Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 24 haziran 2019 teb kiralık kasa rezaleti

    bilen bilmeyen konuşuyor madem, ben de bilen olarak bilgimi paylaşayım.
    iste algı yönetimi, iste zihin kontrolü!
    neredeyse 80 sayfa entry girilmiş toplasanız 2 sayfası gerçek digerleri öfke ve cehalet kokmakta.
    kasa ucreti senelik 500-800 arasi değişir. bir tane master(maymuncuk) bankada, 1 tane de musteride, musteri anahtari vardır.
    bizdeki master ve musterideki anahtarla beraber açılır kasa, ne musteri ne de banka tek baslarina acamaz kasayı.kasa dairesinde kasa acildiginda oda disinda beklenir, musteri seslendiginde tekrar iceri girilir kasa kilitlenir, sonra kasa dairesi kilitlenir.
    her gün 2-3 müşteriyi kiralık kasaya indiririm, 143 tane kiralık kasam var ve su an izinliyim.
    yani, iki haftalık izinlilik dönemimde bir müşteri kasasıyla ilgili sorun yasarsa ben bas supheliyi miyim? bu bir.
    benim yerime musteriyi kasa dairesine indirecek arkadasim bu isi sadece ben izinliyken yani 6 ayda bir yapiyor.
    ayda bir de olsa kendisinden kasaya inmesini istedigimde acamadigi zamanlar olup benden yardim isterdi.
    yine kasanin 2-3 denemede acilamamasi, rezalet diye bahsedilen olayla paralellik gosteriyor.bu iki.
    kasalar yerlerine 24-36 lik bloklar olarak monte edilir ve caniniz istediginde kasa dairesini yenileyelim diyemezseniz zira 143 musterinin kasalarini bosaltmalarini bekleyeceksiniz. o yuzden kasalar goreceli olarak eski olabilir ve tadilat gecirir.bu üç.
    bizim kiralik kasa dairesinde bütün kasaları gören kamera 24 saat kayıtta ve kasa dairesinin odasının ışığı hic kapatilmaz. ama
    kasada sigorta da olmaz zira icine koydugunuz altının 18-22 ayar mı? olup olmadigini koyduğunuz paranin miktarini (ki her seferde sayılması demek) bilemeyiz.
    bunlar genel işleyiş.
    ayrıca kasa dairesi mükemmel mekanik yapilar degildir pektabi kırılabilir.
    ama sonrasinda sadece anlasmali cilingirin elindeki parcalarla tamir edilir, diger turlu 3d yazicidan parca uretmek zorundasınız.
    boyle bile olsa degistigi anlasilir. geriye tek olasılık kalmakta anahtar kopyalaması.
    işin icinde personel olabilir.
    ama müşteri tarafı da var.
    başımdan geçen %100 bir olay anlatayım, bu da bir olayda her iki tarafi dinlemek gerektigini aklınıza getirsin.
    kisi hesabinda 10.000 oldugunu ve 2 defa 2.000-2.000 para cektigini hesapta 6.000 tl kalmasi gerektiginden bahsetti.
    her islem sonrası imzalanan dekontlar pc ye tarandigindan, cekmedigini iddia ettigi kaydin dekontunu kendisine gösterdiğimde "imza benim ama ben cekmedim" dedi.
    en son gisede parayi aldigini gosteren kamera kaydını gosterdigimde ise "bunlar sanal şeyler, belki photoshoptur ben çekmedim" dedi.
    inanın tarif edilemez bir duygu, cehaletin fiziksel olarak karşınızda var olması.
    kendisine savciliga gidip suc duyurusunda bulunmasini istedim. inatla gitmeyi reddetti.
    kendisi bütün parasini cekecegini soyledi. banko da sıra beklerken insanlara "banka 2.000 tl mi yedi" "param cekmisler!" gibi yanlı söylemlerde bulununca polis çağırmak zorunda kaldım. polis subeye geldiginde beyfendiyi gosterip beraber iceri gelmelerini soyledim( bu hareketim amacı, polisi o kisi icin cagirdigimi digerlerinin bilmesini sağlamaktı, yoksa personeli ve bankayi aklamam zor olacaktı)
    sikayetci ben oldugum icin polis bana durumu sordu, anlattım.
    polise önce imzalı dekontu (kişi imzasını kabul ediyor) sonra kamera kaydını gosterdim, adamın parayı aldığının goruntusu ekranda iken müşteri bir anda "kardeş tamam tamam hatırladım, bir arkadaşa cekmistim ben onu" dedi.
    en son polis, sikayetcimisin? diye bana sordugunda, adam yalvaran gozlerle bakiyordu.
    bu anlattığım kesinlikle %1 bile abartma icermemektedir.
    konunun ana fikrini anlamışsınızdır umarım.
    her iki tarafı da dinleyin, acele karar vermeyin.

  • 2. hamile kediyi parçalatan çocukların ifadeleri

    lan ne tedavisi amk öldüreceksin bunları ve bunun gibileri.

    bunlar için özel tim kurup nerde boş beleş serseri varsa infaz edeceksin tedavi medavi edilemezler.

  • 3. behzat ç.

    başlamadan hakkında yazmak istediğim dizi.

    ben ankaralıyım. ankara'da doğmadım ama 32 yıllık hayatımın 20 yılı bu şehirde geçti. ergenliğim, üniversitem, şimdi olan orta yaşa yürüyüşüm hep bu şehirde geçti, geçiyor. figüranlar dahil olmak üzere bu dizide her şey çok gerçekçi. o kadar ki, başkomiser behzat'ın gençlerbirliği taraftarı ve daha halktan olan harun'un ankaragüçlü olması bile inanılmaz gerçek.

    türk dizilerinin hastalığı ya aşırı melankoli ya da aşırı romantizmdir ama behzat ç. bir dostoyevski romanı gibi realistiktir. o kadar gerçekçidir ki, küfür bile edemeden ekranın karşısında donar kalırsınız.

    ankara'yı neden sevdiğimizi anlayamayanlara en güzel cevaptır aslında behzat başkomiser. hayalet, akbaba, harun, barbaros, muzaffer, eda, cevdet, emre, selim o kadar ankaradır ki, anlayamayız çoğu zaman oyun mu izliyoruz gerçek mi diye.

    fakat birisi vardır ki dizide, ankara ruhunun özüdür. tahsin müdür... arkadaşını ne olursa olsun satmaz. yumruk yer küsmez, küfür yer ses etmez, müdürüne yalan söyler ve bazen de gaza gelip "siz bu söylediklerimi var sayın müdürüm" bile der. satmaz, oradadır ve ne yapacağı bellidir. her şeye rağmen behzat ç. değil, tahsin ankara'dır bu dizide. arkadaşı hayat kadınlarının kucağında da yatsa, savcı ile de evlense, müdürden azar da işitse tahsin müdür behzat'ı asla yalnız bırakmaz. bu dizide tahsin müdür ankara, behzat başkomiser de onun haylaz arkadaşıdır.

    (bkz: gibi geliyor bana yoksa şüphen mi var)

  • 4. eski olmasına rağmen hala oynanan oyunlar

  • 5. ilber ortaylı'nın tuğrul inançer'in elini öpmesi

    misafire saygı göstermek adettendir eyvallah ama yaşça küçük birisi karşısında eğilip bükülüp zorla el öpmeye çalışmak biraz abartı değil mi sizce de? baban olacak, deden olacak yaşta biri olsa da hadi yaşlıdır saygıdandır dersin. bir de başına gelecekleri bildiği için küçük çocuğun da elini öpmeye çalışıyor arada. soran olursa ben herkesin elini öpüyorum dersin. hey gidinin ilber hocası.

    tanımayanlar için ömer tuğrul inançer, hamile kadınların sokağa çıkmamasını isteyen, ped reklamlarının tahrik ettiği, kadınların çalışmaması gerektiğini düşünen bir varlık. hem de kendi kızı kurumsal bir şirkette çalıştığı halde.

    burada ilber hocanın savunulacak bir tarafı yok. saygı duyuyor olabilirsin, misafirin olabilir, eski ahbabın da olabilir, geç görmüş de olabilirsin, kalkıp elini sıkar, hoşgeldin dersin, çok seviyorsan sarılırsın, öpersin ama sizi örnek alan o kadar genç insanın içinde bir tarikat şeyhi karşısında el etek öpmezsin. göte göt demeyi öğrenmek lazım.

    edit: özelden onlarca mesaj aldım, adam 1 (bir) yaş büyükmüş ilber hocadan, ha o zaman tamam.

    edit2: tasavvufi gelenek filan diye yemleyenler var ama tasavvufla bunun ne alakası var kardeşim, illa kılıf bulmak zorunda değilsiniz işte, adam öpmeye çalışmış, öbürü de saygısından elini vermemiş, o da eğilmiş, saçma sapan bir durum ortaya çıkmış. sonuç itibariyle başlıkta belirtildiği gibi ilber ortaylı bir tarikat şeyhinin elini öpüyor, konumuz da bu.

    https://eksiup.com/p/s861462hya9m
    https://eksiup.com/p/4o614614kz9x

    hani bilmesek bunu tasavvuf diye yutacağız
    https://eksiup.com/p/3c61443ywk56

  • 6. düşün ki dayın bunu okuyor

    benim dayım çok hayta biriydi, işsizdi. orda burda çalışır dururdu. bir gün temizlikçi olurdu bir gün park bekçisi. askerliğini mardin kızıltepe'de yaptı. çatışma olurmuş hep bize söylemezdi. vurulmuş bi gün yine de kimse üzülmesin diye söylememiş. askerden döndü hes deterjanda iş buldu ancak sigortasız çalıştı. yıllar geçti ordan da ayrıldı. sabahları erkenden kalkıp evimizin yakınında bulunan dağlara çıkardı. akşam olunca geri gelirdi. ne düşünüyor ne yapıyor kimse bilmezdi. sadece çok çok mutlu görünürdü. her cuma okuldan beni ve ablamı alırdı. özel bir ıslığı vardı, o ıslığı kaç km öteden olsa duyardınız. ıbrahim tatlısesin hülya şarkısını benim ismimle coverlayıp söylerdi. babam annemi döverdi o da babamı döverdi.

    sırtında, omuzunda gezerdik. sonra güzel bi iş buldu. sevdiği kadınla evlendi ve çocukları oldu. kuzenim doğduğunda kurbağa yavrusuna benziyordu. bebek zor bi bebekti, her gece uyanır o bebeğe bakardı. bazen gecelere kadar çalışırdı. annanemlerde kuzenimle birlikte o gelene kadar beklerdik. bize çikolata getirirdi. doğum günümde bana kocaman bi oyuncak köpek almıştı. hala sandıkta saklanır.

    sonra dayım aralık 2003'te grip oldu. bu grip geçmedi. 1 ay doktorlara gitti ancak bi sonuç çıkmadı. daha sonra fakülteye gitti ve orda beyninde tümör olduğunu tespit edildi. dedem bize bunun iyi huylu olduğunu söyledi. hastanede kaldı bi süre. ziyarete gittik bizi görünce ağladı. bazen ziyarete biz küçüğüz diye alınmadık. hastanenin 7. katındaki pencereden birbirimize uzun uzun bakardık. ameliyat oldu ve daha sonra 2 kere daha ameliyat oldu. tümör kendini yeniliyordu. gittikce dayım eriyordu. sonra felç geçirdi. hiçbir yerini kıpırdatamıyorken bana dönüp bakmıştı. kolu felçli kaldı. ancak iyiye gittiğini düşünüyorduk. yürüyordu. yemek yiyordu. espiri yapıyordu. ancak daha sonra tekrardan kötüye gitmeye başladı. eridi, mum gibi oldu. başında sürekli dua okunuyordu. uyuyordu. onu son gördüğümde annemden kebab istedi. aldık ama yiyemedi. o gün ona bakamadim. çünkü onu böyle hatırlamak istemiyordum. uyudu biz de evden ayrıldık. annem sürekli ananemlerdeydi. ablamla bana komşular bakıyordu. ertesi gün ben dışarda arkadaşlarımla oynarken ablam koşarak geldi. ananemlere gitmemiz gerektiğini söyledi. koşarak 5km yolu 2 dkda gittik. cenaze araci vardı. ıçeri giremedim. dayımı çarsafa sarıp yıkama aracına götürürlerken sadece dayı diye bağarabildim. dayım 15 temmuz 2004'te hayatını kaybetti. dayım sikimsonik bir deterjan fabrikasında, sigortasız ağır şartlarla çalışarak çeşitli kimyasallara maruz kaldı ve kanser oldu. o 35 yaşında hayata gözlerini yumdu ve onu hiç hatırlamayacak olan oğlunu arkada bıraktı.

    dayı seni çok seviyorum. her şey çok değişti ve sensiz her şey daha kötüleşti. dedem bize yalan söyleyip tümörün iyi huylu olduğunu söylediğinden dolayı biz o kadar rahattık lütfen bizi affet, özellikle teyzemi. ailemizi bir arada tutan senmişsin gibi sanki. annem hala düğünlerde oynayamıyor. ananemler hala senin yasını tutuyor. dedem hala her bayram ağlıyor. emre büyüdü, kocaman oldu sana benziyor. sen bize dayıdan çok baba oldun ve sana sahip olduğumuz için çok şanslıyız. senin ıslığını bir daha duyamacak olmak o kadar acı verici ki ve ibrahim tatlıses'in hülya şarkısını her duyduğumda ağlamak, babam ve oğlum filmini asla izleyememek, otuz beş yaş şiirini okuyamamak. rahat uyu dayı, dedem oğluna bir oda verdi ve onu krallar gibi yaşatıyor. lütfen rüyalarıma gel.

    edit: ha bu arada dayı, ilkokul ögretmenim hayattanızında en önemli kişi kim diye sorduğunda dayım cevabını vermiştim. ancak o bana kızıp olur mu baban olmalı demişti. hayır dayı sendin, bunu bilmeni isterim.

  • 7. kahramanmaraş vali yardımcısının açığa alınması

    kırk yılın başında doğru düzgün bir devlet adamı çıkıyor ve halkın paralarıyla utanmazca sefa süren birilerinin hortumunu tıkıyor sonuç olarak da hırsızlar aklanirken soruşturma yapan vali ve görevli açığa alınıyor.

    aklıma osmanlı gerileme döneminde saray harcamalarını kistigi için öldürülen sadrazam tarhuncu ahmed paşa geliyor. devir değişti, artık çok daha kötü.

    hani malın biri diyordu ya 90 yıllık reklam arası bitti diye evet, cumhuriyet osmanlı'nın çöküşüne verilen bir ara oldu. 90 yıl sonra çöküşe devam ediyorlar.

    hatta şu var ki yıkılış dönemindeki osmanlı bile günümüz türkiye'sinden çok daha iyi durumdaydı. o dönem yetişen devlet adamları cumhuriyeti kurdu. lise öğrencileri fransızca eserleri çeviriyordu. şimdiki akademisyenler bırak yabancı dilde yayın yapmayı makale özetini bile yazamayıp ücretle yazdırıyor.

  • 8. kalbi kırılmış bir adamın gidebileceği yer

    aşk yüzünden kırık bir kalbi varsa ve adam cidden adamsa, sanata, bilime ve sonunda da kendine gider.
    başka kadınlara gitmez.
    bunun geçici bir çözüm olduğunu bilir.
    edit: bi tarafıyla içip sapıtmamak kaydı ile şaraba, rakıya da gitsin bence.

  • 9. düşün ki öz kardeşin bunu okuyor

    sen evlatlıksın.

  • 10. versace'ın erkekler için dantelli boxer yapması

    “hanım benim dantelli donu yıkadın mı?” *

  • 11. mazbatam diye tutturup bodrum'a tatile çıkmak

    reis nerede sen onu bi söyle önce, ekrem başkan bu trollere nasıl koyduysa çığlıkları hala devam ediyor.

  • 12. fatih terim'in fetö belgeselinde yaptığı konuşma

    konuşma fetullah belgeseli için değil, feto ile alakası olmayan onlarca kişinin katıldığı bir ödül töreninde yapılmıştır.

    (bkz: nasıl iftiracı bir orospu çocuğu oldum)

    link

    (#92331425) muhataplarımız şu kalitede insanlar takımdaşlarım. cevap vermeyin, değmez. ölü taklidi yapın.

  • 13. iphone'un en büyük sorunu

    soğukta çalışmaması

  • 14. reynmen'in şarkısını dinlememiş insan

    reymenn kim yeni bi marvel karakteri mi?

  • 15. 25 temmuz 2019 büyük peugeot rezaleti

    şahsımla alakalı olmayan twitter'da denk geldiğim, okurken yorulduğum, sıfır km olarak satılan bir aracın arızalı çıkması veya sık sık arıza yapması ama markanın müşterisine bildiğin savaş açması olarak tanımlanacak rezalet konusudur. bu entry kaynağı olan twitter'dan güncelleme gelirse editlenecektir.

    şuraya ilk tweetin linkini bırakıyorum.

    "araba alacaklar,hele ki @peugeot marka bir araba almayı dusunenler bu floodu iyi okuyun.
    bu flood, kendi paranla rezil olmak deyiminin yaşanmış hikayesidir.

    bir beklentim yok.
    sadece tonla para verip, benim gibi kendi paranızla rezil olmayasıniz diye uyarmak istedim.
    2013'te peugeot 3008 marka aracımla kaza yaptim.aracı yetkili servise tamir ettirdim. sonra takas yoluyla diyarbakır peugeot yetkili satıcısı burç otomotiv'e verip,üstüne de 5bin lira ödeyip, sifir bir peugeot 508 aldım.

    tamircilerle uğraşmamak için sıfır araba alıyorum bu arada.
    neyse arabayı kullanmaya başladım. kullanmak dediğim de evden işe, işten eve. yani asfalttan çıkmıyorum. çok kısa bir süre sonra araba motor ısı arızası vermeye başladı. servise götürdüm parca değiştirip gönderdiler. bir süre sonra yine aynı ariza, yine servis yolları.

    her seferinde servis birşey değiştirip geri gönderiyor, ama ariza bir türlü giderilemiyor. tam 4 kez aynı arızadan dolayı servise gittim. servis arızayı kabul ediyor, ancak gideremiyor. ben sabırla sorunu çözmelerini bekliyorum ama nafile her seferinde yeniden aynı ariza çıkıyor.

    son gidişte bu kez de sorun giderilmezse dava açacağımı söyledim.soylemez olaydım.o güne kadar arızayı servis fişine yazan peugeot,bu kez servis fişine bile yazmadı.tuketici kanunu'ndan kaynaklı hakkımı kullanıp,arabayı onarmalarini veya degistirmelerini istdim.yapmadilar tabi verdikleri cevap,'git dava ac'oldu.bu süreçte araçta başka arızalar da cıktı.

    mesela ayda bir kez motor yağı eksiliyor, park sensoru arıza veriyor, vites topuzu ve direksiyonun derisi soyuluyor. son olarak da vites kutusu arızası verdi. bu arızalar olurken de araç daha 10bin km bile olmamıştı.kısacası çöpe atacakları aracı bize kakalamışlar. baktım çare yok, hakkimi mahkemede arayayım diye 2014'te dava açtım. tum servis fislerini mahkemeye verdim. dosya bilirkişiye gitti, bilirkişi üretim hatası dedi ve beni haklı buldu.

    serviste hatayı kabul eden ancak onaramadiklarini söyleyen peugeot,mahkemede pür-i pak olduklarını ve hatanın benden kaynaklandığını söyledi.sanki ben motoru açıp yağ deposuna siyanür dökmüşüm,her gün arabayı falakaya yatırıyormuşum gibi!

    neyse 2015 yılında mahkeme aracın iadesine ve paramin geri ödenmesi kararı verdi.peugeot durur mu hiç? kabul ettikleri hatayı telafi etmek yerine karara itiraz ettiler.dosya yargıtaya gitti. biz kararın onanacağını beklerken bir yıl sonra bir şok daha yaşadık. şimdi buradaki kurnazliga bakın.peugeot avukatı zaman kazanmak için kararı temyiz etmis,ancak temyiz harcı yatırmamış.yargıtay da temyiz harcı yatırılmadigi için dosyayı geri göndermiş tam bir yıl sonra.bir yıl daha kaybettik mi? ettik.

    bu arada arac surekli ariza yapiyor, ben sürekli tamircilerdeyim. peugeot ise ayak oyunlarıyla mahkemeyi yanıltma ve oyalama derdinde.ıstedikleri zamanı kazandıktan sonra temyiz harcını yatırdılar ve dosya yeniden yargıtaya gitti.

    o kadar seneden sonra olumlu bir karar beklerken bir baktık ki yargıtay kararı bozmuş. sebep? dosyada zaten var olan bilirkişi raporu yeterli değilmiş yenisini istemişler. ya sabır diye beklemeye devam ettik. bu arada yıl oldu 2019. her ay düzenli tamircideyim. yine böyle bir ariza döneminde bilirkişi ve hakim gelip aracı sanayide incelediler.

    sanayide yapılan keşfin raporuna da itiraz etmezler diye dusunduk.oysa yanılmışız bilirkişi, arızanın üretim hatası olduğu ve bizim hakli olduğumuz yönünde rapor verdi.10 bin lira da değer kaybı biçti.onca yillik kabus bitti, derken bi baktik ki peugeot ikinci rapora da itiraz etmis. neymiş efendim, ariza kullanici hatasıymış. ulan iki ayrı raporda da benim hatam olmadigi bilimsel olarak ispatlanmış.

    daha ne istiyorsunuz yani kuran'dan ayet mi getirelim, ekmek kuran üstüne yemin mi edelim sizi inandırmak için?peugeot'un sacmaligi yuzunden temmuz ayında karar verilmesi gereken duruşma 2019 yılının aralik ayına ertelendi.iyi ihtimal aralik'ta karar verilse bile dosyanın yargıtaya gidip gelmesi 2020 yılı sonlarını bulur.

    karar lehime çıksa bile 60 bin liraya aldığım arabayi geri verip, 10 bin lira değer kaybı ile 50 bin lira para alacağım. o arabanın bugünkü değeri 3 katına cıktı.yani o parayla araba alamam @peugeot ise davayı kaybetse bile arabayı alip, bana 50 bin lira verecek, biraz tamir makyaj yine daha pahalıya başka bir mağdura satacak. iste buna gönlüm razı olmadığı için bu kadar şeyi yazdım. bilin ve aldatilmayin istedim. benim başıma geldi, sizin başınıza gelmesin istedim. arabam halen arızalı.mesela geri vitese girmiyor.dusunun bir arabanız var ve park bile edemiyorsunuz.

    düşünün her ay sanayidesiniz. ben 6 yıldır vu belayı çekiyorum. 6 yıldır halkımın verilmesini istiyor, adalet arıyorum. arabayı satarken bin takla atan peugeot ise 6 yildir halen mahkemeyi kandırmakla, oyalamakla meşgul. araba mahkemelik olduğu için satamıyorum ve hiç birşey yapamıyorum. kısacası 6 yıldır paramla rezil oluyorum.
    o nedenle arkadaşlar,
    gidin en kötü arabayı alin ama size bedava bile verseler asla ve asla peugeot almayın.

    hem paranıza, hem sinirlerinize, hem zamanıniza yazık. ben paramla rezil oldum ve 6 yıldir mahkemelerde sürünüyorum.bari sizin başınıza gelmesin. bir araba parası kadar da tamircilerw vermek istemiyorsanız gidin at arabası alın am asla peugeot almayın."

  • 16. yemen'de cehaletle savaşan necmiye adlı kız çocuğu

    gerçek islam bu. yemen elleri diye ağıt yakmaya devvvamm. nerde cahil, gerici, yobaz millet var bizimkiler götlerini yalamakta bir numara.

  • 17. 25 temmuz 2019 ppk toplantı kararı

    -425 baz puan indirim beklediğim toplantıdır.

  • 18. 1.88 boyunda zeki seksi sempatik ve kültürlü erkek

    sadece "erkek" kısmına uyduğum tanımlama.

  • 19. ekşi itiraf

    şu saatte bademli magnum aşerdim. duramadım, indim aldım benzinciden. oturdum parkta bir banka, yiyorum. minnak bir kedi geldi oturdu yanıma, lokmalarımı sayıyor. "soğuk bu, sen yiyemezsin" diyorum, tınlamıyor. "şekerli dokunur sana" diyorum, oralı değil. gözümün içine bakıyor. aç da bayağı, belli. "bekleyeceğini bilsem çıkar yukarıdan mama getiririm sana ama beklemezsin ki" dedim. o esnada akli melekelerini henüz yitirmemiş herhangi bir insanın hiçbir anlam yüklemeyeceği, benimse "beklemezsem şerefsiz evladıyım" olarak algıladığım bir bakış attı yüzüme. "bekle lan" dedim. geldim bizim kızın mamasından çaldım biraz, indirdim baktım bankta oturmuş bekliyor heves güves :) döktüm yanına, soluksuz yedi canını yediğim. çok net bir ilişki kurduk. istedi, getireceğim dedim, götürdüm, ve yedi. nokta. minnet duymuş gibi gözükme gereği dahi duymadı. tertemiz. ben de bir sigara içtim yanında, geldim sonra...

    velhasıl; şu an aşırı keyifli, aşırı huzurluyum amına koyim. bayağı iyiyim böyle, cidden iyiyim. yetiyor bana. sizin sahteler sahtesi varlıklarınızdan, vıcık vıcık samimiyetinizden izole olsun varsın benim hayatım. bana dokunmayın da, ne sikimi yiyorsanız yiyin. sizin o maddiyattan, gösterişten, türlü türlü hesap kitaptan son derece uzak, son derece "gerçek" mutluluklarınız daim olsun. fark ederse kahrolayım...

  • 20. 27 temmuz 2019 suriyelilerin miting yapması

    suriyeli derneği midir nedir onun başkanı mehdi davut’un şu sözü dikkatimi çekti;

    “bu vatandaş başka ile gitmeli mi?”

    vatandaş?!?

    hassiktir ordan amına kodumun suriyelisi seni.

  • 21. abd'den 4 ödül alan kısa film

    overrated

  • 22. 25 temmuz 2019 galatasaray augsburg maçı

    mitroglou rakipta olsaydı bize karşı hattrick yapardı. bizdeyken bedensel engeli varmış gibi koşuyor. galatasarayın makus kaderi işte.

  • 23. norm ender ben fero reynmen'i tanımayan insan

    (bkz: tanımadığı insanlarla ilgili başlık açmak)
    insanların bilgi vermek için üye olduğu bir platformda ben bunu bilmiyorum diye başlık açmak nasıl bir kafa yapısı gerektiriyor acaba.
    ayrıca bir insanın bilmediği tanımadığı bir şeyle övünmesi daha da acayip bir durum.

  • 24. erkeğe saygılı olan kadın

    (#93063540) arkadaş özetle:
    (bkz: mutfakta aşçı sokakta hanımefendi yatakta geyşa) lafzını, erkeğe saygılı olan kadın şeklinde tanımlamış.
    not: birisi güncellesin şu erkeklerin yazılımını artık!

  • 25. ben seni vursam bile üzülmem kediye mi üzüleceğim

    zerre alakam yok, 15 yıldır ateistim ama bunu islamla bağdaştıran salak açık ara ayıp etmiş.

    edit:
    gerizekalının biri kendi gibi trol sanıp bana, suçlular; pis, kafir, sapık laikçilerdir yazdı bi saattirde havlıyor. hay amına koyayım bu topraklarda doğduğum güne.

    bide ben mallık sıçayım madem.. suçlu adanadır aq. pis sapık kafir adana, klasik bir adanaman hareketi nee olacaktı ki adanada kafa keserler adanalılar batıya çarpık özenmiş.

    kullandığım dile o kadar eleştiri geldi ki oç yi silip ayıp etmiş yazdım. ağzı bozuk pis bir adam olarak şurda terbiyesiyle oturup yorumlar yapanlara nasıl şaşırıyorum anlatamam. yazanların hiç biri yenilir yutulur değil ki.. islama saydıran mı dersin laikliğe saydıran mı pitbullara saydıran mı dersinn. suçun şahsiliğinden bi habersiniz. bunu yapandan başka suçlu aranacaksa eğer eğitim sistemidir, ailesidir, şiddeti marifet gösteren piçlerdir. dayanamıyorum sövmeden özür dilerim hepinize saygım sonsuz ama birazcık siktirin gidin yani.

  • 26. 25 temmuz 2019 londra sıcağı

    boris johnson zamanında gerçekleşmiştir.

  • 27. ülkücülerin iyi parti'li genci dövmesi

    bunları ciddiye alan varsa gerizekâlıdır, o kadar net. bunlar, kendini milliyetçi sanan ümmetçilerdir. türklükle, türkçülükle hiçbir alakaları yoktur. siyasal islamcı ve kendini milliyetçi sanan zavallılar... atatürkçü olduğunu söylerler ama atatürk’e hakaret edenlerle yan yana olurlar, biatçı kafaları vardır. kısaca philister’dirler.

  • 28. booking'deki korkunç hostel

    evcil hayvan girebilir ibaresi olan hostel

    girebilir derken kasıt, dışarıdan kedi veya köpek habersizce girebilir anlamında galiba?

  • 29. barkın bayoğlu

    iki yil once bu dakikalardi senden haber geldiginde.
    caresizligim, elimin ayagimin bosaldigi bir andi.
    kala kaldim.
    yoklugunda cok bin km bindim motora, her seferinde senle cevirdim kontagi, her seferinde senin icin, kontagi "kendim" kapatabilmek icin sürdüm.
    ozledim, ozledik.
    nerdesin be patron, nerdesin be abi...
    gelecegiz illa.
    bekle.

  • 30. 25 temmuz 2019 dolar kuru

    bir belgesel izlemiştim. matematik ve istatistik ile ilgiliydi.

    bir abla eline içinde 1500 tane şeker bulunan bir kavanoz alıyor ve 100'ün üzerinde kişiye "bu kavanozda kaç tane şeker var?" diye sorup, cevapları kaydediyor. genelde bin küsür diye cevaplar geliyor ama 100 diyen denyolar da var, 8000 falan diyenler de...

    sonra ablamız sonuçların ortalamasını alıyor, sonuç 1522 çıkıyor. gerçek rakama oldukça yakın. buradan seçim anketlerine ve hata payı muhabbetine falan bağlıyor akışı.

    şu entry'deki (#93038889) datayı kullanarak benzer bir hesaplama yaptım. 6,28 çıktı.

  • 31. erkek yazarlardan kadın yazarlara sorular

    uzun boylu taş gibi olan erkeklerde küçük pipiye, kısa boylu kara kuru olan erkeklerde kocaman pipiye denk geldiniz mi? tepkiniz ne oldu?

  • 32. çoğu erkeğin aldatıldığının farkında olmaması

    o kadar çok kadın aldatıyor ki aslında coğu erkek farkina varıyor fakat bunu dile getiremiyor. aldatılan kadında kadınlar birlik oluyor veya sorunlu erkek gorünuyor. aldatılan erkek olunca yine sorunlu erkek oluyor bu eziklik , yetersizlik olarak gorünuyor. bir kadına daha onceden aldatıldım dediginiz anda kaybedersiniz. kadın bunu size söylerse vicdan yapar kendinizi ispatlamaya calışırsınız. günümüzde evli kadınlar bile çok rahat aldatiyor.

  • 33. dolar 1 tl olduğu gün yapılacaklar

    evi arabayı satıp dolar almak.

  • 34. sözlükte konuşulan erkekle gece kalmak

    erkek olan yazar adına kahreden mevzu. yazık ne hayalleri vardı belki de. şimdi birilerinin teşhirci olması nedeniyle afişe oldu. senelerce besle büyüt. okusun adam olsun diye uğraş ve gelinen son nokta bu.

    ayrıca senelerdir bu ortamda sikisin kralı döner. liseliler bilmez ama bunun gibi ifsalar çok oldu burada. buradan tanışıp kavga edince ifsalayan, sevişip ifsalayan vb bir ton ifşa gördük burada. bunun sebebi erkeklerin ne olursa olsun kabul etmeleri ve kadınların ifşa sevmeleri.

    kadınların genelinde vardır erkeğini duyurma meraki. bakın çok yakışıklı, çok zeki, çok zengin. erkeklerde de seks uğruna her şeyi kabul etme eğilimi vardır. ıfsalanacagini bile bile yaparlar. yakalanacağını bilse de yapar. atın ölümü arpadan olsun hesabi.

    bu yüzden hepinize bir tavsiye, sağlıklı bir ilişki için sağlıklı bireyler seçin. yalnız kalıp duvar prizine hallenmek, milyonlarca hit alan bir sitede ifsalanmaktan evladir.

  • 35. 35 bin liraya alınabilecek en iyi araba

    yakın zamanda araba almayı planlayan biri olarak başlığa heyecanla girdim. dört beş gerçek anlamda tavsiye niteliğinde entry okudum. gerisi bom boş. sözlüğün bu hale gelmesinde emeği geçen herkesin emeğini sikiyim affedersin.

    tanım: doğru kullanılsaydı işe yarayan başlık.

  • 36. 1 eylül 2019 azerbaycan'ın vizeyi kaldırması

    hemen azerbaycan'dak o muhtesem hosteldeki yerimi ayırttim.

    https://www.booking.com/…om=searchresults#hoteltmpl

  • 37. topuklu ayakkabıyla kuzunun gözünü oyan kadın

    cinsel amaçlarla yapılan bir olaymış. crush video olarak geçiyor.
    amerikada bunu yapanlar 50 yıl hapis cezası almış.

    videoyu izlemeyemedim ama türkiyede olmamış ve üstüne dublaj yapılmış olma ihtimalini de değerlendirmek gerekir.

    her halükarda yapanların en ağır cezayı alması dileğiyle.

  • 38. tekerlekten sonra yapılmış en büyük icat

    tabiki vidadır. etrafınıza bir bakın, vidanın kullanılmadığı tek bir alet var mı?

  • 39. insan alışır mı değişir mi

    insan alışmaz da değişmez de, insan dayanabildiği kadar dayanır.

  • 40. 25 temmuz 2019 mb'nin 425 baz puan faiz düşürmesi

    an itibariyle gerçekleştirmiştir. yüzde 24 olan faiz 19,75'e gerilemiştir.
    https://www.tcmb.gov.tr/…ular/basin/2019/duy2019-29

    az bir şey piyasaları takip eden birisi olarak söylüyorum ki ev ve araba satışlarında çok az artış olabilir asla eskisi gibi olamaz. bu faizi sen yüzde 10'da düşürsen yine ev ve araba satışları artmayacak. çünkü insanlar geleceğine güvenemiyor. türkiye'de işten atılmak çok kolay. atılınca yenisini bulmak çok zor. istihdam her geçen gün düşüyor. her şeyin ötesinde faiz enflasyon nedenidir diyen bir zihniyetle yönetiliyoruz. siz daha çok faiz indirip yükseltirsiniz bu kafayla.

  • 41. bodrum'da 153 bin tl'lik 4 günlük otel

    --- spoiler ---

    asistanım ( hahahahhaha )

    60k ( hahahahhaha)

    dedim ayarlayın. 3 günlük ( hahahahahah)

    vurdum kapıyı girdim içeri.
    --- spoiler ---

    ulan ya. ekşisözlük muazzam bir platform gerçekten.

  • 42. geceye behzat ç'den bir replik bırak

    -geçmiş olsun abi
    -geçmiyor . mına koduğumunun dünyasında. bi sikim geçmiyor

  • 43. şeyma subaşı'ya kitap imzalatırken ağlamak

    para verip, editör tutup hyaluronik asit yerine yüzüne hidroklorik asit (tuz ruhu) sürmeyi tembihleyen bir eski metresin eğitim sistemi sonucu ortaya çıkan potansiyel küçük şeymalar ile olan zavallı görüntüleri.

  • 44. ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı

    kadıköy moda taraflarında olanlar mesaj yeşili yakabilirler, bira içer sohbet ederiz. stoacılık, evrim, veya insan doğası üzerine konuşabiliriz. ya da en kötü boş yaparız maksat can sıkıntısı ve günün yorgunluğu geçsin.
    sözlük dışı iletişim linki

  • 45. ekonomisi asker ve öğrenciye dayalı şehirler

    vay amina koyim ulke sanayisinin merkezi olan kocaeliyi ogrenciye dayali sehir yapmislar, amina kodugumun anadolululari sizi o siktiriboktan universitelerinizden mezun olunca kurak memleketlerinizden solugu burda aliyorsunuz is bulmak icin.

  • 46. sütün yanında iyi giden yiyecekler

    (bkz: probis)

  • 47. soylu'nun saat satan afrikalılara dair açıklaması

    benim saat satan zenci kardeşim bu ülkenin renklerindendir. sayıları bellidir, yerleri bellidir. ha vergi vermiyorlar diyorsanız, ensar diye diye koynumuza soktuğunuz terörist mi satanist mi belli olmayan 5.000.000 kaçağa harcadıklarınıza sayın...

    #zencimedokunma

  • 48. yazarların beklenenden uzun süre dayanmış eşyaları

    alalı üç gün olmasına rağmen kaybetmediğim veya kimsenin yürütmediği çakmak.

  • 49. 25 temmuz 2019 fenerbahçe hertha berlin maçı

    bir adet kediciğin fenerbahçeliyim ayağına yatarak eğlenmeye çalıştığı başlık olmuş yine.trollün de kalitelisini verseler keşke.

  • 50. 25 temmuz 2019 büyük şahlanışın başlaması

    içeri girdiğimde dövizlerini sıvazlıyordu...