi de bir takım hikayeler.

  • 45. işten eve gelince maskesini çıkaran insan

    (bkz: walter white)

  • 46. sabri ideal sağ bek değil

    (bkz: yok canım)
    (bkz: allah allah)

  • 47. sessiz insan

    benim bu, ilkokuldan beri hep sessiz çocuk dediler benim için. halbuki ben sessiz değildim sadece anlatacak çok şeyim yoktu. 30 yaşındayım hala sessizim, birçok şeyi hala anlatılacak kadar özel bulmam. insanlar neden her şeylerini anlatır ki?

    çok konuşan insanlar mı onları hiç anlayamadım bak...

  • 48. true detective

    bütün hikaye en başından leonard cohen tarafından anlatılmış meğerse:

    - the war was lost: hikayenin özeti.
    - the story’s told with facts and lies: hikaye bezzerides tarafından anlatıldı ve önüne bırakıldı gazetecinin.
    - they’re blood to me, they’re dust to you: velcoro ve semyon'ın sonu*
    - ı was not caught, though many tried, ı live among you, well disguised : bezzerides'in ifadesiyle durumu.
    - my woman’s here, my children too, their graves are safe, from ghosts like you: velcoro ve semyon'un sözleriyle son sahnenin özeti `:https://www.youtube.com/watch?v=vaggn5h3gru`

    sana sözler hazırlamıştım zalım pizzolatto ama (bkz: nevermind).

  • 49. gattuso'nun beşiktaş'a gelmesi

    yılların kalecisi gattuso'yu sağ bek sananları göstermiş inanılmaz olay. umarım gelmez, kendisi müzmin sakattır.

  • 50. ilhan mansız

    (bkz: yıllar geçse de üstünden bu kalp seni unutur mu)

    kaderin cilvesi olsa gerek, profesyonel kariyerindeki son golünü, ankaragücü formasıyla inönü'ye çıktığı ilk maç olan 30 ekim 2005 beşiktaş ankaragücü maçı'nda beşiktaş'a atmıştır. golü atınca boynu bükük, başı düşük şekilde santraya yürüyen bu tatar oğlanı bütün stadyum ayakta alkışlamıştır (kadir gecesine gelen o maç koy ateiste koy sataniste koy putpereste tezahüratının ilk kez yapıldığı maçtı ayrıca. hemen ardından o dönem gündemin en önemli konusu olan islami terör örgütü el kaide'ye gönderme yapılarak "ateizm onuru kaideyi yenecek" diye bağırmıştı bütün taraftarlar).

    attığı golleri, gollerden sonra gidip korner direğini tekmelemesi, dövmesi, sempatik ama çekingen duruşu... ne güzel adamdın sen be ilhan. adın her geçtiğinde yalçın çetin'in sevinç nidalarını duyuyorum ben hala, kep atma törenine gitmeyip evde seyrettiğim o maçı ve bize yaşattığın o sevinci ve sesleri unutmuyorum:

    "ilhan… ilhan… ve goool… yarı finaldeyiz! dünya’nın 4 büyük takımının arasındayız…"